Yem - Canlı Yem - Canlı Yem Uygulaması
Balıkçılar arasında herzaman bilinen bir tabir vardır; hiç birşey doğal yemin yerini tutamaz. Doğal yemlerin arasında elbetteki canlı yem olarak kullanılabilecek balıklar vardır, son yıllarda ülkemizde yapay balıklarla avlanma çok popüler ve zevkli bir hale gelmiştir, ancak zevkli olduğu gibi tecrübe ve balığın yemi farkedip bir şekilde yeme saldırması sağlanmaktadır. Canlı balıkların en güzel avantajı burda başlıyor, özellikle levrek avında en iyi sonuçlar herzaman canlı balıklarla alınmaktadır, canlı balıklarla yakalanacak balığın ilgisi çekmek için bir çaba sarfetmenize gerek kalmaması ve su içinde kendi canlılığıyla hareket eden bir balıkla avınızı yapmanız büyük avantajdır.
Avcılıkta kullanılacak canlı balığın boyu kıyıdan avlanıyorsak 10cm uzunluğu geçmemelidir, büyük boy balıklar avını yapacağınız balığı ürkütebilir. Bu nedenle ufak balıklar kullanmak en uygunudur. Avda kullanılacak balık fazla hırpalanmamalı, fazla yaralanmamış olması, dipdiri canlı olması ve en önemlisi vakit kaybetmeden hazırlanıp suya bırakılması gerekmektedir.
Ben ege bölgesinde olduğum için buralarda sıkça kullandığımız canlı balıkları kısaca saymak gerekirse; Kefal, Isparoz, Sarpa(çabuk öldüğü için pek tercih edilmiyor), kaya balığı. Bu balıklar arasında en çok yem olarak kullanılan kuşkusuz kefaldir, kefalin sualtında düşmanı çoktur levrek bilhassa yavru kefalleri yemek için kıyılara yanaşmaktadır, ayrıca kefalin yavrusu çok dayanıklı olup, sualtında saatlerce canlı kalıp yüzebilmektedir.
Kefal balığından başlamak gerekirse, öncelikle balık yeni yakalanmış olması ve dipdiri canlı olması gerektiğini hatırlatmıştık. Yeni yakaladığımız canlı kefali (10cm uzunluğu geçmemesi gerekmekte) önceden yanımızda bulundurduğumuz bırakma takmına, sol resimdede görüldüğü üzere, ilk iğne sırtından geçirilir ardından kuyruğuna kilit bağı yapılır. "Kilit Bağı Nedir?" ; kilit bağı sadece kefalde kullanılan bir yöntemdir, bu kilidin amacı oltayı denize fırlatırken yükü balığın sırtından alıp kuyruğuna vermesidir, böylece balığın sırtına sapladığınız iğne yerinden çıkmaz, hasar görmez ve balığa daha fazla acı çektirip bayılmamasını sağlayacaktır. Kefalin suda bayılması avın verimsiz olmasını sağlayacaktır, bayılmış bir kefali gören levrek kesinlikle bu yeme dokunmayacak ve ortamdan uzaklaşacaktır. Aşağıdaki örnekte kefalin canlı olarak oltaya nasıl takılcağını görebiliriz:
Canlı kefalin örneğini gördükten sonra, şimdi sırada canlı karagöz ve ısparozun oltamıza takılmasınına gelelim. Oltanıza takılacak karagöz yada ısparoz(İSPARİ) genellikle 10-15cm arasında olur mümkün olduğunca ufak ısparoz seçmeniz avın verimliliğini büyük oranda artıracaktır. Aşağıdaki resimdede gördüğünüz gibi sudan yeni çıkan karagöz yada ısparoz hemen sırtının üst köşesinden iğne bir kere geçirilir ve arka bölgesinden çıkarılır, ısparozda kilit bağı uygulamayacağımızdan vakit kaybetmeden denize bırakırız. Fazla vakit kaybetmezseniz karagöz yada ısparozu oltayla birlikte suya atınca hemen canlandığını göreceksiniz. Aşağıdaki örnekte karagöz veya ısparoz balığının oltaya canlı olarak nasıl takıldığını görebiliriz:
Bütün bu örneklerimizden sonra, denizlerimizde bulunan ve canlı olarak avımızda kullanabileceğimiz balıkları kısaca tanıyalım:
Kefal (Mugil auratus)
Liman içlerinde ve kayalık olan sığ bölgelerde yaşarlar, 10cm boyun altındakiler sürüler halinde gezerler.
Isparoz (Diplodus annularis)
Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
Karagöz (Diplodus vulgaris)
Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
Barbun (Mullus barbatus)
Kumluk bölgelerde kıyılarımız ve derin sularda görülmektedir.
İstavrit (Trachurus trachurus)
15 metreden 60 metre derinliğe kadar sularımızda görülebilmektedir.
Uskumru (Scomber scombrus)
Sularımızda 10 ila 40 metre arasındaki derinliklerde görülebilmektedir.
Balıkçılar arasında herzaman bilinen bir tabir vardır; hiç birşey doğal yemin yerini tutamaz. Doğal yemlerin arasında elbetteki canlı yem olarak kullanılabilecek balıklar vardır, son yıllarda ülkemizde yapay balıklarla avlanma çok popüler ve zevkli bir hale gelmiştir, ancak zevkli olduğu gibi tecrübe ve balığın yemi farkedip bir şekilde yeme saldırması sağlanmaktadır. Canlı balıkların en güzel avantajı burda başlıyor, özellikle levrek avında en iyi sonuçlar herzaman canlı balıklarla alınmaktadır, canlı balıklarla yakalanacak balığın ilgisi çekmek için bir çaba sarfetmenize gerek kalmaması ve su içinde kendi canlılığıyla hareket eden bir balıkla avınızı yapmanız büyük avantajdır.
Avcılıkta kullanılacak canlı balığın boyu kıyıdan avlanıyorsak 10cm uzunluğu geçmemelidir, büyük boy balıklar avını yapacağınız balığı ürkütebilir. Bu nedenle ufak balıklar kullanmak en uygunudur. Avda kullanılacak balık fazla hırpalanmamalı, fazla yaralanmamış olması, dipdiri canlı olması ve en önemlisi vakit kaybetmeden hazırlanıp suya bırakılması gerekmektedir.
Ben ege bölgesinde olduğum için buralarda sıkça kullandığımız canlı balıkları kısaca saymak gerekirse; Kefal, Isparoz, Sarpa(çabuk öldüğü için pek tercih edilmiyor), kaya balığı. Bu balıklar arasında en çok yem olarak kullanılan kuşkusuz kefaldir, kefalin sualtında düşmanı çoktur levrek bilhassa yavru kefalleri yemek için kıyılara yanaşmaktadır, ayrıca kefalin yavrusu çok dayanıklı olup, sualtında saatlerce canlı kalıp yüzebilmektedir.
Kefal balığından başlamak gerekirse, öncelikle balık yeni yakalanmış olması ve dipdiri canlı olması gerektiğini hatırlatmıştık. Yeni yakaladığımız canlı kefali (10cm uzunluğu geçmemesi gerekmekte) önceden yanımızda bulundurduğumuz bırakma takmına, sol resimdede görüldüğü üzere, ilk iğne sırtından geçirilir ardından kuyruğuna kilit bağı yapılır. "Kilit Bağı Nedir?" ; kilit bağı sadece kefalde kullanılan bir yöntemdir, bu kilidin amacı oltayı denize fırlatırken yükü balığın sırtından alıp kuyruğuna vermesidir, böylece balığın sırtına sapladığınız iğne yerinden çıkmaz, hasar görmez ve balığa daha fazla acı çektirip bayılmamasını sağlayacaktır. Kefalin suda bayılması avın verimsiz olmasını sağlayacaktır, bayılmış bir kefali gören levrek kesinlikle bu yeme dokunmayacak ve ortamdan uzaklaşacaktır. Aşağıdaki örnekte kefalin canlı olarak oltaya nasıl takılcağını görebiliriz:
Canlı kefalin örneğini gördükten sonra, şimdi sırada canlı karagöz ve ısparozun oltamıza takılmasınına gelelim. Oltanıza takılacak karagöz yada ısparoz(İSPARİ) genellikle 10-15cm arasında olur mümkün olduğunca ufak ısparoz seçmeniz avın verimliliğini büyük oranda artıracaktır. Aşağıdaki resimdede gördüğünüz gibi sudan yeni çıkan karagöz yada ısparoz hemen sırtının üst köşesinden iğne bir kere geçirilir ve arka bölgesinden çıkarılır, ısparozda kilit bağı uygulamayacağımızdan vakit kaybetmeden denize bırakırız. Fazla vakit kaybetmezseniz karagöz yada ısparozu oltayla birlikte suya atınca hemen canlandığını göreceksiniz. Aşağıdaki örnekte karagöz veya ısparoz balığının oltaya canlı olarak nasıl takıldığını görebiliriz:
Bütün bu örneklerimizden sonra, denizlerimizde bulunan ve canlı olarak avımızda kullanabileceğimiz balıkları kısaca tanıyalım:
Kefal (Mugil auratus)
Liman içlerinde ve kayalık olan sığ bölgelerde yaşarlar, 10cm boyun altındakiler sürüler halinde gezerler.
Isparoz (Diplodus annularis)
Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
Karagöz (Diplodus vulgaris)
Taşlık ve deniz patlıcanı ile yemlenebileceği her yerde yaşarlar, kıyılarımızda bulunduğu gibi derin sulardada görülebilmektedir.
Barbun (Mullus barbatus)
Kumluk bölgelerde kıyılarımız ve derin sularda görülmektedir.
İstavrit (Trachurus trachurus)
15 metreden 60 metre derinliğe kadar sularımızda görülebilmektedir.
Uskumru (Scomber scombrus)
Sularımızda 10 ila 40 metre arasındaki derinliklerde görülebilmektedir.