Türkiye’de hukuk öğretimi

seksenli yılardan sonra giderek güç ve kalite kaybına uğramış ve o günler aranır hale gelmiştir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi de bu öğretimi sürdürürken mevcut öğretimin aşağıdaki olumsuz yönleri nedeniyle hukuk öğretiminde reform arayışına girmiştir. Bu arayışlar köklü bir Şu anda yirmidördü Türkiye’de ikisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde olmak üzere yirmialtı faal hukuk fakültesi bulunmaktadır. Bu değişimle probleme dayalı bir öğretim yapılması yönünde olmuş ve 2001-2002
 
öğretim yılında probleme dayalı öğrenime geçilmiştir. Belki birkaç fakülte dışında aşağıdaki olumsuzluklar tüm hukuk fakültelerindeki klasik öğretimin ortaktır. Bu olumsuzluklar;
A. Öğrenci sayısı aşırı ölçüdedir
 
Mevcut hukuk fakültelerinde öğrenci sayısı fakültelerin hem fiziki hem de öğretim kadrosunun çok üzerindedir. Başta İstanbul ve Ankara’daki hukuk fakülteleri olmak üzere Dokuz Eylül Üniversitesinde de kapasitenin üzerinde öğrenci alınmaktadır. Bu öğrencilerin fakülteye devam etmeleri halinde oturup ders dinleyecekleri yer
 
bulunmamaktadır. Bu öğrencilerin kütüphanede araştırma yapmaları zaten mümkün olmamaktadır. Bu öğrencilerin bir kısmı dahi devam ettiğinde, amfi veya dersliklerde oturacak yer kalmamakta ne bu kadar büyük amfilerde ders dinlemek oldukça zor olmaktadır.
B. Devam zorunluluğu fiilen bulunmamaktadır
Öğrenci sayısının çok yüksek olması yanında aslında devam zorunluluğu bulunmasına rağmen, gerek devam halinde öğrencilere oturabilecekleri yer sağlanamadığı için gerekse bu kadar öğrencinin yoklamasını yapmanın çok zaman alacağı düşünülerek devam
 
zorunluluğu aranmamaktadır. Devam zorunluluğunun sağlanamaması, öğrencilerin oturacak yer bulamamaları, sabahtan akşama kadar devam eden dersleri hep oturarak dinlemek zorunda kalmaları, öğrencilerin devamlarının azaltmalarına
 
C.Fotokopi ders kitaplarının yerini almıştır
Devam etmeyen öğrenciler genellikle o derste takip edilen ders kitabı ve notlarını elde ederek başarılı olmaya çalışmaktadırlar. Genellikle ders kitaplarının pahalı olduğu ve kapsamlı olduğu iddia edilerek daha ucuz fotokopiye öğrenciler yönelmektedir. Öyle ki hiç kitap okumadan sadece fotokopi ile çalışarak başarılı olan öğrencilerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Pek çok hukuk fakültesi de devam yüzde
 
C.Fotokopi ders kitaplarının yerini almıştır
Devam etmeyen öğrenciler genellikle o derste takip edilen ders kitabı ve notlarını elde ederek başarılı olmaya çalışmaktadırlar. Genellikle ders kitaplarının pahalı olduğu ve kapsamlı olduğu iddia edilerek daha ucuz fotokopiye öğrenciler yönelmektedir. Öyle ki hiç kitap okumadan sadece fotokopi ile çalışarak başarılı olan öğrencilerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Pek çok hukuk fakültesi de devam yüzde yirmi ile yüzde kırk arasında değişmektedir. Yani öğrencilerin yüzde sekseni devam etmeden mezun olabilmektedir.
D. Pratik çalışmalar aktif katılımı sağlayamamaktadır
 
Derslerde zaman zaman pratik çalışma adı altında uygulamalı çalışmalar yapılmaya çalışılsa da, bu çalışmalarda çok kalabalık sınıflarda yapılabilmekte ve yüzlerce öğrencinin arasından üç veya beş öğrencinin katılımı sağlanabilmekte, diğer öğrenciler ise elinde kalem verilecek cevapları yazarak bu çalışmalara pasif olarak katılmaktadır. Böylelikle öğrenciler hiç tartışmadan, konuşmadan mezun olmaktadır.
 
ve hatta hiç devam etmeden fakülteden mezun olabilmelerini mümkün kılmaktadır.
Anlatıma dayalı öğretim sistemi ders kitapları ve notlarının ezberlenmesi sonucunu doğurmaktadır. Öğrenci herhangi bir konuyu tartışma araştırma yerine ezberleyerek, belleyerek başarılı olmaya çalışmaktadır. Halbuki mezun olduktan sonra karşılaştıkları sorunlar araştırmayı, tartışmayı gerektirmektedir. Zira hukuk, evrensel kurallar, uluslar arası anlaşmalar ve sözleşmelerle her geçen gün daha evrensel nitelik kazanmakta buna ulaşmak ise araştırma yapmayı gerektirmektedir. Araştırmayı bilemeyen mezunlar ise
 
neden olmaktadır.
Konferanslar biçiminde aktarılan bilgi ne kadar güzel biçimde sunulsa da, hukuksal sorunlarla sunulmadığı takdirde , neden ve niçin öğrenildiği anlaşılmadığından kalıcı olmamaktadır.
E. Öğrenci soru sormadan, tartışmadan mezun olabilmektedir
Dersler hep bir öğretim üyesi tarafından anlatılarak işlendiğinden
 
bu sorunlar karşısında başarısız olmakta ve bu başarısızlık önemli hak kayıplarına öğrenciler dersle ilgili bir tartışma yapamamakta ve hatta soru soramamaktadır. Soru soramayan öğrenci sadece anlatılanları fotokopiden takip ederek ezberlemeye bellemeye çalışmaktadır.
Dersler bir türlü yetiştirilememekte, ders saatleri arttırılmakta ve öğrenciye pek çok ayrıntı anlatılmaya çalışılmaktadır. Henüz öğrenmeye çalışan öğrenci bu ayrıntıları anlayamadığı için ezberleyerek başarılı olmaya çalışmaktadır.
F. Sınav sistemi çalışmaya teşvik etmemektedir
Bütün yıl anlatılan bilgiler sonunda öğrenci senede bir kez yapılan
 
belirlenmektedir. Bu sınavlardan birisinde başarılı olamayan öğrencinin bunu telafi edebilmesi bütünleme sınavı dışında mümkün olmamaktadır. Bu da başarısızlığı getirmektedir. Sömestr sistemine geçmiş hukuk fakültelerinde de durum farklı değildir. Herhangi bir şekilde başarısız olan kişiye çalışma heyecanı vermeyen bir sistem uygulanmakta, başarısızlığı çalışarak telafi etme olanağı verilmemektedir.
Senede bir veya iki kez sınav yapıldığından öğrenci sadece bu sınav dönemlerinde ders çalışmakta diğer zamanlarda ise ya sadece dersi dinleyerek yetinmekte ya da derslere
 
ara sınavı ile sınanmakta daha sonra da bir final sınavı ile başarılı olup olmayacağı devam etmeyerek başka şeylerle ilgilenmektedir. Bunun sonunda genellikle ara sınavlardan bir hafta, final sınavlarından ise iki hafta öncesinden kampa girilerek sınavlara hazırlanılmakta, yani kısa sürede bir yıl içinde anlatılanlar bellenmeye çalışılmakta fakat kısa sürede öğrenilen her şey gibi, bu bilgiler de kısa sürede unutulmaktadır. Bu hem kısa sürede öğrenildiği için hem de tartışılmadığı düşünülmeden öğrenildiği için böyle olmaktadır.
 
Öğrencilere ders dışında herhangi bir araştırma yapması veya tartışabilmesi olanağı verilmemektedir. Bu nedenle öğrencilerin büyük bir çoğunluğu hiç kütüphaneye gitmeden ve araştırma yapmadan mezun olabilmektedir.
G. Öğrenci öğretim üyesini değerlendirememektedir
 
Öğrenciler kendilerine ders anlatan öğretim üyeleri hakkında bir değerlendirmeyi “şeker hoca” kazık hoca” biçiminde kendi aralarında yapmaktadırlar. Öğretim üyesi öğrenci tarafından değerlendirilmemektedir.
Öğrencilerin başarısızlığı sadece öğrencilere mal edilmekte
 
bundan öğretim sistemi ve öğretim üyesi hiçbir şekilde sorumluluk üstlenmemektedir.
H. Diğer olumsuzluklar
Hukuk fakülteleri arasında ciddi bir rekabet bulunmamakta ortak öğretim yapılmakta ve bu durum değişik bir öğretimi mümkün kılmamaktadır.
Birçok fakültede kütüphane bulunmamaktadır. Üniversiteler göstermelik kitaplığa sahip olmakta ve kütüphanesi olmayan fakültelere izin verilmektedir.
Mevcut öğretim içinde hukuk etiği öğrencilere verilmemektedir. Toplumun
 
yararını en üst düzeyde tutan etik bakış açısına sahip öğrenciler yetişmemektedir.
Sadece kendisine anlatılanlarla başarılı olabilen öğrenci, kendisine anlatılmayan hiçbir konuyu araştırma isteğine sahip olmamakta ve anlatılmayanları öğrenmeden yetişmektedir. Bu alışkanlık mezun olduktan sonra da değişmemektedir. Halbuki üniversite
 
adının da ifade ettiği gibi belirli bir yer ve zamanla sınırlı olan bilginin değil, evrensel olanın öğretildiği ve öğrenildiği bir kurumdur.
Mezun olan öğrencilere baktığınızda
* Öğrencilerinin yüzdealtmışının derse devam etmeden mezun olduğunu,
* Yüzde sekseninin hiç soru sormadığını,
* Yüzde seksenden fazlasının hiç araştırma yapmak için kütüphaneye
 
girmediğini,
* Yüzde yetmişinin hiç tartışmadan mezun olduğunu,
* Sadece sene sonunda çalışarak başarılı olduğunu,
tüm fakültelerde görmek mümkün. Bu sorunların dışında yeni bazı hukuk fakülteleri ile bazı vakıf hukuk fakültelerinde o dersin uzmanı olmayan öğretim
 
elemanlarının ders vermelerini de eklersek, mevcut hukuk öğretiminin
· tek taraflı bilgi aktarmaya ve ezbere dayanan bir sistem olduğu,
· soru sormaktan görüşlerini açıklamaktan korkan, tartışmayan, sadece kendisine aktarılan bilgileri sorgulamadan öğrenmeye çalışan,
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst