Aşk Şiirleri

Git Gideceksen


Yüreğini yüreğimde


Gözlerini gözlerimde


Ellerini ellerimde


Bırak bırak da git


Giderken son bir defa


Veda busesini esirgeme


Git selametle git


Git uğurla git


Git yolun açık olsun



Ben içimdeki korla kalayım


Hüzünlü şiirlere konu olan ben olayım


Sen sağlam adımlarla yürürken


Meçhule


Yıkılan


Kırılan


İncinen


Ben olayım


Gülen sen ol


Ağlayan ben


Sana uğramasın kötülükler


Geride kalsın


Kötüye dair ne varsa


Benim avuçlarıma bırak


Acıyı ızdırabı elemi kederi hicranı


Dua dua ak kanatlı kumrular uçurayım


Yedi kat göklere


Sen bana bırak geçenleri



Geldi çattı ayrılık vakti


Gecenin en karanlık


En zifiri anı


Vakit tamam


Gitme vakti


Al bu heybe senin


Sol yanımdan


Canımdan can kopardım


Azık yaptım


Git bakma öyle


Git gideceksen


Gidemeyeceksin birazdan....
 
Mavinin esrik tutsaklığı
Büyür bir kuytuda
Uzakta bir karanlık aydınlanır
Sonbahara siner hasretin rengi
Gidişinle başlar bir isyan
Uslanır zihnim
Rengi bir çıt sesiyle açılır paslı kilidin
Camlara asılı kalır
Uyruğu belirsiz yüzlerde sevdiğim
 
Sen akşamlar kadar büyülü, sıcak
Rüyaların kadar sade, güzeldin,
Başbaşa uzandık günlerce ıslak
Çimenlerinde yaz bahçelerinin.

Ömrün gecesinde sükun, aydınlık
Boşanan bir seldi avuçlarından
Bir masal meyvası gibi paylaştık
Mehtabı kırılmış dal uçlarından
 
''ESİR YÜREĞİM''

Aşka rüzgara aydınlığa sevdalıydık
İçimizde büyütürdük ay ışığını
Avuçlarımızda açardı çiçekler
Can evinden vururduk ayrılığı..

Gidişin tutsak etti bedenimi
Döneceğin yollara esir yüreğim
İnletiyor beni sağır geceler
Hasretin kaf dağları büyüyor içimde
Yakama yapışmış bırakmıyor özlemin..

Şimdi yoksun! ..
Sesini duyuyorum
Gecenin isyankar çığlıklarında
İste o an
Yenik düşüyorum aşkına
Yağmura susamış toprak misali
İçimde büyüyor devleşiyor özlemin
Boyumu aşıyor kahroluşlarım..

Geceyi yaşamayan bilmez
Aşkla demlenmiş bir şiirin
Nasıl tuz buz ettiğini seven yüreği
Şimdi kalbimin sen yanı alev alev yanıyor
Alazı vuruyor gözpınarlarıma
Kayıp düşler birikirken hasret uçurumunda
Kirpiğimden akan yaş değil
Bir çift mavi göz süzülür yanağıma...
 
Seninle; masmavi, pırıl pırıl gökyüzü gibi berrak, Delicesine, coşkun akan bir nehir gibi olan dünyam,Sensiz; yağmura hasret, verimsiz, çorak topraklar gibi...”

Aşık olmak, sevmek, ilginç bir duygu... Seversin birini, aşık olursun ve herşeyin değişir... Hayata bakış açın, davranışların, isteklerin, beklentilerin, hayallerin... O senin herşeyindir artık. Yaşamın tamamen sevdiğin kişiye göre şekillenir... Onunla üzülür, onunla ağlar, onunla eğlenir, onunla gülersin...

Başlangıçta kısa anlardaki beraberliklerle yetinebilirken süre geçtikçe bu anlar yetmez olur daha fazlasını istemeye başlarsın... Onsuz zaman geçmek bilmez, özlem yoğunlaşır, dayanılmaz olur, bazen acı vermeye başlar... Rüya gibi yaşadığın güzel anların biteceğinden, büyünün bozulacağından korkarsın. Düşündükçe ürperir için, üşürsün, titrersin o anlarda...
Özlemine dayanamayıp gitmek istersin, ama gidemezsin
Haykırmak istersin sevdiğini, haykıramazsın
Elin uzanır telefona, arayamazsın. Çünkü...
 
Gidiyorum ben! elveda sevdiğim
Yüreğimin deydiği tüm anıları kaldır içinden
Gözlerimi dolduran gözler üzülmesin. geceleri üstünde seni
ısıtacak,i nce bir sızı olsun
Ben gururumla uyuyup, kırgınlığımla sohbet edip, sensizlikle kardeş olacağım
 
Senin için duyduklarım hislerin en güzeli,
Gel gör halimi sana susamışım besbelli,
Anlasana artık seni delicesine sevdigimi,
Bakışlarını bakışlarımda hissetmek istiyorum!
Hiç bir şeyin anlamı yok sen yanımda olmayınca,
Seni hep ben seveyim başkası olmasın aramızda,
İsterdim ki gözlerin,gözlerimden alev alsın yana yana...
Dayanamam seni bir başkası ile paylaşmaya,
Benimle yaşayacaksın hep hatıralarımda,
Eğer ölürsem aşkından bir gün;
Bir gül.. sevgimizin sembolü olacak toprağımızda
 
İnsan tüm güzelliklerine,tüm yaşanırlığına rağmen bıkar bazen bulunduğu yerden.Biraz ötelere kaydırıp bakışlarını,uzakları merak etmeye başlar.Karşısında yükselen dağı,başka ovaları,vadileri,çölleri,yıldızları özler.Ufkun ötesine düşer hep.Hazırlığını yapar her fırsatta çıkacağı yolculuğun;sıkıntılarını,gözyaşlarını,
kırıklıklarını toplayıp doldurur çıkınlarına.Unutmak istediklerini alıp götürür yani.Unuttukları ise zaten silinmiştir belleğinden.Yeni şeyler yerleştirmek için silinenlerin yerine,zaman kollamaya başlar insan..
Gördüğü güzel bir çiçeğin kokusunda uçuverir
gitmek istediği yere;karşı dağın yaylasında bulur kendini.Geldiği yolun,tırmandığı yokuşun yorgunluğu vardır üstünde.Önünde uzanan çayırları koşmak ister ama nafile!.Vazgeçer,bırakır kendini toprağa.Uzanır sırtüstü ve hiçbir şey göremez gökyüzünden başka.’Bu gök,der; geldiğim yerde de vardı.Hem de aynısıymış!..’
Kollarını iki yana bıraktığında,ellerine değen çimin ıslaklığını duyumsar; gözyaşları gelir aklına, zehir gibi!..Yüreğinde kırılan dalların acısı düğümlenir
boğazına.Yaylanın oksijen dolu havasında eritmek istercesine yutkunur; hem de kerelerce...Ağlamaya başlar yeniden.Sırtını dayadığı ıslak çimenler
ısınmıştır artık;uykuya dalar...
Uyandığında yaşamanın güzel olduğunu teyit eder kendi kendine.Evet, yaşamak güzeldir gene de..Her şeye rağmen güzeldir!Kutsal bir kitabı tutarcasına
iç huzura kavuşur bunu düşününce.Az ötesinde bulunan ağaca, onun yaprağına, üstünde cıvıldayan
kuşa bakıp gülümser; umudunu yeşertir yeniden....
yaşamak adına...
Yaşamanın güzelliğini budanmış ağaçlara sormak gerekir aslında.Ölüm ile yaşam arasına çizilen ince çizgide gelip giden korku,bir filizin yeşermesiyle
sona erer.İnsan da böyledir.Tam bitti derken her şey, değen bir elle başa döner; yeni yarınlar, yeni hayaller, yeni uzaklar yaratır kendine.Bundan dolayı değil midir ağaçların baharda yeşermeleri, tohumların toprağı delip güneşe doğru başkaldırmaları..Bundan dolayı
değil midir darağaçlarına olan nefretimiz?!..
Hep dorukları özlesek de; bazen,salkım söğütlerin,
karanfillerin, akasyaların, palmiyelerin ve nicelerinin yere çekimli dallarına katılıp;çöllere, ovalara, vadilere de düşer yolumuz.Ortasından nehrin geçtiği vadi, yar koynu gibidir bence.Ova ise, gönüldür gepgeniş..
Çöller ne demekse!?Aşk belki de! Kumlarında kaybolmak, savanlarında susuzluk gidermek; sonra
yeniden susamak, yağmur ormanlarını özleyerek...
Aşk sarmaşık demekmiş ya, sanırım, dünyanın her yerinde var sarmaşık denen bu arsız ama güzel ot..Önemli olan ona yürekle dokunabilmek, sevgiliyi ağaç sanıp sarılabilmek...


UZAKLARI ÖZLEMEK,
SENİ ÖZLEMEKMİŞ MEĞER!
SENMİŞSİN ÜSTÜNE YATTIĞIM YAYLA,
ELİME DEĞEN ISLAK ÇİMEN...

SENMİŞSİN!
BAKTIĞIM MAVİ GÖK,
ÖTEMDE CIVILDAYAN KUŞ!..

SENMİŞSİN EY SEVGİLİ!
KOKUSUNA KAPILDIĞIM ÇİÇEK!
GÖZÜME DALAN IŞIK!..

SENMİŞSİN!..
KENDİMİ AĞAÇ SANIP,
BEDENİME GİYDİĞİM SARMAŞIK!
 
Baharın ortasında
Karakışlarla savruluyorum
Yokluğun cehennem
Hasretin zulüm
Bir yanımdın sen benim
Şimdi yarımlığım...

Kaldırımları diken tarlası artık sokağımın
Hayaller demir parmaklık
Gittiğinden beri düşler zehir
Acı , keder , işkence şimdi hayatım
Bir yanımdın sen benim
 
Susuz çöller gibiydi yüreğim. Sanki bütün dünya nimetleri serilmişken ayaklarıma,aç bir çocuğun tedirginliği vardı Karanlıklarda kaybolmuş da, manasını yitirmiş bir arayıştaydı ruhum. Ne sahte kahkahalarda neşe vardı,ne de belirsizliğe duyulan sitemde hüzün.
Hayat,bir şeyler yazılması gerekirken boş kalmaktan sararmış bir sayfa gibiydi...
Ta ki,sen karşıma çıkana kadar....
İçimde tarifi mümkünsüz kıpırtılar başladı birden. Manasını yitirmeye yüz tutmuş duygular birer çağlayan oldu da ruhumu kavuran çöl rüzgarlarına serinlik kattı. Her gün görmeye alıştığım gün ışıltıları bir başka doldurdu odamı. Şimdi zaman seninle başlar ve seninle dolar günler geceler boyu.
Nereye baksam sen görünürsün
Sen gibi gülüyor,
Sen gibi yürüyor
Ve sen gibi kokuyor herkes
Kahretsin...
Sensiz olamayacak mıyım

Buna Aşk mı diyorlar can
Sence, hayatı yeni baştan mı yaşamaya başladım....
Renkler eskisi kadar mat değil şimdi. Çizgiler eskisi kadar hoyrat çizilmemiş. Araya giren mesafelerde bile çaresizlik yok.Sevmiş olmak,hiçbir karşılık beklemeden sadece ve ancak kayıtsız şartsız sevmiş olmak yeterli değil mi..
Hayat sevebildiğin müddetçe yaşanmaya değermiş.
Ve sen sevildiğin müddetçe güzelsin...
Hep güzel kalacaksın
 
Hiç gelmeyenler ve hep bekleyenlere ithaf olunur !!!

Şafak'ta "hasret" yüklüdür, bulutta "sen".
Dağlarda "sevda" saklıdır, ardında "ben".
Gelmeyeceksin...
Ne şafak türküleri seni anlatabilir, ne dağ havaları.
Hangi bulut senden bir damla taşıyabilir bana, hangisi?! Gelmeyeceksin...
Dağlar delinmeye razı da senin için, sen razı değilsin benim için dönmeye.
Kuzey rüzgarları da bitti artık, çöl yelleri de.
Biliyorum, gelmeyeceksin...
Şafak'ta "ben" saklıyım, dağlarda sen. Nasıl şafak özlerse dağını ben de öyle özledim.
Kırıntılarını topluyorum dağ eteklerinden, orman kenarlarından haberler bekliyorum. "
O buradaydı, O buradan geçti" diye.
Gelmeyeceksin...
Özleteceksin, inleteceksin, ağlatacaksın.
Sonbahar günleri gibi solduracaksın,
Zemheri'de öldüreceksin.
Dağlarımdan eksilmeyen çığ altında bırakacaksın!
Yağmurum olup yağmayacaksın, güneşim olup doğmayacaksın.
Biliyorum.
Gelmeyeceksin.
 
Özletiyor Seni Bu Yağmurlar


Burada yağmur yağıyor
Aralıksız yağıyor günlerdir
Ama sen yine de şemsiyeni
Almadan gel ilk otobüsle
Buğulanan camlara usulca
Yüzünü çiziyorum ki yüzün
Bir yağmur damlası olup
Düşüyor yapraklarına gülün
Güller de bozamıyor bu uzun
Karanlık sessizliğini kentin
Anılarını yitiriyor sokaklar
Bezirgânlaşıyor bulvar ışıkları
Tarih de kekemeleşiyor bazen
Ki o zaman aşktır tek bilici
Aşksa yürümek gibi bir şey
Duyabilmek kuşların gelişini
Anısı bizsek eğer bu kentin
Unuttuğu türküler bizsek
Acıyı rehin bırakıp bir güle
Anımsatmalıyız bunları bir bir
Sonra yürümeliyiz seninle
Sokaklara caddelere çıkmalıyız
Belki bir aşktır bu kentin
Belleğini geri getirecek olan
Burada yağmur yağıyor ama sen
Şemsiyeni almadan gel yine de
Özletiyor bu çılgın sağanak seni
Sırılsıklam özletiyor biliyor musun
 
Yağmurlu Geceler

Geriye dönüpte bakdığımda maziye
benden artık ne kalmışki geriye
kalbimdede hiç yer kalmamış sevgiye
maziden kalan tek şey o yağmurlu geceler
tatlı bir sözdür bazen aradığım
ama arayıpta yıllarca bulamadığım
herzaman olmuyorki kafamda hesapladığım
hesaplar tutmadığında yardımcı oluyor o yağmurlu geceler
yakmak için nezaman alsam elime bir sigara
hemen o an sen gelirsin aklıma
içme derdin hep zaralıdır sağlığına
şimdide söndürüyor sigaramı o yağmurlu geceler
olmasaydı benim bu kadar sevenlerim
kıyardım bu canıma belki geldimi kirizlerim
müsade etme Tanrım titresin o an ellerim
Tanrıdan sonrada olsun yardımcım, o yağmurlu geceler
 
Ve sen gittin öylece ardına bakmadan hayatıma nasıl apansız girdiysen öyle aniden gittin... sen gittin ya bir daha ben ben gibi olamadım. En çok gülüşümü beğenirdin derdin ya gözlerin de gülüyor sen gülünce gülüşüm kurudu gözlerimin ışığı söndü.. sen bana ne yaptın yada ben sana ne yaptım da böyle insafsız açıklamasız rüyamda görsem imkansız bir terk edilişi hakettim.
Ya sen çok insafsızdın yada ben çok anlayışsız bir türlü anlamlandıramadım. Günlerce yemedim içmedim hani kızdırmak için beni azcık göbeğim çıktığında tombiğim derdin ya bir deri bir kemik kaldım. Senle tanıştığımızda bırakalı bir yıl oluyordu sigarayı yine başladım.. Her gece unuturum sanıp sanıp içtim her ayıldığımda yanıldığımı bir gün önceden daha çok canımın acıdığını hissettim insan aşktan nefes alamaz olur mu? Alamadım ev dar geldi sokağa vurdum kendimi sokaklar evler caddeler üstüme yürüdü öyle kaplamışsınki bu şehirde her yeri koca izmir bana dar geldi. içimde ki boşluğun büyüdükçe ben küçüldüm. Her gördüğünde başını her çevirdiğinde ben eridim. Sen yanımdan geçerken aptal gibi umrumdaa bilee değilsin edası takınırken kendimden en çok da senden nefret ettim. Sen gittikten sonra ben yine sahile çıktım kokoreççimizden yine çeyrek kokoreç aldım sahilde çimlere oturdum yedim. senin beni eve bıraktığın yollardan gidip geldim eve, tırnaklarımı uzatmamı sevmezdin hiç uzatmadım, kısa saçlı kız olmaz derdin saçlarımı uzattım. Tüm aşk şarkılarını ezbere bilir oldum. Sen bana dönersin bensiz yapamazsın sandım ama sen dönmedin. Senle başlayıp senle biten cümleler kurdum her tanıştığımı senle karşılaştırdım hepsi senden iyiydi belki ama ben seni silemedim. Her arkadaşım bilir oldu seninle ilgili her hissimi defalarca adını söyledim sabahlara kadar... her yeni güne allahım geri dönsün diye başladım. İş yerinde her sabah seni görürüm umudu ile karşılaştığımız bakkaldan asla yemediğim ıvır zıvır aldım. Akşamları servise binerken kendi servisine değilde başka servise her binişinde demek yeni biri var onun yanına gidiyor diye sabahlara kadar ağladım. gece yarıları uyanıp aniden göz yaşları içinde sırf sesini duymak için telefon edip sesini dinleyen bendim. Ne zaman bir sevmek hikayesi dinlesem sen geldin aklıma Hiç kimsenin gözleri seninki gibi değil hiç kimsenin bakışı seniki gibi değil sesi soluğu kokusu dokusu dokunuşu öpüşü adımı söyleyişi. Sen gittin sanma ki benim için bittin ben seni öyle çok büyüttüm kii içimde kendime yer kalmadı bende.... Bende bir bana yetecek kadar sen var sadece bir de yaşadıklarımız ömrümde bir daha yaşarmıyım böle duygular bilmiyorum ama sonu böle olacaksa yaşamam eksik olsun. Unuturum diye bekliyorum unutamıyorum. hala içimde bir umut dönmene dair yazarken bile aptalca olduğunu bildiğim bu fikir hayata bağlıyor beni. Ben seni çok özledim sana masalllar anlatmayı nohut çocuklarmızı, alfabeyi iktisatlı kullanışını, güldüğünde dudaklarının yukarı kıvrılışını, yemek yapmanı, ağa modundaki kasıla kasıla yürüyüşünü, çikin sevgilim demeni, saçlarını düzeltişini, göbeğini öpmeyi, sakallarınla oynamayı, sana nazlanmayı,seni kızdırmayı, göğsüne yatmayı, saçlarımla oynamını, türk filmi çevirmemizi,sus gari diyişini,kısaca ben seni çok ama çok özledim. Biliyorum Bir daha bir sen gibi sen olmayacak hayatımda Ama sen şunu bilmiyorsun ki bir daha bir ben gibi seven çıkmayacak senin karşına benden gittim bittim vücudum taşımıyor artık beni ben sensizlikten öldüm sen bi dönüp bakmadın iki dünyada ahım peşinde derdim çoktan ama dilim varmıyor Çünkü ben seni bu dünyada kimsenin sevemiyeceği ve senin bunu asla anlayamayacağın kadar çok sevdim. Umarım bu seni son anışım olur bir daha adını anmak istemiyorum seni görmek istemiyorum. ya sen bitmelisin ben de. ya da ben bırakıp gideceğim bu hayatı
 
Kaç cemre düşmeli yüreğime,
ısınmak için yeniden.
Unutmak için, yeşil nazarlarını,
kaç bahar geçmeli,
hasretinin üstünden...

Kaç ceylan su içmeli,
sevda sebillerinden.
Kaç güvercin uçmalı,
vuslat semalarında.
Kaç yağmur ıslatmalı tenimi,
arınmak için özleminden...

Kaç menekşe açmalı saksılarımda,
boyun bükmeden.
Kaç ilkyaz yaşamalı gönlüm,
üşümeden
Ve
kaç sene,
kaç ay,
kaç gün,
kaç saat,
geçmeli,
akan kanı dindirmek için,
yaralarımın üstünden?
 
Sizin hiç sıfır kilometre sevdanız oldu mu?

“Sende tüm aşklarımı temize çektim” demiş birileri,bir gün,bir yerlerde...
Siz hiç böyle bir aşk yaşadınız mı? Geçmişten kopuk ve sadece geleceğe dönük...İntikamlardan ve kırgınlıklardan arınmış, güven dolu ve sıcak. Her dokunuşta ilkmiş gibi geldi mi hiç size? Yaşanmış hatalardan korkmadan yaşayabildiniz mi hiç?

Sizin hiç sıfır kilometre sevdanız oldu mu? Tertemiz bir şanzıman, cillop gibi bir motor yağı, sıfır lastikler?Yolda kayar gibi giden,süper kaçan bir aşkınız oldu mu?Acaba bunun neresinde bir maraza çıkacak diye düşünmediğiniz bir sevdanız oldu mu?
“Geçen seferde böyle başlamıştı ama...”demediğiniz bir sevdanız oldu mu?
“O da böyle demişti ama sonra...” demeden,saf saf inanarak ve saf kalarak bir sevda yaşadınız mı siz?

Siz koskoca bir bozkıra ilk tohumu attığınız mı hiç? Tek ve ilk filizlenen ağaç sizin oldu mu hiç? “Dizgin” kelimesini kullanmadan,düşünmeden geçen bir gününüz oldu mu? Kimde kalacağına karar vermeden ve hatta bunu düşünmeden,aşkınızı veya egemenliğinizi kanıtlamaya ihtiyaç duymadan geçirdiğiniz bir sevdanız oldu mu hiç?

Veya bunları düşünmeye dahi gerek duymadığınız ve sadece gülümseyerek yaşadığınız bir sevdanız oldu mu?

Sizin hiç sıfır kilometre,birinci el aşkınız oldu mu?
Veya hiç bunu aradınız mı?
Yaşadınız mı? Düşündünüz mü? Gerek gördünüz mü?
Yaşadıysanız bana da masal anlatsanıza...
 
nice sevdiklerim el oldu gitti
sende onlar gibi terketsen özlem
nice gözyaşlarım aktı gözümden
ak sende gönlümde ne olur özlem

nice hasretleri söndürdü gönlüm
sön sende ne olur kül olsan özlem
gönlümü yaralayan bir diken oldun
ya kopsan yada bir gül olsan özlem
 
Sevenler Unutulurmu 1992

dolasalim su cihani
dusman oldu canlar cani
guzel gunler oldu ani
sevenler unutulurmu

gezdim yalvardim yarime
baska yar sevmem yerine
inme insin gozlerime
sevenler unutulurmu

koca cihan daraldi
ayriliktan bagrim yandi
yar beni unutmus sandi
sevenler unutulurmu

ahu canim gulum sensiz
yasanmiyor yaban elde
her anim saniyem sende
sevenler unutulurmu
 
Normal davranıyorduk sanki her şey mükemmelmiş gibi.. Eksik bir şey yoktu, her şey oldukça fazlaydı bize göre.. İnancımız büyüktü.. Düşünceliydik, anlayışlıydık.. Aklımıza kötü bir şey getirmiyorduk.. Sezdiğimiz an, barikatlar kuruyorduk içimizde gizliden gizliye.. Korkunun hiç bir türü yerleşmemeliydi içimize, gölgelememeliydi bizi..
Gözümüzden sakınırcasına saklıyorduk korkularımızı.. Öyle değer veriyorduk ki, incitirsek intikam için kendilerini ortaya atarlar, bizi baştan başa kuşatırlar diye..
Hiç yoklarmış gibi davranmaktı oysa bütün aptallık.. Orada olduklarının farkında değilmiş gibi davranarak yapmıştık en büyük hatayı..
Şimdi bedelini ödeme zamanı.. Hiç farketmeden, kendi kendimize yarattığımız bir çatlaktan sızıyorlar tüm bedenimize.. Şimdi tek korkumuz, sakladığımız korkularda yok olmak..
 
O hasret var ya o hasret!
Doğum gibi,ölüm gibi beklenti
Her şeyden fazla etkili
Sürücü güç hayallerin şehrine
Bin atlının koşturduğu çöllerde
Hasret yalın ayak bir koşucu katranda
Kızgın çakıllarda olabildiğince...
Bir de bağırda ateşbaz kumlar,
Dökülür ateş nefesten konuştukça
Camlaşırlar

Ah o özlem
Çıplak vücudumda yalnızca çivi bir gerdanlık
Olan delice özlem...

Ateşlerde yürüten fırtınalar yaratan
Hasret çiçeği kokan aramalar,anmalar,arınmalar
Hangi çağlardan kalma tablet
Bu delici gökyüzü bakışlar...
Tüm yıldızlarla ay aşksa eğer
Hasret kızgın lâvlar gibi yakar.

Kanıyor özlemlerim ağlıyor...
Özlemek doğanın bir hediyesi insana
Ve onun kadar muhteşem bir şey de yok ya!

Hangi renk hasret kokar burcu burcu
Ve dağılır karalara,denizlere gömülür
Hangi ağaç kızıl, ıslak yaprak
Döker özlem olarak tek tek...

Sevgimle bitişik hasretim
Tüm özlemlere talibim, ipoteğim
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst