Hikaye | Cennetteki Şeytan

WeLaT_SeRHaT

Kayıtlı Üye
Tanıtım

Bir görev için cennetten Dünya'ya gelen gizemli bir denge meleği ve hayatı doğduğu günden beri kötüye giden bir kız. Onların aşkı ne kadar normal olabilir ki ? Klasikleri , vampirleri , kurtadamları ve gizemli bütün varlıkları unutun. Bu aşk diğerlerinden farklı olacak.

Doğduğundan beri Southville'de yaşayan bir kız. Kylie. Babası onu doğduğunda gizemli bir şekilde terk etmişti. O günden beri hayatı kötüye giden Kylie okula yeni gelecek olan Alaric'in kollarında bulacak kendini. Peki ya gerçekleri öğrenince ne yapacak ? Peki ya nefil olduğunu öğrendiğinde ? Bunların cevabını öğrenmek istiyorsanız "Cennetteki Şeytan"ı okuyun.

Alaric .. O bir denge meleğiydi. Bir görevi vardı ve bu nedenle Dünya'ya geldi. Amacı 13 kişiyi cennete gönderebilecek kadar iyileştirmeydi ve bu yüzden Southville'e geldi. 13 kişiden 1i ve en önemlisi Soutville Lisesi'nde olduğundan geçici bir süreliğine kaydoldu ama işler istediği gibi yolunda gitmedi. Bir nefil'e aşık oldu. Bu kutsal görevinin önündeki bir engel miydi ? Kylie'ye aşık olması beraberinde neleri getirecekti ? Bu meleğin aşkı karşısına kimleri almasını gerektirecekti ?

Bir aşk uğruna cennetten vazgeçer miydiniz ? Peki ya bu kız bir şeytan olsa ? O da ne cennette bir şeytan mı var yoksa ? Peki ya kim ?
Geçmişiniz , aileniz kötüyse iyi olmayı beklemeyin. Iyi ve kötünün , bir nefil ve bir meleğin, nefret ve aşkın , savaş ve barışın tutkulu dansına hepiniz davetlisiniz.



281558_207747485943203_178260538891898_632198_2218666_n.jpg


Kylie ^^

283058_207747522609866_178260538891898_632199_8225853_n.jpg


Alaric ^^

Yazardan Not : Nefil'in ne olduğuna dair pek çok soru alıyorum. Nefilim bir ırk arkadaşlar yarı insan yarı meleklerin ırkı. Nefil ise yarı insan yarı melek olan varlık. Çeşitli ayetlerde yazıyor. Umarım anlatabilmişimdir. Ayrıca hikayede özellikle Düşüş kitabını okuyanlar o 'önceden tanıma' kısmı benzer gelebilir ama alakası olmadığını ilerki bölümlerde göreceksiniz tamam çok uzun bir not oldu ama şuna benzedi buna benzedi tarzında şeyler beni çok üzüyor çünkü özgün olmaya çalışıyorum ve neredeyse bütün melek kitaplarını okudum o yüzden benzer değil yani yine de teşekkür ederim umarım hakettiği ilgiyi görür :)

-PerimNazSarı
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

1. BÖLÜM

Gözlerimi açtığımda yerdeydim. Her yerim çok ağrıyordu. Bir ıslaklık hissediyordum. Ellerime baktım. Kan içindeydiler.. Nefes alış verişim hızlanmıştı. Kan, acı ve ben.. Bana ne olduğunu bilmiyordum. Kendimi ölüme bırakmıştım. Öleceğimi hissettim.. Sonra bir şey oldu. Biri beni kaldırdı.. Gözlerimi açtım , ama ağlamaktan gözlerim bulanıklaşmıştı. Göremiyordum .. Beni kaldıran kişiye -şeye- dokundum.. Hissettiğim sadece tüylü iki kanattan ibaretti ...Ter içinde ve gözyaşlarıyla birlikte uyanmıştım. Hala rüyamın etkisindeydim . O da kimdi , beni kurtaran varlık .. Neyse sadece bir rüyaydı. Büyütülecek bir şey yoktu ama ancak böyle bir rüya bu kadar gerçekçi olabilirdi. Yataktan kalktım okul için hazırlanmaya başladım.

Hazırlandıktan sonra hemen aşağıya indim ve bir elma alıp arabaya bindim. Okula gitmeyi hiç istemiyordum ; Çünkü orası berbat bir yerdi. Aslında okulda sorun yok , içindekilerde sorun var. Özellikle de Lex'te ; onu ve onun s*rtük sevgilisini görmek istemiyorum. Çok sinirliydim bir anda gaza fazla yüklendiğimi fark ettim. Eveeet sonunda biricik okuluma gelmiştim.

Ilk ders fizikti ve fizik en nefret ettiğim dersti. Tam sınıfa doğru yürüyordum ki ,biri üstüme atladı.

"Kylieeee" Bu Mia'ydı.
"M iyi misin ? Rezil edeceksin bizi."
"Tamam kızma bayan sıkıcı" diyerek taklidimi yaptı..
"Tamam tamam kızma." Ona tam sarılacakken saçlarını farkettim çiğnenmiş sakızlar vardı kafasına iğrenmiş bir yüzle ona baktım o da iğrendiğimi anlamış olacak ki hemen açıklama yaptı .
"Şeey. Bir çocukla kavga ettim sonra kafama bunları fırlatmaya başladı. Arkadaşlarıyla birlikte."
"Mia ilkokulda değiliz. Büyüdük artık ,bu çocukça şeyleri bırakın"diye bağırdım sonra hemen sınıfa geçtik.
"Kylie sana iyi bir haberim var. Müdürün odasının yanından geçiyordum ve okula yeni birinin geldiğine dair konuşmalarına kulak misafiri oldum. Tamam dinledim. Odada bir çocuk vardı.Muhteşem vücudu ve sarı saçlarıyla ' Gel ve beni öp' diye bağırıyordu. "
"Peki sonuç ne Mia ? "
"Lex'i unutman için iyi biri olabilir."
"Sanmıyorum neyse ders başlıyor"

Ders her zamanki gibi sıkıcı gidiyordu ki ,kapı çalındı. Sınıftaki 21 kafa aynı anda kapıya döndü. Mr. Mitchell'in "Giiir" diye bağırmasıyla üstümdeki bütün halsizlik gitti, ayılmıştım.

"Merhaba Mr.Mitchell. Ben Alaric Vicary . -bunu derken gittikçe sınıfın içine giriyordu- Okula yeni transfer oldum. Müdür geçici bir süreliğine bu sınıfta olabileceğimi söyledi. " çocuk bunu söylerken kendimi değişik hissettim. Çok etkileyici biriydi. Sınıfa girdiği ilk andan beri beni etkilemeyi bir şekilde başarmıştı. O anda Mia
bana 'Bu o ' demişti.

"Tamam Alaric, haberim var , NachVille'in -yani Kylie- arkası boş oraya geçebilirsin" dedi ve oturacağı yeri gösterdi . Otururken bana göz kırptı ve kendimi bir alev topu yemiş gibi hissettim.Gözleri "ben çok tehlikeliyim ama aynı zamanda da seksiyim" diye avaz avaz bağrıyordu. Yakışıklı olabilirdi ama bana soğuk ve uzak durulması gereken biri gibi gelmişti.

Oturduğu anda arkama döndüm , tam arkamda oturduğu için çaktırmama gibi bir şansım yoktu. Arkamı hafifçe döndüm ve ona baktım o tahtaya bakıyordu. Sonra benim ona baktığımı farketmiş olacak ki gözleri gözlerimle buluştu ve dudaklarının kenarları yukarı doğru kıvrıldı. Bir göz kırpma daha. Sonra Mr.Mitchell araya girdi.

"NachVille , yeni çocuk. Neler oluyor orada ? Bizimle de paylaşmak ister misiniz ?" Donmuş kalmıştım. Diyecek bir şey bulamadım kıpkırmızı olmuştum ve Alaric konuşmaya başlamıştı.
"Kylie de tam bana benim fiziğim ne kadar iyi olduğunu söylüyordu. Umarım bu 'fizikle' dersinizden geçerim." dedi ve bütün sınıf güldü ve bana göz kırptı.

Delirecektim ayrıca adımı nereden biliyordu. Bağırmamak için kendimi zor tutmuştum. Hatta bir şeyler söylemek için ağzımı açmıştım ama zil sesi buna engel olmuştu. Çantamı alıp hızlı adımlarla yürüyerek sınıftan çıktım. Koridordaydım ve Alaric bir anda önümde belirdi. Ona çarpmıştım ve şaşkındım.

"Önümden çekil şapşal" dedim. Kızgındım ama o gülüyordu.
"Bir daha şapşal desene çok seksi oluyorsun."

Şaşkınlığım 10 kat daha artmıştı ve kıpkırmızı olmuştum " Sen ne cüretle bana böyle bir şey söylersin ? Sen , sen pisliğin tekisin. Sınıfta yaptıkların , şimdi söylediklerin. Bana bir özür borçlusun."
"Bu borcumu yemeğe dönüştürmek istiyorum " dedi yalvarır gibi.
"Tamam borç morç yok. Unut gitsin" dedim ve içimden lanet ederek arkamı dönüp yürümeye başladım .
"Ah tamam. Gafil avlandım ama sana ihtiyacım var."
Ona doğru döndüm ve şaşkınlıkla " Ihtiyacın mı var ? " diye sordum.
"Tamam ihtiyacım olduğu doğru ama romantik bir biçimde değil. Yani müdürün yanına gitmeliyim. Beni ona götürür müsün? "
"Iyi biriyimdir. Buna dua et ayrıca çok kendini beğenmişsin söylemeden edemeyeceğim. Neyse takip et beni " dedim ve hızlı adımlarla onu müdürün odasına götürdüm.

İçeri girdiğimizde müdür hararetli bir telefon konuşması içerisindeydi. Onu bekledik sonra yüzü güldü ve Alaric'e " Demek Kylie ile tanıştın. Iyi geçin belki bir şey kazanırsın " dedi ve bana göz kırptı. Haliyle gururlanmıştım.

"İzninizle ben gideyim . Yeni öğrencimizi teslim ettiği-
"Olmaz NachVille. Gözlüklerimi bulamıyorum. Alaric'in formunu sen doldur."
"Ama Mr.G- "
"Olmaz Kylie. Rica etmiyorum , emrediyorum ."

Müdüre karşı gelinmezdi. Ben gelirdim ama benim bile uğraşacak gücüm kalmamıştı. Müdürün uzattığı formla kalemi aldım ve denilen her şeyi yaptım. Sonunda elim acımıştı. Alaric'ten ne kadar nefret etsem de sorulan sorular onu tanımama neden oluyordu. Gerçi bir çok sorusu yanıtsızdı. Doğum yeri , doğduğu gün , oturduğu yer. Ailesi yoktu zaten, yetimhanede büyümüştü. Çok üzülmüştüm o an ama bu onun 'gıcık olduğu' gerçeğini değiştirmezdi .

"Alaric bu kadar soru yeter. Bir şey daha diyeceğim. Kaçırdığın dersleri almalısın ek ders gibi. Okul sonraları. Kalman gerekiyor."
Müdüre iyice bakarak." Sizce buna ihtiyacım var mı ? "diye sordu. Çok ciddi görünüyordu.
"Yok tabi ki yok. Katılacak kişi sayısı az. Ondan söyledim , dedi ve bir kağıt çıkardı. : Sadece 10 kişi var. Philip , Jordan , Mia , Kylie -"
"Tamam kalıyorum. " dedi ve bana baktı ,gülüyordu. Onu bir kaşık suda boğabilirim. Ben daha bunu sindirememişken müdüre "Ayrıca fizik sınıfı gayet hoş.. Fizik derslerini o sınıfta daha iyi anlayabileceğime eminim." dedi ve yine aynı şeyi yaptı. 'Kendimi çok beğeniyorum' tarzında bir gülüş daha.
"Tamam peki sana ders programını yollarım. Şimdilik Kylie ile derslere gir." Tekrar bir şok geçirmiştim.

Ikimizde odadan dışarı çıktık. Orası cehennem gibiydi. Kurtuldum sanarken Alaric kolumdan tuttu ve beni kendisine yaklaştırdı. Kulağıma yaklaşarak ' Senden hiç ayrılmayacağım prenses . Benden kaçamayacaksın. Beni deli ediyorsun ve sende değişik bir şeyler var sanki sanki seni kendimden daha iyi tanıyorum , çocukluğunu özellikle. ' diye fısıldadı ve gitti. Orada öylece kalakalmıştım. Ne demekti bu ? Özellikle de 'seni kendimden daha iyi tanıyorum gibi, özelliklede çocukluğunu' kısmı. O çocuğu öldüreceğim. Ama bundan önce yapmam gereken başka bir şey var. Mia'yı aramak.

"Alo ? "
"Mia şimdi çeneni kapat ve beni dinle."



206139_210085192376099_178260538891898_639444_5057142_n.jpg


Kylie ^^

281294_210085262376092_178260538891898_639445_7787848_n.jpg


Alaric ^^

262564_210085319042753_178260538891898_639446_2991394_n.jpg


Mia ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

2. BÖLÜM

Mia ile gerçekleştirdiğim o hararetli konuşmadan sonra evime varmıştım. Bugün olanlar bir kamera şakası gibiydi. Alaric ne demeye çalıştı anlamamıştım. Sanırım kavga istiyordu , o zaman istediğini alacak.

1 saat kafamda bunları düşündükten sonra sıkıldığımı farkettim ve bir yerlere gitmenin iyi olacağını düşündüm. Tek başıma sahile gidebilirdim. Evet , evet bu fikir iyi gibi görünüyor.

Önce bir kafeye geldim ,oturup bir kahve içecektim. Kahvemi alıp hemen bir yere oturdum. Alaric aklımdan çıkmıyordu. Ondan çok etkilenmiştim. Yakışıklıydı , hem de çok , ayrıca çok havalıydı. Tamam kendini beğenmiş olabilir ama bu onun etkileyici olduğu gerçeğini değiştirmezdi. Ayrıca yeni tanıdığım birine karşı bunları hissetmek çok hızlı ve en çok korktuğum şey her şeyin bir anda
gelişmesi. Neyse bunları düşünmemeliyim.

Çok geçmeden masama o s*rtük geldi. Lex'in beni aldattığı o kız. Lex meselesi tekrar açılıyor gibiydi.

"Ne arıyorsun burada ?"

"Şeey, sadece konuşmak."

"Benim seninle konuşacak bir şeyim yok. Git buradan."

"Bak dinle."

"Git yoksa polis çağıracağım."

"Tamam kızgınsın anlıyorum , ama beni dinle. Bu duyacakların seni mutlu edecek."

"Emin misin ? Burada olman rahatsızlık veriyor bana " dedim.Çok sinirliydim ,sinirlerime hakim olamıyordum ve sanki delirecektim.

"Sadece dinle."

"Dökül bakalım. Sana sadece 5 dakika veriyorum. Anlat ve toz ol. "

"Tamam. O akşamı konuşmak istiyorum . Lex ve seni . Biliyorum siz diye bir şey kalmadı ama anlatmazsam ölürdüm."

"O zaman anlatma ölmeni istiyorum."

"Yapma böyle Kylie , sadece dinle."

"Dinliyorum."

"En başından başlayacağım. Sabırla dinlemeni istiyorum. O gece Lex bizim bara geldi. Ben , ben harçlığımı çıkarmak için orada çalışıyordum. Ayrıca ben Lex'e aşıktım. O gelince heyecanlandım ve onunla ben ilgilenmek istedim. İçtikçe açıldı ve bana olanları anlattı. , o gece ailesi ona dışarı çıkmasına izin vermemiş ve doğum gününe gelememiş. Ama utandığı için sana açıklama yapmamış. Sonra bu nedenden dolayı çıkan bir kavga bütün sorunlarınızı su üstüne çıkarmış. Sonra çok sarhoş oldu . Bizde onu dışarı çıkardık.ve arabaya bindirdik. Tek başına bu halde eve gidemezdi. Herkes alkollüydü o yüzden arabayı ben kullandım ve eve onu ben bıraktım. Zaten bilirsin evine götürürsün , sonra birlikte olursunuz. Aynısı bize de oldu. İlk başta direndi seni sevdiğini söyledi ben onu öpünce o da kendini kaptırdı. Olay böyle sabahta pişman oldu. "

Gözlerim dolmuştu. Ağlamamak için dudağımı ısırıyordum . Bu gerçekler çok acı vericiydi."Bunu bana neden ş şimdi söylüyorsun ?"

"Ben şey cesaretimi toplayıp yanına gelemedim."

"Ikınizden de nefret ediyorum. Tencere kapaksınız. Mutlu mesut yaşayın" dedim ve hızla yerimden kalktım.

"Kylie ! Bekle."

Onu duymuştum ama duymamazlıktan gelmiştim. Ağlıyordum. Hem de bir mal için. Değmezdi ama o benim ilk aşkımdı. Çocukluk aşkımdı. Onu kaybettiğimde bile bu kadar üzülmemiştim. Haksız yere suçluyormuş gibi hissettim. Ama suçlu olan oydu. Dışarı çıkarken o hızla birine çarptım kafamı kaldırdığımda bunun Alaric olduğunu farkettim.

"Selam Lee . S sen ağlıyorsun , ne oldu ? "dedi ve beni kendine çekti. Sarılmıştım ona. Ağlıyordum. Onun gözü önünde küçük düşmüştüm. Daha yeni tanıdığım birine nasıl olurda bu kadar çabuk bağlanabilirdim.

"B ben s sana anlatamam. Bu çok utanç verici."

"Hey hey bana her şeyi anlatabilirsin. Biliyorum çok iyi bir geçmişimiz yok , hatta geçmişimiz de yok.Birbirimizi de yeni tanıyoruz ama daha iyi bir çözüm yolun var mı ? Eve gidip sonuna kadar duygusal müzikle ve çikolatayla atlatamazsın hiçbir şeyi " dedi ve alnıma bir öpücük kondurdu.

"Neden bu kadar iyisin ?" ellerimle onu itmiştim. "Birbirimizi tanımıyoruz. Bana kötü bile davrandın."

"Bu kadar inatçı olma. Sadece üzgün olmanı istemiyorum. "

"Bak seni tanımıyorum bile . Daha yeni tanıştık.Neden , neden bu
kadar iyisin ?" diye tekrarladım sorumu.

"Çünkü seni -mutsuz görmek istemiyorum. Okulda bana çok yardımcı oldun , hadi gel anlat bana bir yerlere gideriz" . Benim kabul etmeceğimi bilecek olmalıydı ki. Kucağına aldı ve arabaya taşımaya başladı. Ben ona vuruyordum ve inmeye çalışıyordum.

"Bırak beni.Ciddiyim Alaric."

"Ama benimle geliyorsun" dedi ve arabanın kapısını açtı.

"Her şeyin hızlı gelişmesini istemiyorum ve seni yeni tanıyorum ama anlatmaktan başka bir çözüm yolu gelmiyor aklıma "dedim ve ona minnetle baktım. Ona anlatmak iyi olmayacak gibi. Çünkü etkilendiğim birine eski sevgilimi anlatamam.

"Mesele eski sevgilin mi ? "dedi ve gülümsedi.

"Ne ?!" Nereden bilmişti ?

"Anlamıştım , sen güçlü bir kızsın." dedi ve bana yaklaştı " Evet her şey hızlı gelişiyor ama aramızda bir çekim olmadığını inkar edemezsin. Bu beni deli ettiği kadar seni de deli ediyor. Biliyorum. Şimdi arabaya bin " dedi sesi sert,etkileyici ve bir o kadar da istekli geliyordu.



249351_212424488808836_178260538891898_646817_320758_n.jpg


Kylie ^^

250286_212424405475511_178260538891898_646816_4396704_n.jpg


Alaric ^^

206141_212424562142162_178260538891898_646818_3311514_n.jpg


Mia ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

3. BÖLÜM

Yolda giderken hiç konuşmadık , sadece sıkıcı bir barok müzik dinledik. Sanırım o seviyordu, sevmese dinlemezdi heralde. Ben bunları düşünürken sahile gelmiştik .Kapı açma teşekkür etme faslını bitirdikten sonra yürümeye başladık.

"Topukluları çıkar istersen. Yer çok kumlu rahat edemezsin"

"Haklısın. Ayrıca , düşündüğün için teşekkürler."Yüzünde çok garip bir gülümseme oluştu. Ayakkabılarımı çıkarmıştım ve kumun
üzerinde yürüyorduk.

"Artık bir yere otursak Alaric ?"

"Şey , sana bir süprizim var."

Durdum ve konuşmaya başladım :"Bir dakika sen benim geliceğimden emin miydin ?"

Biraz şaşırmıştı sonra konuştu : "Aslında emin değildim. Seni ikna edince yoldan birine mesaj attım ve o süprizi hazırlamasını istedim."

"Çok şapşalsın." dedim ve kahkaha atmaya başladık.

"Gülmek sana yakışıyor. "

"Film repliklerini çalma lütfen Romeo. Ne zaman geleceğiz."

"Geldik " dedi bir yeri döndük. Sonra gördüğüm tek şey piknik alanıydı. Piknik sepeti , örtü , battaniye her şey düşünülmüştü.

-Alaric-

Gözlerine baktığımda şaşkın olduğunu anlayabiliyordum. Ayrıca çok güzel gülüyordu. Ama ona aşık olamazdım benim bir amacım var. O 13 kişiyi bulup görevimi tamamlamalıyım.Ben bunları düşünürken Kylie'nin kahkahası beni bu hayal dünyamdan çekip çıkarmıştı.

"Hahah inanamıyorum Alaric. Gitar mı çalıyorsun ?" dedi ve orada duran gitarı gösterdi.

"Hayır eğer çalsam seninle şansım kalmazdı."

"Şuan var mı ki ?"

"Yok mu ". Ne diyorum ben amacım bana aşık olmasını sağlamak mı ? Ama beni sevsin istiyorum. Ona ihtiyacım var. Ya cenneti Dünya 'da bulduysam ? Yeni tanıdığım birine karşı çok fazla şey hissediyorum ama melekler kolay kolay aşık olmaz. Ayrıca ya gerçekleri anlattığımda benden uzaklaşırsa ? Bunları düşünmekten kendimi alamıyorum ve nedense bir anda aramızda bir çekim oldu farklı bir çekim. Olması gerektiği gibi.

"Hadi oturalım karnım zil çalıyor"

"Bir şey içmek ister misin ? "

"Bir kadeh şarap iyi olurdu."

"Tamam geliyor. "

"Bu arada sana sormak istediğim bir şey var. "

"Sor bakalım ve şarabını al"

"Barok müzik sever misin ? Ya da şu arabada dinlediğin şarkıyı ?"

"Arabadaki şarkıyı sevdiğini sanmıştım ! Ben şarkıdan nefret ettim ama sen değiştir demediğin için değiştirmedim. "

"Inanamıyorum. Bütün yol işkence çektik. " kahkaha attık. Gülüşü
içimi ısıtıyordu. Sonra bana yaklaştı ve kulağıma "Seni kimsin ?" diye fısıldadı. Keşke gerçekten tanıyabilseydin beni. Keşke gerçek yüzümü görebilseydin. Melekleri öğrenebilseydin keşke.. Ama sana bunları anlatmaya hakkım yok.

-Kylie-

Şarap eşliğinde tatlı sohbetimizi sürdürüyorduk. Alaric soruyor ben cevaplıyordum. Benim sorduğum sorulara ise kaçamak cevaplar veriyordu. Lex ile ilgili olan her şeyi anlatmıştım. Çünkü anlatmamı istemişti.

"Sonuç bu. Onu istemiyorum. Ama kendimi suçlu hissediyorum."
"Seni anlıyorum. Ama suçlu değilsin ne olursa olsun seni aldatan bir erkeği düşünemiyorum. Onun yerinde olmak için her şeyimi verirdim ben olsam." dedi yavaş yavaş.

Ne yaptığımı bilmiyordum ama o an tek isteğim Alaric'i öpmekti. Tanımadığım birini nasıl isteyebilirdim ? Peki ya ona nasıl güvenebiliyorum ? Çok değişmiştim sanki sanki yıllardan beri tanıyorum onu . Yakınlaşmıştık, çok az bir mesafe vardı aramızda. Ilk hamleyi o yaptı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ama onu öpmemle geri çekilmem bir oldu.

"Ne oldu ?"

"A Alaric. B ben bir şey hissettim."
Alaric ayağı kalktı ve sertçe: Ne hissettin yani tam olarak ? Anlat bana Kylie, dedi.

"Çok garip. Tarifsiz. Kusursuz bir his"

"Tarif et lütfen. Kaygılanıyorum Kylie."

Elimi omzuna koydum ve : "Hissettiğim şey sendin. Seni hissettim Alaric " dedim.



228859_213871035330848_178260538891898_652052_5939706_n.jpg


Kylie ^^

251479_213870351997583_178260538891898_652050_7101472_n.jpg


Alaric ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

4. BÖLÜM

-Alaric-

"Beni mi hissettin ? " Yüzümdeki şaşkın ifadeyi bir türlü kontrol edemiyordum.

"Tam olarak değil. Sen beni öpünce , geçmişinden bir parça gördüm. Bir kare daha gördüm belki de geleceğine aitti. Savaş gördüm , acı gördüm nasılsa bir anda gördüm bunları. Seni gördüm çok acı çektin. Bir anda anıların gözümün önünden geçti. Nasıl olur ? "

"B bilmiyorum . Bu çok ilginç bak canın yanıyor mu ?"

"Sadece başım ağrıyor. Artıyor ağrı. Çok ağrıyor Alaric." dedi ve ağlamaya başladı ne olduğunu anlamamıştım tek bildiğim benim yüzümden olduğuydu.

"A Alaric izin ver daha çok şey göreyim. Bilmek istiyorum . Bu acı vericiydi ama alışmalıyım sanırım bu bu ne bilmiyorum ama farklı şeyler görüyorum. Yardım et , ver elini ve daha çok şey göreyim. Izin ver." Ne kadar zor olsa da izin vermeliydim sanırım. Bu onun sağlığı için iyiydi ayrıca daha önce bir insana aşık olmamıştım. Elimi uzattım ona . Elimi tuttu ve gözlerini kapadı ne yaptığını öğrenmiş gibiydi.

Sonra olan oldu gözlerini bir anda açtı ve benden uzaklaştı. Koşuyordu ve elbetteki ben daha hızlı koşuyordum önüne geçtim ve onu durdurdum.

"Ne oluyor Kylie ? Iyi misin ?"

"Uzak dur benden canavar."

"Ne ? "

Tekrar ağlamaya başladı bu sefer hıçkırarak ağlıyordu "Alaric sen sen melek misin ? " dedi ve bayıldı bir anda ve bende şok geçirdim nasıl bilebilirdi gerçeği ? Ayrıca yerde öylece yatıyordu. Masum bir o kadar da korkmuş. Güzel ve bir o kadar da çekici. Ama bu olanları unutmalıydı. Bu gerçekle yaşayamazdı .

En sonunda bir karar verdim hafızasını silecektim böylece daha iyi yaşayacaktı. Kanatlarımı açtım bir insana bunu yapmak ne kadar yasak olsa da yapmak zorundaydım. Onun için yapmam gerekiyordu. Bu gerçekle yaşayamazdı

Hafızasını silmeye karar vermişken güçlü bir ses duydum ve ışık dalgaları. Bu dalgalar sadece melekler tarafından yayılırdı ve ne kadar güçlüyse o kadar üstün bir meleğe ait olurdu. Sonra gelen kişinin eski büyük meleklerden olan Theo 'ya ait olduğunu anladım.

"En doğrusunu yapıyorsun evlat." dedi bana ve bende onun önünde saygıyla eğildim.

"Efendim buraya nasıl gelebildiniz ? "

"Kızımın yardıma ihtiyacı olduğunu öğrendim."
"K kızınız mı ? "

"Kylie benim kızım Alaric."

"Inanamıyorum"dedim ve minnetle baktım yüce meleğe . Bir de hayatımın meleğine baktım o an demek kızıydı . Çok ilginç.

"Inanamadığını biliyorum ama hani cennette hergün kontrol ettiğim küçük kız . Kylie. Şimdi ise karanlığa hapsoldum. Beni buradan çıkaracak olan sizsiniz. Benim hakkımda gerçekleri öğrenmek isterse ona söyle ama gerçeği kendi başına öğrenmemeli Alaric. Bunu benim için , onun için ve bütün evren için yap. Ben gidiyorum zamanım kısıtlı . Onu bütün kötülükten koru ve karanlığı tercih etmemesini sağla tamam mı ? "

"Tabiki ama sormak istediğim bir şey var ? Kylie eğer bir nefilse neden diğer nefiller gibi değil? Bildiğim kadarıyla nefillerin Kylie gibi güçleri olmaz. Bunun sebebi nedir ? "

"Ah bu soruyu soracağını biliyordum. Ben cennetten düşmüş bir melek değilim sadece senin gibi bir görev için Dünya'ya geldim ve Kylie'nin annesine bir anda aşık oldum . Tıpkı senin Kylie'ye aşık olduğun gibi ." dedi ve göz kırptı .

Heyecanlanmıştım her şeyimi öğrendiğim melekti o ve Kylie'nin de babasıydı. Evet kızını seviyordum.

"Neyse devam edeyim. Kylie farklı ve bu biraz tehlikeli . Dokunduğu kişilerin eğer isterse her şeyini öğrenebilir..Rüyalarına girebilir. Geçmişini , geleceğini , umutlarını , pişmanlıklarını ,duygularını kısacası her şeyini öğrenebilir.Tıpkı senin melek olduğunu öğrendiği gibi "

" Bu bu çok değişik efendim ama bir sorunum var şu 13 kişi. Başladım o göreve ve Rao'nun kitabına göre başladığımız görevi yarım bırakamayız. O yüzden bitirmeliyim ama bitirirsem cennete giderim ve onu göremem. "

"Hmm.Burada kalsan onu korur muydun ? "

"Evet."

"Ne pahasına ? "

"Canımı veririm."
"O zaman eski otoritemi kullanarak bu görevinin iptalini düşünmeliyim. Ama onu kendi başına bırak. Koru , sev ama zamanı gelince öğrensin her şeyi. Bundan sonra eğer çok istersen ve yüce konsey bunu duyarsa onun belki belki koruyucu meleği olabilirsin. Ama bunu onunda istemesi lazım . O zamana kadar görevin iptal edildi. Ha ayrıca unutma cennete gelirsen geri dönüşün olmaz."

"Peki efendim ."

"Şimdi ben gidiyorum sen de onun hafızasını sil ve evine bırak .Bir süre de uzaktan takip et. Seni sevmemeli. En azından bazı şeyleri öğrenene kadar. Bu çok acı verecek evlat. Çok."

Yüce melek ayrıldı Dünya'dan ve ben de minnetle uğurladım onu. Şimdi kendimi hayatımın meleğine adıyabilirdim. Kylie'ye. Bu çok acı verecekti ona hafıza silme işi acı verirdi . Kanatlarmın arasına aldım onu . "Bu canını biraz yakacak ." dedim. Gözyaşları ve bağrışlarla bu işe bir son verdim .



285047_214925408558744_178260538891898_655101_464854_n.jpg


Kylie ^^

283124_214920258559259_178260538891898_655094_5338521_n.jpg


Alaric ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

5. BÖLÜM

“Anlamıyorsun Simon ! O kız lanetli . La-net-li. O kız ölecek Simon şimdi anlıyor musun , ölecek.Önce onu koruyanları sonra o kızı öldüreceğim. Kurban edeceğim onu , kanını akıtacağım . O nefil ölecek. Onu bana sen getireceksin.” dedi tehditkar adam. Orta yaşlıydı ve iri yapılıydı. Bir yandan onları dinliyor bir yandan da sakladığım koca bir bira fıçısının arkasında korkudan çığlık atmamak için derin nefesler alıyordum


Sessizce kalktım.Onlara görünmeden giderim diye düşündüm. Ayağı kalktığımda üstümdeki kıyafetleri fark ettim .Eski zamanlara aitti . Acaba hangi yıldaydık ? Kapıya yönelmiştim. Tam kapıdan çıkacakken o korkunç sesi duydum . “Kylie , aradığım kız” diye kükredi. Bu tehditkar adamın sesiydi. Üzerimden soğuk su dökmüşler gibi hissettim. İrkilmiştim. Tam ona dönecektim ki –


Çığlıklar eşliğinde uyandım. Bunun bir rüya olduğunu anlamanın sevinci ve gerçekçiliğinin verdiği korkuyla saate baktım. Saat daha yediydi ama saati boşverdim ; çünkü eve nasıl gelmiştim ? Düne dair her şey çok karman çorman olmuştu. Kafeden sonra neler oldu ? Belki de Lex’in suçsuz olduğunu öğrenmek o günün geri kalanını mahvetmiştir ve ben unutmak istemişimdir. Söylemeliyim ki çok işe yaradı ama bu kadar da balık hafızalı olamam.


Burnuma waffle kokuları geliyordu ve bunun verdiği mutlulukla aşağıya indim. Annem erkenciydi ve bu hiç iyi değildi o erken kalkmazdı. Şaşkın da olsam indim aşağıya.

“Demek waffle yapıyorsun ha ?”

“Seninle biraz vakit geçirmenin iyi olacağını düşünmüştüm.Hem anne hem baba olmak çok zor biliyorsun


Yüzüm düşmüştü. Hayır bilmiyordum. Baba , hiç sahip olamadığım varlık. Üzüldüğümde , yaralandığımda kucağını açacak bir liman. Onu – gözlerim dolmuştu- görebilmek isterdim. Baba nedir hiç tadamamak çok kötü . Belki de erkeklere fazla güvenmemin sebebi budur. Bana örnek olacak bir baba olmaması. Lex de bu sınıfın içinde. Ona aşırı güvendim ve aldatıldım. Aynısını tekrar yapmayacağım. Birini çok sevmeyeceğim ve hayal kırıklığına uğramayacağım.


Bunları düşünüp kafamı yormak istemiyordum ve kalorileri alıp evden ayrıldım. Bugün okula gitmek istemiyordum ama Lex’i merak ediyordum. Lex ile ilgili gerçeği öğrendikten sonra allak bullak olmuştum. Ama artık bitti. Belki arkadaş olabiliriz diye düşündüm ama olamayacağımızı ben de biliyordum. Sonuçta aptal aşıkken seni aldatan biri ile arkadaş olamazsın hele ki bu kişi çocukluk aşkınsa.

Eskiden yani Lex beni aldattıktan sonra ona bakmazdım ya da göz göze geldiğimizde iğrenerek bakardım. Ama şimdi suçsuz olduğunu bilmek ya da yarı suçlu olduğunu bilmek bana acı veriyor ayrıca çok da zora sokuyor. Artık ona nasıl bakacağımı bilmiyorum . Acıyarak mı ? Sinirlenerek mi ? İğrenerek mi ?

Kafamda bir ses sürekli yankılanıyordu. ‘ Bu canını biraz yakacak ‘ neydi bu ? Ne anlama geldiğini bilmiyordum. Kim dedi onu da bilmiyordum o ses çok garipti. Sanki kimseye ait değilmiş gibi .


Zor da olsa okula gelmiştim. Karanlık düşüncelerden kurtulup sınıfa doğru ilerledim ama kalabalık bir grup geçmemi zorlaştırıyordu. Bahçede herkes birinin başında toplanmıştı. O kişiyi göremiyordum. Biraz daha görebilmek için yürüdüm ve üzerinde ‘Beni affet Lee’ yazan bir pankart tutan Lex’i gördüm.Şok olmuştum ve şaşkınlığımı gizleyemiyordum. Lex bana ee derdi Kylie ona çok uzun gelirdi. Herkes başında bekliyordu ve bir yandan benim bir şeyler yapmmı bekliyorlardı. Bizi çekenler de vardı. Tanrım bütün okula rezil olmuştum.

“Lex ben çok –“

“Şaşırdın biliyoırum Lee. Ama seni seviyorum ve artık bütün gerçeği biliyorsun. O zaman affet beni “

“Lex yapamam”

“Neden ? Biri mi var hayatında ? “

“Şey sanırım yokm ama ?”

“O zaman neden benden kaçıyorsun ?

“Kaçtığım falan yok , sadece istemiyorum. Her şey çok hızlı –“ ben daha sözümü bitiremeden dudaklarıma yapıştı. Bir anda vücudumu bir ateş kapladı ve bu ateş tanıdıktı. Özlemiştim onu. Onu arzuladım bir an . Çevredikler ıslık çalıyor ve alkışlıyorlardı.. Ama Alaric’in bakışı o ateşi ve arzuyu söndürmeye yetmişti.O bakışların altında ‘ Sen bir s*trüksün ‘ deyişi yatıyordu.


-Alaric-

Onları o şekilde görmek bana acı vermişti. Keşke o anıları silmeseydi. O zaman Kylie kendini Lex’e kaptırmaz gerçeği bilirdi ve şuan kollarımda olurdu. Ona kızmamalıyım çünkü ona her şeyi ben unutturdum. Bunu yapmak zorunda olmasam her şeyi anlatırdım. Belki de gerçeği ona söylemeliyim.Nasıl olsa bu gerçeği öğrenecek babasını , nefil olduğunu , beni. Ama buraya Kylie için gelmedim ve onun koruyucusu olmayacağım. O Lex’le olabilir bu onun tercihi. Er ya da geç öğrenecek. Ama ben cennete geri döneceğim. Ait olduğum yere. Hem buraya Kylie için gelmedim. Yoks bu bir oyun mu? Kylie masum bir engel mi görevimde ? Kylie’yi unutmalıyım. Yoksa hiçbir şey iyi olmayacak. Ah kimi kandırıyorum tanrı biliyor ona delilercesine aşığım..


-Lex-

Kylie’yi öptüğümde içimde bir açlık oluştu.Onu özlemiştim. Aşktı belki de bunun adı. O hayatımın kadınıydı , onu kaybetmemeliydim. Ama onu tekrar kazanmak beni çok mutlu etmişti. Ben onu izliyordum ise birini arıyor gibiydi. Neyse sonuçta o artık benimdi , benim ! Onu geri almıştım ve ona ne kadar ihtiyacım olduğunu anlamıştım. Iyiki yalan söylettim Rachel’a yoksa Kylie affetmezdi ve ben yaşayamazdım . O gece olanlar unutulmalıydı ve Kylie’nin bildiği gibi kalmalıydı.


Sonra ona döndüm ve tekrar öptüm onu . Karşılık vermemişti. Özlemedi diye düşündüm sonra karşılık verdi ve ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık. Özlem vardı aramızda. Sonra durdum ve ona ilk defa bir kadına söylüyordum ama : Seni seviyorum , dedim.

“Teşekkür ederim” teşekkür etmek mi ? Seni seviyorum diyebilirdi. Ben de diyebilirdi ama o sadece teşekkür ederim dedi ve gitti. Orada öylece kalakalmıştım.



283268_216437335074218_178260538891898_659696_6849592_n.jpg


Kylie ^^

216728_216437145074237_178260538891898_659694_1190999_n.jpg


Lex ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

6. BÖLÜM

-Kylie-
Lex ile yaşadığım romantik , özlem giderici ve biraz da dehşet verici anıları bir kenara bırakıp yanından ayrıldım. Okula doğru koştum zaten bugün okula nasıl devam edeceğimi bilmiyordum. Bu olanları sindirmem lazımdı.
Ayrıca Alaric'in o bakışları da kafamdan bir türlü çıkmıyordu. Sonuçta bir şey yaşamamıştık ama evet ondan etkilenmiştim. Zaten gizemli , yakışıklı , komik ve zeki bir erkekten kim etkilenmez ki ?
Bir yandan da Lex . Çocukluk aşkım olmasının yanında o da aynı Alaric gibi etkilinebilir biri. Beni aldattıktan sonra ona çok kızmış olsam da sonuçta sarhoştu ve Rachel onu zorlamıştı. Bu beni sevmediği anlamına gelmezdi, sanırım. En azından söyledikleri doğru olsa gerek. Rachel da açıkladı sonuçta. Hem bana seni seviyorum dedi ama ben onu eskisi kadar sevmiyordum. Alaric'ten etkilenerek bir başkasına aşık olamam. Ama o beni sevmiyordu yani sevse bile belli etmiyor.
Kendimi bu düşüncelerden uzaklaştım ve yüzümü yıkadım. Su beni rahatlatıyordu. Sonra ağlamaya başladım , taşıyamadığım bir yükün altında eziliyordum. Lex'in bugün yaptıkları sanki gerçeği yansıtmıyordu. Bir şeyler gizliyor gibiydi. Öpüşürken sanki tedirgindi , bunu hissetmiştim.
Lavabodan çıktığımda eve gitmek istedim ilk dersi kaçırdığım için hiç gitmek istemiyordum ama ikinci ders fizikti ve Alaric'le arka arkaya oturuyorduk. Belki gerçek duygularıma karar verebilirim diye düşündüm ama ne duygusu ? Yıllardır tanıdığım Lex ve doğru düzgün tanımadığım Alaric. Hem ilk görüşte aşka da inanmazdım. Sınıfa doğru ilerlerken omzumda soğuk bir el hissettim.
"Kylie" Bu Alaric'ti.
"A Alaric. Şaşırdım , seni görmeyi beklemiyordum"
"Biliyorum ama biraz konuşabilir miyiz ? "
"T tabi" Şaşkındım benimle konuşacak neyi olabilirdi ki ? O bakışı attıktan sonra hem de.
"Ben senin mutlu olmanı isterim Kylie. Kimi istiyorsan onunla olabilirsin. Lex'i kıskandığım için veya senle olamadığım için demiyorum ama Lex sanki kötü biri gibi.. Kısaca pisliğin teki gibi. Bu senin kararın hayatına karışmak istemem ama garip bir anda bunların olması sana da ilginç gelmiyor mu ?"
"Ne olursa olsun şuan onunlayım. Bunu değiştiremem ama sen değiştirebilirsin. Ağzından çıkacak iki kelime bütün hayatımızı değiştirebilir ama şuan çok geç .Ayrıca Lex'in kötü olabileceği düşüncesi de aklımdan çıkmıyor. Beni bir anda söylemesi de garip evet."
"E o zaman neden Lex ? Bunları bile bile neden o ? Neden başkaları değil ? "
"Alaric , bazen onu sadece seversin. Bütün kötülüklerini unutmak istersin yokmuş gibi davranırsın çünkü aşıksındır ama - "
"Ama yapamazsın. Bunları bile bile sadece sevemezsin."
"Biliyorum ama ben birinin gözlerine baktığımda kendimi , aşkı görmek isterim zaten öyle birini bulamadım o zamana kadar kimle olmam önemli mi ? "
"O kişiyi bulmak için Lex'den uzak durmalısın"
"Hayır , istesem de yapamam. O benim çocukluk aşkım ve ona karşı zaafım var."
"B ben bunu bilmiyordum."
"Kimse bilmezdi . Küçükken Lex'e aşıktım. Onu görmek onunla konuşmak bile bana heyecan verirdi. Bana beni sevdiğini söylediği gün dünyalar benim olmuştu. Şimdi de dedi ama eskisi gibi hissetmiyorum. Sadece özledim aşk dersen işte o yok. Sana neden bunu anlatıyorum ki. Özür dilerim " Yanından tam ayrılıyordum ki kolumdan tuttu.
"Sorun değil. Seninle bir şeyler duymak güzel. Ne kadar Lex ile ilgili de olsa."
Gülümsedim. İçimde tuttuğum şeyleri birine anlatmak çok iyi gelmişti. Sonra sınıfa doğru gittim zaten Alaric de arkamdan gelmek zorundaydı. Fizik hocası bekletmeye gelmezdi.
-Alaric-
Lex'i bir zamanlar çok sevmesi beni sinir etse de eskisi gibi sevmemesi beni mutlu etmişti. Babasını arayana kadar ona bir şey anlatamazdım . Acaba anlatsam benden korkar mıydı ? Kaçıp gider miydi bilemiyorum. Tek bildiğim bu derse girmek yerine görevimi bitirmek. Sonuçta o artık bana ait değildi ve melekleri anlatmazsam koruyucu meleği olmamı istemez bilmez çünkü. Sonuç olarak o artık bana ait değil ve cennetten de onu koruyabilirim.
Derse girmek yerine dışarı çıktım biraz hava alıp görevime başlayacaktım sonra gözüme bir şey çarptı. Lex ve bir kız . Lex'in şu an derste olması gerekiyordu. Onu geçtim yanındaki kızın Kylie olması gerekirdi. Onları duyabiliyordum mesafe uzak olsada güçlerim buna izin veriyordu.
"Leex hayatım o kızdan kurtulmalısın"
"Yapamam Rach onu seviyorum sanırım."
"Ya ben ? "
"Rach sen ayrısın bunu biliyorsun. Sadece o bunu bilmemeli ona ihtiyacım var."
"Evet biliyorum ama beni böyle kullanamazsın."
"Öyle mi ? "
"Şey tamam. Seninle olmak için o kıza karşı duygularına katlanabilirim sanırım."
"Işte bu yüzden seni seviyorum. Ama o farklı Rach. O olmazsa ölürüm ve babam nedense böyle olmasını istiyor."
"Baban Kylie ile olmanı mı istiyor ? "
"Evet o kızı bana yakın tut diyor sürekli. Böylece ben de anlayacağım ona olan hislerimi."
"Lex o kadarına da dayanamam. Seni istiyorum. O kızla olmanı istemiyorum , ciddiyim."
"Of Rachel seviyorsan ona olan hislerime de katlanmak zorundasın , bunu değiştiremezsin “
"Tamam sustum"
"Işte böyle olmanı istiyorum canım." dedi ve kızı öpmeye başladı. Çok ateşli bir şekilde öpüşüyorlardı. Olamaz bunu Kylie'ye nasıl yapar ? Tanrım öğrense yıkılırdı. Onu öyle görmek istemem o yüzden Lex'le konuşmalıyım..
"Lex !" diye kükredim .
"Sen de kimsin ?"
"Alaric Vicary . Konuşmamız gerek"
"Ne konuşabiliriz ki ?"
"Konu Kylie "
"O zaman benim için önemli bir konu olacak bu . Sevgilim hakkında ne konuşabilirsin ki ? "
Sinirlenmiştim ne hakla sevgilim derdi ona ? " Onlarca kez aldattığın birine nasıl sevgilim dersin?"
"Onu sadece bir kere aldattım ve pişmanım. Peki bundan sanane ?"
"Daha demin olanları gördüm. Kylie'ye bunu yapamazsın. "
"Hah neden seni ilgilendiriyor ? Nesi oluyorsun sen abisi mi ? Sevgilisi mi ? Ao pardon o benim.Hangi sıfatla buradasın ?"
"Senin asla sahip olmana izin vermeyeceğim sıfatla. Umrumda değilsin ama Kylie bu pisliklerini öğrenecek."
"Sana mı inanır yoksa çocukluk aşkına mı ? Ona karşı hislerini biliyorum Alaric. Seni de çok iyi tanıyorum.”
“Ne demek bu ? “
“Şu küçük sırrını biliyorum. Yoksa büyük mü ?”
“Ne diyorsun sen ? Neyse Kylie bunları öğrenecek”
"Eline ne geçecek ? Kylie'yi üzeceksin ve bunları anlatınca kollarına atlamayacak Alaric Vicary."
"Ama senin kollarında da olmayacak. “
“Ona ihtiyacım var senden daha çok . Babamla alakalı olmasa da. Onu seviyorum"
"Aldatarak mı ?"
"Bak Rachel ile olmak zorundayım. Yoksa babası beni öldürür. Elimden geldiğince soğutmaya çalışıyorum ama olmuyor."
"Sana neden inanayım. Kylie bunları öğrenmeli."
"Eğer bunu söylersen başka şeylerde öğrenecek"
"Neyden bahsediyorsun sen ? "
"Alaric beni o kadar saf sanma. Sen ve Kylie'nin sahil macerasını biliyorum. Söylemeyeyim dedim ama yeter artık. Melek çocuk. Oyun bitti"
“B bunu nereden bildiğini sormayacağım ama tek bir şey söyleyeceğim. Eğer bunu Kylie'ye zamanından önce söylersen ölür."
"Ne nasıl ? "
"Bu kadarını bil yeter. Ha ayrıca bir daha şantaj yapma Lex. Sonu kötü olur. Melek olduğumu bildiğine göre yapabileceklerimin sınırsız olduğunu da biliyorsundur..”



294266_220607477990537_178260538891898_671525_1785253_n.jpg


Kylie ^^

297918_220607831323835_178260538891898_671528_993487_n.jpg


Lex ^^

299437_220607684657183_178260538891898_671527_3412252_n.jpg


Alaric ^^
 
---> Hikaye | Cennetteki Şeytan

7. BÖLÜM

Sabah uyandığımda bugünün diğer günlerden farklı olmamasını diledim ama bunun gerçek olmayacağını ben de biliyordum. Lex ile olanlar bugünün garip geçmesine neden olacaktı , emindim. Alaric’i sevip sevmediğim konusunda emin değildim ilk görüşte aşk olabilir miydi bu ? Yok yok ben inanmam öyle şeylere yalan hepsi hem Lex var. Of hayatımda ilk defa Lex olmasa daha mı iyi olurdu diye düşünüyorum ve bazen gerçekten buna inanmak istiyorum ama artık sevgiliyiz , sanırım.

Birilerine anlatmak , bağırıp çağırmak istiyorum ama kim ? Mia ! Evet evet onunla konuşsam bu dertlerimi ve içimdekileri biraz ona anlatsam ? O beni anlar sonuçta en iyi arkadaşım ve şimdiye kadar onunla konuşmadığım için pişmanım. Hem bugün okul öğretmenler toplantısı sebebiyle yarım gün geri kalan zamanımı onunla geçirebilirdim. Ne zamandır erkeklerden bahsetmemiştik en azından Alaric dışında bir erkekten bahsetmemiştik.

Dolabımın önünde en az yarım saat geçirdikten sonra hazırlanmaya başladım. Kotumu , baya bol beyaz bluzumu giydim. Uzun ve bir sürü kolye taktım ve okul için aldığım topuklularımı giydim. Hoş olmuştum en azından okul için uygun bir kıyafetti. Ayrıca bugün yararlı işler yapmayı planlıyordum. Kütüphaneye gitmek , ödev yapmak ve proje için konu seçmek gibi. En önemlisi de bu erkek arkadaş olaylarına kendimi kaptırmamak gibi.

Okula geldiğimde gözler üzerimdeydi. Lex ile olanlardan sonra sanırım herkes şaşkındı. Ama yapacak bir şey yoktu artık o benim erkek arkadaşımdı. Yeni biriyle birlikte olmak hem daha korkutucu olurdu. Hemen koşup matematik sınıfına gittim güne en sevdiğim dersle başlamak gibisi yoktu. Matematik sınıfında o sürtükle aynı sınıftaydım. Rachel. Eskiden iyi bir kız olduğunu düşünürdüm ama olmadığının farkındayım. Ayrıca Alaric ile de aynı sınıftaydım ama en sevdiğim derste kimlerin olduğunu beni ilgilendirmiyordu. Sınıfa yürürken biri beni kendine çekti ve dudaklarıma yapıştı . Arkamı dönünce bu kişinin Lex olduğunu anladım.

“Selam aşkım.”

“Aşkım mı ? “

“Sevgili değil miyiz ? “

“Eee şey tamam sevgili olabiliriz ama bu aşk dolu kelimelerden hoşlanmıyorum.”

“Peki” üzülmüş görünüyordu.

“Tamam üzülme –elimi yanağına götürdüm- sadece sevmiyorum o kadar. Anlayış göster ha ?”

“Tamam seni o kadar çok seviyorum ki bazı şeylere katlanacağım artık”

“Teşekkür ederim şimdi matematik dersine gitmem gerekecek”

“Son kez bir öpücük ver.” Dedi ve beni öptü. Bu sefer onu arzulamıştım. Sanki kötü çocuk iyi oluyordu.

Lex’i orada bırakıp sınıfa doğru yürüdüm. Mia ortalıkta yoktu. Tam da konuşmak isterken en yakın arkadaşım ortalıkta yok. Yine de okulun bugün 3 ders olması ve ilk dersin matematik olması sayesinde hiçbir şey keyfimi kaçıramazdı. Erken konuşmamak gerek yine de.

Sınıfa girince içeride bir uğultu oldu. Benim hakkımda mı konuşuyorlardı acaba diye merak etmeden edemedim. Yerime oturdum ve ders başlayana kadar telefonumla uğraştım. Sonra Mr. Bridge içeri girdi ve anında derse başladı. Çok hızlı anlatıyordu nedense . En sonunda biri bunu ona sordu.

“Mr.Bridge neden bu kadar acele ediyorsunuz ? “

“Konu olarak çok geridesiniz okul bitimine kadar anlatmam gereken çok konu var ve bu konu üzerinde çok durmak istemiyorum.” Dedi. Sonuçta o öğretmendi ve bir bildiği vardı.
Ders bittikten sonra Mia’yı aradım. Hala ortalıkta yoktu. Ne olduğunu merak etmeye başlamıştım. En sonunda dayanamadım cepten aradım.

“A alo ? “

“Mia nerelerdesin ? “

“Şey ben kendimi pek iyi hissetmiyorum.”

“Sana anlatmak istediklerim var.”

“ Başka bir zaman anlatırsın Ky. Okula gelmeyeceğim”

“Peki” dedim ve kapattım telefonu ama sesinde endişe vardı. Ayrıca konuşması da bir iş çevirdiğinin habercisiydi. Okul bitince giderim yanına diye düşündüm ama kafamda oluşturduğum senaryolar beni okulda kalmam konusunda ikna etmiyordu. Diğer iki dersi boşverip arabama atladım bir sorun vardı Mia’da . Bunu öğrenmeliydim.

Mia’nın evine geldiğimde kapının önünde siyah bir jip vardı. Tanıdık gelmişti ama nereden tanıdık gelecekti ki ? Kapıya doğru yöneldim ve çaldım. Birkaç kere tıklattım ama açan olmamıştı eğer kendini iyi hissetmiyorsa evde oturması gerekirdi. Kapıyı 10 kez çaldım ve tam 11.kez çaldığımda kapı açıldı.

“Mia ! Tanrıya şükürler olsun. Beni ne kadar korkuttun.” Dedim o da bir yandan üzerini toparlıyordu sonra gözüm bir yere takıldı. Biri arka kapıdan dışarı çıkıyordu. Tanrım bir erkekti ! “Sanırım anlatman gerekenler var ama önce ben”

“Gir içeri seni şapşal “

Güldüm ve içeri girip kendimi büyük koltuğa attım. “Buraya başın dertte diye düşünerek geldim ve tarih ile İngilizce derslerini kaçırdım.”

“Ne kadar seviliyormuşum meğer “

“Neyden bahsediyorsun ? “

“Lex’ten vakit kalmıyor bana. Yalan mı ? “

“Ben de tam o konuda konuşmaya geldim. Lex ah Lex. Beni seviyor. Eskiden sevsin isterdim ama Alaric’in söyledikleri kafamdan bir türlü çıkmıyor.”

“ Ne dedi ki ? “

“Tanrım kaç saat konuştuk dinlemedin mi beni ? “

“Yoo konuşmadık.”

“Konuştuk ama neyse sen şu çocuktan bahset biraz. “

“Ne ne çocuğu ? “

“Şu arka kapıdan dışarı çıkan sarışın bombayı diyorum. En yakın arkadaşından gizlemeyeksin değil mi ? “

“ Biraz gizli kalsın istiyorum. Ilişkimiz çok yeni ve onunla iken dünyalar benim oluyor.”

“ Ooo öyle mi ? Peki adı ne ? “

“Söyleyemem. “

“O zaman baş harfiyle son harfini ver kendimce tahmin yürüteyim ? “

“ Peki seni kırmayacağım. Baş harfi A ve son harfi C. “



298828_222330081151610_178260538891898_676951_3730805_n.jpg


Kylie ^^

295699_222330367818248_178260538891898_676957_7127424_n.jpg


Lex ^^

262466_222330251151593_178260538891898_676955_2650720_n.jpg


Alaric ^^
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst