Tıp Dünyasında Yeni Boyut: Kalp Kök Hücrelerle Yenileniyor

meridyen2

Kayıtlı Üye
Tıp Dünyasında Yeni Boyut: Kalp Kök Hücrelerle Yenileniyor

tip_dunyasinda_yeni_boyut__kalp_kok_hucrelerle_yenileniyor_tr.jpg

Sadece Türkiye'de her yıl 140 bin kişi kalp kasının fonksiyonunu kaybetmesine bağlı olarak yaşamını yitiriyor!

Dünyada en önemli ölüm nedenlerinden biri kalp krizleridir. Kalp krizi, kalbe kanın gitmesini sağlayan atardamarların tıkanmasına bağlı olarak meydana gelir. Bu tıkanma sonucunda kansız kalan kalp kasları ölürler.

Bugüne kadar yapılan çalışmalar, kalp kası hasarına bağlı kalp yetmezliği yaşayan hastalar açısından büyük bir gelişme göstermemişti. Bunun sebebi ise zarar gören kalp kaslarının, kendilerini yenileyebilme özelliğine sahip olmayışlarıydı.

Ancak son zamanlarda gerçekleştirilen bazı araştırmalar ümit verici sonuçlar içeriyor. Ön çalışmalar, zarar gören kalbe doğrudan "kök hücre" enjekte edilmesiyle kalbin yeniden eski işlevine kavuşabileceğini ortaya koyuyor.

Kök Hücre Nedir?

Vücudumuzdaki bütün hücrelerin ilk ana hücresine 'kök hücresi' adı verilir. Şekilsiz ve yumuşak bir plastik, nasıl ustasının elinde değişik şekiller alabilirse, kök hücreleri de farklılaşmış hücrelere dönüşebilirler. Kök hücreler, birçok dokuda bulunan ve değişerek vücudun diğer dokularını oluşturma yeteneğine sahip hücrelerdir.

Anne rahminde döllenmiş yumurtaya totipotent denir. Bu "herşeye dönüşebilme yeteneği olan hücre" anlamına gelir. Bu hücre döllenmeden birkaç saat sonra iki eşit parçaya bölünür. İki totipotent hücre bilemediğimiz sebepler çerçevesinde ayrılıp, her ikisi ferdî olarak gelişirler. Belli aşamalardan geçen bu hücreler uzman haline gelirler. Örneğin; kan meydana getirecek kök hücreleri, solunum için gerekli olan ve oksijen taşıyacak alyuvarlar, hastalıklarla savaşan akyuvarlar ve pıhtılaşmayı sağlayan trombositler gibi birbirinden farklı özelliklere sahip üç ana grupta farklılaşırlar. Deri kök hücreleri çeşitli tipteki deri hücrelerini, kas kök hücreleri de farklı tipteki kas dokularını meydana getirirler. Neticede bir tek döllenmiş yumurtadan milyarlarca farklı hücre oluşur.

Kök Hücreler Nasıl Elde Edilir?

Kök hücreleri öncelikle embriyodan, doğrudan blastosistin adı verilen iç hücre tabakasından elde edilirler. Bu metod, tüp bebek elde etmek için kullanılmaktadır. Anne babanın izni alınarak uygulanan bu teknikte blastosistin totipotent iç hücreleri, özel hazırlanmış ortamlarda çoğaltılarak pluripotent kök hücreleri elde edilmektedir. Kök hücreler düşük veya sonlandırılmış gebeliklerden de elde edilmektedirler. Bu bazen hayvan deneylerinde de kullanılır. Kamuoyunun yakından tanıdığı ve klonlama metodu ile elde edilen Dolly örneğinde olduğu gibi, kök hücreleri klonlama ile de elde edilebilmektedir.

Son olarak da ABD'li bilim adamları, kadavralardan kök hücreleri elde ettiler. Araştırma yapan ekipten Fred Gage, değişik yaşlarda ölmüş insanlardan alınan 23 doku örneğinin çoğundan, yaşayan beyin hücresi üretebildiklerini açıkladı.

Kök Hücrelerin Kullanım Alanları

Kök hücrelerin vücuttaki diğer tip hücrelere farklılaşma özelliğinin keşfedilmesi ile birlikte bu hücrelerin kanser, felç, kalp yetmezliği ve birçok genetik kaynaklı hastalıkların tedavisinde kullanılabileceği fikri ortaya çıkıyor. Bu fikirden hareketle tüm dünyada çeşitli araştırmalar yapılıyor. Bu çalışmaların önemli bir bölümü kalp hastalıkları üzerine yoğunlaşmış durumda. İlk olarak hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar artık insan üzerinde de deneniyor.

Kalp krizi geçiren bir insanda kendi kök hücrelerinin bir bölümü hasarı onarabilmektedir. Ancak organın yeniden eski işlevine kavuşmasına yardımcı olmak için, zarar gören kalbe, doğrudan kök hücre enjekte edilmesi gerekmektedir.

New Scientist dergisinin haberine göre, şimdi iki ekip, kök hücrelerini doğrudan kalbe aktarmak suretiyle bir adım daha attı. Steinhoff önderliğindeki Alman ekip, altı hastanın kemik iliğinden alınan kök hücreleri katıksız duruma getirdi. Ertesi gün by-pass ameliyatı sırasında bu kök hücreler hastaların kalbindeki cansız doku ile canlı doku arasındaki sınıra aktarıldı. Sonuçta, altı hastanın da kalbinin güçlendiğine ve kan akışında bir gelişme sağlandığına tanık olundu. Japonya'da bir başka ekip de daha az katıksızlaştırılmış kök hücrelerinin, by-pass ameliyatı uygulanmadan, bir kateter aracılığıyla aktarılmasıyla benzer sonuçlar elde edildiğini bildirdi.

Kanser ve doğum kusurları gibi birçok hastalığın sebebi, bu hücrelerin uzmanlaşma mekanizmalarındaki farklılaşmadan doğan arızalardır. Hücrelerin belli vazifelere uygun olarak uzmanlaşma sistemleri anlaşıldığı zaman, birçok hastalığın da önüne geçilebilecektir. Yani hücrenin anormalleşmesi engellenecektir. Kök hücrelerin, yeni ilaçların gelişiminde ve ilaçların test edilmesi safhasında kullanılması da düşünülmektedir. Kök hücreleri bu deneylerde kullanılabilirse, çok farklı hücrelere de aynı deneyler uygulanabilecektir. Kan hastalıkları ile ilgili bir ilaç, kan kök hücrelerinde, kas hastalıkları ile ilgili bir ilaç da kas kök hücrelerinde denenebilecektir. Kök hücreleri için diğer bir uygulama sahası, kusurlu ve bozuk hücrelerin yerine sağlam hücre ve dokuların üretilmesidir. Birçok hastalığın tedavisi, arızalı hücrelerin değiştirilmesiyle mümkün olabilecektir. Parkinson, alzheimer, omurilik yaralanmaları ve sinir tahribatlarına bağlı felçler, şeker hastalığı, eklem rahatsızlıkları, osteoporoz ve romatizmanın, kök hücrelerinden yararlanılarak tedavisi düşünülmektedir. (Harun Yahya, Hücredeki Bilinç)

Tip şeker hastalarında pankreasın insulin üreten adacık hücreleri bozulmuşlardır. Kök hücrelerin nakliyle insanda en küçük protein hormonu olan insülin salgılanması normale dönebilecektir. (Nature Medicine, Vol.7, No. 4, Nisan 2001..3, Science, 283, 534537,1999...4, Science, 290, 1 Aralık 2000...)

Tıp dünyasında kök hücrelerinin en çok kullanılacağı sahanın nörolojik bilimler olacağı tahmin edilmektedir. Çünkü birçok hastalığın temelinde sinir hücrelerinin kaybı veya ölümü vardır. Kök hücre çalışmalarının, sağırlığın tedavisini de çözeceği öngörülmektedir. Sağırlık; genetik, mikrobik veya darbeler neticesinde sesi alan iç kulaktaki hücrelerin kaybıyla ortaya çıkan bir durumdur. Pluripotent kök hücreleri ile üretilen sağlıklı işitme hücreleri, eskileri ile değiştirildiğinde sağırlık problemi kalmayacaktır.

Kök Hücrelerde Değişimi Kim Başlatıyor?

Bilimadamları bir yandan kök hücrelerin nakliyle uğraşırken bir yandan da daha önemli bir sorunun cevabını araştırmaktadırlar: Bu hücrelerde dönüşümün başlamasını sağlayan sinyalin kaynağı nedir? Diyelim kök hücre nakli başarıyla gerçekleşti. Peki kök hücrelerini, özel görevleri yerine getirebilen hücrelere dönüştüren sinyal nereden gelir? Birer atom yığını olan ve hiçbir akla sahip olmayan hücreler nasıl bir anda değişim göstermeye "karar verirler"?

Yazımızın başında kök hücrenin, vücuttaki ilk ana hücreler olduklarını ve "her şeye dönüşebilme yetenekleri" olduğunu belirtmiştik. Peki bu hücreler bu mucizevi özelliği nasıl kazanmışlardır? Ya bu özelliği nasıl kullanacaklarını nereden bilmektedirler? Bu mekanizma nasıl çalışmaktadır? Nasıl olur da bir kök hücre, daha sonra göz, kulak, kalp veya kas gibi yüzlerce farklı organa ait hücrelere dönüşür? Bu sorular çoğalarak devam edebilir. Şuursuz atomların, ne vücuttaki ihtiyaçları saptayıp bir değişime karar vermeye, ne de bu değişimin her aşamasını kusursuzca gerçekleştirmeye yarayacak akılları yoktur. Onlara yaptıkları her hareketi ilham eden yeryüzündeki canlı cansız tüm varlıkları kontrolü altında tutan Yüce Rabbimiz'dir. Bu mucizevi dönüşüm bize Rabbimiz'in yaratmasındaki muhteşemliği göstermektedir. Allah, yerden göğe tüm evrende meydana gelen olayları Kuran'da şöyle bildirir: "Allah, yedi göğü ve yerden de onların benzerini yarattı. Emir, bunların arasında durmadan iner; sizin gerçekten Allah'ın herşeye güç yetirdiğini ve gerçekten Allah'ın ilmiyle herşeyi kuşattığını bilmeniz, öğrenmeniz için." (Talak Suresi,12) (makale harun yahya)
 
bayigram takipçi satın al instagram beğeni satın al instagram takipçi satın al tiktok takipçi satın al Buy Followers haber
vozol puff
Geri
Üst