Kimene

Ilk Sensin
Sesini duyunca kıpır kıpır olduğum,
gözlerine bakmaya utandığım,
ilk sensin...

Ellerini tutunca sıcaklığını bedenimde hissettiğim,
yanında olduğumda dünya’nın umrumda olmadığı,
ilk sensin...

Gece gündüz hiç durmadan düşündüğüm,
sensizliği düşününce gözlerimin yaşla dolduğu,
ilk sensin...

Bugün, yarın, her zaman için bağlı kalacağım,
sensiz yaşamayı yaşamak saymadığım,
ilk sensin...

Düşlerimde, hayalimde, her yerde gördüğüm,
bu dünyada tek sevdiğim, ölesiye aşık olduğum,
İlk ve son aşkımsın....
 
ve akşamdı..
sen konuşuyordun..
gözlerime en derinden bakarak..
bazen gülümsüyordu gözlerin..
bazen hafif bir yağmur..
seni dinliyordum..hepsi yalandı..

ve akşamdı..
ben konuşuyordum..
gözlerine bakmamaya çalışarak..
bazen kelimeler boğazıma takılıyordu..
bazen kendimi anlatmakta zorlanıyordum..
beni dinliyordun..oysa hepsi yalandı..

ve akşamdı..
ikimizde susuyorduk..
kelimeler bizi bir yere götürmemişti..
ellerin ellerimde..
itelenmiş bir aşkın iki tarafından..
öylece bakışıyorduk..
çaresiz olduğumuzu..sen de.. ben de biliyorduk..
kalbimizin sıcaklığı dışında.. hepsi yalandı..

ve akşamdı..
doğruyu yaşamak için çok az vaktimiz vardı..
 
Bilsem Ve Dirilsem De Yürüsem


Belki soğuk zaman, şiire doymadan toynaklar baki

Sanki ruha haber var, kılıçlar anlık efendiler sonra bahar

Karar günü her dem tuğra ve dert çığlıkta akşam

Yaşasam ve yaşamasam ne ki doğrulur umut gelir kırlangıçlar

Su akacak bir gün duyulur çağrılar ve durulur köpük.



Ben oradaydım bilmeden vurulur turnalara gem

Her em şifa değildir her dem gizliden akar bengisu.



Bilsem ve dirilsem de yürüsem güneş aha şurada an yakın

Kalkın ceylanlar göç var tarlalar ve ağaçlar, yoruldu gelecek

Kurnaz tilkiler karanlığında kaldı kunduzların

Yıldızların varına denk ne varsa gerçek ben inanıyorum hayata.



Daha toprak kuru bebekler uyanacak ancak

Anlayacak ne varsa bilip de taşımak kadar yoruldum ey yar.



Kök sağlam dağlar kadar anlasam yağmuru kolay berekete durmak

Uyumak sonra aldırmadan, kan üzre çizgiler kadar devlet

Evet haykırmaya lakin çığlık evrensel olsa güzel

Ezel-ebet tarla mezarlıklar bire bin veren harman ne yaman bir ders.



Dervişin yüzü düşer ebrulara ve tekne sıcak

Alınacak ne kadar öç varsa alınacak sürülünce sayfaları kitabın.



Denilse ki kral çıplak kahkahalar yükselecek göğe

Dağlara ağan bulutlar şaşıracak tavşanlardan önce.

Gülünce çiçekleri kıskandıracak bebekler, denklemler iflas edecek

Gidecek gelmemek üzre kötü örtü kalkacak aydınlanacak gökyüzü.



Özü ve sözü ile yürüdü erler ki gelirler

Ayak sesleri değil mi ağıtlar, türküler, şiirler ve cümle evrensel bilgiler.
 
Yine sancısı yaralanmış bir istekle ,
Kadere sordum ,
Neden sen orda ben burdayım diye,
Kader dedi ki ,
Kaderine çok güldün sen ,
Birazda ağla dedi bana..

Şimdi ağlıyorum ,
Hem kaderime , hem sana , hem bize...
Bilmiyorum bir çıkar yol ,
Ağlayarak geçiyorum ince ipin üzerinden...
Bir bir asıyorum dertlerimi bir ağacın dallarında,
Ve o ağaca bağlıyorum tül tül dileklerimi...

Suratıma çektiğim yorganı kaldırıyor kader bir an ,
Ağladığımı görüyor,
Anlıyor o da , yaşlarımdan okunuyor adın..
Uzaklardan da belli oluyor ,
Meleklerde soruyor yaşlarımda ki adın ne anlama geldiğini,
Söyleyemiyorum kader ayırdı bizi diye..
Kader'de ağlar diye...

Bir gerçek düşlüyorum sonu hayalime dayanan,
Hayalim gülüyor ,
Bu nasıl bir düş diye..
Sonra hayalim kaderime bakıyor ,
Kaderim ağlıyor bu sefer,
Kaderime bakıyorum , o da bana aynen bakıyor,
Güldür beni diyorum , güldüremem ki diyor..
Ağlatmayı başarıyorum kaderimi,
Bir an olsun silinmiyor adın ,
Bir an olsun dinmiyor kaderimde ki o tatlı sancın...
Bu gece anlıyor bana ait olan herşey , senin aslında hayal olduğunu..
Sen hep gülüyorsun,
Bende kaderimden istiyorum ki,
Hep gülesin ,
Bembeyaz dişlerini gösteresin herkese ,
O tatlı gözlerini,
O hırcın kaşlarını,
Ve sana anlam katan yüreğimi de ,
Ama yüreğim bir adım geri gitti bu gece...
Kahrolası gece..


Bana birşeyler söyle ,
Hayallerim yıkıldığında , ,
Yada yağmur gibi düşmeden gözlerime yaşlarım ,
Birşeyler söyle..
Şu kahrolası kadere,
Daha fazla canımı acıtmadan,
Birşeyler söyle yalvarırım...
Saatler on ikiyi geçmeden ,
Rüyalarıma girmeden ,
Birşeyler söyle...


Bu oda'da kıyametler kopmadan birşeyler söyle..
Meleklere sözüm varken ,
Bu sözler yok olmadan birşeyler söyle..

Çok istiyorum birşeylerin olmasını ,
O küçücük yüreğinin benim için çarpmasını ,
Ve adım gibi biliyorum kader'in bana güleceğini,
Kaderim ol,
Kaderimle yok olmayı bana bırak...
Ölüm korkusuna alışığım ben...
Ne de olsa bir kelebeğin ölüm korkusuydum bir zamanlar...


Hadi güldür yüzümü ,
Yolda yürürken ,
"Ben imkansız aşklar için yaratılmışım" şarkısını söylet bana..
Söylet ki tatmadığım mutlulukları patlat yüreğimde...
Bir silah gibi..
 
Aşk için gelmiştim. Sende de yokmuş!
Anlamak uzun sürdü. Şaşırdık Biraz.

Önce yere,
Sonra ellerime baktın. Uzun uzun
Sandım ki tutarsın! Umuttu o sessiz avaz.
Zorlandık Biraz.

Özgürlük; sadece söylemmiş dilimizde.
Gerçek olansa; zincirlerimizdeki pas.
Özlemlerden bahsettik. Usulca.
Lafladık biraz.

Karalama defterine dönen; sadece yaşam
Yüreklerimiz ise; çocukluğumuzdaki kadar beyaz.
Kızıllaşırken soluklarımız;
Utandık Biraz.

Gitmekle kalmak arası bir düşünce;
Emanet bir peçete gibi göğüs cebinde.
Tıkadı yolları soğuk bir ayaz
Üşüdük Biraz

Önce; kırlangıçlar gitti. Sonrasında Tilkiler.
Çok Hamdık aslında. Belki de çiğdik
Girmeden aramıza, öksüz bir telaş.
Demlendik Biraz.

Aşk için gelmiştim. Sende de yokmuş! Üzülme.! ! ! !
Ya yıllar önce çalmalıydım kapını. Ya da;
Çoktan gitmiş olmalıydım. Değil mi?
Geciktik Biraz.
 
C A N S I N

Sen benim canımsın
Gözlerinde anladım
Sözlerinde anladım
Sen benim canımsın
Uykularımdan anladım
Uyanışlarımdan anladım
Yokluğundan anladım
Varlığından anladım
Sen benim canımsın
Gökyüzünden anladım
Yıldızlardan uçan kuştan
Yağan yağmurdan uykudan
kabusla uyanışlarımdan
Sen benim canımsın
Bağırışından anladım
Surat asışından
İnsan oluşundan can
Sen benim canımsınn
Ağlayışından
yok oluşlarından
umarsız kaçışlarında
anladım sen benim canımsın
Acından kıvranışlarımdan
anladım gökyüzündeki yıldızların
yokoluşundan tepetaklak oluşumdan
Sen benim canımsın
Bir seni senden anladım bende öte
Sen benim canımsın canımdan ötesin kalp atışımsın.........
 
GİTTİN
Gittin...
Ben, arkandan sadece baktım.
Oysa; söyleyecek o kadar çok şeyim vardı ki...
"Gidersen iyiye dair ne varsa içimde yitireceğim hepsini.
Gidersen sönecek içimdeki ateş
ve bir daha hiç kimse yakamayacak.
Gidersen karanlığa mahkum edeceksin günlerimi
O karanlıkta yolumu kaybedeceğim" diyecektim sana.
Konuşamadım...


Gittin...
Gidişini görmemek için gözlerimi kapattım
Öylesine acıdıki içim, tutup koparsalardı kolumu
bacağımı bu kadar acı duymazdım.
Acım yaş olup akmalıydı gözlerimden.
Ağlayamadım...


Gittin...
Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa
Tutkum seninle olmaktı, tutkum teninde erimek,
tutkum hayatı seninle sadece paylaşmaktı.
Anlatamadım...


Gittin...
Gidişini önlemek için tutmak vardı ellerinden
Ellerim değil miydi her dokunuşumda seni ürperten?
Ürperdin yine biliyorum.
Bir kez dokunsam, bir kez tutsam ellerini
Gitmek için biriktirdiğin bütün cesaretin kaybolurdu.
Tutamadım.


Gittin...
Bir yıkım gibiydi gidişin
Sen adım adım uzaklaşırken benden
Çöküp kaldı bedenim olduğu yere
Nice terk edişlere dayanan yürek bu kez yenilmişti
Bu kadar zayıf değildim ben kalkmalıydım.
Kalkamadım...


Gittin...
Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum
Hazırdım gidişine,
Kaçak zamanları yaşıyorduk
Zaman bitecek ve sen gidecektin
Bense, gidişinin ertesi günü
Hayatıma kaldığım yerden yeniden başlayacaktım.
Başlayamadım...


Gittin...
Bir şey söyledin mi giderken?
"Kal" dememi istedin mi?
Son bir kez "seni seviyorum" dedin mi?
"Bekle beni döneceğim" diye umut verdin mi?
Beynim öylesine uğulduyorduki.
Duyamadım...


Gittin...
Nereye gittiğin önemli değildi
Binlerce kilometre uzakta da olsan,
iki metre ötemde de farketmiyordu.
Artık yoktun ve asıl bu düşünce beni felç ediyordu.
Kurtulmalıydım senden,
bu yokluk duygusundan kurtulmalıydım.
Kurtulamadım...


Gittin...
Unutulanların arasına katılmalıydım
Anıları bir sandığa koyup
hayatı bir yerinden yakalamalıydım.
Bu aşk noktalanmalıydı, bu sevdadan vazgeçmeliydim.
Yapamadım...


Gittin...
Bir okyanusun ortasında
tek küreği kaybolmuş sandalda
Dev dalgalarla boğuşan bir denizciyim şimdi.
Bil ki; sevmekten vazgeçmedim seni,
Bil ki; seninle birlikte sevdanı da taşıyacağım yüreğimde,
Bil ki; seni Unutamadım...
 
Acı bana, gizle kendini benden

İnsaf eyle, koru beni kendinden yar

Kurşun kadar ağır duygularımla

Yüreğinde boy veremem, dibe vurmak var

Neye yarar yüzeyinde kalmak yüreğinin

En derininde boğulmaksa akla zarar

Şimdiye kadar hep sığ sularda

Diz boyuydu yaşadığım duygular

Şimdi ise boyumu geçiyor bu sevda

Söyle yar, benim mi içim dar

Senin yüreğin mi derin okyanuslar kadar?

Gittikçe derinleşen mavisinde gözlerinin

Çaresiz miyim vurgun yiyecek kadar?​
 
Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Aşk uçtu, sevdalar telli turna

Utanmaz bir yudum su için dudaklarım



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Dilsiz bedenlerde içini eriten sözcükler

Duymaz olur kulaklar, sokaklar, suretler



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Hangi ağaç kovuğu saklar beni, hangi dağ

Gözümü kapatsam içimde bir volkan, açsam buz tutmuş nefesler



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Bulutlar gözlerime dayanmaz

Kaç zamandır bilmem, zamansız yağmurlar



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Sokakta başı boş, simsiyah çocuklar

Her nefeste çeker ciğerine acının, yokluğun, hiçliğin tadını



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Uyuya kalmış, uykuda kalmış bir düş hayat

Döndükçe döner titrek, yorgun, vurdum duymaz dünya



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Ölüm nefesini üflediğinde yüzlere, tanrı olur tüm dualar

Neye yarar virane olmuş hayatı dilenmek



Anlasan sen anlardın beni yüreğim,

Sen anladığında ben yokluğun koynunda,

Hayatın son nefesini dileyen bir dilenci
 
Aşkımıza umut ile bakan gözlerim
Sıcaklığına sevgine alışmışken
Terkettin.
Tuttuğu her şeyde tenini hisseden ellerim
Dokunuşuna alışmışken
Terkettin.
Ağzından çıkan her kelimeyle titreyen yüreğim
Sesine alışmışken
Terkettin.
Seni düşünerek dalıp giden benliğim
Rüyalarda sana alışmışken
Terkettin.
Yazdığı her mısrada sevgimizi anlatan kalemim
Şiirlerde sana alışmışken
Terkettin.
Seni hatırladığım her an kuş olup kanatlanıyorken
Düşüncelerde uçup sımsıcak sevgine konuyorken
Terkettin.
Şimdi donuklaştım.
Gözyaşı dolu geceleri silemez oldum.
Yazdığım sevgi dolu şiirleri okuyamaz oldum.
Aşkını hatırlatan hiç bir şeye bakamaz oldum.
Sakladığım mendilini tutamaz oldum.
Elimdeki resmine bakamaz oldum.
Tam sana kavuştum aşkımı buldum derken.
Terkettin......
Sevdiceğim buralardan çekip gideceğim.
Sonunda sensizliği terkedeceğim..
 
Sen Hep Yüreğiminsin

Birgün düşerse yolun,
Yolu olmayan her hikayenin başlangıcına,
Tıkanırsa yalnızlığın,
Aşk`a mühürlenen her satırda,
Beni oku,ama beni anlama,

Elimde solan güller,
Son bir gayret dokunursa dudaklarına,
Bil ki,içimde hasret,
Bil ki,yüreğimde sevdadır sevdiğim,
Sana bırakacağım en son esaret,
Ve eller,
Ve hayaller çekip gidecekse,
Durmasın gitsin,
Ben hep senin,
Sen hep yüreğiminsin...
 
Demek şimdi gidiyorsun;
Yazdığımız son şiir öyle yarım kalacak!
Demek şimdi gidiyorsun;Kuşlarımız acıkacak,saksılarımız artık sulanmayacak!
Demek öykümüzü bir ruj lekesi gibi yapıştırıp
aynanın sahtekâr yüzüne
-Oy benim yaralım-
Demek şimdi gidiyorsun;
Beni böyle toz gibi dağıtıp merdivenlerin dibine!

Her şey tamam diyorsun,git...
Beni viran bir şehir gibi terket...
Haydi git!
Dışarısı ispiyon...Dışarısı ihanet...
Seni bir gören olmasın,dikkat et!..

Dostlukmuş...ölüme yürümekmiş...
Üstüne titremekmiş...vefaymış!..
Aşk dediğin,zavallı bir kapıyı duvara çarpıp
Çıkıncaya kadarmış!..
Bana komaz deyip
Sancını bir kilo rakıya gömsen de gece yarıları,
-Oy benim yaralım-
Asıl sancı,uyandığında
Bütün odaları boş görünce koyarmış!.

Gitmek istiyorsun,git...
Bir savaşçı asla vedalaşmaz!
Durma git!
Dışarısı dinamit...dışarısı enkaz!
Şunu cebine koy,ne olur ne olmaz..

Eylül mağdurlarıydık,kimsemiz yoktu,
Yaralarımız aman vermiyordu canımıza..
Kimseye kıymamıştık oysa,masumduk..
Rahatsız ediyordu bizi bu yalancı tarih!
Yırtılan bir pankart gibi
Şehirlerin ortasına çığ düşürdüyse öfkemiz;
-Oy benim yaralım-
En az bir karıncanın yüreği kadar
Namuslu ve çalışkandı ellerimiz!

Artık bitti diyorsun,git..
Kırılsın kapı-çerçeve,kırılsın bu cam..
Sorma git!
Dışarısı panik..dışarısı izdiham!
Biliyorum,seni vuracaklar bu akşam...

Ne çok fire verdik üstüste..
Ne çok arkadaş yitirdik bu tozlu yolculukta..
Kimliği tespit edilmemiş,
Ne çok ceset vurdu zeytin güzeli akşamlarımıza!
Büyük ütopyalar ve büyük dağlar gibi
İçerden çürümüşüz meğerse...
-Oy benim yaralım-
Her gelen ölüm yazmış,
Her giden ayrılık işlemiş bu talihsiz gergefimize...

Kendini arıyorsun,git..
Aptal bir hayat kur,içinde beni barındırmayan
Kalma git..
Dışarısı barut..dışarısı gardiyan!
Yine bir tek ben olurum sana parçalanan..

Demek şimdi gidiyorsun;
Sonunda bizi de çökertiyor bu ****** zelzele!
Demek şimdi gidiyorsun;
Yıkılan bir duvar gibi;ömrüme devrile devrile..
Demek mecburi istikametlerin,
Ayrılığı gösteren o adaletsiz kavşağında
-Oy benim yaralım-maralım
Demek şimdi gidiyorsun,
Ve bana bir tek secenek kalıyor:güle güle!

Beni öldürüyorsun,git..
Kalmasın sende kahrım,kalmasın derdim
Bakma git
Kafamı yumruklayıp ardınsıra ağlarsam namerdim...
 
Dönebilmek o dönüşü olmayan yollardan
Sürekli bir aldanış bir daha bir daha
Hiç bitmeyecek gecelerden bir sabaha
Çıkabilmek ve sevmek durmadan usanmadan

Konuşmak Konuşmak gözlerle fısıltılarla
Duymak büyülü sıcaklığını beyaz ellerin
Her geçen dakika var olduğunu anlamak için
Yaşamak arzu dolu dudaklarda, şarkılarla

Unutmak ne varsa kötülükten yana
İnmek sevilen gözlerin derinliğine
Öyle mutlu, öyle sarhoş, alabildiğine
Bin yıl içmek o sulardan kana kana

Her gün ona koşmak dağlardan tepelerden
Her yerde, her zaman onsuz edememek
O en tatlı hayal, en büyük gerçek
Anlarsın taşan o günlerden gecelerden

Sonra bir gün o bütün karanlıkları yırtasın gelir
Başını alıp gidesin gelir uzak denizlere
Artık her şey boş ve yalan sevdin ya bir kere
Her yerinden bir buğu halinde o yükselir

Sen yoksun Artık anla yeryüzünde bir o var
Onun elleri var, gözleri, dudakları
Anlarsın tenin beslediği zaman toprakları
Ve hala seversin zaman bitinceye kadar

Yeniden var oluştur ya da bir başka türlü oluştur bu
Nice aldanmalardan sonra bir aşka dönüştür bu.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers
vozol puff
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst