Total Film’den Oscar Tarihinin İyi ve Kötüleri

Hollywood ve dünya sinemasının ünlü sinema dergisi Total Film, Oscar tarihinde En İyi Film ödülünü kazanmış “iyi ve kötü” filmlerden oluşan bir liste yayınladı. Burada iyi ve kötüden kastın, filmin ödülü hak edip etmemesi olduğunu vurgulamak gerekiyor. Braveheart, Titanic, Forrest Gump, The Hurt Locker gibi eleştirmenlerce vasat kabul edilen filmlerin listede yer almaması şaşırtıcı olsa da hemen hemen isabetli tespitler yapılmış. (80′ler öncesinde ödül alan filmleri izlemediğimden yorum yapamayacağım.)



İYİ – The Silence of the Lambs (Kuzuların Sessizliği) 1991

Oscar tarihi boyunca büyük beş ödülü (Film, yönetmen, senaryo, kadın oyuncu, erkek oyuncu) kucaklayan üç filmden biri olan Kuzuların Sessizliği, Akademi’nin zevkinin aksine gerilim ögeleriyle dolu bir film olmasıyla dikkat çekiyor. Anthony Hopkins’in filmde sadece 16 dakika gözükerek en iyi erkek oyuncu kategorisinde Oscar aldığını söylemekte fayda var.

KÖTÜ – Crash (Çarpışma) 2004

Oscar tarihinin en şok edici anlarından biri şüphesiz, herkesin Brokeback Mountain’ı beklerken Crash’in adının açıklanması olmuştur. Brokeback Mountain’ın yönetmeni Ang Lee neyseki en iyi yönetmen kategorisinde ödülü kucaklamıştı.

İYİ – One Flew Over the Cuckoo’s Nest (Guguk Kuşu) 1975

Kimilerine göre Jack Nicholson’ın en iyi performansını sergilediği film, en büyük beş ödülü (film, yönetmen, senaryo, erkek oyuncu, kadın oyuncu) kucaklayan 3 yapımdan bir diğeri olmakla kalmadı, kısa zamanda kült olup sayısız taklidi çekildi.

KÖTÜ – Chicago (2000)

6 Oscar birden kazanan film, içinde bulunduğu senenin ne kadar vasat geçtiğinin bir kanıtı.

İYİ – Annie Hall (1977)

Woody Allen’ın Oscar kazanmak için fazla havalı duran filmi, Allen’a yönetmen Oscarı’nı kazandırmakla birlikte Diane Keaton’a en iyi kadın oyuncu Oscarı’nı da kazandırdı.

KÖTÜ – A Beautiful Mind (Akıl Oyunları) 2001

Akıl hastalığı, soğuk savaş, ayrılmış bir çift… İnsanın duygularını sömüren bir film olmasına rağmen, A Beautiful Mind’daki rolü ile en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscarı’nı kazanan Jennifer Connelly’nin performansına kayıtsız kalmak mümkün değil.

İYİ – It Happened One Night (Bir Gecede Oldu) 1934

En büyük beş ödülü kucaklayan ilk film olan It Happened One Night, geçtiğimiz sene tekrar vizyona girerek Sex and the City 2 izleyicilerine, izlenecek daha iyi bir film olduğunu gösterdi.

KÖTÜ – Around the World In 80 Days (80 Günde Devri Alem) 1956

Çizgifilm yapımcılarının elinden çıkan film, uyarlama senaryo, kurgu ve görüntü yönetimi dahil toplamda 5 Oscar kazanmıştı. Neyse ki yönetmen Michael Anderson aday olduğu halde Oscar’ı kucaklayamadı.

İYİ – All About Eve (Perde Açılıyor) 1950

Bir Broadway draması olan film, Oscar tarihinde kadın oyuncu kategorilerinde 4 adaylık elde edebilen yegane film sıfatını taşıyor. Bu 4 kadın oyuncunun filmi ayakta tutmasına rağmen hiçbirinin Oscar’ı kucaklayamaması ise şaşırtıcı bir gerçek.

KÖTÜ – Shakespeare In Love (Aşık Shakespeare) 1998

Kimilerine göre Oscar tarihinin en büyük şoku kabul edilen zafer, 13 dalda Oscar adayı olup 7 tanesini kazanmış bir filme ait. Saving Private Ryan’ın adının açıklanması beklenirken Shakespeare In Love’ın anons edilmesi, hala bazılarının kulağında çınlıyor olsa gerek.

İYİ – Casablanca (1942)

8 dalda Oscar adayı olan Casablanca, geceden en iyi film, yönetmen ve senaryo ödüllerini kucaklayarak dönmüştü. Gelmiş geçmiş en başarılı filmlerden kabul edilen film, kült olmayı onyıllar önce başarmış bulunmakta.

KÖTÜ – Out of Africa (Benim Afrikam) 1985

Sydney Pollack’ın romantik draması Out of Africa, geceden 7 Oscar’la dönmüş bir film. Filmin iyi olduğuna şüphe yok lakin garip bir şekilde ihtiyaç duyduğu “macera” kavr******* bir hayli uzak.

İYİ – The Godfather (Baba) 1972

Epik ve samimi, sert ve şairane… Francis Ford Coppola’nın bu gangster filmi, türünün ve tüm zamanların en iyi film örneklerinden. Marlon Brando, en iyi erkek oyuncu kategorisinde Oscar’ı kazandığı halde Kızılderili soykırımı gerekçesiyle ödülü kabul etmemişti. 2 yıl sonra çekilen devam filmi The Godfather Part II da en iyi film Oscarı’nı alarak bu kategoride ödül alan ilk devam filmi sıfatını kazanmıştı.

KÖTÜ – The Greatest Show on Earth (1952)

Film, en iyi film ödülünü kucaklayarak senenin favorileri High Noon ve Singin’ in the Rain hayranlarını şaşırtmıştı. Tüm zamanların en başarılı yapımcılarından kabul edilen Cecil B. DeMille’e ilk ve tek Oscar’ını kazandıran film ayrıca senaryo ödülünü de kucakladı.

İYİ – The Apartment (Garsoniyer) 1960

10 dalda Oscar adayı olup film, yönetmen, senaryo, kurgu ve sanat yönetimi ödüllerini kucaklayan yapım, kaliteli oyuncularına rağmen aday olduğu oyunculuk ödüllerinden hiçbirini kazanamadı.

KÖTÜ – Chariots of Fire (Ateş Arabaları) 1981

2 Olimpiyat oyuncusu üzerine odaklı film 7 dalda Oscar’a aday olmuş; film, senaryo, müzik ve kostüm tasarımı ödüllerini kucaklamıştı.

İYİ – LOTR The Return of the King (Yüzüklerin Efendisi Kralın Dönüşü) 2003

Fantastik sinema için muhteşem bir dönüm noktası olan üçlemenin son filmi Kralın Dönüşü, aday olduğu 11 Oscar kategorisinin her birinde ödülü kucaklayarak bir rekora imza attı. Fakat teknik ve sanatsal anlamda kuvvetli olan film, oyunculuk konusunda hiçbir kategoride aday olamayarak sınıfta kalmıştı.

KÖTÜ – Driving Miss Daisy (Bayan Daisy ve Şoförü) 1989

Akademi’nin aşırı duygusal filmlere dayanamadığını ve bu filmleri onurlandırdığının kanıtı olan yapım, toplamda 4 Oscar kazandı. 81 yaşında Oscar’ı kucaklayan filmin başrol oyuncusu Jessica Tandy, Oscar alan en yaşlı oyuncu ünvanına erişmişti.

İYİ – No Country For Old Men (İhtiyarlara Yer Yok) 2007

Sinema yaşamları boyunca yaptıkları başarılı işlere rağmen sadece Fargo filminin senaryosu ile Oscar’a layık görülen Coen Kardeşler, No Country For Old Men ile yönetmen, yapımcı ve senarist sıfatıyla senenin en iyileri olarak onurlandırıldı.

KÖTÜ – Life is Beautiful (Hayat Güzeldir) 1997

En iyi film Oscarı’nı kucaklayamamış olsa da yabancı dilde en iyi film ve en iyi erkek oyuncu kategorileri söz konusu olduğunda eleştirilmesi gereken bir yapım Life is Beautiful.

İYİ – Amadeus (1984)

Guguk Kuşu’nun ödül avcısı yönetmeni Milos Forman’ın bir diğer başyapıtı Amadeus, aday olduğu 11 Oscar’dan 8′ini kucaklama başarısını göstermişti.

KÖTÜ – Mutiny on the Bounty (Gemide İsyan) 1935

İngiliz donanma gemisi Bounty’deki isyanı konu alan film, “sadece” en iyi film Oscarı’nı alan ilk ve tek yapım olma özelliğini taşıyor.

İYİ – Rocky (1976)

Senaryo ödülünü kucaklayamamış olsa da, serinin en iyi filmi olması dolayısıyla Akademi’nin, Martin Scorsese şaheseri Taxi Driver yerine Rocky’yi onurlandırması bir hata olarak görülmüyor.

KÖTÜ – Ordinary People (Sıradan İnsanlar) 1980

Clint Eastwood kadar Akademi tarafından sevilen bir diğer sinemacı Robert Redford’un yönetmen koltuğuna oturduğu ilk filmi Ordinary People, 4 Oscar ödülü kazanmıştı. Film, adından da anlaşılacağı üzere “sıradan” bir aileyi anlatıyor.

İYİ – Schindler’s List (Shindler’in Listesi) 1993

Sonunda en iyi film kategorisinde Oscar’ı kucaklayan efsanevi yapımcı Steven Spielberg’ün filmi Schindler’s List, İkinci Dünya Savaşı’ndaki Almanya’ya odaklanıyor. Yönetmenin filmi dramatikleştirmedeki başarısı şüphesiz filmi tüm zamanların en iyilerinden yapan etkenlerden biri.

KÖTÜ – Going My Way (Yolumda Giderken) 1944

Dönemini başarılı bir şekilde anlatan filmin 10 dalda Oscar’a aday olup 7′sini kucaklamış olması, o senenin en iyisi kabul edilen diğer filmlerin gölgesinde kalmaktan kurtaramadı.

İYİ – Midnight Cowboy (Geceyarısı Kovboyu) 1969

X-rated olarak gösterime girip en iyi film Oscarı’nı kucaklayan ilk yapım olan Midnight Cowboy, 7 dalda Oscar adayı olup bunlardan en iyi film, yönetmen ve senaryoyu kucaklamıştı.​