Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

AMİPLİ DİZANTERİ

Etyoloji:

E histolytica ortalama 25-40 mikron büyüklüğünde vejetatif (trofozoit) formu ile ortalama 12-15 mikron büyüklüğünde kist formu bulunan bir protozoerdir Trofozoit şeklinde araba tekerleği gibi kromatin içeren bir çekirdek ve bir santral nukleolus vardır Sitoplazması ektoplasma ve granüler endoplasmadan oluşur Sitoplazma içinde vakuoller ve fagosite edilmiş eritrositler bulunur Kist şeklinde 1-4 adet nukleus vardır Vejetatif formun mikroskop altında incelendiğinde
virgul.gif
psödopatlar çıkararak yer değiştirdiği görülür Hareketi yavaştır Görebilmek için aynı hücreye 2-3 dakika bakmak gerekir Hücrenin bir tarafından parlak saydam zar şeklinde parmak gibi bir uzantı-psödopod-çıkar; sonra bütün sitoplazma bu psödopodun içine akar Tespit edilmiş ve trichrome boyası ile boyanmış preparatlarda E histolytica'nın çekirdek yapısını daha iyi görmek mümkündür Çekirdeğin tam ortasında karyosome denilen oluşumdan perifere doğru uzantılar şeklinde kromatin ağı görülür Çekirdek çevresinde bu ağ muntazam bir dağılım gösterir Kist çekirdekleri de aynı yapıdadır Kistlerde kromatoid cisimcikler vardır Dışkıda saprofit olarak bulunabilen Entamoeba coli'nin trofozoit şekillerinde fogosite edilmiş eritrosit bulunmaz Çekirdek yapısı düzgün değildir Karyosome eksantrik olup tam merkezde oturmaz Kist formlarında daha fazla sayıda çekirdek bulunur Entamoeba hartmanni'nin hem trofozoit ve hem de kistleri çok daha küçüktür (5-10 mikron) Entamoeba histolytica'nın ayrıca E dispar denilen non patojen suşları da vardır

Epidemiyoloji:

E histolytica ile infekte olanlar hem trofozoit
virgul.gif
hem de kist şekillerini dışkıları ile dışarıya atarlar Trofozoit şekil 15-20 dk sonra dejenere olur
virgul.gif
fakat kistler uzun süre dış ortama dayanıklıdır Özellikle sosyo-ekonomik yönden az gelişmiş ülkelerde kistlerin karıştığı suların içilmesi veya bu sularla sulanmış sebzelerin yenilmesi ile infeksiyon oral yoldan bulaşır Trofozoit şekil zaten mide asidine dayanıklı değildir Dünyanın her tarafında bulunan amipli dizanteri
virgul.gif
ülkemizde de oldukça sık görülür İnfekte olanların %90'ından fazlasının asemptomatik olarak aylarca dışkıları ile kist çıkarmaları bu hastalığın bulaşmasında önemli rol oynar Çünkü sadece semptomatik olanlar teşhis edilip tedavi edilmektedir Homoseksüeller arasında infeksiyon oranı yüksektir


Patojenez:

Kistler mide barajını aştıktan sonra ince barsakların alkalen ortamında vejetatif şekle geçme olanağı bulur Amibin proteas
virgul.gif
hyaluronidaz
virgul.gif
mukopolisakkaridaz enzimleri kolon mukozasına invaze olmasını kolaylaştırır Penetrasyon çoğunlukla mukoza altında kalıp
virgul.gif
musküler tabakayı aşmaz Lumene bakan yüzeyi dar
virgul.gif
fakat tabanı daha geniş ülserler gelişir Nekroz nedeni ile kılcal damarlar açılır ve kanama başlar Ödeme rağmen fazla PMN migrasyonu olmaz Çok ender olarak nekroz muskularis tabakayı da aşar ve barsak perforasyonu gelişebilir Kolondaki bakteriyel flora trofozoitlerin çoğalma ve penetrasyonunu kolaylaştırır
virgul.gif
sekonder infeksiyona neden olabilir Trofozoitler venöz dolaşımla karaciğere ulaşacak olursa ekseriya sağ lopta amip absesi meydana gelir Buradan direkt yolla sağ akciğere geçiş mümkündür Deri amibiazisi ekseriya perianal bölgede görülür Seyrek rastlanan bir invaziv şekildir Lezyonlar kondilomatöz veya ülseratif olup
virgul.gif
kanamaya çok müsaittir Yüzeyleri kirli yeşilimtrak sarı renkli bir eksuda ile örtülüdür Kolondaki lezyonun abdomende cilt altına fistülize olması sonucu o bölgede nekroz ve gangren gelişir Amibiasis'in bu cilt şekli tanısı güç klinik bir formdur Çok nadir görülür



Klinik bulgular:

İntestinal amibiazis genellikle akut dizanteri formu ile tanınır Ancak asemptomatik formu olabileceği gibi remisyonlarla aktivasyonun birbirini takip ettiği kronikleşen klinik formu da vardır Amipli dizanterili hastada dışkılama sayısı günde 10-15 kadardır Karnın alt kadranında geçici ağrılar olur Dışkı
virgul.gif
miktarı az
virgul.gif
taze kan ve parlak mukus içerir
virgul.gif
pü yok denecek kadar azdır Hastanın genellikle ateşi yoktur
virgul.gif
ancak bir kısım hastada 375-378 0C yi bulan ateş yükselmesi olabilir Kolondaki ülserlerin derin olmadığı hastalarda sulu veya şekilsiz
virgul.gif
kansız
virgul.gif
parlak mukuslu dışkılama olabilir Derin lezyonların perfore olup fulminant seyredebileceğini de unutmamak gerekir Amipli karaciğer absesi dizanterinin aksine yüksek ateşe neden olur Sağ hipokondriumda künt bir ağrı ve lökositöz vardır Eritrosit sedimentasyon hızı artmıştır Çok kez akciğer grafisi çekildiğinde diyafragmanın yükselmesi ile fark edilir Karaciğer palpasyonla hafif ağrılıdır Skleralarda subikter görülebilir Trans-----slarda (AST
virgul.gif
ALT) biraz yükselme saptanır Ama hiç bir zaman bir viral hepatitteki kadar yükselmez Alkalen fosfataz normalin üstünde bulunur Ultrasonografi ile kesin tanı konur Hastaların anamnezinde
virgul.gif
3-4 hafta veya birkaç ay önce dizanteri bulunabileceği gibi
virgul.gif
bir yıl öncesine kadar hiç bir dizanteri hikayesi bulunmayabilir Ameboma
virgul.gif
E histolytica'nın yapabileceği kitle şeklinde lezyonlar olup
virgul.gif
anal bölgede veya çekum bölgesinde palpasyonla farkedilir Çok kez kolon kanseri zannedilir Tedavi görmemiş kronik şekli intermitant diyare ile seyreder



Tanı:

Amipli dizanteri
virgul.gif
basilli dizanteri
virgul.gif
ülseratif kolit
virgul.gif
psödomembranöz kolit
virgul.gif
kolon kanseri
virgul.gif
kolon tüberkülozu ile karışabilir Kesin ve en pratik tanı yöntemi dışkının lam lamel arasında mikroskop altında direkt incelenmesi ile konur Trofozoit şeklini daha önce görmemiş olanların yanılmaları çok kolaydır Kist şekilleri ise dışkıda bulunana artefaktlarla karıştırılabilir Preparatın dışkı verilir verilmez hazırlanması gerekir Amipe benzer hücreler 40 x objektif ile görüldükten sonra
virgul.gif
aynı alana sürekli 3-4 dk bakarak psödopod çıkarmasını beklemek gerekir Ayrıca kanlı mukuslu dışkı kısmından öze ile alınan küçük bir parçanın ince bir sürüntüsü yapılıp tespit edilir ve boyandıktan sonra immersiyon objektifi ile hem trofozoit hem de kistlerinin ince yapısının incelenmesi uygun olur Boyama için en çok Wheatley'in trichrome boyası tercih edilir Ayrıca kanlı-mukuslu dışkı parçasından tuzlu su içerisinde bir tüpte süspansiyon yapılır
virgul.gif
% 6'lık formalin ve ethyl acetate (%10 luk formalin 9 ml + 3 ml ethyl acetate) ilave edilip bir süre bekletildikten sonra santrifüj edilir Sedimentten bir damla alınıp üzerine %2'lik iyottan bir damla damlatılır mikroskop altında incelenir



Bu preparatta kistlerin yapısı iyi görülür
Ehistolytica için dışkı kültürü Robinson besiyerine yapılabilirse de pratikte pek yararı olmayan bir yöntemdir Pasif hemaglutinasyon testi ile antikor saptamak hastalığın endemik olmadığı ülkelerde tanı koydurabilir Sigmoidoskopi ile lezyonların görülmesi çok kez kesin tanı koymaya yetmez
virgul.gif
fakat alınacak kazıntı materyalinde Ehistolytica kolayca görülebilir



Tedavi:

Tedavide seçilecek kemoterapötikler Ehistolytica'nın yerleşim yeri ve invazyon yapıp yapmadığına göre değişebilir Metronidazole her türlü klinik şeklinde kullanılabilir
virgul.gif
fakat diloxanide furoate ve paromomycin yalnız barsak lumenindeki protozoere etki edip dokulara invaze olmuş şekline etki etmez

Asemptomatik olup sadece dışkılarında kist görülenlere
virgul.gif
Diloxanide furoate erişkinde 500 mg x 3/gün veya Paromomycin 30 mg/kg/gün
virgul.gif
10 gün süreyle verilebilir Ayrıca kistler için Diiodohydroxyquin 650 mg x 3/gün
virgul.gif
20 gün süreyle önerilir

Dizanterisinde ve karaciğer absesinde genellikle metronidazole tercih edilir Günlük total doz 30 mg/kg olup
virgul.gif
3'e bölünerek 8 saat aralıklarla po ve 10 gün süre ile kullanılır Karaciğer absesi cerrahi konsültasyonu gerektirir Ya açılarak veya perkütan transhepatik drenaj sağlanmadan büyükçe bir absenin metronidazole ile tedavisi yeterli olmaz Ancak cerrahi girişim ile birlikte mutlaka metronidazole tedavisi de yapılmalıdır Dizanteri veya karaciğer absesinin tedavisinde metronidazole ile birlikte veya ondan sonra diloxanide furoate
virgul.gif
paromomycin veya diiodohydroxyquin kullanmayı önerenler vardır

Emetine ve chloroquine amipli dizanteride uzun süre kullanılmıştır Fakat halen tercih edilmeyen ilaçlardır Metronidazole dışında ornidazole
virgul.gif
secnidazole ve tinidazole içeren preparatlar da tedavide kullanılmaktadır Etkinlik açısından aralarında pek fark yoktur Farmakokinetikleri farklıdır Metronidazole günde 3 kez
virgul.gif
ornidazole günde 2 kez
virgul.gif
secnidazole günde bir kez verilir
Metronidazole içerenler: NidazoleR tab
virgul.gif
FlagylR tab
Ornidazole içerenler: BiteralR tab
virgul.gif
OrnisidR tab
Secnidazole içerenler: FlagentylR tab
Kistler için en etkili ilaç diloxanide furoate'tır Fakat Ülkemizde preparatı yoktur Çocuklar için dozu 20 mg/Kg/ gündür
Asemptomatik kist taşıyıcılarında kullanılabilir Yoksa her amipli dizanterili hastada kullanma gereği yoktur Ornidazole ve tinidazol'un E histolytica infeksiyonlarının tedavisinde erişkin için günlük total doz 2 g dır Metronidazole alanlar aynı zamanda alkol alırlarsa
virgul.gif
alkoliklere disulfiram verildiğinde görülen antabus reaksiyonuna benzer semptomlar görülür
virgul.gif
baş ağrısı
virgul.gif
bulantı
virgul.gif
kusma gibi..
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

GİARDİAZİS

Giardiazis
virgul.gif
Giardia lamblia adı verilen protozoerin sebep olduğu
virgul.gif
en önemli ve çok kez tek belirtisi diyare olan bir ince barsak hastalığıdır



Etyoloji:

Glamblia (Gintestinalis
virgul.gif
Gduodenalis) trofozoit ve kist olmak üzere iki morfolojik formda bulunur Trofozoit form 4 çift flajellası ile sürekli ve çok hızlı hareket halinde görülür Uzunluğu 10-20 mikrometre olan
virgul.gif
armut biçiminde bir protozoerdir Ortalarında nokta şeklinde karyozum bulunan iki çekirdeği gözlük biçiminde görülür Yeni dışkılanmış dışkı lam-lamel arasında incelendiğinde trofozoit formu sürekli hareket halinde olduğundan kolayca farkedilir Eğer dışkı bekletilmiş ise hareketleri kaybolacağından boyasız preparatlarda trofozoiti görmek mümkün olmaz Alkol ile tesbit edilip trikrom
virgul.gif
giemsa veya hematoksilen ile boyanmış preparatlarda ise tipik morfolojik şekli immersiyon objektifi ile çok net görülür Kistleri biraz daha küçük olup oval veya yuvarlaktır
virgul.gif
hücre duvarı sitoplazmadan ayrıktır



Epidemiyoloji:

Giardiazisli hastaların dışkıları ile çıkardıkları kistler içme suyuna
virgul.gif
sebzelerin sulandığı veya yıkandığı sulara karışacak olursa bu tür suların içilmesi veya sebzelerin yenilmesi ile infeksiyon bulaşır Ülkemizde kurulan açık pazar yerlerinde satılan marul
virgul.gif
maydanoz gibi sebzelerin taze kalmalarını sağlamak amacı ile çok kez pazar yerine yakın açıktan akan sular ile yıkandığı bir gerçektir Kanalizasyon şebekesinin henüz büyük şehirlerimizde dahi tamamlanamamış olması lağım sularının şehir içinde açıktan akan sulara karışmasına neden olur İçme suyunun sık sık kesilmesi ile borularda oluşan negatif basınç
virgul.gif
çatlaklardan çevresindeki lağım sularının boru içine girmesini sağlar Suyun tekrar verilmesi ile kontamine suların evlere ulaşması işten değildir Bu nedenle salmonella
virgul.gif
shigella
virgul.gif
Ehistolytica gibi Glamblia'nın da diyare etkenleri arasında sık rastlanması doğaldır Her şeye rağmen diyare etkenleri arasında G lamblia'nın sık bulunmamasının nedeni diyareli hastalarda dışkının lam lamel arasında direkt incelenmesinin adet edinilmemesinden kaynaklanır Ülkemizde diyaresi olan hastaya genellikle dışkı kültürü bile yapılmadan antibiyotik verilir Dışkı kültürü istense de bu salmonella veya shigella'yı saptamaya yöneliktir Bazı hastanelerimizde ise aksine fazla sayıda
virgul.gif
G lamblia kistinin görüldüğü şeklinde laboratuvar raporlarına tanık olmaktayız Bunun nedeni de dışkıdaki kandidaların giardia kistleri ile karıştırılmasıdır Bu nedenle ülkemizdeki gerçek giardiazis insidansı hakkında yorum yapmak mümkün değildir

Dış kaynaklı bilgilerimize göre giardia
virgul.gif
bir arada piknik yapan gruplarda
virgul.gif
kreşlerde çocuklar arasında salgınlar bile yapabilir Kolesistli hastaların bir kısmında etken olan mikroorganizmaya katılmış refakatçı bir protozoer olarak rastlanır İnsandan insana direkt bulaşma
virgul.gif
hijyenik şartların bulunmadığı aile bireyleri arasında mümkündür



Patojenez:

Giardia'ya bağlı diyaresi olanlarda dışkıda makroskopik kan ve pürülan mukus görülmediği gibi mikroskop altında incelendiğinde de PMN ve eritrosit de bulunmaz Giardia lamblia
virgul.gif
barsak mukoza epiteline tutunsa bile invazyon yapmaz
virgul.gif
inflamasyona neden olmaz Barsak lumeninde çoğalan bir protozoerdir Şimdiye dek
virgul.gif
enterotoksin salgılamadığı da bilinmektedir İnce barsak mukozasında emilimi bozan gerçek patojenez belli değildir Kronik giardiasisli çocuklarda absorpsiyon bozukluğuna bağlı olarak malnütrüsyon geliştiği gibi
virgul.gif
malnütrüsyonlularda da giardiasis sık görülür Laktaz enzim yetersizliği ile giardiasisin birlikteliği de oldukça sıktır Giardia
virgul.gif
hem humoral hem de hücresel immün yanıta neden olur Özellikle intestinal sekretuvar IgA protozoerin intestinal kanaldan atılmasına yardımcı olur İster konjenital
virgul.gif
ister AIDS gibi sonradan gelişmiş olsun
virgul.gif
immün yetersizliği olanlarda giardia infeksiyon veya kolonizasyon oranı yüksektir Fakat bu kolnizasyonu sadece T veya B lenfositlerinin azlığına veya fonksiyon bozukluğuna bağlamak mümkün değildir



Klinik bulgular:

Giardia kistleri yutturulan gönüllülerin tümünde diyare oluşmadığı
virgul.gif
bir kısmında sadece dışkıda kistlerin bulunduğu
virgul.gif
ancak bir kısmında diyare geliştiği görülmüştür Doğal bulaşmada da bazı insanların asemptomatik kist taşıyıcısı olduğu gözlenmiştir Fakat bunun dışında
virgul.gif
karın ağrısı
virgul.gif
bulantı
virgul.gif
kusma
virgul.gif
diyare gibi belirtilerle akut gastroenterit tablosu verenler olduğu gibi
virgul.gif
özellikle çocuklarda malnütrasyona varan kronik diyare de gelişebilir Dışkıda kan ve pürülan mukus bulunmaz Çok sulu
virgul.gif
pis kokulu
virgul.gif
sarı renkte dışkı veya patö kıvamda günde 4-5 kez dışkılama ile karakterli bir diyare olabilir Teşhis edilip tedaviye alınmayanlarda diyare çoğunlukla birkaç hafta devam edip kendiliğinden geçer Fakat bu hastalar aylarca dışkılama ile kist atabilirler Ülkemizde giardiazis tanısı ekseriya 5-10 gün değişik antibiyotik kullanmasına rağmen diyaresinin geçmediği hastalarda protozoeri tanıyan hekimler tarafından konur Bu konuda teşhis ve dolayısıyla tedavi yanlışlıklarına sık rastlanıyor Dışkı florasındaki kandidaların kist zannedilip boş yere ornidazol verilenler olduğu gibi
virgul.gif
bakteriyel bir diyare olarak kabul edilip uygun olmayan antibiyotiklerin kullanıldığı hastalar da vardır

Giardiaya bağlı diyare kronik olabilir veya zaman zaman kendiliğinden düzelmeleri akut diyare devreleri takip edebilir Kolesistitli hastaların bir kısmında duodenumdan alınan safrada ve dışkıda trofozoit şekillerine rastlanır Kolesistit patojezindeki rolü de belli değildir Sadece kist çıkartanlarda giardianın trofozoit şekilleri büyük olasılıkla duodenum ve safra kesesinde bulunur




Tanı:


Dışkıda mukus bulunsa bile
virgul.gif
kan ve pürülan mukus yoktur Ya su gibi ya da cıvık
virgul.gif
pis kokuludur Öze ile bir damla alınarak tuzlu suda süspansiyon yapılıp lam lamel arasında 40x objektif ile giardianın trofozoit veya kistleri aranır Trofozoitleri yerinde durmaz
virgul.gif
sürekli kıpırdanma veya yer değiştirme halindedir Kistleri kandida ile karışabilir
virgul.gif
ancak kandidalardan çok daha büyüktür (1-2 eritrosit büyüklüğünde
virgul.gif
7-19 mikron) Kistlerin çekirdeklerini direkt boyasız preparatta görmek mümkün olmaz Havada kurutulmuş dışkı sürüntüsü alkol ile tesbit edildikten sonra trikrom
virgul.gif
giemsa veya hematoksilen ile boyanıp immersiyon objektifi ile incelendiğinde armut şeklinde
virgul.gif
iki gözlü hücreler trofozoit şekilleridir Kistlerinin belirgin ve sitoplazmadan ayrılmış bir dış duvarı ve 2-4 çekirdeği vardır ve oval görünümdedir Kistlerinin
virgul.gif
dışkının formalin-eter karışımında süspansiyonu yapılarak konsantre edilmesi de mümkündür Dışkıda giardianın görülmemesi halinde gastrik sonda ile alınan safrada aranabilir Burada görülme şansı daha yüksektir



Tedavi:

Giardiazis tedavisinde metronidazole
virgul.gif
ornidazole
virgul.gif
tinidazole
virgul.gif
quinacrine ve furazolidone gibi ilaçlardan biri tercih edilebilir Metronidazole en sık kullanılandır Çocuklara 10-15 mg/kg/ gün
virgul.gif
erişkinlere 250 mg x 3/gün
virgul.gif
10 gün süre ile yeterlidir Gebelerde özellikle ilk trimestirde kullanılmaz Çocuklarda furazolidone (DiyareksR) denenebilir Kistlerin kaybolmaması halinde bir hafta ara verip 2 kür gerekli olabilir SHIGELLOSIS (Basilli Dizanteri) Shigella adı verilen mikroorganizmaların neden olduğu
virgul.gif
kanlı mukuslu diyare
virgul.gif
karın ağrısı ve ateş ile seyreden bir kolittir Ülkemizde sık görülmekle birlikte prognozu çok iyidir.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

SHIGELLOSIS
(Basilli Dizanteri)

Shigella adı verilen mikroorganizmaların neden olduğu
virgul.gif
kanlı mukuslu diyare
virgul.gif
karın ağrısı ve ateş ile seyreden bir kolittir Ülkemizde sık görülmekle birlikte prognozu çok iyidir



Etyoloji:

Shigella'lar gram negatif
virgul.gif
hareketsiz
virgul.gif
kapsülsüz küçük basillerdir Biyoşimik ve antijenik yapılarına göre A
virgul.gif
B
virgul.gif
C
virgul.gif
D diye 4 büyük gruba ayrılırlar
A grubunda S dysenteriae
virgul.gif
B grubunda S flexneri
virgul.gif
C grubunda S boydii
virgul.gif
D grubunda Ssonnei bulunur Her grubun ayrıca serotipleri vardır Toplam serotip sayısı 40 civarındadır Laktozu fermente etmezler
virgul.gif
glukozu fermente eder fakat gaz oluşturmazlar ( S sonnei geç olarak laktozu fermente edebileceği gibi
virgul.gif
Sflexner tip 6'nın bazı suşları glukozdan gaz oluşturabilir) Her grupta indol pozitif ve negatif olan tipler vardır H2S oluşturmazlar Tüm Enterobacteriaceae'da olduğu gibi oksidaz negatiftir SS (Salmonella-Shigella)
virgul.gif
EMB (Eosin-Methylene-Blue) agar gibi selektif besi yerlerinde ürer Üreyi parçalamazlar Doğadaki kaynağı sadece hasta insan veya taşıyıcılarıdır (portör) Shigella dysenteriae tip 1 enterotoksin salgılar Diğer tiplerde ise böyle bir toksin eğer varsa çok azdır



Epidemiyoloji:

Ülkemizde shigellosis sık görülen bir infeksiyondur En çok yaz ve sonbaharda görülmekle beraber her mevsimde rastlanır Hastalar dışkıları ile shigelle'ları dışarı atar Klinik iyileşme sağlansa bile bir kaç hafta süre ile portör olabilirler Shigella ile insanlar çok kolay infekte olur Salmonella ve vibrionların hastalık oluşturabilmesi için 105 kadar bakterinin alınması gerektiği halde shigella'lardan sadece 200-300 bakterinin alınması ile dizanteri oluşabilir
Bakteriler hastanın kullandığı tuvaletlerin kullanılması ile doğrudan insana bulaşabileceği gibi
virgul.gif
lağım sularının karıştığı dere suları ile sulanan sebzelerin (maydonoz
virgul.gif
marul vs) çiğ yenmesi ile de bulaşır Mide asidine oldukça dirençlidirler Ayrıca mide asidini nötralize edici nedenler infeksiyonu kolaylaştırır 1-4 yaşları arasındaki çocuklar hastalığa daha yatkındır Homoseksüellerde görülen ishallerden (gay bowel syndrome) çoğunun nedeni shigella'dır
Shigellosis
virgul.gif
fekal-oral bulaşmanın en iyi örneği olarak
virgul.gif
alt yapının olmadığı az gelişmiş ülkelerde sık görülür Bununla birlikte ekonomik düzeyi yüksek ülkelerde de rastlanan bir hastalıktır




Patojenez:

Shigella grubu mikroorganizmalar barsak mukozasına invaze olarak hastalığı oluşturur Toksin sadece Sdysenteriae tip 1 (Shiga) infeksiyonunda rol oynar Deneysel olarak diğer shigella tiplerine ait bir toksin ile hayvanlarda enterokolit oluşturmak mümkün olmakla beraber bunun insanlardaki rolü şüphelidir Bu mikroorganizmalar için Sereney testi pozitiftir Yani kobay korneası mukozasına invaze olarak keratit oluştururlar Hasta kanlarında az miktarda
virgul.gif
lipopolisakkarit yapısında endotoksinin patojenezde büyük bir rolü yoktur Bakteri kolon mukozası
virgul.gif
özellikle rektosigmoid bölgede
virgul.gif
epitel hücreleri içerisine girerek çoğalır Hücreler parçalanır
virgul.gif
PMN'lerin migrasyonu ile üzerleri pü ile kaplı
virgul.gif
3-10 mm çapında ülserasyonlar oluşur Başlangıçta kolonun sadece distal bölümlerinde görülen bu lezyonlar birkaç gün içerisinde proksimal kolona ve hatta terminal ileuma ulaşabilir Absorbsiyon bozulur
virgul.gif
kanlı-mukuslu diyare ile su ve elektrolit kaybı olur



Klinik bulgular:

Bakteri alındıktan 1-3 gün sonra hastada karın ağrıları patö kıvamda dışkılama ve ateşin biraz yükseldiği görülür Ancak bir iki gün içerisinde dışkılama sayısı
virgul.gif
günde 20-30'u bulur
virgul.gif
kanlı-mukuslu
virgul.gif
miktarı az
virgul.gif
şekilsiz dışkı çıkmaya başlar Ateş her hastada yükselmez
virgul.gif
yükselenlerde de 3 gün kadar devam eder Abdomenin sol alt kadranı hassastır Su ve elektrolit kaybı nedeni ile hastanın tansiyonu düşer Halsizlik belirginleşir Özellikle çocuklarda ağır seyredebilir Bazen
virgul.gif
seyrek olmakla beraber kansız su gibi dışkılama olabilir Sdysenteriae tip 1 en ağır seyreden dizanteriye neden olur Hastalık
virgul.gif
antibiyotik verilmese de 2-3 hafta içerisinde kendiliğinden düzelir Ancak antibiyotikler hastalığın 2-3 günde geçmesini sağlar
virgul.gif
dışkı ile bakteri atılımını önler




Komplikasyonları:


Barsak lezyonları yüzeyel olduğu için perforasyon beklenen bir komplikasyon değildir Ancak olmaz demek te mümkün değildir Çok az bir olasılıkla barsak perforasyonu ve peritonit gelişebilir

Bakteriyemi son derece ender görülen bir komplikasyondur Çok küçük çocuklarda ve aşırı yaşlılarda tedavi edilmediği taktirde dehidratasyona bağlı ölüm olabilir
Hastalık düzelmek üzereyken hemolitik üremik sendrom ortaya çıkabilir Diyare düzelse bile bir kaç hafta sonra artrit
virgul.gif
üretrit
virgul.gif
konjoktivit ile seyreden Reiter sendromu görülebilir




Prognoz:

Antibiyotikler ve rehidratasyon sıvıları ile kısa sürede hasta iyi olur Departmanımızda şimdiye kadar shigellosis'e bağlı ölüm görülmemiştir




Tanı:

Hastalık en çok amipli dizanteri
virgul.gif
pseudomembranöz kolit
virgul.gif
ülseratif kolit ile karışır Pseudomembranöz kolitte hastanın anamnezi önemlidir Diyare antibiyotik kullanırken veya yeni kestikten sonra ortaya çıkmıştır Amipli dizanteride dışkı parlak mukus ve kan içerir
virgul.gif
pü yoktur Basilli dizanteride mukus pürülandır Mikroskop altında bir damla mukusa damlatılmış metilen mavisi ile hazırlanan taze preparat incelendiğinde bol miktarda PMN hücre görülür Halbuki dizanteri Ehistolytica'ya bağlı olunca bol eritrosit
virgul.gif
az sayıda PMN ve amibin kistlerini veya vejetatif şeklini görmek mümkün olur Kesin tanı dışkının SS veya EMB besi yerine ekilip
virgul.gif
shigella'nın üretilmesi ile konur Bu besiyerinde üreyen laktoz negatif koloniler tek tek alınıp çoğaltılır Sonra TSİ (Triple Sugar Iron agar) ve IMU (Indol-Motility-Urease) besi yerlerine ekilir Üreyen bakteri shigella ise TSİ besi yerinin üstü kırmızı (kalevi)
virgul.gif
altı sarı (asit) görülecek
virgul.gif
H2 S oluşmayacak
virgul.gif
gaz görülmeyecektir IMU besiyerinde bakterinin hareketsiz olduğu
virgul.gif
üreyi parçalamadığı saptanacak İlave edilen 1-15 ml Kovacs solüsyonu kızarabilir veya sarı renkte kalabilir Yani indol pozitif veya negatif olabilir Önce polivalan sonra monovalan antiserumlarla izole edilen shigella'nın serotipi lam aglütinasyonu ile söylenebilir Bu biyoşimik özellikleri değerlendirirken etyolojide verilen bazı bilgilerin göz önünde tutulması uygun olur IMU besi yeri her laboratuvarda kullanılmıyor
virgul.gif
ancak laboratuvarımızda pratik oluşu ve idantifikasyondaki faydası görüldüğünden enterobakteriler için rutin olarak kullanılmaktadır SS besi yerinde Sdysenteriae tip 1 üremeyebiliyor
virgul.gif
bu nedenle EMB agarını departmanımız tercih etmektedir




Tedavi:

Rutin olarak shigellosis'te ampicillin veya TMP-SMZ tercih edilir Beş günlük tedavi yeterlidir Ancak shigella suşları arasında plasmide bağlı multipl dirençlilik ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada her geçen gün artmaktadır Erişkinlerde ofloxacin ile üç günlük tedavinin hem bakterinin dışkıdan eradikasyonu ve hem de klinik şifanın elde edilmesi açısından yeterli olduğu tarafımızdan görülmüştür Ampicillin'in günlük total dozu 50-100 mg/kg
virgul.gif
4 eşit doza bölünüp 6 saatte bir alınır TMP-SMZ
virgul.gif
erişkin için normal tabletlerinden 12 saat arayla 2 şer tablet
virgul.gif
fort şekli ise birer adet kullanılır Ofloxacin
virgul.gif
yalnız erişkinlerde 12 saat arayla 200 mg'lık tabletlerinden günde 2 kez alınmalıdır Hastanın kan basıncı çok düşük ise iv
virgul.gif
değil ise oral yoldan sıvı ve elektrolit kaybı yerine konmalıdır Bunun için kolera tedavisine bakınız





KAYNAKLAR

1 Hale TL
virgul.gif
Formal SB
virgul.gif
Pathogenesis of Shigella infections Pathology Immunopathology Res 1987
virgul.gif
6: 117-127

2 Bennish ML
virgul.gif
Wojtyniak BJ
virgul.gif
Struelens MJ
virgul.gif
Death in shigellosis: incidence and risk factors in hospitalized patients J Infect Dis 1990
virgul.gif
161: 500-506

3 Keush GT
virgul.gif
Grady GF
virgul.gif
Mata LJ
virgul.gif
et al The pathogenesis of shigella diarrhea Enterotoxin production by Shigella dysenteria 1 J Clin Invest 1972
virgul.gif
51: 1212

4 Altay G
virgul.gif
Tulunay O Ofloxacin'in antibakteriyel etkinliği: in vitro ve in vivo sonuçlar Mikrob Bült 1984
virgul.gif
19: 183-189

5 Fırat M
virgul.gif
Akalın E
virgul.gif
et al In vitro activity and clinical efficacy of ofloxacin in shigellosis due to muliple resistant strains 15 International Congress of Chemotherapy
virgul.gif
19-24 July 1987
virgul.gif
İstanbul
virgul.gif
Abstract no 69
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

İNTESTİNAL E COLİ İNFEKSİYONLARI

Escherichia coli
virgul.gif
intestinal kanalın aerob bakteri florasının büyük bir kısmını oluşturmakla birlikte bazen sulu diyare
virgul.gif
kanlı diyare veya dizanteriform bir diyareye neden olabilir




Etyoloji:

E coli gram negatif
virgul.gif
hareketli
virgul.gif
laktozu fermente eden bir basildir Eskiden beri O somatik antijen H kirpik antijenlerine göre çok sayıda değişik serotiplerinin varlığı bilinmektedir Ancak bu serotiplere göre E coli suşlarını patojen veya saprofit diye tanımlamak mümkün değildir E coli suşlarının 1) enterotoksijenik (ETEC)
virgul.gif
2) enteroinvasiv (EİEC)
virgul.gif
3) enteropatojenik (EPEC)
virgul.gif
4) enterohemorajik (EHEC) olmak üzere 4 önemli klinikopatolojik özellik gösteren grubu vardır Bu dört özellik plasmid veya fajlar tarafından kodlanır Dolayısıyla bu özellikleri taşımayan bir E coli suşu
virgul.gif
çoğalma sırasında eğer ortamda bu özellikteki başka bir E coli suşu varsa
virgul.gif
transdüksiyon veya konjugasyon ile plasmid tarafından infekte olabileceğinden bu özellikleri taşır hale geçebilir




Epidemiyoloji:

E coli'ye bağlı diyareler daha çok bebeklerde Anne sütünden yeni kesilmiş çocuklarda ve yazın turistik ziyaretler sırasında ortaya çıkar




Patojenez:


E coli suşlarının bir kısmı enterotoksin salgılar Bu enterotoksinin ısı ile parçalananı (LT) olduğu gibi
virgul.gif
ısıya dayanıklı olanı da (STa ve STb) vardır
LT
virgul.gif
kolera toksinine benzer ve adenylate cyclase enzimini aktive ederek hücre içinde cAMP'ın çoğalmasına neden olur STa ise guanylate cyclase enzimini aktive ederek cGMP'ın hücre içinde birikmesine neden olur Her iki durumda da barsak mukozasından lumene izotonik su atılımı ve bikarbonat absorpsiyon bozukluğu olur Her iki toksin de plasmid tarafından sentez edilir Barsak mukozasına invaze olma özelliği gösteren suşlar ise dizanteri şeklinde diyareye sebep olur Dışkıda bol miktarda PMN vardır Barsak epiteline invaze olma özelliğini bir plasmid kodlar Enterohemorajik E coli'ler ise S shiga'ya benzer toksin salgılar
virgul.gif
kanlı diyare ve hemolitik üremik sendroma neden olurlar

EHEC'lerin daha çok 0157: H7 ve 026: H11 antijenik yapılarını taşıdığı saptanmıştır Enteropatojenik E coli'ler ise enterotoksin salgılamadıkları gibi invazyon özelliği de taşımazlar
virgul.gif
fakat barsak epiteline tutunma özelliği göstererek diyareye neden olurlar




Klinik:

Enterotoksin salgılayan E coli suşları koleraya benzer sulu
virgul.gif
kansız
virgul.gif
püsüz diyareye neden olur Enteroinvaziv E coli'ler ise kolonda yerleşerek dizanteriye benzer
virgul.gif
ateş
virgul.gif
tenezm
virgul.gif
kanlı ve iltihaplı diyare yapar Yine E coli'ye bağlı çok az imflamasyona rağmen bol kanlı diyare ile seyreden salgınlar görülmüştür Bu salgınlarda izole edilen E coli'lerin 0157 ve 026 somatik antijen yapısında olduğu saptanmıştır Hijyen şartlarının iyi olduğu ülke insanlarının az gelişmiş ülkeleri ziyaretleri sırasında diyare olmaları büyük bir olasılıktır Kendi ülkemizde tatil için gittiğimiz kasabalarda ilk bir kaç gün içinde su gibi diyareye yakalanıp
virgul.gif
bunun 2-3 gün içinde kendiliğinden geçtiğini çok kez farketmişizdir Turist diyaresi adı verilen bu diyarenin %80 kadarında etkenin Ecoli (ETEC) olduğu gözlenmiştir Özellikle anne sütü kesildikten sonraki aylarda bebeklerde Ecoli diyaresine sık rastlanır Erişkinlerde Ecoli diyaresi çocuklara oranla seyrektir Muhtemelen yaş ilerledikçe Ecoli'nin toksin veya diğer patojenezde rol oynayan antijenik yapılarına karşı intestinal kanalda lokal bağışıklık oluşmaktadır




Tanı:

Ecoli'ye bağlı enterokolitlerin kesin tanısı bu gün için pratik değildir Ancak dışkı kültürlerinde shigella
virgul.gif
salmonella
virgul.gif
Vcholera üremediğinde
virgul.gif
yersinia
virgul.gif
camplobacter
virgul.gif
giardia
virgul.gif
Saureus
virgul.gif
rotavirus gibi etkenler arasında Ecoli akla gelebilir Ecoli normal florada bulunduğundan her kültürde üreyecektir Bir çok Ecoli kolonisi arasında hangisinin ETEC
virgul.gif
EPEC
virgul.gif
EHEC
virgul.gif
EIEC olduğunu söylemek pratik olarak mümkün değildir Enaz 4-5 koloninin ayrı ayrı incelenmesi gerek Hela hücrelerine yapışma ve toksisite
virgul.gif
Sereny testi
virgul.gif
toksin varlığı gibi ince testler yapılabilir Sadece O ve H antijenik tipinin tayini bir anlam taşımaz




Tedavi:

Ecoli'ye bağlı diyareler 3-5 gün
virgul.gif
seyrek olarak 1-2 hafta sürüp kendiliğinden düzelir Antibiyotiklerin bu süreyi kısalttığı bilinmektedir Önce hastanın rehidrasyonunun sağlanması gerek Koleraya benzer
virgul.gif
toksine bağlı diyarede kolerada uygulanan sıvılar burada da isabetlidir Hastanın kan basıncına göre iv veya po solüsyonlar tercih edilir Antibiyotik olarak ilk seçilecek ilaç TMP-SMZ dur Bir iki gün içerisinde düzelme olmadığı taktirde özellikle dizanteriform diyarede erişkinde "oflaxacin" kullanılabilir.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

TURİST DİYARESİ


Mandell'in İnfeksiyon hastalıkları kitabında turist diyaresinin halk dilindeki isimleri arasında şunlar kayıtlıdır: Delhi dansı
virgul.gif
Çingene karnı
virgul.gif
Yunanlı dört nal koşusu
virgul.gif
Türkiye koşaradımı
virgul.gif
Roma yarışı
virgul.gif
Aztek çift adımı
virgul.gif
Çarmıha gerilme azabı
virgul.gif
vs Görüldüğü gibi bu takma isimler
virgul.gif
gezilerde birden başlayan
virgul.gif
kısa sürede geçen
virgul.gif
karın ağrısı ve diyare ile seyreden bu hastalığı çok güzel tanımlıyor



Etyoloji:


Turist diyaresi olan hastaların dışkı kültürlerinden en sık izole edilen mikroorganizma Enterotoksijenik E coli (ETEC) dir Çok daha az sıklıkla Shigella
virgul.gif
Salmonella
virgul.gif
C jejuni
virgul.gif
Vparahemolyticus
virgul.gif
Rota virus
virgul.gif
CMV üretilmiş
virgul.gif
Giardia görülmüştür



Epidemiyoloji:

Turist diyaresi sadece uluslararası gezilerde değil
virgul.gif
aynı ülkenin bir ilinden diğerine tatile giden yerli turistlerinde de görülür Bu konuda
virgul.gif
geziden önce ve gidilen ülkede turist diyaresi geliştikten sonra yapılan dışkı kültürlerinde
virgul.gif
hastaların tümünde olmamakla beraber ETEC'nin yeniden alındığını kanıtlayan çalışmalar vardır En çok yaz aylarında
virgul.gif
çocuklarda ve gençlerde sık
virgul.gif
bebekler ve yaşlılarda seyrek görülür Bu durum yaşam tarzı ve yenilen
virgul.gif
içilenlerle ilgilidir Yabancıların turist diyaresine sık olarak yakalandıkları ülkeler arasında Hindistan
virgul.gif
Pakistan
virgul.gif
Meksika
virgul.gif
Orta Doğu Ülkeleri gösterilirse de
virgul.gif
bu ülke insanlarının gelişmiş ülkeleri ziyaretleri sırasında aynı hastalığa seyrek de olsa yakalandıkları bir gerçektir




Patojenez:

Enterotoksijenik Ecoli'ler ısıya labil (LT) ve stabil(ST) toksin salgılar Bu toksinler plazmid tarafından kotlanan ekzotoksin (enterotoksin) lerdir Plazmid bir Ecoli suşundan diğerine geçebilir
virgul.gif
dolayısıyla önceden enterotoksijenik olmayan bir suş enterotoksijenik hale dönüşebilir LT ve ST tek tek veya birlikte Vcholera toksini gibi hareket eder ETEC çoğunlukla barsak mukozasına invaze olmaz
virgul.gif
bu nedenle kanlı-pürülan dışkı görülmez




Klinik bulgular:

Hastaların başlıca şikayetleri
virgul.gif
gittikleri ülkede
virgul.gif
3-5 gün sonra birden başlayan karın ağrısı ve su gibi diyaredir Ateş genellikle yoktur Bulantı kusma olabilir veya olmayabilir Dışkıda kan ve pü bulunmaz





Tedavi:

Kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin oral veya gerektiğinde intravenöz yerine konması yeterlidir
Antibiyotik alınmasına gerek kalmadan 1-3 gün içerisinde diyare kendiliğinden durur Hekim uygun görüyorsa erişkinlere florlanmış kinolon
virgul.gif
çocuklara TMP-SMZ
virgul.gif
2-3 gün süre ile verilebilir Semptomatik olarak diphenoxylate (Lomotil) veya loperamide (Lopermid) preparatlarının kullanılmasının faydadan çok zararı olabilir Toksin megakolon gelişebilir Profilaktik olarak seyahate çıkanlar kinolon veya TMP-SMZ önerenler olmuştur Bu antibiyotiklerin diyare insidansını düşürdüğü saptanmıştır
virgul.gif
ancak uzun vadede dirençli Ecoli suşlarının gelişmesi söz konusu olduğundan bu uygulamadan vazgeçilmesi doğru olur.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

YERSINIA ENTEROCOLITICA ENTERİTİ

Yersinia enterocolitica
virgul.gif
çocuklarda daha sık olmak üzere erişkinlerde de akut gastroenterit veya enterokolit oluşturur



Etyoloji:

Y enterocolitica
virgul.gif
gram negatif
virgul.gif
25oC de hareketli 37oC de hareketsiz
virgul.gif
laktozu fermente etmeyen bir basildir Kanlı agar
virgul.gif
EMB ve Mac Conkey gibi besi yerlerinde ürer Oda derecesinde (25oC) ve hatta 4oC de üreyebilir Beş biyotipi
virgul.gif
50 nin üstünde serotipi vardır



Epidemiyoloji:


Y enterocolitica'nın doğal reservuarları koyun
virgul.gif
keçi
virgul.gif
kedi
virgul.gif
köpek
virgul.gif
domuz
virgul.gif
beygir ve kemiricilerdir İnsanlara bu hayvanların dışkı süt ve etleri ile bulaşır Dünyanın her tarafında hastalığa rastlanmakla beraber iskandinav ülkelerinde daha sık görüldüğü kaydedilmektedir Kreşlerdeki çocuklarda küçük salgınları yayınlanmıştır



Patojenez:

Yenterocolitica ısıya dayanıklı enterotoksin salgılamakla beraber
virgul.gif
bunun patojenezdeki rolü şüphelidir Bu bakterinin insan hücrelerini invaze ettiği bilinir Sereny testi (kobay konjonktiva testi) pozitiftir Oral yoldan alınan bakteri mide asiti barajını aştığı taktirde ince barsak mukozasında çoğalır Terminal ileumda
virgul.gif
Peyer plaklarında nekroz ve ülserasyona sebep olur Nadiren septisemi gelişebilir Kolonun yukarı kısımları da hastalığa iştirak edebilir



Klinik bulgular:

İnkübasyon periyodu 4-7 gün kadardır Hastaların % 84'ünde karın ağrısı
virgul.gif
%78'inde diyare
virgul.gif
%43'ünde ateş
virgul.gif
%13 ünde bulantı
virgul.gif
%8 inde kusma görülmüştür Çocuklarda karın ağrısı apandisiti taklid eder Gerçekte de klinik apandisit tanılarının %5 kadarı Yersiniozis'tir Mezenterik adenit
virgul.gif
barsak perforasyonu ve peritonit gelişebilir Fakat hastalık çok kez hafif diyare ile seyreder ve kendiliğinden iyi olur Diyarenin seyri sırasında veya birkaç hafta sonra %10-30 vakada diz
virgul.gif
dirsek
virgul.gif
ayak ve el bileklerini tutan poliartrit görülebiliyor Hastalıkla ilgili olarak Reiter sendromu kaydedilmiştir Hastaların bir kısmında gövde ve bacaklarda eritema nodozum çıkabilir Genellikle diyare 1-2 hafta devam eder Birkaç ay süren kronik vakalar da vardır Diyaresiz
virgul.gif
sadece eksudatif farinjit ile seyreden Yenterocolitica infeksiyonu bildirilmiştir Dışkıdan yersinia izole edildiği halde asemptomatik olan çocuklara da rastlanmıştır Crohn hastalığının seyri sırasında sekonder infeksiyon olarak ortaya çıkabilir



Tanı:

Yenterocolitica enteritinde dışkıda çoğunlukla makroskopik kana rastlanmaz
virgul.gif
çünkü genellikle ülserler yüzeyeldir Fakat mikroskopik tetkikte bol sayıda PMN'ler görülür Kesin tanı dışkı kültürü ve mikroorganizmanın izolasyonu ile yapılır Hasta serumlarında aglutinasyon testi ile antikorları saptamak mümkündür Ancak bu aglütininler brucella
virgul.gif
vibrio ve E coli ile kros reaksiyon verebilir Dışkı süspansiyonu 4oC de bir gece bekletildikten sonra kalb-beyin infüzyon agarı
virgul.gif
EMB
virgul.gif
MacConkey gibi katı besi yerine ekilir İki petri kutusuna ekim yapıp birini oda derecesinde
virgul.gif
birini de 37oC bekletmek uygun olur




Tedavi:

Kaybedilen su ve elektrolitin giderilmesi çok kez yeterlidir İn vitro olarak Yenterocolitica tetracycline
virgul.gif
chloramphenicol
virgul.gif
TMP-SMZ
virgul.gif
aminoglikozidlere ve quinolone'lara duyarlıdır.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

CAMPYLOBACTER ENTERİTİ

Campylobacter adı verilen mikroorganizmalar içerisinde özellikle Cjejuni daha çok çocuklarda
virgul.gif
apandisite benzer karın ağrısı
virgul.gif
yüksek ateş
virgul.gif
kanlı-pürülan diyare ile seyreden bir enterokolit oluşturur



Etyoloji:

Mikroskopta gram negatif eğrilmiş basiller (campylo:eğrilmiş
virgul.gif
bükülmüş
virgul.gif
bacter: çomak) şeklinde görülen bu mikroorganizmalar içerisinde insanlar için önemli olan tipleri Cjejuni
virgul.gif
Cfetus
virgul.gif
Ccoli
virgul.gif
Claridis ve Cpylori (Helicobacter pylori)'dir En sık enterokolit nedeni olan Cjejuni'dir Cfetus
virgul.gif
Ccoli ve Claridis intestinal kanal dışı yerleşim yapabilir H pylori ise akut gastritlilerde mide biyopsi materyallerinin kültüründe üremektedir Campylobacter'ler mikroerofilik olup ne tam aerobik ne de tam anaerobik ortamda ürer Hareketli
virgul.gif
spiral şeklinde
virgul.gif
eskimiş kültürlerinde kokoid forma dönüşen
virgul.gif
şekerleri fermente etmeyen
virgul.gif
oksidaz ve katalaz pozitif bakterilerdir Cjejuni urease negatif
virgul.gif
H pylori ise pozitiftir Cjejuni
virgul.gif
42oC de
virgul.gif
%5 oksijen
virgul.gif
%10 CO2 içeren ortamda daha iyi ürer Bu ortam anaerobik kavanoz içerisinde Gas-pak (BBL) ile temin edilebilir Özel etüvlerde
virgul.gif
%5 oksijen %10 karbondioksit ve %85 nitrojen veren gaz tankları ile de bu atmosfer sağlanabilir Besi yeri olarak
virgul.gif
lizise uğratılmış %7-20 beygir kanı ve %1 Iso Vitale X içeren BHIA (Brain heart infusion agar) veya Skirrow
virgul.gif
Campylobacter albimi cystein kullanılabilir HPylori oda derecesinde 45dk aerobik ortamda kalınca ölür Optimal üreme derecesi 37oC dir




Epidemiyoloji:

Campylobacter enterokoliti yaz ve sonbahar aylarında daha sık görülür Bakteri koyun
virgul.gif
keçi
virgul.gif
tavuk
virgul.gif
köpek
virgul.gif
kedi dışkısında bulunur Bakteriyi taşıyan hayvanlar asemptomatik veya diyareli olabilir Bu hayvanların dışkıları ile kesim sırasında etlerine bulaşır İnsanlar bakteriyi en çok iyi pişmemiş tavuk eti
virgul.gif
pastörize olmamış sütten alırlar İyi klorlanmamış suların içilmesine bağlı küçük salgınlar olabilir Beş yaşına kadar olan çocuklar infeksiyona erişkinlerden daha yatkındır




Patojenez:

C jejuni'nin yaptığı enterokolitle bakteriler mide asidini geçer geçmez safralı ortamda çok iyi çoğalır Tüm ince ve kalın barsak mukozasına invaze olur Yerleştiği yerlerdeki ülserasyon ve küçük abselerde bol miktarda PMN hücreler bulunur Mukoza hiperemik ve ödemlidir




Klinik bulgular:

İnkübasyon periyodu 2-5 gün kadardır Bir iki günlük iştahsızlık
virgul.gif
kırgınlık
virgul.gif
halsizliğin arkasından intestinal semptomlar başlar
virgul.gif
ateş yükselir Diyare
virgul.gif
günde beş altı kez
virgul.gif
patö kıvamda olabileceği gibi
virgul.gif
tamamen sulu veya kanlı pürülan olabilir Her üç şekli de aynı hastada görmek mümkündür Karın ağrıları
virgul.gif
tüm batına yaygın ve kramp şeklindedir Apandist zannedilebilir Rektoskopik veya sigmoidoskopik bulgular shigellosis
virgul.gif
ülseratif kolit ve Crohn hastalığına benzer Seyrek olarak tek başına karın ağrısı veya tek başına gastrointestinal hemoraji ile seyredebilir Ateş
virgul.gif
tifodaki gibi belirgin olabilir Ender olarak bakteriyemi yapabilir Ayrıca campylobacter'lerin endokardit
virgul.gif
septik artrit menenjit
virgul.gif
abse
virgul.gif
salpinjit
virgul.gif
Reiter sendromu
virgul.gif
hemolitik üremik senrom
virgul.gif
prematüre doğum
virgul.gif
abortus
virgul.gif
neonatal sepsis
virgul.gif
lökomid reaksiyon nedeni olabileceği bildirilmiştir



Tanı:

Dışkıdan direkt preparat hazırlanıp gram boyası ile boyanır Bol lökositin yanısıra C
virgul.gif
S
virgul.gif
J şeklinde gram negatif bol miktarda basilin görülmesi tanıya yardımcı olur Dışkı kültürü ile Cjejuni üretilebilir (Bunun için etyolojiye bakınız)




Tedavi:

Öncelikle hastanın su ve elektrolit kaybının giderilmesi gerekir Bunun için hastanın durumuna göre oral iv rehidasyon yapılır İntravenöz solüsyonlardan İsolyte
virgul.gif
%5'lik dekstroz ile birlikte veya herhangi bir rehidasyon sıvısı kullanılabilir Campylobacter jejuni invitro olarak bir çok antibiyotiğe duyarlı olmakla beraber tedavide
virgul.gif
erken başlamak kaydı ile erythromycin tercih edilir Erişkinlerde quinolon'lardan ciprofloxacin veya tetracycline alternatif antibiyotiklerdir Erythromycin çocuklara 30-50 mg/kg/gün
virgul.gif
dört eşit doza bölünerek 6 saatte bir verilir Erişkinde günlük total doz 1-2 gram yeterlidir Tedaviye 5-7 gün devam edilir



Prognoz:

Antibiyotikler hastalığın devam süresini kısaltır Hiç antibiyotik verilmediğinden diyare ve ateş 1-2 hafta sürebilir Ölüm çok enderdir Ancak immün yetersizliği olanlarda intestinal kanal dışı yerleşime bağlı olarak ölüm görülebilir





KAYNAKLAR

1 Skirrow MB Campylobacter enteritis:a new disease Brit Med J
virgul.gif
1977
virgul.gif
2:9-11

2 Dalgıç N
virgul.gif
Doğanay M İnsanlarda Campylobacter infeksiyonlarının gözden geçirilmesi C Ü Tıp Fak Derg 1983
virgul.gif
5:83-91

3 Mülazımoğlu İE
virgul.gif
Kurtoğlu S Campylobacter jejuni gastroenteriti ve tanı yöntemleri Türkiye Klinikleri
virgul.gif
1985
virgul.gif
5:149-154

4 Köksal F
virgul.gif
Akan E Bölgemizde görülen gastroenteritlerdeki Campylobacter jejuni'nin rolü ÇÜTıp Fakültesi Derg 1984
virgul.gif
3:218-222
virgul.gif


5 Hasçelik G
virgul.gif
Akyön Y
virgul.gif
Diker S
virgul.gif
Berkman E Campylobacter enteritis among Turkish children J Islam Acad Sci 1989
virgul.gif
2:201-203

6 Mutlu G
virgul.gif
Kumdalı A
virgul.gif
Sağdıç K
virgul.gif
Kıvran M Çocuk çağı yaz ishallerinde Campylobacter jejuni ve diğer patojen bakterilerin araştırılması Mikrobioloji Bülteni 1986
virgul.gif
20:120-128

7 Ertuğrul N İshal etyolojisinde Campylobacter jejuni Uzmanlık tezi
virgul.gif
Ankara
virgul.gif
1990

8 McKinley AW
virgul.gif
Upadyay R
virgul.gif
Gemmell CG
virgul.gif
Russell RI Helicobacter pylori: bridging the credibility gap Gut 1990
virgul.gif
31: 940-945

9 Wyatt JI
virgul.gif
Dixon MF Chronic gastritis
virgul.gif
a pathogenetic approcahJ Pathol 1988
virgul.gif
154:118-124

10 Taka AS
virgul.gif
Brothman P
virgul.gif
Holland P
virgul.gif
et al Duodenal ulcer and campylobacter pylori Lancet 1989
virgul.gif
1:333-334
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

ANTİBİYOTİKLERE BAĞLI DİYARE

Hemen her türlü antibiyotiğin
virgul.gif
özellikle makrolid
virgul.gif
linkozamid ve beta laktam grubunun oral veya parenteral alınmasından sonra diyare görülebilir
virgul.gif
Hastaların dışkısı kansız
virgul.gif
patö
virgul.gif
kanlı
virgul.gif
pürülan
virgul.gif
mukuslu veya su gibi olabilir Bu diyarenin nedenlerinden biri olarak Staphylococcus aureus sorumlu tutulmuş
virgul.gif
fakat dışkı kültürleri bunu doğrulamamıştır Antibiyotik verildikten sonra diyare gelişen hamster dışkılarında sitotoksinin bulunduğu 1970 li yıllarda saptanmıştır Kültürlerde ise Clostridium sordellii ve Clostridium difficile üremiştir Bu bakterilerin toksinlerinden hazırlanan antitoksin ile diyareyi önlemek mümkün olmuştur Sonraki çalışmalarla antibiyotik kullanılan hastalarad ortaya çıkan diyarenin bir kısmından Cdifficile toksininin sorumlu olduğu kanıtlanmıştır Ancak tümünde bu bakteriyi sorumlu tutmak mümkün değildir

Her hastada dışkıda Cdifficile veya toksinine rastlanmaz Antibiyotiğin etkisi ile kolon bakteri florasının dengesinin bozulduğu bir gerçektir Cdifficile'in negatif bulunduğu hastalarda floranın bozukluğu hangi mekanizma ile diyareye neden oluyor henüz aydınlanmamıştır Yıllarca antibiyotik verilen hastalara flora bozulmasını önlemek amacı ile bekompleks vitaminleri önerildi
virgul.gif
fakat vitaminlerin florayı koruyucu etkisinin olmadığı anlaşıldıktan sonra bu alışkanlıktan vazgeçilmiştir Florası bozulan hastaların dışkılarının direkt preparatlarında çoğunlukla bol miktarda Candida cinsi funguslara rastlanır Bunların diyareye katkısı nedir bilinmez
Antibiyotiğe bağlı enterokoliti olan hastalara florayı düzeltme amacı ile oral yoldan canlı Saccharomyces boulardii adı verilen fungus verilmiş ve diyarenin daha kısa sürede düzeldiğini bildirenler olmuştur Antibiyotikler aynı zamanda bu fungus verilen hastalarda diyare görülme insidansı %22 den %10'a inmiştir Antibiyotiğe bağlı enterokoliti olan hastaların dışkı kültürlerinde bazen Saureus
virgul.gif
Salmonella ürer Çok kez ise ne Cdifficile ne de diğer diyare nedeni olabilecek bakteriye rastlanmaz Antibiyotikler dışında kanser kemoterapötikleri de bu tür diyareye neden olabilir .
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

PSÖDOMEMBRANÖZ KOLİT


Etyoloji:
Etken olan Clostridium difficile gram (+)
virgul.gif
zorunlu anaerob
virgul.gif
sporlu bir mikroorganizmadır Sodium taurocholate
virgul.gif
cycloserine
virgul.gif
cefoxitin ve fructose ilave edilmiş besi yerinde anaerobik ortamda ürer İki toksini vardır 1-Toksin A 308000 molekül ağırlığındadır
virgul.gif
nötrofil ve makrofajları aktive ederek inflamatuvar sitoksinlerin salınmasına neden olur 2- Toksin B
virgul.gif
270000 molekül ağırlığında sitotoksik
virgul.gif
nekrotizan bir enterotoksindir Cdifficile suşları içerisinde toksin-A ve B yi üretmeyen non-toksijenik olanları da vardır



Epidemiyoloji:

Sağlıklı erişkinlerin %3 ünde
virgul.gif
hastanede yatmakta olan hastaların %30 unda
virgul.gif
bebeklerin %70 inde Cdifficile'in kolona kolonize olabileceği bildirilmiştir Psödomembranöz kolit çoğunlukla nozokomiyaldir Çok yataklı koğuşlarda aynı tuvaleti kullanan hastalar arasında bir hastada bakterinin kolonizasyonu diğerlerine bulaşma için yeterlidir Süt çocuklarında bakteri kolonda çok sık bulunmasına rağmen çok seyrek kolit yapar Hastalık erişkin ve yaşlılarda daha sık görülür Kolon cerrahisi
virgul.gif
malign prosesler
virgul.gif
immün yetersizlik
virgul.gif
debilite bu diyarenin gelişmesini kolaylaştırıcı faktörlerdir Hastanelerde salgınları bildirilmiştir Halı döşeli hastanelerde daha kolay yerleşir ve yayılır Onkoloji kliniklerinde bu infeksiyona sık rastlanır
virgul.gif
çünkü buralarda yatan hastalarda çok sık antibiyotik kullanılır Bakterinin hastadan hastaya bulaşması tuvaletlerden veya hasta bakıcı
virgul.gif
hemşire ve hekimlerin ellerinden olur Kedi ve köpek gibi bir çok hayvan dışkısında Cdifficile bulunmakla birlikte bunların insan infeksiyonlarındaki rolü bilinmez



Patojenez:

Cdifficile barsak mukozasına invazyon yapmaz Kolon mukozasındaki inflamasyonun nedeni bakterinin salgıladığı ekzotoksinlerdir Kolon kanserli ve nötropenik hastalarada invazyon da olabilir Psödomembranlı kaplı nekrotik odaklar sigmoidoskopi ile görülebilir Lezyonlar daha çok sigmoid kolon ve rektumdadır Toksin A ve B ile deney hayvanlarının kolon mukozasında hemorajik inflamasyon oluşturmak mümkündür Hamsterlere oral canlı Cdifficile verildiğinde diyare gelişmediği halde
virgul.gif
önce antibiyotik verilip sonra bakteri verildiğinde diyare gelişir Bu da gösteriyor ki kolonun bakteri florası Cdifficile'in kolona yerleşip çoğalmasını önler



Klinik bulgular:

Psödomembranöz kolit antibiyotik almakta olan hastalarda en çok 5-10 gün sonra başlar Ancak antibiyotiğe başladıktan 24 saat sonra başlayabileceği gibi
virgul.gif
kestikten 2-3 hafta sonra da ortaya çıkabilir
Cdifficile infeksiyonu aşağıdaki 4 klinik formdan biri ile seyredebilir:
1)Asemptomatik taşıyıcılık
virgul.gif

2)Psödomembranlı kolit
virgul.gif

3)Psödomembransız kolit
virgul.gif

4)Fulminant kolit

Asemptomatik taşıyıcılık bebeklerde sık
virgul.gif
erişkinlerde seyrektir Psödomembranlı kolit basilli dizanteriye benzer Ateş
virgul.gif
lökositoz
virgul.gif
kramp şeklinde karın ağrıları
virgul.gif
dışkıda bol lökosit vardır Psödomembransız kolit su gibi diyare ile seyreder ve en sık rastlanan şeklidir Yaşlı ve kanserli hastalarda uygun tedavi yapılmazsa fatal olabilir (fulminant form) Tedaviden sonra relaps görülebilir



Karıştığı hastalıklar:

Shigella
virgul.gif
enteropatojenik ve enterohemorajik Ecoli
virgul.gif
Yersinia enterocolitica
virgul.gif
Campylobacter jejuni gibi bakterilerin ve Cytomegalovirus
virgul.gif
Rota virus gibi virusların yaptığı kolit ve enterokolitlerdir



Tanı:

1 Dışkı kültürü: Anaerob şartlarda inkübe edilen CCFA veya kalp beyin agarında yapılabilir
2 Dışkıdaki toksin-A ve B nin sitotoksik etkisinin tek tabaka halinde üretilmiş hücre kültürlerinde gösterilmesi 3 ELİSA kitleri ile toksin-A aramak
4 PCR testi ile dışkıda toksin-B aramak
5 Gram boyası ile boyanmış dışkı direkt preparatının mikroskop altında incelenmesi
Hücre kültürlerinde toksin-A ve B ye ait olduğu zannedilen sitotoksik değişiklik nonspesifik olabilir Diğer bakteri toksinleri ve hatta dışkının asit veya aşırı kalevi pH sı da aynı görüntüyü verebilir Bunun için antitoksin ile nötralizasyon testine gerek vardır



Tedavi:

1 Kullanılmakta olan antibiyotiğin kesilmesi
virgul.gif

2 Rehidrasyon
virgul.gif

3 Antimikrobik tedavi: Oral vancomycin veya metronidazole
Vancomycin oral 500 mg/gün
virgul.gif
tek doz
virgul.gif
7-10 gün

Ülkemizde tabletleri olmadığından ampülleri bir fincan suda içilir Vancomycin 3x250 mg/gün veya 4x125 mg/gün şeklinde de verilebilir Çocuklara 40 mg/kg/gün tercih edilir Metronidazole erişkinde 3x500 mg/gün
virgul.gif
oral Ender olarak metronidazole'e bağlı psödomembranöz kolitin görüldüğü bildirilmiştir Tedavi kesildikten sonra relaps olabilir Relapsı önlemek için oral
virgul.gif
canlı Saccharomyces boulardii önerenler vardır Antibiyotikle birlikte adı geçen fungus verilenlerde psödomembranöz kolit insidansı yarı yarıya azalır.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

İNTESTİNAL KANAL ROTAVİRUS İNFEKSİYONU

Rotavirusları
virgul.gif
çoğunlukla 2 yaşın altındaki çocuklarda bulantı
virgul.gif
kusma
virgul.gif
ateş
virgul.gif
kansız
virgul.gif
püsüz
virgul.gif
su gibi diyare ile seyreder akut gastroenterite neden olur



Etyoloji:

Rotaviruslar RNA virusudur Çift sarmallı RNA ve çift kapsid içerirler Elektron mikroskopik görünümleri araba tekerleğine benzer Çapları 70 nm kadardır İç kapsid antijeni (VP6) aynı olanlar A grubu altında toplanır Farklı olanlar B ve C grubu olmak üzere ayrılmıştır Rotavirusların
virgul.gif
nötralizasyon testi ile saptanan dış kapsid farklılıkları ve elektroforezde değişik alanlarda band oluşturan RNA farklılıkları gösteren bir çok serotipi vardır İnsan dışında bazı hayvanların (kümes hayvanları
virgul.gif
koyun
virgul.gif
keçi
virgul.gif
at
virgul.gif
kedi
virgul.gif
köpek vs) dışkısında rotavirus izole edilmiştir Rotavirusların dışkı kültürü yoluyla izolasyonu pratik değildir Yeşil maymun böbrek hücresi kültürlerinde az miktarda tripsin ilavesi ile çoğaltmak mümkündür Dışkı süspansiyonunda elektronmikroskopisi veya immünelektron mikroskopisi ile rotavirus virionları görülebilir Ayrıca dışkıda rotavirus grup antijenleri poliklonal veya monoklonal antikor kullanarak ELİSA veya lateks partikül aglütinasyonu ile saptanabilir Rotavirus spesifik viral RNA'nın agar jel elektroforezinde gösterilmesine yarayan kitler mevcuttur Ayrıca "probe" kullanarak dışkı suspansiyonunda Rotavirus varlığı gösterilebilir



Epidemiyoloji:

Rotavirus fekal-oral bulaşma gösterir İnfekte olan çocuklar dışkıları ile virusu saçar Kontamine dışkıya direkt temas dışında
virgul.gif
kontamine suların içecek ve yiyeceklere bulaşması ile de virus alınabilir Hijyen şartlarının çok iyi olduğu ülkelerde dahi 6-24 aylık çocuklarda sık rastlanan bir viral gastroenterittir Ülkemizde bu konuda yapılmış birkaç çalışma olmakla beraber gerçek insidans bilinmemektedir Erişkinler rotaviruslara karşı çocuk çağlarında geçirdikleri doğal infeksiyon sonucu bağışıklık kazanır İki-üç yaşından küçük bebeklerde asemptomatik virus taşıyıcılık oranı çok yüksektir



Klinik bulgular:

Rotavirus infeksiyonu 2-3 yaşından küçük çocuklarda asemptomatik olabileceği gibi çok ağır dehidrasyona neden olabilir İki-dört günlük inkübasyonu vardır Ateş 37-38oC'ye yükselebilir Bulantı
virgul.gif
kusma ve su gibi diyare olur Dışkıda kan ve iltihap hücresi bulunmaz Hastalık ekseriye 5-7 günde seyrini tamamlar Hastanelerde çocuk servislerinde nozokomiyal infeksiyonuna sık rastlanır Erişkinlerde rotavirus gastroenteriti ender görülür



Tanı:

Dışkıda kan
virgul.gif
mukus
virgul.gif
pü bulunmaz Dışkı kültürü ile virus izolasyonu ve idantifikasyonu güçtür Pratikte en sık kullanılan tanı yöntemi
virgul.gif
dışkı süspansiyonunda ELİSA veya antikor konjuge edilmiş Lateks partiküllerinin aglutinasyon testi ile viral antijenlerin aranmasıdır Kaldı ki antijenin
virgul.gif
pozitif bulunduğu her hastada da etyolojiyi rotavirusa bağlamak mümkün değildir Çünkü asemptomatik taşıyıcılık söz konusudur



Tedavi:

Rotavirus infeksiyonlarında herhangi bir antiviralden faydalanılmazTedavi
virgul.gif
tamamen kaybedilen su ve elektrolitlerin yerine konmasından ibarettir
virgul.gif
yani rehidrasyondur



Korunma:

Maymun ve ağır dışkılarından izole edilmiş rotaviruslarının maymun böbrek hücre kültürlerinde 100 den fazla pasajları sonucu attenue elde edilmiştir Bu attenus canlı virus aşısı ile yapılan bazı araştırmalar olumlu
virgul.gif
bazıları ise olumsuz sonuç vermiştir Buna rağmen aşılanan çocuklarda rotavirus infeksiyonu gelişse bile daha kısa süreli ve daha hafif seyirli olduğu bir gerçektir
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

ANAFLAKSİ: ALLERJİK ŞOK



TANIM:

Alerjinin en korkulan
virgul.gif
en ağır ve tehlikeli şekli olan anaflaksi
virgul.gif
vücudun tümünü ilgilendiren yaygın alerjik reaksiyonlara bağlı olarak gelişir Anaflaksi
virgul.gif
alerjik şok ismiyle de bilinir; erken tanınıp acil olarak tedavi edilmediğinde kişiyi şok ya da ölüme kadar götürebilir Gazetelerde okuduğumuz ‘Penisilin iğnesi yapıldı
virgul.gif
yaşamını yitirdi’ veya ‘Arı sokmasından öldü’ gibi olayların nedeni hep anaflaksidir Ülkemizde her yıl ortalama olarak 100 kişinin anaflaksiden dolayı yaşamlarını yitirdikleri söylenebilir



ANAFLAKSİNİN SEBEPLERİ:

Anaflaksiye sebep olabilen pek çok madde vardır:

İlaçlar (penisilin
virgul.gif
sefalosporin ve diğer antibiyotikler; aspirin
virgul.gif
ağrı kesici ve romatizma ilaçları
virgul.gif
lokal anestezikler
virgul.gif
röntgen çekilirken kullanılan kontrast maddeler)

Serumlar ve aşılar

Kan ve kan ürünleri

Yiyecekler (Yumurta
virgul.gif
süt
virgul.gif
domates
virgul.gif
fıstık
virgul.gif
deniz ürünleri)

Yiyeceklere konan katkı maddeleri

Bozulmayı önleyici maddeler (Sülfitler)

Renklendiriciler (Tartrazin)

Tat vericiler (Glutamat)

Fiziksel etkenler: Egzersiz
virgul.gif
soğuk

Çeşitli maddeler: Lateks
virgul.gif
sperm




ANAFLAKSİNİN BELİRTİLERİ:

Anaflaksi
virgul.gif
kişinin duyarlılığına ve alınan alerjenin miktarına göre değişik tablolara neden olur Başta deri
virgul.gif
alt ve üst solunum yolları
virgul.gif
dolaşım ve sindirim sistemi olmak üzere pek çok organ sistemine ait belirtiler ortaya çıkar
Anaflaksi
virgul.gif
çok ani olarak ortaya çıkan bir durum olduğu için sadece doktorlar tarafından değil
virgul.gif
herkesçe bilinmesi
virgul.gif
tanınması ve ilk acil müdahalenin hemen yapılması
virgul.gif
hastanın yaşamının kurtarılması bakımından çok önemlidir Alerjenin alım yolu ve vücuda giriş hızı da anaflaksinin ağırlığını belirleyen önemli faktörlerdir Mesela
virgul.gif
penisilin iğnesi penisilin hapına göre çok daha ağır bir anaflaksiye yol açar!
Anaflaksi belirtileri
virgul.gif
alerjenle karşılaşıldıktan hemen birkaç dakika sonra başlar
virgul.gif
15-20 dakikada zirveye çıkar ve 1 saat içinde de azalmaya yüz tutar Anaflaksi
virgul.gif
bazı kişilerde belirtiler tamamen kaybolduktan 8-24 saat sonra tekrarlayabilir Bu nedenle
virgul.gif
anaflaksi saptanan bir kişinin en azından 24 saat süreyle doktor gözetimi altında kalması gerekir



ANAFAKSİNİN GELİŞİMİ VE TEHLİKE SİNYALLERİ:

Anaflakside
virgul.gif
solunum ve dolaşım sistemini ilgilendiren belirtiler ciddi bir krizin işaretleridir
Solunum sistemi belirtileri: Burunla ilgili olarak kaşıntı
virgul.gif
su gibi akıntı
virgul.gif
hapşırma
virgul.gif
burun tıkanıklığı gibi belirtiler vardır Ses tellerinin şişmesi (gırtlak ödemi)
virgul.gif
ses kısıklığı ve konuşma güçlüğü yaratabileceği gibi
virgul.gif
bu darlığın çok fazla olması nefes alıp vermeyi güçleştirir
virgul.gif
hatta tamamen imkansız kılar ve ölüme neden olur
Bazı hastalarda ise astımlılarda olduğu gibi inatçı öksürük
virgul.gif
hırıltılı solunum ve nefes darlığı gelişirDolaşım sistemi belirtileri: Çarpıntı
virgul.gif
düzensiz ve hızlı kalp atışları
virgul.gif
göğüs ağrısı
virgul.gif
baş dönmesi vardır Kan basıncının düşmeye başlaması ciddi bir anaflaksinin habercisidir Yaşlı hastalar kalp krizi de geçirebilirler
Sindirim sistemi belirtileri: Karında kramp tarzında ağrılar
virgul.gif
bulantı
virgul.gif
kusma
virgul.gif
karında şişkinlik ve gerginlik
virgul.gif
ishal ortaya çıkar
Diğer belirtiler: Bu sistemlere ait belirtilerden başka birçok hastada
virgul.gif
terleme
virgul.gif
idrar kaçırma
virgul.gif
baş ağrısı
virgul.gif
şuur bozukluğu
virgul.gif
halüsinasyon görülür
Anaflakside ölüm: Anaflakside ölüm nedeni gırtlak ödemi veya inatçı tansiyon düşüklüğü veya kalp krizidir



ANAFLAKSİ TEDAVİSİ:

Anaflaksi çok acil bir durumdur Kişiye hemen girişimde bulunulmadığı zaman kısa zamanda ölüme sebep olabilir Bu sebeple
virgul.gif
anaflaksi belirtileri saptanır saptanmaz bir taraftan en yakın doktor veya hastaneye ulaşılmaya çalışılırken
virgul.gif
diğer taraftan yapılması gereken bazı işlemler vardır

Alerjenin vücuda girdiği yer belli ise (Arı sokmasında olduğu gibi!)
virgul.gif
o bölgeye hemen turnike yapılarak zehirin kana karışması engellenir Varsa
virgul.gif
arının iğnesi çıkartılır

Kişi sırtüstü yatırılır ve bacakları yukarı kaldırılır Bu sayede beyin ve kalp gibi önemli organlara daha fazla kan gitmesi sağlanır

Hasta sıcak tutulur

Mümkünse oksijen verilir

Anaflakside yaşam kurtarıcı ilaç ADRENALİN’dir 1:1000’lik adrenalin
virgul.gif
0
virgul.gif
3-0
virgul.gif
5 ml dozunda 20 dakika arayla cilt altına zerk edilir

Anaflaksi tedavisinde yararlanılan diğer ilaçlar kortizon ve antihistaminikler’dir Astım krizi belirtileri olan hastalara bronş spazmını azaltan nefes açıcı ilaçlar da verilmelidir

Kan basıncı düşük olan hastalara hem kan basıncını yükselten ilaçlar (vazopressörler) hem de damar yoluyla sıvı uygulanır

Gırtlak ödemi nedeniyle asfiksi (boğulma) belirtileri gösteren hastalara nefes alabilmeleri için acil trakeostomi (ana nefes borusuna dışarıdan delik açılması) gerekir



ANAFLAKSİDEN KORUNMA:

Daha önce anaflaksi geçirmiş olanlar
virgul.gif
durumlarını bildiren bir kart veya künye taşımalıdırlar

Anaflaksi nedeniyle ölüm tehlikesi atlatanların yanlarında sürekli olarak adrenalin bulundurmaları gerekir Bu kişilere adrenalini hangi durumda
virgul.gif
nasıl uygulayacakları da öğretilmelidir

Anaflaksiye neden olan etkenlerden (ilaç
virgul.gif
yiyecek) uzak kalınmalıdır

Anaflaksi tanımlayan hastalara iğne şeklindeki ilaçlardan çok hap veya şurup verilmelidir

Anaflaksi tanımlayan hastalara ß-bloker sınıfı ilaçlar verilmemelidir

En azından 24 saat süreyle doktor gözetimi altında kalması gerekir.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Anal Fissür Makatta Çatlak

Anal kanalda yırtık oluşmasıdır Genellikle ağrılı ve yanmalıdır Dışkılama sırasında bu şikayetler artar
virgul.gif
kanama da meydana gelebilir Fissür genellikle ıkıntılı
virgul.gif
zor bir dışkılama sonrası ve kabızlık sonucunda meydana gelir Anal kanal çok spastik olduğunda; fissür ıkınma olmaksızın meydana gelebilir



Teşhis

Fissür olduğu zaman parmakla muayene genelde çok ağrılıdır Genellikle anüsün dıştan muayenesi ile yırtık görülebilir Yırtığın miktarını belirlemek için anoskopi yapılabilir



Tedavi Anal Fissür

Ilık tüpler (anal kanalı genişleten ısıtılmış
virgul.gif
çapları değişik derecelerde bujiler)
Günde birkaç defa
virgul.gif
yaklaşık 10'ar dakika yapılacak sıcak su oturma banyoları (anal büzüğün gevşetilmesi ve anal kanalın rahatlatılmasını sağlar)
Gaita yumuşatıcıları (yumuşak ve şekilli gaita sağlar)
Krem ve fitiller ağrıyı hafifletir
Birçok fissür birkaç haftada iyileşecektir Fakat belirtiler devam ederse ameliyat gerekebilir Ameliyat tedavisi genellikle anal kanaldaki adelelerin bir kısmını kesmeye dayanmaktadır Bu işlem fissürü meydana getirecek basıncı azaltır ve iyileşmesini sağlar Kuşkusuz en iyi tedavi korunmadır Bol lifli
virgul.gif
kepekli diyet düzenli barsak hareketlerine neden olarak rahat dışkılamayı sağladığından en önemli yeri teşkil eder


Anal Fistül-Anal Abse

Apse (iltihapla dolu şişlik)
virgul.gif
genellikle anal kanaldaki
virgul.gif
ağızları anüs içersine açılan bezlerin ağızlarının tıkanması sonucunda meydana gelir Oluşan apseler bir müddet sonra kendiliğinden boşalmak amacıyla
virgul.gif
son barsak içersindeki bir yere veya anüs çevresindekideri kısmına açılır Bu şekilde tünel açılmasına "fistül" denir Anal fistüller hemen daima anal apse sonucunda meydana gelir



Belirtiler

Anal apse
virgul.gif
anal kanala bitişik şişlik ve önemli ölçüde rahatsızlık meydana getirirŞiddetli ağrı ve ateş oluşabilir Anal fistülde anal kanaldan fistülün dış ağzına (genellikle anüs çevresindeki deri bölümüne)drene olan sıvı mevcutturBu nedenle hafif miktarda
virgul.gif
zaman zaman miktarı artan akıntı(pis kokulu sarı-kahverengi renli bir akıntıdır)görülür



Tedavi

Apsenin tedavisi cerrahi olarak drenajdırApse drene olduktan sonra kişilerin %50'sinde birkaç hafta sonra (bazen birkaç ay ya da yıl sonra)fistül oluşacaktırFistülün tedavisi cerrahidir
Anal Kaşıntı
Geceleyin veya dışkılama sırasında en sıklıkla meydana gelirAnüs bölgesi aşırı temizleme ve silme en sık nedendirAnüs etrafında fazla terleme

Bazı yiyecekler ve içecekler kaşıntıya neden olabilirBunlar arasında alkol
virgul.gif
sirkeli yiyecekler
virgul.gif
kahve
virgul.gif
çukulata
virgul.gif
fınd ık
virgul.gif
mısır sayılabilirEnder olarak bazı enfeksiyonlar ve deri hastalıkları kaşıntıyaneden olabilirKötü hijyen genllikle bir neden değildirBuna rağmen kaşıntı meydana gelen kişilerde aşırı bir anal bölge temizliği ve silmeye eğilim göstererek tahrişi arttırır .
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Anal kaşıntı makat kaşıntısı pruritis ani

Pruritus ani de denen anal (makat bölgesi) kaşınma sık rastlanan bir sorundur

İnatçı anal kaşınma
virgul.gif
çocuklarda ve yaşlılarda daha sık görülen bir durumdur Çocuklarda bu durum
virgul.gif
sık rastlanan bir parazit olan kılkurdunun varlığına bağlı olabilir Yaşlılarda ise neden
virgul.gif
yaşlanan deri-nin kurumasıdır

Doktorunuz anal kaşınmanızın nedenini araştırırken
virgul.gif
sedef hastalığı gibi bir deri hastalığının
virgul.gif
deri kanserinin ve bir mantar enfeksiyonunun işaretlerini de arayacaktır Kaşınmaya ve tahrişe neden olan hemoroid
virgul.gif
anal fissür ve anal fistül yönünden de muayene edilebilirsiniz; bu hastalıklar anal kaşınmanın nadir nedenleridir Çoğu kez kaşınmanın kesin nedeni bulunamaz

Aşırı Bakım

Bazı kişiler
virgul.gif
anüs bölgesini sert bir sabun bezi ve sabunla iyice temizlemeye çalışırlar Bu durum
virgul.gif
bölgenin kaşınmasına
virgul.gif
yanmasına ve tahriş olmasına yol açabilir

İlaç Reaksiyonları

Bazı kişilerin kaşınmayı geçirmek için kendi başlarına kullandıkları ilaçlar
virgul.gif
tahrişe yol açarak kaşımayı ve yanmayı artırabilir

Stres

Bazı doktorlar
virgul.gif
kanıtlanmamış olsa da
virgul.gif
stresin kaşınmaya yol açabileceğine inanmaktadır

Anal Kasların Gevşemesi

Normalde anal kanalı kapalı tutan kaslar gevşediğinde
virgul.gif
dışkı dışarı sızarak bu bölgedeki deride tahrişe yol açabilir

Kötü Bakım

Eğer dışkılamadan sonra uygun temizlik yapılmazsa
virgul.gif
anüs bölgesindeki dışkı artıkları tahrişe ve kaşınmaya neden olabilir

Eskiden kronik anal kaşınması olanlarda
virgul.gif
anüs bölgesine ışın tedavisi
virgul.gif
alkol enjeksiyonu ve hatta bu bölgedeki deri ve sinirleri çıkarmak için ameliyat yapılırdı Artık bu tür uygulamalar ortadan kalkmıştır

Eğer böyle bir sorununuz varsa
virgul.gif
aşağıdakileri deneyin

1-Kaşımayı kesin Sürekli kaşıma tahrişe yol açar Ne kadar çok kaşırsanız
virgul.gif
o kadar çok kaşınırsınız Bölgeye soğuk uygulamayı de-neyin

2-Bölgeyi temiz tutun Gece
virgul.gif
gündüz ve her dışkılamadan sonra bölgeyi tahriş etmeden
virgul.gif
nazikçe temizleyin

3-Dışkı sızıntısının deride yaptığı tahrişi engellemek için
virgul.gif
bu bölgeye bez koyun ve gerektikçe değiştirin

4-Kaşınmayı azaltmak için yatarken antihistaminik bir ilaç da alınabilir

Eğer kaşıntınız sürerse
virgul.gif
tam bir muayene için doktorunuza baş-vurun
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Anemi


Kansızlık hastada hemoglobin değerinin yaşa ve cinse göre olması gereken değerden düşük olması demektir Tüm dünyada ve ülkemizde kansızlık nedenleri arasında en sık demir eksikliği anemisi görülmektedir.

1- Demir Eksikliğine Bağlı Anemi
2- Vitamin B12 Eksikliğine Bağlı Anemi
3-Folik Asit Eksikliğine Bağlı Anemi
4-Akdeniz Anemisi (Talassemi)


1- DEMİR EKSİKLİĞİNE BAĞLI ANEMİ

Demir eksikliği anemisi en fazla süt çocukluğu döneminde
virgul.gif
2 Ve 3 Sıklıkta ise okul çağı ve ergenlik öncesi çağda rastlanmaktadır Çocuklarda demir eksikliğine yol açan nedenler besinlerle yetersiz demir alımı
virgul.gif
hızlı büyüme nedeni ile demir ihtiyacının artması ve kan kaybıdır.

Besinlerle Yetersiz Demir Alınımı
Çocukların anne sütü yerine demir desteği olmayan mamalarla beslenmesi (pirinç unu ile mama) ve inek sütüne 1 yaşından önce başlanması ve çocuğun günde yarım litreden daha fazla süt içmesi demir eksikliği anemisi gelişmesinde en önemli nedenlerdir Anne sütü ve inek sütünde demir miktarının az olmasına rağmen anne sütündeki demir inek sütündeki demire göre daha iyi emilmektedir Erken doğan ve doğum ağırlığı düşük olan bebeklere 2 Aydan itibaren
virgul.gif
zamanında doğan bebeklere ise 4 Aydan itibaren demir eksikliği anemisinden korumak için düşük miktarlarda (1-2 mg/kg) demir ilacı başlanması önerilmektedir Demir eksikliği anemisinin önlenmesi için anne sütünün en az 6 ay süre ile verilmesi
virgul.gif
1 yaşına kadar demirden zengin mamalar ve ek gıdalar ile beslenme önerilir

Daha büyük çocuklarda özellikle hazır gıdalarla beslenme alışkanlığı
virgul.gif
rejim yapmak amacı ile eksik gıda alımı
virgul.gif
çocuğun vejeteryan olması
virgul.gif
ya da sosyo-ekonomik durum bozukluğu nedeni ile hayvansal gıdaların alınamaması demir eksikliği anemisine yol açacaktır

Ülkemizde özellikle kırsal bölgelerimizde bile beslenme alışkanlıklarının değiştiği
virgul.gif
evlerde tarhana çorbası
virgul.gif
bulgur pilavının yerini her 3 öğünde patates kızartmasının aldığı dikkatimizi çekmektedir Patates de demir miktarı çok yetersizdir Bu da demir eksikliği anemisinin ülkemizde son yıllarda daha da artmasına neden olmaktadır

Artmış demir ihtiyacı
Özellikle düşük doğum ağırlığı olan bebeklerde
virgul.gif
zamanından erken doğan bebeklerde
virgul.gif
adölesan devresinde ve gebelik ve emzirme dönemlerinde olmaktadır Gebelikte hafif demir eksikliği olması anne karnındaki bebeği etkilememekte
virgul.gif
ancak orta veya ağır demir eksikliği olan annelerin bebeklerinde demir eksikliği anemisi gelişebilmektedir

Kan Kaybı
Erişkin hastalarda kan kaybına çocukluk yaş grubuna göre daha fazla rastlanmaktadır Özellikle mide ülseri veya barsak kanserleri nedeni ile barsaklardan kanamalar olmaktadır Bu duruma çocuklarda nadir olarak rastlanmaktadır

Çocuklarda inek sütü verilmesi veya inek sütü ile yapılan mamalar nedeni ile sıklıkla demir eksikliği gelişmektedir İnek sütünde demir içeriği az olmasının yanında barsaklardan kanamaya da yol açması demir eksikliğine neden olmaktadır İlk 1 yıl içinde çocuklara inek sütü verilmemesi önerilmektedir Özellikle çocuk günde yarım litreden fazla süt içiyorsa ve fazla miktarda süt içtiği için normal gıdaları almıyorsa o çocukta demir eksikliği anemisi görülmektedir

Ayrıca uzun süreli aspirin ve diğer romatizma ilaçlarının kullanımı da barsaklardan kan kaybına neden olabilmektedir Çocuklarda doğuştan olan mide barsak anomalileri de kan kaybına neden olmaktadır

Barsak kurtlarından kıl kurdu ve solucanlar demir eksikliğine yol açmazlar
virgul.gif
ancak kancalı kurtlar barsaklardan kanamaya neden olarak demir eksikliğine neden olmaktadır

Doğuştan kanamaya eğilimi olan hastalarda (hemofili hastalığı gibi)
virgul.gif
sık sık kanamalar nedeni ile demir eksikliği görülmektedir Kızlarda adet kanamalarının uzun sürmesi ve çok miktarda olması demir eksikliği anemisi gelişmesine yol açar

Demir Eksikliğine Bağlı Kansızlıkta Görülen Belirtiler

Kansızlık hafif derecede ise çocukta hiçbir belirti olmayabilir
virgul.gif
ancak yapılan laboratuar incelemeleri sonucunda teşhis edilebilir Eğer kansızlığı fazla ise renginde solukluk
virgul.gif
çarpıntı
virgul.gif
baş ağrısı
virgul.gif
huzursuzluk
virgul.gif
halsizlik
virgul.gif
çabuk yorulma ve iştahsızlık gibi belirtiler görülebilir

Toprak yeme
virgul.gif
buz
virgul.gif
kağıt gibi normalde yenmemesi gereken şeylerin yenilmesi demir eksikliği anemisinde sıklıkla görülmektedir ve PİKA olarak adlandırılmaktadır Uzun süreli demir eksikliklerinde tırnakların kaşığa benzer şekilde içe çökmesi
virgul.gif
ağız köşelerinde çatlamalar
virgul.gif
dilin üzerinin düzleşmesi
virgul.gif
ağrılı olması ve yutkunma zorluğu daha çok erişkin hastalarda dikkati çekmektedir Demir eksikliği olan çocuklarda oturma
virgul.gif
emekleme ve yürüme gibi motor gelişmede gecikme
virgul.gif
davranış bozuklukları
virgul.gif
öğrenmede güçlük ve bağışıklık sisteminde azalma sonucunda enfeksiyonlara yatkınlık gözlenmektedir Yine özellikle süt çocukluğu döneminde demir eksikliği varsa ağlarken katılma nöbetleri görülebilir Eğer kansızlık aile tarafından fark edilmeden uzun süre bu şekilde devam ederse kalp yetmezliği gelişebilir Çocuk bu durumda zor nefes alma
virgul.gif
ileri derecede halsizlik gibi belirtilerle doktora gelebilir

Demir Eksikliğine Bağlık Kansızlığa Tanı Koyma ve Karıştığı Hastalıklar
Demir eksikliği teşhisi doktor tarafından hastanın hikayesi
virgul.gif
muayenesi ve belirli laboratuar testlerinin yapılması sonucunda konulur
Demir eksikliği en sık Akdeniz anemisi taşıyıcılığı ile karışabilir Akdeniz anemisi hastalığı ise hem anneden hem babadan bozuk genin geçmesi sonucu iki tane bozuk gen taşıyan çocuklarda oluşan bir hastalıktır
virgul.gif
3-4 haftada bir devamlı kan verilmesi ile tedavi edilmektedir Eğer çocuk anneden veya babadan bir tane bozuk gen almışsa o zaman Akdeniz anemisi taşıyıcılığı söz konusudur Taşıyıcılar hiçbir belirti göstermezler
virgul.gif
ancak yapılan kan incelemeleri sonucunda hemoglobin düzeyinin olması gerekenden 1-2 gram altında olması ve diğer bazı testlere bakılması ile tanı konulur Eğer bu tanı gözden kaçacak olursa
virgul.gif
çocuk veya erişkine yanlışlıkla demir eksikliği tanısı konulup devamlı demir ilacı kullanması önerilecektir Gereğinden fazla kullanılan demirin yan etkileri olacaktır

Bunun dışında uzun süreli enfeksiyonlar ve hastalıkların seyir sırasında görülen anemiler (böbrek hastalıkları
virgul.gif
romatizmal hastalıklar
virgul.gif
inflamatuvar barsak hastalıkları
virgul.gif
kanser gibi) demir eksikliği anemisi ile karışmaktadır

Tedavi
Demir eksikliği anemisinin tedavisinde ağız yolu ile verilen demir ilacı kullanılmaktadır Bebeklerde damla veya şurubu
virgul.gif
daha büyük çocuklarda tablet veya drajeleri kullanılır İlacın aç karnına ve öğünler arasında alınması önerilir Birlikte C vitamini içeren limonata veya portakal suyu ile birlikte verilmesi verilen demirin barsaklardan emilimini artıracaktır Süt ile birlikte verildiği durumlarda ise demir emilimi azalır Bir yaşından küçük bebeklerde günde 1 kez kahvaltıdan 30 dakika önce verilmesi ile yan etkiler çok azaltılabilir Daha büyüklerde 2-3 dozda verilmesi önerilmektedir Genellikle rahatlıkla tolere edilebilir Bazı vakalarda yan etkiler görülebilir

Demir ilacının alımından yaklaşık 1 saat sonra bulantı kusma
virgul.gif
mide ağrısı
virgul.gif
karın ağrısı olabilir Bu durum ilacın yemekten hemen sonra alınması ile geçer veya azalır Eğer semptomlar devam ederse doz miktarı azaltılır veya tablet
virgul.gif
draje veya sıvı formüllerden bir diğerine geçilir Bazı hastalarda ishal veya kabızlık yapmaktadır

Demir ilacı alındığı sürece özellikle damla veya şurup kullanıldığında dişler geçici olarak siyaha boyanabilir İlacı verirken dilin arkasına doğru verilmesi dişlerin boyanmasını azaltacaktır Yine ilacın alındığı dönemde çocukların kakasının koyu renk çıkacağı bilinmelidir

Eğer hastada doz azaltıldığı halde kusmaları veya karın ağrıları oluyorsa
virgul.gif
hastanın altta yatan bir barsak hastalığı varsa
virgul.gif
verilen ilaç emilemiyorsa
virgul.gif
hastanın kronik olan kanaması ağızdan verilen demir ilacıyla karşılanamıyorsa o zaman demir ilacının enjeksiyon şekli kalçadan yapılabilir Bu mutlaka doktor tarafından önerilmelidir Kalçadan yapılan demir ilacına karşı ani alerjik reaksiyonlar gelişebilir
virgul.gif
iğnenin yapıldığı yerde ağrı
virgul.gif
renk değişikliği olabilir İlacın kalçada derin bir şekilde ve özel bir teknikle (Z palsit) yapılması önerilir Ayrıca son yıllarda damardan kullanılan demir preparatları da seçilen vakalarda kullanılmaktadır

Hastanın hemoglobin seviyesi yaşına göre normal düzeye gelince demir ilacı depolarının dolması amacı ile yaklaşık 4-8 hafta daha yarı dozda devam edilir Eğer çocuğun beslenmesi düzeltilir
virgul.gif
demirden zengin gıdalarla beslenmesi sağlanırsa demir eksikliğinin tekrar etmesi önlenecektir

Çocuklarda demir eksikliği anemisi dışında daha nadir olmak üzere folik asit eksikliği ve vitamin B12 eksikliğine bağlı anemiler de gelişebilmektedir

2- VİTAMİN B12 EKSİKLİĞİNE BAĞLI ANEMİ

Vitamin B12 en fazla hayvansal gıdalarda bulunur ve başlıca vitamin B12 eksikliği nedenleri alımındaki eksiklik
virgul.gif
emiliminde bozukluk ve doğuştan metabolik hastalıklardır Yetersiz vitamin B12 alımı en sık vejeteryanlarda görülmektedir Vejeteryan olmayanlarda da yanlış beslenme veya sosyo-ekonomik nedenlerle eksik beslenme sonucunda da bu eksiklik ortaya çıkmaktadır Çeşitli nedenlerle annesinde vitamin B12 eksikliği gelişen bebeklerde anne sütünde bu vitaminin eksikliği olacaktır Bu annelerin bebekleri ek gıdalar almıyor ve sadece anne sütü alıyorlarsa vitamin B12 eksikliğine bağlı kansızlık yanında çeşitli nörolojik bozukluklar da geliştirmektedir Başını ilk zamanlar tutmaya başlayan çocuk sonraları tutamaz veya otururken oturamaz hale gelir El ve kollarında titremeler de gelişebilir Erken tanı konulup tedavi edilmesi ile tamamen normale dönerler

Ergenlik döneminde de rejim nedeni ile sıkı diyet uygulandığında bu vitaminin eksikliği görülebilir Bu vitamin eksikliği çocuğun dengesinde bozukluk
virgul.gif
el ve ayaklarda uyuşma
virgul.gif
yürümede ve elleri kullanmada zorluk
virgul.gif
karıncalaşma ve hafızasında bozukluklara neden olabilir

Belirtiler
Hastalar solukluk
virgul.gif
halsizlik
virgul.gif
sinirlilik
virgul.gif
kuru ve ağrılı bir dil
virgul.gif
yürümede bozukluk ve ishal ile doktora başvurmaktadır

Tedavi
Tedavide vitamin B12 enjeksiyon veya ağız yolu ile verilir


3-FOLİK ASİT EKSİKLİĞİNE BAĞLI ANEMİ


Folik asit yiyeceklerde yaygın olarak bulunmasına rağmen pişirme işlemi sırasında çabucak parçalanmaktadır Yüksek oranda folik asit içeren yiyecekler karaciğer
virgul.gif
böbrek
virgul.gif
portakal suyu ve ıspanaktır Ayrıca keçi sütündeki folik asit miktarı çok düşüktür Yine vitamin B12 eksikliğinde olduğu gibi yetersiz alınır veya emilimi bozuk ya da ihtiyaç artmışsa folik asit eksikliğine bağlı anemi ortaya çıkabilmektedir



4-AKDENİZ ANEMİSİ (TALASSEMİ)

Talasemi Major (Akdeniz Anemisi Hastalığı) erken çocukluk çağında başlar ve çok ciddi bir kalıtsal kan hastalığıdır Talasemi majorlü çocuklarda gelişen kansızlık sonucu sık sık kan verilmesine ihtiyaç gösterirler

Talasemi Taşıyıcılığı (Akdeniz Anemisi Taşıyıcılığı) olan kişide hemoglobini olması gerekenden 1-2 gram düşük olsada genellikle sağlıklıdır Türkiye de her 100 kişiden 2 kişi Akdeniz anemisi taşıyıcısıdır Bu oran Antalya
virgul.gif
Muğla
virgul.gif
Konya
virgul.gif
İskenderun gibi illerimizde %8-10 lara kadar çıkmaktadır Talasemi taşıyıcısı olan kişiler bazen demir eksikliğine bağlı anemisi olduğu zannedilerek gereksiz yere demir ilacı kullanırlar Kan testleri ile kişinin taşıyıcı olup olmadığı kolayca anlaşılmaktadır Eğer anne veya babadan biri taşıyıcı olursa çocuklardan hiçbiri Akdeniz anemisi hastalığı olmayacaktır Ancak her çocuk da talasemi taşıyıcılığı olma olasılığı %50 dir Eğer talasemi taşıyıcısı olan 2 kişi evlenecek olursa her çocukta Akdeniz anemisi hastalığı ortaya çıkma olasılığı %25 dir

Talasemi majörlü çocuklar (Akdeniz anemisi hastalığı olan) doğumda normaldir
virgul.gif
ancak 3 ile 18 ay arasında (genellikle 5-6 ay) kansızlıkları başlamaktadır Gittikçe renkleri solar
virgul.gif
rahat uyumazlar
virgul.gif
yemek yemek istemezler ve kusarlar
virgul.gif
gelişimleri bozulur Karaciğerde ve dalakta büyüme nedeni ile karın şişliği ile doktora gelirler Başlıca tedavi hastaya 2-4 hafta aralıklarda düzenli kan vermektir Bir yandan vücutta yıkılan kan hücreleri bir yandan dışarıdan sık kan vermektir Bir yandan vücutta yıkılan kan hücreleri bir yandan dışarıdan sık kan vermekle vücutta demir birikimi olacak ve başta kalp ve karaciğer olmak üzere bir çok organa zarar verecektir Günümüzde bu fazla demiri ortadan kaldırmak için küçük pompalarla desferal isimli ilaç deri altına gidecek şekilde iğnelerle takılır 8-10 saat sürede ilacın gitmesi sağlanır ve haftanın en az 5 günü üst üste uygulanır Kullanım zorluğu nedeni ile uyum zorluğu olmakta ve hastalar düzenli kullanmamaktadır Ayrıca ömür boyu kan transfüzyonları ve demir bağlayıcı ajanların kullanılmasının maliyeti çok yüksektir

Talasemi Major Hastalığı Nasıl Önlenmektedir?
Hastalığın eradikasyonu için hastalığın insidansınnı yüksek olduğu bölgelerde
virgul.gif
evlenecek olan çiftlerin talasemi taşıyıcılığı açısından taranmaları ve taşıyıcı saptananların eğitimi
virgul.gif
genetik danışma ve prenatal tanı (doğum öncesi tanı) hakkında bilgi verilmesi önemlidir Konferanslar seminer ve kongreler ile insidansın yoğun olduğu bölgelerdeki halk ve tıp mensupları bilgilendirilmelidir Akdeniz anemisi hastalıklı çocuk doğumları
virgul.gif
taşıyıcıların bulunması ve taşıyıcı olduğu bilinen gebeliklerde hamileliğin ilk döneminde doğum öncesi tanı bölümlerine başvurması sağlanmakla önlenebilir

Son yıllarda anneden alınan koryonik villus örnekleri DNA analiz yöntemleri ile Akdeniz hastalığı açısından incelenir Bu yöntem gebeliğin 9 ve 10 Haftalarında yapılmaktadır .
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Gizli Bir Hastalık : Anemi
Dr. Nazım İNTEPE

Kan
virgul.gif
vücudun canlılığını sağlayan maddeleri
virgul.gif
kalb ve damarlar vasıtasıyla bedenimizin bütün doku ve hücrelerine taşıyan sıvıdır. Tıpkı bir bahçıvanın toprağı sulayarak bitkilerin imdadına yetiştirilmesi gibi
virgul.gif
her hücremizin ihtiyacını bilen Sonsuz Rahmet Sahibi
virgul.gif
kalbimizi çalıştırarak
virgul.gif
hayat suyumuz olan kanı hücrelerimize bağışlar. Bunun önemini
virgul.gif
parmağımızı bir iple sıkıp kan geçmesini engellediğimizde daha iyi anlayabiliriz.

Kan vasıtasıyla
virgul.gif
organizmanın ihtiyaç duyduğu sıvılar
virgul.gif
proteinler
virgul.gif
karbonhidratlar
virgul.gif
yağlar
virgul.gif
mineraller
virgul.gif
hormonlar
virgul.gif
enzimler
virgul.gif
koruyucu hücreler ve oksijen gerekli yerlere
virgul.gif
gerektiği miktarda taşınmaktadır. Ayrıca metabolizma faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan atık maddeler
virgul.gif
karbondioksit
virgul.gif
toksin ve parçalanan hücreler
virgul.gif
kan vasıtasıyla ilgili organlara götürülerek dışarı atılır. Zehir hükmünde olan bu maddeler atılmazsa
virgul.gif
kısa bir sürede yoğunlukları artar ve vücudun iç dengesini bozarak canlıyı ölüme götürür.
Canlıların hayatlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan kan
virgul.gif
vücudun belirli organları tarafından üretilmektedir. Kan üretimi
virgul.gif
Sonsuz İlim ve Kudret Sahibi tarafından canlı daha anne karnında iken başlatılır. Anne karnındaki hayatta kan
virgul.gif
önce ceninin karaciğerinde
virgul.gif
üç–altı ay arasında dalakta
virgul.gif
altıncı aydan sonra yavaş yavaş kemik iliğinde yapılmaya başlar. Doğumdan sonra ise
virgul.gif
kan tamamen kemik iliği tarafından yapılmaktadır. Böbreküstü bezi ve kısmen de karaciğerde üretilen eritropoietin hormonu kan yapımını uyarır. Güneş ve spor en iyi eritropoietin uyarıcılarıdır. Kan yapımı için demir
virgul.gif
demirin emilmesi ve kullanılabilmesi için de globulin (protein)
virgul.gif
çinko
virgul.gif
C vitamini
virgul.gif
folik asit
virgul.gif
B6 – B12 vitaminleri ve bazı eser (az) miktarda element ve vitaminlerin bir arada bulunması gerekir. Bunlardan birisi bile eksik olsa
virgul.gif
kan yapımı aksar. Kan yapımı için en önemli element demirdir. Sağlıklı yetişkin bir insanda 3–5 g demir bulunmaktadır. Demirin üçte ikisi hemoglobin (kana kırmızı rengini veren madde) şeklinde kanda ve myoglobin şeklinde kaslarda
virgul.gif
üçte biri de depo olarak karaciğerde bulunur.
İnsanın gelişme dönemlerinde ihtiyaç duyduğu kan miktarı da farklılık gösterir. Bu miktar bir yaşındaki çocuklarda 800–900 ml iken
virgul.gif
erişkinlerde yaklaşık 5–5
virgul.gif
5 litre kadardır. Kanın bu normal değerleri
virgul.gif
çeşitli sebeplerle azalabilir
virgul.gif
bu duruma anemi (kansızlık) denir.
Kanda normal hemoglobin miktarı ortalama 12–16 g/dl'dir. Kansızlık
virgul.gif
hemoglobinin 11 g/dl'den aşağı olmasıdır. Kansızlık bütün sistemlere tesir ederek
virgul.gif
halsizlik
virgul.gif
hastalıklara dirençsizlik ve işe yoğunlaşamama gibi rahatsızlıklara yol açabilir. Kansızlık
virgul.gif
çocuklarda ve kadınlarda daha sık görülür. Dünyada 500 milyon kişide kansızlık olduğu tahmin edilmektedir.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Aneminin sebepleri

Aneminin üç ana sebebi vardır. Birincisi; yeterli miktarda kan yapılamayışıdır. Bunun sebebi de
virgul.gif
dengeli ve düzenli beslenememenin neticesinde
virgul.gif
gerekli maddeleri yeterli miktarda alamamaktır. Merhameti Sonsuz Rabbimiz
virgul.gif
kendini beslemekten âciz bebeği
virgul.gif
ilk altı ay kendine yetecek miktarda demiriyle depolanmış olarak dünyaya gönderir. Ancak anne kansız ise
virgul.gif
bebekte
virgul.gif
ilk dönemden itibaren kansızlık başlamış demektir. Bazen de yanlış beslenme yüzünden kansızlık meydana gelebilir. Meselâ çocuklarda gereğinden fazla içilen inek sütü
virgul.gif
kansızlığa sebep olabilir. Bu yüzden bebeklere
virgul.gif
ilk altı ayda günde 250 ml
virgul.gif
6–12 ay arası 350 ml
virgul.gif
12. aydan sonra 500 ml'den fazla inek sütü verilmemelidir. Çünkü onların ihtiyacı bu kadardır. Yeterli miktarda kan yapılamayışının bir diğer sebebi de
virgul.gif
kan yapımını uyarıcı faktörlerin azlığıdır. Bazı böbrek hastalıklarında eritropoietin salgısı azaldığından kansızlık meydana gelir.
Kansızlığın ikinci temel sebebi
virgul.gif
kan yıkımındaki artıştır. Sağlıklı bir kişide alyuvarların her gün 1/120'si (yaklaşık günde 250 milyon) dalakta parçalanarak yok edilir. Her gün yok edilen alyuvarlar kadar yeni alyuvarlar üretilerek dolaşıma verilmektedir. Ortalama ömrü 120 gün olan bir alyuvar öldüğünde onun içindeki demir yeni bir alyuvar yapımında kullanılır. Bu iş çok mükemmel bir denge içinde yürütülür. Kan yapımı için gerekli olan eritropoietin hormonu yeterli seviyede uyarılmıyorsa
virgul.gif
kan yapımında kullanılan element ve vitaminler yetersizse
virgul.gif
yıkım/yapım dengesi korunamaz. Bu durumda kansızlık meydana gelir.
Alyuvarların şekil bozukluğu da kansızlığa sebep olabilir (orak hücreli anemi gibi). Akdeniz anemisinde
virgul.gif
alyuvarlar yapı bozukluğundan dolayı ortalama ömürlerini tamamlamadan dalakta tutulup parçalanır. Bu şekilde yıkım artışına bağlı kronik kansızlık meydana gelir.​

Bazı kişilerde genetik olarak ciddi seviyede glukoz 6
virgul.gif
fosfat dehidrogenaz enzim eksikliği vardır. Bu kişilerin alyuvarlarındaki enzim eksikliği
virgul.gif
bazı ilâçlar
virgul.gif
kimyevî maddeler ve bakla gibi yiyecekler alındığında alyuvarların parçalanmasına (hemolitik anemi) yol açar.
Kansızlığın üçüncü sebebi
virgul.gif
kan kayıplarıdır. Kazalar
virgul.gif
kesikler
virgul.gif
yaralanma vb hallerde kan kaybı ile kansızlık meydana gelebilir. Mide ülseri
virgul.gif
bağırsak tümörleri
virgul.gif
polip ve divertikül kesecikleri
virgul.gif
hemoroid ve bağırsaklar yolu ile gaitadan kan kaybı
virgul.gif
kansızlığa sebep olur. Ayrıca kum
virgul.gif
taş ve iltihap gibi durumlarda
virgul.gif
böbreklerden idrarla kan kaybı da zamanla anemiye sebep olabilir.
Aneminin belirtileri ve tesirleri
Anemi pek çok hastalığın aksine
virgul.gif
ağrı
virgul.gif
ateş ve kusma gibi belirtiler göstermediğinden
virgul.gif
açıkça anlaşılamaz. Ancak anemi çok sayıda rahatsızlığa yol açar. Bu sebepten anemiyi yaygın görülen gizli bir hastalık olarak adlandırabiliriz.​
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

vitiligo

Vitiligo deride renk kaybına uğramış beyaz plaklarla seyreden kronik
virgul.gif
genelde ilerleyici kozmetik problem oluşturan bir deri hastalığıdır.Vitiligo alanlarında deri beyaz görünürken çevresindeki bölgeler normal renktedir ve bu bölgelerde cilde rengini veren melanositlerdeki hasar nedeniyle tüyler ve kıllardada beyazlık görülür.Renk kaybı olan bölgeler çeşitli büyüklüklerde ve değişik sınır yapıları içerebilirler.Kimi zaman bir nokta kadar küçükken
virgul.gif
kimi zaman el ayası kadar büyük ve hatta tüm deriyi etkilemiş olabilir.En sık etkilenen bölgeler ise yüz
virgul.gif
dudak
virgul.gif
boyun
virgul.gif
göğüs
virgul.gif
penis
virgul.gif
diz
virgul.gif
dirsek ve el sırtlarıdır. Beyaz bölgeler ultraviyole ışınına karşı hassas olurlar.Güneş yanıklarından
virgul.gif
darbelerden sonra yeni vitiligo bölgeleri gelişebilir.Vitiligo birçok hastalıklarla (diabet
virgul.gif
anemi
virgul.gif
kanser
virgul.gif
tiroit bezi hastalıkları.......) beraber görülebilir.Görülme sıklığı toplumda %1-2 arasındadır.Vücudda görülen her beyaz leke vitiligo anlamına gelmez ayrımın yapılması uzman doktor muayenesini ve wood lambası diye adlandırılan özel bir ışık muayenesini gerektirir.Kuruluğa bağlı lekeler
virgul.gif
mantar lekeleri
virgul.gif
egzema bölgeleri vitiligo ile karışabilir. Bu hastalık
virgul.gif
otoimmun kökenli olup vücuddaki renk yapan hücrelere karşı vücudun yıkıcı hücrelerinin aktive olmasıyla başlar.Ailede bulunması
virgul.gif
kişide görülme ihtimalini artırabilir ve özellikle vücudun bağışıklık sisteminin zayıfladığı stres
virgul.gif
ameliyat
virgul.gif
hastalık dönemlerinde vitiligonun başlaması ve artması daha olasıdır. Vitiligo bazen çıktığı bölgelerde sınırlı kalırken bazen ise yayılmaya ve hatta yeni bölgelerde gelişmeye yönelir.
Tedavi:

Bu kronik hastalık mutlak olarak doktor tarafından takip gerektirir. Öncelikle hastanın yanlışları yapmayarak hastalığın artışına katkıda bulunmaması amaçlanır. Güneşe çıkış saatleri hastaların kontrol altına alınır.15 faktör üstü bir koruyucu hastaya önerilir.Güneşte aşırı kalmanın doğuracağı sonuçlar hakkında kişiler bilgilendirilir. Lokal olarak uygun birtakım kremler kısıtlı bölgede vitiligosu olan hastalarda başlanabilir ve %40-50 etki sağlanabilir. Deriye uygulanan punch greftle ise bir bölgeden alınan sağlıklı derinin beyaz plaklara ekimi prensibine dayanıp
virgul.gif
her zaman başarılı sonuçlar vermemektedir. Vitiligonun en etkili tedavisi dünyada ve ülkemizde ancak birkaç hastanede uygulayabildiğimiz PUVA IŞINI tedavisidir.UVA (320-400nm) dalga boyundaki ışınlar kısa tedavi aralıklarıyla özel kabinlerde cilde verilir.Haftada 2-3 seanslık düzenli uygulamalarla oldukça başarılı sonuçlar elde edilmektedir.Bu tedavi sırasında cilt üzerinde önce kırmızılık daha sonra kahverengi lekelenmeler ile başlayan rengin geri dönüşü görülmektedir.%70 hastada olumlu sonuca yani rengin geriye dönüp beyazlıkların kaybolduğu görülmektedir. Özellikle yüz ve boyun gibi estetik bölgelerdeki olumlu yanıtlar daha hızlı ve umut vericidir.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

Zarların erken açılması suların erken gelmesi

Doğum sancısı olmadan kesenin açılması "zarların erken yırtılması" olarak tanımlanır.

Normalde gebelik ürünü bir zar tabakası tarafından kaplanalan bir kese içinde bulunur. Bu keseye amniyon kesesi
virgul.gif
çevreleyen zara amniyon zarı
virgul.gif
içindeki sıvıya da amniyon mayii adı verilir.

Amniyon kesesinin ve sıvısının sağlıklı bir gebelik ve bebek gelişimi için büyük önemi vardır. Bu kese gelişen bebeği dış etkenlere karşı korur
virgul.gif
içerdiği sıvı bebeğin rahat hareket etmesine olanak sağladığından kas gelişimine yardımcı olur
virgul.gif
bebeğin sabit sıcaklıkta bulunmasını sağlar
virgul.gif
travmalara karşı yumuşak bir yastık görevi görür. Bebeğin normal fonksiyonları
virgul.gif
büyüme ve gelişimi ve rahat hareket etmesini sağlamak için amniyon sıvısı gereklidir. Bu sıvı
virgul.gif
amniyon ve koryon adı verilen zarlarla çevrilidir ve gebelikte oldukça önemli işlevleri olan dinamik bir sıvıdır.

Doğum sancılarının başlamasından sonra rahim ağzı tam açık oluğunda yani 10 cm. açıldığında amniyon kesesi yırtılır ve sonra doğum gerçekleşir. Kesenin doğum sancıları başlamadan önce açılmasına erken membran rüptürü (EMR) adı verilir. Halk arasında "suları geldi" deyimi bu olayı anlatmak için kullanılır. Kesenin sancılar başladıkltan sonra
virgul.gif
ancak rahim açıklığı 10 cm olmadan önce açılmasına ise vakitsiz membran rüptürü adı verilir. Bu durum klinik olarak bir öneme sahip değildir. Tüm gebeliklerin yaklaşık %10'unda görülen erken membran rüptürü (zarların erken acılması) nedeni bazı hallerde saptanamaz. En sık suçlanan nedenler enfeksiyonlardır. Özellikle idrar yolu enfeksiyonu ve vajinal (rahim) enfeksiyonlar buna neden olabilir. Ayrıca rahim hacminin aşırı arttığı polihidramniyos
virgul.gif
çoğul gebelik gibi durumlarda ya da rahime ait şekil bozukluklarında da görülebilir.

Annenin beslenme bozukluğu
virgul.gif
düşük sosyoekonomik düzey
virgul.gif
karına gelen direk travmalar
virgul.gif
cinsel ilişki gibi faktörler de EMR'nin muhtemel sebepleri arasındadır.

Anne adayları genelde zarların yırtıldığını aniden sıvı boşalması şeklinde fark ederler
virgul.gif
bazı durumlarda zar rahimin üst kısımlarından yırtıldığında az miktarda idrar kaçırır tarzda hafif akıntılar olabilir. Bu tür şikayetler ile gelen gebelerde yapılan vajinal muayenede rahim ağzından sıvı kaçağının görülmesi ile tanı konur. Az miktarda akıntı varsa emin olmak için gelen sıvını asitlik derecesine bakılarak teşhise gidilir. Ayrıca ultrasonografide amniyon sıvısının azalmış olması tanıya yardımcıdır.

Vakaların %60-80 inde sular geldikten sonra 24 saat içinde doğum sancıları başlar. Bu nedenle EMR erken doğum tehdidinin önemli bir sebebidir. Bu mekanizmaya göre normal doğum olarak takip edilen gebelerde bazı hallerde doktor doğumu hızlandırmak için amniyon kesesini suni olarak açabilir. Zarlar açıldığında dış dünya ile temas sağlayan gebelik ürünü enfeksiyonlara açık hale gelir. Bu durum anne ve bebeğin hayatını tehlikeye atabilecek sonuçlar doğurabilir. Yine bu hastalar abruptio plasenta açısından risk altındadır. Bebek açısından bakıldığında ise kordon vajinadan (rahim) dışarı sarkabilir. Bu oldukça tehlikeli ve acil sezaryen gerektiren bir durumdur. Küçük gebeliklerde eğer bebekte bir duruş bozukluğu var ise bebeğin kolu dışarı sarkabilir. .

Erken membran rüptürü (EMR); amniyon kesesinin doğum henüz başlamadan yırtılması ve suların gelmeye başlamasıdır. Amniyon kesesinin yırtılmasının ardından bebekle dış dünya arasındaki mikrop geçişini engelleyici filtre mekanizması artık ortadan kalkmış olur. 37. gebelik haftasından önce amniyotik membran yırtılmış ile prematüre EMR denir. Erken membran rüptürü
virgul.gif
erken doğumun en önde gelen nedenlerindendir.

Tüm gebeliklerin yaklaşık %10'unda görülmektedir. Anne adayları aniden vaginadan boşalan bir sıvıdan bahsederler. Ancak bu sıvı boşalması her zaman çok belirgin olmayabilir ve aralıklı olarak az miktarda gelebilir.

Nedenleri çeşitlidir; en çok enfeksiyonlar sorumlu tutulmaktadır. Özellikle idrar yolu enfeksiyonları ve vaginal enfeksiyonlardan şüphelenilmektedir.

Enfeksiyonların dışında servikal yetmezlik (rahim ağzı yetmezliği)
virgul.gif
çoğul gebelik
virgul.gif
polihidramniyos
virgul.gif
annenin yetersiz beslendiği durumlarda
virgul.gif
sigara kullanımında da EMR görülebilmektedir.

Tanı; şüphelemekle başlar. Anne adayının su gelmesi ile ilgili şüphesi olduğunda
virgul.gif
ultrason ve muayene uygulanır. Serviksi (rahim ağzı) görmek için yapılan spekulum muayenesinde amniyotik sıvının geldiği görülebilir. Şüpheli durumlarda
virgul.gif
turnusol kağıdı ile gelen sıvının pH ölçümü yapılarak amniyon sıvısı mı
virgul.gif
yoksa servikal mukus mu ayırt edilebilir. Yine yapılan ultrason ile bebeğin çevresini saran amniyon sıvısı miktarı araştırılır.

Sularının gelmesi yakınması ile müracaat eden bir gebede ilk planda hasta değerlendirilir ve tanı kesinleştirilir. Eğer sular tamamen boşalmış ise ve gebelik yaşı müsait ise 24 saat kadar beklenebilir. 34-36 haftadan küçük gebeliklerde bebeğin akciğer olgunlaşmasını hızlandıracak tedaviler uygulanır. 24 saat içinde sancılar başlamaz ise antibiyotik tedavisine başlanır ve doğumun başlatılması maksadı ile suni sancı verilir. Yukarıdan ve küçük bir alandan yırtık ve sıvı kaybı varsa uygun önlemler ile hastane şartlarında akıntı kesilene kadar beklenir. Bu zaman zarfında bünye meydane gelen bu açıklığı onarır ve amniyon mayii sürekli yapılan bir madde olduğundan eksik kısa sürede telafi edilir. Tedavide en önemli unsur antibiyotik ile enfeksiyonun önlenmesidir. EMR tanısı konduktan sonra gebelik haftası
virgul.gif
genel fizik muayene bulguları
virgul.gif
kan analizleri ve bebeğin genel durumu değerlendirilerek tedavi planlanır. EMR'de en önemli komplikasyon erken doğumdur. Genellikle suların gelmesinden itibaren 24 saat içinde doğum olayı başlar.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

zatürre ve pnömokok aşısı

Zatürre Nedir?
Akut solunum yolları hastalıkları özellikle 5 yaşından küçük çocuklarda
virgul.gif
daha çok kış aylarında görülen yaygın hastalıklar olup
virgul.gif
bunlardan “pnömoni” (zatürre) dünyanın pekçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de çocuk ölümlerinde birinci sırayı almaktadır.

Hastalığa neden olan “pnömokok” adlı bakteri
virgul.gif
damlacık enfeksiyonu şeklinde aksırık ve hapşırıkla hasta insanlardan sağlam kişilere bulaşmakta
virgul.gif
solunum yolları vasıtası ile kısa sürede akciğerlere yerleşmekte ve halk arasında zatürre olarak bilinen akciğerlerin iltihaplanmasına neden olmaktadır. Zatürre hastalığı yüksek ateş
virgul.gif
iştahsızlık
virgul.gif
öksürük ve halsizlik ile seyretmekte ve etkin şekilde tedavi edilmez ise solunum yetmezliğine neden olmakta ve yaşamsal tehdit oluşturmaktadır.

Eğer öksürüklü bir çocuk
virgul.gif
normalden çok daha sık ve hızlı nefes alıp veriyor ise (dakikada 50’nin üzerinde yada siz bir kez nefes alıp verene kadar çocuk 2-3 kez yada daha fazla nefes alıp veriyorsa)
virgul.gif
çocuk nefes alırken
virgul.gif
göğüs (kaburgalarının) alt kısmı normalde olduğu gibi dışarıya doğru genişleyeceğine
virgul.gif
içe doğru çöküyor ise
virgul.gif
ememiyor yada hiçbirşey içemiyorsa
virgul.gif
aile vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmayı ihmal etmemelidir.

Erken dönemde ve etkin tedavi edilemeyen kişiler bu hastalık nedeniyle yaşamlarını yitirebilmektedirler. Dünyada heryıl bir milyon
virgul.gif
Türkiye’de ise her yıl yaklaşık olarak 65.000 çocuk zatürreden ölmektedir. Ülkemizde yapılan çeşitli araştırma ve çalışmalar çocuk ölümlerinin %25 ila 32’sinin zatürre’den kaynaklandığını göstermektedir.

Pnömokok bakterisinin bir başka özelliği ise
virgul.gif
çocuklarda sık görülen orta kulak iltihaplarının (otit) %30 ila 60’ında hastalık etkeni olmasıdır. Öte yandan pnömokok mikrobunun
virgul.gif
kan yoluyla yayılması ve beyin’e ulaşması sonucunda
virgul.gif
“menenjit” adı verilen beyin zarı iltihaplanması da oluşabilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda
virgul.gif
çocukluk dönemi bakteriyel menenjit etkenleri sıralamasında
virgul.gif
Hemofilus Influenza (HiB)’dan sonra ikinci sırada Pnömokok bakterisi yer almaktadır. Yetişkinlerde görülen tüm menenjitlerin nedenleri arasında ise %60-70 oranla pnömokok bakterisi birinci sırada sorumlu tutulmaktadır.

Son zamanlarda oldukça artan ve doktor kontrolü dışındaki antibiyotik kullanımı
virgul.gif
özellikle pnömokok bakterisinin ilaçlara karşı direncini artırmış
virgul.gif
sonuçta birçok antibiyotik bu mikroba karşı etkisiz kalmıştır. Yine yapılan birçok araştırmaya göre pnömokok tiplerinin %50’sinden fazlası en az bir
virgul.gif
yada daha fazla antibiyotiğe karşı direnç geliştirmiştir.

Pnömokok bakterisi çocukluk dönemi dışında
virgul.gif
özellikle 65 yaşın üzerindeki yaşlılarda yine benzer enfeksiyonların oluşumuna ve ölümlere neden olur. Bağışıklık sisteminde yaşa bağlı olarak meydana gelen olumsuz değişiklikler ve kronik hastalıkların sık görülmesi
virgul.gif
ileri yaştaki kişilerde akciğer absesi
virgul.gif
kalp zarı iltihabı
virgul.gif
peritonit
virgul.gif
ve beyin ödemi gibi ciddi komplikasyonların oluşumuna yol açmaktadır. İyi beslenmeme
virgul.gif
sigara ve alkol kullanımı tabloyu daha da zorlaştırmaktadır.

Pnömokok enfeksiyonu (zatürre) yaşlılar ve çocuklar haricinde “yüksek risk grubu” diye adlandırılan kronik hastalığı bulunan her yaştaki kişiler için de ölümcül bir tehlike oluşturmaktadır. Kronik bronşit
virgul.gif
astım
virgul.gif
yada kalp yetmezliği olan hastalar
virgul.gif
kronik böbrek ve diabet hastaları
virgul.gif
kanser tedavisi gören ve bağışıklık sistemi baskılanmış çocuk ve erişkinler Pnömokok enfeksiyonu gelişimi açısından yüksek risk gruplarını oluşturmaktadır. Özellikle bu riskli gruplardaki hastalarda pnömokokların hassas olduğu antibiyotikler kullanılsa bile
virgul.gif
ölüm oranı maalesef % 40-50 arasında değişmektedir.


Hastalıktan Korunma Yolu Nedir?
Dünyada
virgul.gif
bakterinin ilaçlara karşı her geçen gün arttırdığı direnç nedeniyle pnömokok enfeksiyonlarının hala hastalıklara ve ölüme yol açması
virgul.gif
pnömokok aşısı araştırmalarının yoğunlaşmasına yol açmıştır. Günümüzde
virgul.gif
Amerika Birleşik Devletleri
virgul.gif
Kanada
virgul.gif
Fransa
virgul.gif
Almanya
virgul.gif
İngiltere gibi birçok gelişmiş ülkede önerilen ve uygulanan pnömokok aşısı polivalan “karma” bir aşı olup
virgul.gif
pnömokok enfeksiyonlarının % 90’ından sorumlu olan 23 serotipine karşı koruyucu olacak şekilde geliştirilmiştir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığının gerekli kontrolleri ve izni ile ithal edilen “Pneumo-23” adlı bu aşı
virgul.gif
2 yaşından itibaren herkese güvenle uygulanabilmekte ve 0
virgul.gif
5 ml’lik tek doz ile
virgul.gif
aşılananlarda 5 yıllık bir koruma sağlamaktadır.

Gelişmekte olan ülkeler de dahil
virgul.gif
yapılan değişik çalışmalarda zatürre aşısının risk gruplarındaki klinik etkinliğinin % 75 ila 84 olduğu
virgul.gif
çocuklardaki Alt Solunum Yolları Enfeksiyonlarına bağlı ölümleri ise % 59 oranında düşürdüğü gösterilmiştir.

Hastalar tarafından gayet iyi tolere edilen aşının
virgul.gif
nadiren enjeksiyon bölgesinde kızarıklık
virgul.gif
ağrı
virgul.gif
hafif şişkinlik
virgul.gif
hafif ateş gibi yan etkileri olabilmekte ancak bu belirtiler genellikle 24 saat içerisinde kendiliğinden yok olmaktadır. Gebelerde ise ancak gerçek bir risk sözkonusu olduğunda aşı uygulanmalı ve riskli anne adaylarının gebe kalmadan önce aşılanması önerilmektedir. Pnömokok aşısı
virgul.gif
grip aşısı ve Tetanoz aşısı ile birlikte aynı anda ve farklı bölgelerden güvenle uygulanabilmektedir.

Unutulmamalıdır ki ; Pnömokok enfeksiyonları artan bir hızla toplum sağlığını tehdit eden
virgul.gif
antibiyotiklere hızla direnç gösteren ancak
virgul.gif
aşı ile korunabilinen hastalıklardır.
 
---> Dahiliye Hastalıkları Hakkında ßilgi - Tüm Yönleri İle Dahiliye

ZAYIFLIK SAPLANTISI​

Genel olarak 12-18 yaşları arasında başlayan ve şişmanlamaya karşı ağır korku yüzünden bilinçli olarak aşırı zayıf kalma çabaları ile belirlenen bir bozukluktur. Toplumda ortaya çıkma sıklığı bilinmemekle birlikte eskiden sanıldığı gibi çok ender rastlanan bir rahatsızlık değildir. Anoreksia Nervozalı bireylerin yaklaşık %95' i kadındır. Ve bir kişinin kız kardeşinde bu tür bir bozukluk varsa o kişide aynı hastalık riski belirgin oranda artmaktadır. Bozukluk daha üst sosyoekonomik sınıflarda daha sıktır.​

En temel belirti aşırı kilo alma korkusudur. Bu durum kişinin yiyecek konusunda neredeyse fobik olacak noktaya dek varmasına neden olabilir. Şişmanlama korkusunun yanı sıra beden imgesinde de bozulma vardır. Buna bağlı olarak bu kişiler çok zayıf ve ince olsalar bile kendilerini şişman bulabilirler. Vücut ağırlığını kontrol altında tutabilmek için iki yolu kullanırlar: Kişilerin bir bölümü yiyecek alımını ileri derecede kısıtlarlar. Zaten aldıkları çok az yiyeceğin de çok az kalorili yiyecekler olmasına dikkat ederler. Bu kişiler buna rağmen ağır egzersizler de yaparlar. Diğer gruptaki kişilerde yiyecek alımının ileri derecede azaldığı açlık dönemleri ile aşırı yeme dönemlerinin birbirini izlediği gözlenir. Bu gruptaki kişiler
virgul.gif
aşırı yemeden sonra şişmanlayacakları korkusuyla boğazlarına parmaklarını bastırarak kusarlar. Sık sık bunu yapan kişilerin el sırtında deri sertleşmesi olabilir. Sık kusan kişilerde mide asidinin etkisiyle dişlerde bozukluklar
virgul.gif
çürümeler olur.​

Bu kişilerin yeme davranışlarında ve yiyeceklerle olan ilişkilerinde gariplikler gözlenebilir. Yiyecekleri saklayabilir
virgul.gif
yemek yapmak için mutfakta saatlerce uğraşabilirler.​

Anoreksia Nervoza' nın nedenleri günümüzde kesin olarak bilinmemektedir. Hastalığın oluşumu psikolojik
virgul.gif
sosyolojik ve biyolojik olmak üzere üç boyutta ele alınabilir. Hastalığın ergenlikte ortaya çıktığı; bu dönemin cinsel ve sosyal çatışmalarla yüklü oluşu dikkate alınacak olursa; cinsel ve sosyal çatışmalarla başa çıkma konusundaki yetersizliklerin yiyeceklerden fobik kaçınma şeklinde ortaya çıkması öne sürülebilir.​

Aşağıdakilerin varlığı halinde bu rahatsızlıktan bahsedilmektedir.​

1-Bulunduğu yas grubu ve boy uzunluğu acısından normal kabul edilen en az kilo ya da bu ağırlığın üzerindeki bir kiloyu kendisi için uygun bulmayıp
virgul.gif
kabul etmeme.​

2-Yas ve boy göz önüne alındığında beklenenden daha düşük bir kilosu olmasına rağmen kilo almak veya şişmanlamaktan aşırı derecede korkma.​

3-Kişinin kilosu ya da vücut şeklini algılayışında bozukluk vardır. Kişinin kendini değerlendirişinde kilo ya da vücut seklinin
virgul.gif
olağandan çok daha fazla ve anlamsız ölçüde bir yer kaplaması veya o anki kilosunun düşük olmasının öneminin farkına varmama.​

4-Bayanlarda birbirini izlemesi gereken en az 3 adet döneminin olmaması​

Bu rahatsızlığın kısıtlı ( bu durum yaşanırken kişide bir anda "patlayıncaya dek" yeme ya da kendini kusmaya ya da lavman- idrar söktürücüler ile yediklerini çıkarma davranışının olmadığı) tip ya da bu sayılan davranışların olduğu tiksinircesine yeme/ çıkartma tipi olarak 2 şekli vardır.​

Hastaların çoğunun düşünce içeriği yemek ile ilişkilidir. Kimileri kalan
virgul.gif
artan
virgul.gif
yiyemedikleri yiyecekleri bırakamayıp
virgul.gif
biriktirir
virgul.gif
bazıları da hiç yapamayacağı yemek tariflerini edinmeye çalışabilir. Topluluk içinde yemek yeme konusunda isteksiz davranabilirler. Başlangıç ta çevrelerinden ilgi ve beğeni görmek için
virgul.gif
kendileri üzerinde kontrol sağladıklarını görmek amacıyla alınan besinleri kısıtlamaya başlarlar. Eski kilolarına ya da çevrelerinde görünüm olarak beğeni kazanan kişilerin kilosuna inmek için hedef belirler. Kendileri gün içinde farklı zamanlarda tekrar tekrar tartar
Tıkınırcasına yeme-çıkartma tipine ait grubun alkol-madde kötüye kullanımı
virgul.gif
daha çok duygusal durumda dalgalanmalar ve cinsel aktivitelere sahip olup
virgul.gif
dürtülerini kontrollerinin daha zor olduğu gözlenmiştir.​

Kişiler kilo kayıplarını arttırmak için fiziksel egzersizler yapar ya da yorucu fiziksel uğraşılar içine girerler. Öyle ki kişi daha çok enerji harcayıp
virgul.gif
kilo verebilmek için oturmayıp
virgul.gif
ayakta durmayı yeğleyebilir ya da durduğu yerde el ve ayaklarını hareket ettirebilir. Kişinin toplumsal ilişkileri azalabilir. Sadece is
virgul.gif
fiziksel egzersiz ve kilo düşünceleri ile ilgilidir. Bir deri bir kemik kalsa bile kilolu olduğu düşüncesindedir. Kişiler kendilerine listeler hazırlayarak kendilerine yasakladıkları yiyecekleri belirterek
virgul.gif
bunları yemeyeceklerine yeminler ederler. Yarim kilo bile almaları onları zayıflıktan şişmanlığa geçtikleri seklinde düşündürür. Uzun sure bir konuya dikkatlerini veremezler . Kendilerine güvensizlik yoğun bir şekilde kendini hissettirmektedir. Gitgide sosyal çevrelerini kısıtlarlar.​

Çocuk gelişiminin erken evrelerinde
virgul.gif
anne-çocuk iletişiminde çocuğun kendi başına
virgul.gif
özgür davranışları üzerine yapılan müdahalelerin önemine dikkat çekilmektedir.​

Anoreksia başlangıcı sonrasında genellikle obsesif- kompulsif davranışlar başlayabilir. Özellikle temizlik saplantıları ( ev temizliğine yönelik aşırı aktiviteler gibi) ve ders çalışma ile ilgili saplantılara rastlanabilir. Cinsel gelişimlerinde sorun olduğu gibi
virgul.gif
cinsel isteksizlik ve diğer cinsel sorunlar da beraberindedir.​

Bu kişilerde hastalığın yol açtığı vücutsal değişimler:​

Hastalarda kansızlık
virgul.gif
vücut su- tuz dengesinin bozulması
virgul.gif
kanda kolesterol ve üre düzeylerinin artışı
virgul.gif
karaciğer enzimlerinin yükselmesi
virgul.gif
tiroid bezi hormonlarının düşmesi
virgul.gif
kadınlarda ostrojen dediğimiz kadınlık hormonu
virgul.gif
erkeklerde testesteron denen erkeklik hormonu düzeylerinde düşme sonucu cinsel işlevlerde azalma
virgul.gif
kalp atımında azalma ve düzensizlikler
virgul.gif
beyin boşluklarının beyin dokusuna oranla kapladığı hacmin artışı oluşabilmektedir.​

Kimlerde görülmektedir:​

Bu rahatsızlık düzenli ve bol çeşitli yemek yeme olanaklarının olup
virgul.gif
göze hoş görünmenin zayıf bir vücut yapısı ile paralel düşünüldüğü bati toplumlarında
virgul.gif
kentsel alanlarda daha çok gözlenmektedir. Hastaların % 90-95 i kadındır. Anoreksia nervosa genç kızlarda % 0
virgul.gif
5 oranında saptanmakta
virgul.gif
genellikle 12-25 yas arasında rastlanmaktadır.​

Son yıllarda yurt dışında yapılan çalışmalara göre hastalığın yüz bin kişide 15-20 arasında görüldüğü saptanmıştır.​

Rahatsızlığın oluşumunda etkili risk faktörleri:​

- Yaşanılan sosyo-kültürel çevrenin etkisi ile zayıflığın kesin güzellik ölçütü olması durumu yaygınlaştırmaktadır. Bazı mesleki alanlar ( hosteslik
virgul.gif
modellik
virgul.gif
dans ve müzikle uğraşanlarda) bu yüzden özellikle risk altındadır.​

-Bu rahatsızlığı olanların ailelerinde depresyon
virgul.gif
alkolizm
virgul.gif
şişmanlık ve gene bir yeme bozukluğuna daha çok rastlanmaktadır. Bu kişilerin annelerinin daha çok diyet yapıp
virgul.gif
yeme bozukluğunun olduğu
virgul.gif
sürekli diyet yapma düşünceleri ile haşır nesir oldukları
virgul.gif
kızlarının da diyetleri konusunda yoğun düşünceler içinde olabildikleri gözlenmiştir.​

- Aile yapıları itibariyle
virgul.gif
bağımsız hareket serbestisinin verilmediği ve aile işleyişi açısından yeterli keyif alınmayan doyum sağlanamayan ilişkilerin varlığı.​

-Öncesinde var olan aşırı şişman beden yapısı​

-Çocukluk cağı başlangıçlı diabet ( seker hastalığı) varlığı​

- Geçmişte yaşanan cinsel
virgul.gif
fiziksel tacizler.​

Rahatsızlıktaki kişisel düşünce yapıları:​

- Kişisel açıdan kendilerini yardıma muhtaç ama yardim edilemez görürler​

- Kendi ve çevreleri üzerindeki denetimi kaybetme korkuları vardır.​

- Aşırı bir şekilde başkalarının görüşlerine bağımlı olarak özgüvenlerini koruyabilen
virgul.gif
onların yeterli ya da olumlu desteği olmadığında kendilerini bir hiç olarak görürler​

- Bir şey ya tam olmalı ya da hiç olmamalı seklinde bir düşünce yapısı olan kişilerdir.​

Hastalığın seyri:​

Hastaların yarısının ilerleyen donemde iyileştiği
virgul.gif
dörtte bir oranında hastanın kısmen iyileştiği
virgul.gif
ancak bir miktar yakınmalarının sürdüğü belirlenmiştir. Hastalık sonucu olum oranının % 5 civarında olduğu gözlenmiştir.​

Hastalığın gidisine olumsuz etki yapan faktörler:​

-Ailede aşırı geçimsizlik
virgul.gif
tartışmalı ortam​

-bulimianın hastalığa eslik etmesi​

-Kusma
virgul.gif
dışkılamayı arttırıcı ilaç kullanımları​

-Obsesif-kompulsif
virgul.gif
histerik
virgul.gif
depresif
virgul.gif
nörotik davranış yapıları
virgul.gif
zeminde bulunan psikiyatrik sorunlar nedeniyle
virgul.gif
kişide vücutsal yakınmaların fazlaca gündeme gelmesi (gastrit
virgul.gif
kolit vb.)​

-Hastalığı inkar eden davranışlar içine girilmesi.​

Hastalığın gidisini olumlu etkileyen etmenler arasında ise erken başlangıç yaşı
virgul.gif
hastalığı kabul etmek ve kendine güvenen bir kişilik yapısının bulunması sayılmaktadır.​

Tedavi:
Anoreksia Nervozalı hastaların tedavisi çoğu kez güçlüklerle doludur. Hastaların çoğunda
virgul.gif
hastalık birkaç yıl önce başlamıştır. Tedaviye katılmak ve tedavi planları için isteksizdirler. Bu sebeple genellikle çocuklarının bu durumundan üzüntü ve endişe duyan anne babaları tarafından doktora getirilirler. Tedavide bireysel psikoterapi
virgul.gif
grup ve aile terapisi
virgul.gif
ilaç tedavisi gibi yöntemler kullanılabilir​

Psikoterapide hastanın kendi duygularını uygun bir şekilde ifade edebilmesi
virgul.gif
yeme davranışı üzerine kurulu yanlış düşünce tarzının değiştirilmesi
virgul.gif
vücuduna yönelik olumsuz algılamaların düzeltilmesi
virgul.gif
özgüvenin oluşturulması
virgul.gif
kişilerarası sorunların belirlenip
virgul.gif
çözümüne yönelen bir yaklaşımın oluşturulmasına çalışılır.Tedavide davranışçı terapi
virgul.gif
aile terapisi ve grup terapisi kullanılabilir​
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst