sensiz olmaz
Kayıtlı Üye
İnfak (yardım) Kuranda 200 ayette geçer. İnfak, malın ve canın Allaha adanmasındır.
Yüce dinimiz vaad etmemiş, sadece tavsiye etmemiş, emretmiştir. Hiç bir dinde hiçbir ideolojide yardım farz kılınmamıştır. O dinin ve ideolojinin insanları hayırda yarışmamışlardır.
İslam kadar insanın korunmasına önem veren başka bir din yoktur. Sebilleri, sadaka taşlarını, vakıfları başka bir dinde, ideolojide görmek mümkün değildir.
Dinimiz, ihtiyaç sahiplerini kendi haline bırakmamış, ne halin varsa gör dememiştir. Yardımı emretmiş. Zekâtı farz kılmış, sadakayı tavsiye etmiştir. Sırf Allah rızası için verene sen ver ben sana vereyim denmiş, bire ondan bire 700 misline kadar sevap verileceği müjdelenmiştir. Merhamet eden merhamet olunur buyrulmuştur.
Bir hadiste de: Kim bir insanın sıkıntısını giderirse, kıyamet gününde Allah da onun sıkıntısını giderir buyrulmuştur.
Peygamberimiz diyor ki:
Kıyamet günü Allah soracak
Benim için ne getirdin? Kul:
Namaz oruç diye sıralayacak. Allah:
Bunlar senin için. Sen benim için ne getirdin?
Senin için ne getirebilirdim ya Rabbi!
Benim kullarım için yapılan, benim için di buyuracak.
Peygamberimiz, veren elin alan elden her zaman üstün olduğunu bildirmiştir. (Buhari Zekat:18)
Mal mülk, devre mülk gibidir. Kısa süre istifade edersin bir başkasına bırakırsın. Ama hesabı senden sorulur.
Bir kutsi hadiste: Ey Ademoğlu infak etki, sana da infak edilsin. (R.Salihın:551)
Ey Ademoğlu! Kesenin ağzını bağlama seninde rızkın bağlanmasın. Sayarak verme sana da sayılır. Malını kapama, sana da rızık kapıları kapatılır.(R.Salihın:361) buyrulmuştur.
Allah verenden yanadır. Verene verir.
Bugün dünyada milyonlarca insan açlık çekmekte dir. Böyle bir durumda insanın korunması esastır. Bugün dünyada 1 milyar insan aç. Buna karşılık 1,5 milyar insan obez. Buna BM. Gıda örgütü şöyle bir çare önermiştir: Böceklerin besin değeri yüksek, böcek yesinler! (14-5-2013 Yenişafak)
Selçuklu Sultanı Melik Şah, yoksullar için epey para ayırır. Harbiye Nazırı:
Bu para ile Bizans surları aşılır. Konstantiniyye fethedilir, müjdeye mazhar olunur. deyince Melikşah:
İnsanın korunması Bizans surlarının aşılmasın dan daha önemlidir cevabını verir.
İnancımızda paylaşmak, faydalı olmak emredilmiştir.
Üzüntüler, sıkıntılar paylaşılırsa, azalır. Ne derler lafla peynir gemisi yürümez. Geçmiş olsun, vah vah yazık demenin faydası yoktur.
Kültürümüzde paylaşmak esastır:
Ev yapana, düğün edene Allah yardım eder.
İhtiyaç sahibinin, imdat diyenin yardımına koşulur.
Bencil davranılmaz.
Cennete yalnız girilmez. Yalnız girmek isteyen, zaten cennetlik değildir.
Sizin ihtiyacınız olmayan şeye başkasının ihtiyacı olabilir. Senin için eski olan, başkası için yeni olabilir. Onun yeri çöplük değildir
Peygamberimiz: İnsanların en hayırlısı insanlara en çok yardım edendir buyurur.
Sıkıntı anında peygamber (as) ortaya bir sergi serer; herkes nesi varsa koyar ve eşit olarak paylaştırırmış. (R.Salihın:570)
Mülk, emanet, mülk Allahın. Ondan ihtiyaç sahiplerinin hakkını ayırmayan, yani faydalandırmayan Allah yanında sorumlu olur. Malı temizlenmediği için Allah korusun telef olur.
Osmanlıda sadaka taşları vardı. Sabah namazından sonra oyuğa o gün ne verecekse, zengin verir, fakirde o gün ne kadar ihtiyacı varsa alır, gerisini koyardı. Başka bir ihtiyaç sahibine bırakırdı. Bu yardımlarda ırk, din, gözetilmez, her ihtiyaç sahibi nasiplenirdi.
Osmanlının yardım eli her ihtiyaç sahibine, hayvanlara, ağaçlara kadar uzanırdı, Yaralı leylekler için hastaneler vardı. Bursada sökede göç edemeyen zayıf, sakat leylekler için Gurubâ-i Laklakan açılmıştı.
Bir hadiste: Zalime de mazluma da yardım edin.
Mazluma yardımı anladık zalime nasıl yardım edelim? denir. Onu zulmünden vaz geçirecek buyrulur.
Yardımlar, sadakalar Kazayı belâyı def eder, ömrü uzatır:
Hûd süresi 114. ayetinde: İyilikler, kötülükleri götürür buyrulur.
Peygamber (as) da:
Sadaka, kabir azabını söndürür. Mümin kıyamet gününde sadakasının gölgesinde gölgelenir. (Ramuz el-Ehadis:103/9)
Sadaka, fena ölümden korur. (Age:103/5)
Sadaka, belâyı def eder. (Age:249/11)
Sadaka verin. Hastalarınızı sadaka ile tedavi edin. Sadaka hastalığı ve bêlayı defeder. (Age:252/4)
Sadaka verin. Sadakada cehennemden azad vardır. (Age:252/3)
Sadaka kazayı defeder. (Age:275/7)
Dilenci bile isterken başın gözün sadakası der.
Tevbe sûresinin 3. ayetinde sadakanın malı temizlediği bildirilir.
Sadaka günahları temizler. Tövbe etmeden sadaka verilip af dilenirse, Rabbimiz affeder. Dua eden, duaların kabulü için sadaka verip Allahtan isterse, Allah ona dilediğini verir.
Yalnız sadakayı gönülden vermek lâzım. Cenab-ı Allah Hâbil ile Kâbilin sadakalarının birini kabul etmiş, gönülden olmayanı kabul etmemiştir.
Sadaka, ömrü uzatır. Cenab-ı Allah: Malınızdan ne harcarsanız kendi yararınızadır. (Bakara:272)
Hayrımı sonra yaparım diye geri bırakmamak gerekir. Ben öldükten sonra hayrımı yaparlar. diye düşünmek yanlıştır. Ölüm anında şunu şuraya bunu buraya verin demek yanlıştır. Çünkü o anda o mal mirasçıların olacaktır. İnsan hayrını sağken ve kendi eli ile yapmalıdır.
Peygamberimiz (sav) can boğaza gelip de; Falana şu kadar, falana bu kadar deme zaten o mal varislerin olmuştur. İkazında bulunur. (Buhari Zekat:11)
Sadaka malı arttırır:
Sadaka malı arttırır. Cimrilik ise, malın telef olmasına neden olur.
Kuranda: Allah yolunda mallarını harcayanların misali, 7 başak bitiren dane gibidir. Her başakta 100 dane vardır. Allah dilediğine katkat fazlasını verir. (Bakara:261)
Peygamber (as): Her sabah iki melek iner. Biri: Ya Rab infâk edenin malının yerine fazlasını ver. Diğeri de: Ya Rab! Sadaka vermeyenin malını telef et der.
Hiçbir sadaka malı eksiltir olmadı. (Ramuz el-Ehadis:389/2)
İnsan verdikçe Allah da ona verir. (R.Salihın:577)
Bir lokantacı günde on fakiri doyururdu. Niye böyle yapıyorsun? dedim. Ben verdikçe Allah bana veriyor da ondan dedi. Sebe-39: Sen ver bende sana vereyim.
Fakir fukaradan kaçan birilerinin bahçelerinin nasıl yanıp kavrulduğunu Kalem sûresi:17-33. ayetlerinde Cenab-ı Allah bize misal verir.
Cimrinin malı telef olur.
Bir hadiste: Kesenin ağzını sıkma! Allah da sana sıkar. (Buhari Zekat:21)
İnfak et. Paranı sayıp durma. Sonra sana da sayı ile verilir. Paranı saklama, sonra senden de saklanır. (Müslim Zekat:88)
Dünyada varlığı çok olanlar Ahirette sevapları az olanlardır. Yalnız etrafına bir şeyler verenler hariç. Fakat onlarda ne kadar azdır. (Müslim Zekat:32)
Mal emanettir, elden çıkmadan ihtiyaç sahiplerine ulaşmalıdır. Atalarımız: Sona kalan dona kalır demişlerdir.
Peygamberimiz: İyi işler yapmakta acele ediniz. (R.Salihın:93) tavsiyesinde bulunuyor.
Cömert olmak gerekir. Kuranda: Elini boynuna bağlama. Cimri olma. Büsbütün de saçıp savurma. İsraf etme sonra kınanmışlardan olursun. (İsra:29)
O Cehennem çukuruna düşünce onu malı kurtaramayacak. (Leyl:11) diye haber veriliyor.
Allah kıyamet gününde soracak:
Bu sıkıntıdan kurtulmak için dünyada bütün malını verir miydin? Kul:
Verirdim diyecek. Allah:
Biz senden daha azını istemiştik. diyecek.
Kuranda: Cimrilik yaptıkları şey, kıyamet gününde boyunlarına dolanacak (Al-i İmran:180)
Kendiniz için önden gönderdiğiniz her şeyi Allah katında bulacaksınız. (Bakara:110) buyrulur.
Peygamber (as) yarım hurma ile de olsa, ateşten korunmaya çalışın. (R.Salihın:139) demiştir.
Her zaman cömert kazanır. Cimri olan kaybeder.
Mülk Cenab-ı Allahın. Yunus der ki:
Mal sahibi mülk sahibi,
Hani bunun ilk sahibi.
Oda yalan, buda yalan,
Var sende biraz oyalan.
Mal, emanet verilmiştir. Bakalım nerden elde edecek, nereye harcayacak diye. Rabbim onunla bizi imtihan etmektedir.
Fakire verilen bir lokma, sahibine şöyle dermiş:
Azdım beni çoğalttın.
Küçüktüm beni büyüttün.
Sana düşmandım beni dost edindin.
Fani idim beni ebedi kıldın.
Sen beni koruyordun, bundan sonra ben seni koruyacağım.
Hz. Ali (ra): Yuh sana ey para! Elden çıkmadıkça faydan dokunmuyor demiştir.
Hz. Ebu Bekir (ra): Cimri 7 Şeyden kurtulamaz:
Ya ölür. Hayırsızın biri ona varis olur.
Ya Allah zalim birini ona musallat eder.
Ya şehveti onu azdırır, malı telef olur.
Ya uygunsuz bir yatırım yapar, malı telef olur.
Ya malı yanar veya çalınır.
Ya amansız hastalığa tutulur, malını ona harcar.
Yada malını bir yere gömer orada unutur.
Mal ne işe yarar?
Allah rızasını kazanmaya,
Fakirin gönlünü almaya,
Toplumda denge sağlamaya,
Kötülükleri önlemeye,
Sadaka, zekat emrini yerine getirmeye ve Cenneti kazanmaya yarar.
İhtiyacı olanlara yardım etmek müslüman olmanın İslâm kardeşliğinin bir gereğidir.
Kuranda: Dini yalanlayanı gördün mü? İşte yo yetimi itip kakar, yoksulu doyurmaz. (Maun sûresi:1-3)
Kuranda:
Sevdiğiniz şeylerden Allah için harcamadıkça, hayra erişemezsiniz.(Al-i İmran:92)
Müslüman bu ayete göre sevdiği malını Allah için harcar.
Yüce dinimiz vaad etmemiş, sadece tavsiye etmemiş, emretmiştir. Hiç bir dinde hiçbir ideolojide yardım farz kılınmamıştır. O dinin ve ideolojinin insanları hayırda yarışmamışlardır.
İslam kadar insanın korunmasına önem veren başka bir din yoktur. Sebilleri, sadaka taşlarını, vakıfları başka bir dinde, ideolojide görmek mümkün değildir.
Dinimiz, ihtiyaç sahiplerini kendi haline bırakmamış, ne halin varsa gör dememiştir. Yardımı emretmiş. Zekâtı farz kılmış, sadakayı tavsiye etmiştir. Sırf Allah rızası için verene sen ver ben sana vereyim denmiş, bire ondan bire 700 misline kadar sevap verileceği müjdelenmiştir. Merhamet eden merhamet olunur buyrulmuştur.
Bir hadiste de: Kim bir insanın sıkıntısını giderirse, kıyamet gününde Allah da onun sıkıntısını giderir buyrulmuştur.
Peygamberimiz diyor ki:
Kıyamet günü Allah soracak
Benim için ne getirdin? Kul:
Namaz oruç diye sıralayacak. Allah:
Bunlar senin için. Sen benim için ne getirdin?
Senin için ne getirebilirdim ya Rabbi!
Benim kullarım için yapılan, benim için di buyuracak.
Peygamberimiz, veren elin alan elden her zaman üstün olduğunu bildirmiştir. (Buhari Zekat:18)
Mal mülk, devre mülk gibidir. Kısa süre istifade edersin bir başkasına bırakırsın. Ama hesabı senden sorulur.
Bir kutsi hadiste: Ey Ademoğlu infak etki, sana da infak edilsin. (R.Salihın:551)
Ey Ademoğlu! Kesenin ağzını bağlama seninde rızkın bağlanmasın. Sayarak verme sana da sayılır. Malını kapama, sana da rızık kapıları kapatılır.(R.Salihın:361) buyrulmuştur.
Allah verenden yanadır. Verene verir.
Bugün dünyada milyonlarca insan açlık çekmekte dir. Böyle bir durumda insanın korunması esastır. Bugün dünyada 1 milyar insan aç. Buna karşılık 1,5 milyar insan obez. Buna BM. Gıda örgütü şöyle bir çare önermiştir: Böceklerin besin değeri yüksek, böcek yesinler! (14-5-2013 Yenişafak)
Selçuklu Sultanı Melik Şah, yoksullar için epey para ayırır. Harbiye Nazırı:
Bu para ile Bizans surları aşılır. Konstantiniyye fethedilir, müjdeye mazhar olunur. deyince Melikşah:
İnsanın korunması Bizans surlarının aşılmasın dan daha önemlidir cevabını verir.
İnancımızda paylaşmak, faydalı olmak emredilmiştir.
Üzüntüler, sıkıntılar paylaşılırsa, azalır. Ne derler lafla peynir gemisi yürümez. Geçmiş olsun, vah vah yazık demenin faydası yoktur.
Kültürümüzde paylaşmak esastır:
Ev yapana, düğün edene Allah yardım eder.
İhtiyaç sahibinin, imdat diyenin yardımına koşulur.
Bencil davranılmaz.
Cennete yalnız girilmez. Yalnız girmek isteyen, zaten cennetlik değildir.
Sizin ihtiyacınız olmayan şeye başkasının ihtiyacı olabilir. Senin için eski olan, başkası için yeni olabilir. Onun yeri çöplük değildir
Peygamberimiz: İnsanların en hayırlısı insanlara en çok yardım edendir buyurur.
Sıkıntı anında peygamber (as) ortaya bir sergi serer; herkes nesi varsa koyar ve eşit olarak paylaştırırmış. (R.Salihın:570)
Mülk, emanet, mülk Allahın. Ondan ihtiyaç sahiplerinin hakkını ayırmayan, yani faydalandırmayan Allah yanında sorumlu olur. Malı temizlenmediği için Allah korusun telef olur.
Osmanlıda sadaka taşları vardı. Sabah namazından sonra oyuğa o gün ne verecekse, zengin verir, fakirde o gün ne kadar ihtiyacı varsa alır, gerisini koyardı. Başka bir ihtiyaç sahibine bırakırdı. Bu yardımlarda ırk, din, gözetilmez, her ihtiyaç sahibi nasiplenirdi.
Osmanlının yardım eli her ihtiyaç sahibine, hayvanlara, ağaçlara kadar uzanırdı, Yaralı leylekler için hastaneler vardı. Bursada sökede göç edemeyen zayıf, sakat leylekler için Gurubâ-i Laklakan açılmıştı.
Bir hadiste: Zalime de mazluma da yardım edin.
Mazluma yardımı anladık zalime nasıl yardım edelim? denir. Onu zulmünden vaz geçirecek buyrulur.
Yardımlar, sadakalar Kazayı belâyı def eder, ömrü uzatır:
Hûd süresi 114. ayetinde: İyilikler, kötülükleri götürür buyrulur.
Peygamber (as) da:
Sadaka, kabir azabını söndürür. Mümin kıyamet gününde sadakasının gölgesinde gölgelenir. (Ramuz el-Ehadis:103/9)
Sadaka, fena ölümden korur. (Age:103/5)
Sadaka, belâyı def eder. (Age:249/11)
Sadaka verin. Hastalarınızı sadaka ile tedavi edin. Sadaka hastalığı ve bêlayı defeder. (Age:252/4)
Sadaka verin. Sadakada cehennemden azad vardır. (Age:252/3)
Sadaka kazayı defeder. (Age:275/7)
Dilenci bile isterken başın gözün sadakası der.
Tevbe sûresinin 3. ayetinde sadakanın malı temizlediği bildirilir.
Sadaka günahları temizler. Tövbe etmeden sadaka verilip af dilenirse, Rabbimiz affeder. Dua eden, duaların kabulü için sadaka verip Allahtan isterse, Allah ona dilediğini verir.
Yalnız sadakayı gönülden vermek lâzım. Cenab-ı Allah Hâbil ile Kâbilin sadakalarının birini kabul etmiş, gönülden olmayanı kabul etmemiştir.
Sadaka, ömrü uzatır. Cenab-ı Allah: Malınızdan ne harcarsanız kendi yararınızadır. (Bakara:272)
Hayrımı sonra yaparım diye geri bırakmamak gerekir. Ben öldükten sonra hayrımı yaparlar. diye düşünmek yanlıştır. Ölüm anında şunu şuraya bunu buraya verin demek yanlıştır. Çünkü o anda o mal mirasçıların olacaktır. İnsan hayrını sağken ve kendi eli ile yapmalıdır.
Peygamberimiz (sav) can boğaza gelip de; Falana şu kadar, falana bu kadar deme zaten o mal varislerin olmuştur. İkazında bulunur. (Buhari Zekat:11)
Sadaka malı arttırır:
Sadaka malı arttırır. Cimrilik ise, malın telef olmasına neden olur.
Kuranda: Allah yolunda mallarını harcayanların misali, 7 başak bitiren dane gibidir. Her başakta 100 dane vardır. Allah dilediğine katkat fazlasını verir. (Bakara:261)
Peygamber (as): Her sabah iki melek iner. Biri: Ya Rab infâk edenin malının yerine fazlasını ver. Diğeri de: Ya Rab! Sadaka vermeyenin malını telef et der.
Hiçbir sadaka malı eksiltir olmadı. (Ramuz el-Ehadis:389/2)
İnsan verdikçe Allah da ona verir. (R.Salihın:577)
Bir lokantacı günde on fakiri doyururdu. Niye böyle yapıyorsun? dedim. Ben verdikçe Allah bana veriyor da ondan dedi. Sebe-39: Sen ver bende sana vereyim.
Fakir fukaradan kaçan birilerinin bahçelerinin nasıl yanıp kavrulduğunu Kalem sûresi:17-33. ayetlerinde Cenab-ı Allah bize misal verir.
Cimrinin malı telef olur.
Bir hadiste: Kesenin ağzını sıkma! Allah da sana sıkar. (Buhari Zekat:21)
İnfak et. Paranı sayıp durma. Sonra sana da sayı ile verilir. Paranı saklama, sonra senden de saklanır. (Müslim Zekat:88)
Dünyada varlığı çok olanlar Ahirette sevapları az olanlardır. Yalnız etrafına bir şeyler verenler hariç. Fakat onlarda ne kadar azdır. (Müslim Zekat:32)
Mal emanettir, elden çıkmadan ihtiyaç sahiplerine ulaşmalıdır. Atalarımız: Sona kalan dona kalır demişlerdir.
Peygamberimiz: İyi işler yapmakta acele ediniz. (R.Salihın:93) tavsiyesinde bulunuyor.
Cömert olmak gerekir. Kuranda: Elini boynuna bağlama. Cimri olma. Büsbütün de saçıp savurma. İsraf etme sonra kınanmışlardan olursun. (İsra:29)
O Cehennem çukuruna düşünce onu malı kurtaramayacak. (Leyl:11) diye haber veriliyor.
Allah kıyamet gününde soracak:
Bu sıkıntıdan kurtulmak için dünyada bütün malını verir miydin? Kul:
Verirdim diyecek. Allah:
Biz senden daha azını istemiştik. diyecek.
Kuranda: Cimrilik yaptıkları şey, kıyamet gününde boyunlarına dolanacak (Al-i İmran:180)
Kendiniz için önden gönderdiğiniz her şeyi Allah katında bulacaksınız. (Bakara:110) buyrulur.
Peygamber (as) yarım hurma ile de olsa, ateşten korunmaya çalışın. (R.Salihın:139) demiştir.
Her zaman cömert kazanır. Cimri olan kaybeder.
Mülk Cenab-ı Allahın. Yunus der ki:
Mal sahibi mülk sahibi,
Hani bunun ilk sahibi.
Oda yalan, buda yalan,
Var sende biraz oyalan.
Mal, emanet verilmiştir. Bakalım nerden elde edecek, nereye harcayacak diye. Rabbim onunla bizi imtihan etmektedir.
Fakire verilen bir lokma, sahibine şöyle dermiş:
Azdım beni çoğalttın.
Küçüktüm beni büyüttün.
Sana düşmandım beni dost edindin.
Fani idim beni ebedi kıldın.
Sen beni koruyordun, bundan sonra ben seni koruyacağım.
Hz. Ali (ra): Yuh sana ey para! Elden çıkmadıkça faydan dokunmuyor demiştir.
Hz. Ebu Bekir (ra): Cimri 7 Şeyden kurtulamaz:
Ya ölür. Hayırsızın biri ona varis olur.
Ya Allah zalim birini ona musallat eder.
Ya şehveti onu azdırır, malı telef olur.
Ya uygunsuz bir yatırım yapar, malı telef olur.
Ya malı yanar veya çalınır.
Ya amansız hastalığa tutulur, malını ona harcar.
Yada malını bir yere gömer orada unutur.
Mal ne işe yarar?
Allah rızasını kazanmaya,
Fakirin gönlünü almaya,
Toplumda denge sağlamaya,
Kötülükleri önlemeye,
Sadaka, zekat emrini yerine getirmeye ve Cenneti kazanmaya yarar.
İhtiyacı olanlara yardım etmek müslüman olmanın İslâm kardeşliğinin bir gereğidir.
Kuranda: Dini yalanlayanı gördün mü? İşte yo yetimi itip kakar, yoksulu doyurmaz. (Maun sûresi:1-3)
Kuranda:
Sevdiğiniz şeylerden Allah için harcamadıkça, hayra erişemezsiniz.(Al-i İmran:92)
Müslüman bu ayete göre sevdiği malını Allah için harcar.