Yarasalar (Chiroptera)

İnci

1907
Prenses
Yarasalar uçma yeteneğine sahip memeli hayvanlardır.El parmakları uzamış ve esnek uçma derisiyle çevrilmiş canlılardır. Çoğu tür, baş aşağı tutunarak uyurlar. Geceleri aktif olan bu canlıların koklama ve tat alma duyuları çok iyi gelişmiştir. Meyveyle beslenen türler haricinde, görme duyuları iyi gelişmemiştir. Çıkardıkları çok yüksek frekanslı ses dalgalarının, etraflarındaki cisimlere çarpıp geri dönmesi yardımıyla yönlerini bulurlar (ekolokasyon). Bu sesler, çoğunlukla insanlar tarafından duyulamaz. Dünyada 18 familyaya bağlı, 986 tür yarasa varken Türkiye’de 4 familyaya bağlı, 30 tür yarasa bulunmaktadır

Hayret verici Gecenin zifiri karanliginda gökyüzüne baktigimiz zaman, karanligin perdesini yirtarak ucan ve hayret verici bir cesaretle avlari pesinde kosan calıları görmekteyiz. Bu (yarasa) öyle acayip bir kustur ki, fakat hepsinden acayibi karanligin kalbinde görmeden ucmasidir. Gecenin karanliginda hicbir seye carpmadan ucmasi cok ilginctir. hakkinda ne kadar arastirma yapilirsa o kadar yeni seyler kesfolunmaktadir. öyle süratli ve cesaretli ucmaktadirki, sanki ögle vakti önünde hicbir engeli olmayan güvercinin ucusu, o’nun yaninda bir kosucunun bastonla yürüyen insanla ölcülmesidir. Eger bu yarasa inisli cikisli karanlik bir tünele koyarsak, hicbir yere carpmadan ve dokunmadan oradan cikar. Bu kusun vücudu öyle harika özelliklerle donatilmistir ki ayni bir radarin özellikleridir. Radarin özelliklerini bu kücük kusun vücuduyla karsilastiralim.
Fizikte, ses dalgalarinin cok cesitli frekanslarda oldugu bilinmektedir. Insanin kulagi ise mevcut olan bu seslerden kendi kulak yapisina uygun olan cok az bir kisminin titresimlerini algilayarak duymaktadir. Bu ses dalgalari kuvvetli bir istasyon yoluyla ortaya cikmakta ve her tarafa yayilmaktadir. Fakat nasil bir topu duvara attigimizda geri sicrama yaparsa, fezaya yayilan bu ses dalgalarida engele carptiginda belirli bir zaman sonra geri yansima yapar. Bu ses dalgasi bizimle engel arasindaki mesafeye dakik bir sekilde ölcme yapar.
Cogunlukla gemi ve ucaklar radar vesilesiyle kendi yönlerini tesbit ederler ve her istedikleri yöne giderler, yine düsman ucak ve gemilerinin yerini kesfetmek icin radardan faydalanirlar.
Bilim adamlari diyorlarki bu kücük yarasa kusunun vücudunda, radarin benzeri bir istasyon vardir.
Eger bir odada ucursak, o esnada cikarmis oldugu sesler bizim isittigimiz seslere dönüsüm yaparak isitmemizi saglayacaktir. Ve birde odanin icerisinde kulagimiza gelen ses dalgalari harekete gecerek her saniyede 30 ile 60 defa cevreye yayilacaktir. Fakat burada bir soru akla geliyor, bu ses dalgasi yarasa hangi uzvundan gelmektedir. Yani onun alici istasyonu hangisidir. Verici istasyonu hangisidir?
Bilim adamlari bu soruya söyle cevap veriyorlar. Bu ses dalgasi, yarasanın bogazindaki kirisik et yiginindan, meydana gelmekte ve burun deliklerinden disariya cikmaktadir. Büyük kulaklarida ses dalgalarinin alici görevini yapmaktadir. Buna göre yarasa geceleri ucmasini, kulaklarina borcludur.
Bir Rus bilim adami ”Jurin” deneyleriyle sunu isbat etmistir. Yarasa kusunun kulaklari alindiginda, kus engellere carpmadan ucamamaktadir. Fakat gözlerini alsalar o’nun bu marifetli ucma hareketine hicbir engel teskil etmez yani yarasa kulaklari ile görüyor, gözü ile degil! Bu hikmeti ilahi nedir? (Dikkat ediniz.)
Düsününüz ki bu hayret verici organi, cüssesiz ve degersiz hayvana kim verdi. Ve bunu kullanma sekli o’na nasil ögretildi. Gecenin türlü tehlikelerinden korunarak onun ilerlemesi nasil saglaniyor ve dogrusu bunu tehlikelerden kim koruyor?
Acaba mümkünmüdür ki akli ve suuru olmayan bir tabiat böyle bir olayi gerceklestirebilsin?
Büyük bilginler cok masraflar yapsalarda böyle bir santrali kolayca vücuduna yerlestirebilirlermi?​

Memeliler (Mammalia) sınıfının, yarasalar (Chiroptera) takımındaki türlere verilen genel ad. Gecekuşu da denir. Bedeninin ön üyelerindeki parmak kemiklerinin uzaması ve aralarında gerili bir derinin bulunması sonucu uçma yeteneği kazanmışlardır. Uçma sırasında yarasaların kanatları, kuşlarda olduğu gibi yukarıdan aşağıya ve sonra geriye doğru çırpılmaz; yalnızca bir dönme hareketi yaparlar. Yarasaların bir bölümü meyve, bir bölümü de böcek yer. Çok az sayıda tür de sıcakkanlı hayvanların kanını emerek beslenir.

Yarasalar geceleri beslenir; gündüzleri ağaçların kovuklarında, mağaralarda ya da terkedilmiş binaların içinde dinlenirler. Çıkardıkları ses dalgalarının çevrelerindeki cisimlere çarpıp, geri dönmesini algılayarak yönlerini bulurlar. Koku ve tat alma duyuları da gelişmiştir. Yaşam süreleri 23 yıl kadardır. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu dünyanın birçok bölgesine yayılmışlardır.






yarasa.jpg

taphozousgorgianus01.jpg

yarasa.jpg



43105.jpg


batja0.jpg

bat2wo0.jpg

batflyinguh3.jpg

bulldogbatfishingev0.jpg

pteropogigante01.jpg


29_Chiroptera.jpg


Bat%20471075.jpg




1175399968smiling-bat.jpg


13ede42abaca58270afa39188711b29d.jpg

Ondan sözedilince olumsuz düşünceler geliştiriyoruz. Oysa bilimadamları
smilev.gif
yarasaları "dünya üzerindeki en kabiliyetli ve başarılı hayvanlar" olarak görüyorlar.

Malayan_Flying_Fox_1_by_littleredelf.jpg


bat-exclusion.jpg


Bat_by_Tamersa.jpg

Bat_by_Karutin.jpg

baba01be271100.jpg



105141044_2dab8d6d17.jpg


desmodus.gif


www.yeniresim.com_-_Ku_Trleri_-_Yarasa.jpg


MAK00006-Grosser-Abendsegler.jpg



Vampire.jpg

yerssw5.jpg


Albino-bat.jpg


White%20Winged%20Vampire%20bats%20Dan%20Riskin.jpg



Yarasaların doğasını araştırmak için ilk bilimsel girişim 18. yüzyılın en büyük bilimadamlarından Lazzaro Spallanzani tarafından yapıldı. Spallanzani
smilev.gif
fiziğe
smilev.gif
kimyaya
smilev.gif
jeolojiye ve volkanolojiye önemli katkılarda bulunmuş bir bilimadamıydı. Biyoloji alanında ise uzuvlar
smilev.gif
kan dolaşımı
smilev.gif
sindirim
smilev.gif
üreme ve solunumla ilgili bilgilere çok daha yenilerini ekledi.


64 yaşındaki Spallanzani
smilev.gif
1793'te döneminin en büyük bilimadamıyken yarasaların uçarken gözleri kapalı ya da gözleri çıkarılmış olsa bile önlerine çıkan nesnelere çarpmadıklarını buldu. Bir dizi deneyden sonra
smilev.gif
gözün yerini bilinen diğer duyulardan hiçbirinin almadığı ortaya çıktı. Yarasalar gözün yerine bizim bilmediğimiz başka bir organı ya da bir duyuyu kullanıyordu. Bu buluşlar yayınlandı.

Sonra
smilev.gif
1793-94 kışında
smilev.gif
Louis Jurine adlı Cenevreli bir cerrah
smilev.gif
yarasaların kulakları çıkarıldığında
smilev.gif
kör olsa da olmasa da hayvanın tamamen savunmasız hale geldiğini söyledi.

İlk başta
smilev.gif
Spallanzani
smilev.gif
Jurine'in çalışmasına şüpheyle yaklaştı. Ancak daha sonra onun sonuçlarını kendisi de doğruladı. Jurine haklıydı; yarasalar kulaklarıyla görüyordu. Buluşlarını hiçbir zaman yayınlamadı. Ama ölene kadar geçen 5 yıllık sürede ardı ardına deneyler yaptı. Tüm bu deneyler ana gerçeği daha da doğruladı ve geliştirdi.

Spallanzani'nin bulgularını neden yayınlamadığı bilinmiyor. Ancak
smilev.gif
onun gibi politik bir bilimadamının ilk başta ortaya attığı "yeni bir organ ya da duyu" ile
smilev.gif
sonradan ortaya çıkan "kulak" arasındaki farkı anladığına emin olabiliriz... İlki ancak bir "gizem"
smilev.gif
ikincisi ise bir "anormallik"ti. Gizemler en fazla daha fazla gizem yaratırken
smilev.gif
anormallikler ise alay konusu olma riski yaratıyordu. Bilimadamı
smilev.gif
profesyonel güvenilirliğini böylesine havada bir konuyu ilerletmek için tehlikeye atmak yerine
smilev.gif
daha sağlam işler yapmayı tercih etmiş olabilirdi.

Gerçekten de
smilev.gif
ölümünden sonra Spallanzani'nin yaptığı deneylerin raporları bulundu ve alay konusu oldu. Hatta bir meslektaşı
smilev.gif
"Peki
smilev.gif
o zaman yarasalar gözleriyle mi duyuyorlar?" diye dalga bile geçti... Sonraki 140 yıl boyunca
smilev.gif
profesyonel zooloji
smilev.gif
karanlıkta uçan yarasaların çevrelerini gelişmiş dokunma duyusuyla algıladıklarına inandı.




YARASALARIN SINIFLANDIRILMASI




Dünyada 18 familyaya bağlı
smilev.gif
986 tür yarasa varken Türkiye’de 4 familyaya bağlı
smilev.gif
30 tür yarasa bulunmaktadır. Türkiye'de yaşayan yarasa familyaları şunlardır:


Uçan köpekler (Pteropodidaa): Gözleri oldukça büyüktür
smilev.gif
dış kulakları huni şeklindedir. Meyvelerle beslenirler.

Nal burunlu yarasalar (Rhinolophidae): Burunları atnalı şeklinde
smilev.gif
gözleri küçüktür. Kış uykusu sırasında serbest olarak baş DON ve uçma derisiyle bütün vücutlarını örterler. Böceklerle beslenirler.

Düz burunlu yarasalar (Vespertilionidae): Burunları düz
smilev.gif
gözleri küçüktür. Sadece böceklerle beslenirler. Koloniler halinde yaşarlar.

Kuyruklu yarasalar(Buldok yarasalar) (Molossidae): Kuyrukları oldukça uzun
smilev.gif
kulakları büyük ve köşelidir. Kanatları dar ve uzundur. Pis kokarlar.


Antrozoidae

Craseonycteridae
Emballonuridae
Furipteridae
Megadermatidae
Molossidae
Mormoopidae
Mystacinidae
Myzopodidae
Natalidae
Noctilionidae
Nycteridae
Phyllostomidae
Thyropteridae





Yarasalar hakkında bazı gerçekler




Meyve yiyen yarasalar
smilev.gif
450 kadar ticari maddeyi ve 80 kadar ilacı insanoğlunun hizmetine sunmaktadır. Yağmur ormanları için yarasalar
smilev.gif
yaşamsal önem taşır. Yarasalar
smilev.gif
bu bölgedeki ağaçların polen ve tohumlarını taşıyarak yaklaşık yüzde 95'inin çoğalmasını sağlar.


Dünyadaki 1000'i aşkın yarasa türünden sadece 3'ü vampir yarasadır ve bunlar Latin Amerika'da yaşar. Vampir yarasalar insanlara saldırmazlar. Kümes hayvanlarını tercih ederler.

Avrupa'nın ve Türkiye'nin en küçük yarasası olan cüce yarasa sadece 5 gram ağırlığındadır.

Dünya üzerinde yaklaşık 4500 memeli türü bulunmaktadır ve bunların 1000'den fazlasını yarasalar oluşturur.

Amerikan iç savaşında barut yapmak için kullanılan malzemelerden biri de yarasa dışkısıydı.


Yarasalar uçmasına rağmen kuş değil memelidir.



EN BÜYÜK YARASA




as%20En%20b%C3%BCy%C3%BCk%20yarasa.jpg



Dünyanın en büyük yarasası uçak tilki yada meyve yarasası olarak adlandırılan ve Güneydoğu Asya'da yaşayan türdür.Yarasaların vücut uzunluğu 45 cm
smilev.gif
kanat açıklığı 170 cm ve ağırlığı 17 kg'a kadar ulaşabiliyor.




nietop_nocki_bechsteina04.jpg



yarasa.jpg



cpallidbatlw1.jpg

yarasaaa.jpg


070918-flying-fox.jpg

193868667636880781.jpg

193868666790276779.jpg

193868665727918316.jpg

193868664222795139.jpg

yarasa.jpg

yarasa.jpg

YARASALAR HAKKINDA BİLMEDİKLERİMİZ
Meyve yiyen yarasalar, 450 kadar ticari maddeyi ve 80 kadar ilacı insanoğlunun hizmetine sunmaktadır. Yağmur ormanları için yarasalar, yaşamsal önem taşır. Yarasalar, bu bölgedeki ağaçların polen ve tohumlarını taşıyarak yaklaşık yüzde 95’inin çoğalmasını sağlar. Dünyadaki 1000’i aşkın yarasa türünden sadece 3’ü vampir yarasadır ve bunlar Latin Amerika’da yaşar. Vampir yarasalar insanlara saldırmazlar. Kümes hayvanlarını tercih ederler.​



Avrupa’nın ve Türkiye’nin en küçük yarasası olan cüce yarasa sadece 5 gram ağırlığındadır. Dünya üzerinde yaklaşık 4500 memeli türü bulunmaktadır ve bunların 1000’den fazlasını yarasalar oluşturur. Amerikan iç savaşında barut yapmak için kullanılan malzemelerden biri de yarasa dışkısıydı
yarasa1.jpg




abdde_yarasa_lmleri_rktc_boyutta.jpg

61511_0.jpg

5f044227-yarasa-13.jpg

www.harikasozler.net_-_yarasa.jpg

yarasa.jpg



yarasa_ekim06.jpg



 
---> Yarasalar (Chiroptera)

hiç sevmem yarasaları sağol bilgiler için
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst