Wu-Tang
Kayıtlı Üye
Video oyunları tarihinde, kendilerinden sonra gelen yapımları fazlasıyla etkilemiş olan ancak isimleri silinmiş oyunlar mevcut. Tetris, başlattığı çılgınlıkla yapboz oyunlarına güven kazandırdı, super Mario 64 3D aksiyon oyunlarının temelini attı.
Ancak piyasaya yaptıkları çok büyük etkinin yanında, adları tamamen unutulan oyunlar da yok değil. Bu oyunlar ya ticari açıdan başarılı olamadı veya sundukları fikir zamana ayak uyduramadı.
Bugün milyonların oynadığı yapımların temelini atan bu oyunlar, tek bir ortak noktaya sahip: Her biri bugün beğenilen bir oyun türüne veya başarılı bir oyuna ilham veren çalışmalar oldu. İşte Wired dergisinin hatırladığı, birçoğumuzun unuttuğu önemli oyunlar:
Atari’nin kendi döneminde son derece başarılı olan Pong cihazı, arcade oyunların öncüsü olmuştu. Atari’nin kurucusu Nolan Bushnell, Computer Space adını verdiği fazlasıyla karmaşık bir oyuna imza attıktan sonra, Odyssey adlı ev oyun cihazını (fotoğrafta sağda) bir fuarda gördükten sonra, bir tenis oyunu yapmaya karar verdi. 1966 yılında ABD’de 40 milyon evde televizyon seti olduğu göz önüne alınırsa, Bushnell ne yapması gerektiğini kafasına koymuştu. Ancak video oyunu sanayisinin yükselişi de telif hakları kavgalarına sahne oldu. En sonunda, masa tenisi oyununu sunan Magvanox, mahkemey sunduğu belgelerle oyunun Odyssey’in mucidi Ralph Baer tarafından geliştirildiğini ortaya koydu.
İlk dövüş sporları oyunu unvanını Karate Champ almıştı. Oyunun sunduğu karman çorman dövüş stilleri (ve fazlasıyla gerçek dışı) ve “süper hareketleri”, günümüze uzanan yeni nesil dövüş oyunlarına kadar ulastı. 1985 yılına gelindiğinde, Yie Ar Kung Fu dövüş oyunlarına daha çağdaş bir yaklaşım getirdiği gibi, çok çeşitli çizgi karakterler ekledi. Fantezi boyutu da tamamlanan oyun, her ne kadar dünyanın büyük kısmında tanınmasa da, 1987’de Street Fighter’ın doğumuna etkide bulununcaya kadar yerel halkın çılgınlığı olmuştu.
PopCap Games, Zuma adlı oyunuyla dünya genelinde 20 milyondan fazla satarak sosyal medya oyunlarının erken dönemlerinde köşeyi dönen ilk şirketlerinden biri oldu. Oyunun Facebook versiyonu, dünya genelinde 2 milyon indirilmebaşarısı gösterdi. Ancak bu hedef vurma oyununun ta 1998 yılında Puzz Loop denilen bir Japon versiyonu vardı. Nintendo DS’de oynanan Magnetica da, Puzz Loop’un bir kopyasıydı. Ancak nereden bakılırsa bakılsın, internetin ilk popüler oyunları Zuma’dan Luxor’a kadar neredeyse tüm oyunlar bilinmeyen ilk versiyonlarının kopyasıydı. Puzz Loop’un geliiştiricisi Mitchell, 2006 yılında “Oyun sanayisine bile ait olmayanların, başka işlerin kafasını koparması hiç hoş değil” yorumunu yaptı. Ancak komedi burada bitmedi. Nokia, adı bile önemsenmeyen bir Puzz Loop kopyasına, 2011 yılında “Yenilikçiler” yarışması kapsamında 250 bin dolar ödül verdi...Kısaca, internet bazılarına yine kolay ve şanslı yoldan para kazandırdı.
Bir diğer adı Rockstar North olan DMA Design, 1997 yılında 2D olarak piyasaya sürdüğü (belki de orijinal) GTA ile büyük sükse yaptı. Çıkarılan oyunun ilk GTA ile aynı zamanda piyasaya sürülmesi, “sandbox” oyun türünün gelişiminde de büyük katkı sağladı. Body Harvest, daha sonra dönemin Nintendo 64 donanımını kullanarak 3D’nin özgür dünyasına adım attı. Oyun karakteri her yere koşuyor, farklı araçlara zıplıyor, yayaları ezip geçebiliyordu. GTA’nın ilk günden sunduğu oyun içeriklerini kullanan oyun, PC’nin yükselişiyle birlikte Nintendo’yla unutuldu.
Guitar Hero ve Rock Band, 2005 yılında başlayan başarıyı, oyunculara Rock kralları oldukları hissi vererek zirveye taşıdı. Ancak çok az kişinin bildiği şey, bu oyunların doğrudan 1998 yılında çıkmış olan Guitar Freaks oyununa dayanmasıydı.Oyunun yapımcısı Dance Dance Revolution cihazının üreticisi Konami’ydi. Unutulan oyun ile zirve yapan oyunlar arasındaki benzerlik dikkat çekici: Oyuncular gitar şeklinde bir plastik kontrol aleti kullanıyor, renkli tuşlara basarak notaları döktürüyor. Konami, Guitar Freaks’i Japonya’nın dışına pazarlamayarak belki de çok büyük bir hata yaptı. Sonuç olarak, bugün tarihi esere döndü.
Oyuncuların belli noktalarda durarak düşman hedeflere ateş ettiği, bir noktadan diğerine koşarken vurulmamaya çalıştığı oyunlar, Epic Games’in Gears of War yapımında meşhur oldu. Ancak Epic Games’i çok iyi faydalandığı bu “siper edinme ve düşman grubuyla savaşma” tekniği, adı geçmişte kalan bir başka oyunda ortaya çıkmıştı: Kill Switch. Yine bir Japon şirketi olan Namco’nun 2003 yılında sunduğu oyun, Batı dünyasının oyunlarından uzaklaşmayı öngörüyordu. Oyun, siperin arkasından hedefe bakmadan kör atış yapma özelliğini bile sunuyordu. Gears’ın doğrudan Kill Switch’in kopyası olduğunu söylemek doğru olmaz. Ama orijinal fikir derseniz...
Belki farkında değilsiniz ama yapımcısı Rovio’nun piyasa değerini 9 milyar dolara çıkaran Angry Birds (Öfkeli Kuşlar), 2009’da internete sunulan Crush the Castle oyununa fikir olarak bir hayli benziyor. Ancak bunun da bir geçmişi var. Taştan yapılma kale benzeri yapıları kaya fırlatarak yıkma çabası, ilk olarak 2008 yılında sunulan Castle Clout oyununda belirdi. Crush the Castle oyununu geliştirenler, ilk olarak Castle Clout’un yapımcılarından izin almış ve oyunlarını böyle geliştirmişlerdi. Ancak Rovio, bu yapımlardan çok farklı bir ilham alarak çılgın kuşlarıyla bugün uzaya çıkmış durumda.
Ancak piyasaya yaptıkları çok büyük etkinin yanında, adları tamamen unutulan oyunlar da yok değil. Bu oyunlar ya ticari açıdan başarılı olamadı veya sundukları fikir zamana ayak uyduramadı.
Bugün milyonların oynadığı yapımların temelini atan bu oyunlar, tek bir ortak noktaya sahip: Her biri bugün beğenilen bir oyun türüne veya başarılı bir oyuna ilham veren çalışmalar oldu. İşte Wired dergisinin hatırladığı, birçoğumuzun unuttuğu önemli oyunlar:
Atari’nin kendi döneminde son derece başarılı olan Pong cihazı, arcade oyunların öncüsü olmuştu. Atari’nin kurucusu Nolan Bushnell, Computer Space adını verdiği fazlasıyla karmaşık bir oyuna imza attıktan sonra, Odyssey adlı ev oyun cihazını (fotoğrafta sağda) bir fuarda gördükten sonra, bir tenis oyunu yapmaya karar verdi. 1966 yılında ABD’de 40 milyon evde televizyon seti olduğu göz önüne alınırsa, Bushnell ne yapması gerektiğini kafasına koymuştu. Ancak video oyunu sanayisinin yükselişi de telif hakları kavgalarına sahne oldu. En sonunda, masa tenisi oyununu sunan Magvanox, mahkemey sunduğu belgelerle oyunun Odyssey’in mucidi Ralph Baer tarafından geliştirildiğini ortaya koydu.
İlk dövüş sporları oyunu unvanını Karate Champ almıştı. Oyunun sunduğu karman çorman dövüş stilleri (ve fazlasıyla gerçek dışı) ve “süper hareketleri”, günümüze uzanan yeni nesil dövüş oyunlarına kadar ulastı. 1985 yılına gelindiğinde, Yie Ar Kung Fu dövüş oyunlarına daha çağdaş bir yaklaşım getirdiği gibi, çok çeşitli çizgi karakterler ekledi. Fantezi boyutu da tamamlanan oyun, her ne kadar dünyanın büyük kısmında tanınmasa da, 1987’de Street Fighter’ın doğumuna etkide bulununcaya kadar yerel halkın çılgınlığı olmuştu.
PopCap Games, Zuma adlı oyunuyla dünya genelinde 20 milyondan fazla satarak sosyal medya oyunlarının erken dönemlerinde köşeyi dönen ilk şirketlerinden biri oldu. Oyunun Facebook versiyonu, dünya genelinde 2 milyon indirilmebaşarısı gösterdi. Ancak bu hedef vurma oyununun ta 1998 yılında Puzz Loop denilen bir Japon versiyonu vardı. Nintendo DS’de oynanan Magnetica da, Puzz Loop’un bir kopyasıydı. Ancak nereden bakılırsa bakılsın, internetin ilk popüler oyunları Zuma’dan Luxor’a kadar neredeyse tüm oyunlar bilinmeyen ilk versiyonlarının kopyasıydı. Puzz Loop’un geliiştiricisi Mitchell, 2006 yılında “Oyun sanayisine bile ait olmayanların, başka işlerin kafasını koparması hiç hoş değil” yorumunu yaptı. Ancak komedi burada bitmedi. Nokia, adı bile önemsenmeyen bir Puzz Loop kopyasına, 2011 yılında “Yenilikçiler” yarışması kapsamında 250 bin dolar ödül verdi...Kısaca, internet bazılarına yine kolay ve şanslı yoldan para kazandırdı.
Bir diğer adı Rockstar North olan DMA Design, 1997 yılında 2D olarak piyasaya sürdüğü (belki de orijinal) GTA ile büyük sükse yaptı. Çıkarılan oyunun ilk GTA ile aynı zamanda piyasaya sürülmesi, “sandbox” oyun türünün gelişiminde de büyük katkı sağladı. Body Harvest, daha sonra dönemin Nintendo 64 donanımını kullanarak 3D’nin özgür dünyasına adım attı. Oyun karakteri her yere koşuyor, farklı araçlara zıplıyor, yayaları ezip geçebiliyordu. GTA’nın ilk günden sunduğu oyun içeriklerini kullanan oyun, PC’nin yükselişiyle birlikte Nintendo’yla unutuldu.
Guitar Hero ve Rock Band, 2005 yılında başlayan başarıyı, oyunculara Rock kralları oldukları hissi vererek zirveye taşıdı. Ancak çok az kişinin bildiği şey, bu oyunların doğrudan 1998 yılında çıkmış olan Guitar Freaks oyununa dayanmasıydı.Oyunun yapımcısı Dance Dance Revolution cihazının üreticisi Konami’ydi. Unutulan oyun ile zirve yapan oyunlar arasındaki benzerlik dikkat çekici: Oyuncular gitar şeklinde bir plastik kontrol aleti kullanıyor, renkli tuşlara basarak notaları döktürüyor. Konami, Guitar Freaks’i Japonya’nın dışına pazarlamayarak belki de çok büyük bir hata yaptı. Sonuç olarak, bugün tarihi esere döndü.
Oyuncuların belli noktalarda durarak düşman hedeflere ateş ettiği, bir noktadan diğerine koşarken vurulmamaya çalıştığı oyunlar, Epic Games’in Gears of War yapımında meşhur oldu. Ancak Epic Games’i çok iyi faydalandığı bu “siper edinme ve düşman grubuyla savaşma” tekniği, adı geçmişte kalan bir başka oyunda ortaya çıkmıştı: Kill Switch. Yine bir Japon şirketi olan Namco’nun 2003 yılında sunduğu oyun, Batı dünyasının oyunlarından uzaklaşmayı öngörüyordu. Oyun, siperin arkasından hedefe bakmadan kör atış yapma özelliğini bile sunuyordu. Gears’ın doğrudan Kill Switch’in kopyası olduğunu söylemek doğru olmaz. Ama orijinal fikir derseniz...
Belki farkında değilsiniz ama yapımcısı Rovio’nun piyasa değerini 9 milyar dolara çıkaran Angry Birds (Öfkeli Kuşlar), 2009’da internete sunulan Crush the Castle oyununa fikir olarak bir hayli benziyor. Ancak bunun da bir geçmişi var. Taştan yapılma kale benzeri yapıları kaya fırlatarak yıkma çabası, ilk olarak 2008 yılında sunulan Castle Clout oyununda belirdi. Crush the Castle oyununu geliştirenler, ilk olarak Castle Clout’un yapımcılarından izin almış ve oyunlarını böyle geliştirmişlerdi. Ancak Rovio, bu yapımlardan çok farklı bir ilham alarak çılgın kuşlarıyla bugün uzaya çıkmış durumda.