Atatürk’ün yalanı sevmemesi ile ilgili anı

codEX

Kayıtlı Üye
Atatürk’ün, yalan söylenmesini sevmemesi ile ilgili bir anı.
Yalana Tahammülü Yoktu...
Eskişehir yoluyla Ankara’ya gittim. Mustafa Kemal ile henüz tanışmıyordum. Kendisini Ankara’da Mecliste buldum. Kapıdan içeri girilince solda ve cadde üzerindeki oda riyaset odasıydı. Mustafa Kemal pencerenin yanındaki yazıhanenin başında oturuyordu. Diğer sandalye ve koltuklarda da ziyaretçiler vardı.
Yanına sokularak kendimi:
-Celâl, diye takdim ettim.
Bana hemen yanı başında bir yer gösterdi.
Kendisi bir taraftan da genç bir mülâzımın verdiği izahatı dinliyordu.
Mülâzım hararetli hararetli:
-Kıtamı üçe böldüm, ben merkezden ilerledim. Fakat ne çare ki geriye ancak yalnız dönebildim, şeklinde anlatıyordu.
Mustafa Kemal bir ara mülâzıma hitaben:
-Kâfi, gidebilirsiniz, dedi.
Mülâzım dışarı çıktıktan sonra bana döndü ve:
-Sanki bir başkumandanmış gibi konuştu değil mi? dedi ve arkasından ilâve etti:
-Söylediklerinin hepsi yalan…
İşte Atatürk’ün bana söylediği ilk cümle bunlar olmuştu. O gün anladım ki Atatürk kendisine yalan söylenmesine asla tahammülü olmayan bir insandır. Ona yalan söylememek, bu sebeple beceremediğimiz bir işi de itiraf etmek lâzımdır. Kendisiyle karşılaştığım o ilk gün edindiğim bir tecrübe ile seneler boyunca Mustafa Kemal’in yakın itimadını bu metod sayesinde kazandım.
 
---> Atatürk’ün yalanı sevmemesi ile ilgili anı


merhaba.

İzin verirseniz,
Bizde bir hatırlatma yapalım.

Anı güzel de,
Kim anlatmış,
Kime anlatmış,
Alıntı mı vs...

Alt kısmına not olarak ekleyin ki,
Yaptığınız iş değer kazansın,
İnandırıcı olsun.

Konu güzel.
Aynen devam.:1:

Saygılar.:hi:

 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst