Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Venedia

Kayıtlı Üye
tüm şiirler alıntıdır !!!



Meydan mı verirdim bu ayrılığa?
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim dünyanın böyle karanlık,
Bilseydim bu kadar dar olduğunu.



Dilimden sıçrayan bir kıvılcımın
Bilseydim bir anda kor olduğunu.
Bilseydim şu anki gönül acımın
Senin yokluğundan var oldugunu.


Boyun mu bükmezdim sitem etmene,
Bilseydim sükutun kar oldugunu.
Sebep mi olurdum dargin gitmene,
Bilseydim küsünce sır oldugunu.


Bilseydim yüzümün dört mevsimi güz,
İçimin ağlayan nar oldugunu.
Bilseydim odamın dört duvarı buz,
Sensiz yatağimin kar oldugunu.


Fırsat mı tanırdım bu dargınlığa
Bilseydim bu kadar zor olduğunu.
Bilseydim zindandan daha karanlık,
Bilseydim hücreden dar olduğunu....
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Yarım kalsın.Öyle olduğu yerde
.Belkide daha iyi olur ne dersin?Daha fazla hayal kırıklığının ne sana ne de bana faydası olmazki.

Onca yanlıştan sonra aşkın çokta fazla önemi olmaz,olmuyor..
Kırıla kırıla onaracak yer kalmıyor yürekte.
Kaçıncıya onardıysak o kadar kırıldı işte

.Yarım kalsın daha iyi.
Tadı başka tenlerde arasakta birbirimizi,ihmal ettiğimiz onca duygu ve diğerleri.
Hüzünler..
Kaç mutluluk bu hüzünleri yok edebilir.

Matematiğini aşka dök bakalım, ne kadar koruyucu oluyor mantığın.

Bunlar değil benim isteklerim.Biliyorsun bunlar değil..
Beni iyi tanıdığını iddia ederken geçmişmiydi aklından aslında beni ne kadar iyi tanımadığın?

Yarım kalsın,eksik kalsın,bittiği yerde yani,
bitirdiğin KALPTE kalsın bu aşk !

Ve başka hiçbir tenden sorma yenilgilerini,terkettiğin sevinçlerini bende kalsın,hayaller kalsın,öylece olduğu yerde!
eğer böyle olmazsa yıllar sonra tozlu raflarımızda bile bulamayacağız birbirimizi..

Bırak halatlarını,
çöz attığın demirleri,
yak dalgalandırdığın beyaz bayrağını,
yapay sevinçlere bürün,
sahte kahkahalar at,
kazı kendini beynimden ve
git.

bir daha da sorma kimseden.Geçme hayallerimden,
karda yürüdüğümüz yolun her taşını sök ve
git.
Yaşanmışlıkları nasıl olsa unutursun,unutulur,neler unutulmuyorki..
Yeniden aşık ol,tutul benim gibi..

İşte o zaman,
kimsenin gamzelerini farketmediğini anladığın zaman,sakın geçme aklımdan,
sorma beni başka tenlerden..
O zaman hiç yapmadığın bişeyi sakın yapma,

sakın beni anlamaya kalkma..
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Sen sahip olamadığım tek şeysin içimde
Hiç gerçekleşmeyen rüyalarım gibi

Belki de hiçbir zaman yakalayamayacağım bir umut ışığı...

İçimde gerçekleşmek isteyen her şey….
Bir kıvılcım kalbimde….
Yanmak için sebep bekleyen!

Sen benim için mucize olan şeysin
Aklımı alacak kadar muhteşem,
Kendimden olacak kadar acımasız…
Elimdeki kalemimsin içimi dökmeyi bekleyen
Görebildiğim kadar yakın,
Ama tutamayacağım kadar uzaksın…
İçimdeki en güzel şey
Belki de gizleyebildiğim tek şeysin!!

Bense,
Sana yaklaşabilmeyi umut eden,
Ama yaklaşamayan her şey…..
Kendimi feda edecek kadar deli,
Ama seni feda edemeyecek kadar aşık….
Her şeyi kaybetmeye dayanacak kadar kararlı,
Seni kaybetmeye dayanamayacak kadar aciz….
Senin için her şeye karşı koyacak kadar cesaretli,
Sana karşı koyamayacak kadar ürkek…
Her şeyine aşık olduğum,
İçimdeki en güzel şeysin sen………!!!!
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Biraz karamsar oLacak ama ;
Siyah bir eLbise aLdım daha geçenLerde .
Herkes sordu bana
"Bu eLbisenin rengi neden böyle ?"
Bir cevap için yordumsada kendimi
AnLamazLar diye korktumda
SöyLeyemedim bir türLü
Sebebi "YanLızLıktır" diyemedim.


Siyah iLe yanLızLıgı
BuLuşturdum bu eLbisede
Benim de hayatım
MaLasef budur işte .


SoLuk ve renksizdir siyah
Bir acı , matem havası
İnsanın içini karartan
ÖLümün ve yanLızLıgın sesi .


Can bir kuş gibi durmuyor ki yerinde
Keşke dursaydı
kaLırdım hep bir köşede
O köşe başında soguk bir direk
Ve ben onun yerinde


Bir gün ...
Siyah siyah atarken okuLa adımLarımı
Siyah ayakkabıLarımLa
Yine siyah hayaLLere daLdım
Siyah gözLerini görürüm belki
DüşüncesiyLe...


Siyah benim işte ,
Siyah benim YanLızLıgım
Siyah benim can dostum .


Siyah bir eLbise aLdım geçenLerde
Siyah ve yanLızLıgımı buLuşturdum
Bu eLbisede...


Siyah korkutur asLında beni
Siyah yaşartır gözLerimi
Çünkü hatırLatır siyah
Her gördügümde seni .


Yani anLayacagın
SiyahLa yaşamak benim işim .


BiLesinki
SiyahLa yaşamak
Sana düşme be
Küçük zaLim ...
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Kişi yaşamalıdır aşkını ölesiye. Hele acıysa… Aşk girdi mi araya insan acıya da doymaz olur. Bırakır kendini, çırpınmaz bile. Kurtulamayacağını bilir. Kim kurtulmuştur ki bugüne kadar aşk acısından. Kim? Aşk değil mi bu varsın acıtsın deriz. Neler çekeriz, uğruna neler feda ederiz. Ama o ne yapar, gelişinde nasıl sevindirdiyse sizi ‘sen sevin şimdi. Nasılsa gideceğim. Hem de öyle kaçıracaksın ki beni herkes gibi elinden acıycak sonunda canın. Senin de…


Aşk varsa acı da vardır.’ Der, Şair.. Aşkın değişmez kuralıdır bu. Kaybolmak istiyceksin o gözlerde ama nafile. Oraya da zehirini salmıştır aşk.


Ama her şeye rağmen güzeldir. Ona dokunmak, gözlerine bakmak onun için heyecan duymak... O denilince akan sular durur. Ordaki herkes beyaz o kırmızı olur. Onunla konuştuklarınızı eve gelince kapıyı kapatıp çekilip odanıza bir bir tekrarlamak size en heyecan verendir. Şunu şöyle deseydim böyle yapsaydımlar tekrarlanır durur aklınızın ondan arta kalan biryerlerinde. Sizi sarıp sarmalar şefkatlice, yumuşacık aşk denen o hoş şey. Mutlu olursunuz.


Gözlerinizden duygu akar… Kulaklarınız aşk nameleri arar sürekli. Her saniye hücreleriniz yenileniyormuş gibi hissedersiniz. Çiçekler de bundan nasibini alır tabii. İşte aşk bu ve bizim anlatamayacağımız ve farkına varamayacağımız hislerle doludur. Ha sürekli yediğiniz ve annenizin şikayetçi olduğu tırnaklar da tarih olmuştur.


Çünkü aşk insanoğlunun sahip olduğu en güzel armağandır. Her insan aşkla birlikte kendini dünyanın en şeker insanı hisseder.

Bu yüzden tüm acılara, çıkmazlara, dolambaçlara rağmen hala o en eski masalı özlemle anıyor ve yaşamaya can atıyoruz…
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

GİTME KAL BENİMLE

Haberin yok
Her gidişin
Karanlığıma açılan kapımdır
İçimdeki gülümsemenin
Yüreğimdeki çocuğun suskunluğudur
Gitme
Kal benimle

Sana yıldızları toplayacaktım daha
Mavi yıldızlı geceyi örtecektim üstümüze
Yakamozları seyrederken
Şarkımızı dinleyecek
Saçlarını dolayacaktım parmaklarıma
Gitme
Kal benimle
Sabahın kıyısında oturup
Martıları besleyecektik avuçlarımızda
Güneşin ilk ışıkları yüzümüzü aydınlatacaktı
Uzaktan bakacaktık şehre
Kalabalık sokakların kaldırımlarında
Seksek oynayacaktık
Gitme
Kal benimle


Daha yağmurlarda
Kumsalda yürüyemedik
Ay ışığında saçlarını görmedim
Avucunun içini bir kere daha öpmeden
Gitme
Kal benimle
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

En acıtanı ne biliyor musun ?..

... hani o gidişlerin var ya... sessizce... suskun ...

... kırılan sen olduğun halde... kendisiymis gibi... hani o arkasına dahi bakmadan gidişleri...

hani senin "o an" "oracıkta" "ancak" arkasından baka kaldığın...

anın durması için yalvardığın, tutup ucundan geri çevirmeye çalıştığı an varya, hani yapabilsen o merdiveni, hani yapabilsen o kapıyı, hani yapabilsen o sokağı tutup ucundan geri çevirmeye canını bile verebileceğin o an...



...o işte...en acıtanı o...



...hani o tıpkı elinden düşen en sevdiğin, en güzel "şeyin gibi"... hani o tıpkı tutamadığı gibi...

hani o tıpkı tüm gidenlerde yaşadığı gibi... hani o bir ince sızı varya içe içe akan... hah işte...tam öyle incecik... yırtarak kayan... düşen kanatan...

acıtan.. tutamadığın... parçalanan... tuzla buz olan... zamana savrulan... zamanda akıp giden...

hani o zamanla catistigin ama zaman içinde yok olmayan herkesin inandığı o kocaman ...

"zaman her şeyin ilacıdır" yalanı ... bunun bir yalan olduğunu tekrardan hatırladığın an... ve kendini kandırmaya başladığın an ... istemeye istemeye inanmaya başladığın an...



o işte...en acıtanı o...



...ama senin orda oldugunu hep bildiğin ...
...ama senin hep hissettiğin...

...ama bir dahası olmayan...
...ama zaten hiç senin olmayan...

...ama senin hep bildiğin...
...ama senin hep hissettiğin...

...ama bir daha sana geri gelmeyecek olan...
...ama buna rağmen

...gelmeyeceğini bile bile senin beklediğin...
...o işte...en acıtanı o...

... sonra o kocaman kocaman, akıp gitmek bilmeyen zaman...


... o durduramadığın an' ın karmaşası tezatlığı...
...kördüğüm oluşu...

... o "acabalarla" , "keşkelerle" dolu soruların ...
... içindeki kısır döngülerin...
... ve o an ...

... hiç bir şey yapamamanın çaresizliği...
... o işte...en acıtanı o...

...belki de sadece çaresizliğin...
...çaresizliğim...lütfen beni artık acıtma...!
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Unutmadım, unutamadım seni,o öldüren sevgini,
Vazgeçmedim senden umudu kesmedim gözlerinden,
Bekledim doğan güneşle, belki o getirir diye seni,
Karanlıkta yıldızlara sordum, yoksa onlar mı getirirdi sevdiğimi.

Durmadım,yılmadım kalbimden, kalbine duyurana kadar sevgimi,
Bitiremedim, nefret etsem bile bu yok eden özlemi,
Canımı yoluna verdim, yıkılmamak için savaştım, ah bir görsen beni,
Ben seni sevdim, ben sana kaldım, yeter artık çağır şu yüreğimi.

Elimden gelen sadece büyük bir haykırış,
Umutsuz belki, bir ihtimal bile olmasa da bu yakarış,
Neden bir tanem, neden, gelsen şimdi biter her acı yine kalplerde barış,
Sevgiye senin ki, hadi bir kalp bağışla bana, sanadır bu yalvarış.

Görmüyor musun bitiyorum sensiz, eriyorum bir mum gibi,
Hadi ateş ol tekrar yak beni, hatırla hor görme geçen günleri,
Boş kalmasın anılar kalmasın yaşanmışlığıyla, koparma içimden,
Bitsin bu ayrılık, ellerimi tut yine sen değil misin ki yaşamımın tek sebebi.

Koş tekrar benimle aynı hayallere, sımsıkı tut bırakma benim gibi,
Ben seni tutarken kaybetmemek için, yakala hadi attım sana kalbimi,
Gördün mü ışığı geleceği gösteriyor şimdi, ayrılmayan ikimizi, bitmeyecek sevgimizi,
En güzel duyguların başladığı, senin bana gelen en saf halini.

Anladın mı seni seven bir kalp var yeryüzünde, seni arayan,
Buldun mu şimdi aradığını, yalnızlığın hain kollarında,
Verdin mi kararını, uyandıracak mısın beni bu kötü rüyadan,
Açacak mısın kollarını, yeniden ısıtacak mısın benimle varlığımı, yine her an.
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Sonsuz MutLuLukLar DiLérim
Séni Bir Yérdén Tanımıyor Gibiyim !
éLimde CéphanéLérim..
Gérisini Boşwér Bén HaLLédérim
Kim oLduğuna Emin mi Yüréğin ?
Séni BuraLarda Unutuyor Gibiyim..
KaLbimdé MéyhanéLérim
Bén EğLénirim, İçimdé Hép EğLénirim !
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

AYRILMAYALIM
Yine vakit geldi.
Saatler ayrılığa sıfır var.
Tren düdüğünde çığlıklar.
Genzimde acımsı bir tat
Bakışlarım kah yukarıda kah yerde
Keskin bir metal yankısı gözlerinde
Gözlerim sana değmeğe görsün.
İçimde bir yaylım ateşi başlar
Ölür müsün, öldürür müsün..
Tekerlekler raylara vurur,
Zaman susar, hasret bağırır.
Önce yavaşlar yaşam.
Sonra tümden durur.

Ağlayamam.
Yürüyemem.
Bakamam ardından
Ben, beni oracıkta bırakıp
Raylara atlarım.
Tren düdüğü yakar içimi
Tekerlekler raylara vurur
Yokluğun bana...
Ben sende parça parça olurum
Ayrılmayalım neolur,
Bir daha ayrılmayalım
Sensiz ben ölürüm.
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Senden sonra gecelerim boşuna geçiyor artık
yüreğimi sesinle sulamadan uyumanın tadı yok
rüyamda seni görmenin hayaliyle koysam da başımı
yastıklarım zindan oluyor sensiz gecelerime
gecelerime kabuslar dolup kanatıyor yüreğimi...
Sensiz hiçbir şeyi yaşamanın tadı yok şimdilerde
uçurumlardan atıyorum kendimi öleyim diye
onu da beceremiyorum ki sen yokken yanımda
ellerim, ayaklarım, bu yüreğim senin tutsağın
ne olur beni hasretinle bir başıma koyup gitme...

Bu satırlar; yüreğimi yerinden çıkarıp ellerine bırakmanın, bir de dizlerine çöküp yalvarmanın en onurlu en gururlu halini yaşarken, yüreğimden dudaklarıma akan yalnızlığın o hırçın sessizliğinde, anne kucağının rahatlığını bana yaşatan senin satırların...
Sevgim seninle tat buldu seninle kandı aşkın lezzetine, bu yürek bir lahza olsun seni asla unutmayac
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Suskunuz...
Hem de çığlık çığlığa bir suskunluk bizimkisi...
Bu konuşacak bir şeyimiz olmadığından değil. Konuşmaya çalıştığımız şeylerin,
alıştığımız yalnızlığımızdan uzaklaştırması aslında bizim korkumuz...
İkimizde cesaret edemiyoruz. Öylesine alışmışız ki içimizde büyüttüğümüz
yalnızlığımıza. Seviyoruz onu. Bekli de yaşandığında yok olacağı korkusu bizi
tereddütte düşüren. Kaybetmekten korkacağımız bize ait bir şey oluşturma
kaygısı...
Sen yapamadığın hamlenin, hayatın boyu inanmak istediğin değerlere sahip gibi
gördüğün düzeni yok etme girişiminden Başka bir şey olmayacağını düşündün hep...
Bense yılların verdiği bir alışkanlıkla içinde var ettiğim bana daha fazla acı
vermemek için susmayı tercih ettim...
İçimden çığlık atarak susuyorum... Susuyorum... İçimde o kadar güzelsin ki...
Sana susuyorum...
Demiştim ya "yüreğim susmayı öğreniyor". Aslı yok. Sevdiğini anladığında içinde
duyduğun çığlığın yankısı hiç bitmiyor. O hiç susmayacak... Her gün, her saat
bana haykıracak, bağıracak, parçalayacak içimi. Benimse yüzümde o gülümsemem yer
edinecek tekrar...
Her soğuk üşütemediği gibi, her ateş de yakamazmış insanı... Üşüyorum; alev alev
üşüyorum... Hani saatlerce sessiz, tek kelime etmeden sana bakışlarım var ya;
gözlerinde beni ısıtacak olan anlamları yakalamaya çalışma çabamdan başka bir
şey değil...

Ve her yakaladığımda kaybettiğimi hissetmemden öteye gitmeyen bekleyişler... Ve
her kaybettiğimde yeniden yakalama çabam..
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

BUGÜN ANLADIM

Bugün anladım neden ayrıldığımızı,
Neden böyle ayrı bırakıldığımızı,
Sevginin yetemeyeceği şeyler varnış,
Mutluluk her aşkta daim olmazmış…


Anlayamamıştım , neden böyle olduğunu,
Bizi saran büyünün neden bozulduğunu,
Bugün gördüm aşkım, sevginin nasıl yorulduğunu..
Niçin her aşkın sonunun gözyaşı olduğunu…

İlk zamanlar sana çok kızmıştım,
İnan bana her gün ağlamıştım…
Gördüğüm, ayrılıkla biten sevda masalından sonra,
Kırgınlığım geçti aşkım,
Ağladığım için şimdi çok pişmanın…

Şimdi yanımda olmasan bile,
Biliyorum ki kalbin hala benimle…
Çok teşekkür ederim canım, beni çok sevdiğin için…
Uğruma, hayatından vazgeçtiğin için…
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Evet, yine sensizim bu koskocaman odada.
Yine yoksun yanımda
Yine aldım elime kara defterimi seni anlatıyorum, ağlayarak
Benim duman gözlüm diyorum bırakmaz beni
Çıkar gelir bir yerlerden alır götürür beni
Sever beni diyorum ama
Yoksun işte gelmiyorsun
Açmıyorsun kapıyı bir türlü
Ben yine kandırıyorum galiba kendimi
İlişkimizde olduğu gibi
Yok, olan seni var saydığım gibi
Olmayan ilişkimizi yaşatmaya çalıştığım gibi
İşte yine yoksun
Boşuna çabalıyorum belki de
Olmayan bir şey için boşuna
Bakma yüzümün hep güldüğüne
Bakma yıkılmaz gözüktüğüme
Sen beni hiç ağlarken gördün mü?
Görmedin görmeyeceksin de
Ben senin karşında ağlayıp ta sana aciz olduğumu göstermeyeceğim
Kalbim git koş kollarına sarıl bırakma onu dese de
Gelmeyeceğim sana bilirsin ne kadar inatçı olduğumu
Bilirsin yapmayacağım dediğim şeyi yapmayacağımı
Git hadi bırak beni bırak ta yeni sayfamı açayım
Senin olmayacağın beyaz sayfayı ..
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

İşlemiş Bu Sana Can

Kırılmış saatlerde vuruluyorken
Gözleri sana deliler gibi kırılıyorken
Sanırım aşk sehpası kurulmuş duruyorken
Tekmeledim ayağımın altındaki denizin yüreğini
Denizler gibi kanadım suyun akışında
Yürek vuruşlarında bir kereliğine değil
Binlerce kere ölmeye yatışın kıvranışında
Son burdaydı ve sanki gelişindeydi diye
Sonsuzca günbatımını izleyişimde...


Günbatımında sonsuzluğa koşan bir aşk
Mavisiydi ellerin kavuşmasındaki o gizem
Eşzamanlılık yoksa bir delirmenin eşiği
Aşkınam, sendeki güzelliğin bendeki beşiği
Tamam, olur, peki`lere koşan bir şaşkınam.....


Yalnızlığında bir denizin çığlığı gibi
Koşuyor umutlarım sensizliğin uçurumunda!..
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

bugün gönlümü hoş tutmak istiorm.
imkansız olan her rüyaya inanmak..
içimdeki güzelliğe inanıp inanmamanı artık umursamıorm.
belkide görmeyi istemek gerekiodu.
yanlıştı belkide eft şimdi daha iyi görüorm..
gözlerimi gelişlere werdim.
gözlerimdeki hasret bile özlemiş seni bugün itiraf etti..
eskiden kimi şarkıların ne kadar anlamlı olduğunu we bizim için yazıldığını düşünrken
şimdi bütün ayrılık şarkıları beni anlatıo.
birsürü şarkım warmış..
imkansızınmışım meğer kendimi wazgeçilmez sandım.!
yüreindeki kadn olmak isterkn tozlu rafa kaldırılan oldum.!
herşeyin olduğumu sanarkn hiçbişeyin olduğumu fısıldadn dün gece.!
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Özlemek de güzel şey
Zamansız gidişin olmazsa
Gözlerinin siyahında ölmek için
Elveda demeye zaman olsa


Uzağında kaldım her şeyin,
Senin,sevginin uzağında…
Ellerim boşlukta kaldı,kollarım yluğu sardı,
Sensizlik içime…en içime işledi.
Nedense bir türlü hazmedemedim gidişini !
Sanki hiç bir şey yapmamışsın gibi…
Sen gittin ben bittim…

Anlamsız savaşlar verdim inadına,
Zaman derman olmadı azan yarama,
Seni unutamadım,hasretinde toparlanamadım,
Yani gittin ya ! ben bittim…
Diremedim sensizliğe,
Kahırla,isyanla geçti her günüm.
Alıkoydu her şeyimi sensizlik nöbetleri,
Ta hücrelerime kadar eridim,
Bakma öyle bir şey olmamış gibi;
Sen gittin ben BİTTİM…

Gittin sen,tüm gidenler gibi…beni tamamladığını düşünürken,yi yarım kaldım.
Tebessümün takılı kaldı yüreğimde…
sonu y,ışığı y,ıssız bir yolda sessiz kaldı sevdam.
bak bunu yazabılırsın c guzel


son kez, konuşuyorum
Gözyaşlarımı derelere bıraktım,bitiyorum..
Sahillerindeyim, kumlarınla savur cihana
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Bensiz yapamazsın

Hani bendim herşeyindim,
Sevmelerde sebebindim,
Şimdi ne olduda gülüm,
Terkedildim...

Bırakma beni tutamazsın,
Gidersem yapamazsın,
Cehennem olur dünya,
Sen bensiz yanarsın...

Sesimi hiç duyamazsın,
Yanımda olamazsın,
Kader birleştirse bile,
Bu kalbe yaklaşamazsın...
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Bana Mutluluk Dileme

Bana mutluk dileme ,mutluğu ben senle istedim

senin bendeliğindi, senin gözlerinde gördüğüm ışıltıydı benim mutluluğum.

sen yoksan bende ve görmeyeceksem gözlerini birdaha

Bana mutluluk dileme neolur ,istesemde olamamki..



bana sen beni unut ve kendine iyi bak diyorsun ,

ben seni unutmak içinmi sevdimde unutayım

ben unutsamda kim söz dinletecek benim sende bıraktığım yüreğime,

unutmak kolay olsaydı FERHAT'lar,MECNUN'lar, KEREM'ler olurmuydu



unutmak kolay olsaydı sevdalar kara sevda olurmuydu,

Ama haklısın sen,unutmalıyım aslında yaşanmışlıkları,

unutmalyım huzuru, mutluluğu, sevmeyi sevilmeyi..

haketmiyorum belkide ben bunları ve bana sen hatırlatıyorsun..



ama unutmam için seni ,unutmam gerekiyor kendimi,

unutmam gerekiyor sendeki beni ve tüm benliğimi,

belkide elvedaların ölüm sessizliğine bürünme vakti gelmiştirde bana sen bunu hatırlatıyorsundur...
 
---> Hüzün Sarayında Bir Garip Sultan

Gelme Bana..GeLme bir adım daha yüreğime.
Bir adıma BinLerce öLüm ya$arız SeninLe..
İçime gereksiz sevinçleri kattım,inandım kendime.
Yanılmayı sevdim ben,kırılsada çiçeğin rüzgara ihtiyacı olduğu gibi..
Kendimden söz etmeye hiç gelme.Anlatamam beni.
Bildiğim sensin tek kişi..
Yaşadığımı var saysam..Yani gerçek anlamda yaşıyor olsam..
Belkide yaşamaya çalışmam yüreğinde..
Zorla olmasada götürmeye kalkmam senide.
Tek başınalığı becerebilsem..Bu kadar zorlmam yalnızlığı..
Her derdi ona anlatıp,hep ona koşup sarılıp,Bu kadar bezdirmem onu kendimle..
Ben yalnızlık olup,yalnızlık ben olup ikimizde bir sen edemediğimiz problemler,
Hiç çözümü olmayan,örnek verilmemiş denklemler..
İçine içine girdiğim yalnızlık..Boğuluyorum sansamda nefes aldığım..
Ölüyorum sansamda yaşatmaya çalıştığım..Bütün çabalarımı boşuna harcadığım..
İçimden geçenleri bir bir ona adadığım..Duyulmamış yeminleri,söylenmemiş güzellikleri,
Avaz avaz susup,içime seni vurup ağladığım geceleri.
Kim inanır anlatsam bu aşkın bana neler ettiğini.?!
Konuşsam sessiz,çığlık atsam sensiz..
Neye yarar tebessüm aynamda sen yoksan eğer!!
Kalbimi her defasında yansıtıp görememek hayalini..
Hatırlamaya çalıştığım tüm değerli anlarımı unutmuşluğum..
Gereksiz bir anda zamanın içinden çıksan neye fayda.?
Ben şimdi istiyorum yüreğin neden ters tarafta..?!
Yakar canımı bambaşka..Değişiklikler dener üstümde kader
Karalanmış kağıttan ne farkım var..?
Ben ölsem ardımdan kim ağlar.?
Gözyaşı değil istediğim inan bende seller bile akar.
İstediğim zerresi sevginin..Kalbinde ne kadar yer tutar..?
Ne olur esirgeme,uzak geçen günler bana haram.
Her saniyesini aklıma,her gününü (sakladım) hatırama..
O cennet yüzünde var görmediğim bir rüya.
Göreceksin ben sende kaldım..ve bir gün uyandığında..
Hayalime masum bakakaldığında.
O zaman inanırsın bu gerçek bir rüya..



Yada anlarız belki çok geç olduğunda...
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst