bir tek seni unutamam..

Özleme bir diyeceğim yok.
O kömür kırıntıları arasında parlayan bir cam parçası.
O nefes alışı sevgimizin, kavuşmalarımızın anlamı.
O tek güzel yönü bekleyişlerimizin.

İnsanlığımız özleyişlerimizle alımlı,
Yaşantımız özlemlerle güzel.
Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin.
Bir kokusu var bütün çiçeklere değişmem.
Bir ışığı var, bir rengi var seni özlemenin, anlatılmaz.
 
Verdiğin bütün acılara dayanıyorsam;
Seni özlediğim içindir.
Beklemenin korkunç zehri öldürmüyorsa beni;
Seni özlediğim içindir.
Yaşıyorsam; içimde umut varsa,
Yine seni özlediğim içindir.

Seni bunca özlemesem; bunca sevemezdim ki!
 
Bir sonbahar kadar yalnız, bir kış kadar savunmasız
Ya da ilkbaharsan, yolun başındaysan
Asla vazgeçme, kalkıp da pencerenden bir bak
Dön bak dünyaya....
 
Ağlarsam kim silecek göz yaşlarımı, sende gidersen
Kim tutacak ellerim’i, kim sevecek, kimi sevebilirim senden sonra
Varlığına alıştım ama! YOKLUĞUN
Nasıl kaldırır gidişini bu beden
Nasıl doğacak sensiz yeni günüm Nasıl çarpacak yüreğim
Ben bilmiyorum sensiz nasıl yaşanır...
GİTME...
 
Bütün bu sürekli arayışlar neden bilir misin

Neden bu durup durup isyan etmeler Allaha

Bu aldanmalar, yıkılmalar, bu sonsuz çalkanış

Hep sana yaklaşmak için, biraz daha biraz daha

Seni bulmak yılgın, yıkık gecelerden sonra

Sana çıkmak merdivenlerden nefes nefes

Belki ben yalnız senin güzelliğinde çirkinim

Hiç solmasa güzelliğin, böyle hiç bitmese

Yanmak var sana yaklaştıkça biliyorum

Yok olmak var, kahrolmak var, kül olmak var

Öyle bakma gözlerime bakma artık ölüyorum

Yaşamanın ta kendisi oysa bu ölmek değil

Gözlerim gözlerinden başkasını unuttu

Sen yoksan o yokluktur, senden öncesi yoktu.

ümit yaşar oğuzcan...
 
benı eskısı gıbı al koynuna sımsıcak nefesınle gel sarıl bana cok yanlızım bır tanem tut ellerımı sarılsam öpebilsem o gözlerını..
 
Günler güz yaprakları gibi birer birer dökülürken ayaklarımın dibine, ben her gece karanlığa dikip gözlerimi senin aydınlığını bekledim. Sen yoktun...

Binlerce adım attım bu kentin sokaklarında. Her köşeyi her parkı her ağacı ezberledim. sevdaya bulanmış her kaldırım taşında senin adını aradım.
Sen yoktun...

Evlerin duvarları birer birer üzerime yıkıldı. Her bir hücremin acısını ta yüreğimde hissederken beni enkazın altından çekip alacak elini aradım.. Sen yoktun..

Özlem şarkılarını ezberledim.kimini bağıra bağıra kimini fısıltıyla söyledim.karanlığa haykırdım hasretimi. Sesimi duyacaksın diye bekledim. Sen yoktun...

Senden gelecek bir tek haberi bekledim. Saatler asırlar gibiydi, geçmek bilmedi. Çalan her telefonu yüreğimin deli bir çağlayana dönen atışlarıyla açtım.
Senden başka duyduğum her seste hep aynı hayal kırıklığını yaşadım. Onlar beni duymak istiyordu,bense seni. Sen yoktun...

Seni aramaktan yorgun düşmüş bedenimi karanlığın kucağına uzattım her gece. Bir an önce sabah olsun diye uykunun beni çekip almasını istedim. Olmadı!

Kaç gece sabahı ettim gözlerimi kapamadan. Kaç gece merdivendeki ayak seslerini dinledim,gelen sensindir diye. Sen yoktun...

Her yağmurla birlikte hüzün de yağdı bu kentin üzerine. Bulutlar yalnızlığın işaretiydi benim için. Beni ıslatan yağmur olmadı. Ben senin özleminle
sırılsıklamdım her mevsim. Hayat merhaba dedi bahara çiçek çiçek. Uzun kıştan sonra gelmez dediğim göçmen kuşların dönüşünü gördüm. Sen yoktun...

Her istasyon, her otogar adresim oldu. Bir trenden inersin sandım. Otobüslerdeki her yolcuya sensin diye baktım. Ya da yolculuklara vurdum kendimi. Kimsenin uğramadığı köylere,adı duyulmamış kasabalara gittim. Senden bir iz aradım. Sen yoktun...

Denizin sonsuz maviliğine umut bağladım. Kıyılarda tükettim bekleyişlerimi. Hep sensiz gemiler geçti limanlardan. Ben gemicilerin hasret türkülerine eşlik ettim. Sen yoktun..

Gözümden bir tek damla yaş akmadı. Onlar sana aitti sana kalmalıydı. Kimselere söyleyemedim acılarımı. Bekleyişimin öyküsünü kimselere anlatamadım. Nice fırtınalar koptu yüreğimde. Dalgalar dövdü hayallerimi. Sığınacak bir liman, yaslanacak bir omuz aradım. İçimi dökecek bir insan aradım. Sen yoktun...

Her gece ay paramparça oldu. Her gece yıldızlar birer birer düştü sokaklara. Yıldızları saçına takıp gelmeni bekledim ve bir güneş gibi doğup aydınlatmanı bekledim bu kapkara dünyamı. SEN YOKTUN...
 
gecenın karanlıgında yuruyorum SAKARYA sokaklarında.. buradamısın değilmisin anlamıyorum sen nerede olursan ol nefesını hıssedemesem bıle varlıgını hıssedınce yasama daha cok baglanıyorum.
 
Her şey bitti diyen benim, ama böyle gidemezsin
Ayriligimizi hisettigim an demirler eriyor hirsimdan
Tuz parca kirilsak da hala icimizde o yanardag agzi
İçimde bir şey kımıldıyor
Cunku ayrilik da sevdaya dahil cunku ayrilanlar hala sevgili
Elimden hiç düşürmediğim resmin unutturur kederim…

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Özgürlüğümüz yoksa yalnizligimiz midir
Zekiydiniz aklımızdan geçenleri bilirdiniz
Cözmek istediğin bir sır olup kalacağım
Ama satmadı sevdasını yüreğine ekti
Ne birkaç günlük, nede birkaç aylıktı onunki…
 
3.Gün



İki günlük sakalım,
Üç günlük hasretimle,
Kaç gün daha dayanabilirim bilmiyorum.
Şimdiden dudaklarım çatladı.
Gözlerimde soluk bir bakış var.
Güz vurdu,
Bu aşkla dolu yurdu
Ve bütün hayat durdu.
Durmayan iki şey yalnız
Hasretin ve sakallarım
Kaç kez okudum mektubunu bilsen.
Kaç kez bindim gönlümden sana kalkan gemiye.
Nafile,
Güz vurduğunda,
Hayat durduğunda,
Gemi seferleri de iptal edilmiş...
Şimdi seni beklemek var gündemimde.
Sana gelişim zor madem.
Bana gelişin de gözüm.
Bakarsın yırtılır zaman.
Akarsın su gibi kaderin çatlaklarından.
Damar, damar kabarır toprak.
Döner çıkrığı yeniden,
Bu yelden bizar değirmenin
Hayat verir gelişin.
Güz biter.
Tıraşımı da olurum.
Gemiler yelken açar yine,
Aşkla dolu yurtlara
Gündemimde umut var sevgilim.
Gözümüz aydın olsun...
 
Abı hayat



Koşarak gel... Bin yıl öteden...
Kimliğim olsun terksinde kaygılarının...
Birbirimize bakalım...
Aynamsı bir telaşla...

Yan yana duralım. Ben ve ben...
Boşluğa bakalım... Ki adı hayattır.
Sana neler göstereyim... Acemisin...
Varda yoğu görmek, abı hayattır...
 
Beynime Sorgu




Geceler mahşer kadar korkunç.
Ve cinnet provası rüyalar
İçimde, dipsizlik hıncahınç
Aklımda, akılsız sorular.

Sonsuz hayalim, düğüm düğüm.
Dağlar denizler zerre kadar.
Allah’ım ne kadar küçüğüm!
Nafile, kaçış neye yarar.

Mantık ve akıl yokmuş meğer.
Tek kılavuzum akılsızlık!
Ve aklanan en somut değer,
Buldum! Aslında asılsızlık...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst