Arama sonuçlarınız

Gönülde yoksa yaşayan güzel iman Ne yazın değeri olur ne kışın ne baharın İmansız kalırsan düşersin şeytan eline aman Şeytan elinde ne cennetin değeri var nede insanlığın Şeytan anlar adam olmadığını ateşten altına serer bez Eğer fark edersen öpeyim elini durma kaç iman ile ol tez Namerdin...

Kaynana senin için bir nimettir Sanma başında gelen bir afettir Önündeki uçurumlara settir Az sözüm dinle sende canım gelin Kaynanam da benim ballı dillidir Her sözü beni cesaretlendirir Benimde gönlümde kaynanam tekdir Sözün dinlerim ben senin kaynana Oğlum boşu boşuna seni sevmez Boş...

Sanma derdim çok her gece ağlarım Rahmana birlikteyim duaya koşarım Karanlık gecelerde kendi kendimi dinlerim Baktığım yıldızlarda senin gözlerini görürüm Hasretin kamçısıyla yollar uzamasın Seven gönüllerin dili susmasın Yola çıkanlar yollarda hasret ile kalmasın Baktığım yıldızlarda senin...

Hüzün biriktiriyorum deste deste dost olur diye Yalnızlık biriktiriyorum öbek öbek yâren olur diye Düşlerimi saklıyorum düşler sandığımda uçarım diye Lime lime yaralarımı saklıyorum bana can olur diye Ben yarınsızlık'ların bulutunda saklanan bir aydınlık kapısı Yolcusuz yollarda çürümeye yüz...

Yunus gibi olalım aşka her demde esir Aşk gönlümüze olsun hükmeden sultan vezir Aşksız gezme olursun her adımında rezil Gelin can dost yunus gibi gönüllerde coşalım Yunus gibi aşkın can yolunda gezelim mi üşenmeden Yunus gibi yolsuzlara yol gösterelim mi çekinmeden Dosta canımız yâren...

Aşkın çilesi gibi bana sarıl aşkım Uçarken aşkın rüzgârın da saçların Yüreğimi iklimlere götüren saçların gibi Savur gönlümü aşkın fethine doğru * Aşk ile açan çiçekler gibi açıl gönlümde Al götür beni kerem eyle aşkın yolunda Al sürükle beni gamın dertli bakışlarında Aşkın gönlünü...

Bir gün beni sorarsan Yüreğine sorma bulamazsın Bir gün beni ararsan Sokaklara sahillere bakma bulamazsın Biz seninle sevdayı attık denize Belki seven gönüllerin yüreğine yakışır diye Geçti gideceğimiz kervan Bil ki bulamazsın beni bende kalmadı derman Kul Mehmet derki çareler hüsranlara...

Türkiye kardeşliğe sevgiye koşup gidiyor Kardeşlik sevgiyi bilmeyenler ağzı açık bakıyor Bendine sığmaz kardeşliği sevgisi Tüm dünyaya yaymış gidiyor Çözüldü kurtların çakalların planı Taze çiçek açıyor gönül bağları Tünellere kaçıp gidenleri Sevda türküsü ile ışığa çağırıp gidiyor Kardeşlik...

Ağla Gönlüm Ağla İnsan bir bakışta anlamıyor sevginin değerini veya karşısındakinin gönül kapısının sevgiye açık olup olmadığını, zamanla anlaşılan bu gönül işleri şansın var ise kapısı açılır sevgi ile, şansında yoksa ömür boyu kapısı açılmaz, hayatın sevgisiz bir hayatın uçurumun dibinde tek...

Biten bir günü uğurladık geçmişe yaşadıklarımızla Bekliyoruz yeni bir günü hasretle taptaze umutlarla dolu Biten günü uğurlarken yeni günü beklemek için bedenimiz uykuda Günün doğan güneşi ile yeni bir gün yeni umutlarla doğarken Uzak tepelerin ardına koşarak gelen yeni bir gün Tutulan bir dilek...

Ne yazayım bilmem ki ülkem de yüreğimiz kan ağlarken Kanlar içinde sokaklar ölenlerin hepsi bizim evladımız Kalemim gönlüm üzgün heceler mısralar küskün Her yerde baltacı başlar ayrılığın ateşini yakar Sağduyulu vatandaş ateşi sağduyusu ile söndürür Sokağa çıkanlar mezar başına koşuyor Bilmem...

Nedir bu sokaklarda ki yıkıp yakmalar Yoksa gönüller iflas etti isyan vakti midir Güllerin rengine bürünmüş sokaklar Sözler şiirler lal olmuş mısraların gözünde yaşlar Bakışlar ölmüş o bakışlar ki yüreklerde umuttu Ekmeğiniz mi elinizden alındı Ekmek kazanan insanları dükkânlarını yaktınız Sizi...

Gelmiş ve gelecek olan bütün varlıklar adedince Sonsuz salat ve selam sana, Ailene ve ashabının üzerine olsun Gül Kokulu Resulüm Süzül rüyalarımıza gir Gül kokulu Resulüm Yeniden hayatımıza gir Gül Kokulu Resulüm Zümrüt gibi parıldayan ırmaklar gibi öpsün kâinatı Geceyi gündüzü geceyi o nurdan...

Eline aldığın taş dünyanın taşı Gözlerimizde akan elbette ki gözyaşı Elindeki taşla yıkarsın gönülleri bakışı Atma o taşı, gül at gülümsesin dünya Gönülleri sevmek için bak gönlün gülüyor Zalimlere uyma ömür ile insanlık ölüyor Sanma ki kazandığın üç kuruş para ile karnın doyuyor Az gülümse bak...

Haktan gelen gönül elimi uzattım Gönül elim kırıldı anlaşılamadım Kurulan düşlerim bir bir yıkıldı Gönül kanadını açtım gönüllere Gönül kanadım kırıldı kalmadı ağız tadı Az sabır dedim çoğu gitti azı kaldı Azı kaldı derken insanlık azdı Kin nefret ile gönüller kana boyandı İnsanlık Kobani’ye...

Yunus gibi taptuk kapısına girmeye çalıştık yol bulamadık Rahmanı anlatan dil olmak için kul olacak yüz bulamadık Çiğ dili gönlü aşk ile pişirelim dedik aradık aşkı bulamadık Dünya dünya dedik az yaşayalım dedik yaşanacak yer bulamadık Nesimi gibi Mevlana gibi kor alev aşk ile yanalım dedik...

Ne dedim yine kaşın eğdin Seni seveni terk ettin gittin Yıktın gönlümü viran eyledin Gönlümü yıkacak sözler söyledin Az gönül halinden anlamadın yar Gece gündüz yolunu aradım Kursağımda kaldı benim muradım Bilmem başka gönüllerde ne aradın Az gönül halinden anlamadın yar Ayrılığın yolunda...

Kurban bayramı yine geldi gönüllere Paylaşmak ile gönüller oldu şen Paylaşmanın ayrı bir tadı var hemen anlaşılan Takva hariç kurban eti kanı Allah'a ulaşmayan Bunun kıymetini bilen mümin ancak sensin sen Uzatılır fakir fukaraya eller Fakir fukara paylaşmak ile dostluk bulur Kurban bayramında...

Yüce Allahın peygamberi Hz İbrahim ve oğlu İhlâs ile Allah’ı seven iki kişinin niyeti Hz İbrahim ve oğlu İsmail Teslimiyetleri ile Allah'a yaklaşmaları Yani Kurban yaklaşma sonucunda paylaşma Allahın hoşnutluğunu kazanma Lütuf ve Rahmettir biz Müslümanlara Kulluk ve teslimiyet ile Allah'a...

Ne kadar zordur gözlerinin içine bakınca sevilmediğini, kalbinde yerinin olmadığını bilmek, ayrılık yoluna tek başına düşmek. Etrafında bu ayrılığa bir çare bulmadan, hatta çare olacak bir insan bulamadan yalnız karanlık ıssız yola düşmek. Kime anlata bilirsin ki yalnızlığın ıstırap dolu...