düŞ Sokağı SakinLEri Fan CLub

Geceler Ve Düşler
Bilemedim düşlerin bu kadar korkak
Ellerimden uzak olduğunu
Göremedim uykuların bu kadar küçülmüş
Dğşlerimden ayrık durduğunu
Yapamam kendime kötü gözle bakamam
Sevgiliyi yerinden oynatamam
Ölemem, uğruna içimde güller dikemem
Sevgiliyi aşkından edemem
Güneş bile ağlar halime
Ne olacak diye sorar kendine
Bilemedim düşlerin bu kadar yorgun
Ellerime tuzak olduğunu
Göremedim uykuların bu kadar ellenmiş
Düşlerime düşman olduğunu
Yapamam kendime kötü gözle bakamam
Yelkenim yerinden oynatamam
Ölemem, uğruna içimde güller dikemem
Yelkenimi aşkından edemem
Güneş bile ağlar halime
Ne olacak diye sorar kendine
Güneş bile ağlar halime
Kapatır kendini öldüren geceye
Güldüren düşlere...
 
Gecenin Rengi
Gecenin rengi
Keyiflerimin bereketi
Uykumun bebek dilli
Erişilmez cenneti

Hiç kaçıramam
Geçmiyor duman
Bir nehir akar
Ayaklarımın altından

Meşaleler yaktım göğün bahçelerine
Ellerimi verdim uykucu meleklerine
Meyveler topladım perilerin tacından
Aşıkları kaçırdım yılların şarabından

Ay döner bana
Uykum koşar sana
Ağlarım ölür diye gece kana

Gecenin rengi
Ellerimin keyifliği
Uykumun düşek tenli
Erişilmez cenneti

Hep kaçırırım
Ölmüyor zaman
Bir nehir akar
Ayaklarımın altından

Meşaleler bıraktım göğün eteklerine
Küllerimi verdim ağlayan gecelerine
Meyveler dağıttım perilerin dudağından
Şarapları akıttım aşkların diyarından

Ay döner bana
Uykum koşar sana
Ağlarım ölür diye gece kana
 
Gidiş Gelişler
Kanatlardir beni gül kokulu yare yaklastiran
Günahlar tutkumu kalbimden söküp
Bembeyaz bir tülbentte... aklastiran
Soyunurum ve çirilçiplak kalirim üzüm salkimlari
Aralandiginda
Yasli bir ari gülümseyip petegini verir bana
Düellolar kazandi kollarim
Ask ilaçlari tadip durdu
Tanridan gelen sunagim
Yesiller giymis bir çift göze düstüm
Kör olmus ateslerle oynastim.
Büyülü sarkilar dolandi dilimdeki zincire
Bütün alemlere iyilestiren dualar yolladim...
Kul bildim kendimi
Yollara ugurlandim
Kül ettim aciyan etimi
Daglara tirmandim
Yarenliktir
Beni gönül ölüslerine tasiyan
Kararan elbiselerimi ellerimle yikayip
Gözyasi agacinin kollarinda aydinlatan
Sarhos yapar mayhos benligimi
Agaçlardaki yasak meyveler.
Kör kalir gözlerimdeki renkler
Bir tek aglayan ve aglatan güzelin rengidir isiyan

Tapindim ölenler askina kalbimdeki tanri`ya
Bagdas kurup baris çubuklari içtim
Dize gelsin diye dünya
Karsilik beklemeden iyilik yapanlari kucaklayip
Demlenmis bir mutlulukta beklettim
Kasirgalara biraktim çirkin ruhlari
Yalnizca çiçek memeli kadinin askindan geçtim
Kul bildim kendimi
Yollardan agirlandim
Kül ettim aciyan etimi
Daglardan isinlandim
Kaybetme beni hayat
Karninin en yumusak yerinde tasi burusmus kalbimi
Çünkü çiçekler kadar çok sevdim ben,
Benimle paylastiklarini ve uzaktaki sevgiliyi
Koktun... koktun... hep koktun
Güzel tatlar biraktin soludugum havaya
Yari aralik duruslarla bakardi dünya
Düslere rengarenk bir yasam sunan boyacilarina
Dinledim... dinledim... hep dinledim
Gün dogumuna kadar uzayan gizemli sarkilar duyurdun
Kulaklarima
Sonra gözlerinden düsmüs bir gece gibi ortaliklarda
Dolasip dagilmis saçlarimi taradin
Efektler verdin içi disina tasmis
Çatlamis dudaklarima bir ask yapragi kondurdun
Çikarttin tamamlanmis sihri disariya
Büyü... büyü... büyü...
Büyülerle büyülendirilmis büyü
Daha çok büyü ve kusat her yanimi
Karanliklar aynami kir ve son sarkimin çöller bölümüne
Götür beni
Ask... ask... yalnizca bir demet ask adina...
 
Gülden Geçer Gönlüm
Maviler aşkınadır aşka verdiklerim
Aşıklar uğrunadır uyuyan düşlerim
Çıkar beni topraktan saçlarıma yağmur yağdır
Gülden geçer gönlüm Tanrıya uyanmıştır
Baharı koklar gibi yapma içimdeki benlik
Güneşi öp ve kutsal ay'a sarıl
Okyanuslar aşıp gel bedenlerdir artık uçan her yel
Gülden geçer gönlüm Tanrıya uyanmıştır
Gecelere sönmeyen ışıklar sundum
Dudağım kurudu suda aktım
Dünya gibi cennet başlı cehennem görmedim
Gülden geçer gönlüm Tanrıya ulaşmıştır
Günaydın Dünya
 
Güneşin Değdiği Yerden
Düşlerde yaşadık aşkı çılgın kanatlar taktık
Uçmak onurlu bir heyecanlı grurlandık
Aşkı bilgelikte aradık rolleri sevdalı bir oyundan
Mavilik olduk uç verdik dudaklardan
Güneş çiçekleri döküldü geceye sevdaya aktık
Dağlar aştık diyar diyar canım bahar kokulu
Cennet eyledik geçtiğimiz her yolu
Bulutlarla yarıştık bilinmeyen alemlerde
Duygularla örüldük çiçekleri dantel bahçelerde
Uçtuk gök kubbede deli divane olduk
Belki değil mutlak aradık düşlerdeki aşkı
Oyunlarını verdi çocuklar bekleyişlere
Sevinçlere batırdık çöküşünü akşamın
Aşık olduk kalplerde doğduk
Uyandık güneşin doğdu yerde
Doğada uyandı rengarenk olduk
Kuşlar şarkılarına örttü yalnızlıkları
Mutlu olmayı öğrendik gülmeleri ağlatmadan
Bayram oldu hayat acıları dağıttık
Düşlerde yaşadık yeniden var olmayı
Bebekler ağladı gül dikenini geri çekti
Kanat çırptık öptük onu güneşin değdiği yerden
 
Hep Böyle Mi Olur?
Hep böyle mi olur?
Hep böyle mi biter?
Bak işte değiştin
Seni de kandırdılar

Nerde düşlerimiz nerde sokaklar
Bir nefesin çıkışı kadar kolaydır ihanet
Biliyorsun, biliyorsun

İnsan ümit ederek yaşar
Sen hiç beklemedin
Bulduğunu sandın ama
Kolay değil anlamak

Hep alarak yaşadın
Vermek güçtü biraz
Görmek zaman ister kaçmak en kolay
Biliyorsun, biliyorsun

Oysa yitirdiklerimiz
Belki de görmeyi bilemediğimiz
Ve belki bulduklarımız
Zaten unutmaya çalıştığımız

Sen göğsüme vurulan bir zincir gibi
Kopmadın hayret
Ben gecemde gezinen bir suçlu gibi
Yakalanmadım hayret

Oysa yitirdiklerimiz
Belki de görmeyi bilemediğimiz
Ve belki bulduklarımız
Zaten unutmaya çalıştığımız
 
Hiç Bilemem
Günler düşlerden doğar
Geceler haykırı bakar umutlara
Olduğum yer bu değil
Beni kimler arar kimler sorar?
Hiç bilemem, anlayamam, anlatamam
İçimde kanımı emen kahırlar var

Ne gizlenirim ne kabarırım
Aşkın ile yanar olurum
Tükenmek değildir yoran beni
Aldanmaktır belam hiç kolay değil
Hiç bilemem, anlayamam, anlatamam
Dışımda canımı alan tavırlar var

Aranırım kırık kalplerde
Bir ışık yanacak diye
Yürürüm ahşap mahallelerde
Bir yıldız kayacak diye
Bütün yalnızlıklar benim olmuş
Nöbetlerim gelir ağlarım
Nöbetlerim gider kovalarım

Kuşlar uçar diyar diyar
El edemem beni almazlar diye
Gurbet çürür güneşin kapanışında
Beklediklerim kalır uçan uçurumlarda
Hiç bilemem, anlayamam, anlatamam
Düşümde uykumu çalan aşıklar var
 
Hindistanname
Derdime deva eyler gülde öten bülbül
Sonra çabucak uçup uzak doguya kanat çirpar
Çilenin ünü çoktur gönül aynamda
Beklerim yarin iyi eden nefesini
Hicranlar çogaltan göçmen dünyamda
Tütsünün dumani kaplar loslasmis odami
Yilan dansi yapar... benimle... genç bir maharaja...

Hari krishna... hari krishna
Krishna krishna hari hari
Hari rama... hari rama
Rama rama hari hari...

Neyin vuslatina veririm konusan kalbimi
Olgun meyveler gibi sarkarim agaçlarin dallarindan
Günahlar muslugundan kan renginde saraplar içerim
Ay isigi altinda topraga çöküp
Meditasyon yaparim gökyüzüne açilan
Bir demet ask zamani satin alip ruhumu dinlendiririm
Arinarak çikarim ganj`in en berrak oyugundan

Hari krishna... hari krishna
Krishna krishna hari hari
Hari rama... hari rama
Rama rama hari hari...

Kabilelere kosarim kollarimi çiçek yapip
Gözlerimle öperim yanima gelenlerin yanaklarindan
Susayan dudaklara açarim avuçlarimi
Dökülürüm isiklar gibi kanayan yaralardan
Tapinirim sonsuz aski bana sunan tanri`ya
Ilahi yol alislarimin besiginde
Büyülü bir kesis olurum düslemler askina...

Hari krishna... hari krishna
Krishna krishna hari hari
Hari rama... hari rama
Rama rama hari hari...
 
Hoşçakal
Zaman durdu
Bir gurbet olmuşken Ankara yüreğimde
Ellerim tutuldu sanki dudaklarım kendime kilitlendi
Hoşçakal sevgilim

Yüreğim durdu
Ne de heyecanla çarpardı
Sana dokunurken ellerim
Tenin beni örterken sevgiyle
Hoşçakal sevgilim

Yaşam durdu
Kapanıyor gözlerime dünya
Nerede mavi mutluluklar?
Nerede sevdamız ve yarın umutlarımız?
Hoşçakal sevgilim

Zamanım doldu
Hep birşeyler vermeye çalıştım sana
Bir ömrümü yalnızca sevgi vererek geçirebilirdim
Ama sizin vermeye pek değil, hiç vaktiniz olmadı
Hoşçakal sevgilim
 
Hoşçakal Dünya
Hoşçakal dünya... tekrar arıycam seni...
Ve başka bir mavi hikaye anlatıcam...
Bu defa görünen tarafına....
 
Hüzün Kovan Kuşu
Gözyaşına dök yağmuru
Düş uçacak bahara doğru
Yollar açılıp konuşacak
Mutlu edeceğim yokluğunu

Huyumdur hep ölürüm
Nice aşklara bölünürüm
Ayımdır hep tutulurum
Nice ışıkla korunurum

Hüzün kovan kuşu gelmiş
Gecenin yanağına konuvermiş
Ay tenli aşık şarkıma karşılık vermiş

Dışım içimden gelir
Yani gölgem kendimden
Aşktır ölümden güzel olan
Bak ve gör yaşam düşlerdedir

Huyumdur hep dirilirim
Nice dağlardan dökülürüm
Ayımdır hep kararırım
Nice öpüşle aklanırım

Hüzün kovan kuşu gelmiş
Gecenin yanağına konuvermiş
Ay tenli aşık şarkıma karşılık vermiş
 
Hüzün Meleği
Aşk tut beni dünya elinden
Yar adına ağıt yaktım duyulsun diye
Geçtim kendimden.
Dünya bak bana yar kalbinden
Aşk adına ateş oldum görünsün diye
İndim göklerden
Yar at beni günahlar giysimden
Ateş adına dünyaya döndüm bilinsin diye
Düştüm gözlerden
Ateş koş bana kum yağmurlarıyla
Dünya adına melek oldum konuşulsun diye
Uçtum beşiklerden
Gizem süzül bana kervanlar giderken
Düş sazına el oldum mevsimler değişirken
Döndüm ölümlerden
Çöl gel bana dökül kalbimden
Güneş adına bulut oldum yar serinlesin diye
Göründüm denizlerden
Taşlar dokunun kalbime
Düşler evimdeyim artık
Acılar adına çiçek açtım yayılsın diye
Toplandım bahçenden
Taşındım teninde...
 
Hüzünlü Güzel
Aşklarım vardır benim
Ne beni ne de mavili hüzünler güzelini anlatır
Bir yelkovan rüzgarıdır düşlerim
Yaşanmayan bir masalda
Güneşi hep yok olan acılarımla beni aldatır
Görünen hep gece oldu gözlerimde yanan çocuğa
Ölüp dirilen bedendim ben yalnızca
Kaçtığım köşelerde birileri bekler
Alırlar gözyaşlarımı
Yeni doğmuş denizlere dökerler
Gurbet yumakları ördüm ellerimde kalbine dair
Bütün limanların dinlenen gemilerine doğru koştum
Her vakit
Patates ve soğuk içecek
Ne de güzel giderdi aşklar sohbetinde
Yazgıya yenilen büyük sevdalardık yalnızca
Bittiği yerden geri döndü masallar
Düşlerin ressamı hep mavileri arzular
Boncuklar düşer merdivenlerden
O hep boncukları kovalar
Değişen zaman mıydı
Yoksa içi boş değişgenler mi olduk
Bütün aşklarım adına hoşçakal dünya
Sen hüzünler güzeliydin
Düşlerime mavilerle girip sonra kaybolan
.
 
İkimize
Başladığımız yerdeyiz ikimizde
Yolların ayrıldığı ve kaybolduğu
Akla kara gibiydik zaten
Yeni cevabı yok soruların
Bazen bulanık bir su bazen berrak gibi görünen
Bir dünyaydık yalnızca
Artık oyun oynamaya hiç mecalim yok
Yaradılışıma aykırıydı herşey
Gözyaşlarım beklerdi hep hep bir kenarda
Aynı başlangıçlar artık
Düşlerin ayrılıp kaybolduğu
Akla kara bir arada durmaz
Hüzün gelir sonra hayatımıza
Yalanlardı oysa bütün oyunlarımız
Hep mutlu gibi görünen
Büyümüş oyuncaklardık aslında
Artık uyku uyumaya hiç mecalim yok
Yaradılışıma aykırıydı herşey
Gözyaşlarım avuturdu beni hep bir kenarda
Farklarımız o kadar çok ki
Geceyi gündüz yapamam
Öyle büyük uçurumlar doğurdun ki
Geçecek bir köprü kuramam
Farklarımız o kadar çok ki
Gündüze gece katamam
Büyük uçurumlar doğurdun ki
Kanatlanıp uçamam.....
'kanatlanıp uçamam'
.
 
İlişki
Gece indi yine alevlenen büyülere
Uyuyan güzel aç kalbimi vurdu
Inanmadim hiç akip giden asklara
Gel gör ki beni sarkilarimda vurdu

Anilar çogalttim mitolojik hikayeler gibi
Tanrim bana yeni hüzünler kurdu
Acilar biriktirdim kurumayan çiçeklerde
Tanrim bana hep yeni yüzler sundu

Aklimi yitirdim bir dolunay zamani
Tasli denli agir
Üzerime yagdi hazan yagmurlari
Uzaktaki güzel girdi karanlik odamdan içeriye
Oysa uykudaydim daha bir düs gelip beni avuttu.

Acilar biriktirdim solmayan çiçeklerde
Tanrim bana hep yeni yüzler sundu
Anilar çogalttim mitolojik hikayeler gibi
Tanrim bana hep yeni hüzünler kurdu

Baharlara verdim üsüyen ellerimi
Bir avuç mavi dua için
Kavusma vaktidir artik birlesecek özlemler
Mahzenlere ittim aciyan çocuk kalbimi

Anilar çogalttim mitolojik hikayeler gibi
Tanrim bana hep yeni hüzünler kurdu
Acilar biriktirdim kurumayan çiçeklerde
Tanrim bana hep yeni yüzler sundu
Bütün zamanlarin duvarlari açtilar kapilarini
Ve ebedi mutlulugun sarkilarini ektiler
Uçurumlar asan kalplerimize...
 
İstanbul Akşamlarım
Düşlerdir yollarımı ak gelinliğe giydiren
Büyüler dünyamı yakar zehirleyen dansların
Kuytulara bırakılır hep yaşlanan istanbul aşklarım..

Konuşan vapurlara bindir beni,
Denize örtünecek gözlerim..
Aşk ve acı giysiler denli karmaşık
Şarkılarım geliyor kulaklarıma
Renk renk açılmış dükkanlardan
Bir beyoğlu sabahı...

Öpüş benimle kraliçem,
Ateşlerinden geçir,
Canımı yak ve uçur beni büyülü ellerinden
Tenimde eriyor güneş boyalı dudaklar gibi;
Çünkü ağlıyor istanbul akşamlarım...

Çiçeklerdir uykularımı mavi denizlerde serinleten
Hüzünler dünyamı yıkar dikenli dokunuşların
Galata'nın ışıkları indirir perdelerini uyuyan geceye

Göz yaşlarım gülümsüyor tıkanan karanlıklarda
Yaşlı kız kulesi üzümlerini döküyor sepetinden..
Sevgiliye kıvrılıyor kalbimin oynayışları
Şaşırıyor adreslerim kafelerin kalabalığından...

Öpüş benimle kraliçem,
Ateşlerinden geçir,
Canımı yak ve uçur beni büyülü ellerinden
Tenimde eriyor güneş boyalı dudaklar gibi;
Çünkü ağlıyor istanbul akşamlarım...
 
Kanrevan İçindeyim
Bağışlayın beni sevdalarım
Kendimi parçalara ayıramadım
Alın gidin korkularımı
Saçlarımı ellerinizle okşayın
Hiçbir ayrılık yeniden yaratmıyor artık beni
Alın gidin korkularımı
Saçlarımı ellerinizle okşayın
Ve bütün ayrılıklar sabah olunca alıyor nefesimi
Kan revan içindeyim gönlümün derdindeyim
Yerlerin dibindeyim kurtar ne olur
Kanrevan içindeyim yarimin peşindeyim
Cennetin izindeyim kurtar ne olur
Aşk ağır yükler bindirdi küçülen omuzlarıma
Kalplerinizden kaçtım hep
Varıp gittim en karanlıklara
Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma
Cehennemden düştüm hep benihiç görmediler
Yağmur ıslak mazeretler yükledi büyüyen yangınıma
Seviştim ve yoruldum varıp gittim en yanlızlıklara
Kan revan içindeyim gönlümün derdindeyim
Yerlerin dibindeyim kurtar ne olur
Kan revan içindeyim yarimin peşindeyim
Cennetin izindeyim kurtar ne olur
 
Kenderuntanbul
Ay ağlar ben yanından giderken
Işığı söner kalbim içinde uyurken
Gel desemde duymaz olur aşk beni
Kalp ağrımda yeşiller
Açar demetlerce

Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Dillerinde kenderuntanbul
Dillerinde kenderuntanbul

Güneş ağlar kalbim yatağından uçarken
Ateşi soğur sen uykunda sayıklarken
Gel desemde açmaz olur bana çicekler
Kalp ağrımda yagmur yağmaz demetlerce

Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Dillerinde kenderuntanbul
Dillerinde kenderuntanbul

Ay ve güneş
Ebedi bir kavuşmaya yol alan iki sevgilidirler
Denizle balık
Gökyüzüyle kuş
Toprakla çiçek
Bulutla yağmur gibi
Aralanır kapılar sabaha çalan akşamlarda
Yine aynı harfler yanyana gelir
Acıyan dudaklarda

Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Ver hayat bana düş olan aşkı kuşlar ağıtlarda
Dillerinde kenderuntanbul
Dillerinde kenderuntanbul
 
Kış Ve Hüzün
Dünümden bugüne kalan sadece bir kış
Zaman öyle zor ki yanımda ol sen
Girdiğim kavgalar baktığım aynalar
Neden hiç büyümez içimde çocuklar
Yanımda ol ki gücüm çoğalsın
Yanımda ol ki sesim dağılsın

Sözünden içime kalan geceyi örttüm
Çünkü ardımda gezen takvimler vardı
Bilemedim yaşanan hangimizin düşü
Şimdi dudaklarında kurumuş gül tadı
Yanımda ol ki gücüm çoğalsın
Yanımda ol ki sesim dağılsın
Zaman öyle uzak ki
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst