" Seyir Defterim ~ ozgur20 "

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
---> Özgür'ün Günlüğü :)

"Hiç özlemediğim kadar özlüyorum bu aralar seni,
Niye bilmiyorum ama ben sadece senle mutluyum...
Ah şu gönül gözünden görmek dedikleri var ya,
Seni her halinle seviyorum...
Beraber uyansak,bütün gün sarılsak,
Bana yetmez,o ana dünyaları değişmem...
Küçücüğüm her şeyim...
Ne olur çok uzaklara gitme,
Gidersen öleceğim...
Karanlığa döneceğim,
Ooo ooooo..."

"Gözlerim gözlerine açılıyor,
Başka manzara istemem ki ben.
Muhabbeti ruhumu bahara götürüyor,
Aşk hikayeme dur diyemem ki ben.
Geceleri uyurken sen,
Sabahı zor getiren ben
Şarkılar susuyorken,
Şarkılar yazdıran sen.
Eve senle dönüyorsam,
Evden senle çıkıyorsam,
Aklımı alamıyorsam
Aşksın.
Eve senle dönüyorsam,
Evden senle çıkıyorsam,
Yine de doyamıyorsam,
Aşksın."

Evet aşksın... Sen aşksın... Aşkın ta kendisisin...
Aşkı istiyorum. Bana aşkı verir misin ?
Aşka inandır dediğimde ne güzelde inandırmıştın...
Rüya gibi birşeydi o... Hiç bitmesin istedim...
Sen benim lügatımda; Aşktın, sevgiydin, tutkuydun, mutluluktun, neşeydin, heyecandın, arzuydun...
Saymayayım. Herşeydin işte, herşey...

bAŞKa sevdim, bambAŞKa sevdim...
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

"Kaybettim bugün kendimi, hükümsüzdür...
Sonu yok bunun, boşluklardan boşluk beğendim.
Vazgeçtim bugün her şeyden halsiz şu kalbim,
Kan revan içinde hep kanamaz denen yerlerim...
Kaybettim bugün kendimi, hükümsüzdür...
Sonu yok bunun, boşluklardan boşluk beğendim.
Vazgeçtim bugün her şeyden halsiz şu kalbim,
Hem suçsuz, hem güçsüz, hem halsiz..."

Tam da bu ruh halindeyim şu sıralar... Kaybettim kendimi.
Gören, duyan olursa bilsin ki; hükümsüzdür !
Sonu yok bunun;
Yıkılan hayallerimi bir başkasıyla tekrar inşa edemem.
Kırılan kalbimi tek başıma onaramam.
Düştüğüm çukurdan yalnız çıkamam.
Kanayan yaralarımı kendim saramam.
Mahvolan hayatımı bu şekilde düzeltemem.
Kanamaz mı diyorlardı kalp için ?
Bende var bir tane. Kan gölü misali...
İnceleyeceklerse vereyim diyeceğim ama,
Bende değil... O'nda... O'nunla...
Yardıma ihtiyacım olduğu aşikar !
Ama ben öyle herkesten yardım alamam.
Herkesin bana yardım etmesine izin veremem.
Neden bilmiyorum ama sanırım karakterim müsait değil.
İstemem öyle her önüne gelenin iç dünyama girmesini.
Zaten çokta insan yok yardım edebilecek.
Dost sandıklarım... Uzun zamandır hiç rastlamadığım !

"Bu kez anladım...
Kuru dallardan yapma,
Bir köprüden geçiyorum.
Ben ordaydım...
Erbabı yalnızları,
Yutan kentler biliyorum.
Bu kez anladım...
Hüzünlerden bozma,
Mutluluklar yaşıyorum.
Ben ordaydım...
Acemi aşıkları,
Boğan sular biliyorum.
Ne müttefik belli,
Ne sığınakların yeri..."

Kuru dalların üstünde cambazlık yapıyorum.
Ölüme meydan okumak mı, ölümle dans etmek mi?
Yoksa ölümü hissetmek mi?
Yaşayamadığınız şeyler bağlarmış sizi hayata.
Yada yaşamaya doyamadığınız şeyler...
Ahh be Isparta ! Güller diyarı Isparta...
Güllerini koklayamadım ama,
Dikenlerin battı bana.
Baksana; kanıyor her yerim...
Hemde hiç kanamaz denen yerlerim,
Kan revan içinde her yerim...
Ahh be gülünü sevdiğimin Ispartası !
Yuttun, boğdun bu acemi aşığı...
Sevme mi demeye çalışıyorsun?
Yoksa daha çok seveyim diye mi uğrasıyorsun?
Sevdiğim herkes aynı yerde,
Uzakta, çokkk çokkkkkk uzakta !
Ama hepsinin ikamet adresi kalbim.
Onlara verebileceğim en kıymetli yerim,
Tepe tepe kullandıkları kalbim...
Kalbimde kalın da, ben yinede sizi çok severim.
Yeter ki gitmeyin. Gitmeyin !
Hüzünlerden bozma mutluluklarımsınız...
Hiç tatmadığım duyguların mimarısınız...
Kıymet biliyorum. Gitmeyin istiyorum.
Çok şey mi istiyorum, çok şey mi?

"Bugün dağıldım, bugün yoktum.
Ömrüm dedim, kat izlerin hep.
Ömrüm, ömrüm yokluğun.
Bugün siyahtım, bugün bıktım
Ömrüm dedim kül izlerin hep.
Ömrüm, baş ucunda unuttun.
Yoksun, yoksun yanımda.
Geçecek demiştin ya,
Geçmedi duruyor hala.
Yoksun, yoksun yanımda.
Bu puslu kalanlarda,
Yoksun yanımda.
Unutma, Beni Unutma.
Bugün pustum, Bugün korktum.
Ömrüm dedin son sözlerin hep
Ömrüm, ömrüm yokluğun.
Bugün üveydim, bugün kıştım.
Ömrüm dedim sen istedin hep,
Ömrüm, sen vuruldun.
Yoksun, yoksun yanımda.
Geçecek demiştin ya,
Geçmedi duruyor hala.
Yoksun, yoksun yanımda.
Bu puslu kalanlarda,
Yoksun yanımda.
Unutma, Beni Unutma."

Bana yardım edebilecek bir tek insan var.
Beni en iyi tanıyan, en iyi anlayan...
Ben hiç muhtaç olmadım hayatım boyunca.
Bu durumdan kendimde çıkarım elbette ama,
Önümde o kadar geniş zamanlar yok !

"Geniş zamanlar yok...
Boğazımda düğümler,
İzin ver gitsin artık,
Kimsin sen, neyimsin sen?
Geniş Zamanlar yok...
Hatırla ne kadar güzeldi.
İnanmak bir kaç şeye,
Ne haldeyiz şimdi..."

Geniş zamanlar yok önümde !
Hayat bana çok çelme kırdı şimdiye kadar.
Çok düştüm böyle yere.
Çok kucaklaştım ben yerle...
Hep birileri tuttu ellerimden.
Dostlarımmmm...
Şimdi var olmayan dostlarım.
Daha doğrusu haksızlık yapmayayım.
Var olan ama yanımda olmayan.
Var olan ama akıllarında olmadığım.
Şimdi kim tutup kaldıracak beni?
Hem artık sırtımdaki yük daha fazla.
O yükü taşımak bile zorken,
Şimdi o yükle birlikte ayağa kalkıp,
Mücadeleye devam etmem gerekiyor...
Hayat demek zaten mücadele demek değil mi...
Nefes almaya başladığımız andan itibaren yarışıyoruz birbirimizle,
Kıyasıya mücadele ediyoruz. Adeta savaşıyoruz.
Bir şeyler elde etmek için, birbirimizden bir şeyi kapmak için.
Ama hiç uğraşmıyoruz o şeyleri yaratmak için.
Mutlulukları, aşkları, sevgileri yaratanlar var birde, bizim hiç göremediğimiz.
Onlar hep kaybediyorlar.
Hem yarattıklarını, hem elindekileri, hemde kendilerini...

#14042013 - Kendimikaybettimbugün
 
Son düzenleme:
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Daha önce annemden başka hiç bir kadın için ağlamamışken,
Şimdi bir kadın için, daha önce hiç ağlamadığım kadar ağlıyorum !
Her gece kafamı yastığa koyduğumda sen geliyorsun aklıma...
Önce sebepsiz gülümsemeler oluşuyor suratımda, sırıtıyorum,
Sonra duygularım karışıyor düşüncelerime, ağlıyorum...
Evvel ki gece, ondan önceki gece ve dün gece olduğu gibi,
Bu gece, yarın gece ve bundan sonraki gecelerde olacağı gibi...
Seninle dalıyorum uykuya, senli o güzel rüyalara,
Ve sabah ilk gözlerimi açtığımda, seninle başlıyorum yaşantıma...
Bütün günüm seni yaşamakla, yaşatmakla geçiyor aslında,
Vize sorularına bakıyorum önce bi; çok zor...
Sonra şıkları okuyorum teker teker,
Aydın, Bursa, Ceyhan, Denizli, Edirne...
Sonra gülücükler saçmaya başlıyorum gene,
Yıllar boyu Adana dediğim şıkka Aydın diyorum artık...
Sen ki ufacık ayrıntılarda bile karşıma çıkmayı başarıyorsun.
İzlediğim her filmin içinde en mükemmel rolü sen kapıyorsun !
Okuduğum her kitabın satırlarında bana gülümsüyorsun...
Dinlendiğim her şarkıda ruhumu sarıyorsun, okşuyorsun !
Sen gördüğüm, duyduğum, hissettiğim her yerdesin.
Sen sadece kalbimi, ruhumu, bedenimi ele geçirmemişsin...
Sen bütün dünyamı çevrelemiş, avuçlarının içine hapsetmişsin !
Sen düpedüz 'Dünyam' olmuşsun...
Şikayetçi değilim, aksine memnunum !
Seni Çok seviyorum !
Eğer değerini bilirsen bu aşkın, seni çok mutlu ederim.
Seviyorum... Umarım benden rahatsız değilsindir...
Kendine dikkat et ! Allah'a emanet ol...


Özgür Ç.
#160413 - Kalbiminfısıltıları
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

m6wsr.png


Ben bunu nasıl başarmış olabilirim ?
Allah'ım sen bana sabır ver...
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Ben çok vazgeçtim hayattan,
Ama hayat vazgeçmiyor benden...
Sanırım daha çok alacağım var acılardan...

Sen bari anla beni günlük...
Yok işte yok ! Senden başka hiç kimsem yok...

Özgür Ç.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

"sanırım daha çok alacağım var acılardan" Benim için de nokta atışı olmuş bu cümle. Seni çok iyi anlıyorum. Kendinden başka gidecek yeri yoktur insanın bu da bir gerçek sanırım. Geçse şu acılar bitse gitse ne olur sanki demi? Ama sen de demişsin işte. Daha çok alacağımız var acılardan. Çünkü hayata göre küçük kalıyoruz. Ona göre bu yaşadıklarımız az bile. Boşuna denilmiyor hayat acımasız diye. Ama bakarsın yarın yepyeni umut ve mutluluk dolu bir güne uyanmış olursun inşallah. :) Sana diyebileceğim bunlar.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

[MENTION=158527]Puurple[/MENTION] Her gelenin gitmek, her güzel şeyinde bitmek zorunda olduğu çok acımasız bir dünya da yaşıyoruz. Keşke acılar da bitse gitse keşke, keşkeee ama keşkelere yer yok hayatta. Emre Aydın'da dediği gibi; "Ama, amalar yasak bize, keşkeler kilitli." Güzel şeyler bitmeye, acılar ise bitmemeye programlanmış bu hayatta. Bunu anladım ben geçen 19 yılda. Beni anlayan birilerinin olduğunu bilmek gerçekten çok güzel. Çünkü insanın en çok ihtiyacı olan şey, kendisini anlayan birilerinin varlığı... Sağol, gerçekten sağol... Çok doğru ve güzel şeyler yazmışsın. Haklısın. Hayata küçük geliyoruz. Hayat küçücük kalbimize kocaman duygular, küçücük bedenimize kocaman yükler yüklüyor. Herşey bir yana tek bildiğim herkesin olmasa bile bizim gibilerin acılardan daha çok alacağı var. Daha yolun yarısında bile değiliz. Ve ben artık bu yükü taşıyamayacak noktadayım. İnşallah bambaşka bir güne uyanmışımdır. Teşekkür ederim Selin...
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Sizin hiç ağlamaktan uyuyamadığınız ve
sabahladığınız geceleriniz oldu mu ?
Sizin hiç uykusuzluktan değil de
ağlamaktan gözlerinizin şiştiği oldu mu ?
Benim oldu ! Bu gece öyle bir geceydi
işte... Ağlamaklı, uykusuz, acılar içinde...

Özgür Ç.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Özlüyorum seni Denizli!
Havanı, suyunu, insanını, trafiğini özlüyorum...
Yürümekte zorlandığım kalabalığını özlüyorum...
Çınarını, lise caddesini, eflatunu özlüyorum...
Tarihin doğayla seviştiği yeri, Pamukkaleyi, beyaz cenneti özlüyorum...
Sabahın köründe öten horozunun sesini özlüyorum...
Çamlığını, incillipınarını, adalet parkını özlüyorum...
Seyir kalesinde ki manzaranı özlüyorum...
Bayramyerinden yürümeye başlayıp, çınarı, liseyi, istiklali, eflatunu, incillipınarı, forumu, atatürk caddesini, çamlığı ve seyir kalesini tek solukta gezmeyi özlüyorum...
Forum çamlığı, teras parkı, sümer parkı özlüyorum...
Metrobüs ve otobüs çilesi çekmeyi özlüyorum...
Devasa alışveriş merkezlerinde kaybolmayı özlüyorum...

Ne çok şey özlüyorum demi...
Bugün gidiyorum tekrar. Yine çok özleyeceğim...
Ama O'nu daha çok özleyeceğim...
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Uykusuz bir gecenin sabahında, gökyüzünü pırıl pırıl parlatan güneşin yüzüme yansımasıyla uyandım. Kaldırıp kafamı baktım etrafa. Aynı şeyi görüyordum her zaman ki gibi. Yalnızdım koca odada. Gerçi onlar olduğunda da yalnız hissediyorum ben kendimi. Aslına bakarsanız milyarlarca insanın yaşadığı bu dünyada yapayalnızım ben. İstediğiniz insanlar yanınızda değilse, etrafınızda kimin olduğu hiç önemli değil. O kişinin yanımda olması da değil derdim. Kalbimde olsun, kalbinde olayım yeter bana. Ben O'nu hissederim her nefesimde, her göz kırpışımda, ama O beni hissedecek mi yanında, kalbinde... Neyse, yalnızım içinde. Kocaman bir kalabalığın içinde yapayalnız...

Yaz gelmişte farkında değilim sanki. Geçen hafta Denizlideydim. Gitmeden önce Isparta'da yağmur çiliyordu. Ve ben o yağmurda üşüyordum açıkçası. Otobüse bindim, Denizli'de indim. İnanın eve gidesiye kadar terledim. Yaz günlerine gönderme yapıyordu sanki hava. Çok sıcaktı. Egemin, Denizlimin havası işte. Hafta boyunca sıcaklarla boğuştum. İlk defa Denizli bana bu kadar yaradı. Yaz resmen gelmişti de ben farkında değildim. Cuma günü Çınar'da ki termometre 30 dereceyi gösteriyordu. Sanırım bu yaz sıcaklardan her zamankinden çok çekeceğiz. Allah yardımcımız olsun...

Güzel bir tatil geçirdim Denizli'de. Cumartesi günü sabah saat 14:00 da ayak bastım eve. Hatice Naz, küçük yiğenim... :love3: Ben geldiğimde uyuyordu. Uyanın kalktı ve baktı bana. Önce harika bir gülümseme belirdi yüzünde, sonra nasıl kaktı koştu geldi sarıldı bana hatırlamıyorum... Yavrum benim, ne kadarda çok özlemiş beni... O an utandım kendimden, yaşattığım özlemden... Sonra arkadaşlarım geldi. Zorla alıkoydular beni. Önce Teras Park AVM'ye, sonra da Irlıganlı kasabasına gittik arabayla. Açıkçası özlemişim onlarla sohbet etmeyi. Elimde olsa da her gün arasam ama olmuyor işte... Akşam anca gelebildim eve. Pazar günü ise Ailemle birlikte tarihin doğayla seviştiği yere, dünya mirası beyaz cennet Pamukkale'ye gittik. En son 11. sınıfta gitmiştim, 2010 da. İnanılmaz değişmiş. Zaten güzeldi hatta çok güzeldi ama şimdi daha bir güzel olmuş. Eve dönesim gelmedi. Mükemmeldi, mükemmel... Pazartesi gününü ise bankalarda geçirdim. Onu, şunu, bunu derken ne kadar fatura, taksit varsa yatırttılar bana. Eziyet gibi bir gündü. Ertesi gün, yani 23 Nisan 2013. Ulusal Egemenliğin temellendiği gün. Ama nedense biz sadece Çocuk bayramı olarak hatırlıyoruz. Neyse girmeyeyim oralara. Çok güzel bir gündü. Sümer Park'a Bowlinge gittik arkadaşlarla. 2 oyunun galibi de bendim doğal olarak. Bide son hakkımda 3 el üst üst strike olunca bir oyun bedava ve sadece bana... Ben oynadım onlar izlediler. :) Sonra sinema ısmarladım onlara. Teras Park'ta elCin'e gittik. Bir kaç sahnesi vardı korktuğum. Pek hoşuma gitmedi. Sonra oradan otogara kadar yürüdük. Kuş uçuşu 6 km. Bizimkisi 7 km'yi bulmuştur. Ayaklarım koptu. Akşam ücretsiz Mustafa Ceceli konseri vardı ona bile gidemedim yorgunluktan. Ertesi günde T.C Denizli Emniyet Müdürlüğü'nün düzenlediği "Hayata Pas Ver" organizasyonu final maçı için Denizli Atatürk Stadyumu'na gittik. Maçı Erman Toroğlu yönetti. Duba gibi olmuş, koşamıyordu bile yav. Gerçekten çok iyi düşünülmüş bir projeydi. Ve bu pas kesinlikle gol oldu... Maçın ardından Murat Boz çıktı sahneye. Yarım saat kadar şarkı söyleyip gitti. Biz tribünden sahaya inene kadar 2 şarkısını kaçırdık zaten. Sonra o şarkı...

"Dışarıdan gördüğün gibi değil,
Bir kez olsun buradan bakmadın.
Üzüldüm zannediyorsan şunu bil,
Canım yandı geçti çok yakmadın.
Yaz gelir içimi sarar aynı telaşlar,
Kim bilir belki de bir aşk başlar.
Dalgalanır deniz ne çıkar durur yavaşlar,
Kim bilir belki de bir aşk başlar...
Ben özledim galiba seni,
Bu yüzden bu kadar sitemlerim,
Sen üzülme acıdan bu sözlerim,
Karşımda görsem dolar gözlerim..."


Evet özledim işte. O eski günleri... 'Sen'li günleri... :love3:
Perşembe günü gene sokaklardaydım. LYS başvurumu yaptım. Sonra arkadaşlarla İncillipınara ve Çamlığa gittik. Güzel ve yorucuydu her zaman ki gibi. Cuma günü de gezmekteydim... Evi otel niyetine kullandım açıkçası. Akşam yatmaya gidiyordum bir tek. Cumartesi gün boyu evdeydim. Akşam 20:00 arabası ile Isparta'ya geldim. Lanet olası diş ağrısı yüzünden dün gece hiç uyuyamadım. Müsadenizle biraz uyuyayım. Görüşürüz günlük. Kendine iyi bak...

#Değişimbaşlasın - 28.04.2013

Özgür Ç.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Sen Şampiyon Olacaksın !
Seni Sevmeyen Ölsün !
Adım Adım 19. Şampiyonluğa...




! G A L A T A S A R A Y !
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Bugün yine efkarım var dokunmayın bana... Küçük bir çocuk gibi huysuz ve çekilmezim... Her şeyden herkesten hatta canımdan bezmişliğim var... Kimseyi görmez duymaz haldeyim uzay boşluğuna düşmüş gibiyim... Boş ve anlamsız her şey.. Bugün bir başkayım.. Şefkatli merhametli bir eli bekleyen kanadı kırılmış yaralı kuş gibiyim... Ölümü bekleyen hasta gibiyim... Ruhu bedenden ayrılmış son duası edilmiş ceset misaliyim... Dedim ya bugün bir başkayım... Hayallerim yarına kalmış, dünlerim yabancı olmuş... Tadım tuzum yok. Ben bende değilim bugün... Üstüme gelmeyin...

#KanayanBirKalpVarBende
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

İyiyim ben... Biraz üzüldüm sadece, ağlarsam hepsi geçecek. Kalbim kırıldı, buruk bir sevinç öldü içimde ama ben iyiyim.. Dokunamadığım, göremediğim, nasıl dindireceğimi bilmediğim bir acı taşıyorum bu sıralar yüreğimde... Biraz yalnızlık, biraz hüzün, biraz terkedilmiş bir ağırlık var üzerimde... Kahretsin ki iyiyim ben, hala nefes alıyorum...

Kalbim dayanabilecek mi bu kadar acıya ?
Uzaklaşıp gitsen, inan pes etmişti çoktan !

#YorgunBitkinYalnız
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Yalnızım bu aralar...
Dertlerimle, acılarımla başbaşayım,
Kimsesizim bu aralar...

mqpv8.jpg

Özlüyorum seni !
Çok özlüyorum !
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Hayat herkes için ayrı plan yapar. Aynı filmin içinde herkes için ayrı senaryo yazılır. Mutlulukların acıyla yoğrulduğu bu senaryoyu doğru oynamak mı gerekir bilmiyorum. Tek bildiğim doğru oynadığım halde kaybettiğim. Mutluluklar yerleştirilmiş hayatın değişik yerlerine. Ama o mutlulukların önünde kocaman engeller var. Sizi bilemem ama benim boyumdan büyük o engeller. Aşamıyorum hayliyle, ulaşamıyorum mutluluğa. Öyle ya hayat bu zorlukları aşabilen mutlu oluyor sonuçta. Nerede görülmüş ki zorluk çekmeden mutlu olan insan. Kimisi zorlukların üstesinden gelir, kimisi o zorlukların arasında boğulur. Ben boğulanlardanım işte. Nihayetin de ya mutluluk çalıyor kapımızı ya da keder. Kapıyı açmamak diye bir şey var mı bilmiyorum. Ama mutluluğu elde etmek bizim elimizde bu da bir gerçek. Herkesin sınavı olacak bu hayatta, herkesin önüne set set çıkacak engeller, herkes boğuşacak zorluklarla... Savaşıp kazanmak mesele zaten bu hayatta. Ben çok savaştım, hala da savaşıyorum. Çünkü savaşmayı bıraktığımda kendim de dahil her şeyimi kaybedeceğim. Zorundayım bir nevi, savaşmak zorundayım. Kazanamıyorum orası ayrı mesele. Ama inanıyorum bir gün kazanacağım. Hayat bir gün bana da gülümseyecek. Umut işte. "Umut fakirin ekmeğidir." !..

Umutsuz da yaşayamıyoruz ya o çok saçma işte.
Bazen bütün hayatımızı bir umuda bağlıyoruz ya o çok kötü işte.
Hayaller kuruyoruz ya olmayacağını bile bile.
Olmayacağını bildiğimiz halde o hayallerle mutlu oluyoruz ya o çok güzel işte.

Umutlarımı da yükledim dertlerimin üstüne yürüyorum bu yolda. Savaşıyorum hayallerim için. 'O'nun için !

İstikamet, MUTLULUK !


05.05.2013
Özgür Ç.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Yıllardır maskeyle yaşamaktan bıktım. Sahte gülücüklerin ardındaki gözyaşlarını saklayamaz oldum. Kanayan yüreğimi de sakladım hep ama artık o durumda değilim. Yıllardır yalnız taşıdım dertlerimi ama artık olmuyo.

Neyse gülümsemek istiyorum bugün :) Uzun zamandır ihtiyacım olan bir şeye sahibim artık. Bir DOST ! İyi ki var. Hani arada gerçekten de mutlu oluyorsam onun sayesinde. İyi de anlaştık bakalım. Bugün ders işlenmedi boşu boşuna gittim geldim gene okula. Şenlikler başlayacak. Sınıfımdan bir çocuk kısa film yarışmasına katılıyormuş anca öğrendik :D Filmide hoşuma gitti açıkçası "YALNIZLIK SENFONİSİ" !.. Beni anlatmış adam ya :D İnşallah kazanırlar diyeceğim ama profesyonellere karşı koymakta zor. Sezen Aksu geliyor üniversiteye. Sabırsızlıkla bekliyorum o günü :)

Pek bir şey yok şu günlerde. Yatıyorum genelde ! :hi:
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Yazmasam olmaz. :) Günlüğünü kirleteceğim işte. Ben elimden geldiğince senin yanında olacağım Dostum :) sen de iyi ki varsın. İnşallah her zaman gülersin şu hayatta.
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Günler resmen yerinde sayıyor aylardır.
Saniyeler dakikaları, dakikalar saatleri kovalamıyor.
Zaman geçmiyor, geçmek bilmiyor.

Ömrümüzden giden gidiyor da, zaman geçmiyor işte.
Nasıl anlatacağım bilmiyorum ama yaşamak çok güç !
Aldığım nefes bile batıyorsa cigerlerime,
Konuşurken kelimeler takılıyorsa boğazıma,
Geçen her saniye kalbimi sıkıştırıyorsa,
Bunun tek bir anlamı var ölüyorum !

Aslında ben sen gittiğin gün öldüm de,
Doktorlar uğraşıyor işte, EKG, EEG bilmem ne...
Yaşayamıyorum diyorum da inanmıyorsunuz...
Ama az kaldı, tabutun önünde resmimi gördüğünüzde inanacaksınız !

İyi geceler... :40:
 
---> Özgür'ün Günlüğü :)

Çok şükür ki sağlıklıyım, çok şükür ki yaşıyorum...

Dünün özeti sadece bu cümleydi işte. Sevdiklerimi ağlattığım için, özellikle 'O'nu ağlattığım için üzgünüm. Özür dilerim... Sadece mutluluklarınız benim elimden olsun istiyorum ! İsteyenlerin duaları, istemeyenlerinde bedduaları ile yaşıyorum... Ve yaşayacağım, önce annem sonra siz sevdiklerim için...

Özlemin dibine vuruyorum şu sıralar. Çok özlüyorum çok... O'nun gibi bir insanın varlığını bile arıyorum etrafımda ama yok, olmayacakta biliyorum. Hiç kimse O'nun yerini tutmayacak. Herkeste bir parça olacak ondan ama, o parçaların hepsi bir kişide asla olmayacak. Yani O'ndan başka yok günlük. O'ndan başka olmayacak. Hala seviyor musun diye sorma günlük. Ben O'nu her gün, bir önceki günden daha çok seviyorum. Sevmeye de devam edeceğim...

Sen ki, bütün benliğimi ele geçirmiş insan...
Özleniyorsun...
Seviliyorsun...
Merak ediliyorsun...

Dön demeye varmaz dilim, ama bekler sefil bedenim, kalbim, beynim...
Dönsen de sever deli gibi gönlüm, dönmesen de !..

:love3:
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
bypuff
Geri
Üst