Aşk Şiirleri

Yelkensiz Gemi



Kuru bir "Bitmesin"den başka hiçbir şey demedin.
Öyle kuru, öyle soğuk, öyle uzaktı ki, ondaki anlam!
Bu kadar kolay mıydı her şey, bu kadar yakın mıydık uçuruma?
Savunmayacak mıydın sevgimizi?
"Kal" diye haykırmayacak mıydın ardımdan?

Düşündüğüm bu değildi...
Hayal ettiklerim, beklediklerim başkaydı senden,
Mücadele beklemiştim oysa...
Yelkensiz olan gemimizi kıyıya ulaştırırız sanmıştım...
Kıyıya ulaştırırsın sanmıştım...
Oysa, onu denizin ortasında savunmasız bırakmama göz yumdun...
Bu kadar yıpratıcı olamazsın...
Oysa, bir anlam olmalıydı yaşadıklarımızda!
Paylaşılan duyguların bir anlamı olmalıydı.
Yüreğimdeki martıların bir anlamı olmalıydı.
Beynimizdeki melodilerin, aramızdaki çekimin,
Geçen akş***i sohbetin bir anlamı olmalıydı.
Duygularımızın bir anlamı olmalıydı.

Yüreğimdeki tüm martıları uçurdun şimdi...
Hangi yöne gittiler bilmiyorum,
Geri dönerler mi bilmiyorum.
Dünya boşaldı mı ne!
Neden bu kadar sessizleşti birden yaşam,
Neden artık parlamıyor yakamozlar gözlerimde?
Neden artık rüzgar esmiyor,
Her şey seninle mi kaldı yoksa?
Mantığım... Mantığımı bana bırak lütfen, ona ihtiyacım var.
Bazı şeyleri anlamak için ona ihtiyacım var!
Evet! Ben istedim ayrılığı, çıkmaz yollara yönelen bendim,
Kucağında bir yığın noktayla karşına çıkan bendim...
Kahretsin! Bunu neden yaptığımı bilmiyorum.
Ve senin buna nasıl göz yumduğunu...
Tıpkı balkondaki akasyaları sularken,
Fazla sudan dolayı sararacaklarını bilmediğim gibi...
Su, onun için hayat olmalıydı oysa...
Ve... Sen de benim tutunacak dalım!

Bazı şeyler vardı aramızda biliyorsun,
Olmaması gereken ama daima varolan.
Farklı uçlardaydık seninle,
Farklı mevsimleri seviyorduk, farklı zamanlarda....
Sen büyük fırtınalara vardın, bense lodostan bile ürküyordum..
Oysa başardığımız şeyler vardı her şeye rağmen,
Daha doğrusu öyle sanıyordum...
Binlerce yıldız arasında,
Ayın güzelliğini gösterebilmekti tek amacım...
Yıldızları söndürmekti... Sorunları yok etmekti...
"Bitti" deyişim öylesine bir şeydi, öylesine, sıradan, şakacıktan...
"Hayır" demeliydin!
Hatta kıyametler koparmalıydın yüreğimde,
Hendekler açmalıydın yoluma gidemeyeyim diye.
Sahip çıkmalıydın gözlerimdeki ay'a sevgimiz diye...
Beni yolumdan alıkoymalıydın...
"kal" demeliydin... Defalarca "kal" demeliydin...
Oysa, demedin...

Belki de senin çiçeklerin çoktan solmuştu ve ben
Akasyaları kışın yaşatmaya çalışmakla hata etmiştim...
Belki böylesi daha iyi oldu...
"Kal" deseydin kalırdım... Hem de seve seve kalırdım.
Martılarla kalırdım. Yakamozlarla kalırdım.
Demedin oysa!
Bilir misin?
Kaç çığlık olup yıkıldı yüreğim giderken...
Bilir misin?
Nasıl bir cana hasretti yüreğim, yolumdan döndürecek...
Bilir misin?
Nasıl zor oldu ardıma bakmadan çekip gitmek...
'KAL' desen kalacaktım...
DEMEDİN OYSA!!!
 
GİZLİ AŞIK


Gizli aşığınım ben yüzüme bakmasan da,
Sevdi diye gönlümden soracak hesap mı var ?
Kaderimde olmasan, fallarda çıkmasan da
Bu kadar anlayışsız olmana icap mı var ?

Sebepsiz gülüşümü,çekinmeden sözümden,
Çiçek koparır gibi hınçla kopar yüzümden!..
Cehenneme de gitsem takip eyle izimden,
Atlas gözlerin kadar korkulu azap mı var?

Dostluğunu eller mi benden kıskanacaktı?
Gidişin ümidimi yarı yolda bıraktı...
Sevdanın pınarları coştu, meçhule aktı,
Söyle senin kalbinde derin bir girdap mı var?

Can atsam da burada ismini haykırmaya,
Vermediğin kalbini korkuyorum kırmaya .
Merak etsen de beni,başlasan da sormaya,
Gizli âşığınım ben,soracak ahbap mı var?
 
GELENE
Gülleri dökecek olan benim
Sana uzatıpta
Dizlerine seren güneşi
Çık haydi yola
Senin için çarpan yürek
Benimdir
Sen kime gelebilirsin ki
Yangın yeri boynuna
Yağmurlarda uzanarak
Yedi renkli ebem kuşağı
Takacak olan
Ben olacağım mutlaka
 
Keşke

Yılların ardında
Kalsaydın keşke.
Keşke umut diye
Hep seni özleseydim.
Görmeseydim keşke gerçek yüzünü
Uykularımı karabasanlar basmazdı,
Yalanlarının utancından
Güvenin saçlarını yolmazdı ellerim.

Yılların ardında
Kalsaydın keşke
Keşke umut diye,
Hep seni özleseydim.
Görmeseydim keşke yolun sonunu
Şimdi böyle,
Pişmanlığın kucağında
Ecel terleri dökmezdi neşelerim.
 
Kendimi aldatmışım


Kendimi aldatmışım
Söylenmemiş sözlerde
Söylenenleri arıyorum
Didikliyorum bulduklarımı
İşe yaramadığına yanıyorum

Söylenenler ele vermiş oysa
Ben bir şey anlamamışım
Söylenmeyenlere güvenip
Hep kendimi aldatmışım
 
Sizden Özür diliyorum.
Köy çocuğuyum ben,

Anamı ya süt sağarken görürdüm

Ya tarlada çapa yaparken.

Oturup bir su bile içemezdi,

Yedi çocuğun ana,ana demesinden.

Kendisi de bilmiyordu ki

Bize ne versin, nerden?



Babayıysa ayda bir, yada iki,görürdük

Hep komşu köylere gider gelirdi,

Çatı yapar kiremit döşerdi.

Eve geldiğinde dizilirdik

Merdiven başına,

Ürkek bakışlarla

Bize ne diyecek diye titrer

Boşuna sevilmeyi beklerdik.

Oysa o doğruca hazır bekleyen

Sofraya gider,

Daha ilk lokmasında anama,

Yemek tuzlu olmuş derdi .

Daha oturduğu yeri ısınmadan,

Gitmesini isterdik.



Baba olmak;

Çalışmaktı ona göre.

Karın doyurmak.

Bayramdan bayrama urba almaktı.

Sarıp sarmalamakta neydi öyle.

Onun babasıda onu sarmamışki .

Bize vermek için de ondan

Azarlanmaktan başka,

Birşey almamışki.



İşte bende öyle yaptım

Doğruyu yaptığımı sanarak,

Karın doyurmakla,urba almayı,

Yetiyor sandım.

Büyüdüğünüzü seyrederek

Size şöyle bir sarılamadım.

Düz çizgiden her çıkışınızda,

Yol göstereceğime,

Size yaptıklarımı başınıza kaktım.

Yapamadıklarımı,

Yaptıklarınızda aradım.

Hep sizi sorguladım,sorguladım,

Bunlardı çünkü benim babadan aldıklarım.



KENDİKENDİMİ HESABA ÇEKTİM BUGÜN

ÇOK GEÇ OLMADAN

ANLADIM.

BEN HAKSIZDIM.

İŞTE İTİRAF EDİYORUM

YÜZÜNÜZE SÖYLEYEMEDİM

SATIRLARIMDAN ANLAYIN ARTIK

SİZDEN ÖZÜR DİLİYORUM.
 
Sen beni anlamıyorsun
Sen kuş tüğü yataklarda,
Mutsuzluğunu düşünürken.
Ben güneşli tarlalarda,
Alın terimi siler,
Mutluluğumu düşünürüm.

Sen tangoyla dans eder,
İçkilerle sarhoş olursun,
Ben halay çeker,
Davul,zurnayla
Sarhoş olurum.

Senin gözlerin saklayamaz sırrını,
Yüreğin yakınmada şımarıktır.
Benim gözlerimse ağlarken güler,
Yüreğim taş gibi sabırlıdır.

Sen buz gibi betonları seyredersin,
Zorla açtığın pencerenden.
Ben alabildiğince hür,
Dumanlı dağları seyrederim,
Ruhumu göğün maviliğine açarken.

Sen bir rüzgar esiminde yıkılıverirsin,
Gövden fırtınalara dayanıksızdır,
Bense inadına güçlenirim,
Varlığım acılarla arkadaştır.

Sen kolaylarda yaşıyorken
Kolayca ağlıyorsun,
Ben zorluklarda güçlenip
Kolayca gülüyorum.
Velhasıl buralar sana göre değil güzelim,
Sen beni anlamıyorsun.
 
Sana Dair



Yaşam kadar gerçek
Yaşamak gibi sahte
Öyle çok şey var ki
Yaralayan insanı
Bir yürek çarpıntısı
Onu her gördüğünde
Öyle çok şey var ki bak
Sana dair

Yanlış aşklar yaşadık
Yanlış köprülerde
Yanlış gemiler yakıp
Aldırmadan
İki damla su çaldık
Zamanın pençesinden
Aldırmadan, aldırmadan

Mucize gerek bize
Gidecek bir başka düş
Bir düş ki korkmamış
Zamanın karşısında
Ve bir çağ gerek bize
Ve bir çağ bundan özgür
Öyle çok şey var ki bak
Sana dair

Sonra kuşlar gitti
Anladım dünya yorgun
Sen yorgun, tortusu kalmış
Eski bir korkunun
Görmedim, duymadım
Demedim bunlar kötü
Biz var mıydık?
Aşk var mıydı?

Bu ne senden ilk kaçışım
Ne de ilk düşüşün yüreğime
Ne bu senden son geçişim
Ne de son küsüşüm kaderime
 
O GECE'DE YOKSUN



Dinledim geceyi, dinledim denizi
Dinledim mehtabı, dinledim seni
Duymak için geliş sesini
Ama nafile O Gece'de Yoksun...

Ruyalarımda hep geliyorsun
Bana "Gidelim, bekleme artık" diyorsun
Sonra uyanıyor etrafıma bakıyorum
Ama nafile O Gece'de Yoksun...

Artık yeter! Bundan sonra beklemeyeceğim
Belkide başkasını sevecek, sadece onu düşüneceğim
Ama üzgünümki genede kalimde, içimdesin
Atmak istedikçe ölüm gibi peşimdesin....
 
BİTMEYEN UMUT...

Bir şüphe var içimde, kalbimin derinliklerinde
Sanki bir serçe, bir güvercin
Çırpıyor kanatlarını, yaşamak istercesine
Ümidim bitmedi hâlâ bekliyorum seni....

Nezaman o yoldan, o ağacın altından
Geçsem bir ürperti gelir sırtımdan
Soğuk nefesini üflüyormuşun gibi
Ümidim bitmedi hâlâ bekliyorum seni....

Tanıştığımız yere gittim dün yine
Oturdum ağladım. Herkez dediki "Nafile"
Bence ölmedin deniyorsun beni
Ümidim bitmedi hâlâ bekliyorum seni....

Kabrine götürdüler beni bugün
Dualar okudum ruhun için
İşte ozaman inandım ki sen göçmüşsün
Ümidim bitmedi..Sen değil belki ama ben geleceğim

Cennetin merdivenlerine beraberce tırmanacağız
Ve kapılar bizim için son kez açılıp kapanacak
İstediğimizde bir kuyruklu yıldızın üzerinde gezeceğiz
Bazen dünyaya uğrayıp sevenlere öğütler vereceğiz.
UMUTLARINI YİTİRMESİNLER DİYE...!
 
EMİNİM BİLEREK GELMEDİN

Bugün yine seni bekledim
Kanayan kalbimi senin ile avutmak istedim
Seni beklediğimi bile bile
Eminim bilerek gelmedin

Camdan baktığımda gordüğüm her yağmur tanesine
Seni anlattım. Onlarda düşüp gitti zamanla
Orada öylesine durup adını söyledim
Eminim bilerek gelmedin

Bir çingene parkta falıma baktı bugün
"Biri bekletmektedir seni kurtul,"dedi
Güldüm geçtim. Bilmiyorki, anlayamıyorki
Eminim bilerek gelmedin

Gece yarısı saat bilmem kaç ?
Biliyorsun yine bekleyeceğim seni
Kaç kere çaldırdım telefonlarını
Kaç gece yarısı uykudan uyanıp
Eminim bilerek açmadın

Korkarım birazdan düşecek bedenim
Belki birazdan senin isminle öleceğim
Eğer kurtulurda ölmez isem, bir ders aldım senden
BİRDAHA UKADAR ÇOK SEVMEYECEĞİM...
 
SANA SON ŞİİRİM

Bu sana yazdığım son şiirim
Bundan sonra yazmayacağım
Beklemeyeceğim artım cevaplarsın diye
Senide şiirlerimide bırakıyorum

Elimde kadehim, sigaram
Karşımda resmin var. Sana ,
Suratına söyliyemediklerimi
Bu son şiirle söylüyorum.

Biliyorum bu şiiride atacaksın
Tıpkı bundan öncekiler gibi
İster okursun,ister yırtarsın ama
Bu sana yazdığım son şiirim

Kahırlarla dolu hayatımı süsleyen
Canım kadar aziz bildiğim şiirlerimi
Anılarınla beraber kapatıyorum
Beni asla arama çünki şiirlerimle beraberim
 
HATIRLAT BİRAZ

Sevgilim ün yine daldım düşlere
Hatırlamak istedim maziyi yine
Gözlerinin rengini, saçlarının parlaklığını
Unutmuşum sevgilim hatırlat biraz...

Seninle koşarmıydım kumlarda bilmem
Severmiydim seni delice bilmem
Ne kadar sürmüştü aşkımız bilmem
Unutmuşum sevgilim hetırlat biraz

Severmiydim seninle gülmeyi bilmem
Bakarmıydım gözlerine büyük bir aşkla
Tutarmıydım ellerini sevgiyle hasretle
Unutmuşum sevgilim hatırlat biraz
 
BİR GÜN GELECEK...!

Bir gün olacak günes sönecek
Yildizlar artik parlamayacak
Ask birsey ifade etmeyecek
Iste ozaman seni unutacagim...

Gün gelecek kirisacak
Baktigin suratlar
Kurak topraklara dönecek vücutlar
Ben yine seni haykiracagim

Son gelecek bir gun canim
Dünyada ses kalmayacak
Iste ozaman esen tatli rüzgarlar
Sana benim için güzelligini haykiracak...
 
SENDEN ONCESI YOKTU

Butun bu sureklı arayıslar neden bılır mısın
Neden bu durup durup ısyan etmeler allaha
Bu aldanmalar, yıkılmalar, bu sonsuz calkanıs
Hep sana yaklasmak ıcın, bıraz daha bıraz daha
Senı bulmak yılgın, yıkık gecelerden sonra
Sana cıkmak merdıvenlerden nefes nefes
Belkı ben yalnız senın guzellıgınde cırkınım
Hıc solmasa guzellıgın, boyle hıc bıtmese
Yanmak var sana yaklastıkca bılıyorum
Yok olmak var, kahrolmak var, kul olmak var
Oyle bakma gozlerıme bakma artık oluyorum
Yasamanın ta kendısı oysa bu olmek degıl
Gozlerım gozlerınden baskasını unuttu
Sen yoksan o yokluktur, senden oncesı yoktu.
 
SENINLE OLMEK ISTIYORUM

Dagbasında bır avcı kulubesı
Yerler dızboyu kar ocakta ates
Dısarda ruzgar
Hadı gel once sevısmelıyız uzun uzun
Yerdekı ayı postunun uzerıne uzanmalıyız
Butun vucudunu santımetre karelere ayırıp
Bırer bırer opmelıyım
Ve sonra sımsıkı sarılmalıyım sana
Boylece olmelıyız aradan yıllar gecıp
Bızı buldukları zaman
Etlerımız curumus olsa da
Kemıklerımız ayrılmamalı bırbırınden hadı gel
Nefes almak huner degıl
Senınle olmek ıstıyorum…
__________________
 
Sana Bilmediğin Bir Şey Söyleyemem

***************************************

Suyun derinliği aynıydı
Ama senin beline benimse omuzlarıma geliyordu
Bütün yapraklar sararıp düşecekti
Ama ilk ben düştüm kalanlar arkamdan korkuyla baktı

Bütün aşklar çok büyük olacaktı
Ama en büyük bizimkisi diyecektik
Her bir insan eşsiz olacaktı
Ama hep kendimizi en değerli zannedecektik

Çamur mu sürmek istiyorsun başkasının duygularına
Önce senin ellerin kirlenecek
Suyla mı gidiyorsun bir başkasının yanan yüreğine
O yürekte hep yerin olacak

Sana bilmediğin bir şey söyleyemem
Ben de hiçbir şey bilmiyorum
Ne kadar iyilik varsa hepimiz için
Hepsini dileyip gerisine direniyorum

Çok sonraları fark edecektik
İyilik temizlik bile göreceli olacaktı
O kadar hızlı kirlenecektik ki
Masumiyet fotoğraflarda eskiyip solacaktı

Korkuyor musun senden farklı olan her şeyden
Korktuğun şey kendi içinde büyüyecek
Ortak mı oluyorsun bir başkasının yalnızlığına
Yüreğin yalnızlık nedir bilmeyecek
 
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün hatalarım
Öğünmem bu yüzden
Bu yüzden kendimi
Özel önemli zannetmem
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün saçmalamam
Yenilmem bu yüzden
Bu yüzden kendime
Halâ güvensizliğim
Ne kadar az yol almışım
Ne kadar az
Yolun başındaymışım meğer
Elimde yalandan
Kocaman, rengârenk geçici
Oyuncak zaferler
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün korkularım
Gururum bu yüzden
Bu yüzden çocuk gibi
Korunmasızlığım
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden sonsuz endişem
Savunmam bu yüzden
Bu yüzden bir küçük
İz bırakmak için didinmem
Ne kadar az yol almışım
Ne kadar az
Yolun başındaymışım meğer
Elimde yalandan
Kocaman rengarenk geçici
Oyuncak zaferler
Küçüğüm, daha çok küçüğüm...
 
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün hatalarım
Öğünmem bu yüzden
Bu yüzden kendimi
Özel önemli zannetmem
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün saçmalamam
Yenilmem bu yüzden
Bu yüzden kendime
Halâ güvensizliğim
Ne kadar az yol almışım
Ne kadar az
Yolun başındaymışım meğer
Elimde yalandan
Kocaman, rengârenk geçici
Oyuncak zaferler
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden bütün korkularım
Gururum bu yüzden
Bu yüzden çocuk gibi
Korunmasızlığım
Küçüğüm, daha çok küçüğüm
Bu yüzden sonsuz endişem
Savunmam bu yüzden
Bu yüzden bir küçük
İz bırakmak için didinmem
Ne kadar az yol almışım
Ne kadar az
Yolun başındaymışım meğer
Elimde yalandan
Kocaman rengarenk geçici
Oyuncak zaferler
Küçüğüm, daha çok küçüğüm...
__________________
 
TANRI BILE AGLAR

Ne zaman senı dusunsem yalnızlıgım aklıma gelır
Bır urpertı gıbı derınden derıne duyarım caresızlıgımı
Nedır bu gurultuler derım, top patlamaları
Nedır bu sakaklarımda zonklayan agrı
İcımden dalga dalga bosanan gozyasları ne
Bu hangı nehır kı uzayıp gıder alabıldıgıne
Nedır bu umıtsızlık dolu bu kahır dolu yaslar
Bu denızler altında kopup gelen fırtına
Bu bır caglayan gıbı ugultulu yaslar
Oysa zamandır ılerleyen ımkansızlıklar ıcınde
Baslangıcı olmayan bır sondur yaklastıgım
Bu ıpınce nehır nereye gıdıyor bılen var mı
Aglatan ne benı
O doyamadıgım dakıkalar mı
Dusen aksı mı gozlerıme o bal rengı gozlerın
Kı ıcımde calkantısıyla hıckırır denızlerın
Sorarım; bu aglamak ne kadar, nereye kadar
O zaman ruzgar durur, fırtına dıner ansızın
Kapanır yorgun gozlerım bır gece baslar
Ve karanlık uykularla surer aglama saatlerı
Uyanınca bır ıslak safaktır gordugum
Bır buyuk resımdır gokyuzu seyrederım
Yıne ozlemınle yanıp tutusur goz bebeklerım
Duyarım vurgularını basımda caresızlıgın
Ben aglayacak adam degıldım bır kadın ıcın
Benı perısan edecek ne vardı bu kadar
Bır de "erkekler aglamaz" dıyorsun
Tanrılıgından utanmasa
Tanrı bıle aglar.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst