Yeditepe Derlemeleri

Yeditepe

Banned
Açıkçası , günlük zihniyetinden çok " Deneme " lerimi paylaşmak amacıyla , açıyorum bu konuyu . Duygularımın Derlemeleri , Hayal Kırıklıklarımın Başkenti ve Düşsel Sızıntılarım . Bir nevi E-Kitap misali ..



Bir yol gibidir iyilik ve kötülük . Birbirine paralel ama sonuçları farklı bir yol . Aynı anda hem iyi hem de kötü olamazsın . Ya iyisindir yada kötü . Ya hayata ve insanlara iyimser bakarsın yada kötümser .

Bir hırsız iyi olabilir . Ama zorluklarla mücadele etmek yerine kolayı tercih edebilir . Alanında ( tabi böyle bir alan mevcutsa ) en iyi olabilir . İhtimaldir bunlar . İçinde iyilikleri barındırıp dışında kötüdür . Yada onu kötüye zorlayan sebepler hakimdir . Bir bunların yanı sıra nedenler vardır . Sormak isteyipte soramadığımız kolaya kaçıp sürekli insanları yargıladığımız . Bir hırsız içinde iyilikleri barındırıp dışında neden kötüdür ? Neden bu yola başvurmuş ve iyiden kötüye geçiş yapmıştır ? Cevaplar basit gibi görünse de içliğe yapılması gereken uzun yolculuklar sonrasında salt cevaba ulaşılabilir . Hem kişinin kendi iç yolculuğu hem de bizlerin o kişinin içine yaptığımız yolculuklar .

Peki ya bir yardımsever ? Kötü olamaz mı ? Tabi ki olabilir . Geçmiş zamanda yapmış olduğu kötülükler onu şu anda iyi birisi yapar mı ? Kötülüklerin anlamı değil de biçimi değil midir esas olan ? Emanate ihanet etmek mi kötüdür ? Yoksa öz anneye atılan bir tokat mı ? Uçluk yok sorularda sadece maneviyatlar hakim konuya . Geçmişte kötü olan birisi şu anda iyi olabilir mi ? Tabi ki olabilir. Yanlışlarını göre göre doğruya ulaşır insan . Önemli olan dışarıda olan değil kalben ve gönlen olandır . Yardımsever bir insan geçmişte yaptığı kötülükleri kapatmak ; onların üzerini örtmek amacıyla iyilik yapıyorsa eğer . Zaten ondan kötüsü yoktur . Örnek çoğaltılabilir .

Öenmli olan kötüde ki kötülüğü değil Kötüde ki iyiliği ortaya çıkartabilmektir . Anlaşılabilmek değil anlamaktır .

Öldükten sonra ölmek değil yaşarken ölebilmektir .
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Önemli olan dışarıda olan değil kalben ve gönlen olandır .

Öenmli olan kötüde ki kötülüğü değil Kötüde ki iyiliği ortaya çıkartabilmektir . Anlaşılabilmek değil anlamaktır .

Öldükten sonra ölmek değil yaşarken ölebilmektir .

:R Hayırlı Olsun Derlemelerin Adaş, Güzel Yazmışsın, Sevdim Bu Konuyu :) Takipçisiyim Bundan Sonra, Teşekkürler..
 
Yeditepe Derlemeleri - Düşsel Sızıntılar

Uzun bir sessizliğin ardından , duygularımın depreştiğini hisseder nitelikteyim . İçime gömdüğüm , aklımda sakladığım duygularımı , son zamanlarda kağıda dökmeye başladım . Bu da beni epeyce rahatlatıyor . Yazmam için uygun şartların olması da gerekiyor aslında . Bazı sabahlar herkes iş telaşındayken , okul için hazırlanırken ben duygusal sürecin içine atıyorum kendimi ve sürekli yazıyorum. Ama daha çok geceye adıyorum kendimi . Karanlığı duygularımla aydınlatma amacı gütmemden sanırım bu da .

Yazarken , muhakkak bir konuyu tasarlamam gerekiyor kafamda . En azından bir başlık . Başlıkla beraber yakalıyorum nüansları ucundan . Hadi , Hop yazayım mantığı içinde değilim . Çoğu zaman mürekkebime yansıyor duygularım . Klasörleyip tozlu rafların arasına kaldırıyorum . Arada rafların tozunu temizlerken , çıkarıp çıkarıp okuyorum . Bazen gülüyorum , bazen ağlıyor , bazense kızıyorum. Karmakarışıklıkların içine giriyorum .
Sanırım bugünde yazmak içinde ortam şartları müsait . Sabahtan yüzünü gösteren güneş , kapıdan merhaba diyipte arkasını dönen sevgili gibi . Yine hasret kaldım . Yerini yağmura bıraktı , hüzünlerimi yağmura bıraktım . Kapandım yine güneş gibi içime , kaybettim kendimi kara bulutların arasında . Rüzgar’a adadığım hayatım , 2012’nin ilk saatleriyle beraber yerini kahpeliğe bırakması , adanılan hayatların hayal kırıklıkları oluverdi. Yaşamdan soğumak için çok sebep varken , yaşama bu denli tutunmak , insanlara tekrardan güvenmek , sadakati aramak , ahlakı koruyabilmek …

Zorlukların mücadeleci ruhunu anımsatan bir isim koysaymışsın diyorum anneme bazen. Sanki ileriyi görürmüşçesine , sanki hırsımın kaynağını bilirmişçesine. Ben doğru yolda giden “ Kaplumbağa “ yım. Yarış Atlarıyla işim olmuyor . Amacım tatlı rekabetler . İki yüzlülükler , sahtekarlıklar , ispiyonculuklar değil. Oyunu kurallarına göre oynamak gibi , hayatı kurallarına göre oynayamıyorum nedense . Özeleştirilerimin yanına “ Ukala “ cinsi tavırlarımı da eklemeden geçemiyorum . Hangimiz daha iyiyiz ? türü karşılaştırmaların içine sokuyorum kendimi ve tüm gerçekçiliğiyle “ Ben Kötülüklerin Arasında İyi “ olan adamım diyebiliyorum . Çamurlu sokakların beyaz gömlekli çocuğu , kavgası eksik olmayan semtimin masum çocuğu , kalabalık şehrimin yalnız çocuğu ..
Yalnızım Diye Üzülmüyorum, Çünkü Biliyorum;
Yalnız İnsanın İhanet Edeni de Olmaz..!
Ve hala savaşıyorum , arkamdan bıçakla gelenlere karşı …
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Yalnızım Diye Üzülmüyorum Çünkü Biliyorum;
Yalnız İnsanın İhanet Edeni de Olmaz..!

Arkadaşım yine beni bitirdin diyorum saol yani..:)
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Bir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat, soluk almak güçleştiğinde, yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını, dağlara dönmeli yüzünü insan. Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak yeni insanlarla tanışmalı, yeni keşifler yapacak. Hep isteyip de bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa gerçekleştirmeyi denemeli! Her geçen gece ölüme bir gün daha yaklaştığını; zamanın bir nehir, kendisinin bir sal olup da, o dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı. Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler, her akşam aynı can sıkıntılarıyla eve giriliyorsa, değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri, küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin, bir kaç durak önce inip servisten, otobüsten; yürümeli eve kadar, yüreğine takmalı güneş gözlüklerini; gördüğünü hissedebilmeli! Sağlığını kaybedip ölümle yüz yüze gelmeden önce, değerli olabilmeli hayat. İlla büyük acılar çekmemeli küçük mutlulukları fark etmek için!

Başkasının yerine koyabilmeli kendini; ağlayan birine “ GÜL ” inleyen birine “ SUS “ dememeli! Ağlayana omuz inleyene çare olabilmeli. Şu adaletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı; sevgisiz, soysuz kalarak! Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden, derin bir soluk alıp hapsetmeli kokusunu içine. Güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir, seher yeli okşamalı saçlarını. Karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna; fırtınada boranda; öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın!

Bir çocuğun ilk adımlarında umudu; bir gencin düşlerinde geleceği; bir yaşlının hatıralarında geçmişi örebilmeli! Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi, mutlu etmeden mutlu olmayı beklememeli! Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı; bir fırsat yaşamdan yeni bir şey öğrenebilmek için; kaçırmamalı! Çünkü hiç düşmemişsen el vermezsin kimseye kalkması için, hiç çaresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin; ağlamayı bilmiyorsan, neşesizdir kahkahaların; merhaba dememişsen anlamsızdır elvedaların. Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı! Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek yada almak için. Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil, söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli! Akli ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere. Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için. Soruları olmalı yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak!

Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak! Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi; ama kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki hakkını verebilsin sevdiklerinin; zaman bulabilsin; bir teşekkür bir elveda için. Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten; ama herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan. Tıpkı her şeye sahip olamayacağı gibi…
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Her zaman gündemde tuttuğumuz bir konu vardır ki ; O da karşılıksız sevmek . Sadece sevgi boyutunda düşünmekte yanlış olacaktır . Her konuda . Cani gönülden yaptığımız her işi her ne kadar karşılıksız yapsak bile karşı taraftan ya bir takdir yada bir teşekkür beklentisi içine gireriz. Kendimizi karşılıksız yapıyorum diye avutsak bile aklımızdan hep bir karşılık beklentileri geçer . Ve en kötü günlerde su yüzüne çıkarlar . BENliğimizin tavan yaptığı Egolarımızın arşa vurduğu zamanlardır . Ve kendimizi ön plana atmak yada suçsuz göstermek için aklımızdan geçenleri dilimize dökeriz . Bir nevi kurtuluş şeklidir bu . BEN böyle yapmıştım ama Ya Sen ? sorularını yöneltiriz karşımızdaki insana . Yapılanların cani gönülden yapıldığına dair tüm tezlerimizi aslında bizler yok ederiz . Baş koyduğumuz yolda ; her ne kadar cani gönülden yapsak bile beklentimiz olur Maddi yönden . Sevdiğimiz bir insana karşı " Karşılıksız Seviyorum " " Platonik Aşığım " deyişlerinin ardında bile bir beklenti vardır . Bir umut . O umudu hiç bir zaman atamayız içimizden . Ya Olursa ? beklentisiyle karşı karşıya geliriz .

Beklentisiz Karşılıksız yapılan bir şey var mıdır acaba ? Allah'a dua ederken bile ; Ettiğimiz dua karşılığında dileklerimizin kabul olması temennisine girdiğimiz bu hayatta sırf kendimizi avutmak için mi söyleriz ? " Beklentisiz ve Karşılıksız " yapıyorum sözlerini . Yoksa sadece karşımızdakini etkilemek için mi ?

Ve görüyorum ki karşılıksız yapılan hiç bir şey söz konusu değil . Bir takımı severiz tutkuyla bağlanırız . Ama ondan bile beklentilerimiz vardır . Galibiyetler Şampiyonluklar ve Kupalar Karşı cinsi severiz aşık oluruz . Verdiğimiz değerin bize de verilmesini isteriz . Örneklerin çoğaltılabileceği yaşamda Beklentisiz yapılanlar söz konusu değilse eğer . Fazla da söyleyecek söz yoktur sanırım
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Bugün aslında pek bir sıradan geçti . Dünün etkisi üzerime sinmişti . Bitkin ve halsiz hissediyordum kendimi . Sonradan sonraya bir enerji patlamasının esiri oldum . Performansıma kavuştum . Bunlar benim için sıradandı . Fakat ben bugün önceden bildiklerimi tekrar yaşadım . Tekrarladım . Taşları yerine iyice oturttum . Güven kelimesini sorguladım . Güven zor bir olay arkadaş . Karşındakini tanımak yada karşındakinin içini bilmek değil önemli olan . Gördüklerinin ardında yatan görmediklerindir güven . Ve sırf kıskançlıklar çekememezlikler uğruna isimlerin karalanmaya çalışmasıdır . En iyi anlarda paylaşılan sırların en kötü anlarda yüzüne tokat gibi vurulması . Bunları bir kişi yapabilir normaldir doğaldır doğasında vardır . " Karaktere ve Kişiliğe " bağlıdır . Onursuz ve Gurursuzdur . Olabilir .

Bunlar olabilir de benim en çok üzüldüğüm nokta bir başka kişinin olayın netliğini bilmeden yargılama seçeneklerini kullanmasıdır . Konunun asıl sahibini dinlemeden bir başkasına itimat etmesidir. O yüzden ben bugün ; önceden bildiklerimi pekiştirdim .

Kötü olduğum için kötü değilim iyi olduğum için kötüyüm .

Unutma Dost ! Her taşın içinde mutlaka toz bulunur .
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Ben Kervan gibiyim . Yolcuların uğradıkları bir yer . Bana geleni ben kapıdan kovmam . İçeri buyur ederim . Yemek ikram ederim . Karnını doyururum . Yatacak yer tahsis ederim ama asla kapıdan kovmam . Geleni buyur ederim . Gidenden bir isteğim yoktur . Ne para isterim ne de pul . Gitmek isteyeni " Yolun Açık Olsun " diye uğurlayabilirim sadece . Ben daha fazlasını yapamam . Benden fazla beklentisi de olmaz gelenlerin . Olanlarla idare ederler . Ne yapıma karışırlar ne de temelime .

Gelene kapım açıktır benim 7/24 .
Gitmek isteyene de kapım açıktır zorla kapalı tutamam kapıyı .
Gitmek isteyen zaten bir çıkış yolu mutlaka bulacak ve gidecektir
 
---> Yeditepe Derlemeleri

takipçilerine ben de eklendim, duygularını söylemek istediklerini çok iyi ifade ediyosun hayırlı olsun sayfan :)
 
---> Yeditepe Derlemeleri

Bazen durgunlaşırsın , köpürecek bir deniz gibi. En ummadığın zamanda bir melodi ilişir kulağına " Hayal Kırıklıklarını " anımsarsın. Ararsın ulaşamazsın. Kendini değiştirmiştir bulamazsın. Oturur yine ağlarsın. Sonunda üzülen yine sen olursun. Köpürecekken susarsın , nasip diyip yoluna bakarsın. Her seferinde üzülür her seferinde iyiliğinden bir gram kaybetmezsin. Inanırsın ve bir gün geldiğinde sende başarırsın.
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst