---> Gri. | CR7
25 aralıktan bu yana yaşadığım bu süreç beni çok yıparttı.
Önce,
Şehrin Azizleri hayranlığım en tepe noktaya ulaşınca sağ el işaret parmağıma Veritas,sol el işaret parmağıma da Aequitas yazdırmış bulundum.
Sor bana pişman mıyım,eh.
Geçen hafta babaannemi kaybettim.
Pazartesi akşamı geçirdiğim ufak bir kaza sonucu sağ bacağımı kırıp,sağ kolumda da bir miktar dikişe sebep oldum.
Bir işe başvurmuş,kabul edilmiş ve hatta yeni bir ev bile bulmuştum.
Lakin sadece üçlü koltuğa kamp kurup yatıyorum bütün gün.
Öğlenden uyumaya başlayıp,03.20 civarı uyanan kardeşim,şuan uyumak bilmiyor ve onunla polisiye dizi peşindeyiz.
Sıkı bir CSI : Las Vegas ve Gil Grissom hayranı olduk çıktık resmen.
Güzel günler,bizi bekler,eyvallah dersin geçer gider ; demekten başka bir çarem yok gibi. : )
Sana günümü anlatmayı sevmiyorum.
Gerçekten.
''
..
Kendi mutluluğunu sorgulamaya başladığı günden beri Tanrı onu kendince defalarca cezalandırmıştı. Özlemler ve kayıplar ardı ardına geliyordu. Buna rağmen içindeki huzur duygusuna anlam veremiyordu. Pencere kenarındaki koltuğa oturmuş,sehpada soğumaya bıraktığı kahvenin dumanı hala tüterken,dışarda yağan yağmuru izliyor aynı zamanda kafasındaki bu düşünceleri de atmayı diliyordu. Bir gün elbet herşey yoluna girerdi,girmeliydi.Buna inanmaktan başka çaresi de yoktu zaten.
Yağmurdan pek hoşlanmazdı lakin şuan yağan yağmur,içine attığı tüm sıkıntıların boşalması gibiydi. Onun en sevdiği yağış biçimi,lapa lapa yağan kardı. Buraya pek kar yağmazdı,hatta onlarca yılda bir yağardı. Geçen kış yağan karı ne kadar coşkuyla izlediğini hatırladı ve ufacık nedenlerle mutlu olabildiğini farketti.
Kar yağışını bile gülerek,içerek kutlayan adam ; ne olmuştu da bu kadar sessizleşmişti?
Durulma sürecini ne kendisi,ne de o herşeyi farkeden babası farketmişti. Mutluyken ruhu sıkılmaya başlayalı ne kadar olmuştu acaba?
Kendine gelmek istiyorsa,ilk iş birşeye umut bağlamamak,bir gün herşeyin Tanrı tarafından yoluna konulacağına inanmaktı.
...
''