Kılıç Arslan tahta çıkar çıkmaz devleti teşkilatlandırdı. Öncelikle başsız kalan devletin başkenti olan İzniki bayındır hale getirdi. Devlet yönetimindeki otoriteyi de eline aldıktan sonra zaman kaybetmeden akınlara başladı. Öncelikle, Marmara sahillerine yerleşmeye çalışan Bizans Devletini bu bölgeden uzaklaştırdı. Batı sınırını biraz olsun rahatlattıktan sonra doğuya yönelen I. Kılıç Arslan 1096 yılında Malatyayı kuşattı; fakat Haçlı ordusunun Anadoluya girdiğini haber alan Kılıç Arslan hemen kuşatmayı kaldırarak merkeze döndü. Avrupadaki soyluların, derebeylerin, prenslerin ve şövalyelerin oluşturduğu bu Haçlı ordusu Anadolu Selçuklu Devletinin payitahtı olan İzniki ele geçirince devletin yeni başkenti Konya oldu. Haçlı birlikleri ilerlemeye devam ettikçe sayıca fazla olmalarına rağmen Kılıç Arslan büyük bir soğuk kanlılıkla güzergahı izledi ve gerek gece baskınlarıyla gerekse Türk Akıncılarının uyguladığı Vur-Kaç taktiği ile düşman birliklerini adeta imha etti. Haçlılara karşı alınan bu zaferden sonra Bizans ile antlaşma imzaladı ve doğu seferlerine hız kazandırıldı. 1103 senesinde Malatyayı ele geçiren I. Kılıç Arslan ardından Musulu da ele geçirmeyi başardı. Fakat bu başarılı yolculuk Habur Nehrinde son buldu. I. Kılıç Arslan, Emir Çavlı, Artukoğlu İlgazi ve Suriye meliki Rıdvanın kuvvetleriyle Habur Nehri kenarında yaptığı muharebede yenildi ve nehre düşüp boğuldu. I. Kılıç Arslanın ölümünden sonra oğlu Musul valisi Şehinşah da Emir Çavlı tarafından esir edilerek İsfehana götürüldü.
Hükümdarın savaşta ölmesi ve oğlunun esir düşmesi Anadolu Selçuklu Devletini derinden sarstı. Bu güç kaybı ise devletin etrafındaki eli tetikte bekleyen düşmanlar yani Bizanslılar için bulunmaz bir fırsattı. Bizanslılar, Batı Anadolu sahillerini istila etmeye başladılar. Hükümdarsız kalan devlet birlikleri bu istilacılara direnemeyerek Anadolu içlerine kaçmak zorunda kaldı.
1110 yılında ise esaretten kurtulan Şehinşah, Konyaya gelerek tahta geçti. Şehinşah ve Kayseri emiri Hasan Beyin bütün gayretlerine rağmen Bizans birliklerinin önünden kaçan Türklerin Anadolu içlerine çekilmeleri durdurulamadı. Bu başarısızlıklar sonucunda 1116 yılında Danişmentliler Şehinşahı tahtan indirerek yerine Şehzade Mesudu sultan ilan ettiler.
Hükümdarın savaşta ölmesi ve oğlunun esir düşmesi Anadolu Selçuklu Devletini derinden sarstı. Bu güç kaybı ise devletin etrafındaki eli tetikte bekleyen düşmanlar yani Bizanslılar için bulunmaz bir fırsattı. Bizanslılar, Batı Anadolu sahillerini istila etmeye başladılar. Hükümdarsız kalan devlet birlikleri bu istilacılara direnemeyerek Anadolu içlerine kaçmak zorunda kaldı.
1110 yılında ise esaretten kurtulan Şehinşah, Konyaya gelerek tahta geçti. Şehinşah ve Kayseri emiri Hasan Beyin bütün gayretlerine rağmen Bizans birliklerinin önünden kaçan Türklerin Anadolu içlerine çekilmeleri durdurulamadı. Bu başarısızlıklar sonucunda 1116 yılında Danişmentliler Şehinşahı tahtan indirerek yerine Şehzade Mesudu sultan ilan ettiler.