Şiir Arşivi

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #161

---> Şiir Arşivi

çocukluğum aklıma gelince
koca bir deniz gelir aklıma
avuçlamaya almaya çalıştığım
ama parmaklarımın arasndan kayardı
bende aglardım
zaman gibiymiş deniz oysa
tutmaya çalıştım
oda parmaklarımın arasından kaydı
gitti....
benden izin almadan
çocukluğumu aldı
özlemlerimi bıraktı geriye
zaman mı acımasız
avuçlayamadığım deniz mi
eskiden deniz derdim
şimdiyese zamannn derim
beni bir denize çeviren
ama suyu olmayan
bir ben bıraktı geride.....

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #162

---> Şiir Arşivi

başım hep önümde yürürüm
yol boyunca
kaldırım taşlarını sayarım
korkarım seni göremekten
içimde bir sızı var
sana yaptığım haksızlıklar
benim boynumu eğdiren
gözürürse gözlerim seni
dilim ne der bilemdiğinden
özledimedim mi sanıyorsun seni
her kaldırım taşında
sen bir sen iki diyorum oysa...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #163

---> Şiir Arşivi

Soğudu şehir ayazlarda
Sarmaş dolaş olmuşum
iplik yumağı gibi
Anılarla aram düzeldi
İsyanlarda soğuk diller
Buz tutmuş benim gibi sevenler
Böyle bir anda sana geliyorum
Elimde kurumuş çiçekler
Kimbilir ne zaman sana verecegim
Aklımda sıcak gülüşün
Ama ne yazık ki üşümüşüm
Hayat bir çelişki
Belki çözülmez kördüğüm
Makaraya sarılmış iplik
uçunu kaybttim ipin
Yakalamak zor kendimi
Tam bir bilinmezlikteyim
Böyle bir anda sana geliyorum...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #164

---> Şiir Arşivi

Memnunum diyemem yaşadığıma
Bana bir şey söylemiyor
Bu deniz parçası

bu taka...
.
Gün bitti

yollara düştü kahır
Ötme vapur

gelemem
Dört duvara sarılmışım...
.
Sarmadı gitti beni
Bu yandan çarklı dünya
İki yakam bir araya gelmiyor
Ivırı zıvırı caba...
.
Parmak parmak çürüdü
Bir karış ömrüm
Yalan şeyleri özlemişim

nâfile
Nâfile şiir yazmış

kahırla yıkanmışım
Gülmüşüm söylemişim

boşvermişim her şeye
Senin için yaşamışım insanoğlu

nâfile!

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #165

---> Şiir Arşivi

günlerden cumartesi
saçlarım yine karışmış birbirine
bir cuma gecesi bitiyor
perşembeyi de bitirdiğim gibi
daha kaç mevsim geçecek bilmem
ama
her gün bir şeyler ölüyor bende
her mevsim bir zaman sonra
sonbahar olacak biliyorum
zaman önce ilkbahar olacak
umutlanacagım belki diye
sonra yazı yaşayacak
susuzzz susuzluğum sensizlik aslında
sonra sonbaharda olacagım
yapraklarım dökülecek her gün ..
her yaprak bir ben
sen deil alınma...
gövdem sensin ki benimm

bana can verennnn...
kaç cumartesi daha yaşayacagımm
yapraklarımı dökerekkk
belki yaz olurum bir gün
gelmek istesen bennn senleyim...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #166

---> Şiir Arşivi

Bu şehri ağlatacak kadar ağırdı gidişin
Şimdi yokluğunu koynuma aldım
Karanlığın bile hüznümü kaybedemediği bir gecede
Hesap soruyorum yüreğime boyundan büyük sevmek sana mı düştü diye...
.
Böyle caresiz böyle yarım kaldım işte
Kara kara bulutlar var üstümde
Ahhh gözü karalım
Nasıl cesaret ettin bu şehre sırt çevirmeye
İyide giderken bir şey unutmadın mı Karalım
Sensizlik oturmuş baş köşeye dalga geçiyor benle
Giderken beni unuttun diye...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #167

---> Şiir Arşivi

Dürtüldüm günün belirsiz bir saatinde
Yine mi sen?
İrkildim aklıma nerden düştünse
Kendimi o durakta buldum

son yolculadığım yerde
Kan ter içinde nefes nefese
Hani nerdesin sen ?
İçgüdüm yanılttı mı ne
Boşuna umutlanıp koşmuşum
Dün olduğu gibi
Gelmiyeceksin bugünde...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #168

---> Şiir Arşivi

silmek kolay mı sanıyorsun sen
çizmeyi kolaymı öğrendin ki
silmeyi kolay sanıyosun
ben seni nasıl kendim
çizdiyesem

yine kendim silecegim seni
kolay olmasada
sana inat
sana hasret
seni severek
silecegim
bir nokata bırakacagım sadece
senden geriye
seni

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #169

---> Şiir Arşivi

Gidiyorsun ardında yaşlı gözler
Aşk bu insanı yoktan var eder
Güvenme kimselere orda sakın
Önce yüzüne gülüp sonra üzerler
Dayanamaz...dayanamaz bu yürek üzülmelere
Biliyorum geleceksin yine
Şimdiden özledim seni offf bee
Gitmelerin ardında olmasa gelmeler
Gömülür o zaman geceye sözlerim
Cümlelerim beni idam eder....

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #170

---> Şiir Arşivi

Sabrı Anlat Bana...


Sabrı anlat bana...
Mağlubiyetlere dayanmayı öğret ruhuma
Bir ışık yak aydınlansın ufuklarım
Söyle ne vâkit sona erer bu amansız sınanma?

Özlemi anlat bana...
Göğünde kanat çırpan vuslat kuşları
Nereye konarlar yorulduklarında?
Ayaz yemiş sevdaların bakışlarındaki
Ümitsiz ümitleri anlat.
Yalnızlığın dili olsaydı sormazdım sana...

Sevgilerin nihayetini anlat...
Nasıl biter bir sevda?
Yakıp

yıkılan umutların külleri
Nereye savrulur sonunda?
Ben sustukça sen anlat...
Hüzünlerine geldim

Bir damladan derya yaptığım hasret
Ve
Dinmek bilmeyen bir sancıyla.
Al kat acılarımı acılarına...

Hep vuslatı düşünürken savruldum
Yüreğimin esir rüzgârlarıyla.
Hayat körebe oyunuydu
Sobelendim yaşanmamışlıklara.
Anlat

merak ediyorum
Her zaman ışık var mıdır

tünellerin ucunda?

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #171

---> Şiir Arşivi

Doğum Günü Şiiri


dışarda çılgın bir sağanak
yine sonbahar mevsim
ve tek başıma üflüyorum mumları
masada fazladan bir tabak
içinde pastadan bir dilim
seni bekleyen koltuk bu yıl da boş.....
tarih yine beş ekim....

bir barda oturmuş
altımda duran kenti seyrediyorum
rengarenk... ışıl ışıl bir manzara
dokunmaz diyorum bu gece alkol
ama gel gör ki
daha ilk kadehte kulağımda çınlıyor
‘’sevgilim nice yıllara...’’

bu tarihte dostlar
sevenler yanımda durur
bir sen eksik kalırsın her sene
hiç hatırlamazsın unutmam dediğin günü
ve ben yılda bir kez derinden
mutlaka özlerim seni
sabaha doğru son bulur suskunluğum
beni çarpan içki değil
yokluğun güzelim! yokluğun...

doğumgunum şimdi
tarıh yıne beş ekim
yıllar sonra sana ağlamak için
bugunu bekledim....

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #172

---> Şiir Arşivi

...Sigara Yanığı İzlerim Var...


Dostum
Kül olmuş yangınlar girdabındayım
İs tutan nemli duvarlara mıhlanmışım
Bir ad takılı kaldı göğsümde
Vurgun yemişim
Durulmuşum

Acemi yanım tutuklu
Yorulmuşum


Dostum
Eylül kuşatılmışlığındayım
Parmaklıklar ardında
Hür bırakılmış umutlar
Esaret bedene çökmüş
Sigara yanığı izlerim var
Kerpeten ucunda tırnaklarım
Düşmüşüm dost
Kırılmışım

Tamamı yanmış yar mektubunun
Tamamı yakılmış hoyrat ellerce
Sis basar ya tenhasını sevdanın
Dönmeye yüz tutmuş günler kuşanmışım
Vuslata gebe düşlerim var
Çatılmış kaşlarım
Sıkılmış dişlerim var isyana bilenmiş
Çatlayan dudaklarımdan sızan dizeler biriktirdim yarına
Sevgiliye hatıra kalsın
Gül yüzüne hasret şiirlerim var
Zindan karanlığına
Kırık kalemle yazdığım
Alnı ak şiirler

Dostum
Öfkem sıyrıldı kınından…

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #173

---> Şiir Arşivi

Zordur Yalnızlık


hazan sonlarında;
en tepesinde kalır yapraklar

kavakların...

üşür artık dallar

korkusu başlar
gelecek kışların..

ekimi tıkırdar zaman;
son kuşlar da gitmiştir artık

kanat çırpıp...
çağrısına uyup uzakların...

sakın üzülme kavak ağacı!
bilirim

zordur yalnızlık...
ama
bahar gelecektir elbet
yeter ki
kapısını açık tut umutların...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #174

---> Şiir Arşivi

Fi Tarih Aşkı

Fi tarihinin

adı konulmamış kentinde
Güneşin doğuşunu söndüren

Bakışıyla yürek yakan

Gülüşüyle güneşe göz kırpan
Dillerden dillere destan

Nice mısraların yazılıp

Nice gözyaşının akıtıldığı

Tarifine kelimelerin yetersiz

En anlamlı cümlelerin anlamsızlaştığı

Biri varmış ki

birlerine diz çöktüren…

Zarif endamı dil yutturan

Kadınlığıyla ağızların suyunu boşaltan

Adı dua

hayali en huzurlu rüya
O varmış

ondan başkasına yer yokken…

En ateşli kavgaların sebebi

İçenlerin kâh neşesi

Çoğu zaman çilesi

Hilal kaşları aya çatan

İpek saçları mevsim saçan

İki dost arasını açan

Bir o varmış

Ondan sonrasına yer yokken.

Şeytanı ağlatan

Meleklerin korkulu rüyası

Tadı damağa sığmayan

Güzelliği akıl almayan
Yalancı dünyanın

Yalansız ifadesi…
Ve benim her şeyim

Seni seviyorum....​

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #175

---> Şiir Arşivi

Acılar Anlamlıdır Yar


Kaçtığın denizlere sığınan
Duyar özlemini sesin
Sonsuz melodiler dolar yüreğime
Gizlice...


Sadece

Acılar anlamlıdır yürekte hissedilince

Söylenmemiş aşklar rengini
Gökkuşağına veren
Yaşatan bizleri..

Mehtap göllere sıyrılıp inince
Zühre yıldızları içimize dolar
Pencerelerde sessiz çığlıklar

İyice
Anlamlıdır yürekte
Acılar

Hissedilince.

Toprağın bağrına konar
Binlerce gül gibi
Vuslatın çılgın lezzetini duyar
İnce ince türkülerde
Üşüyen kar.

Yürek kudüm
Teller sızlar
Nece söyler dil bunu.
Yar...


Sadece.

Sadece

Acılar anlamlıdır yürekte hissedilince

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #176

---> Şiir Arşivi

...Kursağımda Bırakıldın...


Sana gün aysın güzel...

Aydın günler dolansın yüreğine...

Gecem zemheriye vuruldu gene...Talan oldu savaş görmüş

kuşatılmış

yenilmiş şehirler misali.Oysa yıldız vuracaktı bir yanıma...Hilal gülecekti ıraklardan vuslatıma...
Oysa düşlerime uğrayacaktı sevişmeleri gençliğimin...Düşlerime uğrayacaktı yokluğuna baş eğdiğim sevgili...

Sana gün aysın güzel...
Aydın günler dolansın yüreğine..

Siyah beyaz resimlerde kaldı yaşanmışlıklar...Alıpta başıma gitmeliydim belki karanlığa adım adım..Kuytularda kalmalıydı ak alnım...
Yaşamak namına kuşandığım AŞK affet beni...
Ne düşündüysem kırılmıştır...
Ne istediysem yakılmıştır...
Yıkılmıştır kem göz nazarından..
Sevgili adında hüzünler uğradı gene koynuma...

'Bize gerek değil yar ve leyla

bize ölümleri verin'

Yaşamak namına kuşandığım AŞK affet beni...
Kaçıpta gitmek varken sevdaya pusatlandım...

Kursağımda bırakıldın...

Sana gün aysın güzel...
Aydın günler dolansın yüreğine...

Bana zemheri vurdu gene.....

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #177

---> Şiir Arşivi

Yüzüme Gülüşün Değmeli


Adını dilimden düşürmeye göreyim
Düşüyorum

Giderken adımlarının açtığı boşluğa...
Sonra şiir oluyorsun birdenbire
Ve ne yazık ki gamzelerin değil
Sensizlik ilişiyor kalemime...

Özlüyorum..
Kadehimde sitem var biraz da
İçtikçe içleniyorum
Ve diyorum ki;
Zaman! diz çök artık bu vuslata...

Ama gel gör
Bütün takvimler başına buyruk
Her yaprağı ömrüme zehir...
Gittiğin günden beri söylüyorum
Yüzüme gülüşün değmeli!
Yokluğun bana göre değil...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #178

---> Şiir Arşivi

Sen Sus! Eğ Başını Öne!
git sevdiğim!...


Küçük adımların ne demek olduğunu en iyi ben bilirim
Senin hep küçük adımların vardı…
Bana gelen yollarında

Bir de; kuralların
Hani şu bildiğimiz bir demet kır çiçeğini bile

Bana çok gören

Eksilen çiçekler olacaksa senden

sırf sen üzülme diye
Bahçene girmem bundan böyle…
Ellemem kime saklandığı belli olmayan mor menekşelerini….
Bu sonbaharla birlikte bırakır dallarını
Kaçırırım gözlerimi gözlerinden sevdiğim

Canımı acıtan bahanelerine inanmasam bile
Yeter ki sus! Sen yalan söyleme!…

Gözlerime bakmayı

gözlerimsiz yaşamaya tercih edişinin…
……..bilmem kaçıncı günü bugün!…
ve bilmem kaçıncı gemidir bu geçen?
İçinde sana el sallayan bir benim olmadığım

Aynı saatlerde

200 kilometre hızla koşan ben
Gel gör ki;
Hala topraklarında olduğumun

….daha yeni farkına varıyorum.
Yaz gecelerinde üşüyen bedenleri
Güz akşamında yağan yağmurları

ucuz bahaneler biriktirmeyi
Bir de küçük adımları oldum olası hiç sevmediğimi öğrendim
Yıkılan kumdan gemin olacaksa
Sırf sen üzülme diye

çırpmam ayaklarımı senin kıyılarında…
yeter ki sus! Üzül benim için sevdiğim…

Iyiliğimi istiyorsun adı altındaki gitmelerinin
Beni başından atmak için olduğunu
…..bir Cumartesi ikindisinde anladım ben!…
Sen sus! Eğ başını öne…
Bırak…. kelimeler kifayetsiz kalsın!…
Altı üstü bir hayaldi işte kurmayı beceremediğimiz

Gönlünün kapısından dönüş biletim elimde

……..çoktan geçtim ben
Içimdeki senin elini bile sıktım!…
Söndürmek için öksüzlüğümü…
Beklediğim yağmurlar yağar belki

bugün-yarın!
Tek sen kalma buralarda

Sırf sen gelme kapımı çalmaya
Eğ başını öne…
Hadi git sevdiğim!….

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #179

---> Şiir Arşivi

Cellat Tutsağı Bir Geceydi...


adımladığın sokakların kanamasıydı
ellerimde depreşen
ayağının dokunuşu sızlatıyordu
oysa sen bilmiyordun
ne çok merakına düşer yüreğim
ne çok adın takılır
ayazına gençliğimin

cellat tutsağı bir geceydi
o sessiz sedasız konuşmanın artığı
bir yanda yanık bir yüz suretinde istanbul
bir yanda gidişinin buz kesmişliği
yorgun bir haykırış ağzımı dolduran

yenilgi kisvesinde kahır

bir uzak diyardı
yıllar geçirdiğim tenha
hep yabancı yüzler
ardımda yabancı izler

kuytularda susuşum
aynalarda küsüşüm

yokluğundan...

talan olan her şehir benim
şehir şehir talan olan benim
savaş mağlubu

düşlerde can çekişir gece
gecenin kuytusunda can verir düşler
boğulmuş bir şafak uzaktan el eder

gün doğumu sancısında uykusuzluğum...

zemheride yanışım
ağulardan kanışım

yokluğundan...

 

Kei*

Kayıtlı Üye

• 2 Şub 2009

• #180

---> Şiir Arşivi

O Son Gece Rakılık'tır...


Ey özüne kurban olup da
Yalan dünyasına sövdüğüm
Sen var git yoluna

aldırma...
Bu ilk yalan değil ki gördüğüm!

Şimdi şehre yağmurlar indi
Bu da bana yalnızlık demektir
Türkülerim yarım kaldı
Bu mevsimde vedalar adettendir

Yine susmak düştü payıma
Bir kapı daha kapandı

ayrılıktır.
Yine kaldım gecenin kucağında
Senin gecelerin kaç paralıktır?

Benim bu kırılgan gülüşlerim
Senin gibilere bil ki satılıktır...
Kalırsa son gece kalır aklımda
O da meyhanede rakılıktır