caqma_meleq
Bayan Üye
Anlamı Yok
Bir akşam üstü pencerede oturmuş nazlı bir edayla batmakta olan güneşi izlerken sen geliverdin yine zamansız aklıma..Zamansız dediysemde sakın yalnış anlama..Zaten hep aklımdaydında söylemek çok zor oluyor işte...Batan güneşin ardından bir hayale dalmışım..İçinde SEN ve BEN olan tatlı ve bir o kadarda yalan olan hayale...Üşüdüğümü hissettim anlamsız bir titreme sardı bütün bedenimi..Sensizlik acı olduğu kadar fırtınalı kışlar kadar soğukmuş meğer..Öyle ağlamak istiyordum ki tüm dünya gözyaşlarıma boğulsun,hıçkırıklarımı duymayan tek bir canlı bile kalmasın...Yüreğimin en derinlerine gömdüğüm,kimseye diyemediğim sedalarımı haykırmak istiyordum...Bu öyle bir haykırış olmalıydıki hiç kimse beni ve yüreğimin derinlerinden parçalanarak çıkan tek bir cümleyi dahi unutmamalıydı...Derin bir iz bırakmalaydı...Sende bırakamadığım o derin izi başkaları bulmalıydı...Bir kinim vardı sana adını bile daha belirleyemediğim..Bir çocuk masumiyetinde saf ve temiz, yağmur kadar berrak ve duru, Gündüz kadar açık ve net, gece kadar gizemli ve karanlık...Biliyorum kin tutmasını hiç beceremiyorum...Oysa o kadarda çabalıyorum bunun için fakat nafile...Sabahlara kavuşmanın bir manası kalmadı artık...Güzel gözlerinle uyanamadıktan sonra sabahlar neyler beni..Nasıl avutabilir ki...Gecenin gelmesini hiç istemiyorum artık..Çünkü bir hüzün sarıyor dört bir yanımı anlamsızca...Bir korku kaplıyor sensiz çarpan bu yüreğimi...Uyumanın bir faydası yok..Rüyalarımda seni göremiyorum çünkü...Görsemde uzak yollarda takılıp kalıyor bana gelemiyorsun..Düşlerime dahi ulaşamıyorsun...Karabasanlı kabuslarıma ortak bile olamıyorsun...Dinlediğim her şarkıda seni bulmak istesemde nafile..Bizi anlatan bir şarı bile yok...SEN ve BEN dediğim bir melodi bile kulaklarımda çınlamıyor...Hatıraları canlandırmak boşuna...Giden geri gelmedikten sonra...Senden sonra gelen hiç bir derdin,elemin,kederin tadı bile yok...Tıpkı seninle hiç gezemediğim bu yollarda bir başıma savrulduğum gibi...Kapının çalması dahi bir anlam ifade etmiyor...Ardında sen olmadıktan sonra...Açılan kapıdan içeri güneş gibi doğmadıktan sonra..Varsın delice çalsın...Okyanusun kokusunu hissedemiyorum artık içtiğim suda...Buğday başaklarının esintisi kalmamış yediğim ekmekte...Artık eskisi gibi şiirde yazamıyorum...Boğazımda düğümleniyor mısralar...Ne kadar zorlasamda eskisi gibi yazamıyorum artık...Mavi gökyüzünün bir anlamı yok artık benim için...Bulutların ihtişamlı gösterileri hiç birşey ifade etmiyor artık...Yağan yağmurda ıslanmanın hiç bir zevki yok...Sadece saçlarımdan akan damlalar var...Senin hiç okşayamadığın saçlarım...Bahar gelmiş, ağaçlar çiçek açmış kimin umurunda....Sensiz baharı neyler bu hazan mevsimindeki deli gönlüm...Şehre ayrı bir güzellik gelmiş banane...Benim yüreğimdeki güzellikleri ayak altına alıp ezip gittikten sonra deli sevdam...Nefes alıp vermek çok anlamsız...Sadece yaşamak için aldığım ve vermekten korkmadığım son nefesimi sabırla beklemek gibi...Ölümün bir anlamı yok artık...Sensizlki zaten ölümden daha ağır bana..Konuşmaların getirisi yok artık...Seni bana getiremediği gibi...Yazmanın da bir anlamı olsaydı Sen yazarken titremezdi elimdeki kalem...Gülüşler sahte tıpkı verilen sözler gibi...Ziyanı yok...Nasıl olsa taş-duvar oldu duygularım...Gülmeyi unutmakla çok şey kaybetmiş sayılmam...Ama ağlamanın çok anlamı var biliyor musun? Ah birde delice ağlayabilsem daha iyi olacak ama olsun...Akan göz yaşlarımda seni bulabiliyorum çünkü...Süzülüp giderken senin gidişin geliyor aklıma....Bana seni hatırlatıyor her akan damlada...Bu yazdıklarımın da bir manası yok aslında...Sen okuyamadıktan sonra....Hissedemedikten sonra...Bana gelemedikten sonra...Benim kadar yürekli olup benim kadar sevemedikten sonra...
Bir akşam üstü pencerede oturmuş nazlı bir edayla batmakta olan güneşi izlerken sen geliverdin yine zamansız aklıma..Zamansız dediysemde sakın yalnış anlama..Zaten hep aklımdaydında söylemek çok zor oluyor işte...Batan güneşin ardından bir hayale dalmışım..İçinde SEN ve BEN olan tatlı ve bir o kadarda yalan olan hayale...Üşüdüğümü hissettim anlamsız bir titreme sardı bütün bedenimi..Sensizlik acı olduğu kadar fırtınalı kışlar kadar soğukmuş meğer..Öyle ağlamak istiyordum ki tüm dünya gözyaşlarıma boğulsun,hıçkırıklarımı duymayan tek bir canlı bile kalmasın...Yüreğimin en derinlerine gömdüğüm,kimseye diyemediğim sedalarımı haykırmak istiyordum...Bu öyle bir haykırış olmalıydıki hiç kimse beni ve yüreğimin derinlerinden parçalanarak çıkan tek bir cümleyi dahi unutmamalıydı...Derin bir iz bırakmalaydı...Sende bırakamadığım o derin izi başkaları bulmalıydı...Bir kinim vardı sana adını bile daha belirleyemediğim..Bir çocuk masumiyetinde saf ve temiz, yağmur kadar berrak ve duru, Gündüz kadar açık ve net, gece kadar gizemli ve karanlık...Biliyorum kin tutmasını hiç beceremiyorum...Oysa o kadarda çabalıyorum bunun için fakat nafile...Sabahlara kavuşmanın bir manası kalmadı artık...Güzel gözlerinle uyanamadıktan sonra sabahlar neyler beni..Nasıl avutabilir ki...Gecenin gelmesini hiç istemiyorum artık..Çünkü bir hüzün sarıyor dört bir yanımı anlamsızca...Bir korku kaplıyor sensiz çarpan bu yüreğimi...Uyumanın bir faydası yok..Rüyalarımda seni göremiyorum çünkü...Görsemde uzak yollarda takılıp kalıyor bana gelemiyorsun..Düşlerime dahi ulaşamıyorsun...Karabasanlı kabuslarıma ortak bile olamıyorsun...Dinlediğim her şarkıda seni bulmak istesemde nafile..Bizi anlatan bir şarı bile yok...SEN ve BEN dediğim bir melodi bile kulaklarımda çınlamıyor...Hatıraları canlandırmak boşuna...Giden geri gelmedikten sonra...Senden sonra gelen hiç bir derdin,elemin,kederin tadı bile yok...Tıpkı seninle hiç gezemediğim bu yollarda bir başıma savrulduğum gibi...Kapının çalması dahi bir anlam ifade etmiyor...Ardında sen olmadıktan sonra...Açılan kapıdan içeri güneş gibi doğmadıktan sonra..Varsın delice çalsın...Okyanusun kokusunu hissedemiyorum artık içtiğim suda...Buğday başaklarının esintisi kalmamış yediğim ekmekte...Artık eskisi gibi şiirde yazamıyorum...Boğazımda düğümleniyor mısralar...Ne kadar zorlasamda eskisi gibi yazamıyorum artık...Mavi gökyüzünün bir anlamı yok artık benim için...Bulutların ihtişamlı gösterileri hiç birşey ifade etmiyor artık...Yağan yağmurda ıslanmanın hiç bir zevki yok...Sadece saçlarımdan akan damlalar var...Senin hiç okşayamadığın saçlarım...Bahar gelmiş, ağaçlar çiçek açmış kimin umurunda....Sensiz baharı neyler bu hazan mevsimindeki deli gönlüm...Şehre ayrı bir güzellik gelmiş banane...Benim yüreğimdeki güzellikleri ayak altına alıp ezip gittikten sonra deli sevdam...Nefes alıp vermek çok anlamsız...Sadece yaşamak için aldığım ve vermekten korkmadığım son nefesimi sabırla beklemek gibi...Ölümün bir anlamı yok artık...Sensizlki zaten ölümden daha ağır bana..Konuşmaların getirisi yok artık...Seni bana getiremediği gibi...Yazmanın da bir anlamı olsaydı Sen yazarken titremezdi elimdeki kalem...Gülüşler sahte tıpkı verilen sözler gibi...Ziyanı yok...Nasıl olsa taş-duvar oldu duygularım...Gülmeyi unutmakla çok şey kaybetmiş sayılmam...Ama ağlamanın çok anlamı var biliyor musun? Ah birde delice ağlayabilsem daha iyi olacak ama olsun...Akan göz yaşlarımda seni bulabiliyorum çünkü...Süzülüp giderken senin gidişin geliyor aklıma....Bana seni hatırlatıyor her akan damlada...Bu yazdıklarımın da bir manası yok aslında...Sen okuyamadıktan sonra....Hissedemedikten sonra...Bana gelemedikten sonra...Benim kadar yürekli olup benim kadar sevemedikten sonra...