Tiyatro

Kei*

Kayıtlı Üye
1.
Görüyordum senin damlarda koştuğunu
Görüyordum senin savaştığını yelle
Dudaklarında kanıyordu soğuk
Ve kendini kırar gördüm ve kıvanır ölümle
Ey daha güzel
Yıldırımdan, leke bırakırken o ak camlarına kanının.

2.
Neyin sesi vuran solgunluk sana, yer altı ırmağı, neyin nesi kopan atardamar sende, nerde gümbürdeyen yankı düşmenle?

Bu kollar ki havaya kaldırırsın birden açılır da tutuşur. Yüzün geriler. Bakışını benden koparan sis neyin nesi?
Ağır kayası gölgenin, ölüm sınırı.

Dilsiz kollar karşılar seni, ağaçları öte kıyının.

3.
Görüyorum Douve’u uzanmış. En yukarısında ten uzayının dinliyorum uğultusunu. Alt çenelerini koşturuyor kara prensler bu uzayda, açılan yerde Douve’un elleri, devinirken teninin soluk kemikleri boz ağda, ağır örümceğin aydınlattığı.


4.
Yüzün bu akşam aydınlanmış toprakla
Ama köreldiğini görüyorum gözlerinin
Ve sözcük yüzde anlam yok artık

İç deniz aydınlanmış dönen kartallarla
Bir görüntü bu
Saklıyorum üşümüş seni bir derinlikte
Görüntülerin artık ilişmediği.



Yves Bonnefoy
Çev: Sait Maden
 
takipçi satın al
instagram takipçi hilesi
takipçi satın al
tiktok takipçi hilesi
vozol
antalya havalimanı transfer
Geri
Üst