Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Gaz Tüy

başkasındadır: parmakucundan
ağza kayan parmakizi

iz süren bir hayvan
gibi içinden gidiyorum buzulun ve
bu büyük paramparça tesadüfün;

önerildiğim ihanette bir zemin
bulmuş kendine mana, ters
yön alsa patlamış yara takacak
ilk meşru yabancıya - -

kayıtlarda yazıyor benim yerime
ölü delinin ilkokuldaki lakabı;
başlayabilecek mi biriktirilebilmesi
önlemsizliğin kavurduğu ölümün, ölümlerin /
bu gece ay misafirimiz olacaksa ay

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Geniş Aşk Konsepti

Kurtarılmış bir bölgeyim, gölgemde hurma ağaçları.
Üzerimde sonsuz küstahlığın tırnak izleri var.
Kurtarılmış bir de gövdeyim aslında yekpare taştan,
Başucuma slogan yazıyor çok sevdalı çocuklar.

'Biz gecenin emrine girdik,
Gözümüz keder görmez artık! ' diye
hayıflanıyor kimi elementler, oysa ben
atomunu yeşile kaptırmış alelade bir ot gibi
bitmek taraftarıyım bir cenk sahilinde.

Dudakları polis ruju bir kadınla da seviştim
yüzünde bir yama gibi duran bakışlarıyla
beton bir kadın.
Tabelası sökülmüş kasabalardan gelen bir kadın
Aşkta tedbirli, serserilikte acımasız
hayata kuvvetli bir şamarla inen
yedi ceddi yetmiş yedi bela kuşanmış
başka erkeklere kurnaz
bana bir gangster kadın.
Adı dilimde tespih
Adı göğümde vahşi dolunay
göğsünden şerbet fışkıran kadın.

Her yıl derisini değiştirirdi onsuz bunaldığım şehir
anarşistler ırmakları ateşe verir, dağları zorlardı
büyük harflerle yazılmış bir yalnızlıkla düşünüyorum da şimdi
kaç hücresi hayata bağlıdır artık ve
benim susturduğum kainatta o hangi gezegendedir.

Kurtarılmış bir bölgeyim, gölgemde hurma ağaçları
hatıramda öyle uzun, öyle sıcak, simsiyah bir sedir
oturmuş yaşlılar, topraktan pirinç ve gençlik ayıklar
söyle bana ömrüm, bu saadet değilse nedir

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri


H. Adalet

Bir erkek kardeşim olsa ölür bu bir mısır
sanatıdır diyerek elindeki ömür mecmualarını
şerbete batırırsa çekirdekli yaz mevsiminde
şüpheli;
Aşklar yaşayarak kalbi karıncalanan o kızıl
derili çocuğun toz dudağıyla zalim bir
meşgale edinircesine ellerini kavminin
büyüsünde seyrelttiği;
Kalacak ad: seçilmemiş ruhun ******luğu, söylenirse,
biri kendi gözlerini ele verir. bir cildin
leoparları örgütlemesi
gibi kararsız başlarsa sanrı, sesinde
herkesi yenecek bir boğa görülür;
Ellerini açıklayarak geçirdi hayatını bir saniye
müsayedeyle her yerinden ayağa kalkmış
tebessümün boşluğunda diz çöküvermiş
pencere kenarlarıyla yalnızca az pişmiş
ölüleri ellerinden tutup cennetten
cehenneme karşıya geçiren;
Neden tozlanmaz birlikte terkedilmiş evlerdeki
pikaplar ve neden, kırıldığında bir 45'lik
plak, çığlık çığlığa kurumuş bir nehre iner
yüzlerce martı ve leylek;
Lacivertler ve bu ben!

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Haberler Ve Kapanış

İhanete uğradım güzin abla? !

gece mütemadiyen infilak etti!
gecenin gardırobunda bulduğum çıplak erkekler:
utangaç ve isyankar
sevinci/hüznü, yetim koyup da gitti tutku,
kendisini aynada seyreden bir ayna gibi
aldatılmak, bir gölgelenmenin zamiridir...

siyah hiçbir çocukluk yaşamış mıdır ki
ardında karartmalar sürükleyerek bakar tarih
mektuplar sende kasın, çocukları ben yırtarım
şimdi eski bir pikapta unutulmuş eski bir plak oldum
çizik çiziğim! ...

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Hamle

plaj güzeli ay
kumsalı geri al
geldigi yüze,
ıslık ıslık deniz
sesimi işittir
içindeki kazaya,
terkedilmiş toprak
taşın ruhumdaki krallığa,
ve
artık sözü geçmesin
bu gezegende
bu gezegenin,
ben
çekilen ağla
dönerim bir gün yurduma,
ne o doğa
ne o esrar
tutmaz üstüme kuma,
beni bir tek atlar anlar
anladıkça anlatırlar
geçmişe çöken tortuma,
kişnerler
kişnerler
kişnerler
daha fazlasını umma.

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Haram

En gelişmiş suç aletiyle kainat
ne kadar bir hızla çarpabilir
metruk alnıma

İade edilmesi mecburi biçimsizlik'te
hangi sonsuzluğu alaya alabilir
çatalsız sataşma

mahluk: silindir yumurta

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Haşefe

yanılmışım, ikinci bir tabiatmış seni ısıtan,
cinsaçı gibi kuşatarak vücudunun en mutena yer-
lerini, sana bakmak olmazmış, o heykellerin götü-
rüldüğü ılık havzada sana dudaklarımı vermişmiş
simsiyah şahmeran, (oluşmuş bir dönenceyim senin
yanardağında, dönemem, dönersem kazığa bağlarlar
akşamımı, ipe çekerler, ben aya bakmadan ağlayamam)

yanılmışım, bir taymış önümde diz çöken, unutturan,
bir kadının elinden sıyrılıp düşmesi gibi çocuğu-
nun, oyuncaklarımın kanadıydı hep bir tarafları sen
bana dokundukça,

yanılmışım, yağlı gözlerinin kuyusunda asit köpü-
rürmüş, siyanürmüş tükürüğün, sana sincap getiren
ressamı hatırla, infilak eden o karaşın kahpeyi,
on sekiz yaşından küçükler giremezmiş rüyana,

yanılmışım, bu orman değilmiş benim kaybolduğum,
ben kendi werther'imi
bir başka koyda uyurken bulurum.

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Hatırlayan Delikanlılar Tangosu F

akşamın
sonrası baktığıyla suçlandığı yere kurayazdı yuvasını
yine de yazgısı ertelenmiş tembel kalp de
bilir hatalarını hatırlayan delikanlıların girdaplarıyla
gidip geldiği dolaplarda düşürülmüştür çocuk çığlıkları
ile konuşan bir adamın yeminidir çünkü duyduğu
hisler ne anlatabilir ki ağzını midye kesen ü harfi
bilakis en hüzünlü bataklıktır, mesela pişmanlık huyları
inildiğinde içeri ve çıkıldığında fazla dışarı
o kanlı baraka: aşağıya doğruki tepeler
in doruklarına uzanan barut tarlaları
özlemişlerdir korkuluklarını ve konuklarını
lacivert matem giysileri içersindeki akşamın
sonrası
akşamın
sonrası akladığıyla suçlandığı yere ağlayayazdı acısını
yine de ümidi ertelenmiş tembel kalp de
bilir hatalarını hazırlayan delikanlıların gizli arzularıyla
gidip geldiği vakumlarda düşürülmüştür eşkıya çığlıkları
ve eşkıya çığlığı ki
aklar bir ölü gibi haklı macerasını

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Hayati Önemi Olan Acılar

bir elmanın armuda dönüşebildiği yıllardı
çocukların bir azarla arızalandığı yıllar,
yağmurlardan sözederlerdi
aynalar emziren kadınlardan sözedercesine,
-küskün kırçiçekleri ölümcül bir talihsizlikti..-
kimi sözcükler kimi sözcükleri gizlerdi içinde
örneğin dEVRİMci, örneğin GÜZel
sözcükler büyüydü
sözcükler düğümdü
gökçekimine maruz martılarla gelirdi akşamüstü
o martılara takılıp giderdi sevinç ve huzur,
aşkın soyadı intihardı
yaşamın soyadı yorgunluk,
yeryüzünden militanlara, haklı şelaler akardı..

bir elmanın armuda dönüşebildiği yıllardı
sokakların bir kahkahayla kırılıp ağladığı yıllar
askere giden delikanlının hüznü gibiydi sevişmeler
teskere almış bir delikanlının gözleri vardı yataklarda
ters dönmüş bir tırnağın ağrısını duyardık konuşurken
susmuş bir kuş rengi o kahverengi fotoğraflarda
yarım bıraktırılmış bir şiirden sözederlerdi
bıçaklanmış bir komiserden sözedercesine,
-suyu kimse suçlayamazdı- -
- -su, çok çözümlü bir cebir sorusu-
bir kedi ansızın kendi kendini tırmalardı

bir elmanın armuda dönüşebildiği yıllardı
bir diş doktoru bütün dişlerini çekerek ölebilirdi
yani o kadar zor bir zamandı
herkesin saati vardı ve ölüm arta kalandı
bir fıkra anlattı mı -açık saçık bir şeydi-
biri fıkra anlattı mı -abartısız gülüşülürdü-
soluk bir serinlik serilirdi ortalığa!

ut çalan bir oğlandan haber getirmişti tüm ömürler
o ömürler 'defol! ' denmiş ölü postacılar gibi
o ömürler tay kokardı, sıpa kokardı, ten kokardı
korkardım seni özlediğimi itiraf etmekten
korkardım işte, bana ne, korkardım
-yunus koleksiyonu yapan ipek bir öğretmendim
dersimin adı: ölmek istemiyorum psikolojisi
artık ayaklansak burjuvazisi
öğrencilerin ise: toprak ve ruh, eylem ve sis-
o kızlar boklu sakız çiğnerken
o yoldaşlar savaşır ve hüngür hüngür ağlardı

bir elmanın armuda dönüşebildiği yıllardı
hatırlarsın, seniha'nin çocuğunu düşürdüğü yıllar
seniha bir hoş hatıranın lakabıydı
hem insan kendisiyle ne kadar barışık kalabilir
televizyonda gökkuşağı belgeselleri
okul kaçamakları belgeselleri yayınladığı yıllar
ellerin dudaklarla pastanelerde buluştuğu yıllar
dizlerin titrediği, dizkapaklarının kandığı yıllar
o yıllar, hatırlarsın!

bir piyano çalmıştık gece yarısı mezarlıktan
beyaz tuşlar devrim sabahıydı, siyah tuşlar
kaybedilenler
ve chopin koymuştuk beslediğimiz kedinin adını
chopin aşağı chopin yukarı
yani kedilere asansör muamelesi
velakin mondros mütarekesi yürümüştük
ne kadar güzeldi Mustafa Kemal
sen de severdin hatırlarsın

bir elmasın altına dönüşebildiği yıllardı
sağanaklardan sözederlerdi
bir gazetecinin fotoğraf makinesini kırarcasına,
küçük odamızın pencereleri günlük gazetelerle örtülüydü
-köşe yazarımız: hüzün, magazin ekimiz: umut! -
yerdeki kilimi bir ayrılıkla yakmıştın
buğulu bir ahu gözü müydü o delik? bir hain gözü?

duvarlarda ütopyamızın posterleri
ve çocukluğunda bir çete reisiyken
giydiğin eldivenin teki
çitlenbik kokardı hala
tay kokardı, sıpa kokardı, ten kokardı
korkardım seni sevdiğimi itiraf etmekten
korkardım işte, bana ne, hayata ne, ölüme ne!
binbaşı annenin, babanın kurbağaya dönüştüğü yıllar
sen bana küçük prens derdin ben sana benerci
sen bana mayakowski ben sana che
sen bana werther ben sana tom sawyer
hem insan kendisiyle öpüşebildikçe artardı
yani o kadar zor bir zamandı
sözcükler büyüydü
sözcükler düğümdü
hatırlarsın
suyu kimse suçlayamaz!

kimi sesler kimi sesleri gizlerdi özünde
kimi yüzler kimi yüzleri istemsizce,
doğada tik halinde bir dinginlik vardı
yaradılışımıza katılmış bir ikonanın varlığı
renklerimizi, davamızı rahatsız ederdi
evsahibemiz: tanrının ta kendisi
kasvetli şey, alışılmış şey, şıllık şey!
göğüs kafesimize takılmış bir broş
değildi yüreklerimiz
allahın her günü sevdalarla dolar dolar boşalırdı
bir elmanın armuda dönüşebildiği zor yıllardı

duydum ki
armut ihraç ediyormuşsun şimdi mut-dışına
bense, elma topluyorum yine
komşu bahçedeki darağaçlarından?

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri


Herhangi


az önce geldiğinizi hatırlıyorum dedi komiser
herifi gömdük, kızdan ise reçel yapacağız,

benim de bir devletim var şu anda ilkokulda,
bana bir kere verse emekli olurum onursuzluktan

farkeder mi iktidara prezervatif olmuşken ruhum!

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Hikaye

anladık, uzakta bir parıltı var ve
lirler de kırık
hüzün ve ölüm eşittir hırs oluyor orada
metrelerce geceye sarkıtılıyoruz
eski birer iki ölü gibi
şakaklarda mor damarlar
yetmiyor zaman dağınık düşleri
köreltilmiş gözleri sahiplenmeye

ve devam ediyor hayat
en lazım yerinden hızla incelmeye

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Hitchcock'un Aynası

saklanış kıpırtılı
zarar baharları: içerilmemiş ilk sahte,
hayata müdahele etmiş
takma etik

dingin raks - - zar ötesi zafer
gel, sebebe seril ey fütur
(yalnızlığın ilk maddesi gereğince)
altı adet sen varsın şimdi içerde
kan aşağıdan geçecek
sonbaharın kesik ayakları ve
başka gözüm
çıkıp oraya doğru hep aktığı

eşkıya obua

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

Homoloğ

herhangi bir fotoğrafını tutarak hafifçe
kenarından: 'korkma, ellerin ıslanmaz bundan,
baştan çıkmış bir siyah varsa gözbebeklerinde
hüznünü son yalnızlık olarak büyüleyen ve
yüzünü öne eğerek geçtiği yerlerde şimdi
kaçıncı çocuklar yeşerir' dedin, 'bulamayacaksın,
artık ısınmak için yağmuru beklemeli sevgili
sıcak damlalar altında ruhun deniz geçirmezse eğer,
dirilir boynundan kopup savrulur koşar gibi birinin
kaygı üstüne kaygı desenli bir ipek eşarp
incecik bir rüzgara cenk dersleri veren gecede
altına batırılmış ayaklarının parmakuçlarında
usulca geldiğin o hülyalı mabedde
vasiyetnameni açıp okuyan çocuk: onun için öldü!

bazı çocukların içinde
ceviz kırar kanlı sincaplar, bir gemi yaklaşırken
bir gemi uzaklaşırlen limanda farklı ağlayan
iki insan, ah tabii gözlerinden de söz etmeli;
kurşunlanmış bakışlarla tanımlı aşklar bunlar
parçalanmış dudaklarla beslenmiş aşklar bunlar,
her aşka önce kendine ihanet ederek başlamalı'
ardından tutuşturup o resmi başka bir köşesinden
atıverdin pencereden dışarı ve dedin ki 'korkma
ellerin yanmaz bundan'

konuşamadım-sustum-yutkundum-durdum
tek yalan söyleyemedim korkumdan! .

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri


İçcep


bir buzun içinden geçti adım

anlatmak mı? büyülenmenin
temsili teması o. Suistimal
edilmiş düş arkası; çocuk
şövalyelerin bahçedeki havuzda
gördükleri tahta telefon
-casus aynanın arandığı-
söyleyerek arındığı kül in.
gözlerinden gizli bir şey kalmadı.
polis
hiçbirzaman bulamadı ölünün
tarihi yüzünü

içimdeki dava düştü

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri


İhbar


Harfler veriyorum gecemin vitrinine
isimsiz kalacak
bu kere, hançerlenmiş körebe

Ulaştığım muazzam zerre titrek bakıyor
üşüyor, daha çook üşüyecek
zalim melek indirilirken kelimeye

sana başka nur yok diyor tek tek eksik vecize

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

İhmal

Nerede eğilmişti ilk kez bir kadın
nehre doğru ve şelaleye düşürmüştü
yasak çocuğunu

Nerede eğilmiştim ilk kez korkusuzca
yüzüne doğru ve gözyaşlarına düşürmüştüm
erkeksiz soyumu

bütün resimlerimizden kesip çıkarttım gözlerimizi

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

İkinci İblis

Kilitlenen yüreğiyle ağlamaya, kararsız gücün önünde.
Tek çocuklu dünya gibi, dökülmeyi özlemiş. Birbi-
rinin içinden sızan taylardı, o son kez su olarak
görünen ve sonra gidecek olan okyanusun ve ok-
yanusun altında uyurken gizlenen lir sesli ça-
yın.
İntihar, hayallerin bana borcudur;
tığını yere atarken ay. Koynunda:

Limanda yanan gemiler, uzun savaşlar ertesi; çıldırtan
kundak, çıldırtan kül, sakinleştiren şüpheler;
Ruh düşer geceye, en korkunç anından delirmenin; bir
gül bir güle: -Ben atık bok kokacağım
der,

Yeryüzü aralanır
yeryüzü aralanır ve

Yeryüzüne yar yüzü girer;

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri


İlgiler


-I-

morali bozuk ünlemde gizlidir
ilk atlası (kiralık ölüm)
serüvenin; alkol majesteyken.

bir korkunun elle tutulur yanı
tutuşması gibi turuncu ahtapotun;
denizden önce;

izinsiz kanıksanması özür biçiminin
aykırı kalmışken zehir dışarda
soğuk filiz verirken.

erkek titreyişleriyle kadınlardan,
hasatını kaldırırken tüy ağacı;
(acı, komplodur)

gözlerini çıkart son sapan yağmurun,
o zaman kırılır ancak, başaşağı cam.

-II-

yalıtılmış bir hayatla bağdaşır aşk
gittikçe incelirken;

uğultunun son notası
yırtar kontrbası
belirsiz bir el tarafından
doğaya dayalı bırakılan,

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

İnsan Telefon Defterini Temize Çekerken Bazı İsimleri Eski Defterinde Bırakır

Onlar artık birdaha asla aranmayacaktır.Garip bir hüznü barındıran bu
silik isimlere bakılır bakılır.Kimi okuldan sınıf arkadaşınızdır, kimi
çok çabuk unutuverdiğiniz bir sevgili, kimi bir cafede aylarca herşeyi
ama herşeyi paylaştığınız birisi; yada istifa ettiğiniz bir yerden bir
arkadaşınız! Soyadları sorulmamış birsürü hatırlanmayan isimde vardır
defterde; ve şüphesiz üstünde isim olmayan telefon numaraları korkunç
bir operasyonla onlarca hayat, onlarca güzellik bir çırpıda ortadan
kaldırılır.

İNSAN TELEFON DEFTERİNİ TEMİZE ÇEKERKEN BAZI İSİMLER ÜZERİNDE DURUR.

Onca zaman sonra birkez arasanız, sesini duysanız... Ona edilebilecek
bir çift sözünüz yoktur! Birlikte gittiğiniz filmler, meyhaneler, evler
birbirinizi yıllar sonra özlemenizi sağlayacak sevgiyi aşılamamıştır
size.Yalnızca bir isİmdir şimdi o.Temize çekerken atlarsınız
hemen.Derhal çevirirsiniz sayfayı telaşla, alalacele.Oh, isim geçmişte
kalmıştır.

İNSAN TELEFON DEFTERİNİ TEMİZE ÇEKERKEN HAYATINIDA SORGULAR!

Hangisi ihanet etmiştir, hangisi yalvarmıştır kendisini bırakmamanız
için; hangisinin birsüre sonra arkanızdan konuştuğunu duymuşsunuzdur;
hangisi sizi en güzel öpmüştür; hangisi rüyalarınıza girmiştir, hangisinin
ayak parmakları ilginizi çekmiştir, hangisine hediye alırken zorlanmışsınızdır, hangisiyle en hararetli tartışmalara girip kavga etmişsinizdir, hangisi için
sabahlara kadar içip içip ağlamışsınızdır? ! ...

Doğrular, yanlışlar, hatalar, tutkular!

Birlikte EDİP CANSEVER okuduğunuz o insanlar, solmuşlardır.

İNSAN TELEFON DEFTERİNİ TEMİZE ÇEKERKEN YALNIZLIĞINIDA KANITLAR.

Bütün bu insanlar şimdi nerede, ne yapmaktadırlar? Saat elbette
dört'tür! Paradoks, labirent, koni, tüm bilimsel ifadeler ve mentalite tersine
dönmüştür. Ters dönmüşüzdür. Bu tekbaşınalık ve bu isim katliamı
aslında size ters gelir... Çalan telefona bakarsınız.Acaba? Acaba telefon
defterini temize çeken bir arkadaşınızın son anda kurtarma çabası mıdır?

Bir iki kırık sözcük, yarım yamalak bir buluşma, belki...

Bilemezsiniz...

LÜTFEN, AMA LÜTFEN TELEFON DEFTERLERİNİZİ KAYBETMEYİNİZ...

Küçük İskender
 
---> Kücük İskender Şiirleri, Kücük İskender'in Tüm Şiirleri

İnşaat Saatleri

istanbul'un bütün satrançları oynandı!

tüysüz bir oğlan bacağına benziyorsu akdeniz
mavi dudaklarıyla yosunları öpen bir sarışın savaştı
beni bile aşan o gizem. Bilmem ki nerelere gizlesem
hayatımı / diye diye / yükseldim
yükseldim alçaldım
yükseldim alçaldım da güzeldi alçaktı
yüzümün orta yerinde bir bıçak gibi saplı duran
sevdalarım. Anlarım ben, anlat diyordu gece

edebiyatsızlık olur-olacak
suyun
o
palamar kafatasını
kayalıktan gözkapaklarıma
deydirince,
ve donunu
içki kadehleri ve doktorlar ve savcılar
ve sadakatlerle şevkatler
ansızın indiriverince

bir yağmur dururdu, hep, bilirdim,
denizin derinliklerinde, hiç yağmayacak,
ipince.

istanbul'un bütün briçlerinde sanzotu var!

bütün felsefeler geçecek bütün satrançlar
bütün briçler...
bize bir tek hasret ve ihanet kalacak, inan
bize bir tek, hüzün imgeli sevinçler!
baş-
kaldıra-
cağız!

başımızın üstünde şekilden şekile girecek
serseri anlamlar yaşıyan yıldızlar
delikanlı bir güç taşıyan tanrılar
ve onlara ait
çocuksu bir gülüş taşıyan kocaman bir ağız!

yır-
ta-
cağız!

yangınlara bilmemkaç kilometre kala
binip kandan yaratılmış ölü dev bir çakala
ve tutunup yelelerine
ve tutunup koltukaltı kıllarına
sahipsizlik'in, ahlak'sızlığın
kudret denen o şahane cesedin
çenesine doğru
tır-
ma-
na-
cağız!

bir sözcük bile edemeden darmadağın
kapanıverecek o yapış yapış ağız!
ağzın o ağulu, ebruli boşluğuna
yeni bir çağ inşa eder gibi sıçacağız!

Küçük İskender
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst