---> Kitaplardan Alıntılar
''Aida teyze yedi veya sekiz yıl önce öldü.Yaşı fazla değildi ama erken bunamadan muzdaripti.Son aylarda artık kimseyi tanımıyordu ve aile bu duruma çok üzülüyordu.Bütün günlerini sallanan sandalyede sallanarak geçirdiğini anlatmışlardı.Fiziksel olarak fena değilmiş,ama kafası artık hiç çalışmıyormuş.Bir ara''Cebel'e gitmek istiyorum'' diye tutturuyormuş.Murad ve Tania oraya götürüyorlarmış,ertesi gün ''şehre gitmek istiyorum'' diye tutturuyormuş.O zaman geldikleri yolu geri dönüyorlarmış...Başlarda,buna ölmekte olan birinin son istekleri diye boyun eğmişler.Ama bu olay en az on kez tekrarlanınca hepsi pes etmiş;o zaman doktor ''Onun durumundaki biri nerede olduğunu kesinlikle bilmez ve iki yeri birbirinden ayıramaz.Bir dahaki sefere taşınmak istediğinde, iskemleyi üç dört kez döndürün,sonrada, işte geldik,deyin''demiş.Gerçekten de böyle yapmışlar. Ne zaman gitmek istese olduğu yerde döndürüyor ve ''Şehre geldik'' veya ''Cebel'e geldik'' diyorlarmış,o da inanıp memnun oluyormuş.
''Birkaç ay sonra zavallı kadın öldü.Başsağlığına gittim.Salonda Tania'nın yanına oturdum ve sohbet olsun diye eğilip kulağına''Kayınvaliden şehirde mi öldü Cebel'de mi?'' dedim.Tania kendini tutamayıp katıla katıla gülmeye başladı,rezil olduk.Murad ona kızdı,sonra ikisi birden bana kızdılar.Halbuki yemin ederim o sırada salıncaklı iskemle hikayesini,hatta Aida'nın rahatsızlığını bile bilmiyordum.Onları hemen hiç görmüyordum,ilişkimiz kalmamıştı,sadece bir gazetede ölüm ilanını okumuştum ve başsağlığına gitmiştim.Ama Murad hayatının sonuna kadar benim annesinin cenazesinde çok tatsız bir şaka yaptığıma inanmaktan vazgeçmedi.Sanırım bu yüzden beni hiç affetmedi.''
Doğu'dan Uzakta / Amin Maalouf