Turizm Çeşitleri

уαяєη

ɘƨмɘя
Bayan Üye
AV TURİZMİ



Türkiye'nin coğrafi yapısı, bitki örtüsü ve yaban hayatı bakımından av turizminin gelişmesine elverişli konumdadır. Av turizmine açılacak avlaklar, ülkemizin av hayvanı potansiyeli dikkate alınarak, Orman Bakanlığı (Milli Parklar, Av ve Yaban Hayatı Genel Müdürlüğü) tarafından tespit ve ilan edilmektedir. Yabancı turist avcılar, Orman Bakanlığınca A Grubu Seyahat Acentelerine verilen Av Turizmi İzin Belgesi ile avlanabilmektedirler. Ayrıca, yabancı turist avcılar Orman Bakanlığı Milli Parklar ve Av-yaban Hayatı Genel Müdürlüğünce tescil edilen özel avlaklarda, sadece buralarda üretilip serbest bırakılan türleri avlayabilmektedir.

Seyahat Acenteleri aracılığıyla avlanabilen yabancı turist avcılar, 6136 Sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik ve MAK (Merkez Av Komisyonu) nun ilgili kararına göre, av tüfeği ve aksamını beraberlerinde getirebilmektedirler.

Av İzin Belgeleri'nde; av partisine katılacak avcının adı, soyadı, uyruğu, yurdumuza giriş ve çıkış yapacakları gümrük kapıları ve tarihleri, avlanacakları yer, avlanma tarihleri ve avlayabilecekleri av hayvanı türleri ve sayıları belirtilmektedir.


-Türkiye' de Avlanabilen Av Hayvanları

Türkiye'de avlanılmasına izin verilen yaban hayvanları türlerine ve avlanma sürelerine göre yıldan yıla değişmektedir. Bu değişiklikler her yıl düzenlenen Merkez Av Komisyonu Kararları ile belirlenir.

Büyük av hayvanlarından ayı, çengel boynuzlu dağ keçisi (şamua), yaban keçisi (bezoar), yaban domuzu, vaşak, kurt, çakal, tilki, av turizmi başlığı altında yerli ve yabancı avcıların kullanımına bedeli karşılığı sunulmuştur. Bunların dışında kalan avların, yabancı avcılara avlatılması sadece özel avlaklarda mümkündür. Yabancı avcılar özel avlakların haricinde, yukarıda adı geçen av hayvanlarından başka av hayvanlarını avlayamazlar.


-Hayvan Türlerinin Araştırılması

Hayvan türlerini araştırmak amacıyla Türkiye'ye gelecek yabancı uyruklu araştırmacıların faaliyetleri ve bu konuda yapılan başvuruların belirli bir prosedür çerçevesinde ilgili birimlere iletilmesi tedbirleri de Orman Bakanlığı Milli Parklar veAv-Yaban Hayatı Genel Müdürlüğünce yürütülmektedir.

Ülkemizde gerçekleştirilecek araştırma izinleri konusundaki başvurular, ülke dışında T.C. Büyükelçilikleri, ülke içinde Dışişleri Bakanlığı kanalıyla Orman Bakanlığına yapılmaktadır. Başvuru sahiplerine izin verilebilmesi için, alanlarında ciddiçalışmaları ve eserleri olup olmadığı göz önünde bulundurulmaktadır..

Başvuru talepleri gerekli resmi makamlar tarafından incelendikten sonra uygun bulunması halinde belli koşullarda araştırma izni verilmektedir. Araştırma çalışması kapsamında, yaban hayvanlarından örnek toplanmasına ve yumurta vb. üretim materyallerininyurt dışına çıkarılmasına izin verilmemektedir.


-Av Turizmi Yapan Seyahat Acentaları

-Avcılık ve Atıcılık Kulüpleri


-İrtibat Adresi ve Linkler

Adres: Orman Bakanlığı Gazi Tesisleri 11 Nolu Bina Gazi/ANKARA
Telefon: (+90-312)221 08 79-221 21 70-221 17 69
Faks: (+90-312)222 51 40
Web Site: http://www.milliparklar.gov.tr
E-mail: [email protected]
 
---> Turizm Çeşitleri

KIŞ TURİZMİ



Yaz-kış üzerinde kar eksik olmayan yüksek dağlarıyla ve bu dağlarda kurulan kayak tesisleriyle Türkiye önemli bir kış turizmi merkezidir.


Ağrı - Bubi Dağı



Doğu Anadolu Bölgesi, Ağrı ili sınırları içinde yer alan Kayak Merkezi Ağrı şehir merkezine 18 km. mesafedeki Bubi dağında kurulmuştur.

Ulaşım: Ankara ve İstanbul'dan haftanın belirli günlerinde uçak seferleri bulunmaktadır. 18 km. uzaklığındaki şehir merkezine ulaşım, özel araçlarla mümkündür.

Coğrafya: Karasal iklimin hüküm sürdüğü kayak merkezinde kayak için en uygun sezon Aralık-Nisan aylarıdır. Alpin Çayırlarla kaplı merkezde, kayak mevsiminde kar yüksekliği 1-2 metreyi bulmaktadır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Ağrı il Özel İdare Müdürlüğüne ait bir kayak evi hizmete girmiştir. Merkezde 60 kişilik bir kafeterya bulunmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak Merkezinde uzunluğu 1227 m. olan 600 kişi/saat kapasiteli teleski hizmet vermektedir. Ayrıca Ağrı'ya 45 km., Eleşkirt ilçesine 4 km. uzaklıkta, 4 kişilik iskemleli sökülebilir telesiyej tesisi daha yapılmıştır. Tesis uzunluğu 1650 m olup kapasitesi. 1000 kişi/saattir.

-

Ankara - Elmadağ



Elmadağ Kayak Merkezi Ankara ili sınırları içinde, Elmadağ'ın kuzey yamaçlarında yer almaktadır. Kent merkezine yakınlığı avantajıdır.

Ulaşım: Ankara'ya 18 km. uzaklıktadır. Şehir merkezinden kayak tesislerine ulaşım üniversite araçları ve özel araçlarla mümkündür.

Coğrafya: Kayak Merkezi Elmadağ'ın kuzey yamaçlarında, 1500-1850 m. yükseklikler arasında bulunmaktadır. Pistler ağaçsızdır ve alpin çayırlarla kaplıdır.

Karasal iklimin hüküm sürdüğü merkezde kayak sezonu Ocak-Mart arasında ve kar kalınlığı 30-60 cm.dir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: ODTÜ-Hacettepe-Ankara Üniversiteleri ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne ait kayak evi ve Turizm Bakanlığı'na ait Turban otel ve şahıslara ait iki restoran bulunmaktadır. Tesislerde kapalı yüzme havuzu, sauna, diskotek ve restoran mevcuttur. Hava kuvvetlerine ait teleski tesisi, kar üstü aracı ve kafeterya hizmet vermektedir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: 548 metre uzunluğunda saatte 720 kişi kapasiteli bir adet teleski bulunmaktadır. Pist kolay ve orta zorluk derecelerindedir.

--

Antalya - Saklıkent



Akdeniz Bölgesinde Antalya'nın batısında Beydağları üzerinde, Antalya kent merkezine 50 km. kuzeybatıda yer almaktadır. Antalya'ya yakınlığı nedeni ile bir günde iki mevsimin birden yaşanabildiği ender yerlerden biridir.

Ulaşım: Antalya merkezine uzaklığı 50 km. dir. Son 7-8 km.si stabilize tamamı asfalttır. Özel araç, tur otobüsü ve taksi ile ulaşım mümkündür. 1,5 saatte ulaşılmaktadır.

Coğrafya: 2.747 m. yüksekliği olan Bakırlı Dağın'ndaki kayak merkezinde, kayak alanı 2.300-2000 m. arasıdır. Kar yağışına bağlı olarak kayak mevsimi 2-3 aydır. Kayak mevsiminde 50-100 m. dir. Karasal iklim vardır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Bakırlı ve Saklıhan Motelde yaklaşık 100 yatak kapasitesi vardır. 80 kişilik restoran, kafeterya bulunmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: 240 kişi/ saat ve 340 kişi/ saat kapasiteli 600 ve 800 mt.lik 2 adet teleski hizmet vermektedir. Farklı zorluk derecelerinde toplam 3 km.lik pist mevcuttur.

Kayak Merkezi Tel: (+90-242) 446 13 26-446 11 36

--

Bingöl - Yolaçtı



Kayak Merkezi Doğu Anadolu Bölgesi, Bingöl ili sınırları içindedir. Şehir merkezine olan uzaklığı 25 km.dir.

Ulaşım: Ankara'ya 916, İstanbul'a 1313 km. uzaklıkta olan uzaklıkta bulunan Bingöl'e her gün çeşitli illerden karşılıklı otobüs seferleri bulunmaktadır. Kayak tesislerine ulaşım özel araçlarla mümkündür.

Coğrafya: Karasal iklime sahip kayak merkezinde kayak sezonu Arallık ayında başlar ve Mart ayına kadar devam eder.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: 50 yatak kapasiteli bir Kayak Evi bulunmaktadır. Sağlık ve diğer hizmetler için Bingöl Kent merkezinden faydalanılmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Uzunluğu 925 m. olan 500 Kişi/Saat kapasiteli, 499 teleski tesisi bulunmaktadır. Pist uzunluğu 1000 metre olup acemi ve ileri düzey kayakçılar için güzergahlar bulunmaktadır. Alt istasyon 1650 üst istasyon 1890 metredir. Ortalama meyil % 25'dir.

--

Bitlis - Merkez



Doğu Anadolu Bölgesinde, Diyarbakır - Tatvan - Van karayolu üzerinde, Van gölünün yaklaşık 25 km. güneydoğusunda yer alan Bitlis aynı zamanda kış sporları yerleşim yeridir. Kayak alanları kentin içerisindedir.

Ulaşım: Ankara 1100 km. İstanbul 1504 km. İzmir 1465 km. uzaklıkta bulunan şehre her gün çeşitli illerden karşılıklı otobüs seferleri bulmak mümkündür. Havayolu için Muş Havaalanı (85 km.) ya da Van Havaalanı (160 km.) kullanılmaktadır.

Coğrafya: Ilıman karasal iklime sahip kayak merkezinde kayak sezonu Aralık ayında başlar ve Nisan ayına kadar devam eder. Bitlis ve çevresi kış mevsiminde sürekli kar yağışı alır ve kar kalınlığı 100 cm. - 200 cm.dir.

Kayak alanları Kent merkezinin doğu ve batı kesimlerinde yer almaktadır. Doğudaki Dideban (1821 m.) ve Sapgör Dağları ile batıdaki Altınkalbur Dağları kayak alanı olarak kullanılmaktadır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde bir kayak evi bulunmaktadır. Konaklama ve diğer hizmetler için kent içerisindeki yerlerden faydalanılmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak Tesisleri batıdaki Altınkalbur Dağlarında yer almaktadır. Uzunluğu 726 m., kapasitesi 720 kişi/saat olan bir adet teleski tesisi bulunmaktadır. Pistler orta ve zor düzeyde zorluk derecelerindedir.

--

Bolu - Kartalkaya



Kartalkaya kayak merkezi Batı Karadeniz bölgesinde, Bolu il merkezinin güneydoğusunda, Köroğlu dağları üzerinde yer almaktadır. Alp kayağı, Kayaklı koşu (Cross-Country) ve Tur kayağı için çok uygun koşullara sahiptir.

Ulaşım: Bolu şehir merkezine 54 km., Ankara karayoluna ise 28 km. uzaklıktadır. Ankara Esenboğa Havaalanı - Bolu arası, karayolu ile 220 km., İstanbul Atatürk Havaalanı - Bolu arası ise karayolu ile 275 km.dir.

Bu mesafe özel araç veya otobüsle 45 dakika sürmektedir. Şehir merkezinden kayak merkezine ulaşım 45 dakika sürmektedir. Halk otobüsleri ve minibüs bulunur. Ayrıca bir çok otel müşteriler için servis organize etmektedir.

Coğrafya: Kayak alanı 1850 - 2200 metre yükseklik kuşağı üzerinde yer almaktadır. Yöre, yarı ılıman bir iklime sahiptir. Kartalkaya Kayak Merkezi ve çevresi orman örtüleri ile kaplıdır. Hakim rüzgar yönü batı - kuzeybatıdır.

Kayak için en uygun zaman ise 20 Aralık-20 Mart tarihleri arasındadır. Normal kış koşullarında üç metre kar yağışı görülmektedir. Mevsim başında toz kar mevsim sonunda ise ıslak kar özellikleri görülür.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kartalkaya'da toplam yatak kapasitesi 1005 olan iki adet konaklama tesisi bulunmaktadır. Otellerde lokanta, yüzme havuzu, disko-bar-oyun salonu mevcuttur. Kayak hocası ve kayak malzemeleri temin edilebilir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: 2 adet telesiej, 6 adet telesiki ve 3 adet baby lift olmak üzere toplam 11 mekanik tesiste toplam taşıma kapasitesi 6000 kişi/saattir. 12 adet pistte toplam uzunluk 20 km.yi bulmaktadır.

- Yeşil Lift (Chairlift - 700 m)
- Çamçukuru Lift (Chairlift - 650 m)
- İnekçayırı 1-2 (Ski-Lift - 900 m)
- Resuldede 1-2 (Ski-Lift - 600 m)
- Kazankaya (Ski-Lift - 650 m)
- Köroğlu Lift (Ski-Lift - 1200 m)
- 2 Baby-Lift

--

Bursa - Uludağ



Bursa'nın 36 km. güneyinde yer alan Uludağ, ülkenin en gözde kış sporları merkezidir. Flora ve faunasının zenginliği ile 1961 yılında Milli Park ilan edilen Uludağ, sadece kış turizmine değil, yaz aylarında kampçılık, trekking ve günübirlik piknik etkinliklerine de olanak sağlamaktadır. Antik dönemde Olympos Misios adıyla tanınan Uludağ, tanrıların Troya Savaşını izlediği yer olarak mitolojideki yerini almıştır.

Uludağ Kayak Merkezi I. ve II. Gelişim Bölgeleri olmak üzere iki ayrı bölgeden oluşmaktadır. I. Gelişim Bölgesi yatırımlarını tamamlamış durumdadır. 1986 tarihinde turizm merkezi ilan II. Gelişim Bölgesinde 3300 yatak kapasiteli 11 adet turistik tesis parseli düzenlenmiş olup 3300 yatak kapasiteli 11 adet parsel yatırımcıya tahsis edilmiştir.

Uludağ kayak merkezi Alp ve Kuzey disiplini ile "Tur kayağı" ve "Helikopterli kayak" uygulamaları bakımından uygun coğrafya şartlarına sahiptir. Kayak dışında snow board, big foot, buz pateni, kar motosikleti aktiviteleri bulunabilir.

Ulaşım: Uludağ Milli parkına hem karayolu ile hem de teleferik ile ulaşım sağlanabilmektedir. Kayak Merkezi Bursa'ya karayolu ile 40, havaalanına 60 dakikadır.

Uludağ yolu şehir merkezinden Milli Parkın girişine kadar 22 km., Milli Park Oteller Bölgesi arası 12 km.dir. Özel araç ile gidiliyorsa Bursa'dan en uygun Çekirge yolundan çıkılabilir. Kış aylarında arabada da zincir, takoz ve çekme halatı bulundurulmalıdır. Yol üzerinde zincir alınacak ya da kiralanacak yerler bulunmaktadır.

Özellikle kış aylarında günün her saatinde Bursa kent merkezinden (Tophane semti) minibüs bulunabilir. Kayak merkezine çıkmak ortalama 1.5 saat sürmektedir.

Uludağ'a teleferikle çıkılabilir. Bursa Kadı Yayla (1235 m) arasında iki, Kadı Yayla Sarı Alan (1621 m.) arasında iki, toplam dört hat vardır. Her hatta 30 kişi taşıyan bir kabin çalışır. Ancak kayak takımlarını teleferikle taşımak yasaktır. Teleferik Bursa'nın Teleferik semtinden 20 dakikada bir kalkar. Teleferik önce Kadı Yaylaya çıkar. Orada kabin değiştirip, Sarı Alana çıkan kabine binilir. Yolculuk yaklaşık 25 dakika sürmektedir. Buradan Oteller Bölgesine ulaşmak için minibüs bulunmaktadır. Sarı Alanla Oteller Bölgesinin arası 7 km.dir. Yazın ayrıca Sarı Alandan Çoban Kayaya (1750 m) telesiyejle gidilebilir.

Coğrafya: 2543 metreye ulaşan doruğu (Kara Tepe) ile Batı Anadolu'nun en yüksek dağıdır. Çevre, orman örtüleri ile kaplıdır. Uludağ yöresi yarı ılıman iklim kuşağı üzerindedir. Hakim rüzgar yönü güneybatı-güney yönlerindedir.

Kayak alanı 1750-2543 m. yükseklik arasındadır. Kayak için uygun zaman 20 Aralık-20 Mart tarihleri arasındaki dönemdir. Normal kış koşullarında üç metre dolayında kar yağışı alan yöre, mevsim başında toz kar, sonunda ise ıslak kar niteliği gösterir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: On ikisi kamu kuruluşuna, 15'i özel sektöre ait toplam 27 konaklama tesisinde 3000'in üzerinde yatak kapasitesi bulunmaktadır. Alışveriş merkezleri, yeme-içme-eğlence yerleri, sağlık ocağı hizmet vermektedir. Kayak malzeme satış ve kiralık yerler ile kayak hocaları bulunabilir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Oteller bölgesinde 8 telesiyej, 7 telesiki olmak üzere 15 mekanik tesiste 11.000 kişi/saat kapasite mevcuttur. 13 farklı pist vardır.

--

Elazığ - Sivrice Hazarbaba



Elazığ İli Sivrice ilçesi sınırlarında Hazarbaba Dağındadır. Kayak Tesisi 1999 yılında hizmete girmiş olup gelişme aşamasındadır.

Ulaşım: Doğu Anadolu'yu batıya bağlayan yolların bir kavşak noktası konumundaki Elazığ'a bütün illerden günün her saatinde karayolu ulaşımı mümkündür. Ankara'ya 741 km. mesafededir. Elazığ'a haftanın her günü Ankara'ya karşılıklı uçak seferleri, İstanbul'a haftanın 3 günü karşılıklı demiryolu seferleri bulunmaktadır.

Hazarbaba Kayak Merkezi, Elazığ'a 25 km. uzaklıktaki Sivrice İlçesine 6 km. uzaklıktadır. Kayak Merkezine Sivrice'den özel ulaşım araçları bulunabilir.

Coğrafya: 2347 m. zirvesi bulunan Hazarbaba Dağında normal kış koşullarında kar kalınlığı 100 -200 cm. civarındadır. Kayak sezonu Aralık ayında başlar ve Mart ayına kadar devam eder. Bölgede karasal iklim hakimdir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Hazar Baba Kayak merkezinde Kayak Evi ve Kafeterya olmak üzere iki bina mevcuttur. Kayak evinde gelen günübirlikçilere kayak takımları sağlanmakta, kafeteryasında yeme - içme imkanı sunulmaktadır. Konaklama yeri yapımı planlanmıştır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: 1999 yılında hizmete giren tesisin mevcut tele-ski tesisi, 2000 yılında büyütülerek 1700 metreye çıkarılmış, kayak pisti geliştirilerek amatör ve profesyonel kayakçılara rahat bir şekilde kayma imkanı sağlamıştır.

--

Erzincan - Bolkar



Bolkar Kayak Merkezi Erzincan'a 40 km mesafede ana yol güzergahında Bolkar Dağlarında kurulmuştur.

Ulaşım: Şehir merkezinden tesislere ulaşmak yolcu otobüsleri ve özel araçlarla ile mümkündür.

Coğrafya: Kayak mevsimi Aralık ayında başlıyor ve Nisan ayına kadar devam ediyor. Kar kalınlığı 60-100 cm.dir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Merkezde bir kayak evi bulunmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak merkezinde 1050 metre uzunluğunda, 1200 kişilik bir teleski tesisi ile, 300 metre uzunluğunda baby-lift tesisi bulunmaktadır. Pist uzunluğu 1100 metre olup orta-zor düzeydedir. Pist genişliği 100-200 metre ve ortalama meyil % 20'dir.

--

Erzurum - Palandöken



3185 m. zirveye sahip Palandöken dağları, Erzurum'un güneyinde yer alır ve doğu-batı yönünde uzanır. Türkiye'de kış turizmi için yapılan ilk ciddi ve kapsamlı proje Erzurum-Palandöken Kış Sporları ve Turizm Mastır Plan Çalışmasıdır. Yapılan çalışmada Palandöken Dağlarının doğal yapısı ve iklimi ile uluslararası kış sporları merkezi niteliğine sahip olduğu tespit edilmiştir. Projede, üç alan üzerinde gün toplam 32 bin kişinin kayak yapabileceği, uluslararası yarışmalar hatta kış olimpiyatlarının düzenlenebileceği, 6 bin kişinin doğrudan istihdam edilebileceği öngörülmektedir.

Ulaşım: Erzurum'a Ankara ve İstanbul'dan her gün uçak seferleri bulunmaktadır. Kayak Merkezi Erzurum Şehir Merkezine 5 km. uzaklıktadır. Hava alanına ise yalnızca 10 dakika mesafededir. Kış mevsimi boyunca şehir merkezinden halk otobüsü seferleri bulunmaktadır.

Coğrafya: Erzurum Türkiye'nin en yüksek ve soğuk illerinden biridir. Sert kara iklimi hüküm sürer. Yılın 150 günü karla örtülüdür. Normal kış koşullarında 2-3 metre kar yağışı almaktadır. Hakim rüzgar yönü güney ve batı yönlerindedir.

Kayak alanı 2200 - 3176 m. yükseklik kuşağı üzerinde yer almaktadır. Karasal iklim nedeniyle, mevsim boyunca "toz kar" üzerinde kayak yapılmaktadır. 10 Aralık-10 Mayıs arasındaki dönem kayak etkinlikleri için en uygun zamandır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: 4 ve 5 yıldızlı konaklama tesisleri, kayak evi, günübirlik tesisler ve lokantalar bulunmaktadır. Kayak dersi ve malzeme kiralama hizmetleri verilmektedir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Palandöken Kayak Merkezindeki pistler dünyanın en uzun ve dik kayak pistleri arasında yer almaktadır. En uzun pisti 12 km. olan kayak pistlerinin toplam uzunluğu 28 km.yi bulmaktadır. Başlangıç yeriyle varış noktası arasındaki yükseklik farkı 1000 m. olan Palandöken'de Slalom ve Büyük Slalom yarışmaları için 2 adet tescilli Kayak Pisti mevcuttur. (Ejder Pisti ve Kapıkaya Pisti)

Kayak Merkezinde 5 adet telesiyej (toplam 4500 kişi/saat kapasiteli), 1 adet teleski (300 kişi/saat kapasiteli ), 2 adet baby lift ( toplam 1800 kapasiteli ) ve 1 adet gondol lift (1500 kişi/saat kapasiteli) hizmet vermektedir.

--

Gümüşhane - Zigana



Zigana Kayak Merkezi Karadeniz Bölgesinde Gümüşhane il sınırları içerisindedir.

Ulaşım: Kayak merkezi Gümüşhane'ye 40 km., Trabzon'a 60 km. mesafededir. Zigana geçidinin doğusunda, anayola 500 m. uzaklıktadır. Şehir merkezinden tesislere ulaşım özel araç veya yolcu otobüsleri ile mümkündür.

Coğrafya: Genellikle ormanlık alan ile kaplı olan kayak merkezinde kayak alanları 1900-2500 m yüksekliklerinde ve çim ile kaplıdır. Kayak sezonu Aralık ayında başlar ve Nisan ayına kadar devam eder. Kar kalınlığı 100-150 cm.dir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde bir Kayak Evi bulunmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak Merkezinde bir adet teleski, bir adet Baby-Lift tesisi bulunmaktadır. Tesisin uzunluğu 661 metre kapasite ise 843 kişi/saattir. Kayak pistinin genişliği 100-200 metre ve ortalama meyil %20 dir.

--

Isparta - Davraz



Davraz Kayak Merkezi Akdeniz bölgesinde Isparta il sınırları içerisinde il merkezine 26 km. uzaklıktadır.

Ulaşım: Şehir merkezinden kayak tesislerine belediye otobüs seferleri düzenlenmektedir. En yakın hava alanına (Süleyman Demirel Havaalanı) 58 km. uzaklıktadır.

Coğrafya: Davraz Dağı Akdeniz Bölgesinin Göller yöresinde, Eğirdir ve Kovada Gölleri arasında yükselen ve Isparta Ovasını kuşatan dağ kütlelerinden biri olup, 2637 m yükseklindedir. Karasal İklimin hüküm sürdüğü merkezde kayak mevsimi aralık-nisan ayları arasıdır. Kar kalınlığı 50-200 m dir.Çıplak bir yapıya sahip olan dağda çeşitli kış sporlarına imkan veren parkurlar bulunmaktadır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde 50 yatak kapasiteli ve 150 kişilik restoran bulunduran Kayak Evi'nin yanısıra İl Merkezinde ve Eğirdir ilçesinde bulunan toplam 600 yatak kapasiteli otellerden faydalanılabilir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Uzunluğu 1155m olan, 1000 kişi/saat kapasiteli telesiyej tesisi mevcuttur. Alt İstasyon Yükseltisi1674m, Üst İstasyon Yükseltisi 1961m dir. 4 km'ye ulaşan uzun parkurlar bulunan Davraz Kayak Merkezinde Kuzey Disiplini, Alp Disiplini, Tur Kayağı, Snow Board, Tele Mark yapılmaktadır.

--

İzmir - Ödemiş Bozdağ



Bozdağ Kayak Tesisi İzmir ili, Ödemiş ilçesi, Bozdağı Köyü sınırları içinde Bozdağı'nda kurulmuştur.

Ulaşım: İzmir'e 110 km uzaklığındadır. Şehir merkezinden Kayak tesislerine otobüs veya özel araçlarla ulaşmak mümkündür.

Coğrafya: Aralık ayından Mart ayına kadar kayak yapmak mümkündür. Normal kış koşullarında kar kalınlığı 80-120 cm. civarındadır. Akdeniz iklimindedir. Kayak alanları 1700 m. - 2157 m. yükseklikleri arasındadır. Özellikle dağın kuzeye bakan yamaçlarında Alp disiplini kayak uygulamaları yapmak için elverişli bir ortam sunar.

Mekanik Tesisler ve Pistler: İzmir-Ödemiş-Bozdağ Kış Sporları Merkezi kapsamında Özel İdare tarafından 3 adet mekanik tesis tamamlanmıştır. Ancak günübirlik hizmet verebilecek tesislerin ve yatak ünitelerinin inşaatı devam etmektedir.

--

Kastamonu - Ilgaz



Karadeniz Bölgesi, Kastamonu ve Çankırı illeri sınırında zirvesi 2850 m. olan Ilgaz Sıradağları üzerinde, Ilgaz Milli Parkı içerisinde yer alır. Kış turizminin yanı sıra, sahip olduğu doğal güzellikleri ile dört mevsim turizme elverişlidir.

Ulaşım: Kastamonu'ya 40, Çankırı'ya 73, Ankara'ya 203 km, İstanbul'a 475 km.dir. Kayak Merkezine, İstanbul-Kastamonu' ya karayolu ile Ankara-Kastamonu karayolunun kesiştiği noktada yer alan Ilgaz yerleşme bölgesinin yaklaşık 25 km. kuzeyinden ayrılan mevcut yolla ulaşılabilir. Merkeze en yakın havaalanı 203 km. uzaklıktaki Ankara Esenboğa havaalanıdır. Şehir merkezinden kayak tesislerine tur otobüsleri ve özel araçlarla ulaşmak mümkündür.

Coğrafya: Karasal İklime sahip bölgede hakim rüzgar yönü kuzey-kuzeybatı yönlerindedir. Kayak mevsimi Aralık ayında başlayıp Nisan ayına kadar sürer. Kar kalınlığı 50-200 cm. dir. Kayak pistleri 1800-2000 m yükseklikleri arasındadır.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde 5 adet devlet konukevi, 2 adet otel bulunmaktadır. Tesise 3 km. uzaklıkta bir otel daha bulunmaktadır. Tesislerde sağlık hizmetleri, kayak dersi ve kayak malzemeleri hizmetleri bulunmaktadır. Ayrıca 2001 yılı başında Bostan mevkiinde 5 yıldızlı, 320 yatak kapasiteli bir otel ve 88 apart daireden oluşan bir kompleks hizmete girmiştir.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak merkezinde bir adet çift iskemleli telesiyej tesisi ile 1 adet teleski tesisi bulunmaktadır. 700 m. uzunluğundaki telesiyej tesisi 700 kişi/saat kapasitede, 950 m. uzunluğundaki teleski 1000 kişi/saat kapasitededir. Tesise 3 km uzaklığındaki özel otele ait 300 uzunluğunda babylift tesisi bulunmaktadır.

--

Kars - Sarıkamış



Doğu Anadolu Bölgesinde, Kars-Sarıkamış ilçe merkezinin güneydoğusunda yer almaktadır. 2634 m yüksekliğindeki Kars'a 55 km. mesafede Sarıkamış İlçesinin içerisinde Çamurlu dağdadır. Çamlar arasındaki Sarıkamış kayak merkezi; kar kalitesi açısından önem kazanmıştır.

Çamlar arasında toplam 12 kilometreyi bulan 5 etaplı piste sahip 2500 rakımlı Cıbıltepe'nin muhteşem bir doğal güzelliği vardır. Cıbıltepe'nin kristal karla kaplı olması ise onu kayakçılar açısından daha cazip hale getiriyor.

Ulaşım: Sarıkamış Kayak Merkezi Kars hava alanına 50 km, şehir merkezine ise 60 km. uzaklıktadır. Kayak tesislerine en yakın havaalanından (Kars havaalanı 40 dakika ve Erzurum havaalanı 90 dakika) otobüsle ulaşmak mümkündür. Şehir merkezinden kayak tesislerine ulaşım özel araçlarla mümkündür.

Coğrafya: Kayak alanı 2100 -2634 metre yükseklikleri arasında, sarıçam ormanları içerisinde yer almaktadır. Normal kış koşullarında 1.5 metre dolayında olan kar, kayak sporu için oldukça elverişli ve sadece Alplerde olan kristal kar özelliği göstermektedir. Sarıkamış'ta kayak için en uygun zaman 20 Aralık-20 Mart tarihleri arasıdır. Yörede karasal iklim hakimdir. Hakim rüzgar yönü güney-batı yönlerindedir.

Sarıkamış ve çevresi; Alp disiplini, Kuzey disiplini ve Tur Kayağı etkinlikleri için çok uygun koşullara sahiptir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Kayak Merkezinde 2 si devlet konuk evi olmak üzere konaklama yerleri bulunmaktadır. Tesislerde kayak öğretmeni ve kiralık kayak malzemesi temini mümkündür. İlkyardım, güvenlik ve sağlık hizmetleri verilmektedir. Sarıkamış ilçesindeki konaklama yerleri ve hastanelerden istifade edilmektedir. Helikopter pisti olarak askeriye' den yararlanılmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Sarıkamış Kayak Merkezinde 2 adet telesiyej, 1 adet teleski tesisi hizmet vermektedir. Sarıçam Kayak Tesisleri 2400 kişi/saat kapasiteli, diğer telesiyej ise 800 kişi/saat kapasitelidir. Ayrıca Sarıkamış'ta Cıbıltepe'ye Turizm Bakanlığı tarafında 2 adet 4'lü teleski yaptırılmıştır.

--

Kayseri - Erciyes



Orta Anadolu'nun en yüksek doruğu olan Erciyes Dağı (3916 m.) Kayseri ilinin 25 km. güneyinde yükselir. Sönmüş bir volkan olan dağın yüksek kısımları yılın her mevsiminde kalıcı karlarla örtülüdür. Dağın kuzeyinde ise bir km. uzunlukta bir dağ buzulu mevcuttur. Kayak Merkezi Dağın kuzey yamaçlarında yeralan Tekir Yaylası üzerindedir. Erciyes, Kayak Merkezi olmanın dışında, dağcılık sporu açısından ülkenin önemli dağlarından biridir.

Ulaşım: Kayak tesislerine en yakın havaalanından (Kayseri-Erkilet) otobüsle 40 dakika, kent merkezinden 30 dakikada ulaşılmaktadır. Kayseri şehir merkezinden kayak tesislerine ulaşım özel araçlarla mümkündür. Ayrıca bir çok otel müşteriler için servis organize etmektedir.

Coğrafya: Erciyes Dağınının doğu ve kuzey yamaçlarında yeralan kayak alanları 2200 -3100 metre yükseklikleri arasındadır. Kayak için en uygun zaman 20 Kasım-20 Nisan tarihleri arasıdır. Normal kış koşullarında kar kalınlığı 2 metre dolayında bulunmaktadır. Genellikle toz kar niteliğindedir. Yaz Kayağı, Tur Kayağı ve Helikopterli Kayak yapılması mümkündür. Yörede karasal iklim hüküm sürmektedir. Hakim rüzgar yönü güney ve batı yönlerindedir.

Konaklama ve Diğer Hizmetler: Dört devlet konuk evi, bir otel bulunmaktadır. Konaklama yerlerinde lokanta, bar, yüzme havuzu, kayak hocası ile malzeme kiralama hizmetleri mevcuttur. Ayrıca büyük bir kafeterya ve sağlık ocağı bulunmaktadır.

Mekanik Tesisler ve Pistler: Kayak merkezinde toplam 1905 kişi/saat 2 adet teleski ve 1 adet telesiyej olmak üzere 3 adet mekanik tesis mevcuttur.
 
---> Turizm Çeşitleri

İNANÇ TURİZMİ



Ulusal sınırları hesaba katmaksızın dünyada meydana gelen teknolojik değişiklikler insanları bir araya getirmektedir. Yazının icadından bu yana, belkide 9,000 veya 10.000 yıl önce, dünya üzerindeki bazı yerler, farklı kültür, uygarlık ve dinler arasında oluşan yakın ilişkilere sahne olmuştur.

Gerek ilk çağ medeniyetlerinin Anadolu'da gelişmesi gerekse Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde havarilerin ortaçağda ise Musevilerin bulundukları ülkelerde karşılaştıkları ağır baskı ve yok etme politikaları sonucu, bu topraklara sığınmış olmaları Türklerin kendi dini olan İslamiyet'e ait eserlerin yanı sıra çok sayıda sinagog ve kilisenin Anadolu'da yer almasına neden olmuştur.

Milletimizin İslami anlayış paralelinde derin saygı ve hoşgörü içerisinde günümüze kadar ulaşan bu eserler Türkiye'yi diğer ülkelerden daha avantajlı duruma getirmektedir.

İnsanların devamlı ikamet ettikleri, çalıştıkları ve her zamanki olağan ihtiyaçlarını karşıladıkları yerlerin dışına, dini inançlarını gerçekleştirmek inanç çekim merkezlerini görmek amacıyla yaptıkları turistik amaçlı gezilerin turizm olgusu içerisinde değerlendirilmesi İnanç Turizmi olarak tanımlanabilmektedir.
 
---> Turizm Çeşitleri

İPEK YOLU



İpek endüstrisi, eski çağlardan beri birçok milletin hayatında çok önemli bir yer tutmuş; Uzak Doğudan gelen ipek ve baharat, Bat dünyası için, uluslararası ilişkilerde önemli bir rol oynamıştır. İpek, ayrıca, Doğu kültürünün Batı tarafından tanınmasını da sağlamıştır.

Doğunun ipeği ile baharatının kervanlarla batıya taşınması, Çin'den Avrupa'ya ulaşan ticaret yolların oluşturmuştur. Orta Çağda, ticaret kervanları, şimdiki Çin'in Xian kentinden hareket ederek Özbekistan'ın Kaşgar kentine gelirler; burada ikiye ayrılan yollardan ilkini izleyerek Afganistan ovalarından Hazar Denizine; diğeri ile de Karakurum Dağlarını aşarak İran üzerinden Anadolu'ya ulaşırlardı. Anadolu'dan deniz yolu ile veya Trakya üzerinden karayolu ile Avrupa'ya giderlerdi.

Doğudan batıya doğru gelişen bu ticari harekette, daha önceki çağlardan beri kullanılmakta olan bir yol şebekesinden yararlanılmıştır. Yoğun bir şekilde ipek, porselen, kağıt, baharat ve değerli taşların taşınmasının yanında kıtalar arasındaki kültür alışverişine de imkan sağlayan bu binlerce kilometre uzunluğundaki kervan yolları, zaman içinde ''İpek Yolu'' olarak adlandırılmıştır.

İpek Yolu, Asya'yı Avrupa'ya bağlayan bir ticaret yolu olmasının ötesinde, 2000 yıldan beri bölgede yaşayan kültürlerin, dinlerin, ırkların da izlerini taşımakta ve olağanüstü bir tarihi ve kültürel zenginlik sunmaktadır. Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını kazanmalarından sonra, İpek Yolunun hem bir ticaret yolu, hem de tarihi ve kültürel değer olarak yeniden canlandırılması gündeme gelmiş, bu yol boyunca inşa edilmiş ve artık kullanılmayan yapıların, yeni işlevler kazandırılarak korunmaları ve yaşatılmaları için çalışmalar başlatılmıştır.
 
---> Turizm Çeşitleri

SAĞLIK TURİZMİ



Önemli bir jeotermal kuşak üzerinde yer alan Türkiye, kaynak zenginliği ve potansiyeli açısından dünyada ilk yedi ülke arasına girmektedir. Sıcaklıkları 20ºC - 110ºC arasında debileri ise 2 - 500 l./ sn arasında değişebilen 1000'nin üzerinde kaynak bulunmaktadır. Bu kaynaklardan 200'ün üzerinde termal merkez oluşturulmuştur.

Türkiye'nin Marmara ve Ege Bölgelerinde yoğunlaşan bu termal merkezlere İstanbul, İzmir, Pamukkale ve Marmaris Fethiye alanı gibi popüler destinasyonlardan kolaylıkla ulaşılabilir. Eski Hieropolis şehri, dağdan akan kaynak suyunun yamaçları göz kamaştıran beyaz kalkerli taşlardan yumuşak katmanlarla bezendirerek muazzam dairevi havuzlar oyduğu, Pamukkale'nin zengin maden suları mekanı üzerinde inşa edilmiştir. Kuşkusuz, eski Likya şehri Kaunos'un sakinleri, yakınlarındaki Köyceğiz Gölünün maden bakımından zengin çamurunda banyo yapmışlardır.

İzmir - Balçova termal kaynakları, Roma çağında sularının tedavi özelliği bilinen ve yararlanılan, Agamemnon Hamamları mekanı içinde yer almaktadır. Osmanlı Hanedanı'nın ilk payitahtı Bursa, eskilerin Olimpos Dağı olarak bildiği Uludağ karşısında kurulmuştur. Burada doğal termal Çekirge kaynakları, Osmanlıları, 1. Murat (1359 - 1389 ) döneminde daha önceki Roma ve Bizans hamam kompleksinin yer aldığı mekanda daha büyük kubbeli hamam kompleksi inşa etmeye özendirmiştir.

Ege kıyında bulunan Çeşme, doğal termal kaynakları ve deniz sularının tedavi etkisi ile ünlüdür ve Marmara Denizi'nin güney sahilindeki yeşil ormanlar arasında, Yalova termal kaynakları çeşitli rahatsızlıkları tedavi ettiğine inanılan, maden bakımından zengin sulara sahiptir.

Orta Anadolu Bölgesinde yer alan "Balıklı Kangal Termal Merkezi" olağanüstü nitelikte ve dünyada kendi türünde önde gelen bir termal merkezdir. Sivas ili Kangal ilçesine 13 km. mesafede yer alan bu merkez 36 derece sıcaklıktaki şifalı suları, bikarbonat, kalsiyum, magnezyum ve çeşitli deri hastalıklarının tedavisinde hayati rol oynayan, (2 - 10 cm. uzunluğunda) küçük balıklar barındırmaktadır. Bu ilde değerli sağlık kazandırıcı tedavileri ile ünlü Sıcak Çermik ve Soğuk Çermik isimli iki termal merkez daha bulunmaktadır.

Termal tedavi alanında uluslararası standardını koruması ile ünlü diğer bir termal kompleks Kütahya yakınında Yoncalıda yer almaktadır ve "TÜTAV Termal Tesisleri" adıyla ün yapmıştır.

Ünlü Sandıklı (Afyon), Gönen (Balıkesir), Kestabol (Çanakkale), Ilgın (Konya), Kızılcahamam (Ankara), Haruniye (Adana), Ayder (Rize), Ladik (Samsun), Hasanapdal (Van) ve Billoris (Siirt) termal merkezleri, termal tesisleri ile ün yapmış ve tavsiye edilmektedirler.
 
---> Turizm Çeşitleri

KONGRE TURİZMİ



Tarih ve Kültür hazinesi Türkiye, heyecan verici imkânlar âleminin kapısı durumundadır. Avrupa ve Asya'nın birleştiği yerde, Türkiye toplantı, insentiv ve kongrelere şahane mekân konumundadır.

Türkiye birinci sınıf otel konaklama ve konferans tesisi zenginliği, dünyanın belli başlı şehirlerine kolayca ulaşım, güzel dekorlar ve eşsiz manzara cazibesi sunmaktadır. Bütün bunlara, mükemmel bir iklim ve alternatif destinasyonlara göre çok daha düşük maliyet avantajı eklenmektedir.

Türkiye, Avrupa ülkelerine yakınlığı ve egzotikliği ile ideal bir destinasyondur.İzmir, Antalya ve Ankara'ya transfer bağlantısı ve direkt uçuş imkânıyla, Türk Havayolları ve diğer ulusal havayolu şirketlerince İstanbul'a iki ile üç saat içinde ulaştırılmak mümkündür.

Günlük seferler İstanbul'u Amerika Birleşik Devletleri, Ortadoğu ve Asya'nın belli başlı şehirlerine bağlamaktadır. Şehir turları ve eğlence programları paket halinde düzenlenebilir. Rakipsiz dekoru ve mimari hazinelerinin zenginliğiyle, İstanbul dünyanın en büyük turizm destinasyonları arasında yer alır. Palmiye ağaçları ve eski harabeleri ile, İzmir Ege bölgesinin kapısıdır. Kuşadası, Marmaris, Bodrum ve Fethiye gibi sevimli deniz sayfiyeleri satış, toplantı, insentiv için gayet iyi tercihlerdir. Antalya, Mersin ve Akdeniz'in kıyı sayfiyeleri,yılboyu ziyaretçileri, güneş, güzel kum plajları ve eski tarihi yerleri ile cazibe merkezleridir. Türkiye'nin başkenti Ankara muhteşem otel ve restoranları, şahane kaya kiliseleri ve yer altı şehirleri, manzaralı efsanevi Kapadokya'ya kolay ulaşıma ile önemli bir merkezdir. Osmanlı Devletinin ilk başkenti Bursa ise göz alıcı manzara, termal banyolu oteller ve Uludağ'da mükemmel kayak imkanlârı sunmaktadır.

Türkiye bugün her tür ve boyutta toplantı, insentiv ve konferansı uygun konfor ve tarzda düzenlemek üzere tüm donanıma sahiptir. Geleneksel Türk konukseverliği, Yüksek standartta mahalli yemek ve şarap, sonsuz eğlence ve gezi imkânları, Türkiye'de düzenlenecek her kongreyi yankılar uyandırıcı başarıya ulaştırmanın garantisidir.
 
---> Turizm Çeşitleri

GOLF TURİZMİ



Türkiye, son yıllarda art arda hizmete giren uluslararası nitelikteki golf tesisleriyle dünya golf severlerini bir araya getiren nezaketin, kalitenin ve prestijin buluştuğu seçkin bir golf merkezi konumuna dönüşmüştür. Özellikle Antalya'nın 30 km. doğusunda yer alan Belek beldesi gerek eşsiz kültürel, tarihsel ve doğal yapısıyla gerekse nitelikli golf sahaları ve tesisleri ile eşsiz bir golf turizmi potansiyelini oluşturmaktadır. Antalya'nın yanı sıra İstanbul, Ankara ve Muğla'da gerek işletme faaliyetinde gerekse yatırım kapsamında yer alan uluslararası standartlarda golf tesislerimiz planlanmıştır.

Ülkemizde golf tesisleri çoğunlukla sahile yakın yüksek kapasiteli zengin yeme-içme, alışveriş, eğlence olanaklarının sunulduğu konaklama tesislerinin yakınındadır. Bu tesisler doğa ile iç içe düzenlenen golf sahaları ile ziyaretçilerine doğaya dönük bir ortamda tatil geçirebilmek için eşsiz fırsatlar sunmaktadır.

Türkiye'de Turizm Bakanlığı golf turizmine yönelik olmak üzere turizm alan ve merkezlerinde 11 adet golf alanı planlamıştır. Bu golf alanlarının bir kısmı işletme faaliyetine geçirilmiş, diğer bir kısmı ise halen yatırım aşamasındadır.
 
---> Turizm Çeşitleri

GENÇLIK TURIZMI



Gençlerin seyahat etmeleri; onlarin kisiliklerini gelistirmelerinde, yeni yerleri ve yasamlari ögrenmelerinde sosyal iliskilerini artirmada en etkin yollardan biridir. Turizm ise seyahat etmeyi ve seyahat ederken ögrenmeyi kazandiran bir olaydir.

Bu nedenlerle gençlerin güvenilir, temiz ve uygun fiyatli dinlence ve eglence imkânlarinin yaratilarak turizme katilimlarinin tesvik edilmesi kamu ve özel her sorumlu tarafin görevidir.

Bu rehberde yer alan Yurtkur Yurtlarinin asil görevi yüksek ögrenimdeki gençlerimize ögrenimleri sirasinda kalacak yer temin etmektir. Ayni sekilde TUREM'ler yatili meslek egitimi merkezleridir. Bu iki kurum egitim disi zamanlarda yerli ve yabanci gençlerin herhangi bir amaçla çiktiklari seyahatlerde geçici konaklamalarinda kalacak yer temin etme amaci ile olanaklarini gençlere açmislardir. Orman Bakanligi Orman Içi Dinlenme Kamplari, Gençlik ve Spor Genel Müdürlügü Gençlik Kamplari ile gençlere özel indirim uygulayan tesislere ait bilgiler de bu rehberde yer almaktadir.

Ülkemiz içinde herhangi bir nedenle seyahat eden gençlerimiz ile yabanci ülkelerden gelen yabanci gençler, rehberde belirtilen kosullara uymak kaydiyla yatak kapasitelerinden yararlanabilecektir.

Genel Kurallar

1- Bu rehberde yer alan kurumlardan yararlanma süreleri sinirlidir.
2- Yas sinirlamasi bulunmaktadir.
3- Basvurular dogrudan tesislerin adres ve telefonlarina yapilmalidir.
4- Kurumlara ait özel açiklamalar ilgili bölümün içinde yer almaktadir.

Kisaltmalar

K.T.B.: Kültür ve Turizm Bakanligi'ndan Belgeli
B.B. : Belediye Belgeli
TKI : 1. Sinif Tatil Köyü
TK2 : 2. Sinif Tatil Köyü
Ö : Özel Belgeli
 
---> Turizm Çeşitleri

Yat Turizmi



Akdeniz, Ege Denizi, Karadeniz ve Marmara Denizi, Türkiye'yi kuzey, batı ve güneyden çevrelemektedirler. Türkiye, yatçıların her gece değişik, özel demir atacakları koy, körfez ve plajların hazinesidir ve Mavi Yolculuğa ev sahipliği yapmaktadır. Bu şiirsel deniz yolculuğu, insanın kara yerine deniz perspektifinden tarihi deneyimi, körfezlerde ve denizlerde rüzgara yelken açmak ve tabiatla birleşmek anlamındadır. Bu yolculuk, aynı zamanda, sizi Kleopatra' nın özel plajına, Olimpos Dağı'nın ebedi ateşine ve eski uygarlıkların binlerce arkeolojik kalıntısına götüren bir yolculuktur.

Türkiye'de yatçılık, size kıyı köy ve kasabaların sevimli ve konuksever halkı ile gerçekten yararlı kültürel değişim deneyimi sağlayacaktır. Genellikle batı ve kuzeybatıdan esen ılımlı rüzgarlar, doğanın tadına varılmasını sağlayarak, uzun yaz mevsimini yatçılık için ideal hale getirmektedir. Bazı bakır turkuvaz kıyılar ve korumalı körfezlerden deniz seviyesinden neredeyse 3.000 metre yükseklikte dağ tepelerini seyretmek mümkündür.

Türkiye'de yatçılık, sizi tekrar tekrar gelmeye, kıyıda başka bir köşeyi keşfetmeye ve deniz hayatını yeniden yaşamaya özendirecektir.
 
---> Turizm Çeşitleri

BOTANİK TURİZMİ



Çeşitli coğrafi özellikleri, coğrafi farklılığın getirdiği iklim çeşitliliği, üç kıta arasında doğal bir köprü olması, Anadolu Yarımadası'nı dünyada benzerine az rastlanan bir bitki çeşitliliğine sahip kılmıştır. Avrupa'nın tamamında varolan bitki sayısı toplam 12.000 adet iken bu sayı ülkemizde 9.000 adettir.

Ülkemiz bitki çeşitliliği açısından ise Avrupa'dan üstündür. Zira dünyada sadece belli bir bölgede yetişen veya anavatanı belli bir bölge olan (endemik) bitkiler açısından ülkemiz Avrupa'dan üstün olmanın da ötesinde dünyanın birkaç bölgesinden biridir. Avrupa'nın endemik bitki sayısı toplam 2.750 adet iken bu sayı ülkemizde 3.000 adettir. Sadece Antalya ilimizdeki endemik bitki sayısı 600'dür. İngiltere'nin toplam bitki sayısı 2.000 dir (Ülkemizde 9.000). Akdeniz ülkelerinden İspanya ile Eski Yugoslavya'nın 500'er adet endemik bitkiye sahip olduğu bilinmektedir. Toplam bitki sayısı bazında Bulgaristan'ın 3.650, Yunanistan'ın 5.000, Kıbrıs'ın 2.000, Suriye-Lübnan'ın 3.500 Irak'ın 4.000, İran'ın 8.000, Fransa'nın 4.500, Almanya'nın 2.500,İtalya'nın 5.600, İspanya'nın 5.000, Romanya'nın 3.400 İngiltere'nin 2.000, Macaristan'ın 2.214, İzlanda'nın 377, Norveç'in 1715 adet bitkiye sahip oldukları bilinmektedir.

Ülkemizde en çok endemik bitkiye sahip 3 ilimiz 578 bitkiyle Antalya, 478 bitkiyle Konya ve 366 bitkiyle İçel'dir. Görüleceği üzere Antalya ili tek başına İspanya, Eski Yugoslavya gibi ülkelerden daha zengindir. İçel İlimizin de Endemik (ve Endemik olmayan) bitki zenginliği açısından çoğu Avrupa ülkesinden zengin olduğu kolayca tahmin edilebilir. Antalya ve İçel bir arada düşünülürse, bu iki ilimizin bitki potansiyeliyle Avrupa ülkeleri karşısında rakipsiz olacakları kolayca görülür.

Türkiye haricinde Avrupa'nın en çok endemik bitkisine sahip ülkesi Yunanistan 800 endemik bitkiye sahiptir. Rakip ülke olan İtalya'nın endemik bitki sayısı 712'dir. Japonya'nın endemik bitki sayısı 2.000, ABD'nin 4.036, İsviçre'nin ise 1'dir. Dikkat edileceği üzere ülkemizin vilayetleri Avrupa ülkeleri ile karşılaştırılabilmekte, ancak Avrupa kıtası toplamda Türkiye'den daha fakir kalmaktadır.

Türkiye'nin bitki zenginliğinin en önemli nedenlerinden biri, buzul çağlarında Anadolu'nun bitkiler için bir sığınak olmasıdır. Günümüzde de Türkiye hiçbir Avrupa ülkesinde olmayan bir şekilde 3 farklı bitki alanının kesişme noktasında yer almaktadır.Bu bitki alanları Akdeniz Bitki Alanı(Akdeniz ve Ege bölgelerini kapsamaktadır), Avrupa-Sibirya Bitki Alanı(Karadeniz ve Marmara bölgesini kapsamaktadır), İran-Turan Bitki Alanı(İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgesini kapsamaktadır.)dır.
 
---> Turizm Çeşitleri

MAĞARA TURİZMİ



Dünyadaki diğer ülkelere göre 'mağara cenneti ülke' durumunda olan yurdumuzda yaklaşık 40.000 adet mağara bulunmaktadır. Mağara oluşumları bakımından önemli bir jeolojik-jeomorfolojik nitelik olan karstlaşma (karstik alanlar) ülkemizde Batı ve Orta Toros Dağlarında (Muğla, Antalya, Isparta, Burdur, Konya, Karaman, İçel ve Adana ) yer almaktadır. Türkiye'nin en uzun ( Beyşehir Gölü batısındaki Pınarözü Mağarası, 16 km) ve en derin mağaraları (Anamur'un kuzeyinde Çukurpınar Düdeni, 1880m) bu dağ kuşağı üzerindedir.

Ülkemizde mağara araştırmaları 1964 yılında kurulan Mağara araştırma Derneği (MAD) tarafından başlatılmıştır. Daha sonra ilk üniversite kulübü olan 1973 yılında Boğaziçi Üniversitesi Mağara Araştırma Kulübü ( BÜMAK ) kurulmuştur. 1979 yılında MTA Jeoloji Etütleri Dairesi bünyesinde kurulan Karst ve Mağara Araştırmaları Birimi, bugün mağara araştırmalarının büyük bir bölümünü gerçekleştirmektedir.

Günümüze kadar tüm yerli ve yabancı mağaracı gruplarının inceleyerek belgelendirdiği mağara sayısı 800'dür.
 
---> Turizm Çeşitleri

YAYLA TURİZMİ



Kendine has coğrafya ve iklime sahip olan Türkiye'nin zengin yaşama kültürü içindeki yayla yaşantısı çok önemli yer tutar. Eski metinlerde ve halen dillerde dolaşan halk türkülerinde (Kalktı göç eyledi Avşar illeri türküsündeki gibi) ifade edilen bu gelenek, Türkiye coğrafyasında yüzlerce mekanın yeni ve farklı yaşama alanları olarak açılmasını sağlamıştır.

Çin kroniklerinde, "Atları ve yüksek tekerlekli arabaları ile suları ve otları takip ederek yaşayan" millet olarak da tanımlanan Türkler, Anadolu coğrafyasında yerleşik hayata geçtikten sonra geleneksel yaşama tarzlarını yeni ölçekleriyle yaşamaya başlamıştır.

Türkiye yaylaları, tüm dünyanın giderek daha fazla birbirine benzemeye başladığı yeni bin yılda, geçmişten gelen ve tadı yaşandıkça fark edilen; günümüz modern yaşamına göre Doğulu ve egzotik, tabiattan uzaklaştığımız ölçüde otantik yaşama biçimi olarak kuşatıcı ve farklı yaylalardır.

Yaylalar, bakir tabiatın kirlenmemiş havasını; billur gibi soğuk suları; yazın en sıcak günlerde bile korunma ferahlatıcı serinliği; büyüleyici güzellikte manzaraları; hormonsuz ve dalında yavaş yavaş olgunlaşan bitkileri; tabii ortamlarında yetişen hayvanlardan elde edilen ve yapılan gıdaları da sunarlar. Habitatı bozulmamış bir çevrede yaşayan bin bir çeşit yabani hayvan ve bitki, insanı televizyonlarda izlenilen belgesellerin kurmaca aleminden kurtarıp gerçek hayatın bir parçası kılar.

Toros Yaylaları

Toros Dağları, göğsünü Akdeniz'in ılık meltemlerine açmış, karlı dorukların eteklerinde, Yörük kilimi gibi üstünde bütün renklerin çiçeklendiği, yaylalar, çam, ardıç, köknar, sedir ağaçları ve meyve bahçeleri ile iç içedir.

İlkbaharla birlikte çiğdemler çiçek açtığında Yörükler hayvanlarını otlatmak için Toros yaylalarına çıkmaya başlarlar. Akdeniz sıcaklıklarının etkili olduğu yaz aylarında ise çevre yerleşmelerden, soğuk ve billur gibi temiz pınarların kaynadığı, serin yaylalara çıkışlar giderek hızlanır.

Bitki Türleri: Bitki türleri bakımından çok zengin olan Toros Dağlarında; kıyıdan başlayarakrım yükseldikçe bitki türlerinde de değişiklik ve çeşitlilik başlar. Narenciye bahçeleri, maki türleri, sandal, meşe türleri, çınar, yabani zeytin, böğürtlen, melengiç, kesme, funda, sığla ağacı (Muğla), sakız ağacı, erguvan, kocayemiş, karaçalı, kızılcık, defne, çam türleri, ardıç türleri, kayın, toros köknar, sedir ağaçları ile mevsimine göre kardelen, yabani siklamen, nergis, sümbül, gelincik, kekik, lavanta, nane, semizotu, papatya, lale vb. gibi bitkilere çok sıkça rastlanır.

Yaban Hayatı: Toros Dağları florası olduğu gibi yaban hayatı bakımından da zengindir. Toros Dağlarında güvercin, karatavuk, keklik, turaç, bıldırcın, üveyik, çulluk, kartalgiller, sığırcıkgiller, ispinozgiller, doğangiller, sarıasmagiller gibi kuş türleri ile geyik, alageyik, yaban keçisi, yaban domuzu, vaşak, karaca, tilki, tavşan, kurt, çakal, sansar, sırtlan gibi hayvanlar doğal ortamları ile gözlenebilirler.

Toros Yaylaları Gazi Antep, Hatay, Adana, İçel, Antalya ve Muğla il sınırlarındadır.

Karadeniz Yaylaları

Rengarenk kır çiçekler, dağ çayırları ile kaplı olan Karadeniz Bölgesindeki yaylalarımızın çevresi genellikle ladin türü çam ağaçları ile kaplıdır. Karadeniz kıyıları sahip olduğu yeşillikleri sadece bol yağmuruna değil, nemli ve sisli havasına da borçludur. Ancak sahil şeridindeki şehirlerde yüksek nem ve sisli hava yükseklere çıkıldıkça yerini pırıl pırıl bir güneşe, bol oksijenli tertemiz havaya bırakır.

Karadeniz yaylalarında bitki örtüsü genel olarak köknar, ladin, sarıçam, sedir, kayın, meşe, ıhlamur, karaağaç, gürgen, kızılağaç, yabani fındık gibi ağaç türleriyle kardelen, yabani açelya, orman gülü, gökovan gibi binlerce çeşit kır çiçeği ile kaplıdır.

Karadeniz Yaylaları Sinop, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Gümüşhane, Bayburt İl sınırlarındadır.
 
---> Turizm Çeşitleri

HAVA SPORLARI



Türkiye, Yamaç paraşütü, Yelken Kanat, Planör, Paraşüt, Balon gibi hava sporları meraklıları için keşfedilmesi gereken bir ülkedir.


Yamaç Paraşütü



Yamaç Paraşütü sporu, ilk bakışta serbest atlama paraşütüne benzeyen bir paraşüt ile uçak yerine, yüksek bir tepeden koşulmak sureti havalanmaktır. Eğimli ve yüksek bir tepeye açık olarak serilen paraşüt, pilotun koşmaya başlaması ile hava ile dolar ve pilotla birlikte havalanır. Uçuşların süresi kullanılan malzemenin performansı ve pilotun tecrübesine bağlı olarak kilometrelerce /saatlerce sürebilir. Tek kişi olabileceği gibi iki kişilik ( tandem ) kanatları da vardır.

İlk denemesi 1940'lı yıllara uzanan yamaç paraşütü günümüze kadar pek çok değişiklik göstermiş, uçuş süresi ve güvenliğini artırıcı yapısal gelişme kaydetmiştir. İlk yamaç paraşütü serbest atlayış paraşütüne benzemekteydi. Zamanla değişiklik göstererek basınca dayanıklı olma özelliği yerine yüksek kaldırma gücüne sahip aerofil yapıya dönüştü. Yamaç paraşütü kanat yapısı 1980 li yıllardan itibaren kolay havalanan, iyi bir süzülme performansı ve yavaş çöküş oranı için en uygun şekline ulaştı.

Ülkemizde Yamaç Paraşütü Sporu 1990 başlarında Fethiye Ölüdeniz bölgesinde ki Baba Dağı'nın yabancı pilotlar tarafından keşfedilmesi ile tanınmış, ilk olarak üniversite kulüplerinde aktif olarak başlamıştır. Bilinen en ekonomik hava aracı olması ve doğa sporları ile içiçe olması bugün geniş bir kitle tarafından sevilerek yapılmasını sağlamıştır. Temelde özel bir yetenek ve aşırı efor gerektirmeyen Yamaç Paraşütü Sporu standart bir eğitim sonrasında yapımı oldukça kolay ve zevklidir. THK, üniversite kulüpleri ve özel kulüpler tarafından Yamaç Paraşütü Eğitimleri düzenlenmektedir.


Yelken (delta) Kanat



Yelken kanat motoru olmayan, rüzgar ve diğer hava etkileri ile uçuş yapabilen tek kişilik bir uçuş aracıdır. Havalanma, havada kalma ve havalanma yeri yamaç paraşütüne benzer. Ancak uçuş için daha fazla eğitim süresine ihtiyaç vardır. Güvenlik için kişiye bağlı paraşüt de bulunmaktadır.


Balon



Dünyada ilk ortaya çıkışı 18.yy sonlarına uzanan balonla uçuş sporu ülkemizde de yoğun ilgi görmektedir. Uzun yıllardır bireysel sportif amaçlı yapıldığı gibi, Turistik yörelerimizdeki yerel etkinliklerde balonla kent turları düzenlenmektedir.

Balon, içine doldurulan sıvı propan gazının ısıtılması ile havalanır. Uygun rüzgarda (10 km/h'in altındaki) oldukça uzun süreler sakin bir uçuşla havada kalabilir. Ortalama seyir yüksekliği 500-1500 feet arasında olan balona yön vermek, irtifa kazandırıp kaybettirmek, hızını değiştirmek, tecrübeli bir pilot tarafından kolaylıkla yapılabilir.


Mikrolayt



Microlayt, oldukça basit motorlu uçuş aletidir. Basit motor yapısı ile öğrenmesi ve kullanması oldukça kolay olan mikrolayt tek ve iki kişilik olabilir. Kumanda paneli ve gösterge tablosu karmaşık değildir. İniş ve kalkış pistinin de önemi yoktur, kısa mesafelerde iniş ve kalkış yapabilir.

Mikrolayt aerodinamik yapısı sayesinde, havalandıktan sonra deltakanat ve planör gibi motorsuz uçabilir. Böylelikle az bir yakıtla uzun saatler uçabilir.

Microlayt uçuşu tüm dünya ülkelerinde yapıldığı gibi ülkemizde de yapılmaktadır. Türkiye'de microlayt ile uçmak için Türk Hava Kurumu'na ya da havacılık kulüplerine başvurulmalıdır.


Planör



Planör, kalkışı başka bir motorlu uçak tarafından çekilerek veya pist başında bulunan bir motora bağlı çelik halat yardımı ile hızlı bir şekilde çekilerek sağlanan motorsuz uçma aracıdır. Planör, havada belli bir irtifaya geldiğinde çekici halattan pilotu tarafından ayrılır ve serbest uçuşuna başlar. Görünüşü ve kumandalarının işlevleri diğer motorlu uçaklarda olduğu gibidir. Ancak hava koşulları daha fazla önem taşımaktadır.

Planör, motorsuz olduğundan özel bir kanat tasarımı vardır. Kanat profillerinin özel dizaynı, kanatların büyük ve geniş olması planöre büyük bir kaldırma kuvveti kazandırır. Planörün havada kalışı ve ilerlemesi hava fileleri ile sağlanır. Planörün ileri gidişi pozisyonunda oluşan hava fileleri kanat üstü profil kesiti sayesinde kanat üstünde türbilans oluşturur, yine kanat altı profil kesiti nedeniyle hava fileleri kanat altında kaldırıcı kuvvet meydana getirirler. Böylelikle havada kalma ve ilerleme sağlanır, çok kısa mesafede iniş kalkış yapabililir.

Planörün kokpiti tek veya çift kişilik olabilir. Kokpitde planörün dikey esende hareket etmesini sağlayacak pedal, yine yatay eksende yatış olayını sağlayacak lövye bulunmaktadır. Bunların dışında planörün hızını değiştirecek tali uçuş kumandaları bulunmaktadır. Planörde yer ile planör arası kominikasyonu sağlayacak telsiz de bulunmaktadır.

Dünyada ilk planörün mucidinin 1886 yılında bir deneme uçuşu esnasında düşerek ölen Otto LİLİENTAL olduğu bilinmektedir. Bugün planörcülük Avrupa ve Dünyada sevilerek yapılan hava sporlarının başında gelmektedir. Türkiyede de en eski hava sporlarından olup, Planör Uçuş Okulu 1935 yılında açılmıştır.


Paraşüt



Paraşütle atlama sporu için Türk Hava Kurumu ve özel havacılık kulüpleri eğitim vermektedir.

Tandem ve VE AFF Atlayışı

Tandem Atlayışı: Bir paraşütle iki kişinin atlayış yapmasıdır. Daha önce hiç paraşüt atlayışı yapmamış kişilerin, tecrübeli bir tandem pilotu ile birlikte yaptıkları atlayıştır. Tandem atlayışında yolcunun yapması gereken çok fazla bir şey yoktur, tüm kontrol tandem pilotundadır, yolcuya uçağa çıkmadan önce 20 dakikalık bir brifing verilir ve atlayışa çıkılır. <br><br>Tandem atlayışında, 3000m irtifadan paraşütü açmadan önce yaklaşık 180 km/saat hızla 30sn kadar serbest düşüş yapılır, ardından paraşüt açılır ve açık paraşüt ile ortalama 3 dakika havada kalınır.

AFF (Accelerated Freefall) : Hızlandırılmış serbest düşüş olarak adlandırılan bu atlayış, öğrencinin serbest düşüş ustalığını geliştirir. Öğrenci 3000m. irtifadan iki öğretmen ile birlikte paraşütü açmadan 40 sn kadar serbest düşüş yapar, karşılaştığı problemler öğretmenler tarafından gösterilerek giderilir.


İlgili Adres ve Linkler

Türk Hava Kurumu Genel Başkanlığı

Atatürk Bulvarı No: 33 Opera/Ankara
Tel: (+90-312) 310 48 40 / 276
E-mail: [email protected] [email protected]
Web Site: www.thk.org.tr
 
---> Turizm Çeşitleri

DAĞCILIK


Türkiye, farklı yüksekliklerde, zengin jeo morfolojik ve tektonik yapıya sahip, flora ve faunası olan ormanlara ve siluete sahip, zengin av ve yaban hayatı olan dağlarıyla hem kış turizmi hem de dağ yürüyüşü ve tırmanışları için dağcılık sporunu sevenlere olağanüstü çekici ve ilginç olanaklar sunar. Türkiye'yi her yıl dünyanın çeşitli yerlerinden çok sayıda turist dağ tırmanışı ve yürüyüşü için ziyaret etmektedir.


Türkiyedeki Dağ Tipleri

Kuzeyden güneye doğru karalaştığı iddia edilen Türkiye günümüzde Kuzey Anadolu Sıradağları, İç Anadolu Masifler, Güney Anadolu Sıradağları ve Güney Doğu Anadolu Sıradağlar Kuşağıyla çevrelenmiştir. Istıranca (Yıldız) Dağları (1000 m), Bursa Uludağ (2543 m) , Bolu Köpoğlu Dağı (2400 m), Ilgaz Dağı (2587) ve Karagöl Dağları (3100m) Kuzey Anadolu Sıradağları kuşağında, Erciyes Dağı (3917m), Hasan Dağı (3263m), Büyük Ağrı Dağı (5137m), Tendürek Dağı (3533m), Süphan Dağı (4058m) ve Nemrut Dağı (3050m) gibi volkanik dağlar İç Anadolu Masifler kuşağında, Toros Dağlar olarak adlandırılan kıvrım sıradağları BeydağlarI (3086m), ortasında Bolkar Dağları (3524m) , Hakkari Cilo (Buzul), Sat (4136m) ve Nur (Amanos) Dağları Güney Doğu Anadolu Sıradağlar Kuşağınla yükselmektedir.

Bu dağlardan, Batı Toroslar (Beydağları), Orta Toroslar (Bolkar Dağları, Aladağlar), Munzur Dağları, Cilo-Sat Dağları ve Kaçkar Dağları (Batı Grubu-Verşembek, Kavran Grubu, Doğu Grubu-Altıparmak) kıvrılma ve kırılma ile oluşan dağlardır.

Süphan Dağı, Nemrut Dağı, Hasan Dağı, Erciyes Dağı Ağrı Dağı ve Küçük Ağrı Dağı Volkanik Dağlardır.
 
---> Turizm Çeşitleri

RAFTİNG



Zengin doğal kaynaklarına sahip olan Türkiye su sporları (rafting, kano ve nehir kayağı) için ziyaretçilerine önemli bir akarsu turizmi potansiyeli sunmaktadır. Ülkemizdeki tarihi, arkeolojik, kültürel ve otantik değerlerine entegre olan akarsu turizmi, çevrenin ve diğer turizm çeşitleriyle bir bütün oluşturmaktadır.

Türkiye'de irili ufaklı yüzlerce akarsu bulunmakta olup, bir çoğu akarsu sporlarına elverişli yapıdadır. Yeryüzünün en hızlı akan nehirlerinden biri olarak ün yapan Çoruh nehri dünyaca tanınmakta olup, 1993 yılında 28 ülkeden 300 sporcu, bilim adamı ve basın mensubunun katıldığı 4. Dünya Akarsu Şampiyonasına ev sahipliği yapmıştır.
 
---> Turizm Çeşitleri

KUŞ GÖZLEMCİLİĞİ



Kuş gözlemciliği doğayı kuşların dünyasından tanımayı sağlayan bir gözlem sporudur. Sağlıklı bir çevrenin en iyi göstergesi olan kuşlar her türlü yaşam ortamında bulunurlar. Kent içerisinde parkta, sulak alanda, bozkır, orman, çöl gibi hemen her yerde kuş gözlemciliği yapılabilir. Kuş gözlemciliğinin mevsimi, zamanı da sınırlı değildir; 365 gün 24 saat yapılabilir. Türkiye'de şimdiye kadar 450 çeşit kuş türü kaydedilmiştir.

Kuşları izlemek ve anlamak, aynı zamanda kendi doğal çevremizi izlemenin en akılcı yoludur. Çevre koşullarına oldukça duyarlı olan kuşlar, orman kaybının, sulak alan tahribatının ya da fazla tarım ilacı kullanmanın etkileri gibi konuların önceden habercisi olabilirler. Bu anlamda kuş gözlemciliği, sağlıklı ve kapsamlı bir çevre koruma stratejilerin unsurları arasındadır.

Türkiye'deki toplam kuş türlerinin sayısı Avrupa'nın tamamında bulunan kuş türleri kadardır. Ülkemizin kuşlar açısından zengin olmasının en önemli nedenlerinden biri zengin sulak alanlar olması, diğeri ise önemli kuş göç yolları üzerinde yer almasıdır. Ülkemizin önemli sulak alanlarında (Manyas, İzmir, Göksu Deltası vb gibi) kuş gözlem istasyonları ve gözlem kuleleri kurularak ornitoturizm ile ilgili atılımlar yapılmıştır. Ülkemizde özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında görülen kuş göçlerinin önemli geçiş noktaları İstanbul ve Çanakkale Boğazları, Doğu Akdeniz (Adana, Hatay, Gazi Antep) ve Kuzeydoğu Anadolu'dur (Artvin, Rize, Kars). Kuzeydoğu Anadolu bölgesi özellikle yırtıcı kuşlar açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir. Örneğin Kuzeydoğu Anadolu'da, sadece Gürcistan ve bu yöreye has bir tür olan Kafkas Horozu'na (Lyrurus mlokeesiewiczi) dünyanın başka hiçbir yöresinde rastlanamaz. Özellikle kuş göç yolları üzerinde yer alan sulak alanların kuşlar açısından çok önemli potansiyel içerdiği dikkat çekmektedir. Türkiye'de kuş gözlemciliği son yıllarda hızla yayılmaktadır. Halen birçok ilde "kuş gözlem gurupları" oluşturulmuştur. Guruplar yaptıkları gözlemlere ilişkin bilgi ve kayıtlarını internet ortamında birbirleriyle paylaşmaktadırlar.
 
takipçi satın al
Uwell Elektronik Sigara
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
Geri
Üst