Atletico Madrid: 3 - BEŞİKTAŞ: 1 // Neden İlk Yarı Oynandı ki ?

Türkiye'nin Avrupa'daki son temsilcisi olan Beşiktaş'ımız, UEFA Avrupa Ligi 3. Tur ilk maçında deplasmanda Atletico Madrid ile karşı karşıya geldi.

İspanya'ya birbirinden önemli eksiklerle giden takımımız, ilk yarıda 3-0 geriye düştüğü maçtan 3-1'lik mağlubiyetle ayrıldı. Atletico Madrid'in gollerinden 2'sini Eduardo Salvio, birini ise Adrian atarken, Beşiktaş'ımızın tek sayısı Simao Sabrosa'dan geldi.

İstanbul'a önemli bir avantajı kaybederek dönen Beşiktaş'ımız, 15 Mart'da İspanyol devini İnönü Stadı'nda ağırlayacak.

CARVALHAL'DEN VELİ SÜRPRİZİ

Sakatlıkları nedeniyle Hugo Almeida, Tanju Kayhan ve Roberto Hilbert'i İspanya'ya götürmeyen Teknik Direktörümüz Carlos Carvalhal, hafif sakatlıkları olan Egemen Korkmaz ve İsmail Köybaşı ikilisinden Egemen'i ilk 11'de sahaya sürdü. Portekizli çalıştırıcımız, İsmail'i yedek bekletirken; defansın solunda sürpriz bir şekilde Veli Kavlak'ı görevlendirdi.

Carlos Carvalhal bir diğer sürprizi ise oyun dizilişinde ve forvet hattında yaptı. Braga deplasmanında olduğu gibi maça forvetsiz çıkması ve Quaresma'yı en uçta kullanması beklenen tecrübeli çalıştırıcı, Mustafa Pektemek'e ilk 11'de şans verdi ve 4-3-3 taktiği ile sahaya çıktı.

OYUN KURMAKTA BÜYÜK ZORLUK ÇEKİYORUZ

Karşılaşmaya kontrollü bir oyunla başlamak isteyen takımımız, ilk dakikalarda oyun kurmakta çok zorlandı. Savunmadan çıkarken basit top kayıpları yapan takımımız, bu hatalar sonrasında hem hücumda organize olamadı hem de savunmada eksik yakalandı.

Henüz 3. dakikada Falcao ile rakibine net bir pozisyon veren takımımız, ilk 24 dakikada Salvio, Adrian ve Falcao'yu durdurmakta çok zorlandı. Atletico Madrid, bu isimlerle yakaladığı birbirinden önemli fırsatları değerlendiremezken; Beşiktaş'ımızın en büyük tehlikesi 10. dakikada yaşandı. Fernandes'in ceza sahası dışından attığı füzede, top kaleci Courtois'in üstüne gitti ve genç kaleci topu zorlukla karşıladı.

DURDURAMIYORUZ... ARKA ARKAYA GOLLER

Beşiktaş'ımız savunmadaki düzeni sağlamakta çok zorlandı. Veli'nin sol bekte aksadığı takımımızda, Quaresma da geriye yardıma gelmeyince 24. dakikada Salvio'yu durduramadık. Sağ kanatta uzun bir pasta topla buluşan Salvio, Veli'yi çalımladıktan sonra net pozisyonda kalecimiz Cenk'i avladı.

Henüz bu golün etkisini üzerinden atamayan takımıımız, 27. dakikada bir kez daha topu ağlarında gördü. Savunmamızın derinliği kaybettiği bir anda topla buluşan Salvio, karşı karşıya pozisyonda kendisinin ve takımının 2. golünü attı.

37. dakikada ise Necip'in büyük hatasıyla başlayan atak, Beşiktaş'ımızın kalesinde 3. golü görmesine sebep oldu. Orta sahada Necip'in pasında araya giren Adrian, tek başına ceza sahamıza kadar geldi ve Egemen'i geçerek kaleciyle karşı karşıya kaldı. Adrian'ın vuruşunda ise fark malesef üçe çıktı. İlk yarı da bu skorla tamamlandı.

KRİTİK DEĞİŞİKLİK! QUARESMA-İSMAİL

Beşiktaş'ımız ikinci yarıya oyuncu değişikliği ile başladı. İlk yarıda savunmaya yardım etmemesinin yanı sıra hücumda da etkisiz kalan Ricardo Quaresma, ikinci yarıda yerini İsmail Köybaşı'ya bıraktı. İsmail ikinci yarıda sol bekte görev yaparken; Veli Kavlak orta alana geçti ve savunmamız bu hamlenin ardından ideal düzenine döndü.

UMUTLARI YEŞERTEN GOL! SİMAOOOO....

Takımımız Vicente Calderon'daki mücadelenin ikinci yarısına bambaşka bir görüntü ile başladı. Carvalhal'in değişikliği sonrasında savunmada ideal düzenine ulaşan Beşiktaş'ımız, basit top kayıplarını ve savunmadaki açıkları kapatmaya başladı.

Oyunda dengeyi kurmakta gecikmeyen Beşiktaş'ımız, Atletico Madrid ağlarını da havalandırmakta gecikmedi. 53. dakikada kullanılan köşe vuruşunda, Egemen önünde kalan topu kaleye göndermek istedi. Savunmadan dönen topta ise Simao muhteşem bir vuruş ile kaleci Courtois'i avladı. Beşiktaş'ımız bu golle farkı bire indirerek umutlarını yeşertti.

BAMBAŞKA BİR İKİNCİ YARI

İlk yarıda rakibe sayısız fırsat veren ve taratarlarına korkulu anlar yaşatan takımımız, ikinci yarıda bambaşka bir görüntü ortaya koydu. İsmail değişikliği ile savunmadaki sıkıntıları çözen takımımız, Veli ile de orta sahada topa hakim olmaya başladı.

Carlos Carvalhal, Mustafa Pektemek'in yerine Filip Holosko ve Necip'in yerine de Edu'yu oyuna alarak ikinci golü bulmak için risk aldı. Savunmada nadir yaptığımız hatalar hariç rakibine pozisyon vermeyen Beşiktaş'ımız, bu değişikliklerin ardından rakip kalede de etkili olmaya başladı.

AT ONU BE HOLOSKO! AT ONU...

Holosko'nun girmesiyle rakip savunmayı daha da rahatsız etmeye çalışan takımımız, aradığı net pozisyonu maçın son bölümünde buldu. Necip, Holosko ve Mustafa Pektemek ile savunmanın arkasına kaçma girişimlerinde başarısız olan takımımız, 86. dakikada mutlak bir pozisyon buldu.

İkinci yarıda oyunu değiştiren ve çok iyi bir oyun ortaya koyan İsmail, çok şık hareketlerle ilerledikten sonra topu ceza sahasındaki Holosko'ya bıraktı. Holosko dar açıda kaleci ile karşı karşıya kalırken; Slovak yıldızın vuruşunda Courtois mutlak bir golü engelledi.

Bu pozisyonda farkı bire indirme şansını kaçıran ekibimiz, kalan dakikalarda rakibe kontra atak fırsatı vermeden pozisyonlar aradı ama golü bulamadı. 3 dakikalık uzatmada da gol sesi çıkmayınca, takımımız sahadan 3-1'lik mağlubiyetle ayrıldı ve umutları İstanbul'a taşıdı...​