bir arşivde benden inanılmaz fıkralar

* Yüzde 10 olasılıkla tüm hırsızlar sol ellidir.
* Tüm kutup ayıları sol ellidir.
* Eğer arabanız çalınmışsa hırsız yüzde 10 olasılıkla bir kutup ayısıdır!

* İşsiz adamların yüzde 39'u gözlük kullanır.
* Çalışan adamların yüzde 80'i gözlük kullanır.
* Çalışmak gözleri bozar!

* Tüm köpekler hayvandır.
* Tüm kediler hayvandır.
* O zaman tüm köpekler kedidir

* Tüm dünyada her saniye 4000 kutu bira açılır.
* Tüm dünyada her saniye 10 bebek ana rahmine düşer
* Her bira açtığınızda, 1/400 olasılıkla hamile kalabilirsiniz!
 
Hollywood'da bir parti veriliyor,guzel bir evde.Partinin sahibi partiye heyecan ve degisim katmak icin mikrofonu eline alip basliyor:
-Arkadaslar akvaryumdaki iki pirana'yi bu havuza atacagim. Havuza atlayip karsiya cikan arkadas su gordugunuz sarisinla sabaha kadar eglenebilir. Kimsede ses seda yok.
-Bu esmeride sunuyoruz.
Yine kimsede ses yok.
-Bu kumral bayani da hadiye ediyoruz.
Yine ses yok.
-Bu ibneyi de veriyoruz.
Slaaaaash¦... Adamin biri suda hizla yuzuyor ve karsiya geciyor.Tekrar kosup havuzun obur kenarina geliyor:
-Nerede o ibne?
-Beyefendi o havuzun karşısında
Adam saskin saskin:
-O degil, Beni havuza iten ibne nerede?
 
Temel on sekizlik oğlunu evlendiriyor. Çok erken değil mi diye soranlara,
- Simdi evlensin, sonra akli paşina celir, o zaman da evlentiremem, diyor.
 
Adamın biri, Kayseriliye sormuş :
-Bir eşeği boyamak için kaç kilo boya gerek!
Adamı baştan ayağa süzen Kayserili :
-Senin boydaki bir eşek için iki kilo yeter!
 
Salomon tatile çıkmış, ortağını arıyor:
"İşler nasıl?" "Herşey gayet iyi, ancak sana
kötü haberlerim var." "Ne oldu?" "Soyulduk."
"Saçmalama Mison, aldıklarını yerine koy..."
 
Spor bir arabanın içinde benzinciye giren fıstık gibi bir hatun adama seslenmiş;
-bakarmısınız
adam hiç oralı olmadan bir ıslık çalmış ve bir köpek hemen benzin hortumunu alıp depoyu doldurmaya başlamış, bunu gören kadın dayanamayıp adama sormuş;
-bu köpeğin başka marifetleride varmı acaba? adamda
-hiç olmazmı arka tarafa geçinde göstersin, demiş
kadınla köpek arkada yalnız kalmışlar fakat köpek oturmaktan başka hiçbirşey yapmamış, kadında sinirlenip benzinciyi çağırmış ve
-hani bu köpek herşeyden anlıyordu demiş
adam köpeğe sinirli sinirli bakarak
-bak bu sana son gösterişim bir daha sen yapacaksın
 
Karı koca oturmuş televizyon izlerken, erkeğin canı sevişmek ister. Gider mutfaktan bir bardak su ile iki aspirin getirir, karısına uzatır: - "Al karıcığım, sana su ve aspirin getirdim!" - "Neden hayatım? Başım ağrımıyor ki?" - "Allaha şükür!"
 
Deliler hastanesinde bir deli arkadaşına peygamber olduğunu söyler, arkadaşı da ona inanmaz. - "Oğlum" der, "kafayı yedik de bu kadar da değil." Daha sonra bir diğer arkadaşının yanına gider ve der ki: - "Hasan peygamber olduğunu iddia ediyor". Bunun üzerine diğer arkadaşı: - "Yalan, çünkü ben öyle bir peygamber gönderdiğimi hatırlamıyorum."
 
Adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş, doktora gitmiş derdini anlatmış. Doktor da adama yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müshil ilacı vermiş ve demiş ki: - "Bir hafta boyunca yemeklerden sonra iç ve yanıma gel." Adam bir hafta sonra gelince doktor: - "Öksürüğün nasıl oldu?", deyince adam da: - "Cesaret edip de öksüremiyorum ki!"
 
Yaşlı bilge ile ormana yeni gelen tavşan birlikte ormanda tur atarlar.Tavşan meraklı her gördüğünü sorar.biraz sonra önlerine bir katır çıkar.Tavşan -Bilge bu nedir ne ilginç hayvan.diye sorar. -O Katır dır.Eşşek ile Atın karışımıdır evladım der yaşlı bilge. Belirli bir süre sonra bu sefer karşılarına Kurtköpeği çıkar.Tavşan tekrar sorar.-Peki ya bu nedir?? yaşlı bilge cevap verir.-O Kurtköpeği.Kurtla köpeğin birleşimidir evladım.Tavşanın aklında yavaş yavaş birşeyler belirir..Kısa süre sonra karşılarına bir Devekuşu çıkar.Tavşan tekrar sorar.Yaşlı bilge onun adının Devkuşu olduğunu söyler .Tavşan uzun zuzun bakar ve ohaa der.
 
Hayvanat bahçesinde iki ahtapot kollarını birbirine sarmış dolaşıyorlardı.Erkek ahtapot eğildi hafif bir sesle dişi ahtapotun kulağına fısıldadı:
-Ne güzel bir gece değil mi sevgilim?...Mehtap,yıldızlar,sen,ben...Ve bu güzel gecede seninle ikimiz böyle kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola kolkola dolaşıyoruz...
 
Amerika'da bir fuar açılmıştı. Fuarda zencileri beyaza dönüştüren bir makine tanıtılıyordu. Denemek 10 dolardı. iki zenci fuarı gezerken bu makineyi gördüler ve denemeye karar verdiler. Birinin 11 doları diğerinin ise 9 doları vardı. 9 doları olan arkadaşına dönüp
-Sen 1 dolarını bana ver. Gidip birlikte beyaz olalım. dedi. Arkadaşı ise :
-Dur! Önce ben gireyim, deneyeyim. Eğer memnun kalırsam sana 1 dolarımı veririm. Sen de beyaz olursun. dedi.
Anlaştılar. Zenci gidip makineye girdi ve bir süre sonra beyaz olarak çıktı. Dışarıda kalan zenci duruma çok sevinmiş olarak arkadaşının yanına gidip :
-Hadi dedi. 1 doları ver ben de beyaz olayım.
-Hadi oradan pis zenci!
 
Delinin biri, çiviyi tersine çevirerek sivri tarafına vura vura duvara çakmaya başlamış. Onun bu halini gören başka bir deli işe karışmış: - "Baksana, yahu! Sen yanlış bir iş görüyorsun. Bu çivi karşıki duvarın çivisi olacak galiba", demiş.
 
Akıl hastanesinde bir gün, bir deli hasta bakıcıyı yanına çağırır. "Bana çabuk 5 şişe kola getir" der. Hasta bakıcı buna kızar ve hastaya beş tokat atar ve "al işte kolalarını" der. Aradan zaman geçtikten sonra yine aynı hasta, bakıcıyı yine çağırır. Bu sefer hasta; hasta bakıcıyı tokatlar. Bakıcı, "ne oluyor?" der. Hasta cevap verir: - "Şişeleri getirdim abi."
 
Akıl hastanesinde koğuşları gezen başhekim, bir delinin oturmuş, birşeyler yazdığını gördü: - "Kolay gelsin ne yazıyorsun?" - "Mektup yazıyorum efendim." - "Yaaa..Kime yazıyorsun?" - "Kendime.." - "Peki ne yazılı mektupta?" - "İlahi doktor bey, deli misiniz siz.. Mektubu daha almadım ki içinde ne yazdığını bileyim?"
 
Delinin biri hastanenin bahçesinde el arabasını ters çevirmiş ve sürmeye uğraşıyormuş. Bunu gören doktor; "öyle sürülmez, düzeltsene arabayı.." Deli hemen cevap verir: - "Geçen gün senin dediğin gibi sürdüm akşama kadar kum taşıttırdılar, enayi miyim ben?"
 
Delinin biri yolun kenarındaki uçurumda durmuş aşağıya bakarak "13, 13, 13...." diye söyleniyormuş. Oradan geçen biri, delinin ne yaptığını merak etmiş, yanaşarak "ne yapı...." diyemeden deli onu birden uçurumdan aşağıya atıvermiş ve devam etmiş "14, 14, 14......"
 
İki deli havuzun başında oturuyorlarmış. Biri kalkıp havuza şeker atmış. Havuzdan bir yudum almış ve tükürmüş. Arkadaşına: - "Havuza şeker attım ama tatlı olmadı.." demiş. Arkadaşı: - "Karıştırmadın ki *****!"
 
İki deli, yolda giderken bir direksiyon bulunca çok sevindiler. O sevinçle saatte 160�la uzunca bir süre yol aldıktan sonra benzincinin önünde durdular. Arabayı süren: - "Yüz bin liralık", dedi. "Süper olsun." Benzinci ikisini de tepeden tırnağa süzdükten sonra: - "Gidin işinize be!" diye bağırdı. "Sizin civatalarınız gevşek!" İkincisi, araba kullanana döndü: - "Gördün mü! Araba masraf kapısı açtı bile!"
 
Trabzonlu imamlarla, Rizeli imamlar turnuva düzenleyip maç yaparlarmış; ama her defasında Rizeli imamlar yenerlermiş. Trabzonun takım kaptanı Temel Hoca demiş ki; "uşaklar bu böyle gitmez, bizim Trabzonsporlu Hami'yi takıma alalım, diyelim ki bu bizim merkez caminin yeni hocası." Diğerleri de kabul etmişler ve maça gitmisler Rize'ye. Dönüşte takım kaptanı Temel Hoca'ya sormuşlar, "mac ne oldu? diye; "2-1 yenildik" demiş. "Peki golleri kim attı?" diye sormuşlar; Temel "bizim golü Hami Hoca attı; onların golleri de Del Pierro Hoca ile Roberto Carlos Hoca attı.." demiş.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst