Fıkra Arşivi 2 ! . . .

Goril
Adamın biri bir sabah kalkar ve evinin çatısında bir goril görür. Ne yapacağını bilmez ve eve girip telefonun başına geçer. Rehberi karıştırınca bir ilan görür. "Gorilleriniz itina ile yakalanır!!! Adam telefon eder ve goril avcısı yarım saatte gelir. Araç panelvan tipinde bir kamyonettir. İçinden orta yaşlı bir adam ve aptal bakışlı bir bulldog iner. Adam elinde bir beyzbol sopası bir ip merdiveni ve bir de çifte taşımaktadır. Ev sahibi sorar :
-Nasıl yakalayacaksın onu? Adam cevaplar :
-Çok basit önce merdivenle çatıya çıkacağım beyzbol sopasıyla gorile vurup onu çatıdan düşüreceğim. Köpek özel eğitilmiştir hemen gorilin bacağını ısırır ve ben inip onu araca kapatana kadar gitmesine izin vermez. Derken adam çifteyi ev sahibine bırakarak yukarı çıkmaya başlar. Ev sahibi :
-Peki ben bu silahla ne yapacağım? diye sorar. Adam :
-Eğer işler ters gider de goril beni çatıdan atarsa köpeği hemen vur.
 
Papağan
Adamın biri Kadıköy'de gezerken birinin papağan sattığını görmüş.
-Evladım bunlar konuşur mu? demiş.
-Tabi amcacığım demiş. -Bir tane bana ver demiş. Ne kadar? Satıcı :
-Üç milyon demiş. Adam almış eve getirmiş masanın üzerine koymuş. Bakıyım demiş papağandan ses yok. Defalarca tekrarlamış ses yok kızmış ve tüylerini çekerek :
-Amca de bakıyım! Papağandan yine ses yok. Masa tüy dolmuş papağan konuşmamış. Sinirlenip bunu tuttuğu gibi kümese atmış. Ertesi gün yumurta için kümese gittiğinde ne görsün her yer tüy. Tilki diye yavaş yavaş ilerlemiş bide bakmış ki papağan tavukların tüylerini gagasıyla çekerek tavuklara :
-Amca de bakıyım diyor.
_
 
Buralı Değilim...
Adamın biri zilzurna içkiliymiş.Yolda yalpalıya yalpalıya ilerlerken birden yanından geçen adama demiş ki :
-Kardeş şu yukardaki güneş mi ay mı? Adam demiş ki :
-Bilmiyom kardeşim ben buralı değilim.
_
 
Sağır Cin
Bir adam güzel bir restorana gider yemeğini yerken güzel bir piyano sesi gelmektedir. Sağına soluna bakar ne bir piyano nede bir müzik sistemi vardır. Adam şef garsonu çağırır :
-Merak ettim bu piyano sesi nereden geliyor? Garson masa örtüsünü kaldırır. Adam hayretler içinde kalmıştır. Masanın altında 30 cm boyunda bir piyanist vardır. Bu piyanisti nereden bulduğunu sorar. Şef garson iki arka sokakta 3. direğin cinli olduğunu ve sadece bir dilek dilemesi gerektiğini söyler. Adam hemen kalkar ve direği bulur. Cin gelir :
-Emret sahip der. Adam da dünyanın en güzel kırk kızını ister. Cin :
-Hemen der ve kaybolur. Ama adam şaşırmıştır. Çünkü cin dünyanın en güzel kırk kazını göndermiştir. Hemen restorana döner ve garsonu bulup anlatır. Garson cinin kulaklarının ağır işittiğini söylemeyi unuttuğunu söyler ve ilave eder. -Herhalde bende 30 cm boyunda piyanist istememiştim der.
 
Torunum Ödesin...
Adamın biri lüks bir lokantanın vitrininde şu ilanı görür. "Yemeği siz yiyin hesabı torununuz ödesin". Fikir çok cazip gelir ama yinede emin olmaz içeriye bir kez daha sorar.
-Gerçekten yediğim yemeğin parasını torunumdan alacaksınız?.
-Evet der lokanta sahibi. Bunun üzerine patlayana kadar yiyip aklına geleni sipariş eder adam. Tam kapıdan çıkacakken garson gelir ve hesabı uzatır. "20 milyon"
-Bu da ne demek hani parayı benden almıyordunuz der.
-Evet efendim almıyoruz. Bu zaten büyükbabanızın hesabı
 
Kazım Hıyar
Adamin biri ismini degistirmek için mahkemeye basvurmus... Hakim Sormus :
- Adin ne ?
Adam Cevap vermis :
- Hasan Hiyar efendim...
Hakim :
- Isim degisikligi istemekte haklisin evladim... Peki yerine ne istiyorsun ?
Adam :
- Kazım Hiyar...
_
 
Sünnetçinin Vitrini
Adam sünnetçi dükkanının vitrinine çalar saat koymuş biri de merak etmiş :
-Yahu sünnetçi vitrininde çalar saatin işi ne? Sünnetçi fena fena bakmış :
-Yani vitrine ne koyaydım?
_
 
Topal
Adamın biri bir gün meyhaneden çıkmış tabii kafasıda iyi. Yolda bir ayağı kaldırımda bir ayağıda yolda yürüyormuş. Adamın biri bunu görüp yanına yaklaşmış. Ve de merakını gizleyemeden sormuş :
-Ya hemşerim niye bir ayağın asfaltta bir ayağın kaldırımda yürüyorsun? Bir yerde yürüsene? demiş. Adamda ona :
-Allah razı olsun hemşerim sana. Bende acaba ne zaman topal oldum diye düşünüyordum
_
 
Şarkı Türkü Söyledik...
Birgün üç dilsiz adam karşılaşıyorlar. İşaretlerle birbirine merhaba diyorlar! Adamın birisi :
-Hayrola çok yorgun görünüyorsunuz? diye işaretle sorar. Öbür ikisi :
-Ellerimiz ağrıyor dün sabaha kadar şarkı
- türkü söyledik işaretle demişler
 
Sineğinizin Nesi Var?
Adamın biri eczanaye gidip :
-Lütfen bana sinek ilacı verir misiniz? demiş. Eczacıda :
-Sineğinizin nesi var? demiş.
 
Köpeğin Çanağı
Adamın biri yabancı bir şehirde bir evin kapısını çalarak şu ricada bulunur :
-Pek susadım buralarda su bulamadım lütfen bana bir bardak su verir misiniz? Kapıyı açan çocuk adamın yüzüne bakarak kısa bir tereddütten sonra :
-İstersen ayran getireyim der. Adam bu teklifi teşekkürle kabul ettikten az sonra çocuk bir çanak ayran getirir. Adam ayranı içtikten sonra çocuk :
-İstersen daha getireyim der.
-Zahmet olur yavrum. -Hayır zaten bu ayranın içine fare düştüğü için nasıl olsa dökecektik! Bunun üzerine adam iğrenerek elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalayınca çocuk feryadı koparır :
-Anne kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı!
 
Önce Benim Köpeği Bırak
Adamın biri şehir dışında yürürken koca bir koyun sürüsünü güden bir çobana rastlamış demiş ki çobana :
-Seninle bir iddiaya girelim. Ben sürüde kaç koyun olduğunu bilirsem bana bir koyun vereceksin. Eger bilemezsem ben sana 100 milyon vereceğim. Düşünmüs çoban sürü çok kalabalik...
-Tamam! demiş. Söyle bakalım kaç koyun var?
-973! demiş adam. Bunun üzerine çoban :
-Ben sözümün eriyim. Sürüden bir koyun alabilirsin. Adam bir koyun alıp yürümeye başlamışken çoban seslenmis arkasından :
-Heyyy baksana! Sana bir önerim var.
-Neymiş?
-Şimdi ben senin mesleğini tahmin edeyim. Eğer bilemezsem sana iki koyun. Ama bilirsem aldığını bırakacaksın tamam mı? Bu kez adam düşünmüş düşünmüş...
-Tamam! demiş. Söyle bakalım nedir benim mesleğim?
-Sen ya ekonomist ya da resmi danışmansın. Adam şaşırmış.
-Doğru yav. Ama söyle nasıl bildin bunu? Adam :
-Söyleyeceğim. Söyleceğim de önce köpeğimi yere bırak! demıs
 
Allah Cezasını Versin !
Adam işten eve gelir tam yatacak boşluktan bir ses :
-İşinden ayrıl evini arabanı sat ve Lasvegasa git. Adam umursamaz tabi.Fakat bir ay boyunca hep aynı hikaye adam eve gelir tam yatacak : -İsinden ayrıl evini arabani sat Lasvegasa git. Adam sonunda bunda birşey var deyip ertesi gun işinden ayrılır en kısa yoldan evi ve arabayı satıp Lasvegasa gider bir otele yerleşir. Gece olur gene o ses :
-Paraları al ve kumar salonuna in! Adam apar topar giyinir salona iner aynı ses :
-Rulet masasına git! Adam gider bir yandan da sesi beklemektedir ses gelir :
-Tüm parayı kırmızı 17 ye yatır. Adam heyecanla yatırır tüm parayı rulet döner döner durur bilye dönmeye devam eder ve 21 de durur ve ses devam eder :
-Tüh allah cezanı versin!..
 
Kimse Oturmuyordu ki...
Seyahatten dönen adam arkadaşına yakınıyordu :
-Birader perişan oldum felaket bir tren yolculuğu geçirdim. Arkadaşı merakla...
-Hayrola ne oldu? -Trende yerim tersti başım döndü midem bulandı yahu.
-Aman be kardeşim insan karşısındakine rica edip yer değiştirir...
-Benim de aklıma geldi gelmesine ama karşımda kimse oturmuyordu ki!..
 
Mola Bitti
Adamın biri hayatı boyunca küfür etmiş. Sonunda adam ölmüş. Adamı cezalandırmak için cehennemin ceza odalarında zebaniler tarafından dolandırılıp sorular soruyorlarmış 1. odada yanan insanlar 2. odada kesilenler ... devam ederken bizimki korkmuş hiç birini istememiş. En son odada ise yarı beline kadar pisliğe batmış insanlar ve ağızlarında birer sigara cezalarını çekiyorlarmış. Bizimki hemen atlamış :
-İşte işte beni buraya koyun. Cezamı çekerim demiş. Neyse aradan 15 dakika geçtikten sonra zebaniler gelmiş. Ve :
-Tamam artık dinlendiniz yeter. Şimdi amuda kalkın demiş.
 
Yol Kaç Şeritli Olsun?
Adamın biri birgün yolda giderken Alaaddinin lambasını bulmuş. Lambayı okşamış ve içinden cin çıkmış :
-Dile benden ne dilersen demiş. Adam da :
-Ya cin ben Kıbrısı çok merak ediyorum ama ne uçağa ne de gemiye binebiliyorum. Bana oraya bir köprü yol yapsana demiş. Cin de :
-Ya kardeşim senin işin gücün yok mu? Şimdi yol yapmak için oraya bir sürü asfalt iş makinalari demir çelik halat falan filan lazım şimdi onunla kim uğraşacak sen başka birşey iste demiş. Adam da :
-O zaman bana kadınları nasıl anlayacağımı söyle demiş. Cinde adama demiş ki :
-Ya senin şu yol kaç şeritli olsun.
 
Klasik Laflar
Kulakları duymayan bir adam hastanede yatan bir arkadaşını ziyarete gitmek istemiş.Düşünmüş ben ne sorarım o ne cevap verir diye. Klasik cevaplara göre konuşmayı tasarlamış cümlelerini zihninde hazırlamış."Nasılsınız" derim o da "İyiyim" der.Bende "Oooh ne güzel" der devam ederim.Hastaneye gidip arkadaşının başucuna varmış.
-Nasılsın iyi misin?
-Ölüyorum.
-Oooh ooh ne iyi.Ne ilaç veriyorlar?
-Zehir. -O ilaç çok iyidir.Doktorun kim?
-Azrail.
-Onun üstüne doktor tanımam
 
Osmanlı Donanması
Osmanlı zamanında Bizans donanması ile Osmanlı donanması savaşacaklar. Bizans 10 gemilik muhteşem bir donanma hazırlar ve denize açılır. Donanmanın başında Andropolos vardır. Andropolos en öndeki geminin burcunda elleri göğsünde heybetli bir heykel gibi durmaktadır ve hemen arkasında yaverleri vardır. Hep birlikte Osmanlı donanmasını beklemektedirler. Yukarıdan gözcü bağırır:
"Komutanım Osmanlı donanması 3 gemiyle göründü".
Komutan yaverine döner ve:
"Bana kırmızı gömleğimi getirin eğer savaşta yaralanırsam kanım belli olup da askerlerin morali bozulmasın."der.
Hemen kırmızı gömleği giyer ve aynı ihtişamıyle yerinde durur. Gözcü yine bağırır:
"Komutanım o 3 geminin ardından 30 gemi daha göründü."
Andropolos tekrar yaverine döner ve hafifce mirildanir :
"Bana kahverengi pantolonumu getirin."
 
Nereye?
Kadının birinin gördüğü her rüya gerceğe dönüşüyormuş. Kadının oğlu ise hava kuvvetlerindeymiş. Kadın ölmeden bir hafta önce rüyasında oğlunun uçaktan atladıktan sonra paraşütünün açılmadığını görüyor. Bunu oğluna ölmeden önce anlatıyor ve kadın ölüyor. Kadının oğlu haftalar sonra tatpikata gidiyor havada bütün askerler atlıyor bizim asker korkudan atlayamıyor. Komutan askere neden atlamıyorsun diye sorduğunda ise durumu anlatıyor. Komutan ise gülerek oğlum bu paraşütler test edildi istersen gel benimkiyle değiştirelim. Tamam dedi asker ve asker komutanın paraşütüyle atladı. Askerin paraşütü açıldı asker yavaş yavaş yere süzülürken paraşütü açılmayan komutan önünde hızla aşağı doğru düşerken asker bağırır:
- Komutanım nereye? Komutan yanıt verir:
- Ananın yanına...
 
Firar
Kore de Türk Tugayından iki Anadolulu asker biraz gezmek için firar ederler. Sehirde bir aşağı bir yukarı dolaşırken inzibat subayı bunları yakalar ve sorar :
- Hani sizin izin kağıtlarınız? Erler subayı atlatırız umuduyla :
- Biz Amerikalıyız diye cevap verirler. Subay durumu anlar ama hiç bozuntuya vermez :
- Amerikanın neresindensiniz? diye sorunca :
- İçindenik kumandanım!...diye yanıt verirler...
_
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst