yusramm
Bayan Üye
1
Dün . Ahmet . Camı . Kırdı.
2
Dün . Camı . Ahmet . Kırdı.
3
Ahmet . Dün . Camı . Kırdı.
4
Ahmet . Camı . Dün . Kırdı.
5
Camı . Dün . Ahmet . Kırdı.
6
Camı . Ahmet . Dün . Kırdı.
Evet...6 cümlede ilk bakışta kaç taneniz gerçekte cümlenin ne anlatmak istediğini anladınız
Şimdi tablodaki cümleleri tek, tek ele alalım;
1. cümle: Dün Ahmet bir iş yaptı ve bu camı kırmak oldu.
2. cümle: Dün kırılan camı başkası değil Ahmet kırdı (suçlu Ahmet !).
3. cümle: Ahmet'in dünkü işi camı kırmak oldu (belki önceki gün kitap okumuştu).
4. cümle: Ahmet camı herhangi bir zaman değil, dün kırdı (yarın kırması gerekiyor olabilirdi).
5. cümle: Cam düne kadar sağlamdı, kırılmasının suçlusu ise Ahmet.
6. cümle: Camı Ahmet zaten kıracaktı, bunu dün yaptı.
Doğru anlayabilen var mı ? Şimdi M.Kemal ATATÜRK ' ün Dilimiz ile ilgili söylemiş olduğu bir sözü okuyalım...
"Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkı Türk milletidir. Türk milleti demek Türk dili demektir. Türk dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü, Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakını, ananelerini, hatıralarını, menfaatlerini, kısacası bugün kendi milliyetini yapan şeyin dili sayesinde muhafaza olduğunu görüyor. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir."
Atatürk'ün, Sadri Maksudî'nin “Türk Dili İçin” isimli eserinin başına yazdığı şu sözleri onun dil görüşünün en güzel ifadelerindendir:
"Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması milli hissin inkişafında başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır."
( 02.09.1930, Gazi Mustafa KEMAL )
Dün . Ahmet . Camı . Kırdı.
2
Dün . Camı . Ahmet . Kırdı.
3
Ahmet . Dün . Camı . Kırdı.
4
Ahmet . Camı . Dün . Kırdı.
5
Camı . Dün . Ahmet . Kırdı.
6
Camı . Ahmet . Dün . Kırdı.
Evet...6 cümlede ilk bakışta kaç taneniz gerçekte cümlenin ne anlatmak istediğini anladınız
Şimdi tablodaki cümleleri tek, tek ele alalım;
1. cümle: Dün Ahmet bir iş yaptı ve bu camı kırmak oldu.
2. cümle: Dün kırılan camı başkası değil Ahmet kırdı (suçlu Ahmet !).
3. cümle: Ahmet'in dünkü işi camı kırmak oldu (belki önceki gün kitap okumuştu).
4. cümle: Ahmet camı herhangi bir zaman değil, dün kırdı (yarın kırması gerekiyor olabilirdi).
5. cümle: Cam düne kadar sağlamdı, kırılmasının suçlusu ise Ahmet.
6. cümle: Camı Ahmet zaten kıracaktı, bunu dün yaptı.
Doğru anlayabilen var mı ? Şimdi M.Kemal ATATÜRK ' ün Dilimiz ile ilgili söylemiş olduğu bir sözü okuyalım...
"Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkı Türk milletidir. Türk milleti demek Türk dili demektir. Türk dili, Türk milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü, Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakını, ananelerini, hatıralarını, menfaatlerini, kısacası bugün kendi milliyetini yapan şeyin dili sayesinde muhafaza olduğunu görüyor. Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir."
Atatürk'ün, Sadri Maksudî'nin “Türk Dili İçin” isimli eserinin başına yazdığı şu sözleri onun dil görüşünün en güzel ifadelerindendir:
"Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması milli hissin inkişafında başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır."
( 02.09.1930, Gazi Mustafa KEMAL )