Aşk Şiirleri

BU nasil SEVGI?!?!
Belki bir gün giderim ve bir daha gelmem
Kimbilir, gelsemde sen beni istemezsin
Baska birisini bulursun, cünkü isteyenin ve begendigin coktur; belli mi olur?

Benim dünyada tek istedigim ve begendigim SEN olsanda
Beklermisin; zannetmem!

Biliyormusnun bazi zaman,
Bu ölümlü ve sadece senin icin yasadigim dünyada,
Saniyeler oluyor sana olan duygu, düsüncelerim degisebiliyor, bir saniyeden öbürüne

Ama beni etkilemez
Ama yinede vazgecmiyorum
SENI düsünmekten, sevmekten, özlemekten vazgecmeyecegim
SENI beklemekten ne kadar uzun olursa olsun,
ölene kadar, hatta ahirete kadar bile olsa,
bekleyecegim, kiskanacagim, unutmayacagim

Seni beklemek icin sevdim,
seni kiskanmazsam bu nasil sevgi,
seni unutacaksam niye sevdim,
yâr seni özlüyorum, tek seni sevdim!
__________________
 
İki Karanlık Orman Birbirini Sevse Ne Olur, Sevmese



Anlaşmak diye birşey yoktur aslında
dillerin ve yüzlerin altında başıboş zamanlar
dolaşır
sokaklarda bir k..,bir p....,bir çocuk-köpek gibi
dolaştığım zamanlar
varlığımı koruyabilmek için
masaların altında ellerimi, ayaklarımı
parçaladığım
zamanlar

Zamanlar haindir,zamanlar muhbir
İki karanlık orman birbiriyle anlaşsa ne olur,
anlaşmasa

Güvenmek diye birşey yoktur aslında
dillerin ve yüzlerin altında başıboş korkular
dolaşır
bense korkumu ölümümün altına sakladım
hep
korkumun kokusunu aldılar
kaçtım kovaladılar
İki karanlık orman birbirine güvense ne olur,
güvenmese

Sevmek diye birşey yoktur aslında
dillerin ve yüzlerin altında başıboş yalnızlıklar
dolaşır

uydurulmuş anılar,sahte öyküler,hiç
kullanmadığım
yerlerimi bıraktım onlar
yine de son kapıma dayandılar
kapının ardı karanlık deniz
denizde masum,tetikteki sızım,son inancım
gördüler onu

Artık şimdi o karanlık denizde
'binlerce hiçkimseyim'

İki karanlık orman birbirini sevse ne olur
 
Unutma!



Geçmişini unutan insanın,
Geleceği olmaz.
Olsa bile acı,keder,üzüntü,hüzün
Çünkü her zaman geçmişten kalma bir şeyler
Vardır kalbinde.
Ve onlarla yaşamak zorundadır.
 
Adı da Kendisi de Aşk Olmalı
Sonrası yoktur aşkın;
Bir gece geç zamanda,
Olmayacak bir anda,
Uzanmış,
O'nun ateşiyle sarmalanmış,
Gözler kapanıp,
Dünya değişmeli.
Ah olsaydı, keşke......yerine,
''Seni İstiyorum'' diyebilmeli.

Yollar erimeli,
Tüm diriliğiyle çıkagelmeli.
Sarılıp sımsıkı,
Doyasıya öpmeli,
Dudaklar morarmalı,
Bakışlar baygınlaşıp,
Zaman durmalı.
Korları ruhun,
Evreni yakmalı.
Ten kokusu,
Ter kokusu basmalı,
Nefesler tutuşmalı,
Titremeli baştan sona,
Beden ve ruhun tekliğinde,
Ah'lar, keşkeler terkederken odayı.

Adı da, kendisi de aşk olmalı..

Mazereti yoktur aşkın;
Başına vurduğunda,
Sevgilinin kollarında,
Doruklarda..
 
Sana herzaman yalan söylüyorum aynı o yalancı bakışların gibi....
Artık senden nefret ediyorum aynı ölümden nefret ettiğim gibi...
Sana son olarak seni seviyorum diyorum güzelim aynı şimdiye kadar söylediğim yalanlar gibi...
 
Suskunluk hüznün rengidir gözlerde.
Hüzün ki silinmez bir daha
Yerleşirse gözbebeklerine...
Anlat,
Susma acılarını.
Paylaşmaktır en çok yakışan acılara
Nasıl ki çoğalırsa sevinçler paylaşıldıkça
Acılar da eksilmez yürekte gizlenirse...
Anlat,
Sustukça çareler çıkmaz yollara girer.
Gönül ırmakları kurur,
Susuz kalır umudun Ceylanları
Yağmurlar yağmaz,
Bulutlar küser göğüne...
Anlat,
Kederler büyür sessizlikte.
Mevsimler bile döker içini
Yağmurla,
Karla,
Rüzgârla söyler, kendi dilince...



Hep son cümlelerde kavuştum sana..
Dinlemeliydim,gözlerimi ayırmadan gözlerinden..
Senden sonra çok okudum yazdıklarını..
Anlamasına anladım da, artık çok geç(ti)..

Hep geç kalınmış zamanlarda buldum kendimi..
Ne vakit yere bir kibrit atsam, neden sebepsiz yaktığımı düşündüm..
Oysa son pişmanlık kimseye fayda vermedi..
Şimdi ömrümü yakarak gidiyorum..
Geriye baktığında göremeyecek kimse beni..
Tutulmamış, hatta hiç vaad edilmemiş sözler gibi unutulup gidieceğim..
Bir zaman aralığında ve zamansız ilerliyor saatler..
Artık bana boş yaşama dair tüm hevesler..
Savaşımı kaybettim ben çoktan..
Savaştım ve bitti!
Öykünün başı, sonu ve hepsi bu..
Gidiyorum aslında, her nekadar aldırmasanızda..
Kendimden bilerek ölümümü..
Bir cinayet diyebilirsiniz buna..
Masum bir ruhu katlettim ben..
Ellerimde günahlar..
Kalbimde haram bir ölüm dokusu..
Silinmeliyim akıllarda ki tüm zaman diliminden..
Söylenecek ne kadar sözüm varsa yuttum..
Paylaşılacak ne kadar acı varsa, içime gömdüm..
Ve aşk adına attığım tüm adımlarımı geriye saydım..
Şimdi bir metre kefenden ibaret ihtiyacım..
Toprak beni alır koynuna..
Utanırım cesedimden..
Varsın kayıp bilsinler..
Zaten çoktan kaybedildim ben..

"Kimseyi bir zerre üzecek kadar mutlu olmadım ben.."
...
Ne olur dön, ne olur!
İhtiyacım var sana..
...
Sahipsiz bırakılmış muhabbet kuşları gibiyim sokkalarda,üşüyorum.. Bu özgürlüğe alışkın da değilim..
Pencerenin arkasından hep hoş gelirdi ya..
Öğrenmek istediğim bu değildi..
Ben sadece uzaktan bakıp, hayal kurmayı sevdim..
Ayak bileklerimden çekiyor bir cesed..
Yürüyemiyorum, her adımda devriliyorum..
Biri kurtarsın beni bu ölümden..
Paçalarıma yapışan bu telaş bana ait değil..
Bu kokuyu sevmedim hiç ben..
Güzel günlerim yok mu?
Ya da güzel günlerde ben yok muyum?
Yaşamalıyım..
Uzatın ellerinizi..
Nerdeyim ben?
Bu kader kimin?
 
yalnız değilim her zamanki gibi
Bu Uzakdoğu gecesinde yokluğunlayım
Aramızda yirmibeşbin kilometre
Sen kıştasın ben yazdayım
Sen bir yarısında dünyanın
Ben öte yarısındayım
Yine de bırakmıyor ellerimi yokluğun
Daha da bir gönlümcesin
Varlığından bin kat güzel
O yalımsal çıplaklığın yalaz yalaz
Ve en gizlerden konuşurken ellerin
İçimden gelmiyor mektup yazmak demeden
Sevişiyoruz yirmibeşbin kilometreden....
 
Dokunki yansın yüreğin

Ey sevdiğim bir çiçeğe
Dokunki yansın yüreğin
Aşka yanmış bir yüreğe
Sokulki yansın yüreğin

Usul usul ince ince
Yapraklara kar duşünce
Aç kolların bütün gece
Sarılki yansın yüreğin

Mor dağları aşa aşa
Ay doğunca baştan başa
Yanakta bir damla yaşa
Dokunki yansın yüreğin

İster sümbül boyun eğsin
İster dallar yere değsin
Seviyorsan nerden bilsin
Sokulki yansın yüreğin

Sabah seher yellerince
Coşan bahar sellerince
Sazın sarı tellerince
Dokunki yansın yüreğin

Can düşerken al toprağa
Hayat gelir bin yaprağa
Aşka susuz bir dudağa
Dokunki yansın yüreğin

Aşk denilen bir ummana
Düşer isen yana yana
Nuri Can gibi bir cana
Sokulki yansın yüreğin
__________________
 
Ah su geceler, karanlik geceler
Beni sensizlige daha cok itenler
Geceleri seni daha cok özlüyorum
Geceleri sensiz olmak cok koyuyor bana
Yalnizlıgımda suclu olan kim diye düsünüyorum?
Benmiyim yoksa sen mi?
Bir cevap bekliyorum birinden, bir hesap!
Ama kimse agzını acıpta senle ilgili bir laf etmiyor
Sanki sen hic yasamadın, sanki hic hayatıma girmedin gibi
Aglamak geliyor icimden, aglayıp acımı azaltmak
Olmuyor, yapamıyorum, su demirden kabugumu kıramıyorum
Gün gelir buda gecer diyorum, unutursun onu!
Oysa kendimi kandırıyorum
insan kendisini unuturmu?
 
Siz Uyurken



Birkaç tanımadık ses gelirse yüreğinizden,
Belki tanırsınız beni...
Hayatınızın beyaz-güzel sayfalarından,
Koparılmış olabilir ismim...
Haberinizin olmadığı çay bardaklarına sorun,
Dudak izlerimden teşhis edebilirmisiniz beni.
Sizi terk etmiş gibi görünsemde,
Anlayacaksınız gidişimi ayak izlerimden.
Siz uyurken ben!
Öpüp gittim gözlerinizden! ..
 
Eğer Birgün

Eğer birgün ağlamaklı olursan,
Beni ara.
Seni güldüreceğime söz veremem,
Fakat seninle birlikte ağlayabilirim.

Eğer birgün uzaklara kaçmak istersen,
Beni aramaktan korkma.
Seni durduracağıma söz veremem,
Fakat seninle birlikte kaçabilirim.

Eğer birgün kimseyle konuşmak
istemezsen;
Beni ara…
Sessiz olacaðğıma söz veririm.

Fakat…
Eğer birgün ararsan ve cevap
bulamazsan ...
Hemen beni görmeye gel ...
Bil ki sana ihtiyacım vardır.....
 
Tetiği Bir Kez daha çek...
Yüreğimde senin yerini
Çaresizliğin kurşunu aldı
Silahı doldurduğun an
Zeten ölmüştüm
Peki tetiği neden çektin?

Seni düşünmek bile güzeldi
Kuşlarla konuşup
Ağaçlarla paylaştım yalnızlığı
Kalbim duracağı an
Gözlerinde hissettim kurtuluşu
Oysa sen
Sonum oldun...

Yıllar önce bir falcı
Seni avucumdan anlattı
Hep bekledim
Acılar avuçlarımda buruştu
Falcı yok olmuştu
Sonumu öğrenemedim...

Şimdi ölümüm ile yaşamım arasında
Kara bir çalı gibisin
Artık çiçekte açmazsın
Belki ölüp giderim
Korkutma beni
Hala belleğimde kalacakmısın?
Tetiği bir kez daha çek ne olur
Dayanamıyorum...
 
Bir Gizemli Güzelin Öyküsü

Bir efsane kadar gizemliydin,
Bir gül kadar alımlı,
Ve ismin gibi güzeldin,
Gülüşün gül kokuyordu.
Güneş seni gördüğü için mutluydu.
Ben güzelliğini destanlaştırıyordum yüreğimde.
Gülüşün iz bırakıyordu can evimde.
Yüreğimi yaralıyordu kirpiklerin.
Yüreğimden sen sızıyordun kan yerine.
Seni gördüğüm her anı kutsal biliyordum.
Güzelliğini görüyordum bütün güllerin renginde.
Sonra bir şiir oluyordun, sevda üstüne aşk üstüne.
Ben, aşkın özsuyunu içiyordum,
Elâ gözlerinden.
Sen yine öyle güzel, öyle alımlı, öyle kayıtsız duruyordun...
Her saniye, her salise yüreğimde sen vuruyordun...
Bir gül gibi seviyordum seni,
Zemheride sensizlikten üşüyordum.
Ben mevsimleri şaşırdım senin yüzünden.
Beş mevsim cemre diye yüreğime sen düşüyordun...
 
Yokluğun Yanımda



Yokluğun yanımda
İlacı yok ki yokluğunun hükmü olsun
Gözlerimin ağrısı bir kadının çığlığı
..ve gecemi kimse anlamıyor artık
Diğerlerine benzemiyor yokluğun
Diğerlerine benzemiyor ayrılığın...
Niye benzesin ki?
Hepsinden çok sevilmedin mi?
 
Bir Hayalet

Bitaneme

Bir tek seni sevdiğim doğruydu...
Ve bu doğru yüzünden hayatım yalana battı...
Sen beni dışladığından beri beni sevenlere bir hayalet hediye ettin...
Tepeden tırnağa aşka,tepeden tırnağa özleme batmış bir hayalet...
Kimisi senin beni beklettiğin kapıda beni bekledi.Seni beklemekten yorulur, onunla birlikte çekip giderim diye buralardan...
Ve ben en çok onların sevgisine inandım.En çok onlara derinden üzüldüm.
Ve hep merak ettim, karşılıksız ve onca yıl bir hayaleti nasıl böylesine
sevebildiler diye...
Dünyanın iyi bir yer olduğuna ve yaşamak için çok sebep bulunduğuna,
bu insanların bir hayalete duydukları o akıl almaz, o sonsuz sevgileri
yüzünden bir kez daha inandım...
Seni unutmak için başladığı her aşkı yine seninle aladatan bir
hayalete...
Seninle kendini, bütün düşlerini, çocukluğunu, yaşadığı bütün acıları aldatan bir hayalete...
Bir tek sana duyduğu sevgisi doğru olan,
bu yüzden bütün hayatı bir yalan olan hayalete...
 
TUT ELLERİMDEN

Sırat'tan incedir sevda köprüsü
Beraber geçelim tut ellerimden.
Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü
Beraber uçalım tut ellerimden

Gönüldeki birlik kalkandır dışa
Aldırma ayaza, yele, yağışa
Giden ilkbahara, gelecek kışa
Beraber göçelim tut ellerimden.

Birleşmek üzredir şafakla gurûp
Korku beklenilmez kapıda durup
İster zehir olsun, isterse şurup
Beraber içelim tut ellerimden.

Çağır hayallerin en ötesini
Yakından duyarsın aşkın sesini
Sonsuz mutluluğun penceresini
Beraber açalım tut ellerimden.

Hatırla kaybolan hatıraları
Elmastan ışıklı, altundan sarı
Zaman tortusundan işte onları
Beraber seçelim tut ellerimden.

Şüphe "başlangıç"tır, karar "nihayet"
Zamanı zamana etme şikayet
Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet
Beraber kaçalım tut ellerimden
 
GÜLLERİM SOLDU

Bu akşam hayallere veda ettim
Sen giderken...
Sonunda olan oldu ve kırdık birbirimizi
Ne kadar güzel günler yaşadık oysa
Ama kıymetini bilemedik
Aşkımız bitti olan oldu
Sen gittin güllerim soldu

Ne desem gideni geri getirmez bilirim
Şimdi bana sadece gözyaşlarım teselli verir
Öyle ansızın olduki kocaman bir boşluğum sanki
Aşk dedikleri şey acıdan ibaret denekki
Seninle mutlu günlerimde oldu
Ama şimdi yoksun güllerim soldu
 
Sen akşamlar kadar büyülü, sıcak,
Rüyalarım kadar sade güzeldin.
Başbaşa uzandık günlerce,
Islak çimenlerine yaz bahçelerinin.

Ömrün gecesinde sükun, aydınlık
Boşanan bir seldi avuçlarından.
Bir masal meyvası gibi paylaştık
Mehtabı kırılmış dal uçlarından.
 
Bir gece
İki hece,
Kıvrılır sokulur yanıma,
Misafirliği kısa sürer,
Çekip gider sinsice.....

Sensizliğimde yastığım soğuk,
Ellerim de üşüyor,
Başımda bir kara bulut,
Zaten olmadi ki hiç umut,
Yollara parçalarımı bıraka bıraka,
Başkaldırdığım bu hayata,
İsyan ederken,
Son perde oynandı o gece....

Çoktan terk edilmiş bir tren istasyonunda,
Ben şimdi seyrediyorum geçen trenleri,
Trenlerin sirenleri kulaklarımı deliyor,
Duyamıyorum artık seni....

Bir gece,iki hece,
Sokuluverdi yanıma,
Son nefesim de nemli havaya karışırken,
Ve aslında ben onu hiç beklemiyorken,
Oldu bitti iki hece....
 
SENSİN


Herşey yalan,herşey rüya,
Bir sen gerçeksin,
Bir tek sen...
Aldırmamana rağmen teksin,
İçimdesin.
Anlatamadığımsın.
Yaşayamadığım ve dokunamadığım
Tek kadınsın...
Yüreğimdeki en kötü cadısın,
Aklımı kemiren yaratık sensin,
Şimdi bomboş odamda,
Hayalinle avunduğum tek resimsin.
Aşkımsın,canımsın...
Herşeyim sensin,
Bunu bilmek istemesen bile,
Bilemediğim sensin...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst