ŞiiRLerim .. [ ArşivLik ]

Unutamam
şimdi gidiyorum
kal desen kalırdım
gerçi sonra gel desen de hemen gelirim
değiş desen değişirim
çirkin desen çirkinim
şirin desen şirin
bir gün
belki yaza de
yaza
güze de
güze
seneler sonraya bile
bekle de bekleyeyim
ona da tamam
ama unut deme
unutamam...
 
FerİĞİm
sevgilim, yeşil eriğim benim
ben içine hapsomuş çekirdeğinim senin
hapiste günler ağır geçer diyorlar
olsun be...
ben vazgeçtim hürriyetimden!
yeterki yetim bir çocuk gibi bırakma yüreğimi
zira sensiz bu can bir yüktür yüreğime
kaldır öpülesi anlını ve bak bana
gördün mü gülüm,
bir tek gözlerin değişmedi yine, bir tek gözlerin.....
benim en büyük kudretim
senin sahiden şehrimde olduğunu bilmek....
 
sen hiç düşündün mü...daha dogrusu hiç istedin mi...
cocuklar gibi aglamayı....
ama sadece cocuklar gibi aglamayı....
karanlık odanın bi kenarına ölece oturup dizlerini ta karnına cekip...
kendi hıckırıklarını dinlemeyi istedin mi hiçç...

konusacak birini aradın mı o karanlıkta...konusmaktan da öte...
sadece sarılıp aglayacagın birinin olmasını istedin mi hiççç....?
ama hissettiğinde yalnız oldugunu...
farkına vardıgında akıp giden gözz yaslarının...
onlarında seni dinlemeden,sonsuzlıga süzüldügünü anladın mı hiççç...?

camdaki perdeyi bi solukta kenara atıp....
camdan saatlerce sokak lambasını izledin mi hiççç...*
derdini ona anlatmayı denedin mi...
olmayan derdini....
ama sırf bu yüzden,işte bu yüzden yüregini ona acmayıı istedin mi hiççç....?

onu yanında istedigin oldu mu senin...?
aglayan gözlerle ona bakıp....
terli avuclarla elini tutmak deil, sadece sıkmak istedigin oldu mı hiçç..
yanından hiç gitmesin diye...
daha sonra ona titrek dudaklarla 'seni seviyorummm' demek istedin mi hiççç...?
yüregin titredi diyee...




saat gecenin kacı bilmiyorum yada bakmak istemiyorum saate...
tek bildigim tek hatırladıgım yataktan kalktıgım ve elimde telefonu sımsıkı tuttugum...
sonrası mı......
sonrasını sen en bastan okudun zaten bitanem..
 
Mahzen gönlümde sevda türküleri
Kurumuş gözyaşlarıma bir mavilik getirdin
Kaç zamandır hasretim sana
Unuturum demiştim oysa
Unutamadım ne seni ne o günleri

Ya senden ya benden
Bir şeyler var düşündüren

Elbet saatler geçer
Geçer zaman
Güzel olan sen değil
O günleri biliyorum
Ama yine de
 
hani saf düslerin bulustugu bir yer vardir

kalp mi derler bilmem

söküp attilar yokluk hissediyorum

büyük bir derinlik

kayipmi oralar bilmem

hani hic hissetmedim degil

hissetirmediler degil

oynadilar mi desem ne desem

kendim bilmiyorum ki basima gelenleri

gözlerim boyaliymis demekki tozpembe renklerle

icim icime sigmiyordu

bir gülüsün icin ben neler vermedim
neler feda etmedim
meger neler kaybetmisim


bir cicek takmisim aklima

onun yoluna giderken neler ezmisim aslinda

bunlara degmez olan cicek kaybolmus

dönüste ezilenleri gördüm yeniden filizlenirken

ama boyunlari büküktü bana karsi

bakmiyorlardi bana

yarabbim neler yaptim ben hayatimda?

adam olmaya calistim ama

ne kazandim?

avucum bos kafam agir

kalbim ise kayip

benden nolsun bu saatden sonra

benden nolucak ki senden sonra?

bir daha yüzüne bakamam ki

gözlerim baksa bile sakinan gururumu görmezsin sen tabi

gözlerimin boslugunu hissedersen ses cikartma

sadece sunu bil ki
ölümlü dünya
SEN HERSEYiMi ÖLDÜRDÜN


gün gelicek ki senide öldüren cikicak karsina

hani demistim ya baska bir sen hic bir zaman olmadi

dogru hic bir zaman, beni böylesi yikan

beni böylesi mahveden olmadi

bazen gecenin sessizligi sindimi üzerime

aglamiyorum ama yap-boz gibi döküldügümü hissediyorum

o ayni gecelerde sana kurdugum düsledigim hayalleri

teker teker gömüyorum

unutamam unutmayi bilmedigim icin

sevmeyi de bilmiyordum sen ögretmistin

nedenini bilemiyorum ama

herhalde beni ilk defa yerde görmek icin

afferin, afferin basardin

bundan önce baska bir sen yoktu beni bu duruma sokan

benimle böylesine dalga gecen

benimde korkum vardi ama

sen gercek bisey degilmissin ki

vor olmayandan neden korkmusum ki?

sence senin adin bir gözyasima degermi?

sen icimde bir ok olmussun

tügünde adin yazili

nereye ceksem kan kayibi

bu ok icimde kalsa rahat durmaz

tügünden asagi damlar cansiz kanim

cansiz gözyaslarim yanliz akiyorlar, yapayanliz

sence senin ismin gözyasimin birtanesine deger mi???...
 
Sen...

ah sen.. her cümlenin başı, sonu, ortası hep sen...

bilmiyorum nezaman kurtulurum sen adının geçtiği bu nöbetlerden.

nasıl unuturum gözlerindeki yıldızların gözlerimden içime akışını..

nezaman biter bu kendinibilmez dizginlenemez bekleyişlerim..

ahh sen varya sen...

ne garip şeydin anlaşılmaz gülüşlerinle,

ne tadı doyumu olmayan bir sevdaydın yüreğimde yarası kapanmayan...

senden nasıl vazgeçerim ben..

bilmiyorum nezaman biter bu ucu bucağı olmayan sorgulayışlarım.

ahh be sevgilim kimbilir nezaman son nefesimi verir de elimi eteğimi çekerim seni sevmekten......



SENİ HERZAMANKİNDEN DAHA ÇOK ÖZLÜYORUM HER YENİ GÜNDE..

HERGÜN YENİ Bİ ACI EKLENİYOR SENSİZLİĞİN VERDİĞİ O HASRETE..

HERGÜN DAHA VAZGEÇİLMEZ OLUYOR YÜREĞİNDE YAŞAMA İSTEĞİ KENDİMİ...

SEVİYORUM SENİ BEEE VARMI ÖTESİ HADİ BIRAKIP GİTTİĞİN GİBİ SENİ BANA ENGELLEDİĞİN GİBİ YÜREĞİMİ DE ENGELLE SENİ SEVMEKTEN.. HADİ ÇIK KARŞIMA BENİ SEVME DE. HADİ DUR KARŞIMDA DİMDİK GÖZLERİME BAKIP BİRZAMANLAR SENİ SEVİYORUM DEDİĞİN GİBİ



''SENİ ARTIK HİÇ SEVMİYORUM'' DE .



SENİ HİÇ YAŞANMAMIŞ FARZEDİYORUM DE,

BİZ BİTTİK BİZ TÜKENDİK ARTIK BİZ DİYE BİRŞEY YOK DE

HADİ BUNLARI SÖYLEDE BENDE O ZAMAN SENİ SEVMEYE LANET OKUYAYIM ....

SENİ SEVMEYİ BIRAKIP SEVDİĞİM KADAR NEFRET ETMEYE BAŞLAYAYIM....



AMA BİLİYORUM Kİ SEN BANA BUNLARI DİYEMEZSİN

SEN BENDEN VAZGEÇEMEZSİN ..

BİLİRİM BANA NE DERECE DÜŞÜKÜN OLDUĞUNU..

BİLİRİM SENİNDE BEN GİBİ BİR HİÇ OLDUĞUNU BENSİZKEN..

SABREDİYORUM BİTANEM SENİ BÜYÜK BİR SABIRLA BEKLİYORUM

VE BİRGÜN GELECEK BURAYA YAZDIĞIM YAZILARIM HÜZÜNLE MUTSUZLUKLA BİTMEYECEK..

YİNE SENİNLE BAŞLAYIP SENİNLE BİTECEK AMA HEPSİNİN SONUNA VİRGÜL EKLENECEK SEN VE BEN YAŞADIĞIMIZ SÜRECE BU HEP BÖYLE DEVAM EDECEK ...

NEZAMAN Kİ ECEL GELDİ İŞTE OZAMAN SON NOKTA EKLENECEK..

VE BİZİ BİRLEŞTİRİP AYIRAN O HAYAT BİZİ TEKRAR BİRLEŞTİRDİĞİ ZAMAN BİZİ AYIRMAYA ÖLÜMÜN BİLE GÜCÜ YETMEYECEK........
 
Burada hep aynı şeyleri yapıyorum..


Seni tanımayan kimse kalmadı..


Herkes gözlerinin ela olduğunu..


Başıma aşk diye bela olduğunu biliyor.



Ve herkes her sabah..


Daha uyanır uyanmaz..


Benim dün gece sabaha kadar..


Resminle ne konuştuğumu soruyor..


Ama dün gece olan oldu..


Bana yeni bir resmini gönder..


Bendeki... gözyaşımda boğuldu.


gözyaşımda boğuldu...





Olmadık şeyler geliyor aklıma..


En kötü yanı bu olmalı yalnızlığın..


Sevginden adım gibi eminim ama..


Yine de bir kurt kemiriyor içimi..


Ya bıraktığım gibi bulamazsam seni..


Ya hüznün elleri tutmuşsa ellerini.





Sabah ezanları okunuyor


Dualar ediyorum..


Nasıl olsa gün geçer..


İçim rahat olsun.






Bana bir haber gönder...


Bana bir haber gönder....
 
Seni, sende, sana rağmen yaşıyorum ben...

Hep sen, benimle tamamlanmış eksiklerine bakıp daha fazlasını isterken, ben sende yeni boşluklar yaşıyorum...

Daha çoğunu isterken sen, bense yarımlarında kayboluyorum...

Kaç kez vazgeç dedi bu yürek, kaç kez yolun kenarındaki ormana girip yok olmak istedi...


Yaşadığım neydi? Senin varlığını bilmek bile yeterken bana, sende kendimi yok hissetmek, "yok" olduğumdan başka ne düşündürebilirdi ki bana?..

Oysa düşünsene, ne coşku doluydu yüreklerimiz başlarken yeni bir hayata...

Gecelerimizi de, gündüzlerimizi de adamaya hazırdık birbirimizde, koşulsuz, içten ve sımsıcak duygularımızla...


Yaşadığımız her an unutulmaz, doyumsuz ve vazgeçilmez olacaktı... Sen bir sonbahar rüzgarında savrulmuş bir gül yaprağı bense taç olacaktım sana...

Şimdilerde, kim savruluyor ve kim onu sarmaya çalışıyor karıştırıyorum artık...

Ben bu uykuları, böyle uykuları unutalı çok olmuştu... Acı uykusu, hüzün uykusu, korku uykusu...


Bir gece birinin, diğer gece bir başkasının sonsuzluğunda kayboluyorum... Ne garip ki kendimi kuşatma altındaki bir ordunun komutanı gibi görüyorum bu günlerde...

Ne çok a****** var bana ihanet eden... Düşmanla savaşmak değil, bu arkadan vuruşlar beni kahreden...

Bir beyaz bayrak ve teslimiyet şu anda görünen... Ama çok sürmez esaretim biliyorum, içimdeki bu yenilginin acısı sürse de yıllarca, bir yolunu bulup kavuşurum özgürlüğüme...

Şimdi gitmek zamanı belki, geride yaşanmış yada yarım kalmış anları bırakarak... Sen de tüm ürkekliğinle, tüm hatalarınla, tüm eksiklerinle, tüm haklı gördüğün yanlarınla başbaşasın şimdi...
 
Yüreğim neden bu kadar serseri?
Beni sende sonsuz kılan neydi? Ellerim neden bu kadar asi? Söylesene…

Kelimelerini içime batıra batıra geldin bir Haziran gecesi…
Üşümüştü kelimesizliğim…
Tümcesizliğim nasır tutmuştu,yokluğa vuslatı kendine masal saymaktan…
Bilinmezliğim sinsi bir kanserdi yazgımda…
Ve çözülmeyen bir düğümdü adım;kırgın bir güle bestelenmiş hüzzam şarkının hiç yazılmamış nakaratında…
Oysa sen ümmiliğimin kalemini konuşturacak kadar kelimeliydin…


Ve bana yazmayı öğretecek kadar sabırlı…
Kırgın bir gülün kırıklığıydı acımı acına yakıştıran…
Ayak basılmamış bilinmezliklerdi belki de seni uçurumlarımdan hiçliğime savuran…
Usul bir sessizlikle yanaştın yalnızlığımın kıyılarına…
Masum bir soru işareti batırdın yalnızca adıma…
Çocuk aklımla nerden bilebilirdim ki satırlarının içimdeki okyanusu yakacağını?
Ve nerden bilebilirdim bu koca adamın bilinmezliğime ayak basacağını?
Bak ! Annem pamuk prensesi getirmekten dönüyor masalıma…
Oysa yedi cüceler kabuslarımı basmakta… Ve intiharım gelişine ramak kala infazda…
Tek celsede kelimelerim darağacında…
Devler ülkesinde sol omzu yere yakın bir bücür ölüme kucak açmakta…


Gittim… Can yakmayacaktı gidişim… Masum bir suskunluktan dem vuracaktı zaman…
İçime içsiz kalsa da gidişim,beni oynayacaktı yine gözlerim…
Olmadı… Canını yakmamak adına yaktım canımı…
“Hiç” bir şey insanı bu kadar yakar mı?Hiç bir şeyim!
Gittim ve paçavraya döndü cesedim… Üstüme örtecek kadar bile yok kelimelerim…


Susacak kadar kelimesiz,yazacak kadar bensizim… Bilinmek yaksa da canımı;
Söylesene (h)içimin en (h)iç yanı! Ölsem biter mi bu hiçlik?
Sen;şakağına el yordamıyla bir kurşunluk acıların değil,bin atımlık yalnızlıkların dayandığı bir haziran gecesinde sınırımı ihlal ettin…
Ben;elim kalemimde,kuşandım kelimelerimi ve çevirdim sessizliğimi adına beklemekteyim…


Oysa çok geç… Bilinmezliğimi ele geçirdin… Zafer senin…
Şimdi sür saltanatını bildiğin her yanımda…Ben senin hiçinim aslında...
 
Bana Biraz Hüzün Ver Usta, Sek Olsun!!

Bana Biraz Huzur,
Bir Duble De Rakı Getir Usta
Bir De Değiştir Şu Plağı
Canım Bugün İçli Şarkılar Dinlemek İstiyor
Hani Şu Damar Dediklerinden
Ortaya Da Birkaç Meze Koy,
Kafi...
Hiç Yiyesim Yok Aslında
Masa Zengin Görünsün...

Ağlarsam Eğer Sakın Endişe Etme
Bir Sevdiğim Var,
Ondandır..
Çok Tanık Olmuşsundur Böyle Şeylere Elbet
Ben De Olmuştum Bir Vakitler
Teselli Ettiğim Bile Olmuştur inan
Anlamak İçin Yaşamak Gerekiyormuş
Teselliye İhtiyacım Yok,
Sakın Deneme
Sen Bardağı Boş Bırakma Yeter
Bu Gece Sarhoş Olasım Var,
Bu Gece İçesim Var Be Usta..!

Sakın Ha,
O Resme Dokunma!
O Kadın; İşte Hala Sevdiğim
Onsuz Rakı Bile İçmem
Bilir Misin,
Resimde Gördüğünden Daha Güzeldir
Biz Ne Rakılar İçtik Onunla,
Bana Mısın Demedi
Soframızı Görsen
Sen De Kıskanırdın Elbet
Ama Sofra Değildi Önemli Olan
Sohbet Be Usta,
Sohbet..!
Bizi Hep O Sohbetler Sarhoş Ederdi,
Sen Bilmezsin..

İçim Yanıyor Usta İçim
Hala Bilmem Neden Gittiğini
Oysa Kimsenin Sevmediği Kadar Sevmiştim Onu
Ve Kimsenin Beklemediği Kadar,
Bekliyorum Onu....
Gelmeyecek Biliyorum
Bunu Bilmek Daha Da Acı

Pardon,
Gurur Mu Dedin..?
Yok Be Abicim,
O Ben De Kalmadı
Başkasından Sor İstersen
Bende Olan Her Şeyi Ona Vermiştim,
Bir Daha Geri Gelmedi
Ya, Sen Beni Dinlerken İhmal Ediyorsun
Doldursana Be Usta,
Koysana Rakı...
Hesaplar Peşin,
Sakın Endişe Etme
İçip İçip De Naralar Atan,
Ortalığı Dağıtan Tiplerden Değilim Ben
Alt Tarafı Biraz Sendelerim
Ama Düşmem..
Ha, Bir De Şarkılar Mırıldanırım
Şarkıların İçinde Çağıl Çağıl Akarım
İstersen Kapat Şu Pilağı,
Ben Senin Sevdiğin Namelerde De Dolaşırım...

Yanlış Görmedin Ağlıyorum İşte
Sorun Yok,
Rahat Ol...
Ağlayabilmek Her Yiğidin Harcı Değil
Hem Sen Bilir Misin,
Asildir Gözyaşları,
Hiç Yere Düşmedikleri İçin
Benimkiler De Asil,
Sevdiğim Kadının Gönlüne Bile Düşmediği İçin..

Bakıyorum,
Seni De Efkar Bastı
Eeee, Gönül Adamıyım Ben
Ukalaca Bir İtiraf Gibi Gelmesin Sana
Konuşurken Ve Severken,
Yüreğimi Koyarım Ortaya
Cebimdeki Bozukluk Sevişmelerin Hepsini Koyarım,
Bütünlensin Diye...
O Bunları Görmek İstemedi
İsteseydi Herşeyimi Verirdim Ona
Nedense Hepsi Birden,
Fazla Geldi...

Yapma Be Usta
Bu Şarkı Söylenir Mi Şimdi...?
“Beni Kör Kuyularda Merdivensiz Bıraktın”
Eh Yani,
Tam Da Damarıma Bastın
Ben Şimdi Sitem Etmez Miyim Aşka..?
Bu Şarkı İçin Dibini Görürüm Bardağın Ama,
Bana Daha Fazla Efkar Yapma..!

Vakit Doldu
Biz Biliriz Nerde Durmamız Gerektiğini
Demek Sen De Farkettin
Gözüm Hep Telefondaydı, Doğru
Ama Çalmadı
Üzülme,
Çalmaz..
Süs Eşyası Olarak Kullanıyorum Zaten Artık Onu
Bir Hatırlayanım Bile Yok Gördüğün Gibi
Eğer O Arasaydı,
Dudaklarım Kilitlenirdi
Belki De Hiç Konuşamazdım...

Yok Be Usta,
Hesaba Niye İtiraz Edeyim
Zaten Şarkılarda Ve Sohbette İndirim Yapmışsın
Senden Daha Başka Ne İsteyeyim..?
Gönlünü Ferah Tut,
Evin Yolunu Bulurum Elbet
Tamam Anlaştık
Bir Gün Yanlışla Dönerse Bana,
Beraber Geliriz...

Seni Unutur Muyum Hiç
Beni Dinleyen Kaç Kişi Var Ki Çevremde
Yine Gel Demen Hoşuma Gitti,
Şımarttın Gönlümü
Gelirim Elbet,
Hiç Kafanı Yorma..
Sen Sadece Şarkılara İyi Bak
Rakıyı Soğuk Tut
Gönlünü Ferah...

Kendine İyi Bak Kafi
Usta Dedik Bağrımıza Bastık
Aşk Bizi Terketse Bile,
Sohbetimiz Baki,
Hoşçakal Usta…
 
“Bir yenilgi sonrasında
Gece; 04.26
Bir fincan kahve,
Bir karalama kağıdı,
Bir kalem,
Küllükte yanan bir sigara
Ve tüm hücrelerimde sen”


Dışarıda köpek sesleri
Sevdadan mı, efekt için mi?
Yoksa isyan mı haykırdıkları?
Beni ayakta kılan, sevdan!

İçindeyim gece karanlığının
Karanlık ve kararsızlık değil midir hayat?
Bir ışık gerekiyordu geceye ve hayata
İkisini de aydınlatan, sevdan!

Düşten güzeldir gece
Kapkaradır ve sonrası aydınlık
Düşsüzlüğüme düş! Yarat kendini
Geceye ve düşe renk veren, sevdan!

En güzeli düşlerini düşlemek
Düşlerine su gibi sızıp dolaşmak
Düşlerim, düşlerin bir olduğu an,
Anı anlamlandıran, sevdan!

Mutlu olmakmış yaşama amaç,
O halde düşlerde yaşamak gerek.
Arıt kendini düş düşsüzlüğüm(d)e;
Düşsüzlüğüme düş olan, sevdan!
 
Şayet gideceksen günün birinde
Sonbaharda git
Yani bugünlerde
Yani şimdi
Hemde ardına bakmadan
Yollara savrulmuş yapraklar misalı
Bırakıpta git...
Biliyormusun:
Geldiğin günü dün gibi hatırlıyorum
İLKBAHARDI
Birlikte filizlendik,çiçekler açtık
Hasat olduk harmanlarda
Sevda olduk bir elden öbürüne
Anlam yükledik yüreklere
Neyse
Sen bana aldırma boşver
Hadi git gölgeler kaybolmadan
Ama bakma ardına omuzbaşından
Neolur
Görme ağladığımı...
 
Yağmur yağıyor. Mutfak camındayım. Nasıl üşüdüğümü
bilemezsin. Menekşelerim çiçek vermiyor artık anne.
Söylediğin gibi hep dibinden su verdim ama…


Şimdi telefon açsam sana, sesini duymak da yetmiyor ki.
Hep aynı cümleler; “Babamlar nasıl, ilacını aldın mı?”
Nedenini bilmediğim bir ağlamak var içimde.
Bir yerlere sığdıramıyorum yüreğimi. Bazen mutfakta
dalıp giderdin yemek yaparken, tahta kaşıkla
tencerenin başında öylece ne düşünürdün acaba?
Özlemek çok fena anne. Anlamak seni; daha da fena…


Omuzlarım ağrıyarak uyanıyorum sabahları.
Benim kızımın omuzlarımı ovmasına daha çok var.
Gittikçe sana mı benziyorum ben, ya da
“Annenin kaderi kıza” dedikleri doğru mu?
“Baban eskitir her şeyi kızım” demiştin bir kez,
anlamamışım meğer, eskiyormuş anneciğim.
Omzunu ovacak kalmıyormuş meğer aynı evin içinde.
Şimdi duysan bunları ne üzülürsün; mutsuz mu kızım diye,
çoktan kendinden vazgeçmiş bir sesle. Mutsuz değilim de anne,
yağmura ve mutfağımdaki kedere çare bulamıyorum.


Evimi topluyor, toz alıyor, patlıcan kızartıyor,
televizyon seyrediyor, akşam çalan kapıyı açıyorum,
açtığımı gören olmuyor.
Pişirdiğim yeniyor da, güzel olmuş denmiyor.
Çay demleniyor, demleniyor, demleniyor…


Kederim mutfağımın her yerine yerleşiyor.
Ah nasıl eskiyor her şey anne, nasıl eskiyor.
Eskilerimi de atmaya kıyamıyorum. Seni çok özlüyorum.
Bana yasakladığın bahçeler, sana da mı uzaktı hep?
Gidemeyişine ağladın mı sende? Ne zaman eskiyor sevgiler?
Ödenen bedellerin acısı geçince mi? İşte böyle,
kalbimde bir acı. Şarkılar seni söyler.
 
Bir Zaman Gelir..
Her Sey Unutulur..
Hic Yasanmamıs Gibi Durur Evler, Odalar, Zamanın Gerisinde..
Bizler İlerlemis Oluruz Cunku..


Nankörlüğümüzle..
Aşk'ın Kıyameti Budur Aslında.. Yaşanılanı
Hiçe Saymak ,
Unutmak, Vefa'dan Bi Haber olmak..
En Nihayetinde Nankör Olmak! Aşk'a Kıyametleri
Koparttırır .

Kimisi Aldığını Zannederken Verir, Karşısındakini
Yüceltir,
Kimisi Vermeyi Bile Bilmez
Aşkın Uç Noktalarını Görememiştir.. Hep
İster..
Hep İsteyen, Görmeyen, Dinlemeyen.. Bu Alışverişte
Bir Hayalden Düş kırıklığından Başka Hiç Birşey
Elde Edemez,
Hayal ettiği de Kendinindir Zaten... . Kendine Kalır..

Aşk Bir Danstır Aslında ; Tarafların Uyumuyla Bir
Şaheser Haline
Gelir,
Bunun Yanında Komedramlar Yaşanacaktır Elbette..
Çılgınca Kendini Kaptıranlar, Dans Etmesini Bilmeden
Kabugunda
Duranlar
Maskaralar, Birbirinin Ayağına Değil , Üstüne BASANLAR
Elbette
Vardır , Olacaktır.


Onemli Olan Kıymet Bilmektir.. Vefa Satılmaz Hic Bir Yerde..
Aşkın Kendine Özgü Bir Dili Vardır Bilirmisiniz?
Bilmeyenle Konuşmaz Zaten, Ama Gel Görki Herkesin
Yüreğinden Nedenini
Bilmesede Bir
Hüzzam Şarkısı Geçmiştir..
Aşk Konuşur! Duymasını Bilene..


Yanınızdakinin, Yakınınızdakinin Kıymetini Bilin
Aşkı Küstürüp, Ne Kendinize Eziyet Edin
Ne Karsınızdakine...
İnsan Oğlunu Ayakta Tutan En Büyük Duygulardan Biri
Budur...
Aşk Yaralı dır Ve Neredeyse Çaresiz Hale gelmiştir.
Herkes Gercekten Daha Duyarlı Olabilir..
Ve Dikkat edin Aşk Gezegeninde Kıyamet Her An Kopabilir.
 
Sevgiler ayriliklarla büyür derlerya,
Ben buna inaniyorum,
Ama ayriliklardan nefret ediyorum,
Sevgi büyüse bile,
Sevgiyle beraber nefrette büyür.

Gerçek asklar nefretle baslar derlerya,
Ben buna inaniyorum,
Ama istesemde,
Senden nefret edemem,
Eyer nefret ile baslayacaksa bu sevda,
Ölümle bitsin daha iyi.
Senden nefret etmektense,
Canima kiyarim daha iyi.

Gerçek sevgiler ölmez derlerya,
Ben buna inanirim,
Ama sevgi ölmesede,
Sevenler ölür.
Asklarini kalplerine gömer,
Yanip kül oluktan snra,
Bir anda söner.
Kendi hayatini kendine zindan eder.

Sana seni seviyorum desem,
Ne dersin,
Alay edip gülermisin,
Sasirip aglarmisin,
Yada düsüncelere dalip gidermisin,
Yoksa sende beni severmisin.

Zor bir cevapta olsa bu,
Soruyorum simdi sana.
Sende beni sevseydin.
Ayrilik istermiydin,
Benden nefret edebilirmiydin,
Sevginle ölebilirmiydin.
Benim cavabim herzamanki gibi,
Ayriliktan nefret ederim,
Yalniz seni severim,
Ve ölsemde nefret etmem,
Sevgimle sana baglanip,
Seninle güler, Seninle aglardim,
Ve senin için ölebilirdim
 
kimsenin vurmadığı bir yerden vurdun sen
tarifi zor..
içimdeki çocuğun canını acıttın
hani sana elini uzatan
gözlerinin içine yaşlarını akıtan
hani 'şairim' dediğin birisi vardı ya
sen bu gece onu ağlattın...

camı açıp dışarı bakıyorum
simsiyah bir gece
içerisi ondan beter
ve içimden hiç birşey yapmak gelmiyor
bugün mağlubum hayata
kimbilir huzur beni nerde bekliyor...

dilimin ucuna geliyor sözler
ısrarla yutkunuyorum
susuyorum işte bildiğin gibi
konuşsam ağlıyorsun
ağlasan dağılıyorum
sevgiyle bakan gözlerinden
ayrılık isteyen dudaklarına doğru
yuvarlanıp gidiyorum....

bir türlü anlamadın
ve hep yanlış tanımladın gözyaşlarımı
demiştim sana benim hayatla sorunum var
böyle durup durup buhulanırım ben
sen üzerine alınma yar.....

şimdi bir görsen gülersin halime
anlamsız hareketler yapıyorum
kültablasındakini unutup
yeni bir sigaraya daha yakıyorum...
dedim ya bu gece mağlübum hayata
yıllar sonra ilk kez bocalıyorum.....

hani konuşurken birden susardım
dalardım duvarda bir noktaya
şaşırırdın...
'suskun' derdin bana.
gülümseyip alnından öperdim
ayrılırken fırsat olmadı söylemeye.. unuttum
hayatı bir 'susturucu' gibi içime tıkayan biri vardı
ona çok benziyordun...

oysa konuşacak o kadar çok şey vardı ki
hep içimde kaldı söylenmemişler..
susturdun sende
tıpkı hayat gibi..tıpkı onun gibi
dinlemeye pek niyetli değildin zaten
ama isteseydim bin parçaya ayırırdım kalbini

benden güzel haber bekleyenler var
onlara ne söylememi istersin..?
yine de susmak istiyorum biliyor musun
inadına susmak!
ne zaman birisi hayata yataklık edip kırsa kalbimi
hep böyle yapıyorum...
sadece konuşmakla yakalanmıyor mutluluk
ben neden bütün yolculuklara yalnız çıkıyorum?

hayat her şeyin bedelini ödetir insana
bir gün anlarsın anlaşılmamak ne kötü......
farkına vardığında
araya koca bir zaman girmiştir çoktan
sen de bir gün 'keşke' dersin!
ve anlarsın..
'ruhun' yok artık buralarda...

deli gibi bir sağanak başladı şimdi...
her ayrılık yağmur mu bırakır böyle?
o akşam eşiğin altında öptüğün ben miydim
yoksa bir yalan mıydı? söylesene......

sabah yokum bu şehirde
bilmediğin bir gurbete gidiyorum
nasıl istiyorsan öyle kal...
ama senin de bana benzeyecek sonun
o zaman anlayacaksın ki
her çocuğun bir şiiri vardır..
al... bu da senin olsun...

kimsenin vurmadığı bir yerden vurdun sen
beni değil içimdeği çocuğu ağlattın
bu aralar hayat kazanıyor yine
gün olur bu çark tersine döner
kardelen.. bir tek şunu unutma
en son şairler güler.......
 
Karartma geceleri gibi özlemin
Dudaklar suskun,sokaklar boş
Sokağa çıkmak yasak
Kurşun yemiş sanki bedenim

Sol yanım ağrıyor gülüm
Marş değil çalan
Özlem havaları radyoda

Uçuşur gibi havada
Mavzer kurşunları
Çarpışıyor mertçe
Özlemin başkaldırışları
Teslimiyet değil
Bomba olup patlayan gözümden
Özlem damlaları

Sol yanım ağrıyor gülüm
Marş değil çalan
Özlem havaları radyoda

Seni arıyor,sana dalıyorum
Sorti yapan uçağın kanadında
Sevmeyi öğrendik biz
Kavgayı değil
Taa ana kucağında
Duyuyormusun sesimi
İnsafsızca,haince
Bombalanan caddelerdeki
Masum çocuk çığlıklarında

Sol yanım ağrıyor gülüm
Marş değil çalan
Özlem havaları radyoda

Kim bu kapıyı çalan
Esaret mi,azrail mi
Her gün ölüyorum yokluğunda
İnsan bir kez ölmez mi
Neden kelepçe vuracaklar bana
Çarpışmak tek suçum
Özlem savaşında
Gelirsen eğer
Çiçekler açacak
Namluların ucunda

Sol yanım ağrıyor gülüm
Marş değil çalan
Özlem havaları radyoda

Katledenler,kan dökenler
Elbet boğulacaklar
İnsanlık onurunda
Barut kokuları da
Yok olacak bir gün
Sevginin kokusunda

Sol yanım ağrıyor gülüm
Marş değil çalan
Özlem havaları radyoda

Bu can senin gülüm
Dile vereyim
Gel de,
Bitsin bu karartma geceleri
Ben seni savaşta değil
Barışta seveyim.
 
bir yaprak düşürürsün darağacından
yüzün düşer ellerine
ellerin kalır öylesine çaresiz
avutamazsın ...
boşluğun ötesi
hiçliğin hiçi
kaybolmuşluğun yönü varmı
sorarsın kendine
cevabı olmayan binlerce soru
binlerce yazılmamış kelime batar beyninin kıvrımlarına
çıkaramazsın...
rüzgar eser zamana karşı
teker teker toplarsın günleri çantana
sırtında ağırlaşır her saniyen
taşıyamazsın...
anlatamazsın...
 
Aslında butun bu dusuncelerımı sana soylemek ısterdım.Ama yapamıyorum işte.Hiçbırzaman netten tanıyıp bırını seveceğim aklıma gelmezdı.Ama birgun seni tanıdım.ilklerde hep bır arkadastık ama bıranda sana asık oldum.nasıl oldu bende anlayamadım.senı cok sevdım.senı unutmak cok ıstedım ama yapamadım.hayaller kurardım hep.Ama daha sonra şunu farkettım.senle bırsey aramızda olamayacağını cunku ayrı sehırlerde yasıyorduk ve senın hala aklında sevgılın vardı.içimde yasadığım duygu selini sana anlatamam.senı hiç yakından gormedım ama en cok senı bır kere gormek sana bır kere dokunmak sarılmak cok ısterdım.her gece senın hayalını kuruyorum olmayacak bır aşkın..sevdığını soylememek ve bır sure sonra ondan kopmak benı cok yıkıvak..gormesede gözüm o guzel yuzunu kalbım hep senı sevecek ve senın için cok ağlayacak sen yeterkı mutlu ol aşkım baska bırıyle ol ama senın değerını bılecek bır ınsanla ol ..emın ol bu bana ne kadar acı vereceksede o kadar cok mutlu edecekk...... bu kalp senı unutmayacak ....

Ayrılık rüzgarları senda denızlerınde,
Limansız bıraksalarda benı
İçimden koparamazlar sana olan ölümsüz sevgimi bebeğim
 
Yüreğim,
Gönüllü zaten;
Yem olmaya yaşamın oltasında.
Sınırlarını çizmek zor,
Bir yumrukta devrilmiyor
Alışılmış kurallar..
Ama denedim;
Tüm çılgınlıklarımı
Coşkuyla çekerek direğime,
Açıldım pupa yelken
Sudan ucuz hayallere.
Islandım;
Kabaran dalgalarında yaşamın
Yıllarca,
Bata çıka...
Artık;
Yeniden yazmak istiyorum tarihimi.
Boşuna mı kaydetti hayallerim,
Yılları güncesine.?
Geç kalmadım;
Üşüyen duygularımın
Adresi hala cebimde.
Yüreğimin bir gözü
Çocukluğumun fotoğrafları
Bir gözü;
Hangi yönden bakarsan bak.
Salkım saçak
Cam kırıkları.
Bulutlara sarmış olsam da tutkularımı
Tenime sinmiş bir kez,
Bir yanda,
Solan akşamların ayazı;
Bir yanda yaşam,
Umutlardan yansıyan
O, ürkek Ayışığı.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
bypuff
Geri
Üst