FıkraLar. . .

Tanısana. .

Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkes acaip çalışmış, notlar, kopyalıklar havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra mikroskoplar.
Hoca;
- "Bu mikroskop lam'larında bir böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak"
Tabii hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hocanın dediği dedik. Ögrenciler mikroskoplarına geçmiş ama tanıyamıyorlar... En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış. Hoca arkasından seslenmiş;
- "Kimsin sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?"
Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış.
- "Tanısana hadi tanısana kim oldugumu..."
 
Tedim..

Okulun ilk günü.Öğretmen çocukları okula ısındırmak amacıyla küçük bir şiir öğretiyor. Sırayla öğrenciler tahtaya kalkıp şiiri okuyorlar. Sıra Alican'a geliyor. Alican da "K" özürlü. Başlıyor okumaya:
"Tedim,tedim,güzel tedim..." Öğretmen hemen müdahale ediyor.
"Oğlum Alican,senin bu konuşma kusurunu düzeltelim.Şimdi beni dikkatli dinle ve ağız hareketlerime dikkat et." diyor ve şiiri bir defa okuyor.Alican bir daha başlıyor okumaya:
"Tedim,tedim,güzel tedim..." Öğretmen sabırlı bir şekilde bir daha düzgün olarak şiiri okuyor. Ama Alican inatla "Tedim" demeye devam ediyor. En sonunda öğretmenin de sabrı taşıyor ve Alican'ı bir güzel dövüyor:
"Şimdi adam gibi oku bakalım ulan!" diyerek Alican'ı tekrar tahtaya kaldırıyor. Alican bir taraftan ağlıyor,bir taraftan da okuyor:
"Tedim,tedim,güzel tedim,...dötünü tittimin tedisi!"
 
yeR cekm Kanunu

Çocuklar biliyormusunuz?Dünya üzerinde,yerçekimi kanunu sayesinde duruyoruz.
-Peki öğretmenim bu kanun kabul edilmeden önce nasıl duruyorduk?
 
aLınıcak derS. .

Amerika'da bir ilkokulda öğretmen çocuklara evde ders alınabilecek bir hikaye yaratmalarını, ertesi gün sınıfta okuyacaklarını söylemiş. Ertesi gün çocuklar hikayelerini anlatmaya başlamış. İlk sırada küçük Suzi varmış. Başlamış anlatmaya:
- Bizim çiftliğimiz var. Bir gün babamla yumurtaları topladık, bir sepete koyduk. Arabayla giderken bir tümsekten geçtik, sepet devrildi ve yumurtaların hepsi kırıldı.
Öğretmen:
- Güzeel. Peki bu hikayeden alınacak ders nedir?
- Bütün yumurtaları aynı sepete koyma.
- Aferin çok güzel. Lily sıra sende.
Küçük Lily tahtaya kalkmış ve anlatmaya başlamış:
- Bizim de bir çiftliğimiz var. Babam yumurtalardan civciv çıkması için onları kuluçka makinesine koyar, geçen hafta 12 yumurta koydu. 12 civcivi olacağını sanıyordu, ama sadece 8'inden civciv çıktı.
- Eveeet. Peki burdan alınacak ders nedir?
- Yumurtadan çıkmamış tavukları sayma.
- Aferin bu da çok güzel. Billy, sıra sende...
Küçük Billy tahtaya kalkmış ve anlatmaya başlamış:
- Amcam Ted Vietnam Savaşı'na katılmıştı. Bir gün helikopterle bir göreve giderken helikopter vurulmuş. Ted Amcam helikopter düşmeden elinde bir makinalı tüfek, bir kasatura ve bir şişe bira ile atlamayı başarmış. Paraşütüyle yere inerken yolda birayı içip bitirmiş. İnince mermisi bitene kadar makinalı tüfeğiyle 70 kişiyi haklamış. Sonra kasatura kırılana dek onunla 20 kişiyi halletmiş. Sonra da son 10 kişiyi de silahsız bitirmiş.
- Böyle korkunç bir hikayeden alınacak ne ders olabilir?
- İçtikden sonra Ted Amcama bulaşmayın...
 
Büdü. .

İki öğretmen arkadaş aralarında konuşurken konu çucuklarından açılmış. Din dersi öğretmenine çocuğunun adını sormuş. O da Yasin demiş. Arkadaşı niye Yasin koydun çocuğun adını? diye sorunca Kuranda geçiyorda ondan diye cevap vermiş.
Din dersi öğretmeni sizin çocuğunuzun adı nedir? deyince digeri BÜDÜ demiş.
Din dersi öğretmeni şaşırmış nerden buldunuz bu ismi yaaa demiş.
Diğeri Kuranda geçiyor. demiş.
Dinci düşünmüş düşünmüş böyle bir isim kuranda bulamamış.
Ya bu isim kuranın neresinde geçiyor Allah aşkına? diye sormuş.
Diğeri nasıl bilmezsin hocam!
İyyakenaBÜDÜ orada geçiyor ya!!!!!
 
öRqü. .

Ders coğrafya dersi, Türkiye haritası tahtada asılı. Öğretmen herzamanki gibi çocuklara coğrafya kitabından sayfa numaralarını vererek okumalarını ister ve bütün sınıflarda yaptığı gibi poşetinden şişlerini çıkararak örgü örmeye başlar. Dersin ortalarına doğru müdür ve müfettiş kapıda belirince telaşlanan öğretmen örgüsünü fırlatarak surat kıpkırmızı ayağa kalkar.Kendi için ördüğü etek ise haritanın asılı olduğu çiviye takılmıştır.
Müfettiş dersin nasıl gittiğini sorup çocuklara birkaç soru soracğını belirterek Ali'yi ayağa kaldırır.
- Türkiye'nin başkenti neresi oğlum.
Ali
- Ankara hocam.
müfettiş tekrar Ali'ye
- harita bilgin nasıl?
- bana doğum yerini gösterebilirmisin?
Ali Sinop doğumludur ve öğretmeninin eteği Sinop'un üstünü kapatmaktadır. Biraz duraksadıksan sonra öğretmenine
- eteğinizi kaldırırmısınız hocam doğum yerimi göstericem.
 
Oku bakıYım . .

Okuma yazma bilmeyen yetişkinler için seferberlik başlatılmış ve köyün birinde de bazı kişiler katılmışlar bir kaç ay sonra öğretmen bunları sınava tabii tutmuş. Tahtaya bir uçak birde kova resmi çizmis. Hatice teyzeyi tahtaya kaldırmış. Öğretmen:
- "Oku bakıyım Hatice teyze"
demis. Hatice teyzede heceleyerek okumuş:
- "TEY-YA-RE HEL-KE ..."
 
siLikon mAdeni ..

Öğretmen sınıfta madenleri ve ne kadar değerli olduklarını anlatıyormuş.
Dersin bitiminde çocuklara sormuş:
-"Kim hangi madene sahip olmak ister çocuklar?"
Önce David cevap vermiş: "Platin, öğretmenim. Onunla kendime bir Porsche alırdım."
Ardından Mike cevaplamiş: "Altın, öğretmenim. Altınlarımla kendime son model bir Cadillac alırdım."
En son Küçük Joe yanıtlamış: "Silikon, öğretmenim. Ablamda iki tane var, kapının önündeki arabaları hayal bile edemezsiniz!..."
 
KevseR. .

İmam Hatip Lisesinde teftiş yapan bir müfettiş sınıfa girer..Ders Kuran-i Kerim'dir. Bir öğrenciyi kaldırarak ismini sorar.
Öğrenci:"Fatih" diye cevap verir.
Müfettiş : "Peki öyleyse yavrum Fatiha suresini oku bakalım.."..çocuk sureyi okur.
Sıra başka bir öğrenciye gelmiştir. müfettiş yine sorar.
"İsmin ne çocuğum?".
Çocuk cevap verir:
"Yasin ama arkadaşlar kısaca Kevser derler "
 
yaş . .

Öğretmen derste çocuklara dönerek sorar: - Söyleyin bakayim,kuzeyimizde karadeniz,güneyimizde akdeniz,batımızda ege denizi varsa BEN KAÇ YAŞIMDA OLURUM..? Arka sıralardan bir parmak kalkar: - Kırkdört öğretmenim.. Gerçekten de o yaşta olan öğretmen şaşırır: - Doğru..Ama nasıl bildin.?.. - Gayet kolay öğretmenim..Benim yarı manyak bir ağabeyim var;tam yirmiiki yaşında..Onun yaşını iki ile çarpınca sizin yaşınız çıkıyor....
 
Bn yabMadım

Ali annesi hasta olduğu için derste dalgın bir şekilde etrafa bakıp duruyormuş.Derste öğretmen çin seddinin yapılışını anlatıyormuş.Öğretmen dersi dinlemediğini görünce aliye Çin seddini kim yaptı diye sormuş tabi ali dinlemediği için soruyuı anlamamış.hocanın kendisini zarladığını düşünmüş ve hocaya valla ben yapmadım demiş.Hoca bunu almış müdürün odasına götürmüş müdüre:
-Hocam ben buna çin seddini ki yaptı diye soruyorum oda valla be yapmadım diyo.
Müdür de bunları dinlememiş ve:
-Bunlar yaparlar yaparlar sonrada yapmadım derler demiş..
 
BaqırMadı. .

Dilbilgisi dersiydi.Öğretmen çocuklara soru sordu:
-Çocuklar,bağırmadım,bağırmadın,bağırmadı deyince ne anlarsınız?
Öğretmen çok parmak beklerken kimse parmak kaldırmadı.Neden sonra temel parmak kaldırdı:
-Telaşa gerek yoktur,kimse bağırmamiştur.
 
..

Öğretmen, öğrenciye sormuş :
-Yeni doğan çocuklar için ana sütü niçin inek sütünden daha yararlıdır?
Öğrenci hiç duraksamadan cevabı yapıştırmış :
-Ana sütü bir kere çok daha lezzetlidir.
Ekşime mekşime yapmaz.
Kedi içmez.
Taşınması daha kolaydır.
Üstelik ambalajı da çok nefistir!
 
aNAtomi. .

Tıp fakültesinde öğrenci olan kahramanımız anatomi dersinde hocasına sorar
- Hocam peniste kemik var mı?
Hocası cevaplar,
- Yok kızım sana öyle gelmiştir!
 
Kim dövüyor

İlk okul birinci sınıfta çocuğun biri her gün okula kafa - göz şiş geliyordu. Öğretmeni bir gün merak edip, "kim dövüyor böyle oğlum seni?" diye sordu.
-Babam dövüyor öğretmenim.
-Niye dövüyor baban yoksa üvey baban mı?
-Hayır öğretmenim öz babam fakat niye dövdüğünü bende bilmiyorum ben okuldan eve gidiyorum. Çantamı bıraktıktan sonra sokağa çıkıp babam işten gelene kadar arkadaşlarımla oynuyorum. Babam gelince eve çıkıp yemek yiyioruz, ondan sonrada ben oturup geç saatlere kadar ders çalışıyorum. Ben ders çalışırkende annemle babamda bana bakıyorlar, bakıyorlar, ondan sonrada babam kalkıp beni dövüp yatağıma yatıyor.
Çocuğun anlattıklarından öğretmen durumu anlamıştı. Çocuğun omuzunu tutarak, bak oğlum, bundan sonra okuldan eve gidince, yemeğini yedikten sonra otur dersini bitir ondan sonra arkadaşlarınlada biraz az oyna. Akşam baban gelincede yemeğinizi yedidkten sonra kafana yorganı çekerkenden uyu. Baban o zaman seni dövmez.
Bir daha dayak yemek istemeyen çocuk öğretmeninin öğütlerini aynen uyguladı. Akşam yemeğinden sonra kafasına yorganını çekip yattı.
Anneyle bab oturup bir saat kadar çocuğu seyrettikten sonra birbirlerine bakıp "Uyumuştur artık." diye fısıldaştılar. Uyuduğuna iyice kanaat getirdikten sonrada sevişmeye başladılar aradan biraz zaman geçmiştiki kadın inleyerek,
-Ben geliyorum kocacığım...
-Bende geliyorum hayatım.
Yorganın altında hala uyumamış olan çocuk dışarda ne olup bittiğini anlayamamış, annesi ile babasının bir yere gittiklerini zannederek, yataktab fırlamış.
-Beni bırakıpta nereye gidiyorsunuz.
 
EpiteL. .

Univetsitede Biyoloji dersinde ogrencinin birisi mikroskopta sperm ornegi incelerken bir kiz yanina yaklasmis. Kiz
"Ne inceliyorsun Berkay?" deyince cocuk utanmiş "Agiz içi epiteli" demiş.
"Peki, ben de incelemek istiyorum"
Baslamis mikroskoba bakmaya. Derken profesor gelmis kizn yanina.
"Kizim ne inceliyorsun?"
"Agiz ici epiteli hocam"
Dur cekil bir de ben bakayim demis profesor. Egilmis mikroskoba soyle bir baktiktan sonra kiza donmus
"Bir daha ornek almadan once agzini yika kizim!"
 
Ne faRkı war.?

Küçük Ali okuldan eve gelir ve üzgün bir şekilde, "Matematik dersinden 1 aldım" der. Babası hemen sorar, "Neden ?" "Öğretmen 3x2 kaç eder?" diye sordu, ben de "6" dedim. Babası hemen oğlunu tasdikler ve "Fakat bu doğru" der. Ondan sonra da "öğretmen 2x3 kaç eder?" diye sordu.
"Has***tir, ne farkı var ki ?"
"Ben de öğretmene aynısını söyledim....
 
Lambayı sönDür. .

Okulda öğretmen küçük çocuklara yenebilecek ve yenmeyecek şeyleri öğretmişti. Daha sonra çocuklara sordu " Şimdi sırayla herkes ağıza alınabilecek bir madde söylesin." Çocuklar sırayla söylüyorlardı.
- "Elma" öğretmenim
- "Ekmek" öğretmenim
- "Şeker" öğretmenim
- "Lamba" öğretmenim
Öğretmen çocukların sözünü kesti.
Selma kızım lamba hiç ağıza alınır mı?
Selma:
- Ama öğretmenim geçen gece annemin sesini duydum. Babama "hadi bey lambayı söndür de ağzıma alayım" diyordu.
 
öğRenci yurdDU..

Üniversitede, dönemin ilk gününde rektör yeni gelenleri toplamış, üniversite kurallarını anlatırken sıra yurt olayına gelmiş. Rektör demiş ki :
- Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek yurtları kız öğrenciler için. Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 200 milyon ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 300 milyon, üçüncü yakalanışında da 500 milyon ceza kesilecek. Sorusu olan var mı?
Arka taraftan bir erkek öğrenci sesi :
- Sezonluk bilet ne kadar?
 
mAt. deRsii ..

Matematik öğretmeni ilkokul çocuklarına sormuş :
-Ağaçta 5 kuş var. Birini vurdum kaç kaldı?
Ahmet hemen :
-Hiç kalmaz. Çünkü sesten hepsi uçar, demiş.
Öğretmeni bunun üzerine :
-Olmaz öyle şey, diye cevap vermiş.
Burası matematik dersi. 5 taneden biri vurulursa 4 tane kalır. Ama düşünüş biçimini beğendim. Ahmet fena halde hırslanmış :
-Bende bir şey sorabilir miyim öğretmenim, demiş.
Sor bakalım.
-3 kadın dondurma yiyor, biri ısırarak, biri yalayarak, biri emerek yiyor. Bunlardan hangisi evli. Öğretmen kızarıp bozarmış. Sonunda :
-"Bilemem", demiş. "Emen mi?"
Ahmet cevabi yapıştırmış :
-Yoo, parmağında alyansı olan. Ama düşünüş biçiminizi beğendim.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst