Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Thundeers

Anadolu'dan Bir Ses
Kayıtlı Üye
447uh6.jpg


Bana bir ses ver..
O kadar muhtacım ki şuan sesine
Bir merhabaya veya nasılsın deyişine
Konuş benimle konuş.....
Kısık sesinli Seviyorum de yankılansın sesin saatlerce boş karanlık odamda ve o an bitsin hayat ve acımasızca geçen zaman acısın bana,öylece donup kalsın...
Boş odamda senin suretin ve ben varım...

Konuşuyoruz büyük bir gevezelikle yıllarca görüşmemiş konuşmaya aç insanlar gibi
Gülüyoruz arasıra kahkalarlave gözlerimizde mutluluk pırıltıları var tıpkı yakamozlar gibi ve uyanmamak için yalvarıyorum tanrıya...
Uyanmak ölüm oluyo bana tekrar aynı hasret kaldığı yerden devam ediyo..
Gel şimdi rüyalarıma gerçeklik kat ve beni hayata bağla,gerçek yaşama...
Bu suskunluğun beni çıldırtacak.Ve ben susacağım dilime ve sana inat..
Sıkıldım hayali muhabbetlerden ve sahte gülüşlerden..
Ve bıktım hasretini gidermek için içtiğim köpek öldüren şaraptan....

" BENDEKİ VARLIĞININ SEBEBİ BEN,YOKLUĞUNUN SEBEBİ SENSİN,ŞİMDİ VARLIĞINI
ÖZLÜYORUM YOKLUĞUNDA " ve suskunluğunda ölmemeye çalışıyorum bu varoluş savaşında.

Hasretinin elinde kocaman bir kılıç,saplıyor durmaran kalbime,savunmasız kaldım hasretinin karşısında ve hasretin beni zincirlere vuruyor karanlık odamda,çarmağa geriyor acımasızca......

Şimdi bir ses versen haykırışlarıma yeniden dirilsem ayağa kalksam ve sana koşsam uçsuz bucaksız çayırlara yalın ayak düşsem yollarına.....
O kadar muhtacım ki şuan sesine ve sevgine..........​
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

angels_38.gif


Her yer karanlık
İçimde çoğalıp duran yalnızlığım
ve onun hüzün bilgisi
Her yer karanlık
Aşka yürümenin tahribatı bu duvarlar
bu pencere , bu yalnızlık
Dışarıda ateş böcekleri
Onların şerefine içiyorum
Ne sana ne bana benziyorlar
Alabildiğince yalın
Alabildiğince sade
Biz bu aşkı karıştırdık bir kere
Karıştırdık....

Dışarıda ateş böcekleri
Bir yanıp bir sönüyorlar aşkımızın üzerine
Aklımızın ve yüreğimizir
Yanıp sönen yıldızlar gibi
En mahur şarkılar gibi....

Onların şerefine içiyorum
henüz sıcaklığın kalbime sinmeden
Öylesine
Usandım öylesine bıktım ki senden

Dışarıda ateş böcekleri
Bir yanıp bir sönüyorlar
uzak bir aşkın üzerine......
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

laser81vm.jpg
love_322.gif


Herşey morun gizeminde saklı
Siyahın küstahlığında
Siyahın karanlığında
Bir asilik bir isyan gizli
Benliğimi saran siyahta
Belki ürkekliğimi gizliyor
Korkaklığımı yada
Pişmanlıklarım saklı siyahın derinliğinde
Sen morun gizemide
Hep bir belirsizlik
Hep bir bilinmezlik saklı buğulu gözlerinin içinde
Nasıl inanmalı sana
Nasıl güvenmeli gizemine
Bu yüzdendir senden kaçışım
Bu yüzdendir gözlerinin içine bakamıyışım
İşte bu yüzdendir bin kez niyetlenipte
Bir kez söyleyemeyişim
Ya herşey kabus olursa
Nasıl toparlarım kendimi siyahın avuçlarında
Nasıl çıkarım sabahlara
kara batak,zindan sonbahar gecelerinden.
İşte bu yüzden sen mora sevdalısın
Ben mecburen siyaha
Ama yinede mavi umutlar biriktiriyorum yokluğunda
Masmavi düşler kuruyorum Uykusuz sabahlarımda
Herşey morun gizeminde saklı
Siyahın küstağlığında,siyahın karanlığında
Ve herşey Mavinin umudunda.....​


5mo6.png
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

angels_60.gif


Hala saklıyorsam beraber içtiğimiz şarap şişemizi
Odamın boş köşesinde
Hala dağıtıyorsa benliğimi ela gözlerin
İsöin anldığında üşümüş bir dilenci gibi
Titriyorsa hala yorgun kalbim
Ve yokluğunda şiirler yazıyorsam sana
Anla ki sönmemiştir hala yangının içimde
Hala esirdir, tutsaktır yüreğim ay yüzüne
Ne kadar inkar etsede dilim
Gözbebeklerim anlatacaktır sana herşeyi
Belki kabus olur yine herşey
Gelmez olur karanlığıma sabaklar
Yine sırdaşım olur şarap kadehim
Yine isyanım yükselir bulutlara
Dualar ederim tanrıya yine
Bir an önce Azraili yollasın diye
Yine zindan olur bu dünya umutlarıma
Biliyorum değersin bunlara ama
Kaldırmaz bu yürek bir yıkılış daha........
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

niaa7.png



Yine yeniden filizlendi umutlarım
Umutlarım yine asi kardelen
Göze almaya değermi yeniden yanmayı
Yine yeniden ruhumu şeytana satmayı
Yokluğunu ardından var olma savaşı
Bir kavga, bir mücadele,bir sinir harbi
Amaçsız değil nefes alışım
Yada yaşama olan bağlılığım
Kör düğüm olan günlerimin ardından
Ay ışığı gibi karanlığıma doğan
Yeniden ölen beynimi dirilten
Ben; karanlığımın aydınlığı,umutsuzluğumun sebebi
Sen; şarabımın kızıllığı,sigaramın son nefesi
Ve yaşamamın tek nedeni........
Gelirsen yıkık virane kalbime
Zemheri açar tüm çiçeklerim
En koyu siyahı aydınlatır gözlerinin parıltısı
Bilinmeze giden ayaklarım,yeniden koşar yollarına
Sonra mutluluğun kapıları açılır hesapsız
Masmavi umutlar dökülür avuçlarımıza
Eğer gelirsen birtanem;
Sana sonsuzluğu sunacağım tük sevgimle
Eğer gelirsen birtanem;
Ben savaşmaya hazırım,tüm korkularınla..............​


angels774hd.gif
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Bu gece yalnızım,yine kimseler yok yanımda
Şarabım kıpkızıl yanımda
Şiirlerim buruk,kederli
Dilimde boynu bükük dileyişler
Yalnzlığım kör karanlık
Ve sen hep aklımda
Ne bir çelişki,ne bir şüphe
Hançer gibi saplanıyor bakışların kalbime
Tanı gibi geçeksin yüreğimde,Tanrı gibi

En sade anlatımıyla '' Seviyorum Seni ''

Bu gece ay düşse gözbebeklerime
Dökülsede yıldızlar avuçlarıma
Ve Tanrı bağışlasada beni
Tek bir tövbesiz,hesapsız
İlaç değil hiç bir şey yalnızlığıma senin gibi
Ve hiç bir şey teselli etmez yokluğunda kızıl şarap gibi

En sade anlatımıyla '' seviyorum seni ''

Silinsede yazdıklarım defterimden
Acıtsada hasretin yüreğimi
Dağıtsada kahpe korkular benliğimi
Namus olmuş savaşmak umutsuzluklarla
Eskitsede zaman anıları bir bir
Yenilesede kederler her sabah kendini
Nasır olmuş kalbim aldırmıyor
Kulak asmıyor şeytanın fısıldadıklarına
Çığlık olsada isyanım
Yıkılmam,usanmam seni özlemekte

En sade anlatımıyla '' Seviyorum Seni ''​


581zo.gif
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...


Bu akşamda çöktü içimize yarım kalan ne varsa düşler gece gibi soğuk ve karamsar, ne kaldı beni avutan şaraptan başka yada siyahtan yada gözlerinden başka....

Bir renk düşün seni bana anlatan bei sana yaklaştıran, kırmızıdan sıcak olsun, siyahtan küstah, beyazdan temiz, maviden umutlu, bir renk düşün gökkuşağında olmasın, seni bana anlatsın.....


2mylog2ohjhhjpglijjijijijafafabf31rc4.jpg
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

3rj4.png



Yokluğun bela diye kazılırken
Odamın kör karanlığına
Ve çılgınca dolaşırken ruhum
seni bulme umuduyla
Ve geceler ki;
Kederin en beter hali
Ben deniz feneri olurum
Yapayalnız
Gözlerim hep uzak ufuklarda
Deniz köpük köpük olmuşken
Ve nefretini vuruken kumsala
Ben martı olurum gökyüzünde
Maviye sevdalı,
Ve rüzgar
Söküp alırken tenimden kokunu
Kaybetmişken senden son kalanı
Ben kardelen olurum
Bir dağ başında,yalnız ve asi
Kabus olmuşken uykularım
Üstüme yıkılmışken tüm korkular
Sokaklar çıkılmaz olmuşken
Ben cesaret olurum
Yürek dolusu...
Kalmamışken cesaret verecek kimse
Bir dost eli yokluğunda
Muhtaçken bir tatlı söze
Ve kırık tebessüme
Ben şarap olurum kadehde
Tesellisiyle kıpkızıl
Ve biliyorum ki, bir gün
Cesaret galip geldiğinde
Bu karmaşık savaşta
Yok olduğunda tüm korkuların
Ve bittiğinde çelişkilerin
Ben sevgi olacağım, yüreğinde
Ölümsüz ve Sımsıcak


lop4sw5fvpv5.png
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Ben portatif aşklardan,

Bitmeyen yalnızlıklara zincirlenirken

Sen,

Aşıkların ulaşamayacağı yerde saklanan yanık bir bedendin.

Seneye de giyilecek,büyük alınmış bir aşktı bu,

Bize yalnızlığı bıraktıran.

Ama çektik,küçük geldik,yedirememiştik büyümeyi kendimize.

Göz göze gelişlerimizde yalnızlığı aradık hep,

Ve bulduk da.

Ben kendimle

Sen başkasıyla

İntihara meyilli yüreklerle çıktık yola

Yol bize uçurum geldi,uçuruma sevdalandık

Tarumar ettik cümleleri

Kendimizi verdik,geri döndük yalnızlığa

Ben kendimle,Sen başkasıyla
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

İçimden kopup gelen bir korkuydu sana aşık olmak.
Dalgalarına kapılıp sürüklenmek bir sal gibi ufka doğru.
Bu yüzden gecelere gizlerdim gözlerinin eşsiz ışıltısını.
Geceleri dizelere gizlerdim sonra.
Saçlarından yola çıkardım sessizce.
Uzun ve yorucu bir yolculuk olurdu parmaklarıma.
Yumuşak dokunuşlarda alevlenirdi dudakların.
Dudakların İzmir
Dudakların İstanbul
Dudakların içimi ısıtan bir masaldı annemden dinlediğim.
Bütün bir gün seni seyredebilirdim.
Gözlerin gözlerimde yankılanırdı.
Gözlerim sessiz çığlıklarla gözbebeklerine koşardı.
Kaybolurdum.
Her defasında çekip çıkarırdın beni
acının derinleştirdiği dipsiz kuyulardan.
Beni "SENİNleştirirdin".
Dudakların ateş,dudakların volkan gibi yakardı.
Ruhum yükselmek isterken ölüme,
her defasında beni çeker alırdın.
Dudakların alırdı beni,gözlerin alırdı.
Benliğim olurdun.
Yüreğim olurdun.
Gökyüzünden bir parçaydın sen.
En güzel maviden kesip almıştım seni.
O günden beri sonsuzmuş gibi meydan okuyup her kıyamete,
dilek yerine seni tutmuştum yıldız geçişlerinde.
Her seni dilediğimde daha çok senin olmuştum.
Uzaklardan,nehirlerden bir şarkı mırıldanıyor yalnızlık...
Soğuk gecelerden biri
Soğuk ve sensizlik dolu
Saçların,ellerin yok yanımda
Sensiz ölüm gibiyim...
Gözlerinin dokunduğu her yer acıyor bebeğim.
Biliyorsun sensin silemediğim aklımın en uzak köşelerinden.
Sen gittin ve mutluluk ta kalktı tedavülden.
İçimde öldüğün günden beri
Geceler uzun
Geceler, sonsuz düşler
Ayrılan ve bir daha hiç birleşmeyen eller
Bir gece "küçük bir hikayeyle biten"
Ölümsüz sandığımız sevişmeler
Gecelerden biri
Bir son daha istiyor Tanrılar uzaklardan
bir son daha
Kurban aranıyor sonsuzluğa...
Gökyüzünden bir yıldız kayıyor
Dere kıyısındaki taşlar parıldıyor
Ve her gece bir yıldız
Bir ayrılık
Bir yıldız
Bir ayrılık
Kaçamadım sensizliğimden, bu son dansın olsun bensiz...
Ve
Bu son şiirim olsun sensiz...
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Uçurum keskinliğinde bu sevdamla
Umut mevsiminde yaşıyorum sensiz.
Koklasam solacak,
Ağlasam üşüyeceksin sanki.
Uzansam...
Dokunamayacağım bilirim.
Bu yürek ki param parça
Dokunsan bana yaşayacağım belki
Ama!
Ellerin yok ki.
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Ahşap bir yalnızlıktı
Okyanusun kalbine iz düşülen
En unutulmuş su birikintisi bile
Ayna olmuştu özlemine

Yıpranmamış bir ipekle sarılmayı bekleyen
Onca insafsız denizin kulağına
Bekleyişini fısıldamıştın
Kimbilir kaç sahipsiz yürek ağrısını
Kaç imkansız hayatı kattın ona...

Bitmedi der gibiydin,bitmedi
Bu derinliğine sevgili olabilmek için
Kalbine kazıdın onca yitik anı...
Şimdi yalnızlığını üşütüyor,
Beklenmedik sevinçler,serseri tesadüfler.
Okyanusa bir deniz feneri daha katılıyor
Düşlerinden.

Sis kalkarsa bunu herkes anlayacak
Sınırın hep öteki yakasındaydın sen.
Hiç avcı olmadın,hiç elin kana bulanmadı.

Derinliğine kimse sevgili olamadı....
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Kendi dünyamı zindan ettin bana...

Zalim bir gardiyan gibi kapattın demir kapıları üzerime.

Şimdi nefretle bakıyorum parmaklıklar arasından,

Bir zamanlar bakmaya kıyamadığım yüzüne...

Etrafım nice sevda mahkumuyla dolu artık; kime baksam kimi görsem hep kederli.

Beni hapsettiğin bu uzak dünyada herkes bana benziyor, hepsinin yüzü tanıdık...

Kime sorsam neden burada olduğunu, insanlardan kaçtığını söylüyor; sonra düşünüyorum, demek sandığım kadar yalnız değilim bu dünyada...

Benim gibi insanlardan kaçıp, kendini bir çok benzer kaçakların arasına atan, acılarını sineye çeken, yalnız kaderiyle bir başına kalmak isteyen, yalnızlığını ve inzivasını bir hücre misali bir yerlerde yaşayan yüzlerce insan var...

Hepsinin hikayesi farklı, ama sebebi hep aynı...

Hepsinin kendi dünyalarını zindan eden başka insanlar var uzaklarda bir yerlerde...

Sense; kendi dünyamı zindan ettin bana.

Acımasız bir gardiyandan farkın yok gözümde,

Mecburum boyun eğmeye işkencelerine; mecburum ve tutsağım sineye çektiğim sevgime...

Ve her defasında kalbimi hançerlediğin nefretine...

Şimdi, kendimi hapsettiğim, beni hapsettiğin bu hücrenin penceresinden baktığımda; masmavi, dalgalı ve sonu olmayan bir deniz görüyorum.

Her şeyin bir sonu vardır ya, benim gördüğüm bu engin denizin bir sonu yok...

Tıpkı senin ve benim bir sonumuz olmadığı ve olamayacağı gibi.

O denize her baktığımda, kendilerini acımasızca ve özgürce bırakan insanlar geliyor aklıma.

O insanları düşündükçe, gerçek özgürlüğün ne demek olduğunu anlıyorum.
Beni hapsettiğin bu soğuk hücreden, bir gün dalgalara atlayarak çıkacağım, biliyorum.

Ve sonra, özgürlüğümü, ruhumu, kalbimi benden alıp, yine bana hükmedecek, hüküm giydirecek ve beni tekrar başka bir hücreye atacak başka bir zalim bulacağım.

Yaşamım hep tutsaklık yaşayarak geçti, birilerinin sevgisine, ilgisine, şefkatine esir olarak...

Ve ben bu tutsaklığı hep içimde yaşadım, nereye gitsem benimle geldi; dışarıda özgürce akan dalgalara inat...

Şimdi bir ben varım soğuk hücremin içinde,

Bir de sen varsın, parmaklıkların ötesinde...

Sana baktıkça tutsaklığıma olan tutsaklığımı hatırlıyorum.

Tutsaklığımı hatırladıkça, kaçışlarla, uzaklaşmalarla, inzivalarla geçen ömrüme isyan ediyorum.

İsyan ettikçe, kalbimdeki boşluk büyüyor, yüreğimdeki acıyla haykırıyorum.

Haykırdıkça, susmamı, sakin olmamı söyleyen; bana kendi elleriyle işkenceler yapan o zalim gardiyanı görüyorum...

"Ne yaptım ben sana?" demiştin, o acımasız yüzünü en son gördüğümde;

Daha ne yapacaktın?

Kendi dünyamı zindan ettin bana...
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Aşk Güzel Bişeymiş

Her gün aşk
Yumuşak şeker pembesi yastıklar
Sıcak bir kase çorba, sobada çıtırdayan odun
Kalın tüylü battaniyeler altında sarılmak, uyumak kollarında
Sessizlik, sakinlik, konuşmazsak sonsuz bir huzur
Alışveriş biraz telaşlı birbirimize kızarak, zevklerimiz pek de uymuyor çünkü
Yemek yapmak güzel senden öğrendim çoğunu
Akşamları küçük kanepede ara sıra sohbet etmek ufak sesle
Yılda bir kez sinemaya gitmek orda uyumanı izlemek çıkarken yine de elini tutmak
İşte bu benim diye
Hediyeler, bazen anlamsız gelse de sana yılbaşı doğum günü bayramlar
Yine de pasta kesmek, kutlamak
Sonra plan yapmak, ev eşyası bakmak arada para harcamayalım dediğimde çatılan kaşların Kumanda savaşın, sadece pazar değil her akşam kaçırmadığın maç yorumların
Bir zamanlar sen evde beni beklerken her gün işten nasıl çıkardım, nasıl koşarak gelirdim
Seni evde saklamak için neler yapardım
Sabaha kadar uyumaz Allahım benim bir sevgilim var bu ne muhteşem derdim
Nefesini dinlerdim sen uyurken
Seni kaybetme korkusuyla bir hüzün bir telaş aylarca sürükledi beni sen nereye çekersen Sonra fark ettim ki sen bir yere çekmiyordun ben itekliyordum
Ben yalnızlığıma çaresizliğime bir çare arıyordum, ben seni sevmeyi seviyordum.
Beni her kırdığında her yıktığında ağlıyordum, evet ayrılmak istiyordum
Sen hiç söylemedin ama ben cesaret edebiliyordum
Başkalarına aşkım demene, sen benim için ilkken benim sana son olmama kızıyordum
Yine de ayrılamadık işte
Seninle her bitişin bir başlangıcı oldu, hem belki daha kalın iplerle
Bir şey vardı ki haklıydım
Her ağlattığında beni o damlalar cam kırıklarıydı kalbime batan
Sana söyledim bir gün çok incitecek bunlar beni
İşte o zaman ben de seni acıtacağım elimde olmadan
Beni dinlemedin
Uzun zaman geçti ve fark ettim ki bana ihtiyacın benim sana olduğundan daha fazla.
Seni kıramadım devam ettim, edeceğim de
Anneni seviyorum, kız kardeşlerini babanı da, onlar benim de ailem olacak
Bu düğün olacak
Hiç istemediğim halde hiç istemediğim şekilde
Sen mutlu ol diye
Sana söz verdim sen bir kez daha yıkılma diye
Bazen gözlerime bakıp eskisi gibi sevmiyorsun hissediyorum dediğinde
Saçlarını okşuyorum anlamandan ürküp
Bana, aşk yok bebeğim o sadece hikayelerde filmlerde olur "saçmalık" dediğinde
Benden aldığın aşk sandığım da tükenmiş
O heyecan, o neşe, o korku, o tutku o kadar eski ki şimdi
Benimle olman için
Senin için
Vazgeçtiğim şeyin ne olduğunu bilseydin
Hayallerim, rüyalarım, kişiliğim
Yeri geldi onurum, hepsi yerle bir oldu
Sen istemiyorsun diye vazgeçtiğim her şey bir yana bütün dünyayı al koy bir tarafa ama
Senin için vazgeçtiğim şeyi bir anlasan
Her sabah uyanmama sebep olan
Hayatımda ilk kez ölmeyi değil yaşamayı öyle kuvvetle hissettiren bir şey
Hayallerimi hatırlatan
Hala her şey için umut olduğunu gösteren
Çocukluğum kadar sevinç veren
Ayaklarımı yerden kesen
Mutluluk şarkıları söyleten
Bana "sen ne güzel bişeysin sen en güzel bişeysin" diyen
Seninle olmasa da öğrendim
Aşk çok güzel bişeymiş…
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Seni bazen bir sarkiya benzetiyorum.
Guftesi bende gizli, usulu belirsiz, notasiz..
Sol anahtari ile basliyorum dusunmeye,
Saclarin, gulen gozlerin giriyor kelimeye,
Bes cizgilik porteye yerlestiremiyorum;
Duygularimla kaliyorum sonra,
Nihavend gibi karasiz…
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...


Kurtuluş mu var ki
senin sevginden...
Tutulmaya gör
bir kere yeter ki…!

Kalın kalın zincir vurmuşlar sevgiye
başlamış bu defa zincirlerini sevmeye..
.
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Nasıl bir yazgıydı bu, yazanı yazdıranı belli olmayan? Hangi kader çizgisiydi yollarını kesiştiren? Hangi rüzgarlardı o güzel kadını, onun sakin küçük dünyasına getiren? Onu sakin denizlerden sürükleyip fırtınalı okyanuslara atan? Sırası mıydı bu aşkın, o ununu elemiş eleğini asmış, tüm sevdaları sürgünlere göndermişken?

Hangi acımasız yazgıydı, onu yeniden aynalara baktıran. O aynalar ki, hiç yalan söylemeyi bilmezlerdi. Geçen yılların bırktığı izleri insanın yüzüne acımasızca vururlardı. Azaltamazdı ki kalan saçlarındaki akları, yüzündeki çizgileri. Küçülüp, eriyordu, o güzel kadının belleğine kazınmış resminin yanında. Utanıyordu sevdasından, aşkından. Ona giden yollardaki uçurumlar, engeller büyüyordu. O, giderek uzak ve erişilmez bir tanrıça oluyordu. Kâr etmiyordu hiçbir şey; bilge teselliler, kitaplarda okudukları.

İster itiraf etsin, ister etmesin, düştüğü durumun bir tek tanımı vardı ve o da aşktı, sevdaydı. Ve o ömrümde hiç böyle sevdalanmamıştı. Bu sevda, platonik, romantik gibi klişelere sığmayan bir sevginin ürünüydü. Sözcüklerle tanımlanamayan, gece gündüz her saat, her an onu düşündüren, ona özge bir sevdaydı. Ah, bu yürek değil miydi onu yakan, bu onulmaz sevdalara düşüren. Sevginin o mütiş gücünü bu sevda ile öğrenmişti yeniden. Sevdiğiyle sadece aynı mekanlarda olabilmenin bile ne büyük bir mutluluk olduğunu, onun sadece telefondan duyulan sesinin bile tüm gökyüzünü maviye çevirebileceğini, karanlıkları aydınlatabileceğini bu sevda ile yaşamıştı. Ve aşkın insana çılgınlıklar yaptırabileceğini yeniden ta kanında hissediyordu.

Aşık olduğu kadınla olan en kısa ayrılıklar bile ona dayanılmaz geliyordu. Şimdi o yine uzaklardaydı. Ve ona olan hasreti aralarındaki mesafeler artıkça artıyordu. Üstelik günlerdir ondan haber alamamak kendisini deli ediyordu. Ona merhaba diyebilmek, bir tek sözcük de olsa sesini duyabilmek için her yolu deniyordu. Ama tüm çabaları sonuçsuz kalıyordu. Gece gündüz, her an onu düşünüp ona ulaşamamak, korkunç bir ızdıraptı. Kahrolmaktan başka hiçbir şey gelmiyordu, elinden. Bu griler grisi, mavi yoksunu gökyüzünün altında çıldırasıya özlüyordu o kadını, onun gözlerini, gözlerinin rengini, gülüşünü.

Ayrılık acısıydı bu, kolay değildi üstesinden gelmek. Haykırsaydı sevgisini pencerelerden, bağırsaydı adını sokalara, diner miydi acıları? Yılın son günde yağan karın beyazına dökseydi karanlıklarını, aydınlanır mıydı içi? Batmakta olan güneşin kızıllığına, sütmavisi kesilen gökyüzüne çizseydi aşkını, azalır mıydı o kadına olan özlemi? Kalemini kanına batırıp ak kağıtlara yazsa bu aşkı, biter miydi hasret?

Bu son ayrılık, onu genç kadına olan sevgisini sorgulamaya zorluyordu. Aklı, bu sevdanın, hiçbir gerçekliğinin ve geleceğinin olmadığını söylüyor; kendisi için hiçbir şey ifade etmediğin, senin sevdana gereksinimi olmayan o kadını neden seviyorsun? diye soruyordu. O ve kalbi akılına karşı inatla direniyorlardı. "Evet, değer", diyordu, "yüz kere, bin kere değer!". Çünkü o kadın yaş******* çıktığında kendisini tekrar ölü hayatların, mavisi ve güneşi olmayan günlerin beklediğini biliyordu. "Değer" diyordu, "herşeye değer! Uğruna ölmeye, çılgınlıklar yapmaya, deli divane olmaya, Kerem gibi yanmaya değer!"

Niçin mi? Sadece o kadını görebilmek için, sadece sesini duyabilmek için, sadece güzel gözlerine bakabilmek için, o sıcak, o çocuksu gülüşünü yaşayabilmek için. Onu görünce heycanlanmak, onunla konuşurken toy bir delikanlı gibi ne söyleyeceğini, ne diyeceğini şaşırmak için. Onunla birlikteyken, onu düşünürken tüm dünyayı, tüm kaygıları unutabilmek için.

Tektaraflı sevdaların seveni acılara boğabileceğini ta başından biliyordu ve o acıları ak kağıtlara dökerek, şiirleştirip, öyküleştirerek yenebileceğini düşünmüştü. Ama bunun olanaksız olduğunu kısa zamanda anlamıştı: Gerçek aşk kendini yazdırmıyor, kağıda dökülemiyordu. Ve o aşka tutsak, aşık olduğu kadın ona yasak olsa da, aşka ihanet etmemek için; insanı insan yapan o yüce duygudan yana olmak için; belki de sadece "onu seviyorum, o halde yaşıyorum!", diyebilmek için, sonuna kadar direnecekti.
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Sevmek inanmaktır.
Güvenmektir duygulara..
Direnmektir sevmek..
Tüm acılara direnmek....

***

Sevdiğini kendin gibi, kendinden de çok duyumsamaktır
İki ten, iki kalp, iki gönül yoktur sevgide, tek bir yürek olunur.
Sevmek paylaşmaktır, sevdiğinle kalbini bölüşmektir sevmek.
Ve sevmek direnmektir, tüm acılarıyla direnmek.
Sevmek sevilmeyi haketmesini bilmektir.
Sevmek, sevgilinin baktığı yerde, sustuğu yerde olmaktır.
Sevginin olduğu yerde dışa vurur istekler..
Sevme özgürlüğünü istersin, sevginin kabul edilmesini istersin,
bir gün gelir bu istekler de son bulur, kendinden istersin artık,
sevgiliyi daha çok sevmek istersin, hataları, kusurlarıyla sonsuz kılmak
istersin sevgini...
Beklentilerin son bulduğu duraktır, sevda denizinin son limanıdır.
Sevmek, sevgili için yaşamaktır.
Onun eli, kolu, gözü, kalbi olmaktır.
Sevmek vermektir, sevdiğin için, almasını bilmektir..
Güvenmektir duygulara sevmek..
Sevdiğine seni seviyorum! diyebilmektir.
Okuyabilmektir gözlerdeki sözcükleri.
Haykırabilmektir sevgiyi hiç bağırmadan..
Sevmek sevgiliye bir nefes kadar, yakın olmaktır.
Sevmek özveride bulunmaktır.
Ve sevmek İNANMAKTIR !...

İNANMAKTIR SEVMEK...

İnanmaktır sevmek.
Tüm içtenliğinle...
Güvenmektir duygulara
Okuyabilmektir gözlerdeki, sözcükleri
Haykırabilmektir sevgiyi hiç bağırmadan
Direnmektir sevmek..
Tüm acılara direnmek....
Sevdiğine seni seviyorum! diyebilmektir
Anlatabilmektir sevdiğini..
Yazabilmektir en yüce aşk şiirlerini..
En güzel aşk sözleriyle...
Bazı an'lar vardır; haykırmak
gelse de içinden fısıltıyla söylersin
''seni seviyorum''ları..
Seni duymayacağını bildiğin sevgilerde.
 
---> Bendeki Varlığının Sebebi Ben,Yokluğunun Sebebi Sensin...

Hasretin KiLidini Yüregime Vurup Git..!

Hasretin Kilidini Vurup Yüregime Git
Zaten Alistim Ben Hasretlerle Yasamaya
Yanimdayken Bile Benim Degilsin Ki
Bedenin Benimle Ama Ruhun Benimle Degilki
Yanimdayken Bile Benimle Olmayani Uzaktayken Niye özleyim Ki
Seni O Kadar Cok Sevmeme Ragmen Sen Beni Sevmedin
Ne Kadar Deger Verdiysem Olmadi Ne Istediysen Yaptim
Iste O Zaman Anladim Ki Ne Yapsam Olmayacak Sevmeyeceksin Beni
ümitsiz Bir Aska Kapilmistim Ama Yasayacagim Bu Aski Demistim Kendi Kendime
Zaman Istedin Ben Bir ümitle Onada Peki Dedim Belki Seversin Diye Düsündüm
Ama Bu Zamanda Sadece Benden Adim Adim Uzaklasini Izledim Caresizce
Bir Zamanlar Hayatimda Belki Diye Bir Kelime Vardi Tüm ümitlerim Ondaydi
Ama Artik Yok Belkilerle Yasanmayacagini Cok Iyi Anlamistim
Aci Cekerken Ders Almak Buna Denir Heralde
Sevdigime Hic Pisman Olmadim Hatta Simdi Daha Cok Seviyorum Seni
Aski Gercekten Sevdigin Biriyle Yasayacagim Icin Daha Cok Sevdim Seni
Sevgi Fedakarlik Ister Ya Iste Fedakarlik
Benim Icin Ask Senin Mutlu Oldugunu Görmektir
Baskasiyla Olsa Bile
Gitmene Degil Askim,baskalarinin Sana Hakedecegin Sevgiyi Veremeyecegine üzülüyorum
Sen Artik Uzakta Olsanda
Benim Icin Her Günesin Dogusundasin
Her Günes Dogdugunda Seninle Beraber Yeni Bir Güne Basliyorum
Yani Her Gün Seninle Yeniden Doguyorum
Dünyanin Döndügü,günesin Dogdugu,kiyametin Koptugu Güne Kadar
Her Gün Bikmadan Usanmadan Seninle Yeniden Dogacagım.....
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst