SinLesS~
Bayan Üye
---> Aşk Şiir Arşivi ~
Soğuk bir sonbahar akşamıydı gidişin.
Hava kararmış yağmur yağmaya başlamıştı.
Düşlerimize yağmur yağıyordu rüzgar üşütüyordu ellerimizi.
Gözlerin donuk bedenin halsizdi. Gizli bir el
kalkışa hazırlanan otobüse binmen için seni sürükler gibiydi.
Sanki kalmak istiyordun
"Baharda dönerim." demiştin hatırlıyor musun?
"Sakın beni unutma bekle."
Ben seni unutmadım sevgili. Ben seni unutmadım.
Bütün kış baharda döneceğin günün hayali ile ısındım.
Minik öpücüklerle uyandırıp
güneşin doğuşunu gösterecektim sana.
Çiçeklerin denizin kumsalın güneşin
tadına birlikte varacak gün batımlarında
denizle birleşen ufuk çizgisini birlikte seyredecek
ay ışığında mutluluk şarkımızı söyleyecektik.
Yalan değil kaçamak sevdalara takıldım yokluğunda bir süre.
Sana benzeyen her şeyi sevdim ben.
Sevdiğim her şeyde senden izler vardı.
Aradığımı buldum sandım ama yanıldım bulduğum sen değildin.
Olmadık zamanlarda aklıma düştün zamansız yaralandım.
Her sabah seni bulmak için
yollara düşmek geldi içimden ama gidemedim.
Yalnızlığın acısıyla gurur satın alır oldum her gece.
"Gelir" dedim kendi kendime.
Söz verdi gelmesi gerek. Bekledim.
Kendimi paramparça hissettim ama yine de sana kızamadım.
Unuttum kötü sözlerini. Unuttum kapında bekletildiğimi.
Unuttum telefonlarıma cevap vermediğini.
Kavgalarımızı unuttum.
Bir tek seni unutmadım sevgili.
Bir tek seni unutamadım.
Hep dönmeni bekledim.
Zamanla alıştım acılara
ölüm ilanlarında kendiliğinden silinen adreslere.
Alıştım sevdiklerimin yokluğuna.
Ama yalnızlığa alışamadım. Hasrete alışamadım.
Sensizliğe alışamadım. Hep dönmeni bekledim.
Olmadı gülüm. Bir araya gelemedik.
Oysa daha yolun başındaydık
tomurcuktuk daha çatlamaya hazır bahar gelmeden ayrıldık.
Şimdi artan yalnızlığım senin büyüyen yokluğun var.
Duvarlarda gözlerinin izi kapı kollarında parmak izlerin saklı.
Sen neredesin sevgili? Varlığın nerede?
Bir mevsim döndü sen dönmedin.
Düşlerim böyle dağınık değildi eskiden.
Kara bulutlar gibi kümelenip bir yere
acılarım yüreğimde çöreklenmezdi gece yarılarında.
Özlemlerim hiç bu kadar uzak olmamıştı gün ışığına.
Hasret bu kadar büyümemişti.
Şimdi göçebe olmuş yüreğimle
her sabah yeni yolculuklara çıkıyorum.
Gün ışığına çoğalmış hasretimle
hızla kaçıyorum kara ağızlı tünellerin içinden.
Umudun türküsünü söylüyorum öksüz bakışlarımla.
Soğuk bir sonbahar akşamıydı gidişin.
Hava kararmış yağmur yağmaya başlamıştı.
Düşlerimize yağmur yağıyordu rüzgar üşütüyordu ellerimizi.
Gözlerin donuk bedenin halsizdi. Gizli bir el
kalkışa hazırlanan otobüse binmen için seni sürükler gibiydi.
Sanki kalmak istiyordun
"Baharda dönerim." demiştin hatırlıyor musun?
"Sakın beni unutma bekle."
Ben seni unutmadım sevgili. Ben seni unutmadım.
Bütün kış baharda döneceğin günün hayali ile ısındım.
Minik öpücüklerle uyandırıp
güneşin doğuşunu gösterecektim sana.
Çiçeklerin denizin kumsalın güneşin
tadına birlikte varacak gün batımlarında
denizle birleşen ufuk çizgisini birlikte seyredecek
ay ışığında mutluluk şarkımızı söyleyecektik.
Yalan değil kaçamak sevdalara takıldım yokluğunda bir süre.
Sana benzeyen her şeyi sevdim ben.
Sevdiğim her şeyde senden izler vardı.
Aradığımı buldum sandım ama yanıldım bulduğum sen değildin.
Olmadık zamanlarda aklıma düştün zamansız yaralandım.
Her sabah seni bulmak için
yollara düşmek geldi içimden ama gidemedim.
Yalnızlığın acısıyla gurur satın alır oldum her gece.
"Gelir" dedim kendi kendime.
Söz verdi gelmesi gerek. Bekledim.
Kendimi paramparça hissettim ama yine de sana kızamadım.
Unuttum kötü sözlerini. Unuttum kapında bekletildiğimi.
Unuttum telefonlarıma cevap vermediğini.
Kavgalarımızı unuttum.
Bir tek seni unutmadım sevgili.
Bir tek seni unutamadım.
Hep dönmeni bekledim.
Zamanla alıştım acılara
ölüm ilanlarında kendiliğinden silinen adreslere.
Alıştım sevdiklerimin yokluğuna.
Ama yalnızlığa alışamadım. Hasrete alışamadım.
Sensizliğe alışamadım. Hep dönmeni bekledim.
Olmadı gülüm. Bir araya gelemedik.
Oysa daha yolun başındaydık
tomurcuktuk daha çatlamaya hazır bahar gelmeden ayrıldık.
Şimdi artan yalnızlığım senin büyüyen yokluğun var.
Duvarlarda gözlerinin izi kapı kollarında parmak izlerin saklı.
Sen neredesin sevgili? Varlığın nerede?
Bir mevsim döndü sen dönmedin.
Düşlerim böyle dağınık değildi eskiden.
Kara bulutlar gibi kümelenip bir yere
acılarım yüreğimde çöreklenmezdi gece yarılarında.
Özlemlerim hiç bu kadar uzak olmamıştı gün ışığına.
Hasret bu kadar büyümemişti.
Şimdi göçebe olmuş yüreğimle
her sabah yeni yolculuklara çıkıyorum.
Gün ışığına çoğalmış hasretimle
hızla kaçıyorum kara ağızlı tünellerin içinden.
Umudun türküsünü söylüyorum öksüz bakışlarımla.