Silencio
Kayıtlı Üye
En az bir dalda da olsa sporla ilgilenmemek mümkün değil. Yalnızca ülkeler adına alınan madalyalar değil, başarıların ya da başarısızlıkların arkasındaki hikayeler, spora ve sporcuya olan merakımızı arttırıyor. Sporun hayatımızla böylesine iç içe olduğu bir dönemde sinema tarihinin en iyi filmlerini sizler için bir dosya haline getirmek istedim.
Sinema Tarihinin En İyi Spor Filmleri
Zafere Kaçış (Escape to Victory) (1981)
Oyuncu kadrosunda Michael Caine ve Sylvester Stallone gibi usta oyuncuların yanı sıra dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcularından biri olarak kabul edilen Pelenin de bulunduğu film, 2.Dünya savaşı sırasında esir düşen bir grup askerin tek kaçış şanslarının bir futbol maçına bağlı oluşunu konu alıyor.
Kızgın Boğa (Raging Bull) (1980)
Yönetmenliğini Martin Scorsesenin yaptığı filmin başrolünde, o zamanlar 37 yaşında olan Robert De Niro yer alıyor. Jake La Mottanın kendi ağzından anlattığı hayat hikayesini konu alan Kızgın Boğa, şiddet duygusunun ünlü boksörü dünyanın zirvesine yerleştirirken bu öfkenin onu ailesinden her geçen uzaklaştırışını anlatıyor. Robert De Nironun muhteşem performansının yanı sıra siyah beyaz olması sebebiyle de büyük övgü toplayan film sadece spor filmleri listesinde değil, tarihin en iyi filmleri listesinde de yer alıyor.
Uzun Mesafe Koşucusunun Yalnızlığı
(The Loneliness of the Long Distance Runner) (1962)
1962 yapımı film, fakir bir çocuk olan Colin Smithin hırsızlık yaparken yakalanması sonucu Islah Evine gönderilmesiyle değişen hayatını konu alıyor. Islah evinde yapılan kural değişiklikleriyle uzun mesafeli bir koşuya katılacak olan Smithin sisteme kafa tutuşunu anlatan film, mutlaka izlenmesi gerekenler listenizde olmalı.
Rocky (1976)
Alt sınıf spor salonlarında boks yapan Rocky Balboanın dünyanın en iyisi olma yolculuğunu anlatan film, 10 dalda Oscar adayı olmuş ve 3 dalda (En iyi film dahil) bu heykelciği kazanmıştır. Sylvester Stallonenin elinde senaryosuyla kapı kapı dolaştığı film, tüm dünyada hatırı sayılır bir hayran kitlesine ulaştı. Beş devam filmi çekilen seri birçok spor filminin de yol göstericisi niteliğindedir.
Kazanma Sanatı (Moneyball) (2011)
Billy Beanenin daha önce hiç denenmemiş bir strateji ile beyzbol kurallarını tamamen değiştirmeye çalışmasını konu alan film, aynı zamanda bir gerçek hayat hikayesi. Brad Pittin başarılı oyunculuğu ile öne çıktığı filmde spora dahi tüm bildiklerimizi değiştirecek bir adamın hikayesini izliyoruz.
Dövüşçü (The Fighter) (2010)
En İyi Film dalında Oscar adayı olan film, iki kardeşin bir araya gelerek zorlukları birlikte aşmaya çalıştıkları bir dram anlatıyor. Bir ünvan maçının yalnızca bir ünvandan ibaret olmadığını anlamamızı sağlayan film, Christian Baleın başarılı performansı ile unutulmaz bir 116 dakika sunuyor.
Breaking Away (1979)
Oscar Ödüllü film, Amerikalı bisikletçi Dave Blazein hayatından yola çıkarak, küçük bir kasabadan çıkan büyük bir şampiyonun gençlik yıllarını anlatıyor. Arkadaşlıkları ve hırsı esprili bir dilde anlatan filmi henüz izlemediyseniz geç kalmadan izlemelisiniz.
Lanet Takımı (The Damned United) (2009)
İngiliz futbolunun efsane ismi Brian Cloughun Leeds United takımının başındaki kırk dört günlük teknik direktörlük deneyimini anlatan filmin başrolünde Michael Sheen bulunuyor. Futbola dair çekilmiş en iyi filmlerden biri olan Lanet Takımı, futbolun beşiği sayılan İngiltere hakkında gerekli bilgileri edinmemizi sağlıyor.
Büyük Dövüş-Şampiyon (Warrior-The Wrestler) (2011-2008)
Hangisini listeye almalıyım diye düşünürken bu iki filmi bir arada listeye dail etmeye karar verdim. Klasikleşmiş dövüş filmlerinden, başarılı anlatımlarıyla ayrılan Büyük Dövüş ve Şampiyon filmleri, heyecan dolu tempolarının yanı sıra içinde bulundurdukları dram öğeleriyle de izlenmeyi hak ediyor.
Şampiyon (The Champion) (1915)
Charlie Chaplinin sinemaya adım attığı ilk yıllarda yarattığı Şarlo karakteri Şampiyon filminde bir boksör olarak karşımıza çıkıyor. Eleştirisini komedi üzerinden yapmaya devam eden Chaplin, filmde küçük boyuna rağmen boks eldivenlerinin içine sakladığı demirlerle diğer boksörlerin korkulu rüyası oluyor. Listedeki diğer filmlere alternatif niteliğinde yer alan Şampiyonu kısa süresini de göze önüne alarak mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.
Sinema Tarihinin En İyi Spor Filmleri
Zafere Kaçış (Escape to Victory) (1981)
Oyuncu kadrosunda Michael Caine ve Sylvester Stallone gibi usta oyuncuların yanı sıra dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcularından biri olarak kabul edilen Pelenin de bulunduğu film, 2.Dünya savaşı sırasında esir düşen bir grup askerin tek kaçış şanslarının bir futbol maçına bağlı oluşunu konu alıyor.
Kızgın Boğa (Raging Bull) (1980)
Yönetmenliğini Martin Scorsesenin yaptığı filmin başrolünde, o zamanlar 37 yaşında olan Robert De Niro yer alıyor. Jake La Mottanın kendi ağzından anlattığı hayat hikayesini konu alan Kızgın Boğa, şiddet duygusunun ünlü boksörü dünyanın zirvesine yerleştirirken bu öfkenin onu ailesinden her geçen uzaklaştırışını anlatıyor. Robert De Nironun muhteşem performansının yanı sıra siyah beyaz olması sebebiyle de büyük övgü toplayan film sadece spor filmleri listesinde değil, tarihin en iyi filmleri listesinde de yer alıyor.
Uzun Mesafe Koşucusunun Yalnızlığı
(The Loneliness of the Long Distance Runner) (1962)
1962 yapımı film, fakir bir çocuk olan Colin Smithin hırsızlık yaparken yakalanması sonucu Islah Evine gönderilmesiyle değişen hayatını konu alıyor. Islah evinde yapılan kural değişiklikleriyle uzun mesafeli bir koşuya katılacak olan Smithin sisteme kafa tutuşunu anlatan film, mutlaka izlenmesi gerekenler listenizde olmalı.
Rocky (1976)
Alt sınıf spor salonlarında boks yapan Rocky Balboanın dünyanın en iyisi olma yolculuğunu anlatan film, 10 dalda Oscar adayı olmuş ve 3 dalda (En iyi film dahil) bu heykelciği kazanmıştır. Sylvester Stallonenin elinde senaryosuyla kapı kapı dolaştığı film, tüm dünyada hatırı sayılır bir hayran kitlesine ulaştı. Beş devam filmi çekilen seri birçok spor filminin de yol göstericisi niteliğindedir.
Kazanma Sanatı (Moneyball) (2011)
Billy Beanenin daha önce hiç denenmemiş bir strateji ile beyzbol kurallarını tamamen değiştirmeye çalışmasını konu alan film, aynı zamanda bir gerçek hayat hikayesi. Brad Pittin başarılı oyunculuğu ile öne çıktığı filmde spora dahi tüm bildiklerimizi değiştirecek bir adamın hikayesini izliyoruz.
Dövüşçü (The Fighter) (2010)
En İyi Film dalında Oscar adayı olan film, iki kardeşin bir araya gelerek zorlukları birlikte aşmaya çalıştıkları bir dram anlatıyor. Bir ünvan maçının yalnızca bir ünvandan ibaret olmadığını anlamamızı sağlayan film, Christian Baleın başarılı performansı ile unutulmaz bir 116 dakika sunuyor.
Breaking Away (1979)
Oscar Ödüllü film, Amerikalı bisikletçi Dave Blazein hayatından yola çıkarak, küçük bir kasabadan çıkan büyük bir şampiyonun gençlik yıllarını anlatıyor. Arkadaşlıkları ve hırsı esprili bir dilde anlatan filmi henüz izlemediyseniz geç kalmadan izlemelisiniz.
Lanet Takımı (The Damned United) (2009)
İngiliz futbolunun efsane ismi Brian Cloughun Leeds United takımının başındaki kırk dört günlük teknik direktörlük deneyimini anlatan filmin başrolünde Michael Sheen bulunuyor. Futbola dair çekilmiş en iyi filmlerden biri olan Lanet Takımı, futbolun beşiği sayılan İngiltere hakkında gerekli bilgileri edinmemizi sağlıyor.
Büyük Dövüş-Şampiyon (Warrior-The Wrestler) (2011-2008)
Hangisini listeye almalıyım diye düşünürken bu iki filmi bir arada listeye dail etmeye karar verdim. Klasikleşmiş dövüş filmlerinden, başarılı anlatımlarıyla ayrılan Büyük Dövüş ve Şampiyon filmleri, heyecan dolu tempolarının yanı sıra içinde bulundurdukları dram öğeleriyle de izlenmeyi hak ediyor.
Şampiyon (The Champion) (1915)
Charlie Chaplinin sinemaya adım attığı ilk yıllarda yarattığı Şarlo karakteri Şampiyon filminde bir boksör olarak karşımıza çıkıyor. Eleştirisini komedi üzerinden yapmaya devam eden Chaplin, filmde küçük boyuna rağmen boks eldivenlerinin içine sakladığı demirlerle diğer boksörlerin korkulu rüyası oluyor. Listedeki diğer filmlere alternatif niteliğinde yer alan Şampiyonu kısa süresini de göze önüne alarak mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.