YokLuğuna Doyamadım `` VarLığında ÖLdür Beni ..

---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

okuyt.png



Uzun kanatlı kuş sürüleri diliyorum sana
ve severken seni,
sevdikçe seni
hep çocuk kalacağım, biliyorum.​
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

89bywalruskungfu.jpg



Şimdi öyle uzak ki geldiğim yollar,
Yanlış bir öyküdeyim,
Beni yeniden yaz...
Bir çocuktum, sevmiştim
Avuçlarımda aynalar.
Gayret et güzelim!
Elini uzat...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

atilaresim7yv2.jpg


Hayata yenikliğim
Bildiklerinizden değil.
Hani varya anlatamadıklarım,
Kendimin bile bilmediği,
Ondan işte tüm kayıplarım
Işıklar sönük.
Ben neyin nöbetindeyim.
Rüzgar bile kesti öfkesini.
Ben neyin isyanındayım ki hala.
Sessizlik en büyük çığlık bana.
Uykusuzluğumun nedeni de derin çığlıkların.
Ağrılı gecemde
Ey, başa çıkamadığım dertler,
Toplu intihar zamanı
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

' Ben seni hep ayrılıkla anmışım
Titreyen ellerimle günlerin buğusuna adını…
Hep adını yazmışım.
Bir aşk gelmiş bir yara.
Bir yaraBir yara daha
!

Eski bir aşk,
yeni bir ayrılıktır her zaman.
Bunu kuşlar sorar, yıldızlar da anlatır;
kimse bilmez be canım
bir yara bir ömrü nasıl kanatır… '
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Kimin aşk yarası yoktur ki?

Bu satırları okuyan herkes illaki 'kendine düşeni' anlayacaktır..
Bakalım siz hangi satırda ağlayacaksınız?
Bırakın gitsin...


Aşk bir kelebek gibidir.

sunsetonthebeachbymbenn.jpg


***Bu, yalnız olanlara;

Aşk bir kelebek gibidir. peşinden koştukça hep senden kaçar.. En iyisi
bırak uçsun, inan ki hiç beklemediğin bir anda gelip omzuna
dokunuverir...Aşk mutlu eder, bazen de üzer... Ama aşk özeldir, aşkını hak
eden birine sunarsan eğer..


***Bu, sevgilisi olanlara;

Aşkın amacı birileri için 'mükemmel insan' olmak değildir. Seni
mükemmelliğe en çok yaklaştıracak insanı bulmaktır..


***Bu, çapkın olanlara;

Sevmediğin birine asla 'seni seviyorum' deme.. İçinde olmayan duygulardan
varmış gibi sözetme.. Kimsenin hayatına kalbini kırmak için girme.. Sevgi
dolu bakan gözlere asla yalan söyleme.. Çünkü birine verebileceğin en
büyük acı, aşık olmadığın birini kendine aşık etmektir.


***Bu, evli olanlara;

Seven insan 'senin hatan' yerine 'özür dilerim' diyendir. 'Neredesin'
yerine 'ben buradayım' diyendir.. 'Nasıl yaparsın' yerine 'niye yaptığını
anlıyorum' diyendir.. Ve aşk 'keşke' yerine daima 'iyi ki' diyendir...


***Bu, evlenmek için gün sayanlara;

Bir kadın ve bir erkeğin birbirleri için ne kadar uygun olduğu, birlikte
geçirdikleri zamanın değil, birbirlerine duyduklari aşkın ne kadar
sürdüğüyle anlaşılır.


***Bu, kalbi kırık olanlara;

Kalp yarası siz kanatmaktan vazgeçinceye kadar sürer.. Ve ilacı bu acıya
alışmak değil, ondan ders çıkarabilmektir.


***Bu, aşık olmaktan korkanlara;

Aşka düş ama tökezleme.. Anla, ama bekleme.. Paylaş ama isteme. Yaralan
ama asla acıyı içinde büyütme...


***Bu, sevdigini fazla sahiplenenlere;

Sevdiğinin bir başkasıyla mutlu olduğunu görmekten daha acı bir şey varsa,
o da sevdiğinin seninle mutsuz olduğunu görmektir..


494e3ecb2b588.jpg



***Bu, aşkını itiraf etmeye çekinenlere;

Sevdiğinden ayrılınca aşk acı verir.. Sevdiğin seni terk edince daha da
çok acı verir.. Ama en acısı, onu ne kadar sevdiğini bilmesine hiç firsat
vermemektir..


***Ve bu da, dönmeyecek birini hala bekleyenlere;

Hayatın en hüzünlü anı, deli gibi sevdiğin insanin buna hiç değmedigini
gördüğün andır.. Ve en büyük kaybın onun için harcadığın yıllardır.. Senin
aşkını bu gün hak etmeyen, bil ki 10 sene sonra yine hak
etmeyecektir...Bırak, gitsin...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Artık güneş eskisi gibi doğmuyor melâl ..

Gökler bulanmış ağıt rengine..

Körpe karanfiller ölüyor uzaklarda,

Çığlıklarını (d)uyuyor musun ?

Canımdan can gidiyor,

Soluğumdan nefes,

Dermanı kaçıyor yüreğimin,

Sözler, çırpınıyor dilimde melâl!

Bir inşirah mühürleyip dilime..

Susuyorum!





Savuruyorum içimde biriken öfkemi,

Çürümüş vicdanlara,

Kokuşmuş insanlığa!

Dualar doluşuyor ellerime,

Dupduru bir hüzünle,

Secdelere gömüp başımı

Aminlerce ağlıyorum..







Keskin bir ah haykırıyor öteler..

Ölümler yağıyor durmaksızın,

Nicedir melekler uçuşuyor göklere!

Acı kusuyor yer ve gök!

Deli ağıtlar yükseliyor.

Yüreğimi sağır edercesine!

Kimseler duymuyor melâl.

Kimseler duymuyor.!.

Aklım almıyor artık,

İçim paramparça,

İçim kanrevan,

Yüreğim almıyor artık..

Yüreğim ağrıyor..

Yüreğim ağlıyor..

Yüreğim melâl!…
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Melâl'e / Hiçlik Risâlesi





Kundaklandı yüreğim, dil vurgunu dikenli seslerle
Bir vâveyla düştü ellerime sadaka niyetine Melâl!



Şimdi risâlesini istiyorlar hiçliğimin..
Çok -sus- acıdın!
Bir -sus- konuş !
Bilmiyorlar sızımı dürttüklerini Melâl.
Bilmiyorlar, battığını kelimelerin içime..
Oysa canıma kastediyor sustuğum her bir hece..



Yolcusu yitik, çıkmaz bir yolda kurban oldum ben Melâl
Aransa bulunmaz silüetim.
Saçlarıma zifiri rüzgârlar değdi..
Kayıptır gölgesi ellerimin Melâl!…



Avuntudur libasım,
Yüreğime eğreti, ateşten bir avuntu!…
Namusuna hâlel gelmez bir yalnızlık, alnıma yazgılanan
Nişangâhı iki damla yas..!
ve hep gece,
Şakağımdan süzülen koyu bir ahla boyanan..





Dilimdeki ezberleri, bilmezdim önceleri..
Ne çok körpeydim acıya Melâl ,
İçime ağan sızıya ne kadar çöl…
Ateşlere uzanmış meğer,
Tutunamadı,
Yan(ıl)dı körpe ellerim!
Bu yüzdendir Melâl,
kavrukluğu yüreğimin!..
Artık ellerimi dualara veresim var …
Gömülüp secdelere ağlayasım..
Aminlerce sus-asım var Melâl!..





Şimdi gökyüzü ağlar bîçâreliğime..
Kuşlar uğramaz tenhalarıma Melâl!
Hangi duvara yaslasam başımı
Yıkık bir harabe gibi kalırım..
Zehirdir suyun tadı bende..
İklimlerin yoktur baharı..
Kış ortası açan çiçekler gibiyim Melâl!
Senden öte kimseler ilişmez ıssızlığıma.
Kimseler seslenmez kuyularıma.
Sızlar savunmasız kırgınlıklarım,
Kanar avuçlarım…
Hadi ellerinle sarmala kırıklarımı..
Merheminden sür dilime,
Duala beni Melâl!
Sesime sarayım seni, soluğuma..
Saçlarıma dolan,
Düşme gözlerimden
Asıl kirpiklerime!
Saklan!
Saklan, kimseler görmesin seni Melâl!…
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Gece!
Katran karası ellerini çek üzerimden!
Değme!
İniltilerini sus!
Sus gece!
Sıra bende!..

Ayazlarda kalemi kana bulama vaktidir.
İçimi parçalarcasına,

İçimin sızısına çığlık çığlığa susmalı şimdi!

Gece melâlinde yâr…
Ahım sığmazken içime
Söyle!
Sen hangi yastıklarda susturursun ağlamalarını ?!
İçinin sızısını hangi duayla dindirirsin?
Canın yaprak yaprak dökülür bilirim,
güneş görsede suretin..

Sesine ayrılık kaçtığından beri susmak en asil sözdü senin lügatinde.
Bense dökülendim ardına..
Ardında dağıttığın harfleri toplayandım, bir usta çabukluğunda..
Yokluğunda hepi topu cılız sesli bir avuntuydu, dinleyip inandığım…
Tutunup kalktığım, asıldığım bir avuç duaydı..

Sustun!
Sevinçleri düşürdüm yırtılan ceplerimden..
Yaşamaktan çevirdim yüzümü,
İnine çekildi deli düşlerim
Bu şehre yüzümü döktüm pencerelerden..
Kimseler görmedi..
Susarak ağladım en çok!...

Ve ellerimi kanatırcasına yazdım!…
Sen yoktun
Sızımı savurdum rüzgarlara..
Koyu bir hüzne dağıttım saçlarımı,
Toplayamadım..
Usul usul salındı hüzün
Ellerini gözlerimde gezdirdi..
ve yokluğunda adıma en çok HÜZÜN dendi !


Ellerim vardı kırılgan,kanlı,ürkek ellerim!
Ahu efgânlarımda bir onlar yoldaştı bana bir de sesim..
Tutunamadım göğüne!
Uzanamadım!..
Asılı kaldım uçurumlarında..
Çıkmazlarında yollarımı şaşırdım..

Bak ellerime!
Parmak uçlarımda tadımlık sevinçlerim..
Kulaklarımı tırmalarcasına sâlâsını duyuyorum benliğimin...
Bilir misin ki kaç SEN geceyle dilimlendi içim?.
Yâr! bilebilir misin?
Ömrümce kaç zindanla doldu gözlerim?!
Kaç sızı oturdu gamzelerine yüreğin?

Seslenmek ırağına,
bir yudum söz beklemek alfabenden,
faydasız artık bilirim!
Bilirim,
Yine kendime döner çığlık çığlığa sesim…
Belki de harfleri yutmalıyım dudağımda..
Yakmalıyım şiirleri,
Ateşe vermeliyim!..
Gel o zaman, gülüşünü al rüzgardan artık deli yâr!..

Sızıma değmesin!..
Ben geceden döndüm yüzümü..
El verdim suskuya ve duaya..
Söyle geceye, ne olur..
Ne olur ardım sıra gelmesin!
Yoruldum artık! Yeter!…
Bana Aşk’tan söyletmesin..!

İçime konuşma vaktidir şimdi…





Bozguna uğrasın harfler..
En ırağıma gitsin….
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

zifir karanlıklarımın seheriydin sen benim.
Biçar ömrümün sokaksız evleriydin.
Bitmeyen yollarımın en uzun seferiydin.
şimdi bize de mi firak-ı melal düştü?


Bir serkeş sevda ruhumda kanar.
Içimi acıtır yağmurun dahi.
Serde sevdalık var,
acı var,
hüzün..
şimdi bize de firak-ı melal düştü...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Nazende Melâl..
Nazlı Hüznüm Benim içimin suretsiz sevdası
nazlı hüznüm benim

ayrılıkların ayazına düşmüş nemli dudaklarım
ertelenmiş sevmelerimin ilk ve son noktasısın sen..
Gözlerimi sensiz düşlere hiç kapamadım
yıldızlar bile eksildi de gönlümün göğünden
sen hiç eksilmedin nazlı dileğim...

dilimde senin ateşinden geçmiş kelimeler
yakıyor boğazımı..
Hikâyelerim bitmedi henüz sana dair
mevsimlerim yeni uyanıyor...
gitme, sana yanan yüreğimden
en fazla bana yakın, en çok benden uzak gözlerin..
elimde kırık dökük cümlelerimle hep sana gelişim bundandır..
yasaklı cümlelerin ardında
kıvranıyor gecelerim..
bakma gözlerime öyle azrailin olmasın sesim..

NAZEN DE MELAL
nazlı hüznüm benim...

daha kaç yalnızlık vursamda ruhuma
sana sustuklarımı konuşuyorum
sesimin en içli yanından..
eski bir yaranın adıdır sende kanayan..

sahibinde kaybolan düşler kaldı ruhumda
düşlerken kaybettim hayatı
bunca acı çekilmez bunca sevmeyince
sen hep bende kal can yaram..

ahh yar!
kalemime vuran efkarım benim..
kırık dökük cümlelerim
sol yanımda kanayan bir şair sancısı
sen içimdeki züleyha
Yusuf yüzlü suretlerde can bulan

senden kalmış bir mühürdür gözlerimde hüzün
senden kalmıştır bu sessizliğim
içimin acıyan yanı
takati kalmadı sensizliğimin

NAZEN DE MELAL
nazlı hüznüm benim

en güzel cümlem sensin..
senden kalan her öykü titrer içimde
sığlığıma şiir genişliği sunan da sensin..

Gitme benden nazlı hüznüm
ömrüme yazılmış düşüm...
körpe sevdalar düşsede bozgunlarmın yalnızlığından
yarınımsın,sızımsın..

gözlerinde yitik bir şiire başladım
kendi öz yazımla, senden kalan yanımdan
her köşe başında bir hüzün bekler beni
başlığında senin adın yazan..


Sürmeden gözlerime yaşanmışlıkları
gir dizelerimden genzime
sensiz geçmesin hiçbir harf içimden
sesim sesinde
ıssız bir hüzün olsun...

NAZEN DE MELAL
nazlı hüznüm benim

yürümeye mecalim yokken
koşmamı isteme benden..

Anla ki en güzel cümlem sensin...

Nazlı hüznün ömrümden eksilmesin...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

1499162cg3.jpg

"Nerede olursan ol yüreğimdesin" demiştin ya...
İnanmıştım...

Yanıldığımı,ansızın...
Bir nefes de...
Beni soluksuz bıraktığında anladım...
Anladım ki Çok uzağım yüreğinden,benliğinden,ruhundan...
Sesim kısıldı haykıramıyorum..
Sokaklarda yankılanan feryatlarımı duymuyorum..
Çaresizlikten mi kısıldı sesim ?
Yok sa sensizlikten mi?
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Susmayı geç öğrendim
Bu yüzden yalnızlığım

Çocuktum
Son gördüğümde
Esrikti yüzü aşkın
Kaçtığım için ondan
Şehla yollara düştüm ardınca
Ayaklarım kan revan

Ak bulutlardan düşen
Bir damla gözyaşıyım ben
Şimdi yazılmalı aşkın ahiri
Bitmeden içimde sürgün
Su ve yol tükenmeden
Gel hüznüme sebep yâr

Ayrılık kanıma sızdı
Mahur gökçe bir akşam
Tarla kuşları ve dua
Yürüdük mavi bir sancıyla
Kıvrılan yolda sevda namına

Gözlerimde tuz erittim
Dudağımda soldu kardelen
Kırgın ve mülteci
Her şehir tanır beni
Söyle aşk
Hangi yol sana çıkar...

Kalender Yıldız
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Geldi mi şiire böyle girer eylül
Güneş solgun resimler çizerek gizlenir
parkların tenhalığına
Bir güz ağacından acılı
Son yaprak da yere düşer
Kuşlar pencerelere
İnsanlar evlere alışır

Titreyen söğüt ağaçlarında
İnce yağmur haberleri
Sokaklarda akşamın kederi
Yalnızlığa ve yalınlığa alışarak
Suları akmayan çeşmelere konar

Artık yaşanacak ne var
İçimizin derin denizleri kadar mahzun
Bir gülün açılıp solmalarına
hayret edemeden
Sular sararır ve yüzümüzde
Acılı zamanlara özgü
Buruk bir kedere dönüşür ırmaklar

Şimdi serindir serviler ve göçmen kuşları
Umdum ve bekledim diyerek
Çekilirler gövdelerinin derin mağaralarına
Peşinden koştuğumuz güneşin gölgeleri
Bir tebessüm olsun sunamadan alnımıza
Sayfalarında bilgelik dersleri
Uzun yağmurlara dönüşüp
Bu şehri ve bizi terk edip gider.
Sakıncalı bir türküydü
Baharın dudağındaki ses koku ve renk
Gönlümüzde geç kalmanın telaşı
Bir masalı vardı kaderin
İşte şimdi anladım dağların sabrını
Peşimizde ince uzun yağmurlar
Dudağında melâl türküleri
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Bir Bahanesin Sen...

bnhnbf8.jpg


Apansız gözgöze geldiğim
Ayakları ayaklarıma bitişik
Kımıltısız bir gövdeyle rüzgârın sildiği
Bir bulup bir kaybettiğim
Yani bir gezginin hep gittiği,
Senin yüzün benim yüzüm değil mi?
Zihnime habersizce gizlenen
Uyandığıma lanet ettiren
Yeniden uykuya dalmak isterken,
Belirsiz bir korku hissettiren
Bir bahanesin sen,
Geceleri uykumu bölen
Herşey yolunda giderken,
Düzenimi bozmamı gerektiren aşksın sen
Birşey söylemeden çekip giden,
Herşeyi tadında bırakırken,
Bir yandan da acı veren
Bir ihtiyaçsın sen
Muştusu ecel olan hayata
Sokakları kuşatıldığından beri
Yorgun çarpan kalbe
Ne demeli şimdi...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

2042188zg4ql8zk5of2.jpg


Anlatılacak şeyler olur bazen ama ne mümkün
Sıraya koyamazsın
Bazen isyan etmeye doğru giderken,
Bakarsın mutluluk karşında
Ve bir an çok mutlu olduğunda bir korku kaplar içini
Ya bozulursa dersin, o anı yaşayamazsın

Hayat bu işte bir varoluşun içinde kaybolmak

Gece yağar pencerelere,
Uykuma düşen,
Bilirim ellerindir,
Kıpırtılar vurur gözlerime,
Kapımı kırmaya gelen,
Bilirim sesindir..
Sözler içlenir dillerimde,
Yüzüme dokunan,
Bilirim nefesindir
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Sürüldüm Yalnızlığa....

Dilime dolanmış adınla başlıyorum sonu gelmez satırlarıma
Yazdığım her bir satır,keşkelerin dudağıma hapsolduğu
Buruk bir tebessüm suratıma çarpıyor senden yansıyanlarla..
Acıtıyor canımı,sızısı yakıyor genzimi,
Ağlamaklı oluyor gözlerim,
Yaşlar inat ediyor yanaklarımdan süzelmek için..

Hep iyi şeyler istedik birbirimiz için.
Şimdi kötülükler sardı dört bir yanımı.
Şimdi korkulardan bir yorgan üzerimde..
Kelimelerle yaşayan,
Ve kelimesiz kalarak biten aşkının
Ucuz yaldızları döküldü saçlarımdan...

Sonra yalancı işaret dumanlarının,
Kaypakça saklanan arzularının,
Sallandım ucunda bir mahkum gibi..
En keskin mızraklarınla
Sürüldüm yalnızlığa..
Elimden tutmuş sevecen gençliğim,
Buzdan bir yolda düşe kalka yürümeyi öğretiyor yeniden bana.
Geçmiş deyince sen geliyorsun aklıma...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Çaresiz Bir Çocuk Ağlıyor Dudaklarımda ...

Bir şiir dinledim ben
Hiç içilmeyen
Acı bir kahvenin tadında
Sancıdı yüreğim..
Kırk yıl hatırı vardır dedim
Dudaklarında takılı kaldım..
Yokluğunda...

"sus" diyorum içimdeki çocuğa ...
Sil gözlerini,ağlama!
Mendilim yok ama
Tut elimin tersini
Sende kalsın istersen
Sakla koynuna!..

Çaresiz bir çocuk ağlıyor dudaklarımda
Kimsesiz ellerine dokunup “ Sus! “ diyorum.
Bir çark-ı felek dönüyor içimde
Fırtına mağlubu bir martı uçuşuyor çığlık çığlığa..
İnce, beyaz bir vapur yüzmeğe çalışıyor..
Okyanusumda, bata çıka..
Talanından her nasılsa kurtulmuş
Tam ucunda duruyorum,
Kanayan gözlerimle;
O dünlere bakıyorum.
O dünlerden çekip çıkarsam seni diyorum…
“ Gel ! “ desem…
En gizli kuytuluklarına kaçarsın, biliyorum.
Nasılsa;
Hiç çıkmayan bir fotoğrafsın aklımdan
O yüzden
Hiçbir şey yapmıyorum.
Cevapsız çağrılarla yüklü ellerim, hanidir..
Ellerimi saklıyorum.
Başımın ayaklarımla orantısal paylaşımında,
Edası gamzemde tutuklu gülümsemeler savurdum içime,
Hep içime bakan gözlere...
Hem çamurla haylazlığı hem de kendimden büyük elbiselerin,
Hanımefendiliğini güldürdüm küçüklüğümde....

Bu çocuğun gözleri gülümsemekten hiç vazgeçmedi...
Sana dair her şeyi,
Çocukluğumla birlikte tutuyorum...

..Ve yine biliyorum, ezgisi ağır bugünlerin....
...Seni çok özlüyorum...

 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

gülüşün az sa
dünya hiç demektir ..

bilseydim;
ömrümü koyardım kapına
bilseydim
vakitli vakitsiz çalardım kapını
böyle kesişmeyen yollara düşmeden
eklerdim ömrümü ömrüne ..

biliyorsan; sen gel
ölümüne arzuyla kır kilitleri
öl emri verilmeden ömre
dil sürülmeden tutulmamış sözlere
sen gel

gelir misin?

yoksa;
yapılmamış sohbetlerimiz olacak darağacım
yoksa eski şarkılar katilim

korkma; aşk o kadar incitmez insanı ..

Ben bu yükü taşırım, inan taşırım sen olmasanda. Nasıl alıştıysam her sabah adını dilimden eşiğe düşürerek çıkmaya bu evden. Hiç bir şey olmamış gibi davranarak ta yaşamaya çalışırım. Sen de anlamazsın beni iyi tanırsın bilirim ama inan anlamazsın. Rahat ol ve git. İşte buydu sadece bu sana söylemek istediğim sadece bu hiç bir cümle kurmadan ve düşünmeden sonunu,
artsız arkasız bir rahatlık içinde gitmeni isterdim.

Herşey daha, kolay alışmak için hayata, bahara, sonbahara.

Tut ki sevdin hemde deli gibi manyak gibi ölürcesine sevdin. Olası değil ya. Arada bir mutlu hayaller için büyüttüğüm sav tut ki sevdin. Gerçekten sever miydin?

Sırtımda onca yük ellerim onca doluyken bir parmağımdan da sen tutar mıydın? Sahi sen var mıydın? Olmalı mıydın? Bundan sonra da olacak mısın? Ol ne olur.

İçimi ısıtıyorum, boşluklarımı dolduruyorum sen benim dünyaya gülen gözümsün. Sevinen yanım. Kal ne olur. Orda tam bulunduğun yerde. Bileyim ki varsın, bileyim ki her daim sevebileceğim seni...

Sevgilerimle...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Mızrap saza değdiğinde, kalem mürekkebe bandığında, balık denize daldığında, hep sevgiyi çalar, sevgiyi yazar ve sevgiyi teneffüs eder...

Bir avuç sıcak için
Bir yüreğe uğramışım...
Dağlar girer düşüme;
Irmak kıyılarında
Kanadı kırık kuşlar gibi
Gözlerimi uzaklara salmışım
Uyandım... Ağlamışım,
Sabaha giden yolda,
Bir gönüle uğramışım...
 
---> ` Ey Aşk Yor Beni !.

Aşk bu diyâra hiç uğramadı ki...

Ellerinizden boşalır
Ellerime yıldızlar
Düşer gök-yüzü

Gözlerinizde renk bulur
Gözlerime akışlar
Titrer kelebek

Dudaklarınızda makam olur
Dudaklarımın yarım şarkısı
Sancır gece ...

Sessizce terkediyorum şehri
Patikalara açılan
Cümle kapısından..

Aşk bu diyâra hiç uğramadı ki...
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst