Şiir Arşivi SkyLord

---> Şiir Arşivi SkyLord

AYRILIĞIN İLANI

Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...

Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen, sorgularken beni kafanda
Ben, gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana,
Oysa sen hep susmanın koynunda.

Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku,
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...

Yaşamak varken sevdayı delice,
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben, aşk dedikçe sen, dur dedin.
Ben, seninleyim dedikçe
Sen, hayır dedin.
Zaten az konuşan sen
Olumsuz ne kadar sözcük varsa
Bulup çıkardın ortaya.
Bense hiç bir şey diyemedim.

Ne kadar zarar vermişim sana meğer.
Nasıl değiştirmişim seni.
Oysa hiç böyle düşünmemiştim.
Kimseye zarar vermek istemem ben.
Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem.
Ama öyle oldu işte.
Demek ki; gitmelerin zamanı şimdi.

Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı.
Ne sevişmelerimiz kalır aklında, ne sevda sözlerimiz.
Rahat değilim diyordun ya, rahat ol artık.
Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı.
Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.

Biliyor musun bir tanem!
Gidişim yürekten değil, zorunluluktan.
Sanma ki, bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım.
Sanma ki, benden sakladığın gülüşleri
yalancı yüzlerde ararım.
Seni de götürürüm yüreğimde.
Her zaman yokluğunu taşırım.

Bulup, bulup kaybettim seni bebeğim.
Ne yazık ki, tozduman edemedim kuşkularını.
Ne yazık ki, kalamadın bana.
Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde.
Kokladıkça; bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın.

Mehmet Coşkundeniz
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

SENİ SEVİYORUM EYLÜL BAKIŞLIM

Bende olduğundan beri
ne zaman aynaya baksam; kendimi bulamıyorum.
Gözlerimde gözlerini, dudaklarımda gülüşünü görüyorum.
Hep nefesini soluyorum, tenimde bir ürperti beliriyor.
Koca şehir susuyor sadece sesin çınlıyor kulaklarımda.
Bakabildiğim kadar ileride, dokunabildiğimce yakındasın
ama hasret kalıyorum bebek yüzlüm gülüşüne.


İstanbul gibi bakıyorsun bana, gizemli ve buğulu.
Hem içinde olup, hem yalnız yaşamak bilsen ne kadar zor geliyor.
Hayat kavgasını sürdürüyor sevdam.
Aşk can çekişiyor gecelerimde.
Tenine susuyorum Marmara’nın derinliklerinde.
Yeditepe çalıyor sanki seni benden, yavaş yavaş tüketiyor.


Gökyüzüne yıldızlarla tutunan peçesini çıkarıyorum karanlığın.
Pencereden yatağına süzülen ay ışığı olmak,
yüzünü sürdüğün yastık olup düşlerine avuç açmak için.
Bedeninde serilmeliyim gece gibi.
Meleklerin uyurken bıraktığı gülüşü seyretmeliyim başucunda.


Kalmamı istermisin, yıldızlar bir bir gömülürken sabaha?
dokunmamı istermisin ayaz düşen tenine?
Hani utanmazlığın koynunda
kendinle sevişmelerinde yanında olmamı istermisin ?


Kuruyan teninde terden boncuklar yapabilirim,
güzel bir melodideki piyano tuşları gibi dokunabilirim vücuduna,
kıvrımlarınla ahenkli yaşayabilirim seni.
Rüzgârın dağlarla kucaklaşmasını,
dalgaların kıyılara cilvelerini getir aklına.
Önce, süzülmelerini hisset kumlara köpüklerinin,
sonra kızışan rüzgârla tut ellerimi.
Tüm gücünle sarıl biçare kimliğime.
Açlığımı, susuzluğumu, sırlarımı bitir gecede.
İçimde kıpırdanışların, yüreğimde sıcaklığın, dudaklarımda
titreyişleri sevdanın, tenimin ürpertisinde nefesin olmalı...


Dağıt, hazan düşen yatağımı. Güneşim ol eylül gözlüm.
‘Seni istiyorum’ diye yutkunduğum nefesimi al dudaklarımdan,
sırlarımı çöz öpüşlerinle. Ay gibi yum gözlerini geceye,
yıldız gibi kay geç düşlerimden. Tadını bilmediğim,
tenine düşmediğim hayal olmaktan çık, dökül şehvetinle.


Söyleyemem sana yanan tenimi, kıvılcımı düştü bir kez içime.
Kıvranışlarım kadar sessiz uykusuzluğum.
Her dokunuşumda kendime, haykırışlarım suskunluğum aslında.


Kendime sarılıp yatağın bir ucunda tüm ürkekliğimle gelişini beklerim.
İçimden akan ılıklığı, sıcak sevdayı sana sunmak,
sadece hayalinle bütünleşerek yaşamak çok zor be aşkım...
‘SEN’ bendeysen, benimsen.. Neden gecelere isyanım?


Kirpikten bulutlarını arala artık, güneş gözlerinde kapalı kalmasın,
Uyan! Dünya güneşe, ben sana kavuşayım.
Seni seviyorum eylül bakışlım.

Arzu Altınçiçek
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

KORKARAK YAŞIYORSAN


Öyle bir hayat yaşadım ki;
Cenneti de gördüm cehennemi de

Öyle bir aşk yaşadım ki,
Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.

Bazıları seyrederken hayatı en önden
Kendime bir sahne buldum oynadım.

Öyle bir rol vermişler ki;
Okudum, okudum anlamadım.

Öyle bir hayat yaşadım ki;
Son yolculukları erken tanıdım

Öyle çok değerliymiş ki zaman
Hep acele etmem bundan anladım.

Kendi kendime konuştum bazen evimde
Hem kızdım, hem güldüm halime.

Sonra dedim ki,
Söz ver kendine!

Denizleri seviyorsan,
Dalgaları da seveceksin.

Sevilmek istiyorsan,
Önce sevmeyi bileceksin.

Uçmayı seviyorsan,
düşmeyi de bileceksin

Korkarak yaşıyorsan,
Yalnızca; hayatı seyredersin...


Şebnem Ferah
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

GELİRİM

Şimdi uzak bir kenttesin
Ve yağmur yağıyorsa,
düşüyorsam yüreğine tane tane

Gelirim, serilirim sular gibi kıyılarına
Gelirim, karışırım martıların çığlıklarına
Gelirim, sokulurum derin seher uykularına.


Çok uzaklarda bir kadın
Yüreğinin perdelerini sımsıkı kapatmıştı.
Belki de bu perdelerden bunalmıştı
Karanlığa alışan gözleri
Yüreğinin kaynarında yanıyordu
İçinde köpekbalıklarının boğulduğu
Bir kızıldeniz saklıyordu.
Kirpiklerinin kıyısında
İlk damla ayrıldı buluttan
Sonra ikincisi, üçüncüsü...
Issız sokaklarda kırmızı kiremitlerden
Toz yükseliyordu.

Hangi kaçış uğultusunu dindirebilir
içinizdeki mavi karlı ormanın?
Hangi çınar dallarının kırıldığı yerden inlemez?
Sonunda doğal yanı olmuşsa ömrünüzün
O sağnaktan arda kalan.
Sargılar sarabilir mi yaralarınızı,
O liman, yürekte değilse eğer
artık neye sığınır insan?

Bir ırmağın sesini alıp
Gitmek istiyorum sevdiğim hoşçakal.
Bak; işte akşam oldu.
Ve suskunsa tüm sokaklar
camlardaysan şehir ışıklarında

Gelirim, serilirim sular gibi kıyılarına
Gelirim, karışırım martıların çığlıklarına
Gelirim, sokulurum derin seher uykularına.

Aydın ÖZTÜRK
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

BU GECE UYUYAMAZSIN SEN


Bu gece uyuyamazsın sen!
Çetin bir sızı sarar odanı,
sen şimdi ağlarsın da...
Umutsuzca akıtırsın göz yaşlarını.

Radyonu açmış şiirler dinliyorsun,
elinde kalem... Kadere sitem ederek
yalnızlığına dizeler arıyorsun
şarkımızı söyleyerek...

Bu gece üşüyeceksin biraz
anılar gelip seni vuracak, üzüleceksin.
Isınmak için güneşi bekle
bazı geceler soğuk eserim ben, bilirsin.

Gece sana emanet...
Bu şehri bir kez daha terk ediyorum,
gelemediğin bir yer vardı hani
İşte oraya. Yine gurbete düştü yolum...

Ve bu gece seni uyku tutmaz
Biliyorum....

Okan Savcı
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

KIRGINIM İŞTE

Senin açmadığın bahçeye yağmur düşermiş
Bülbül konarmış gül dalına bana ne,
Sensiz hüzün yüklü baharlar
Gecenin rengini taşır sabahlar
Dört bir yanımda ahlar, siyahlar
Düğün varmış köyde
Bayram gelirmiş şehre

Bana ne!

Hep mayısları bekledim,
gül bahçelerinin gül yüzünde
gül yüzünü aradım.
Bülbül oldum dağlara düştüm aşkından.
Feryatlarım tutuştu gül rengini aldı
ama gül açmadı sığ bahçemde.
Gayri sevdalara tutuldum,
bir zaman avundum öylesine.
Sönmedi içimdeki yangınlar
her baktığımda o yare
sana olan vefasızlığımı hatırladım.

Dön artık yeniden rüyalarıma
terk etme ne olur düşlerimi
biçareyim boynu büküğüm.
Yok başımı okşayanım, elimden tutanım,
renklerinin kuşağına saranım
beni de yanına alanım, bu da benden diyenim.

Öksüzüm, yetimim işte.

Diken kaldım gönül bahçemde
göz yaşı dökemedim yüreğimin çölüne.
Hani söz vermiştim asi kalbime
senden başkasını sevmeyecektim.
Bakmayacaktım bir başka sevdaya.
Kaç defa kapına geldim ama dokunamadım
utandım çünkü vefasızdım, duyarsızdım.
Bilmem kaç defa ihanet ettim aşkıma...

Vefasızım gör işte...

Sensiz baharlar,
hüzün yüklü bulutlar gibi döner başımda
Sensiz baharlar, hazan taşır bağrında.
Sensizlik yüreğimde derin çukurlar açtı.
Bekletme beni çöl zambağım,
tüm vefasızlığımla yinede kapındayım.
Sırtıma sardığım çantamda azığım tükendi
çeşmelerin suları ne kadar soğuk aksa
yüreğimin yangını o kadar artıyor.

Irmakların peşinden koşturdum bir yudum diye,
boş denizin koynuna sığındılar.
Denizlere el açtım bir merhamet dilendim,
yağmurlara karıştılar.
Yağmur bekledim baharları gönül ateşime
bir damla düşmediler.

Yangınım işte

Türkülerim sazıma inmiyor,
şiirlerim sözüme uymuyor
gecenin perdesi arkasında
yıkıldığımı kimseler duymuyor.
Göz yaşı ısmarladım nev baharlara
hani doyası ağlamak için.
Hani o gül kokunu hissedebilmek için
kaç gül kopardım dalından.
Sevdanın tadına doya bilmek için
tadında bal aradım bulamadım.

Yoruldum işte

Al beni de kurtar buralardan,
buraların karı fazla, boranı fazla
tozu fazla, nazı fazla çekilmiyor.
Hani baharı da olsa, çiçeği de açsa,
bulutsuz gökyüzü, beyaz denizi de olsa
sensiz bir anlam ifade etmiyor.

Kelimelerim yorgun düştü
eğik başlı cümlelerin arasına
mısralarım, ritim tutturamadı,
katılamadı şiir kervanına.
Çöl gecelerinde yıldızlara Leyla’yı soran
Mecnun gibi şaşkınım.

Sensiz bahar gelmiş, gül açmış bahçelerde,
bülbül konmuş dalına,bana ne.
Sen yoksun, kokun yok, rengin yok, tadın yok.
Seni getirmedikleri için dargınım baharlara

Dargınım işte

Seni açmadığı için bahçeler
kırgınım,.

Kırgınım işte!

Yinede kapındayım...
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

KAL BİRAZ DAHA

Kaç mavi yasak yaşadık seninle,
kaç deli gece...
Düşünse, dolunay bile utanır,
yıldızlar çıldırır, ağlar erguvanlar.
Ben, seni işte öyle bir gecede sevdim, hesapsız.
Ve düşlerim...
Düşlerim sınırsızdı alabildiğine
Duygularım sabırsız.
Bir çocuk kadar günahsız.
Sahi, sen de sevebilir misin beni
seni sevdiğim kadar,
dokunabilir misin yüreğime?
Bak, orada sen varsın.
"Mutluluk nedir?" diye sorsalar
"Sen" derim alabildiğine, "Yalnız sen."
Sesin, gözlerin, ellerin sonra,
titreyen dudakların ve arzun çekingen
Sen, benim her şeyimsin.

Sensiz neye benzer bu ay, bu güneş?
Çiçekler açar mı sen olmasan,
Martılar uçuşur mu çığlık çığlığa?
Sonra, kim aydınlatır benim gecemi,
Günümü kim paylaşır?
Kim sorar derdimi,
Ben neye sevinirim,
Kimle gülerim?
Kal biraz daha...

Beraber büyüttük sevinçlerimizi,
Beraber öğrendik yaşama direnmeyi
Sevmeyi beraber öğrendik.
Bak, güneşler doğdu üzerimize
Yolumuza begonyalar serildi.
Ağlamak bu kadar kolay mıydı,
Ve güzel miydi gülmek kadar?
Herkese seni anlatmak istiyorum
Seni söylemek şiir şiir.
Her dizede sen olmalısın,
adın olmalı çığlık çığlık...
İçimi ısıtan sen, tam şuramda; ılık ılık,
sen olmalısın kıpır kıpır yüreğimde...
Sevdan olmalı deli dolu
Ve çılgınlığın, çılgınlığın olmalı.
Ben seni sevmeyi seviyorum
Ve seni özlemeyi.
Bu bir itiraftır...

Aşkın yoksa ben de yokum
Yetim düşlerimin
kimsesizliği kuşatır benliğimi
Hüzünler yağar gecelerime.
Ben, bir garip ben olurum,
Sığamam odalara,
taş duvarlar üzerime üzerime gelir.
Ruhum durmaz bedenimde,
hücrelerim yaşamaz.
Kurumuş dallara döner yüreğim,
susuz çöllere...
Gece böyle bitemez, ben ölürüm,
Ölürüm gitme, kal biraz daha...
KAL BİRAZ DAHA...

Şebnem Kısaparmak
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

İYİ GECELER GÜLÜM !

Haziran bulutları olsun yatağın,
Aşka düşsün yolun düşünde.
Bir dere kenarında,
söğüt gölgesine sığınsın başın
Ayakların suda
-Aslında su senin ayaklarında gülüm-
Elinde Bursa işi bir çakı
sabaha kadar umutlarını yont!

Bir de beni düşün düşünde.
Yokluğunda nasıl da haziran bulutuyum,
Söğüt dalıyım,
Akan, akmayan suyum,
Ama illâ ki;
yonttuğun umudum...

İyi geceler gülüm,
İyi bir gün olsun yarın...

Nevzat TEKİN
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Hep nefesini soluyorum, tenimde bir ürperti beliriyor.
Koca şehir susuyor sadece sesin çınlıyor kulaklarımda.
Bakabildiğim kadar ileride, dokunabildiğimce yakındasın
ama hasret kalıyorum bebek yüzlüm gülüşüne.


İstanbul gibi bakıyorsun bana, gizemli ve buğulu.


Kirpikten bulutlarını arala artık, güneş gözlerinde kapalı kalmasın,
Uyan! Dünya güneşe, ben sana kavuşayım.
Seni seviyorum eylül bakışlım.
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Bebek

İstemem ağlama
Hep gülesin dünyada
İstemem üzülme
Hep sevinesin hayatta
İstemem senden bir çiçek
Sen en güzel çiçeksin
Her mevsim solmayan
Bana bir öpücük ver
Sevgili bebek


Hatice Barut
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Yaşam

İşte geldim bu dünyaya
Verilecek borç varmış
Kimininki çok
kimininki azmış
Kim neden borçlandırmış
Bilen yok,
Kime sorsan herkes borçlu
Alacaklı yok
Benim alacağım var
Bu dünyadan
Yaşanmamışlar için
Diyorsaki cennette
İstemem, onun olsun
Eğer verecekse burada
Sevgiyle dostlukla
Yarısından geçerim

Hatice Barut
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Binmediğim hiç bir otobüs
Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde
Gittikçe azalıyor hayat
Neyi erken yaşadıysam
Hep ona geç kalıyorum
Sana göçüyorum her sonbahar
Yolların çıkmıyor aşkıma
Unuttuğun yağmurların adı saklımda
Seni içimden terk ediyorum

Susmaktan yoruldum
Kuşlar ve şarkılar,
bu şehri terk edeli
Efkar demliyorum gözlerimde
yaşlarımı,
yanağıma varmadan öldürüyorum
Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi
Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp
SENİ İÇİMDEN TERK EDİYORUM

Ne unutacak kadar nefret ettin
Ne hatırlayacak kadar sevdin
Yıkık bir duvar kadar bile
Pişman değilsin biliyorum
Beni hep bulmamak için aradın
Yanıldığımdın
Yangınımdın
Yangındın

Sensizliğe yenilmek
Sana yenilmekten zor olsada
Ardımda bir sürü "belki"ler bırakarak
Seni içimden terk ediyorum

Şimdi
İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan
İki yarım kaldık
Tamamlayamadık bizi
Elinden tutamadık yanlızlığımın
Saçlarımıda uzaklarına gömdün

İçimin mavisi senin okyanusundandı
Al! geri veriyorum.
Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun
Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim
Sana bensizliği terkediyorum

"Yarime uzanmayan bütün dallar kırık" demiştin
Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?

Ne tuaf değil mi?
İçimi acıtanda sendin
Acımı dindirecek olanda.
"Ya öldür beni"dedim
Ya da ğit benden.
İçi bulanık bir sevdanın ucunda
Seni kaybettim.
Aldırmadın aldırmalarıma
Bir gecede yakıp yarini
Şafaklara sattın ihanetini
Küllerime basanlar bile utandı yaptığından
İşte soluk bir ömrün son nefesi
Benden
İçimden
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Gerekir

Aşkın öyle büyükki bende
Anlatmak değil yaşamak gerekir
Şu zalim dünyada verip el ele
Beraber mutluluğu bulmak gerekir

Nefret yerine sevgi ile coşarak
Cehennem değil aşk ateşi ile yanarak
Tiksinmeyip hep zevk alarak
Aşk şarabını içmek gerekir

Güzel günlerin sarhoşu olmadan
Karanlıklar sevgimizi boğmadan
Açan sevda çiçekleri solmadan
Mutluluk hedefine varmak gerekir

Aramızda uzun yollar olsada
Kalplerimiz hep özlem duysada
Alnımıza ayrılık yazılsada
El ele bu yazgıyı bozmak gerekir

Sevgi çiçeğimiz susuzluktan kurusada
Zalim gurbet birbirimizden ayırsada
Uzun geceler bizleri ağlatsada
Sevgi çiçeğini gözyaşı ile sulamak gerekir

Sevgi çiçeklerini soldurmayarak
Zalimlere boyun eğmeyerek
Tabuları hep yıkıp gecerek
Mutluluk tacını giymek gerekir
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Sen yoksun ya

Sen yoksun ya gunes dogmuyor
Her sarkıda huzun var
Sıırler bıle dost degıl
Her mısrada huzun var
Yastıgımda kokun her yerde yuzun var
Sen yoksun ya sankı yarım kalmısım
Sen yoksun ya cıldırmıs bunalmısım
Sen yoksun ya hep bu sarkıyı calmısım
Sen nerdesın...
Yoksun...yoksun...sen gelmıyorsun
Yoksun...yoksun...aglatıyorsun
Ne hayallerımız vardı,yar benı anlayacaktı
Kar dustu umutlara boyle mı olacaktı?
Korkuyorum yarından boyle mı olacaktı?
Sen yoksun ya sımdı bombos sokaklar
Sen yoksun ya gozyasım pısmanlık saklar
Sen yoksun ya umrumda mı yasaklar
Sen nerdesın?..
Yoksun...yoksun...benı anlamıyorsun
Yoksun canım,yoksun ya gelmıyorsun
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Hayat Bana Yine Yalan Söyledi..

İlk kez hesaplaşıyorum kendimle
Tuhaftır kalemi kağıdı ve seni onca sevmeme rağmen
İlk kez yazıyorum
Şimdi sen yoksun seni düşünmek var
Çocukken de seni düşünürdüm
Her gece radyo dinler
Şiir yazardım
Her çarşamba pazara giderdik annemle
Babam maaş aldığında baklava yerdik
Dondurmayı da çok severdik ablam üç top yerdi ben iki top
Yalnızca bu yüzden kavga ederdik
Oysa oysa hayatımın vazgeçilmeziydi ablam
Onun da yüzü hiç gülmedi hayırsızın birine kaçıp mahvetti
Hayatını
Aklımdan hiç çıkmaz gittiği günkü karanlıklar
Hüzünü büyüttüm o günden beri kendimi değil
Gözlerimde hala bir çocuk ağlar
Düşlerimi gezdirdiğim bulutlar
Bir tohumun özlemiydi çiçeğe
Hala kulaklarımda annemin sesi "bitirsen şu okulu bir işe
Girsen"
Şiirle karın doymadığı doğruydu
Bak cemil okudu mühendis oldu
En güzel kızıyla evlendi üsküdarın
Evini de aldı arabasını da
Bense bağlama çalardım kendi halimce
Sesim güzelmiş öyle derlerdinerden bilirdim
Hep hüzün türküleri söyleyeceğimi
Hayat bana yalan söyledi
O en güzel yıllarım acılara yenildi
Almanya'daki abime
Okulu bitireceğime söz verirdim
Mahsun düşlerimin
O en sürgün adasında
Bakışları uzaklara dalıp giden
Şarkılar ve mevsimsiz solmuş bir çiçek gibi
Ayaklar altında nasıl ezilirse umut
Benim de güneşimi işte öyle çaldılar
Öyle tutsak aldılar
Sevinçlerimi
Sensiz geçen her günü hesabıma yazdılar
Şimdi öyle uzak ki çay içip simit yediğimiz günler
Kardeşine karne hediyesi uçurtma yaptığım günler
Öyle uzak ki
Oysa saçaklarda titreyen bir serçenin ekmek tanesine kanat
Çırpması
Bir anne duası kadar içten sevmiştim seni
Fener stadında beşiktaş maçı ve parasızlığımız devam
ederken
Bütün mavilerimi sana vermiştim
Kaybetmek alnıma yazılmış sanki
Olmadı bir tanem
Hayat bana yalan söyledi
O en güzel yıllarım acılara yenildi
Babanın tayini çıkıp gittiğiniz o kış
Yine pençe ya! ptırmıştık ayakkabılarımıza
Sana söyleyemedim ama işten ay! rılmıştı babam
Kapanmıştı çalıştığı lokanta
Senet zamanları daha bir çökerdi omuzları
Ve akşam trenleri işçi yorgunluğuyla daha bir uzardı raylar
Sitemler bile eğlenmişti hayata
Bir yanardağ isyanlara uyanmıştı
Üstelik
Üstelik sen de yoktun artık
Oysa yalnızca sen öpmüştün gözlerimi
Bir yanı hep eksik kalan çocukluğumun
Aslında her insan biraz yeniktir hayata ve biraz küskün
Son tren de kaçınca son istasyondan
Öyle kala kalırdık yorgun, vurgun ve üzgün
Kendime düşmanlığım bu yüzden
Hep kendime pişmanlığım
Şimdi her şeyim yarım
Fotoğrafının arkasına ne yazdığımı bile çoktan unuttum
Bir silah olsaydı bir silahım
Yoksulluğu şakağından
Kaybetmeyi kalbinden ve sensizliği alnın tam ortasından
Vururdum
Düzmece duygular harcım değildi
Uzak denizlerin fırtınasıydım
Karlı dağların kekliği
Yoksuldum yoksul olmasına ama onurluydum
Şimde ne sen varsın ne o eski sevdalar olsun
Üstüme devrilse de bu sağır karanlık
Akş! Am olur şairlere gün doğar
Bir kerecik söyle demiştin de
Söylememiştim hani
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Üzüm Karası Gözlerin

Hiç kimse senin kadar sevilmedi
Aklımı firara vemişim zaten
Bir siiri kıskandıran gözlerinle
Yak beni

Yıllar gecti unutmadım
Unutmadım aklımda
Yasananlar bir tarafa
Ogüzelerin saklımda

Yıllar gecti unutmadım
Unutmadım aklımda
Yasananlar bir tarafa
Ah ogüzelerin saklımda

O gidiş ayrılıktan daha bir zordu
Bu gizli sessiz veda inan cok koydu
Kimbilir kaç yıl gecti
Kaç sene oldu
Unuttamadım afedemedim

Seni nasıl sevmeşim
Neler neler vermişim
Su yollara düsmüsüm
Gelde kurtar beni

Seni nasıl sevmeşim
Neler neler vermişim
Su yollara düsmüsüm
Gelde güldür beni

Üzüm karası gözlerin
Öldürür beni
Kursun yarası sözlerin
Süründürür beni

Yıllar varki yüreğimde gittiğin gün kanıyor
Üzüm karası gözlerin hasreti yanıyor
Yıllar varki yüreğimde gittiğin gün kanıyor
Ogüzel gözlerin hasreti ta suramda yanıyor

Sen benim ilk göz ağrım ilk yanılısım
Sen benim aldanısım aşkta yanlısım
Çekip gittiğin günden beri yanmısım
Unutamadım afedemedim

Seni nasıl sevmesim
Neler neler vermişim
Su yollara düsmüsüm
Gelde kurtar beni

Seni nasıl sevmesim
Neler neler vermişim
Su yollara düsmüsüm
Gelde güldür beni

Üzüm karası gözlerin
Öldürür beni
Kursun yarası sözlerin
Süründürür beni

Büzları üsüten boskura yazdım
Ve denizden yeni cıkmıs rüzgarlarla geldim
Kurudalları bastıkca kırılan eylül
Üzüm karası bir hasrette soyunmusken dökülmüsken
Kursunlara dizilirken susus denizler
Kapattım penceresini ömrümün
Çektim perdesini
Hazırım
Yak beni

Üzüm karası gözlerin
Öldürür beni
Kursun yarası sözlerin
Süründürür beni

Öldürür beni

İşte şimdi söylüyorum seni seviyorum
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Duydumki çok pişmanmışsın

Gecen göz yaşıyla dolmuş
Sana deli gibi aşık gel
Tükettiğin bu kalbe yan
Seni çok sevmiştim inan
Sana gözü gibi bakarken
Kaybettiğin aşkına yan
Seni canım bilmiştim inan

Gelme

Bunca yılın ardından
Dönme yeniden başlayamam
Son sözün hala rüyalarımda
Kalbim yorgun artık dayanamam
Yeniden başlamaya

Dönüşü yokki her hatadan
Gözlerde bitmişse yürekte aranmaz inan
Sana gözü gibi bakarken
Kaybettiğin aşkına yan
Seni canım bilmiştim inan
Sana deli gibi aşık gel
Tükettiğin bu kalbe yan
Seni çok sevmiştim inan
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Alacağın Olsun

Sevdaya saldın başımı
Bembeyaz ettin saçımı
Akıttın hep gözyaşımı
Alacağın olsun gönül


Bir gün olsun güldürmedin
Yaralarım sağ etmedin
Haneme gün doğdurmadın
Alacağın olsun gönül


Hasret koydun dost yüzüne
Düşürdün hep aşk közüne
Bilmem bana garezin ne
Alacağın olsun gönül


engin tunca
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Korkma çocuk yüreğim
Geçecek
Daha çok acılar var
Çekecek
Bak gör daha neler
Olacak
Kimi gün deliler gibi
Sevinecek
Kimi zaman kimsesizler gibi
Üzülecek
Kimbilir O da kimi sevecek
Değmeyecek
Kimbilir kimler seni sevecek
Sana değemeyecek.
Geçecek korkma
Geçecek.
Uzun sürecek, süründürecek
Göz yaşartacak, ağlatacak
İç çektirecek
Ama
Geçecek, geçecek
Bu da geçecek,
Biraz zaman geçecek
Bu da geçecek
Meraklanma.
 
---> Şiir Arşivi SkyLord

Ayrılıkların Şairi

Ben ayrılıkların şairi,
Yalnızların ozanıyım.
Sen, sen masallar okurken daha,
Ben acıların yazarıyım.

Haklısın, aramızda dağlar, denizler var,
Haklısın, aramızda uçurumlar.
Senin sevdaların, üç günlük masal,
Benim sevdalarım, Allah'ına kadar.

Elma şekeri mi sandın aşkı,
Ne şiirin şiir, ne şarkın şarkı.
Hele bir kırılsın, feleğin çarkı,
İşte ben o zaman görürüm seni.

Halâ tahta masalara yazıyorsam adını,
Aşk kitaplarında arıyorsam tarifini aşkın,
Kahır mektuplarında yeniden buluyorsam seni,
Islak mendillere siliyorsam gözyaşlarımı,
Eyvahlar çekiyorsam her biten aşkın ardından,
Bana sor yalnızlığı,
Ayrılığı bana sor diye haykırıyorsam,
Ve sabahçı kahvelerinde
Bir çay gibi demliyorsam hasretini,
Ve inadına özlüyorsam, o çay karası gözlerini,
Bil ki, bu seni erkekçe sevdiğimdendir.

Bu benim ilk aldanışım değil,
Bu benim son yıkılışım değil,
Bırak bu sahte gözyaşlarını,
Bırak bu masum bakışlarını.
Üzülme, benim için üzülme,
Üzülme bu son için üzülme,
Ben, ben yeterim kendime

Varsın da bir dağ gibi büyüsün hasretin içimde,
Varsın da her gece
Bir kemanın tellerinde ezilsin kalbim,
Varsın da bir daha değmesin ellerim ellerine,
Asla pişman değilim.

Hatırla, bir adam diyordun hatırla,
Ömür boyu sevsin beni ömür boyu,
İşte o deli, işte o çılgın, işte o adam benim.
Çünkü ben,
Çünkü ben aşkı ölümsüz bilenlerdenim
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst