Dün gece

---> Dün gece

Sen orda öylece mutluyken ve benden habersizken, benim 'seni' yazdığımdan bile haberin yok.
Sen, içimde çırpınan tükenmekte olan bu kalbin tek sahibi.
Bu yazıdan haberin dahi olmayacak.
Seni özlediğimden, sevdiğimden
Ve gelmeni beklediğimden de.
 
---> Dün gece

Hayallerimin baş kahramanı sen...
Resimlerimize bakıyorumda, nasılda gülüyorsun öyle derinden. Nasılda bakıyorsun öyle içten...
Sen gideli kaç gün oldu bilmiyorum, farkındaysan saymayıda bırakmışım...
Saymakla geri dönülmeyeceğini geçen yıllar bana çok güzel öğretti.
Aslında merak ediyorum iyi misin?
Seni çok özlediğimi söylemeyeceğim sana, çünkü bilirim her zaman en çok ben özledim seni.
Sen özlediysen bile...
Hep düşünmüşümdür, giden mi daha çok özler yada kalan mı...
Giden yanında hatıralarıda götürür, kalan o hatıralarla her saniye yaşar.
Hangisi daha fazla acı verir yüreğe?
Giden mi daha fazla acı çeker, yoksa kalan mı?...
İşte bunun cevabını bir türlü bulamadım. Kime sorduysamda hepsi sustu...
Neyse sen boşver benim bu söylediklerimi.
Bana gittiğin yerleri anlat. Mesela yoldan geçen bir çocuğa nasıl baktığını, ona baktığında neler düşündüğünü.
Bir cafeye oturduğunda neler yiyip içtiğini, sonrada hesabı gördüğünde ettiğin küfürlerini...
Eve geç geldiğinde annenin veya babanın sana kızdıklarını, seninde bu tavırlarına nasılda sinir olduğunu anlat.
Beni özlediğini merak etmiyorum. Unutup unutmadığınıda yada başka birini...

Neyse anlat işte herşeyi sen. Şarkı söylediğinde nasıl mutlu olduğunu, okula erken saatte kalktığın için sinirlendiğini.
Tuttuğun takımın yenildiği anda ki o hayal kırıklığını...
Çayın yanında sigaran olmadığında o çaydan zevk almadığını..
Dinlediğin müzikleri, izlediğin filmleri...
Gece ezanlarında aklına gelişlerimi...
Kötü geçen finallerinİ. Sıkıldığın derslerini.
Yağan yağmur altında tek başına yürümeyi sevdiğini. Arkadaşlarınla nasıl kavga ettiğini.
Sinemada komik bir filme ne kadar güldüğünü... Anlat...

Bilirsin sen anlatırsan herşeyi, ben dinlerim.
Sen ne zaman gülsen ben biterim...
Sen ne zaman bana gelsen, tekrar tekrar ben affederim...
 
---> Dün gece

Herşey bir yana şimdi, ne çok özlüyorum ben seni sevgili.
Özlemim nasılda sarmış tüm şehri.
Kaçmak istiyor-dum.
Ama unutulmamış hatıralarla doluyken yüreğim, kilometrelerce gitmenin anlamı nedir?
 
---> Dün gece

Senin istediğin herşeyden önce sevgiydi, benim istediğim ise sana sadece masumca bir kez sarılabilmekti.
 
---> Dün gece

Kendimi sen/den korumak istemiştim.
Ne kadar uzak olursam o kadar bağlanabileceğim aklıma gelmemişti.
Kaçmıştım, sensiz şehirlerde sana benzemeyen milyonlarca insan arasına karışmıştım.
Farkında değildim. Mutlu olduğumu sanıyordum.
Ta ki ismini bir başkasının ağzından duyana, hasretin yüreğimi acıtana kadar.
Aşikar olduğum sen, şimdi başka kollardasın.

Aldatılışım içime işlemişti. Söküp atamıyor/dum.
Oysa başkalarında unutacağımı sanıyordum.
Her zaman ki gibi yanılmışım.
Başka şehirlerde bambaşka insanlarla, yine de unutamıyor/dum.
 
---> Dün gece

Böyle mi olur mutluluk? Böyle mi içine işler gözleri...
Bu mudur asıl aşk yada sadece alışkanlık mıdır onu her an görme isteği?
 
---> Dün gece

Şimdilerde bir yabancıdan farkın yok gönlümde...
Ne adın geciyor dilimde, nede uğruna yaşlar dökülüyor gözümde...
 
---> Dün gece

Tam olarak ifade edemiyorum aslında nasıl olduğumu, nasıl yaşadığımı.
Taa şuramda senin göremediğin, hissedemediğin şu yerde.
Birşey acıyor.
Volkanlar patlıyor sanki. Ateşler içinde yanıyor, acısını dindiremiyorum.
Dışarda kar yağmasına rağmen ve benim soğuktan ellerim üşürken bile içimde o göremediğin yer yanıyor, ateşi canımı acıtıyor...
Tam olarak ifade edemiyorum ama her dafasında kendimi, sende buluyorum.
Bu kadar acıya rağmen, sendeyim sanki.
Sahi aşk bumuydu? Ne kadar kaçarsam kaçayım sana geri gelmek mi?
Yada acıttığın bu yürek, bir tek senin için mi çarpıyor.
Mutsuzum.
Acıyan yüreğimle,üşüyen ellerimle, çalan her şarkıyla.
Benim mutlu olmaya değilde, seninle olmaya ihtiyacım var.
Gelir misin?
 
---> Dün gece

Anlatamadığım dile getiremediğim çok şey var.
Mesela aramızdaki kilometrelerce uzaklık, üşüyen ellerimi tutamaman.
Yanımda olamaman.
Kendime bile itiraf edemesemde, seni sevdiğimi...
Dile getiremediğim çok şey var, ikimiz adına kurulan masum hayaller.
Mavi gökyüzündeki o özgürlük...
 
---> Dün gece

Gidişinin ardında bazı geceler, özlüyorum.
Yalnızlık dört duvar arasında seni soruyor sanki bana.
Gelir misin gelmez misin bilmem ama,
Gecelere sözüm var, bekliyor olacağım ben seni...
 
---> Dün gece

Hayatın nasıl gidiyor? diye soruyolar bazen.
Gitmiyor, hayatım darmadağın düzelmiyor diyemiyorum.
Senin gittiğini ve hiç gelmeyeceğinide söyleyemiyorum.
Yatağıma yattığımda seni düşünmeden de edemiyorum.
Mesela, şuanda uyumuş mudur, yemek yemiş midir, üstü açılmış mıdır, üşüyor mudur?
Bunlar beynimde dönüp duruyor ve ben durduramıyorum.
Seni özlüyorum. Kalbim yerinden çıkıp sana koşacakmış gibi.
Ama yüreğimde idam edilen bir suçlu misali, seni yeni baştan yaşatamıyorum.
Şimdi tüm yollarım çıkmazlarda, hayatım avuçlarına bağlı.
Gelsen, tutsan ellerimden hayatım devam eder.
Yada hiç gelmesen, bıraksan darmadağınık kalsam...
 
---> Dün gece

Bazen çocukluğumu özlüyorum. Sabahları uyandığımda televizyon karşısında çizgi film izlemeyi, kahvaltının yanında mutlaka süt içmeyi...
Annemin ellerinden tutup sokaklarda yürümeyi.
Sokakta akşam olana kadar top oynamayı, ip atlamayı.
Düştüğümde dizlerimin kanamasını, ağladığımda annemin bana sarılmasını.
Herşeyi özlüyorum.
Ah çocukluğum bir köşe başında, bir kaldırım taşında kaldı şimdi.
Geçmişi hatırlatan her ne varsa herşey çocukluğumda...

Peki ya şimdi?
Küçükken tek hayalimiz büyüyüp kendi ayaklarımızda durabilmek, bulunduğumuz şehiri terk etmek, anne babamızı bırakmaktı.
Büyüdükte ne oldu?
Hayat daha bir zorlaştı.
Sarıp sarmalayan bir anne yok, iyiliklerle büyüdüğüm o dünya da yok.
Herşey biraz daha siyah. Herşey biraz daha kötü...
Herşey herkes biraz daha yalnız...
 
---> Dün gece

Ben seni kaybetmekten korkardım;
Şimdi anladım korkular gerçek olunca insanın kalbi kırılır,hayalleri dağılır-mış.
Dağılan hayallerimi tekrar toplar mısın?
 
---> Dün gece

Sancılar içinde kalbim, ruhum, bedenim.
Terk et herşeyimi. Bitir bu sancılarımı.
Sabretmekten tükendim görmüyor musun?
Vazgeçiyorum, hissetmiyor musun?

Neler hissediyorsun?
Herşey yokluğunda kayboldu, herşeyi bitiriyorsun.
Bir kere gidiyorsun ya sakın gelmekten bahsetme.
Olma yanımda.
Gittiğin yoldan, insalardan vazgeçme!
Sakın bana seni seviyorum, geri geldim deme!

Öfkemi kusarım yüreğine. Dağılırım binbir parçaya.
 
---> Dün gece

Ne istersen onu yaşarsın, kimi istersen ona gidersen.
Kimi istersen onu seversin.
Hayat senin hayatın, başrol senin.
İstediğin gibi yaşa, gülümse.
Bir kez geliyorsun ve bu şansı kaybetme.
 
---> Dün gece

Sen gidince yazın ortasında üşümüştüm ben, şimdi kış geliyor yine canım acıyor.
Söylesene;
Gidişin gibi üşütür mü soğuklar?
 
---> Dün gece

Adana'nın en işlek caddesinde karşılaştık tekrar, birbirimize bakıyorduk.
Oysa iki dakika öncesine kadar huzurluydum.
Göz göze gelene kadar, parfümünün kokusu burnuma gelip havamı değiştirene kadar.
Oturduk bir yere. Bakamıyordum bile senden yana. Teslim olmak istemiyordum.
Biliyordum, yine başıma bela olacaktı o kara gözler!
Sözler dilimin ucundaydı, tüm nefretimi kusucaktım sana. Çıkacaktı içimden tüm acım.
Yapamadım. Konuşmaya başladın. Anlattın beni neden terk ettiğini..
İçimi acıtıyordu her kelimen. Son bir şans istiyordun...
Sen vermiş miydin bana o şansı? Gitme dememe rağmen dönüp bakmış mıydın arkana?
Sen kalbimin eksik parçası! Şimdi yeniden sev diyorsun?

- Hayır seni sevemem tekrar.
+Bir şans daha...
-...
+Son sözün bu mu?
-...



Her zaman en güzel yaptığın şeydi gitmek.
Yine aynısını yapıyordun.
Beni oturduğumuz yerde Adana'nın en kalabalık yerinde öylece bırakıp gittin.
Kalabalıklar içinde ayak seslerin beynimde yankılanıyordu.
İçimde kansere çeviriyordun acını. Dudaklarımda sessiz bir feryat; GİTME.
Gözlerimde ise iki damla yaş...

 
---> Dün gece

Ve bazen en çok özlediğim şey eskiler oluyor.
Gelip geçen o koca ömür.
Hüzünlerim aşklarım en çokta beni terk eden o adam.
Sanki saniyeler sonra tekrar gelecekmiş gibi gitti yanımdan.
Sonrasımı ? Sonrası seneler işte...
Acı çektim. Avuçlarım acıdı bazen sıkmaktan. Gözlerimin altında ki morluklar ondandır.
Uykularımı kaçırdı ağlamaktan.
Bir gün yaşadığım şehire tekrar gelir mi sence. Buse'sini kondurur mu alnıma?
Bende bilmiyorum. O yüzden beklemeye;
Devam ediyorum.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst