---> Yaradanın bizlere lütfettiği fırsatları farkedebiliyormuyuz
Merhaba.
Evet yaradan bizlere birçok fırsatlar sunup, birçok kapıları da açık bekletiyor. Bizim bu kapılardan girmemiz için.
Biz ne yapıyoruz dersiniz?, bunların çoğundan haberimiz dahi yok.
Bizlere lütfedilenlerin farkında bile olamıyoruz.
************
İşte size bir gerçek küçük bir örnek.
Bir yaşlı, hacca gitmiş, atölyesinde mobilya üretip, satan bir komşum var.
Öyle büyük fabrika filan değil. bir işçisi var çalışan. Eh yokluk da değil. Dünyalık fena değil bildiğim kadarı ile. Beş vakti de şaşmayan bir insan.
Bir gün bunun satış yaptığı bölümün tuvalet penceresinden bir anne kedi ağzında yavrusunu getirip kanepenin altına saklıyor. Ve diğerlerini getirmek için tekrar gidiyor.
( kediler yavruları rahatsız edildiğinde emniyetli gördükleri başka bir yere taşırlar).
Ve bu hacı sabahleyin gelince kedinin bıraktığı yavruyu görüyor.( Bu yavrular henüz gözü açılmamış kızıl et durumunda).
Ve alıp sokağa ağacın dibine bırakıyor.
Daha sonra ise, polisi, belediyeyi, jandarmayı, hayvanseverler derneğini, itfayeyi,...vs. aramadık yer bırakmıyor. Tabii doğal olarak kimse ilgilenmiyor siz bakın diyorlar.
öğleye kadar vakit geçiyor.
Bu arada anne kedi ağzında ikinci yavrusunu da getiriyor. fakat bıraktığı yerde olmadığını görünce, getirdiği yavruyu tekrar başka emniyetli bir yere götürüyor. Sonra tekrar gelip yavruyu miyavlıyarak saatlerce arıyor. ama yavru dışarıda caddede ağacın dibinde bir türlü bulamıyor.
Epey aradıktan sonra caddeyi de ararken yavruyu bulup ağzı ile alıp götürüyor.
Hikaye bu. aynen böyle.
Sonra akşama doğru bana anlatıyor hacı; böyle böyle oldu diye.
Ben hacı sen ne yaptın biliyormusun?, farkındamısın yaptığının deyince, ben ne yapmışım ki diye sakince cevap veriyor.
Hemen açıkladım. Sen sana gönderilmiş bir fırsatı, bir lütfu görmedin, dolayısı ile bu fırsatı kullanmadın dedim. Nasıl yani dedi?.
Peki dedim. Şimdi hemen dışarı çık. Eline kilolarca süt, kilolarca et, kilolarca ciğer al. Ve Kedileri bağırarak bütün gücünle çağır.
Ey kediler, Yavrularınızı bana getirin, onları sütle ciğerle besliyeceğim,gözüm gibi bakıp büyüteceğim. Diye günlerce anne kedilere seslen. Bir bak bakalım bu kadar emeğinin,çağırmanın karşısında kaç anne kedi yavrusunu getirip sana emanet edecek!.
Hiç bir kedi getirmez dedi.
Peki yaradan sana gönderdi anne kediyi hemde seni seçerek.
Peki karşılığında sen ne yaptın?. Dışarı attın. Değil mi ?. Malesef yanıt olmadı.
Çok üzüldük tabii. Elimizden bir şey gelmedi. Hiç bir şey yapamadık kedi için.
Ama kedi çoktan; bir başka seçilmiş insana emanet etmek üzere götürmüştü
yavrularını.
O insan ise fırsatı kullandı mı?, kullanamadı mı bilmiyoruz.
Evet bu nedenle önümüze açılan kapıları, fırsatları görmeye çalışmalıyız.
Lütfen olaylara sadece bakmıyalım. önünü arkasını, aslını, astarını görüp anlamaya çalışalım.
Asla yüzeysel düşünmüyelim.
Kendimizi derinliğine düşünmeye alıştıralım.
Ne diyelim?,
Allah bütün kardeşlerimizin güzel, gönlüne göre versin inşallah.
Yaradana emanet olun.