Ne Görüyorsunuz ?

S3RC4N

Kayıtlı Üye
Harp sırasında kocam New Mexiko'daki Mojave çölüne gönderilmişti. O,çölde tatbikata katılırken yanında olabilmek için ben de çölün yolunu tuttum.Kendimi cehennemin kucagına atmıştım. Ortalık yanıyordu. Küçük bir kulübede oturuyordum ve yanında olmak için tehlikeye atılarak geldigim kocamı unutmuş, can derdine düşmüştüm.Etrafımdakı Meksikalılar ve yerliler ,tek kelime Ingilizce bilmediginden, kimseyle konuşamıyordum. Sıcak rüzgar, bir taraftan bedenimi kavuruyor, diger taraftan yedigim yemegi de, agzımı burnumu da kumla dolduruyordu. Canıma yetmişti.Kagıda kaleme sarılıp babama bir mektup yazdım."Gelin, beni buradan alın" dedim."Burada yaşamaktansa hapishanede yaşamayı tercih ederim." Babamı beklerken cevabı geldi.Sadece iki satır yazmıştı; "Iki adam hapishane penceresinden dısarıya baktı.Biri çamuru gördü, digeri yıldızları." Bu iki satırı okuyunca utancımdan kıpkırmızı kesildim. Ben hep çamuru görmüştüm.Halbuki yıldızlar da vardı.Derhal yerlilerle dost oldum. Kilimlerine, çanak ve çömleklerine olan hayranlıgımı belirttim. Turistlere para ile vermeye yanaşmadıkları kıymetli eşyalarından bana hediyeler verdiler.Kaktüsleri, vukka ve erguvan agaçlarını inceledim.Kır köpeklerini tanıdım.Çöl gurubunu seyrettim.Çöl, yüzlerce yıl önce deniz dibi oldugundan kumun içinde denızhayvanlarının kabuklarını aradım.Ne degişmişti de, dün nefret ettigim çöle bugün baglanmıştım.Çöl mü degişmişti? Hayır.O yine kavuruyordu. Yerliler mi degişmişti?Hayır.Onlar, yine Ingilizce bilmiyorlardi.Sadece ben degişmiştim. Pencereden kafamı uzatmış ve yıldızları görmüştüm.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers
  • takipçi satın al
  • vozol puff
    antalya havalimanı transfer
    Geri
    Üst