Türbe hazineleri

LoKuMuM<3

Bayan Üye
542363_detay.jpg


Mısırlıların piramitleri, Yunanların lahitleri ya da Friglerin tümülüsleri gibi türbeler de İslamiyet sonrası Türkler için, ölümün ve yaşamın aynı yerde kutsandığı eserler olarak değerlendirilir. Orta Asya’dan Anadolu’ya göçen Türkler çeşitli dinlerin etkisi altında kaldıkları dönemlerde, yaşam ve ölümü hep aynı yolculuğun farklı aşamaları olarak kabul ettiler. Bunun bir göstergesi olarak da, devlet büyükleri, âlimler ve önemli kimseler adına dönemin mimari özelliklerini ve estetik anlayışını yansıtan anıt mezarlar inşa edildi. İbret abidesi olan türbelere yapılan sürekli ziyaretler zamanla güçlü bir gelenek haline geldi. Bu
gelenek topluma büyük hizmetleri dokunmuş kişileri yâd etmek, hizmetlerinin gelecek nesillere örnek olmasını sağlamak ve onları "ölümsüz" kılmak için yüzyıllar boyunca sürdürüldü.

TOPKAPI SARAYI’NDA

İşte bu zengin mirası İstanbullularla paylaşmak adına, türbelerin paha biçilmez hazineleri uzun süren çalışmalar sonucunda bir araya getirildi. Serginin danışmanlıklarını Beşir Ayvazoğlu ile İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü Kontrolör Mimarı Hasan Fırat Diker yaptı. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından desteklenen "Sonsuzluğun Kapısı Türbeler Sergisi" 16 Ağustos - 19 Eylül 2010 tarihleri arasında Topkapı Sarayı 2. Avlu Has Ahır Sergi Salonu’nda yapılacak. Serginin açılışı yine aynı salonda, 16 Ağustos’ta saat 14:00’te gerçekleşecek.
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers bugün haber
vozol
Geri
Üst