Müzik Sözlüğü

---> Müzik Sözlüğü

Staff (İng.) Dizek (porte).
Stagione (İt.) İtalya'da opera sezonu.
Stark (Al.) Kuvvetli.
Starker (Al.) Daha kuvvetli.
Stave (İng.) Dizek (porte).
Steg (Al.) Yaylı çalgılarda eşik.
Stent. (İt.) Stentando'nun kısaltması
Stentando (İt.) Duraklamayla azıcık durarak vurgulayarak.
Stentato (İt.) Durarak vurgulayarak.
Step (İng.) Adım.
Stereophonie (Fr.) Sesin kuvvetini artırmak amacıyla uygulanan elektronik yöntem
 
---> Müzik Sözlüğü

Sticcato (İt.) Ksilofon.
Stil (Al.) Stil üslup.
Stile (İt.) Stil üslup.
Stilus (Lat.) Stil üslup.
Stimme (Al.) İnsan sesi.
Stimmhammer (Al.) Piyano uyum (akort) açkısı.
Stimmung (Al.) Ses uyumu ayarı.
Stinguendo (İt.) Sönerek öldürerek.
Stonare (İt.) Yanlış okumak. Str.-Streichinstrumente veya streichorchester'in kısaltması.
Str. (Al.) Streichinstrumente veya streichorchester'in kısaltılması.
 
---> Müzik Sözlüğü

Straccicalando (İt.) Geveze çocuksu bir deyişle.
Strascinando (İt.) Her an duracakmış gibi yavaşlatarak
Stravagante stravaganza (İt.) Yabancı yadırganan bir deyişle.
Streich (Al.) Çekmek yay çekmek.
Streichinstrumente (Al.) Yaylı çalgılar.
Streichorchester (Al.) Yaylı çalgılar orkestrası.
Streng (Al.) Sıkı.
Strepito strepitosamente (İt.) Gürültülü gürültülü.
Strepitoso (İt.) Gürültülü gürültücü.
Stretta (İt.) Sıkışık
 
---> Müzik Sözlüğü

Stretto (İt.) Sıkışık sıkı.
String (İng.) Tel
String (İt.) Stringendo'nun kısaltılması.
Stringendo (İt.) Sıkıştırarak çabuklaştırarak.
Strings (İng.) Yaylı çalgılar.
Strofa (İt.) Güfte dizesi.
Stromentare (İt.) Çalgılamak.
Strometo (İt.) Çalgı.
Strophe (Al.) Güfte dizesi.
Strumento (İt.) Çalgı.
 
---> Müzik Sözlüğü

Strumento da arco (İt.) Yaylı çalgılar.
Strumento musicale (İt.) Müzik çalgısı.
Studie (Al.) Etüt yüksek bir yöntem sağlayıcı çalışma.
Study (İng.) Etüt Bkz. Studie.
Stufe (Al.) Derece.
Stutzflügel (Al.) Etüt için piyano.
Stück (Al.) Parça.
Style (Fr.) Stil üslup.
Sua (Port.) Ses.
Suave suavita (İt.) Sevimli sevimlilikle.
Sub (Lat.) Alt.
 
---> Müzik Sözlüğü

Subdominant (Lat.) Dizinin dördüncü derecesi.
Subflöt (Al.) Düdük fifre.
Subito (İt.) Birden birdenbire.
Subject (İng.) Konu tema.
Substance (Fr.) Öz.
Subsitution (Fr.) Yer değiştirme.
Succeder (Fr.) Ardıllamak.
Successif (Fr.) Ardıl.
Succession (Fr.) Ardıllık.
Succession d'harmonies (Fr.) Armoni ardıllığı.
 
---> Müzik Sözlüğü

Suffocto (İt.) Kısarak.
Suite (Fr.) Süit çalgı müziği biçimi. Çeşitli dansların sıralanışı yoluyla oluşturulan çalgı müziği yapıtı.
Suite symphonique (Fr.) Senfonik süit.
Suivez (Fr.) İzleyeniz devam ediniz.
Sujeito (Port.) Konu tema.
Sujet (Fr.) Konu.
Sujeto (İsp.) Konu.
Sul pnticello (İt.) Eşik yanı
Suoni (İt.) Sesler.
Suoni armonichi (İt.) Bkz. Sons harmoniques.
 
---> Müzik Sözlüğü

Suono (İt.) Ses.
Superpose (Fr.) Armonili müzikte sesleri ve partileri üs tüste bulunması.
Superposer (Fr.) Armonili müzikte sesleri ve partileri üst üste kurmak.
Superpoisiten (Fr.) Armonili müzikte seslerin ve partilerin üst üste bulunuşu.
Suraigue (Fr.) En ince en dik en tiz.
Suspended cadence (İng.) Asma durgu.
Suspension (Fr.) Asış duraklatış.
Suspiro (İsp.) Dörtlük sus.
Sussurando (İt.) Fısıldar gibi.
Sustain (İng.) Tutmak uzatmak.
 
---> Müzik Sözlüğü

Sustain switch (İng.) Tutma açkısı.
Sustained (İng.) Devam ettirilen.
Sus-tonique (Fr.) Dizinin ikinci derecesi.
Svegliando svegliato svelto (İt.) Uykudan uyanır gibi yavaş yavaş canlanarak.
Svolgimento (İt.) Geliştirme.
Swell (İng.) 1) Crescendo descrescendo anlamında. 2) Orgda seslerin yükselmesini denetleyen aygıt.
Swell box (İng.) Orgda boruların açılıp kapanan koruncağı.
Swell organ (İng.) Koruncak içinde bulunan borular takımı.
Swell pedal (İng.) Orgda boru koruncağını açıp kapayan pedal.
Swing (İng.) Çok canlı hareketli değişik tartımlı bir caz müziği ve bununla yapılan dans
 
---> Müzik Sözlüğü

Syllaba (Fr.) Hece.
Syllabes aretienne (Fr.) Arezzo heceleri (utremi fa solla).
Syllabic (İng.) Hecesel heceye uygun.
Syllabique (Fr.) Hecesel heceye uygun.
Syllabisch (Al.) Hecesel heceye uygun.
Syllable (İng.) Hece.
Symphonia (Port.) Senfoni.
Symphonic (İng.) Senfonik.
Symphonic poem (İng.) Senfonik şiir.
Symphonie (Fr.) Senfoni büyük orkestra yapıtı
 
---> Müzik Sözlüğü

Symphonique (Fr.) Senfoni senfoniyle ilgili.
Symphonisch (Al.) Senfonik.
Symphony (İng.) Senfoni.
Synchro starts switch (İng.) Sağ elle birlikte başlama açkısı.
Syncopated (İng.) Senkoplu.
Syncopâtio (Lat.) Senkop.
Syncopation (İng.) Senkop.
Syncope (Fr.) Senkop sesli bir sürenin hafif bir vuruş veya zaman üzerinde başlayıp kuvvetli bir vuruş veya zaman üzerinde devam etmesidir.
Syncopé (Fr.) Senkoplu.
Syncoper (Fr.) Senkop yapmak
 
---> Müzik Sözlüğü

Synfonische dichtung (Al.) Senfonik şiir.
Synfonische musik (Al.) Senfonik müzik.
Synfonische orchester (Al.) Senfonik orkestrası..
Synkope (Al.) Senkop.
Synkopieren (Al.) Senkop yapmak.
Synkopiert (Al.) Senkoplu.
Syntonik komma (Fr.) Eksik koma.
Syrinx (Lat.) Mitolojide kamış flüt.
Systéme (Fr.) Yöntem
 
---> Müzik Sözlüğü

MÜZİK SÖZLÜĞÜ HARF T


T Tenor'un kısaltması.
Taballo (İt.) Timbal
Tabedba (İt.) Darbuka.
Tablatur (Al.) Eski bir nota yazısının adı tablatura.
Tablatura (Lat.) Eski bir nota yazısının adı.
Tablature (Fr.) Bkz. Tablatura.
Table (Fr.) Kapak (yaylı çalgılarda gövde bölümünü örten tahta.
Table d'harmonie (Fr.) Piyanonun içinde tellere göğüs veren bölüm uyum tahtası.
Tabor (İng.) Darbuka zilli def.
Taborine (İng.) Darbuka.
 
---> Müzik Sözlüğü

Tacent (Lat.) Bkz. Tacet.
Tacet (İt.) Susacak sus anlamında olup konulduğu bölüm ya da parçanın sonuna değin susulacağını gösterir.
Taco (İt.) Yayın dip yanındaki takoz topuk.
Tactus (Lat.) Ölçü ölçü vurmak.
Taenzer (Al.) Dans eden bale yapan erkek.
Taenzerin (Al.) Bale yapan kadın
Tagelied (Al.) Bkz. Aubade.
Taieko (Jap.) Vurmalı bir çalgı büyük trampet.
Taille (Lat.) Basın üstündeki (tenor) ses genişliği.
Takstock (Al.) Değnek çubuk.
 
---> Müzik Sözlüğü

Takt (Al.) Ölçü zamanı.
Taktmesser (Al.) Metronom.
Taktschlagen (Al.) Ölçü vurmak.
Takstock (Al.) Değnek çubuk.
Talao (Port.) Yayın topuğu ile.
Talon (Fr.) Yayın dip yanındaki takoz topuk.
Talon de l'archet (Fr.) Yayın topuğu ile.
Tambor (İsp.) Trampet.
Tamborinear (İsp.) Davul çalıcısı.
Tambour (Fr.) Trampet.
 
---> Müzik Sözlüğü

Tambour de basque (Fr.) Def.
Tambourin (Fr.) Trampet.
Tambourinaire (Fr.) Davul çalıcısı.
Tambourine (İng.) Def.
Tamburare (İt.) Davul çalıcısı.
Tamburo basco (İt.) Def.
Tanburo (İt.) Trampet.
Tango Bir dans bu dansın müziği.
Tanto (İt.) Çok olabildiğince.
Tanz (Al.) Dans.
 
---> Müzik Sözlüğü

Tanze (Al.) Danslar.
Tanzer (Al.) Dans eden erkek.
Tanzerin (Al.) Dans eden kadın.
Tanzlied (Al.) Dans şarkısı.
Tanzstück (Al.) Dans parçası.
Tapdance (İng.) Ayak uçlarını veya topuklarını vurarak oynanan bir çeşit dans.
Tapereccording (İng.) Sesi banda kayıt yöntemi banta alınmış ses.
Tarantella (İt.) Bir İtalyan dansı.
Tardamento tardanto tardita tardo (İt.) Ağır gecikici.
Tarentelle (Fr.) Bkz. Tarentella.
 
---> Müzik Sözlüğü

Taschengeige (Al.) Dar ve uzun yaylı bir çalgı.
Tastatura (İt.) Bkz. Tastiera.
Taste (Al.) Dokunç (tuş).
Tastiera (İt.) Piyano'daki dokunçlar veya telli çalgılarda sap.
Tasti bianchi (İt.) Beyaz tuş (klavyede).
Tasti neri (İt.) Siyah tuş (klavyede).
Tasto (İt.) Dokunç (tuş).
Tasto solo (İt.) Yalnız tek bas sesinin yürütüleceğini hiç bir uygu vurulmayacağını gösterir.
Tedesca (İt.) Alman üslubunda.
Te deum (İng.) Hıristiyanlarda eski bir "Tanrıya övgü" ilâhisi bu ilâhinin müziği.
 
---> Müzik Sözlüğü

Tema (İt.) Ana müzik düşünü.
Tenmparatur (Al.) Bir tam ses içindeki (biri beş diğeri dört koma olmak üzere iki yarım ses vardır bunların çıkıcı ve inici durumlarda değişmesine karşın eşit varsayımı) ortalaşım 2) Bir sekizli içinde oniki eşit aralık yöntemi.
Temper (İng.) Çalgıyı dizim (ton) kuralına göre uyarlamak.
Tempérament (Fr.) Bkz. Temparatur.
Temperamento (İt.) Bkz. Temparatur.
Tempestoso (İt.) Fırtınalı.
Tempo (İt.) Tempo hız derecesi.
Tempo di ballo (İt.) Dans Temposunda.
Tempo in.lamps (İng.) Tempo ışık göstergeleri.
Tempo moderato (İt.) Orta hızda.
 
---> Müzik Sözlüğü

Temps (Fr.) Zaman.
Temps faible (Fr.) Hafif zaman
Temps fort (Fr.) Kuvvetli zaman.
Temps vide (Fr.) Boş tempo boş zaman boş vuruş.
Tenendo (İt.) Ana ezgiyi destekleyerek.
Teneramente (İt.) Okşayıcı sevgi dolu bir deyişle.
Tenerezza (İt.) Okşayarak.
Tenero teneroso (İt.) Acımayla okşayarak.
Tenor (Fr.) İnce erkek sesi.
Tenor clef (İng.) Do açkısı.
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
Geri
Üst