Hiphop_girL
Bayan Üye
İyi bir takip, sağlıklı tüp bebekler demektir!
Tüp bebeklerde ne kadar risk var?
İyi bir takip, sağlıklı tüp bebekler demektir!
Bütün dünyada yaygın olarak yapılan tüp bebek yöntemlerine olan güvenilirliğin tartışıldığı şu günlerde, tüp bebek ailelerimizin ve tüp bebek bekleyen çiftlerimizin endişelerini gidermek için Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanımız Op. Dr. Bora Cengiz sorularımızı cevapladı:
Tüp Bebekler daha mı problemli?
21 Mart 2009 tarihli gazetelerde �üp bebek ile doğan bebeklerde hayatı tehdit eden sağlık sorunları veya uzun dönem sakatlıkların daha fazla görüldüğü ve çiftlerin tüp bebeğe karar verirken bunu göz önüne almaları gerektiği�yorumlu haberler çıktı. Benzeri haberlerde olduğu gibi toplumsal algılama ve reaksiyon, haberin kaynaklandığı bilimsel araştırma tam olarak değerlendirilemediği için çok yüksek oldu. Burada konu ilgili soru işaretlerini ortadan kaldırmaya çalışacağım.
Çalışma; Mart ayından önce Kasım ayında Human Reproduction dergisinde yayınlandı ve Amerika Birleşik Devletleri�de �lusal Doğum Sakatlıklarını Engelleme�çalışmasının tüp bebek tedavileri ile ilgili sonuçlarını içeriyor. 1997 ve 2003 yılları arasında doğmuş 13.586 bebek ve tüp bebek yöntemi ile doğmuş olan 5008 bebek çalışmaya dahil edilmiştir. Gruplar karşılaştırıldığında tüp bebek ile doğan bebeklerde, kalp problemleri (atrial septal defekt yani kalp kulakçıkları arasında delik), ventriküler septal defekt (kalp karıncıkları arasında delik), özofagus atrezisi (mide ve barsak problemleri yaniyemek borusu ile mide arasında bağlantı olmaması), yarık damak ve dudak, anorektal atrezi (makadın kapalı olması) ve hipospadiasis (idrar kanalının penisin ucu ile yumurtalıklar arasındaki bir bölüme açılması) gibi problemlerin belirgin olarak yüksek olduğu bildirilmiştir. Ancak ikiz ve daha üstü gebeliklerde bu problemlerin kontrollerle aynı oranda (fark yok) olduğu izlenmiştir.
Tüp bebek ile doğan bebekler daha mı sorunludur?
Tüp bebek uygulamaları ile doğan bebeklerde bazı yapısal kusurların daha fazla görüldüğünü biliyoruz. Ancak bu artış %30 değildir. Eğer doğal yollarla gebe kalan çiftlerin bebekleri incelenirse bu doğumların %3�nde yapısal bir problem not edilecektir. Tüp bebek yöntemi ile doğan bebeklerde ise bazı yapısal problemler 2 ile 4 kat daha fazla görülmektedir. Yukarıda adı geçen çalışmanın sonuçları değerlendirildiğinde ise belirli problemlerin görülme ihtimalinin arttığı bildirilmiştir. (rakamlar normal popülasyonda görülme sıklığı ile çalışma sonucu elde edilen risk artışları göz önüne alınarak hesaplanmıştır).
Kontrol
Tüp Bebek
Kalp problemleri
Atrial septal defekt
1/1500
2/1500
Ventriküler septal defekt
1/2000
1.5/2000
Yüz
Yarık dudak ve/veya damak
1/1000
2.2/1000
Sindirim sistemi
Özofagus atrezisi
1/4500
4.5/4500
Anorektal atrezi
1/5000
3.7/5000
Üriner sistem
Hipospadiazis
1/1000
2/1000
Kısaca normal yolla doğan bebeklerde %3 olan bir problemle doğma ihtimali, yardımcı üreme teknikleri ile doğan bebeklerde %30 olmamaktadır.
Bu artış neden oluyor?
Çalışmanın son paragrafını çevirerek sorunun yanıtını almaya çalışalım.
�u çalışmada yardımcı üreme teknikleri ve bebeklerdeki başlıca yapısal doğum kusurları arasındaki ilişkiyi araştırdık. Bu anatomik farklı gelişime neden olan biyolojik mekanizmalar net olarak belirlenememiştir. Bize göre bunun nedeni kısırlığın kendisi, vaka sayısının azlığı veya elde edilen sonuçların rastlantısal olmasına bağlı olabilir. Daha ileri çalışmalar bulgularımızı desteklemedikçe veya bu bulguların sebebini ortaya çıkarmadıkça, bulgularımızın klinik pratikteki yeri sınırlı olacaktır. Bu çalışma bu değişikliklere yol açan mekanizmayı ortaya çıkarmamakla beraber tüp bebek tedavisini düşünen çiftlerin doğacak bebeğin, bu tedaviler sonucu karşılaşacağı, tüm yarar ve risklerin farkında olmaları gerekmektedir.�br />
Kısaca bu artışın doğru bir gözlem olup olmadığı ve varsa da nedeni bilinmemektedir. Hasta sayısının sınırlı olması nedeni ile bulguların raslantısal olma ihtimali mevcuttur. Bu yapısal anomaliler ile kısırlığın nedeni, kullanılan tedavi ve laboratuar yöntemlerinin arasında bir ilişki gösterilememiştir. Araştırmanın ilginç sonuçlarından biri ikiz gebeliklerde yapısal problemlerin kontrol grubu ile aynı oranda olduğunun bulunmasıdır.
Bu tür problemler tespit edilebilir mi?
Kliniğimizde 20-24. gebelik haftaları arasında yapılan anatomik tarama ultrasonografisinde yapısal problemlerin önemli bir bölümü tespit edilebilmektedir. Ultrasonografide bir problemin tespit edilebilmesi yapısal anomalinin ciddiyetine ve birlikte görülen problemlere göre değişmektedir. Bir problem tespit edildiğinde çiftler konu ile ilgili uzmana yönlendirilmekte ve problem ve çözüm yolları doğum öncesi tartışılabilmektedir. Yarık damak ve dudak ultrasonografi ile tespit edilebilen ve doğum sonrası düzeltilebilen bir problemdir. Özafagus (yemek borusu) atrezisi olan vakalarda mide ile yemek borusu arasında bağlantı yoksa ultrasonografide mide izlenmemekte bebeğin amniyon sıvısı artmaktadır. Ancak fistül varlığında mide sıvısı izlenmekte ve tanı ancak doğum sonrasında konulabilmektedir. Hipospadiazis tanısı ultrasonografik olarak konulabilmekte ve doğum sonrası cerrahi düzeltme mümkün olabilmektedir. Kalp deliklerinde tanı deliğin yerleşimine ve boyutuna bağlı olarak konulabilmektedir. Anne karnındaki bebekte kalp deliktir (bir çeşit atrial septal açıklık mevcuttur) ve büyük damarlar arasında bağlantı vardır. Bunun nedeni dolaşım sisteminin henüz fonksiyon görmeyen akciğeri by-pass etmesidir. Doğumla birlikte bu delikler kapanır ve kan akciğere yönlendirilir. Erken doğan prematür vakalarda bu delikler kapanmayabilir ve doğum sonrası kapanmaları için ameliyat gerekebilir. ASD veya VSD vakalarının önemli bir bölümü doğumdan sonraki aylar içinde kendiliğinden kapanmakta ve cerrahi düzeltmeye ihtiyaç duyulmamaktadır.
Yapısal problemler engellenebilir mi?
Anatomik ve gelişimsel kusurlar engellenememektedir. Anne karnında tedavileri yoktur.
Bu problemlerin kullanılan yöntemle, verilen embriyo sayısı ile ilişkisi var mı?
IVF veya ICSI arasında fark bulunmamıştır. Dondurulup çözülen gebeliklerde bu risklerde artış gösterilmemiştir. Çoğul gebeliklerde ise yapısal problemlere rastlanma ihtimalinin normal yolla gebe kalanlarla aynı olduğunu belirtmiştik.
Bu yazıyı sizleri aydınlatmak ve endişelerinizi gidermek için hazırladık. En kısa sürede bebeğinize kavuşmanız, sağlıklı ve huzurlu günler dileğiyle�
Tüp bebeklerde ne kadar risk var?
İyi bir takip, sağlıklı tüp bebekler demektir!
Bütün dünyada yaygın olarak yapılan tüp bebek yöntemlerine olan güvenilirliğin tartışıldığı şu günlerde, tüp bebek ailelerimizin ve tüp bebek bekleyen çiftlerimizin endişelerini gidermek için Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanımız Op. Dr. Bora Cengiz sorularımızı cevapladı:
Tüp Bebekler daha mı problemli?
21 Mart 2009 tarihli gazetelerde �üp bebek ile doğan bebeklerde hayatı tehdit eden sağlık sorunları veya uzun dönem sakatlıkların daha fazla görüldüğü ve çiftlerin tüp bebeğe karar verirken bunu göz önüne almaları gerektiği�yorumlu haberler çıktı. Benzeri haberlerde olduğu gibi toplumsal algılama ve reaksiyon, haberin kaynaklandığı bilimsel araştırma tam olarak değerlendirilemediği için çok yüksek oldu. Burada konu ilgili soru işaretlerini ortadan kaldırmaya çalışacağım.
Çalışma; Mart ayından önce Kasım ayında Human Reproduction dergisinde yayınlandı ve Amerika Birleşik Devletleri�de �lusal Doğum Sakatlıklarını Engelleme�çalışmasının tüp bebek tedavileri ile ilgili sonuçlarını içeriyor. 1997 ve 2003 yılları arasında doğmuş 13.586 bebek ve tüp bebek yöntemi ile doğmuş olan 5008 bebek çalışmaya dahil edilmiştir. Gruplar karşılaştırıldığında tüp bebek ile doğan bebeklerde, kalp problemleri (atrial septal defekt yani kalp kulakçıkları arasında delik), ventriküler septal defekt (kalp karıncıkları arasında delik), özofagus atrezisi (mide ve barsak problemleri yaniyemek borusu ile mide arasında bağlantı olmaması), yarık damak ve dudak, anorektal atrezi (makadın kapalı olması) ve hipospadiasis (idrar kanalının penisin ucu ile yumurtalıklar arasındaki bir bölüme açılması) gibi problemlerin belirgin olarak yüksek olduğu bildirilmiştir. Ancak ikiz ve daha üstü gebeliklerde bu problemlerin kontrollerle aynı oranda (fark yok) olduğu izlenmiştir.
Tüp bebek ile doğan bebekler daha mı sorunludur?
Tüp bebek uygulamaları ile doğan bebeklerde bazı yapısal kusurların daha fazla görüldüğünü biliyoruz. Ancak bu artış %30 değildir. Eğer doğal yollarla gebe kalan çiftlerin bebekleri incelenirse bu doğumların %3�nde yapısal bir problem not edilecektir. Tüp bebek yöntemi ile doğan bebeklerde ise bazı yapısal problemler 2 ile 4 kat daha fazla görülmektedir. Yukarıda adı geçen çalışmanın sonuçları değerlendirildiğinde ise belirli problemlerin görülme ihtimalinin arttığı bildirilmiştir. (rakamlar normal popülasyonda görülme sıklığı ile çalışma sonucu elde edilen risk artışları göz önüne alınarak hesaplanmıştır).
Kontrol
Tüp Bebek
Kalp problemleri
Atrial septal defekt
1/1500
2/1500
Ventriküler septal defekt
1/2000
1.5/2000
Yüz
Yarık dudak ve/veya damak
1/1000
2.2/1000
Sindirim sistemi
Özofagus atrezisi
1/4500
4.5/4500
Anorektal atrezi
1/5000
3.7/5000
Üriner sistem
Hipospadiazis
1/1000
2/1000
Kısaca normal yolla doğan bebeklerde %3 olan bir problemle doğma ihtimali, yardımcı üreme teknikleri ile doğan bebeklerde %30 olmamaktadır.
Bu artış neden oluyor?
Çalışmanın son paragrafını çevirerek sorunun yanıtını almaya çalışalım.
�u çalışmada yardımcı üreme teknikleri ve bebeklerdeki başlıca yapısal doğum kusurları arasındaki ilişkiyi araştırdık. Bu anatomik farklı gelişime neden olan biyolojik mekanizmalar net olarak belirlenememiştir. Bize göre bunun nedeni kısırlığın kendisi, vaka sayısının azlığı veya elde edilen sonuçların rastlantısal olmasına bağlı olabilir. Daha ileri çalışmalar bulgularımızı desteklemedikçe veya bu bulguların sebebini ortaya çıkarmadıkça, bulgularımızın klinik pratikteki yeri sınırlı olacaktır. Bu çalışma bu değişikliklere yol açan mekanizmayı ortaya çıkarmamakla beraber tüp bebek tedavisini düşünen çiftlerin doğacak bebeğin, bu tedaviler sonucu karşılaşacağı, tüm yarar ve risklerin farkında olmaları gerekmektedir.�br />
Kısaca bu artışın doğru bir gözlem olup olmadığı ve varsa da nedeni bilinmemektedir. Hasta sayısının sınırlı olması nedeni ile bulguların raslantısal olma ihtimali mevcuttur. Bu yapısal anomaliler ile kısırlığın nedeni, kullanılan tedavi ve laboratuar yöntemlerinin arasında bir ilişki gösterilememiştir. Araştırmanın ilginç sonuçlarından biri ikiz gebeliklerde yapısal problemlerin kontrol grubu ile aynı oranda olduğunun bulunmasıdır.
Bu tür problemler tespit edilebilir mi?
Kliniğimizde 20-24. gebelik haftaları arasında yapılan anatomik tarama ultrasonografisinde yapısal problemlerin önemli bir bölümü tespit edilebilmektedir. Ultrasonografide bir problemin tespit edilebilmesi yapısal anomalinin ciddiyetine ve birlikte görülen problemlere göre değişmektedir. Bir problem tespit edildiğinde çiftler konu ile ilgili uzmana yönlendirilmekte ve problem ve çözüm yolları doğum öncesi tartışılabilmektedir. Yarık damak ve dudak ultrasonografi ile tespit edilebilen ve doğum sonrası düzeltilebilen bir problemdir. Özafagus (yemek borusu) atrezisi olan vakalarda mide ile yemek borusu arasında bağlantı yoksa ultrasonografide mide izlenmemekte bebeğin amniyon sıvısı artmaktadır. Ancak fistül varlığında mide sıvısı izlenmekte ve tanı ancak doğum sonrasında konulabilmektedir. Hipospadiazis tanısı ultrasonografik olarak konulabilmekte ve doğum sonrası cerrahi düzeltme mümkün olabilmektedir. Kalp deliklerinde tanı deliğin yerleşimine ve boyutuna bağlı olarak konulabilmektedir. Anne karnındaki bebekte kalp deliktir (bir çeşit atrial septal açıklık mevcuttur) ve büyük damarlar arasında bağlantı vardır. Bunun nedeni dolaşım sisteminin henüz fonksiyon görmeyen akciğeri by-pass etmesidir. Doğumla birlikte bu delikler kapanır ve kan akciğere yönlendirilir. Erken doğan prematür vakalarda bu delikler kapanmayabilir ve doğum sonrası kapanmaları için ameliyat gerekebilir. ASD veya VSD vakalarının önemli bir bölümü doğumdan sonraki aylar içinde kendiliğinden kapanmakta ve cerrahi düzeltmeye ihtiyaç duyulmamaktadır.
Yapısal problemler engellenebilir mi?
Anatomik ve gelişimsel kusurlar engellenememektedir. Anne karnında tedavileri yoktur.
Bu problemlerin kullanılan yöntemle, verilen embriyo sayısı ile ilişkisi var mı?
IVF veya ICSI arasında fark bulunmamıştır. Dondurulup çözülen gebeliklerde bu risklerde artış gösterilmemiştir. Çoğul gebeliklerde ise yapısal problemlere rastlanma ihtimalinin normal yolla gebe kalanlarla aynı olduğunu belirtmiştik.
Bu yazıyı sizleri aydınlatmak ve endişelerinizi gidermek için hazırladık. En kısa sürede bebeğinize kavuşmanız, sağlıklı ve huzurlu günler dileğiyle�