Çiçek Açsın
Kızıl kanlı dudaklarını döktün ya zıpır geceme
Azgın dokunuşlarını hissettirince tenime,
Gecenin koynunda şahlanan okşayış mumunda,
Arıttın ruhumun yorgunluğunu,
Sokulunca dudaklarının ince çizgileri,
Dokununca gizeme kıvrak ince öpücükler,
Anılarda kitlenmişliğin mührünü irdelemek,
Damla damla içerek önce dalgınca,
Sıcaklığın doruğunda dolu dizgin,
Tüm kurallara inat,
coşkuya soyunan zırhın gece,
Bırakılıveren bedenler fısıltılı rüzgarda pamuk buluta,
Gözlerimi unuttum sığındığım duru güzelliğinde,
DİL tutsak ben suskun koşuşturan çılgın yürekler,
At koştururken cehennemde cennette oynayan zaman,
Susuzluğumun acizliğinde,
suskun sevgiye saplı kalan hançer,
Sevgi tutsağında çözdük zincirlerini esaretin,
Aç kalmışçasına mekaniğin izleri,
Kızıl kadehlerde dert silerek savaşan ihtiraslar,
Çoktan silinmişti beyaz güvercinin ölüm korkusu,
Yalnızlığın karanlık fırtınası,
Yakın gönüllerde sayısız ümide ilkeli maskeli gülüş,
Sabrın sadeliği kaderin alıp götürdügü,
İnci diriliğinde gömüldüğü mezar gibi suskun,
Paramparça labirentlere yırtılan aydınlığa varan karanlık,
Gerçeğin gölgesindeki aydınlığın sen olduğun benim,
Sanki gerçekteki değil,
Hayat sirkinin sahte illüzyonistleri gibi,
Gömülsün zamana gerçekler bu günden ayrısı hiç,
Bu gün yazılsın kocaman harflerle mezar taşına,
İşte o zaman hislerim çiçek açsın,.