umre için çıktılar

GÜLİSTAN

Bayan Üye
Bir sene geçmişti ki, "Hudeybiye sulhü"nden,
Ve kurbân bayramına, bir ay zaman var iken,

Peygamber Efendimiz, emretti eshâbına,
Ki, hemen başlasınlar “Umre” hazırlığına.

Lüzûmlu hazırlığı yapıp tamâmladılar,
Yanlarına, kurbânlık "Yetmiş deve" aldılar.

“Muhammed bin Mesleme” hazretlerinin dahî
Emrine, sahâbeden verildi "Yüz süvârî".

Onlar da, yanlarına, ok kılıç, zırh ve mızrak,
Ve daha bunlar gibi harpte kullanılacak,

Silâhları alarak, önden yola çıktılar,
Zîrâ bu müşriklere güvenilmezdi zinhâr.

Eshâbdan bâzıları dedi: (Yâ Resûlallah!
Hani almıyacaktık yanımıza hiç silâh?

Sırf kınına sokulmuş kılıçla gidecektik,
Zîrâ Hudeybiyede böyle sözleşmiş idik.)

Cevâben buyurdu ki o Server-i kâinât:
(Biz bunları Harem’e sokmıyacağız fakat.

Bize bir saldırıda bulunurlarsa onlar,
Elimizin altında bulunsun bu silâhlar.)

Velhâsıl Resûlullah, Medînede hem yine,
“Ebû Zer Gıfârî”yi, vekîl koydu yerine.

“İki bin” sahâbîyle, o şerefli Peygamber,
O gün yola çıktılar, Mekkeye hep berâber.

Eshâbı, bir heyecân kaplamış idi gâyet,
Zîrâ edeceklerdi yurtlarını ziyâret.

Resûlullah uğrunda bırakıp geldikleri,
İslâmı yaymak için, hemen terkettikleri,

Ev ve ocaklarını göreceklerdi zîrâ,
Bu, sevinç ve heyecân vermiş idi onlara.

Yıllardır gözlerinden yaş değil, kan akıtan,
Ve onlara, her türlü ezâ ve cefâ yapan,

Kâfirlere, gösterip, "İslâmın şerefi"ni,
Hayrân kılacaklardı, Kureyş müşriklerini.

Belki de bunu gören müşrikler, bu sebeple,
Şerefleneceklerdi hep îmâna gelmekle.

Velhâsıl sahâbeden Medînede kalanlar,
Resûl’ü, tekbîrlerle o gün uğurladılar.

“Zülhuleyfe” denilen mevkîye gelince tam,
Durdu ve ihrâm giydi, Resûl aleyhisselâm.

Şânlı sahâbîler de oldular Ona tâbi,
Beyazlara büründü, Resûl ve her sahâbî.

Ve “Telbiye” yaparak yola devâm ettiler,
Tekbîr sedâlarıyla gökleri inlettiler.

“Muhammed bin Mesleme”, techîzâtlı olarak,
Mekkeye yaklaşınca, korkuya kapıldı halk.

Baktılar ki bir birlik, silâhla gelmişlerdir,
Korku ile yaklaşıp, dediler ki: (Bu nedir?)

Dedi: (Askerleridir bunlar Resûlullahın,
Allah izin verirse, onlar da gelir yârın.)

Dönüp, Mekkelilere bunu haber verdiler,
Onlar da bunu duyup, “Savaş var” zannettiler.

İşin hakîkatini öğrenmek maksadiyle,
Bir hey’et tertip edip, gönderdiler Resûl’e
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol puff
Geri
Üst