Prenseslerde Üzülurmü

Arkadaslar oncelikle forumdaki gunluk kismini bi kac gundur takip ediyorum gayet hos aile ortamindaymis gibi bi havaya sahip bu konuda hepiniz bir tesekkuru hakediyorsunuz

Bu gunluk biraz farkli gunluk ortalama uc ay kadar yazacagim ve biraz sanatsal bi gunluk ortaya cikarmaya calisacagim...

Birde bu gunlugun bir hikayesi var kisaca anlatmam gerekirse bu persembe birinci yildonumumuz olan kiz arkadasimla cumartesi gunu ailesinin ogrenmesi sonucu konusamaz olduk. Bu gunlugumde gorusemedigimiz gunlerde neler yaptigimi hem onunla hemde sizlerle paylasacagim..

Biraz damdan duser gibi apar topar foruma kaydolup konuyu actim ama yarin sabah duzenlerim artik

---> Prenseslerde Üzülurmü

Hayırlı olsun ins kısa zaman da kavuşur sun sevdiğine

---> Prenseslerde Üzülurmü

sensiz olmaz' Alıntı:

Hayırlı olsun ins kısa zaman da kavuşur sun sevdiğine

Genişletmek için tıkla ...

İnsallah bir hafta bile ayri kalmaya dayanamazken simdi uc ay dile kolay

GT-S5830i cihazımdan Tapatalk 2 ile gönderildi

---> Prenseslerde Üzülurmü

Hayırlı olsun.

---> Prenseslerde Üzülurmü

Merhaba dostum…

İnsanı hayata bağlayan neydi dostum yada neydi bu iğrenç dünyada yaşama tutunma gayemiz. Hepimiz bir uçurtmaydık ve ipimizi birileri tutmalıydı. Yoksa savrulurduk..

Sahi uçurtmalarda üzülür mü? Bir kuş gibi “artık özgürüm” dercesine sevinir mi yoksa. Yada onda tutsak olmak özgür olmaktan daha mı güzel. Bir çocuğun dondurmasını yere düşürdüğü gibi uçurtmasının ipi kopunca üzülür müydü?

Dostum benim ipimi kestiler bugün. Özgürlük dediğimiz şey sandığımız kadar güzel değilmiş aslında rüzgâr ne yönden eserse o yöne savrulmak falan hiç bana göre değilmiş. Ben onda tutsak olmayı sevmişim. Biliyorum oda ipi hala sımsıkı tutuyor ucunda ben olmasam da.
Bir gün tekrar döneceğimi ve o makaraya tekrar bağlanacağımı biliyor çünkü…