...Senden Uzaklarda Yaşanmıyor...

Gözlerimin içine bak
Ne görüyorsun?
Göz yaşımı , mutluluk mu?
Yüzüme bak ne görüyorsun?
Acımı , gülücük mü ?
Kalbime bak ne görüyorsun? !
Hasret mi ,paramparça bir kalp mi ?
Yoksa içi senle dolu bir yürek mi ?
En iyisi ben söyleyeyim;
Gözlerimde gözyaşı yüzümde acı,
Kalbimde biraz hasret ve sen varsın .
 
Kalbindeki zindana hapsettin beni,
Şimdi sana hem çok yakınım, hem de çok uzağım
Dipsiz bir kuyunun içindeyim
Hem seviyorum , hem de bir o kadarda nefret ediyorum
Kalbindeki parmaklıkları zorluyorum
İmdat çığlıkları atıyorum.
Ama sesimi duyan olmuyor ,bir an içime bir korku düşüyor;
Ben bu zindanda müebbet miyim diye?
Sonra düşünüyorum;
Ne suç işledim de beni bu zindana hapsettin ?
Seviyorum çünkü;gözlerinin esiri oldum.
Nefret ediyorum çünkü; beni esir ettin.
İçimde bir ümit tahliyemi bekliyorum.
Belki müebbet değildir kurtulurum diyorum.
Şimdi sana soruyorum:
Tahliyem ne zaman ?
 
ölümsüz anların iksirinde
hoş bir nağme erir
tuşlarında aşkın

kahve taşıran gözlerine
sessizce şiirler yazarım
baharlar çıldırır

bir karanfil rengini bulur
ağzında senin
masallar iklim değiştirir

hiç gitme ne olur
ne geceler bitsin
ne de umarında olalım zamanın

yüzyıllardır yaşayan aşkı
seninle bir güne sığdırabilirim

olsa da yüreğimiz
yırtık birer uçurtma
kirpiğinde asili mazinin
ve ipini elimizden kaçırsak da...

öyle sarıl ki bana
ölüm bile alt üst olsun
bu rüya ikimizin...
 
Kalleşçe harcadın sen bu serveti,
Kaybeden sen oldun sen düşün artık.
Yoktan var ettiğim bu abideyi,
Deviren sen oldun sen düşün artık.

Umrumda değilsin artık yabancı,
Karşıma birdaha çıkma yalancı,
İsmini yazdığım o yaşlı ağacı,
Kestiren sen oldun sen düşün artık.

Dönüş yok geriye af dilesende,
Bensiz bir kadere razı ol sende,
Ne yazık bu sevda tükendi bende,
Tüketen sen oldun sen düşün artık.
 
Saat biri geçiyor
Dışarıda sağanak yağmurdan kalma
Bir toprak kokusu var,
Aklımdan biri geçiyor
Şimdi sözlerimden kulağın çınlar

Saat biri geçiyor
Bıraksam kendimi uykuya
Rüyamda sen olmazsın diye korkuyorum,
Gönlümden biri geçiyor
Her adımında hazırolda duruyorum

Saat biri geçiyor
Seni hayal ediyor
Ellerine kırmızı güller veriyorum,
Gözlerimden biri geçiyor
Sustuğumu bakma,seni seviyorum

Saat biri geçiyor
Dayanamıyorum artık,
İçim geçiyor
 
Yani o ne ki sanki -o- ağzında kahkaha çiçeği
öyle geçilmez viran kalpler sokağından

Bak bu sokak adından belli
bu ad bu sokağa sebebsiz verilmedi

Seninse saçların SAMSON
güzelliğin APOLLON
sırtındaki parka değil, marka
zaten marka konuşuyorsun baştan ayağa
-babam sağolsun-
burcun sağlam, yıldızın parlak
şanslı doğmuşsun aslanım, şanslı doğmuşsun
cebinde bol sıfırlı çekler halay çekiyor
sende kafayı çekiyorsun gece gündüz
neşen gıcır, keyfin keka
Allah ziyade etsin, ama
başka hayatlara hiç mi saygı yok sende
dikkatini süsünden ayırda biraz
durup şöyle etrafına bir göz at
bak bakalım var mı burda sendeki şatafat

burda bahar gelmeden başlar güz
işte tanı bu gençleri
YETER-KADER-HİCRAN-NALAN-GARİP-FAKİR
kimi yetim kimi öksüz
hepsi alacakaranlıkta işe gider gelir
kavruk yapılı
gözleri sönük, avurtları çökük

Sen de nisbet yaparcasına
iriyarı, besili
şen şakrak
haşarı, uçarı, aylak
bir de ağzında kahkaha çiçeği
üstüne üstlük

Ne sakar şeysin sen öyle
koskoca kentte başka yer yokmuş gibi
tut da bu sokağa tosla

Bundan böyle besmeleyle çık yola

Hadi aslanım bas git, sana uğurlar ola
bas git havanı başka iklimlere at
koskoca kentte sokak mı bulamadın
burda almazlar
cakanı git de kendin gibi çakallara sat

Bu sokak adından belli
Bu ad bu sokağa sebebsiz verilmedi
 
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
azıcık okşasam sanki çocuktular
bıraksam korkudan gözleri sislenir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir

hayır sanmayın ki beni unuttular
hala arasıra mektupları gelir
gerçek değildiler birer umuttular
eski bir şarkğ belki bir şiir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir

yalnızlıklarımda elimden tuttular
uzak fısıltıları içimi ürpertir
sanki gökyüzünde bir buluttular
nereye kayboldular şimdi kimbilir
ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir
 
Aynı Ay'a bakıyoruz belki
Aynı yıldızları tutuyoruz gökyüzünde
Aynı rüzgarla savruluyor
perdeleri odamızın..
Aynı yağmurlarla ıslanıyor
saçlarımız..
Ama bil ki
Nasıl sevdalıysa Güneş'e Ay
Dünyâ'ya yıldız
Bir Ay gibi
bir yıldız gibi
birbirimize uzağız...
Aynı sevdaya mı yanıyor yüreğimiz
aynı şarkılar mı dalanmış dilimize
bilemem...
Ama emin ol
yürüdüğümüz yol
aynı...
Aynıdır
aldığımız nefesin kimyadaki tanımı
Gördüğümüz manzara
aynı su
aynı balık...
Bir Ay gibi
bir yıldız gibi..
Nasıl birbirlerine
kavuşmak için
isyan ediyorlarsa kaderlerine
Bir sen gibi
bir ben gibi
uzaklar birbirlerine...
Baktığımız aynı Ay aynı yıldız
Ama biz birbirimize uzağız..
 
Seni dağladılar, değil mi kalbim,
Her yanın, içi su dolu kabarcık.
Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;
Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.

Sensin gökten gelen oklara hedef;
Oyası ateşle işlenen gergef.
Çekme üç beş günlük dünyaya esef!
Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!
 
ben bir geceye daha daldim aldim kalemimi elime .....
yaziyorum sadece beni yaziyorum sadece kendimi......
duygularim yine kararmis yazilmayi bekliyor.....
kelimeler dökülüyor beyaz sayfalara.....
dolduruyor beyaz sayfalari .....
kimi zaman sessiz sessiz dökülüyor misralar dilimden......
kimi zaman gözyaslari kelimelere eslik ediyor......
kimi zaman yüregim konusuyor kalemimden önce......
iste yüregimin sesi bana yazdiriyor.....
ona kalem olmak kolay degil.......
kimi zaman sayfalar yetmiyor....kalemler tükeniyor.....
ama iste yine .....öyle bir geceye yelken acmisim.....
yüregime söz gecirmesi mümkün olmuyor.....
yine bu akan yaslar yüregimden akiyor......
yüregim yine bir yara aldi .......
yine hüzünlere daldi.....
yine özlemlere verdi kendini......
hergece oldugu gibi .....
yine eslesti hüzünleriyle yüregim......
yine aldi yildizlarida yanina gizlice yaslarda buldu kendini......
yine beyaz sayfalarda buldu kendini......
yine beyaz sayfalarda kayboldu......
yüregim yaniyor yüregim sizliyor......iste....
sayfalara gelde dök bu aciyi.....
kim anlar yüregimdeki yangindan .....
kim yagmur olup söndürür bu yangini ......
yine kendi gözyaslarim söndürür.....bendeki yangini......​
 
Geç kaldın Azrail!
Ben gideli çok oldu...
Ellerimle büyüttüğüm çiçeklerin hepsi,
Benden önce,
Kalbimde soldu!..
Geç kaldın Azrail!
Gidecek kimsem yoktu,
Yaşamak kelimesi,
Artık bana çok soğuktu!
Yaşadım çoğu insan gibi,
Sevdim, kalbimin diledigi gibi...
Terkedilmekten çok, beni yalnızlık vurdu!..
Bilirsin ölümün acısına eşdeğer olarak!
Yalnızlık vardır bu dünyada...
Derdin olsa; anlatacağın,
Hüznün olsa; omuzuna yaslanıp, ağlayacağın,
Korktuğun zaman; sıkıca sarılacağın biri olmadığı zaman,
Çok zordur yaşamak...
Ölüm çok geç olsada gelip, seni bulur!..
Ama sen bu defa geç kaldın...
Seni beklemek çok zor!
Hele yaşamaya dair bir umudun yoksa eğer,
Geç kaldın Azrail!
Ben gideli çok oldu!!!
Bu sefer sen bana degil,
Ben sana koştum!..
Arkama hiç bakmadım.
Korktum!!!
Beni hayata bağlayacak birinin olmasından korktum...!!!
Ve o zaman sen beni zamansız yakalayacaktın!..
Bu sefer ben kazandım...
Hiç korkmadan sana geldim...!!!
Geç kaldın Azrail!
Ben gideli çok oldu!!!​
 
Aşk ehliyiz
Ölsek de kaynaşır kanımız
En karanlık gecede
Tutkuyla aydınlanır bir yanımız

Kımıldar
Yüreğimizin karıştığı toprak
Ölüm şaşakalır
Bahçede açan çiçekdir canımız

Bilgeler bilemez
Tabipler anlayamaz
Görünmez olduksa
Sonsuzluktur mekanımız

Aşk ehliyiz
Sevmek dedik bismillah
Dilimizde tesbih bu
Gayrısına kapalı lisanımız
 
Kendini yüceltme dev aynasında
Ne kadar cücesin bilirim seni
Bir gün tökezlersin yol ortasında
İşte ben o zaman görürüm seni.

Elma şekeri mi sandın sen aşkı
Ne şiirin şiir ne şarkın şarkı
Hele bir kırılsın feleğin çarkı
İşte ben o zaman görürüm seni.

Ne yürek var sende ne içten bakış
Bütün sermayense bir avuç alkış
Baharın bahar da, ya gelecek kış
İşte ben o zaman görürüm seni.

Elbette atarsın böyle kahkaha
Umutların yumruk yememiş daha
Saatin beş kala "Ah"a, "Eyvah"a
İşte ben o zaman görürüm seni
Ah benim zavallım öperim seni.
 
Seni anlatabilmek seni.
İyi çocuklara, kahramanlara.
Seni anlatabilmek seni,
Namussuza, halden bilmeze,
Kahpe yalana.
Ard- arda kaç zemheri,
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu
Dışarda gürül- gürül akan bir dünya...
Bir ben uyumadım,
Kaç leylim bahar,
Hasretinden prangalar eskittim.
Saçlarına kan gülleri takayım,
Bir o yana
Bir bu yana...
Seni bağırabilsem seni,
Dipsiz kuyulara.
Akan yıldıza.
Bir kibrit çöpüne varana.
Okyanusun en ıssız dalgasına
Düşmüş bir kibrit çöpüne.
Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
Yitirmiş öpücükleri,
Payı yok, apansız inen akşamdan,
Bir kadeh, bir cigara, dalıp gidene,
Seni anlatabilsem seni...
Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır
Üşüyorum, kapama gözlerini...
 
Özlüyorum seni. Gücüm yetmiyor unutmaya
Özlüyorum elini tutmayi sesini duymayi
Boynuna sarilip omuzunda aglamayi
Nedensiz sevinçleri
Hasret dolu sevgi dolu simsicak düslerimi
Özlüyorum
Gücüm yetmiyor unutmaya
Seni aramazsam unuturum sanmistim
Girmez sanmistim hayalin beynime
Geceleri düslerimde
Gündüz baktigim heryerde seni
Özlüyorum..
Renkler gitmenle soldu
Kirmizi kirmiziligini unuttu
Mavi maviliginin farkinda degil
Beyaz yanliz sen giydiginde güzelligini haykiriyormus
Özlüyorum
Bu özlem bu bekleyis hiç bitmiyecek
Ruhumda sana açan eflatun renkli çiçekler solmayacak
Olmasanda sensiz sensizligi yasatacagim
Sensiz seninle olmayi basaracagim
Sonun yaklastigini hissettigim gün
Beyaz,bembeyaz mendilimi sallayarak
Sensiz yasamin kahrediciligine veda ederek
Seninle sonsuzluga kavusacagim
 
Aşk en tatlı yerinde bitiverir
Aşk beklemedik anda yitiverir
Gönlünü çalan kişi gidiverir
Aşk her zaman affetmez insanı
Yalvarsanda,ağlasanda Diz çöksende durduramazsın
belki
İnanmaz sözüne,bakmaz gözüne
Vurur her şeyi yüzüne yüzüne
Hislerinle alay eder
Duygularınla oynar gider
Haline de gülüp geçer
Habersizce gider
belki de Küçük bir hatayı büyütür
O anda aşkı da bitirir Seni de
çıkmazlara düşürür

Pişman olursun dönemezsin geriye


bunlardan benden olsun
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
bypuff
Geri
Üst