bir arşivde benden inanılmaz fıkralar

Iki boyaci olan Temel (kisa boylu) ile Idris (uzun boylu), bir bayrak diregi boyama isini almislar.
Bu is icin ne kadar boya alacaklarini hesaplamak icin diregi olcmeye calismislar.
Capini olcmek kolay olmus ama yuksekligi??
Onu olcmek icin Temel Idris'in omuzlarina cikmis ama diregin tam tepesine ulasamamis.
Idris; "Ben senden uzun boyluyum. Bir de ben deneyim" deyip Temel'in omuzlarina cikmis ama gene ayni sonuc...
Oturup ne yapacaklarini dusunurken yanlarina iri-yari bir adam yaklasip ne yaptiklarini sormus.
Temel'le Idris sorunu anlattiktan sonra, adam diregi yerden guc bela sokup yere yatirmis.
Boyunu olcup tekrar yerine diktikten sonra yoluna devam etmis.
Gittikten sonra Idris'le Temel bakisip gulusmusler:
"Aptal herife bak! Biz ona yuksekluguni sorduk o bize uzunluguni verdi."
 
Temel'e sormuşlar;
-"Kadınlardan hoslanmaya ne zaman basladin?"

-"Haçan erçek olmadiklarinu anladugum zaman."
 
İki arkadaş golf oynayarak ve iyi vakit geçirerek halı gibi çimenlerle kaplı sahada dolaşmaktadırlar. Sahanın yanından geçen yolda büyük ve kalabalık bir cenaze konvoyu görürler. Adamlardan biri, şapkasını çıkartır, büyük bir saygıyla cenazeye doğru dönerek diz çöker, içinden bir kaç küçük dua mırıldanır ve yine aynı saygı ile ayağa kalkar.
Arkadaşı çok etkilenmiştir.
- "Hey!" der,
- "Sen gerçekten temiz yürekli iyi bir insansın!.."
- "Tabii," der adam.
 
Baba, okulda ders verdiler, "Politika nedir", anlatmamiz lazim. Nedir
politika?
Baba oglunun yasina uygun bir formul bulur:
- Bak yavrum, simdi su kelimeleri iyice aklinda tut... Ben ucretli
calisiyorum, buna KAPITALIZM diyoruz. Parayi nasil harcayacagimiza annen karar veriyor, ona HUKUMET de. Hepimiz aslinda senin icin cabaliyoruz, sen HALK'sin. Bebek kardesine bakan dadin, ISCI SINIFI. Kardesini de GELECEK diye dusun. Simdi bunlari boyle ezberle, yarin kahvaltida sana politikayi anlatirim.
Oglan bunlari ezberler, aksam olur, herkes yatar. Gece bizimki, kardesi
kucuk bebegin aglamasiyla uyanir. Gider bebegin odasina, bebek altini
kirletilmis aglamaktadir. Annesinin odasine girer, annesi derin bir uyku
cekmektedir, uyanmaz. Dadinin odasina gider, bir bakar ki, babasi dadisiyla
ayni yatakta, "Bebek agliyor" demesine hic aldiris eden bir halleri yok.
Bizimkisi gerisin geriye doner, yatar...
Ertesi sabah kahvaltida babasina,
"Baba ben politika neymis anladim" der. Babasi "Neymis soyle bakalim" diye sorunca anlatir:
"KAPITALIZM, ISCI SINIFINI beceriyor. Bu arada HUKUMET uyuyor. HALK kimsenin umurunda degil. Ve de GELECEK bok icinde...

süper xD
 
Yüzme havuzuna cittim, peni attilar
demiş. Nedeni sorulunca:
- Havuza işedum, demiş.
- Amaan herkes işiyor, seni niye kovdular, denince Temel şöyle cevap vermiş:
- Tramplenden işedum.
 
Temel yüksek bir binanin altinci katindan asagi düser.Hemen basina merakli bir kalabalik toplanir.Yoldan geçen bir adam merakli kalabaligi yararak yarali temele dogru egilerek sorar;
-Hayrola kardes ne oldu.
Yarali temel güç bela konusarak cevaplar.
-Haçan bilmeyrum pende simdu celdum
 
Bi amerikan ucak gemisi seyir halinde ilerlerken radar ekraninda bir baska eko gorur,ucak gemisi komutani derhal telsiz e gecerek konusmaya baslar "Onumde bana dogru yaklasmakta olan gemi derhal aksi rotaya donerek yolumdan cekil!" karsidan cevap gelir "siz cekilin" komutan sinirlenir ve tekrar eder "onumdeki (pruvamdaki)gemi burasi amerikan ucak gemisi derhal cekil " karsidan ise bir muddet sonra cevap gelir "burasi da Deniz feneri istasyonu"
 
Kulakları duymayan bir adam hastanede yatan bir arkadaşını ziyarete gitmek istemiş.Düşünmüş ben ne sorarım, o ne cevap verir, diye. Klasik cevaplara göre konuşmayı tasarlamış, cümlelerini zihninde hazırlamış."Nasılsınız" derim, o da "İyiyim" der.Bende, "Oooh ne güzel"
der, devam ederim.Hastaneye gidip arkadaşının başucuna varmış.
-Nasılsın, iyi misin?
-Ölüyorum.
-Oooh, ooh ne iyi.Ne ilaç veriyorlar?
-Zehir.
-O ilaç çok iyidir.Doktorun kim?
-Azrail.
-Ondan iyi doktor yoktur.
 
Küçük Onur 4-5 yasilarina gelince annesine sormus:
- anne ben nasil dunyaya geldim? annesi
- bir aksam babam bi seker aldi ve yastigin altina koydu sabah bi baktik ki sen varsin.
Bunu duyan Onur durur mu, hemen ayni aksam gitmis bi seker almis ve yastigin altina yerlestirmis...
Sabah kalkmis ki bir de ne gorsun sekerin kokusunu alan karincalar temel yastigin altina ususmus. Bunun uzerine Onur:
- ahhh ahh hepinizi oldururdum ama baba yuregi dayanmiyor.
 
v
Rusya'da torunu babaannesine sormuş. "Lenin nasıl biri?" Babaanne " Çok iyi biriydi bize ekmek verdi" demiş. Torun "Peki Brejnew nasıl biriydi?" Babaanne "Çok kötüydü çok insan öldürdü ve bizi ekmeksiz bıraktı" Torun "Peki Yeltsin nasıl?" Babaanne " Eee daha bilmiyoruz. Öldüğü zaman öğreniriz."
 
Doktor, hastasını uyarmış :
-Bakın, sonra söylemediydi demeyin, bu uyku haplarına devam edecek olursanız, sizde alışkanlık yaratır.
Hasta bilgiç bilgiç gülümsemiş :
-Sen ne diyorsun Doktor Bey! Ben bu hapları evelallah yirmi yıldır alırım, henüz alışkanlık yaptığını görmedim daha!
 
Kamp

Temel ve Dursun, Güney Amerikada bir kampa giderler. Rahat olsun diye, karyolada yatmaya baslarlar. Temel üstte, Dursun alttadir. Ilk gün ve ikinci gün kizilderililer gelip Temel i döverler. Fakat Dursun a hiç bir sey olmamistir. Temel, Dursun la yerini degisir. Üçüncü gün de, kizilderililer gelir ve sef:
-"Yahu,biz üstteki adami çok dövdük, bugün de alttakini dövelim" der, ve yine Temel i dövüp giderler.
FIKRA NO : 26
 
Birgün A.Necdet Sezerle Ecevit avrupada bir konseye katılıyorlar bizimkiler tam yemeğe başlayacaklar ecevitin gözü sezere takılıyor sezer o anda vay be ne güzel kaşık bunu semraya götürsem iyi sükse yaparım deyip kaşığı cebine indiriyor bunu gören ecevit içinden ulan bunu rahşan semrada görürüse oda ister deyip bitane araklamaya karar veriyor tabi konseyde herkesin önünde bir çan var kaşığı buna vurunca konuşma sırası sana geçiyor ecevit tam kaşığı alacak kaşık çana çarpıyor bunu üzerine ecevit bizi davet ettiniz sağolun deyip olayı kapatıyor tam tekrar davranıyor yine çarpıyor yine yine derken ecevit sinirleniyor son bidefa daha alacakken yine çarpıyor bu sefer ecevit diyorki: Bakın size bir sihirbazlık yapacam şimdi şu kaşığı göüyorsunuz dikkatli bakın şimdi bunu alıyorum cebime indiriyorum bakın sezerin cebinden çıkıyor
 
Dilbilgisi dersiydi.Ögretmen çocuklara soru sordu:
-Çocuklar,bağirmadim,bağirmadin,bağirmadi deyince ne anlarsiniz?
Ögretmen çok parmak beklerken kimse parmak kaldirmadi.Neden sonra temel parmak kaldirdi:
-Telaşa gerek yoktur,kimse bağırmamiştur.
 
Çogunlugunu lazlarin teşkil ettigi komando bölügü 10 gündür ormanda,çamurda, aç susuz pislik içinde egitim yapmaktadir.11.nci gün komutan çavus Dursun'u çağırır:
-Çavus,10 gündür bölük gayet iyi bir performans gösterdi bizde onlari ödüllendirelim, bugün çamasir degistirebilirler artik.
Dursun:
-Basüstüne Komitanum.
Dursun çavus bir heves koşarak bölügü toplar:
-Sizlere çok sevinecegunuz bir haber cetirdum..Komitan izin verdi bugün erat çamasir degistirecek, siraya geçin degistirun.Temel sen Idrisle.Ismail sen Kemalla. Sadik sen Cemalla...
 
Timur bir gun yanina Hoca'yi da alarak Aksehir'in Meydan Hamamina gider.
Soyunup pestemallara sarinip sicak bolume gecerler. Gobek tasinda oturup bir yandan sohbet ederken bir taraftan terlerler.
Derken Timur Hoca'ya sorar.
-Hoca sen bir deryasin! kiymet bicmesini bilirsin. Su halimle ben kac para ederim?...
Hoca;
-On akce der.
Kendisine bu kadar az kiymet bicilmesi Timur'u kuplere bindirir.
-Bre gafil sen bana nasil on akce ettigimi soylersin bu parayi sadece pestemal yapar! deyince
Nasreddin Hoca boynunu bukerek;
-Doğru ben onu hesaba katmadım! der.
 
Hoca esegini kaybetmis ve ariyor, bu arada da neseli bir turku tutturmus.
Birisi kendini sormaktan alikoyamaz:
-Hoca Efendi, esegini kaybettigini herkes bilirken, turku soylemeni duymak eglenceli gorunuyor. Oysa kaybina feryat edip aglaman beklenirdi!
-Son bir umidim, aptal mahlukun su kucuk tepenin arkasinda olabilecegidir, arkadas. Eger degilse, bekle ve gor o zaman sen bendeki aglamayi feryadi!
 
İki Karadeniz takımı: Ordu sporla Sinop maç yapıyorlarmış. O esnada stadın yanından bir tren geçiyormuş. Sinoplular trenin düdüğünü hakemin biti düdüğü zannetmişler. Ve sahayı terk etmişler. Kalan 85 dakikada Ordu spor da gol atamayınca maç 0-0 berabere bitmiş
 
Türklerle Kürtler savaşta.Kürtler Türklere el bombası atıyor...
Türkler ise pimini çekip geri atıyor...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst